Şimdi Ara

OTOBÜSTE HOST OLMAK.

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
56
Cevap
1
Favori
32.724
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar merhaba .

    Otobüslere olan aşırı ilgimden dolayı ve kendime uygun buldugum için host olmak istiyorum.
    Bu işin önemli noktaları nelerdir.
    Hangi firmalara başvurayım.
    Sadece haftasonları çalışsam olur mu .
    Parası tahminen ne kadar olur.

    Bu işi yapanlar veya bilenler cevaplarsa sevinirim.



  • "UYKUSUZLUK
    Çok ciddi anlamda bir uykusuzluktan bahsediyorum. Bilgisayar başında uykusuz geçilen gecelerden çok daha zor. Gerçek şu ki gece bilgisayar başındaki uykusuzluğa dayanan birisi otobüslerdeki uykusuzluğa da dayanabilir ama katlanabilmek esas zor olan konu. Bilgisayar başında kendinizi oyuna kaptırdığınız için -ve sürekli oturduğunuz için- uykusuzluk ve yorgunluk ancak oyundan sıkılma durumunda aklınıza gelir ki yatağınız da hemen yanıbaşınızdadır. Ancak otobüslerde ise, televizyon dahi izleseniz bir gözünüz, bir kulağınız yolcu veya kaptandan gelecek herhangi bir çağrıda olacağı için sürekli işiniz aklınızda olacak ve istediğiniz an uyuyamayacağınızı bileceksiniz.
    Bu uykusuzluk sürelerini rakama dökmek gerekirse, 56 saat uyumadığım oldu. Artık gözlerim tam manâsıyla kan çanağına dönmüştü ve işler yoğun olduğu için araçta uyuklamakta zor oluyordu. Ayrıca kafa olarakta bitersiniz, bir yolcunun yastık istemesi bile ki en doğal hakkıdır, hakkını teslim etmem gerekir ama bana zor geliyordu. Üstelik günleri ve saatleri de tamamen şaşırmıştım. Anlayın uykusuzluğun ne derece ciddi olduğunu.
    Ve bir not daha, "56 saat uykusuzlukla ölürsün" diyecekler için, karnınızı tok tutup, şekerli ve enerji verecek şeyler tüketirseniz ve su seviyenizi korursanız kolay kolay birşey olmaz.

    BEDENİ YORGUNLUK
    Görünüşte hostların işi oturarak yapılır. Hatta bazı kaptanlar hostların yaptığı işi küçümseyip aldıkları parayı çok görürler. Ama esasen hostlar bedenen de yorulurlar. Bunun başlıca sebeplerinden birisi ise şöyle izah edeyim; Kaptanlar 4,5 saatte bir 20 dakika dinlenmek koşuluyla 9 saatten uzun süre araç kullanamazlar. Dolayısı ile 4-5 saat hadi en çok 8-9 saat sonra yatağa çekilip bir o kadar da uyurlar. Onlar konforlu şoför yataklarında uyurken siz çalışmaya devam edersiniz. İlk çıktığım arabada aynı 2 kaptanla 3'er kere sefere çıkmıştım hiç inmeden. Yani o kaptanlar 3'er kere uyurken ben sürekli oturuyor veya dikiliyordum.
    Peki hostluk nasıl yorabilir ki adamı?
    Evet oturarak yapılıyor o iş ama, yeri gelecek 4-5 gün arabadan inmeyeceksiniz. Uykunuzu dahi, host koltuğunda öndeki torpidoya başınızı yaslayarak 1-2 saatlik dilimler olarak alacaksınız. O 2 saatlik uyku ile 8-9 saatlik seferi tamamlayacak, sonraki sefere çıkacaksınız. Her bir seferden önce yarım tonu bulup geçebilen bagajı otobüse yükleyip seferden sonra da boşaltacaksınız. Her yolculukta 1 veya 2 kere ikram arabasını hazırlayıp boşaltacaksınız (Ki o yorgunlukla o arabayı yerinden çıkarmak bile yorar) üstelik her seferden sonra aracın içini süpürüp vakit varsa paspaslayacak, bir de 15 metrelik o arabanın camlarını iki boydan sileceksiniz. Onun harici zamanlarda ise, geriye yatırılamayan bir koltukta dik bir oturuş konumunda ve uyanık geçireceksiniz. Dolayısı ile uykusuzluk ve yorgunluk had safhada olacak.

