Şimdi Ara

Neden Yerli Basketbolcu Yok?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
14
Cevap
0
Favori
421
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar özellikle Fenerbahçe'nin Euroleague'i kazanmasından sonra herkesin dilinde bu soru var. 4 takımla gittiğimiz Euroleague'de Cedi Osman ve Sinan Güler hariç etkin bir yerli oyuncunun olmaması maalesef ülkece büyük bir sorun. Bu sadece basketbol için değil diğer sporlar içinde böyle. Kadın basketbol ve kadın voleybolu sporları hariç başarısız bir ülkeyiz. Devşirmeleri oynattığımız atletizmde bütün sporcularımız dopingli, teniste dünyada erkeklerde ilk 200de kadınlarda ilk 100de oyuncumuz yok (bana göre gelecek vaat eden biri de yok). Halter ve güreş gibi milli sporlarda eskisi kadar iyi değiliz. Futbolu artık konuşmuyorum bile. Hiç bunların nedenlerini düşündünüz mü? Basketbolda koç oynatmıyor, futbolda teknik direktör şans vermiyor demek kolay. Hiç sporcuları ve dış faktörleri eleştirdiniz mi? Şimdi size nedenleri saycam:

    -Çoğunuz ufak yaşta bir spora gönderilmişsinizdir. Bu yüzme, jimnastik, basketbol, futbol yaz okulları ya da kursları olabilir. Ama kaçınızın ailesi size ileride bu sporlarda çok başarılı olup çok para kazanabileceğinizi söyledi. Hep aynı cümleler ''basketbol oyna ama derslerini ihmal etme, ileride yine basketçi olursun ama önemli olan dersler laga luga...'' Ailelerimiz maalesef sporu profesyonel bir meslek olarak görmüyor. Onlar için spor sadece kötü alışkanlıklardan kurtulmanın yolu, boş zamanları değerlendirme aracı. Aileler bu konuda çok cahil. Ağaç yaşken eğilir. Çocuğa sen bu sporu profesyonel olarak öğretmezsen o da kendini bir süre sonra bu alanda geliştirmeyi bırakır.

    -İkinci sorun spor tesisleri. Kaçınızın sokağında çocukların ya da herkesin ücretsiz kullanabileceği koşu pisti, basketbol sahası, futbol sahası var. Eh işte her ilçede üç beş tane göstermelik. Zaten ben İzmirde yaşıyorum burada ücretsiz bir futbol sahası görmedim. (Eskiden bir toprak sahamız vardı onu da yıkıp otopark yaptılar.) Koşu pistlerine gelince kekoların çekirdek, kola yaptığı insanların köpek gezdirdiği yollar halinde. Basketbol sahalarının potaları hep kırık, bakımsız. 80 milyon nüfus var diyoruz ama Doğu illerinde zaten spor tesisi yok, Batı illerinde de olanlar ya paralı ya da yetersiz. Gidin bakın İngiltereye her yerde park, tenis kortları, çim futbol sahaları... Gidin bakın Abdye her yerde basketbol sahaları, filmler görüyorsunuz adamlar evlerinin garajına bile pota koyuyor.

    -Üçüncü sorun okullar. Evet yanlış duymadınız okullar. Yurtdışında çoğu sporda başarılı olan ülkede ufak yaştan sporcu yetiştirmek için çocukların gidebileceği spor okulları var. Nasıl bu spor okulları? Bizim askeri okulların bir benzeri. Disiplinli, düzenli olarak sporcuların yetiştirildiği okullar. Bizde ise böyle bir şeyi geçtim bir sporcunun rahat antrenman yapabilmesi sağlayacak saatleri olan okul bile yok. Bütün okullar sabah 9 akşam 17. Çocuk günün en önemli saatlerini okulda geçiriyor sonra yorgun yorgun antrenmana gidiyor. Ne kadar verim alabilir? Gidin araştırın Barcelona, Real Madrid gibi takımların spor okulları nasıl? Sonra bu takımların altyapısında yetişen oyunculara bakın. Özellikle Barcelonaya. Ya da teniste Federer'in, Nadal'ın yetiştiği okullara bakın. Eğer iyi bir sporcu istiyorsanız maalesef siz o çocuğa matematik, fen öğretmiceksiniz. O çocuk beynini tekniğini mental zekamı nasıl geliştiririm bun yoracak.

    -Dördüncü bir sorun cahil aileler. Bir sporcu için en önemli şey bana göre beslenme (ben de bir sporcuyum). Beslenmenin ne kadar önemli olduğunu öğrenmek isteyenler açıp Djokovicin Kazanmak için Varım kitabını okuyabilir. Bizim toplumumuzda maalesef beslenme adına kimse bir şey bilmiyor. Canan Karatay gibi boş medya balonlarını dinliyorlar. İyi bir sporcu olmak iyi bir beslenmeyle geçer. Sen çocuğuna kahvaltıda poğaçaları börekleri yedirip maçtan önce çikolata yedirirsen o çocuktan hiç bir şey olmaz. Sen her yemeğini katı yağlarla yaparsan, çocuğun önüne sürekli ekmeği dayarsan o çocuktan hiçbir şey olmaz.

