Milli muharip uçak KAAN ilk uçuşunu yaptı (8. sayfa)

Inşallah

Ekrem Başkanda sıkıştığı zaman bu kelimeyi kullanır.

Mustafa Kemal'in izinden böyle gidlir. Cumhuriyet böyle yüceltilir. Ağzı bozuk kenar mahalle dilberinin kırmızı ruju ve ojesini Cumhuriyet ile ilişkilendirenler bununla gurur duyamaz.

şimdi F35 ve F16 kıyaslaması yapmakda çok doğru değil, teknolojik farklar var ancak F35'in de dediğiniz gibi eksiklikleri yok değil. Uçağı yapan Lochead Martin firması her yıl yüklenci ülkelerden 2-3 milyar dolarlık ek yatırım talep ediyor uçağın güncellenmesi ve eksikliklerinin giderilmesi adına. Bir diğer handikap ise F35 uçağının kritik testlerinin halen yapılmadan ülkelere satılması. Bu süreçtede F35 projesinde birçok aksaklık ve kazalarda yaşandı.

ABD F35 uçağını Nato ülkelerine kolayca satacak bir pamuk şekeri olarak sunuyor. F35 lerin login sisteminin pentagondaki sunuculara bağlı olması ve ordan izin gelmedikçe uçağı özgürce uçurulamaması konularına ise hiç girmiyorum. Bu konuda Nato ülkelerine kısıtlama getirilemez diyenlerde oldu, aynı ABD F35 uçakalarını Yunanistan'a "Türkiye'ye karşı kullanmama garantisi" ile veriyor şuan. Çünkü ABD'nin dış politikasında hiçbir şekilde 2 Nato ülkesinin savaşması istenilmiyor. ABD hem bize hemde Yunanistan'a "tavşana kaç, tazıyı tut" politikası uygulayarak yüklü maliyetlerde silah satışı yapmak ve askeri üs kazanmak istiyor. Yunanistan bu zokayı yuttu ve ülkesini asgari 50 yılını ekonomik olarak ABD'ye ipotek ettiği gibi askeri yöndende ABD'nin uydu devleti haline soktu. Özgür ulus devlet görünümünü kaybetti..

Uçakların görünmez nitelikleri radarların tespit etme kabileylerine göre değişiyor. Dünyada radar teknolojisi zaten hız kesmeden ilerliyor. Bunun ayrıca uzaydaki uydulardan tespit edilebilme niteliklerini kazanma yarışıda var. Yerdeki radarlar kolayca bir uçağı tespit edemeyebilir ama uzaydaki uydu kuş bakışı her havadaki nesneyi anında tespit eder. Türkiye'nin uzay çalışmalarına hız vermesinin bir sebebide bu. Kendi uydularımızla özgür şekilde çalışmak ve bunu bir radar kabiliyeti ile birleştirip avantaj sağlamak. ABD'nin bu anlamda en büyük avantajı her zaman etkin ve güçlü uyduları olmasıydı. Adamlar dünyada herşeyi takip edebiliyor, tespit edebiliyor. Sen yerden 40 tane görünmez denilen F35 uçak kaldır, uzaydan bunu tespit etmek ABD için çok basit. İşte ABD ile Türkiye arasındaki bariz askeri güç farklarından biride bu. Önceden bir tehtidi görebilirsen maça 1-0 önde başlıyorsun.

TSK'nın elindeki mevcut savaş uçakları ve yeni alınacak F16lar sadece önümüzdeki 6-7 yılda hava gücünü düşürmemeye yönelik. Zaten KAAN savaş uçağının envantere girmesi 2028 öncesi beklenmiyor. Daha gidilecek çok yol, yapılacak çok zorlu testler var.

Olay sadece savaş uçağı almaklada bitmiyor. Karadan savaş uçaklarınızı koruyacak etkin HSS'lerinizde olması gerek. Uçağı uçur, hedefi vur-gel diye askeri bir mantık yok. Savaş uçağını bir göreve gönderidiğiniz zaman düşman sahasında uçağı tehtid edecek HSS'ler varmı-yokmu bunu önceden tespit ederek hareket edersiniz. Öyle benim uçağım görünmez, şu kadar mesafeden vurur-gelirim mantığı sadece oyunlarda düşünelecek bir mantıktır.

Bu noktada en büyük örneklerden birisi Sovyetler Birliği'dir. Sovyetlerin 2.dünya savaşı sonrası askeri doktirinlerinin temeli tamamen füze sistemlerinin geliştirilmesine yönelikti. Nato oluşumunun ardından Sovyetler en etkin saldırı ve savunma füzelerini geliştirdi. Bu füzleri geliştiren bilim adamlarının çoğuda Ukrayna kökenliydi. Çok çeşitli ve geniş yelpazede savunma-taaruz füzeleri geliştirildi, nükleer başlıklı füzelerde Sovyetler kendi döneminde dünyanın en fazla füzesine sahip ülke konumuna gelmişti. ABD'den füze teknolojisinde 1 adım öndelerdi ancak savaş uçakları konusundada ABD'de 1 adım geriye düştüler. Sovyetlerin askeri açıdan caydırıcılık kuvveti füze teknolojileri oldu. Aynı şekilde radar teknolojilerindede çok ileri noktalara gelmişlerdi. Halende bugünün Rusya'sı füze teknolojilerinde çok ileri bir seviyede çünkü Sovyetlerden gelen bilgi birikimi kullanıldı. Ukrayna'da bu anlamda füze ve jet motoru teknolojilerini Sovyetler zamanından kalan bilgi birikimleriyle kullanmaya devam etti. Ukrayna'nın Türkiye'ye teknoloji transferi yapması Türk savunma sanayisindede bir dönüm noktası oldu. Bugün Türk savunma sanayisinde etkin füze ve roketlerle jet motoru teknolojilerinde mesafe kat etmişsek bunun en büyük etkenlerinden biriside Ukrayna'nın bizle paylaştığı teknoloji transferleriye mümkün oldu. Sonuçta kimse annesinin karnında bu işleri öğrenmiyor, adamlar bu işi çözmüş, sende öğrenmek zorundasın. Olay bir ürünü almak değil, o ürünü seninde yapabilmiş olman askeri gücünün seviyesini gösterir.