    ASTLIK
    Host olarak siz hep astsınız. Kaptan, yolcu ve amir hepsi sizin üstünüzde. Gerçi olması gereken de bu ama, yolcu ya da kaptan herhangi bir sebepten dolayı sizi fırçaladığında dahi kesinlikle sesinizi çıkartamıyorsunuz. Malesef durum böyle. Üstelik yolcu sizi o kadar absürd bir sebeple suçlayabilir ki size ancak kaptan hak verir o da nafile. Örnek vermem gerekirse, otobüsün trafiğe takılıp tehir etmesinden dolayı sizi suçlayabilirler. Ayrıca kaptanın ve yolcunun ihtiyaçlarını ve isteklerini gidermekle yükümlüsünüz ki sizin esasen göreviniz oluyor bu. Ayrıca araç içerisinde birisinin istiğfra etmesi durumunda temizlik işi size düşebilir, bazı yolcular size bırakmazlar ama bazıları da hiç birşey olmamış gibi devam ederler, temizlemek size düşer. Dingilli arabalar 56 kişiliktir. Çocukları da hesaba katarsanız 60'tan fazla insanı aynı anda memnun etmeniz gerekiyor yani.


    TEHLİKE
    Her ne kadar büyük ve nizami bir firmada çalışıp, bütün çalıştığınız kaptanlar kurallara harfiyen uysa dahi, akan bir trafik içerisinde kaza ile burun buruna yolculuk edersiniz. Bu gerçeği kabul etmek gerekir ki hostluk tabir-i caizse "kelle koltukta" yapılan bir iştir. Bunu da göz önünde bulundurmanızı ekleyeyim.


    Hostluğun olumsuz yanlarını buraya sıraladım. Şimdi de bir host tam olarak otobüste ne yapar onu sıralayayım. Ancak benim çalıştığım firmada muavin yoktu, onun işini de biz yapıyorduk. Ona göre yazacağım.

    Otobüsün hareket saatinden 45 dakika (Firmaya ve otogara göre değişebilir) önce peronda hazır bulunmak.
    Otobüsün üzerindeki ikramları ve ekipmanları kontrol edip, eksikleri gidermek.
    Gelen yolcuların bagajlarını inecekleri yere göre almak.
    Bütün yolcuların inecekleri yerleri not edip, inilecek yere gelindiğinde yolcunun inmesini sağlamak.
    Yolculuk boyunca yolcuların isteklerini karşılayıp, belirli yerlerde belirli ikramları yapmak.
    Kaptanın isteklerini yerine getirmek (Görev tanımında yazmayabilir ama bunu yapmalısınız)
    Yolculuk sonunda yolcuların bagajlarını teslim etmek.
    Çeşitli yerlerde anonsları yapmak.
    Yolculuk sonunda otobüsün temizliğini yapmak (Firmaya göre değişen belli temizlikler vardır. İçeriyi süpürmek, paspaslamak, camları silmek, televizyon ve servis sehpalarını silmek veya dışını yıkamak v.b v.b)

    Bunun gibi 40-50 madde vardır ama temel olarak işiniz bu olacak.

    Peki bu hostluğun güzel yanları var mı? Elbette var. Gelin onlara da kısaca değinelim.
    - Herşeyden önce o kadar çok insan görüyorsunuz ki, artık insan sarrafı gibi oluyorsunuz.
    - Mola yerlerinde ücretsiz karnınızı doyurabiliyorsunuz.
    - Onca farklı araba ile onca farklı yere gidip göreceksiniz, hatta şanslıysanız uykunuz da fazla yoksa gittiğiniz yerleri gezebilirsiniz.
    - Onca farklı insanla muhattap olup muhabbet kurabileceksiniz.
    - Pek çok kavuşma ve ayrılığa şahit olacaksınız. İnanın otogardan ayrılırken el sallayan insanlar, otogarda birbirlerine sarılanlar filan çok derinden hissedebiliyorsunuz yani bu biraz sizin yapınıza kalmış birşey ama benim hoşuma gidiyordu. Onca insan sevdiğini uğurlarken, el salladıkları arabanın bir parçası olmak...