    -Beşinci sorun bütçe. Maalesef ülkemizde parkta yürüyüş yapmak bile pahalı. Mesela teniste şuan bakarsak kurs ücretleri aylık 250tlyi buldu. Özel bir hoca tutmak istersen aylık en az 1000tlyi gözden çıkarman gerek. Ya da özel bir kondüsyoner (Macfitlere filan sorabilirsiniz) aylık en az 1200 tl. Eğer durumu cidden iyi bir aile değilse kimse bu parayı vermiyor. Sponsorlarda sadece milli oyunculara sponsorluk veriyor. Devletin sporculara verdiği burs zaten çocuğun bir günlük beslenmesine yetmez. Bu çocuk bu kadar yoklukta nasıl başarılı olacak?

    -Son sorun medya ve cahilce eleştiriler. Medyanın spor konusunda kalitesini anlamak için 10dk spor programı izlemeniz yeterli. Bir kişiyi yapıcı eleştirirseniz gerçekten iyilik etmiş olursunuz ama malesef bizim medyamız hep yıkıcı hep kötümse eleştiri içinde. Bu da sporculara mental olarak zarar veriyor. İnsanlarımızı da herkes tanıyor. Ağzı olan konuşuyor. Fenerin Euroleague zaferinden sonra bunu forumda görebilirsiniz. 5 dk şuan forumda gezin ve insanların spor ve başarı konusunda ne kadar bilgili ve kültürlü olduğunu anlarsınız.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Elbryan -- 22 Mayıs 2017; 12:4:51 >







  • Valla yine yeni gelen elemanlardan biri açmış konu tek cümle bu soru sordu gitti diye girmiştim konuya Seni görünce şasırdım ne oluyor yaw diye sonra mesajı okuyunca tamam dedim.
  • eyoruk E kullanıcısına yanıt
    Aynen bende şimdi farkettim.
  • Hayda..
    Dünya yazı yazdık mesaj olarak geçmemiş bile !
  • Konuyu okumadım. İki örnek ile cevap vereyim



    Bogdanovic 20 yaşına kadar para yüzü görmedi, vatanını terk edip her antrenman sonrası 1000 ekstra şut çalıştı.



    Berk Uğurlu altyapı organizasyonlarında başarı sonrası medya sisirdi. 18 oldu anında miskoyu menajeri yaptı 4 yıllık toplam 1m dolar maaşı aldı ve her antrenmanda bitse de barlarda arkadaşlarım ile eğlensek derdinde.



    Okben, Kenan 2 yıl yaş küçültme.. Hile, hovardalık, para ...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Scavenger Of Human Sorrow kullanıcısına yanıt
    Hocam bunun en temel nedeni aileler ve çocukların mentörleri. Ülkemizde malesef gençleri yönlendirebilecek mentörler yok. Ailelerde üç kuruş fazla para için çocukları abuk subuk menejerlerin eline bırakıyor. 18 yaşında bir çocuğun bara değikde antrenmana gitmesini sağlayabilecek tek kişiler aileleri ve mentörleri. Ama durum ortada.



    Ayrıca Fenere gittikten sonra bir tarafları kalkan Efes hakkında ileri geri konuşan Kenan için diyebileceğim tek şey "Daha beter olur umarım."

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Scavenger Of Human Sorrow

    Konuyu okumadım. İki örnek ile cevap vereyim



    Bogdanovic 20 yaşına kadar para yüzü görmedi, vatanını terk edip her antrenman sonrası 1000 ekstra şut çalıştı.



    Berk Uğurlu altyapı organizasyonlarında başarı sonrası medya sisirdi. 18 oldu anında miskoyu menajeri yaptı 4 yıllık toplam 1m dolar maaşı aldı ve her antrenmanda bitse de barlarda arkadaşlarım ile eğlensek derdinde.



    Okben, Kenan 2 yıl yaş küçültme.. Hile, hovardalık, para ...

    Ben de aynı örnek ile dolu bir yazı yazdım ama geçmemiş konuya.

    Aynen budur sorun..

    78-79 jenerasyonu ile o hırslı oyuncu çalışkan oyuncu yetinmeyen oyuncular bitti kalmadı.
    Avrupa da oynayan demeyelim de doğru düzgün teklif alan oyuncumuz dahi yok.Takımlarında 1 numaralı 2 numaları tercih olan oyuncumuz Sinan hariç yok Ersan da diyelim.Ersan Avrupa da her takımında süre bulacak düzeyde mesela.

    Kim yıldız olacak dediysek eridi bitti.
    En son Kemal Bitim'in oğlu var şimdi mesela.Bitmek üzere.Nerede bu vatandaş ?

    Metecan ? Okben ? Samet ? dahası çok var..

    Bunların şu yaz oynanayacak milli takım kadrosunda olması gerekiyordu ve çoktan o turnuvada iş yapacak düzeye gelmiş olmaları gerekiyordu.

    Okben yahu..Bu adam MVP leri aldı süpürdü genç turnuvalarda..
    Daçka da aldığı süre 3 dk ortalama imiş şimdi baktım.Rezalet durum rezalet.