Türkiye'de tıpkı Sovyetler Birliği gibi füze ve jet motoru (yine füzelerde kullanılan modeller) alanına yoğunluk verdi çünkü savunma mekanizmalarınında çok güçlü tutulması gerek. Akıllı bir füze yapmak çok ciddi ARGE isteyen ve ödenek bakımındanda en fazla kalemi haryacan askeri çalışmalardan birisi. Türkiye 2024 yılı itibariyle yaklaşık 22 milyar doları savunma sanayisine harcamak için ayrıdı. Bu rakam Cumhuriyet tarihinin en büyük maliyeti, ABD gibi süper güçler içinse çerez parası. Ancak güç dengesinin bölgede değişmesi bakımından bu yatırımlar hayati bir önem teşkil ediyor. 2023 savunma sanayi bütçesi yaklaşık 18 milyar dolardı, 2024de bu ciddi oranda yükseltildi. Bu tabloda Türkiye'nin savunma sanayisinde üretim adına ne denli ciddi baktığınında bir göstergesi.

Bir örnekle sonlandırayım;

Kıbrıs barış harekatı döneminde kullandığımız ve kullanılamaz hale gelen uçakların iniş lastiklerini hiç bir ülke bize vermedi. Natoda beraber olduğumuz ABD dahi bize lastikleri 6-7 sonra verebiliriz diyerek geri çevirdi. O dönem süpriz bir şekilde Libya lideri Kaddafi bize savaş uçaklarının lastiklerini temin etmişti. Türkiye bir noktada Kaddafi'ye mecbur bırakılmıştı. Kıbrıs harekatında hava üstünlüğümüz olmasaydı kıbrısıda kaybederdik. Çok hayati bir konu olmuştu bu uçak lasikleri çünkü uçaklar kalkış-iniş durumlarını yapamayacak hale gelmişti. Bir lastik dersiniz işte, takoz oldu o dönem hava kuvvetlerine..

O günlerden şimdi gelinen noktada değil savaş uçağının lastiğini temin etmek şöyle dursun, KAAN savaş uçağının komple iniş takımlarını kendi imkanlarıyla üreten bir konuma geldi Türk Savunma sanayisi. Yani biz şimdi radar sistemleriydi, motoruydu filan kafa yoruyoruz ancak bundan 40-50 sene öncesine kadar bu uçakların lastiklerini dahi vermiyorlardı. Bugün KAAN savaş uçaklarının sadece lastiklerini petlas yapıyor, iniş takımlarını ise TAAC üretiyor. İniş takımları diyipde geçmeyin, en ufak bir arızada iniş sırasında uçağı kaybedersiniz. Herkesin kendi alanında bir katkısı var bu uçakta. Böyle böyle adım adım tecrübe kazanarak, başararak ve üstüne koyarak kaybedilen yılları kazanabiliriz. Öteki türlüsü Yunanistan gibi bas parayı al malı diyerek askeri yönden başka ülkelerin güdümüne gireriz.

TAAC Havacılık Teknolojileri A.Ş. (@taachavacilik) on Xtwitter

GURURLUYUZ! #KAAN’ın sesi, TAAC'ın tasarlayıp üreterek Milli Muharip Uçağımıza entegre ettiği İniş Takımları ile gökyüzünde yankılandı. Milli Platformlarımızın ihtiyaç duyduğu alt sistemleri Türk mühendisliğinin gücüyle yerli ve milli olarak tasarlıyor, ülkemizde üretiyoruz.

https://twitter.com/taachavacilik/status/1760238629220241521

Takipçilerine a.ın oğlu diye hitab eden seslenen kadını gerçek cumhuriyet Atatürk kadını görür bunlar böyle bir karım olsa utanırım yahu.

çapınız işte bu kadar!

canik hakkında bir bilgin yok!

silah sanayi hakkında bilgin yok!

yani konu hakkın da en ufak bilgin yok!

ya ni savunma sanayisi ne hiç bilmiyorsun!

devlet başkanı özel bir şirketi övüyor;

normal diyorsun

diğer özelleri neden övmüyor diye sorgulayamayıp

onuda muhalefet övsün diyorsun!

sonra da konuyu ei ye bağlıyorsun!

deki, bilmiyorum! ama oda yok!

ha bilgin olsun,

bayraktara son 2 yılda verilen teşvikle, bayraktarın devlete ödediği vergi miktarı aynı!

tezgahı sen düşün dicem ama ... benimkide umut işte.

Teşekkürler Erdoğan

Teşekkürler saygı değer mühendisler işçiler

Sen nasıl bir şeysin ya güzeller güzeli. Bütün projede yer alan tüm mühendislerimize saygılar.

Şununla bi terörist bombalamaya başlayalım da birilerinin inleme sesini duyalım.

Baykara ne kadar teşvik veriliyor. kaynak göster. öyle kuru iftira atmak kolay.

buraya yazana kadar googleye yazsaydın, aradığın

herşeyim cevabını bulabilirdin!

hatta belki utanırdın ama yok işte!

hakkında en ufak bilgin olmadığı bir konuda

haalen cevap yetiştirme derdindesin!