    Ve burada sayamayacağım pek çok güzel şey var.
    Ama uyarmam gereken bir konu var. Karı kız peşine düşmeyin bir şikâyet ile iş hakkınız fesh edilir üstelik mimlenirsiniz ve başka firmaya da giremeyebilirsiniz.

    Ayrıca Travego'dan Setra'ya, Neoplan'dan Man'a pek çok arabayla yola gideceksiniz. Otobüs sevdanız varsa mısır ambarına düşmüş tavuk gibi olabilirsiniz.


    MAAŞ VE BAŞVURU
    Başvurunuzu doğrudan otogarda yazıhaneye gidip "İyi günler ben host olmak istiyorum" diyerek yapıyorsunuz. Onlar sizi daha yetkili birisine yönlendiriyorlar. Eğer orada bir merkezleri varsa ve almaya da niyetleri varsa, 15 dakika sonra kendinizi form doldururken bulacaksınız. Eğer orada bir merkezleri yoksa ama yine de almaya niyetleri varsa, size bir zaman verirler ve gittiğiz zaman kendinizi merkezlerinin olduğu bir yere giden otobüsün arka dörtlüsünde bulursunuz. Ancak daha önce bu işi yapmamış olanları uykusuzluğa dayanamayacakları gerekçesiyle almaya pek yanaşmıyorlar. Yine de umudunuzu kırmayın çünkü sezon zamanı geldi seferler çoğalacak host ihtiyacı artacak. Hatta bazı büyük firmalar aşırı host açığı içinde çırpınıyorlar.
    Maaşınız ise firmadan firmaya değişse de, asgari ücretten daha iyi bir para kazanabilirsiniz. Hele bir de bahşiş ve ördek alabilecek durumdaysanız 1000 lirayı geçersiniz. Ancak büyük firmalar pek bahşiş ve ördek işine sıcak bakmazlar. Büyük firmada çalışmak iste her zaman daha iyidir. Bazıları sigortanızı yapabilir ve maaşınızı tam gününde kuruşu kuruşuna alabilirsiniz. Sefer başı ücret ise bile büyük firmalar ay sonunda tek seferde yapar ödemeyi. Tavsiyem büyük firmalara (Kâmil Koç, İsmail Ayaz, Pamukkale v.b) başvurun. Fakat uyarayım Metro'dan uzak durun.

    Ayrıca kaptandan habersiz uyanıklık yapmaya kalkmayın kaptanlar sandığınızdan daha uyanıktırlar. Anlarlar yani.

    Peki "Sana dediler ki şu sefere çıkıyorsun, Napıyorsun o zaman?" derseniz de şunu anlatırım. Diyelim ki seferimiz 23.59 Eskişehir - İstanbul seferi.
    Saat 23:15'te perona gelip aracın eksiklerini kontrol ederim. Bu kontrolde;

    Yukarıdaki ikramları
    Bagajdaki ikramları
    Kahve makinesinin deposundaki suyu
    Kulaklıkları ve varsa ekstra şeyleri (Dergi v.b)

    Bu kısım yaklaşık 15 dakika sürer. Çünkü eksikler mutlaka olur ve tamamlanması gerekir. Tamamlarsınız da. Ondan sonra yavaş yavaş yolcular gelmeye başlarlar. Onların bagajlı olanlarını inecekleri yere göre alırsınız. Mesela İstanbul'a giderken Ataşehir - Kavacık Kavşağı - Alibeyköy Tesisleri ve Esenler Otogarı'na girilir. Ataşehir'de benim çalıştığım firmanın servisleri otobüsün sağında kalıyor. O zaman Ataşehir bagajlarını sağa alırım. Kavacık kavşağında trafik solda kaldığı için onu da sağa alırım. Kalan bagajları ise Sola alırım. Hem servis araçları solda kalıyor diğer yerlerde hem de bagajın öteki tarafı doluyor.