    Yazın oynayacak oyuncu bulamayacağız yine.Hadi geçen olimpiyat elemelerinde idare ettik ama bu sene durum daha kötü.Çünkü 12 kişi rotasyonunda tecrübeli olanlar da süre bulamadılar Furkan Ömer Semih Oğuz Nasıl kadroda olacaklar ? Mecburen..

    Sinan Cedi Furkan bitti.Bir de Doğuş ile gelirse eğer Ersan.
    O kadar .

    Cedi de son zamanlarda düşüş yaşıyor ayrıca.ama toparlar bence.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi eyoruk -- 22 Mayıs 2017; 16:58:57 >




  • eyoruk E kullanıcısına yanıt
    Eskiden Kerem Tunçeri-Hido-Ömer-Ersan-Sinan direk yazardık ama şuan ciddi anlamda ilk 5 kursak yazabileceğimiz bir isim yok. Dixon-Sinan-Cedi-Ersan? başka isim aklıma gelmiyor.
  • Damla Çakıroğlu 2011'de Yıldız Kızlar voleybol takımı ile Dünya, 2012'de Genç Kızlar ile Avrupa şampiyonu oldu. Bu 2 şampiyonada en değerli oyuncu seçildi. Neslihan Demir voleybolu bıraktığında Damla yerini fazlasıyla doldurur diyorduk. Kendini geliştireceğine daha da geriye gitti. En son Beylikdüzü'nde oynuyordu. Artık Melih Mahmutoğlu'nun sevgilisi olarak biliniyor. F4'te aşkitosunu yalnız bırakmamış:D

    https://www.instagram.com/p/BUXEOVPBsZq/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-0FDA1336A -- 22 Mayıs 2017; 23:56:45 >
  • yerli oyuncu oynatan takımların durumu ortada. sen bir yunanistan ya da sırbistan değilsin ki basketbol altyapın güçlü olsun. burada bi kaç sene öncesine kadar kimse basketbolun yüzüne bakmazdı. oyuncular bir çoğu vasatı aşamadı (bir kaçı hariç) o yüzden başarı için avrupa ve amerika kıtası oyuncuları şart
  • Öncelikle anlayış meselesi, dönemsel başarılar yakalamamıza rağmen bir ekolümüz yok. Buna rağmen azda olsa yetenekli oyuncular yetiştirebiliyoruz ama el de başarı hedefi olan takımlarda oynayabilecek kapasitede olanlarda direk bir yolunu bulup nba e kapak atıyorlar. (ömer-ersan-enes gibi) bir çok draft olmuş oyuncumuzda var cedi-furkan gibi ömer faruk gibi ncaa e geçende var.
    Yani hiç diyemeyiz az diyebiliriz bunu arttırmak için çaba göstermemiz gerekli
    1- Çocuklara okurken spor yapabilme imkanı tanınmalı (antremanlar-ders saatleri vs)
    2- Sporcu olmanın avantajları olmalı (üni. bursları vs)
    3- Takımlarda ciddi anlamda bu yaş gruplarıyla ilgilenen mentorlar olmalı
    4- Bu çocuklara oynama fırsatı tanınacak bir sistem olmalı - yarışmacı takımlarda süre almaları çok zor , o zaman federasyonlar yabancı sayısını kısmak yerine alt yapıdan veya belli bir yaşın altında oyuncu oynatan takımlara destek vermeli.Ama 12 kişilik kadroya alıp benchte oturtma değil belli bir rakamın üstünde süre alma zorunluluğu olmalı




  • Malesef baskette hidayet jenerasyonundan sonra patates durum. Futbolda dahada eski. Bizim sporcularımız yatış sevdalısı oldugundan benim kanım tr sporcusundan bir cacık olmaz

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Kesinlikle katılıyorum güzel bir yorum olmuş.Zamanında bende basketbolcu olmak isterdim ama çalışmak ve antrenman yapmak için basketbol sahaları yoktu hatta şuan bile yok arada eğlenmek için kapalı salon arıyoruz ama bulamıyoruz maalesef. Gençlik ve spor bakanlığının gencler için yaptırdığı kapalı basketbol sahalarına gidince adam bana, "buraya giremezsiniz burası öğretmenler ve ilçe milli eğitim müdürü veya kaymakam gibi kişiler için yapılmıştır" diyor. Birde her sahaya bir voleybol direği dikip file çekmişler sahaları kapatıyorlar sanki herkes voleybol oynamak durumunda ve mecburiyetindeymis gibi. Dolayısıyla her alanda olduğu gibi sporda da başarısız olmaya mahkum ve mecburuz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Avrupada türk takımları dısında oynayan kaç türk var ?
    Gençlerimiz aldıkları ücretin yarısına almanyadaki bir takıma gidebilecek kalitedeler ama giden yok.
    yorgan mınchev düşük ücretle fenerbahçeye obradovıcten egıtım almaya geliyorsa bizimkinlerde türkiyeden gitmeli.
    ne kadar emek o kadar başarı bunun oyuncularda koçlarda menajerlerde farkında
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.