    Yolcular geldikten sonra arabanın içi sayılır (Bunu genelde banko görevlisi yapar) ve tamamsa kalkış gerçekleşir. Yoldan alınacak yolcu varsa (Bu hatta Kampüs, DSİ Köprüsü ve Tepebaşı Işıklarından alınır) alınır, alındıktan sonra tüm yolculara tek tek inecekleri yer sorulup rezerve listesine not edilir. Akabinde ikram dönemi başlar. Burası firmanın anlayışına ve size kalmış birşey ama ben önce bir kere su dağıtırdım. Kaptandan başlayarak. Ondan sonra yiyecek ve içecek ikramı yapar, kaptanın istediği birşey varsa karşılarım. Bu sırada kendime de istediğim şeyleri aldıktan sonra onları bitirir, çöpleri toplamaya başlarım. Benim yiyip içmem ancak denk gelirdi. Yani yolcu da ikramını yemiş olurdu. İkram işi bittikten sonra oturur yolu izler, kaptanla muhabbet ederdim. Molaya girerken bir anons, molada karnımı doyurur, mola çıkışında arabayı sayar ve çıkışı veririm. Otobüs kalkar, bir kere su dağıtılır. Daha sonra bu hatta otobana çıkıldıktan sonra ikinci bir ikram yapılır. İkinci ikram da bittikten ve araç içinde çöpler toplandıktan sonra gene oturulup yol izlenir. Daha sonra ise inecek yolcular yerleri geldiğinde gidip kaldırılır, (10 dakika önceden haber vermek iyidir gece seferinde. Ataşehirde inecek yolcu azsa, hiç anons geçilmez, direk gidilip yolcu uyandırılır. Öteki türlü herkes uyandığı için... Neyse yolcular da indirilip en son Esenler'de de arabayı boşalttıktan sonra, aracın içini ben temizlerdim dışını kaptan. İçi süpürülür, gerekirse paspaslanır, camlar silinir, eksilen ikramlar tamamlanır kulaklıklar seferin son 15 dakikasında sarılmaya başlandığı için son kalan bir kaç tanesi de sarılır ve arabanın işi bitirilir. "

    Goodorevil dan alintiladim.

    @goodorevil
    Yapay Zekanın Yanıtı

    Otobüste Host Olmak: Ayrıntılı Bir Kılavuz

    Otobüs Hostunun Görevleri

    Otobüs hostları, uzun mesafeli otobüs yolculukları boyunca yolcuların rahatlığı ve güvenliği için çeşitli görevlerden sorumludur. Bu görevler şunları içerir:

    • Yolcuları karşılamak, biletlerini kontrol etmek ve uygun koltuklara yönlendirmek
    • Yolcu sorularını cevaplamak ve yolculuk boyunca bilgi sağlamak
    • Otobüsteki güvenlik kurallarını ve prosedürlerini uygulamak
    • Yiyecek ve içecek servisi yapmak
    • Otobüste temizlik ve bakım yapmak

    Otobüs Hostesi Nasıl Olunur?

    Otobüs hostluğu pozisyonuna başvurmak için genellikle lise diploması veya dengi bir eğitim gerekir. Bazı şirketler ayrıca müşteri hizmetleri deneyimi ve ilk yardım sertifikası gerektirebilir. İşe alım süreci genellikle bir yazılı sınav, mülakat ve tıbbi muayeneden oluşur.

    Otobüs Hostu ve Muavini Arasındaki Fark

    Otobüs hostları ve muavinleri, otobüs yolculuklarında benzer görevleri yerine getirse de aralarında bazı önemli farklar vardır. Muavinler genellikle otobüsün teknik bakımı, sürücüye yardım etme ve bagaj yükleme gibi operasyonel görevlerden sorumludur. Hostlar ise yolcu hizmetlerine odaklanır ve yolcuların rahatlığı ve güvenliğinden sorumludur.

    Otobüs Hostlarının Çalışma Saatleri

    Otobüs hostlarının çalışma saatleri, otobüs şirketine ve yolculuk güzergahına bağlı olarak değişebilir. Genellikle günde 8-10 saat çalışırlar ve vardiyalar düzensiz olabilir.

    Otobüs Hostluğunun Avantajları

    Otobüs hostluğu, çeşitli avantajlar sunan ödüllendirici bir kariyer olabilir:

    • Yolculara yardım etme ve onlara olumlu bir deneyim sağlama fırsatı
    • Çeşitli yerleri görme ve yeni insanlarla tanışma imkanı
    • Esnek çalışma saatleri ve vardiyalı çalışma olanağı
    • Ücretsiz seyahat ve diğer yan haklar

    Eğer insanlara yardım etmekten hoşlanıyor ve seyahat etmeyi seviyorsanız, otobüs hostluğu sizin için ideal bir kariyer olabilir.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • Muavin olmasın

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • hayat boyu yapabilceğin bir meslek değil... sadece yazın çalış bence... ha parası da çok fazla değil zaten... otobüsün temizliğini falan da sana kitleyecekler... uğraşılmaz yani.
  • Muavinlik=Amelelik

    İnsanın otobüse karşı nasıl bi ilgisi olabilir ya

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sadece hafta sonu diye bir olay yok. Pamukkale gibi firmalar iyi para veriyor sartlari da güzel.
    Diğer firmalarda uzun yola gitmezsen cok para alamazsin.
    Birde insanlara sürekli ggüler yüz göstermen lazım

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Host uçaklarda olur dostum kendini kandırma

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Mangal Yürek Darius

    Muavin olmasın

    Hocam muavinlik daha ağır diyorlar .

    Muavinliği yapamam herhalde.uzun dönem düşünseydim muavinliği tercih ederdim ama ben tatillerde çalşmak için istiyorum.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    knight'da bayan olmak...
    19 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Küçüklükten beri bi garsonluk bi de bu hayalim

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: batkent

    Sadece hafta sonu diye bir olay yok. Pamukkale gibi firmalar iyi para veriyor sartlari da güzel.
    Diğer firmalarda uzun yola gitmezsen cok para alamazsin.
    Birde insanlara sürekli ggüler yüz göstermen lazım

    Zaten ben şuan okuyorum haftaiçi okul var . Ufaktan ufaktan haftasonları başlıyayım. 15 tatilde ve yazları devamlı çalışayım.
    Şuan çok yolcu yokken işi öğreniyim .
  • İyi para kazanırsın da sürekli alırlar.sadece haftasonu için almayabilirler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kel1

    İyi para kazanırsın da sürekli alırlar.sadece haftasonu için almayabilirler

    Hocam aşağı yukarı maaşlar ne kadardır bilginiz var mı ?
  • Lopster kullanıcısına yanıt
    https://www.youtube.com/watch?v=wFXlctYdAjQ
  • Günlük 70 tl sabah 6 aksam 11 + otobüs yıkama 20 tl yolda kaçak yolcu alırsan da 100 tl civarı olur

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sürekli çalışarak haftada 1 gün mola yaparsan para kazanabilirsin ancak. Öylede dayanacağın en fazla 1 ay yada daha sz. Hiç bulaşma zaten düzgün bi iş olsa muavinsiz gitmeyen otobüs olmaz. Yinede ben yaparım diyorsan gir. Uyku düzenin diyede bişey kalmıyor böyle dolanıyorsun ortalıkta

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Gidiş 50 geliş 50 alıyodum ben, tabi otobusun tum temizligi + her gun o kadar insanla muhattap olmak + uyku duzeni, zor iş.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • otobüs konularini görünce aklıma hep travego geliyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • "UYKUSUZLUK
    Çok ciddi anlamda bir uykusuzluktan bahsediyorum. Bilgisayar başında uykusuz geçilen gecelerden çok daha zor. Gerçek şu ki gece bilgisayar başındaki uykusuzluğa dayanan birisi otobüslerdeki uykusuzluğa da dayanabilir ama katlanabilmek esas zor olan konu. Bilgisayar başında kendinizi oyuna kaptırdığınız için -ve sürekli oturduğunuz için- uykusuzluk ve yorgunluk ancak oyundan sıkılma durumunda aklınıza gelir ki yatağınız da hemen yanıbaşınızdadır. Ancak otobüslerde ise, televizyon dahi izleseniz bir gözünüz, bir kulağınız yolcu veya kaptandan gelecek herhangi bir çağrıda olacağı için sürekli işiniz aklınızda olacak ve istediğiniz an uyuyamayacağınızı bileceksiniz.
    Bu uykusuzluk sürelerini rakama dökmek gerekirse, 56 saat uyumadığım oldu. Artık gözlerim tam manâsıyla kan çanağına dönmüştü ve işler yoğun olduğu için araçta uyuklamakta zor oluyordu. Ayrıca kafa olarakta bitersiniz, bir yolcunun yastık istemesi bile ki en doğal hakkıdır, hakkını teslim etmem gerekir ama bana zor geliyordu. Üstelik günleri ve saatleri de tamamen şaşırmıştım. Anlayın uykusuzluğun ne derece ciddi olduğunu.
    Ve bir not daha, "56 saat uykusuzlukla ölürsün" diyecekler için, karnınızı tok tutup, şekerli ve enerji verecek şeyler tüketirseniz ve su seviyenizi korursanız kolay kolay birşey olmaz.

    BEDENİ YORGUNLUK
    Görünüşte hostların işi oturarak yapılır. Hatta bazı kaptanlar hostların yaptığı işi küçümseyip aldıkları parayı çok görürler. Ama esasen hostlar bedenen de yorulurlar. Bunun başlıca sebeplerinden birisi ise şöyle izah edeyim; Kaptanlar 4,5 saatte bir 20 dakika dinlenmek koşuluyla 9 saatten uzun süre araç kullanamazlar. Dolayısı ile 4-5 saat hadi en çok 8-9 saat sonra yatağa çekilip bir o kadar da uyurlar. Onlar konforlu şoför yataklarında uyurken siz çalışmaya devam edersiniz. İlk çıktığım arabada aynı 2 kaptanla 3'er kere sefere çıkmıştım hiç inmeden. Yani o kaptanlar 3'er kere uyurken ben sürekli oturuyor veya dikiliyordum.
    Peki hostluk nasıl yorabilir ki adamı?
    Evet oturarak yapılıyor o iş ama, yeri gelecek 4-5 gün arabadan inmeyeceksiniz. Uykunuzu dahi, host koltuğunda öndeki torpidoya başınızı yaslayarak 1-2 saatlik dilimler olarak alacaksınız. O 2 saatlik uyku ile 8-9 saatlik seferi tamamlayacak, sonraki sefere çıkacaksınız. Her bir seferden önce yarım tonu bulup geçebilen bagajı otobüse yükleyip seferden sonra da boşaltacaksınız. Her yolculukta 1 veya 2 kere ikram arabasını hazırlayıp boşaltacaksınız (Ki o yorgunlukla o arabayı yerinden çıkarmak bile yorar) üstelik her seferden sonra aracın içini süpürüp vakit varsa paspaslayacak, bir de 15 metrelik o arabanın camlarını iki boydan sileceksiniz. Onun harici zamanlarda ise, geriye yatırılamayan bir koltukta dik bir oturuş konumunda ve uyanık geçireceksiniz. Dolayısı ile uykusuzluk ve yorgunluk had safhada olacak.

    ASTLIK
    Host olarak siz hep astsınız. Kaptan, yolcu ve amir hepsi sizin üstünüzde. Gerçi olması gereken de bu ama, yolcu ya da kaptan herhangi bir sebepten dolayı sizi fırçaladığında dahi kesinlikle sesinizi çıkartamıyorsunuz. Malesef durum böyle. Üstelik yolcu sizi o kadar absürd bir sebeple suçlayabilir ki size ancak kaptan hak verir o da nafile. Örnek vermem gerekirse, otobüsün trafiğe takılıp tehir etmesinden dolayı sizi suçlayabilirler. Ayrıca kaptanın ve yolcunun ihtiyaçlarını ve isteklerini gidermekle yükümlüsünüz ki sizin esasen göreviniz oluyor bu. Ayrıca araç içerisinde birisinin istiğfra etmesi durumunda temizlik işi size düşebilir, bazı yolcular size bırakmazlar ama bazıları da hiç birşey olmamış gibi devam ederler, temizlemek size düşer. Dingilli arabalar 56 kişiliktir. Çocukları da hesaba katarsanız 60'tan fazla insanı aynı anda memnun etmeniz gerekiyor yani.


    TEHLİKE
    Her ne kadar büyük ve nizami bir firmada çalışıp, bütün çalıştığınız kaptanlar kurallara harfiyen uysa dahi, akan bir trafik içerisinde kaza ile burun buruna yolculuk edersiniz. Bu gerçeği kabul etmek gerekir ki hostluk tabir-i caizse "kelle koltukta" yapılan bir iştir. Bunu da göz önünde bulundurmanızı ekleyeyim.


    Hostluğun olumsuz yanlarını buraya sıraladım. Şimdi de bir host tam olarak otobüste ne yapar onu sıralayayım. Ancak benim çalıştığım firmada muavin yoktu, onun işini de biz yapıyorduk. Ona göre yazacağım.

    Otobüsün hareket saatinden 45 dakika (Firmaya ve otogara göre değişebilir) önce peronda hazır bulunmak.
    Otobüsün üzerindeki ikramları ve ekipmanları kontrol edip, eksikleri gidermek.
    Gelen yolcuların bagajlarını inecekleri yere göre almak.
    Bütün yolcuların inecekleri yerleri not edip, inilecek yere gelindiğinde yolcunun inmesini sağlamak.
    Yolculuk boyunca yolcuların isteklerini karşılayıp, belirli yerlerde belirli ikramları yapmak.
    Kaptanın isteklerini yerine getirmek (Görev tanımında yazmayabilir ama bunu yapmalısınız)
    Yolculuk sonunda yolcuların bagajlarını teslim etmek.
    Çeşitli yerlerde anonsları yapmak.
    Yolculuk sonunda otobüsün temizliğini yapmak (Firmaya göre değişen belli temizlikler vardır. İçeriyi süpürmek, paspaslamak, camları silmek, televizyon ve servis sehpalarını silmek veya dışını yıkamak v.b v.b)

    Bunun gibi 40-50 madde vardır ama temel olarak işiniz bu olacak.

    Peki bu hostluğun güzel yanları var mı? Elbette var. Gelin onlara da kısaca değinelim.
    - Herşeyden önce o kadar çok insan görüyorsunuz ki, artık insan sarrafı gibi oluyorsunuz.
    - Mola yerlerinde ücretsiz karnınızı doyurabiliyorsunuz.
    - Onca farklı araba ile onca farklı yere gidip göreceksiniz, hatta şanslıysanız uykunuz da fazla yoksa gittiğiniz yerleri gezebilirsiniz.
    - Onca farklı insanla muhattap olup muhabbet kurabileceksiniz.
    - Pek çok kavuşma ve ayrılığa şahit olacaksınız. İnanın otogardan ayrılırken el sallayan insanlar, otogarda birbirlerine sarılanlar filan çok derinden hissedebiliyorsunuz yani bu biraz sizin yapınıza kalmış birşey ama benim hoşuma gidiyordu. Onca insan sevdiğini uğurlarken, el salladıkları arabanın bir parçası olmak...

    Ve burada sayamayacağım pek çok güzel şey var.
    Ama uyarmam gereken bir konu var. Karı kız peşine düşmeyin bir şikâyet ile iş hakkınız fesh edilir üstelik mimlenirsiniz ve başka firmaya da giremeyebilirsiniz.

    Ayrıca Travego'dan Setra'ya, Neoplan'dan Man'a pek çok arabayla yola gideceksiniz. Otobüs sevdanız varsa mısır ambarına düşmüş tavuk gibi olabilirsiniz.


    MAAŞ VE BAŞVURU
    Başvurunuzu doğrudan otogarda yazıhaneye gidip "İyi günler ben host olmak istiyorum" diyerek yapıyorsunuz. Onlar sizi daha yetkili birisine yönlendiriyorlar. Eğer orada bir merkezleri varsa ve almaya da niyetleri varsa, 15 dakika sonra kendinizi form doldururken bulacaksınız. Eğer orada bir merkezleri yoksa ama yine de almaya niyetleri varsa, size bir zaman verirler ve gittiğiz zaman kendinizi merkezlerinin olduğu bir yere giden otobüsün arka dörtlüsünde bulursunuz. Ancak daha önce bu işi yapmamış olanları uykusuzluğa dayanamayacakları gerekçesiyle almaya pek yanaşmıyorlar. Yine de umudunuzu kırmayın çünkü sezon zamanı geldi seferler çoğalacak host ihtiyacı artacak. Hatta bazı büyük firmalar aşırı host açığı içinde çırpınıyorlar.
    Maaşınız ise firmadan firmaya değişse de, asgari ücretten daha iyi bir para kazanabilirsiniz. Hele bir de bahşiş ve ördek alabilecek durumdaysanız 1000 lirayı geçersiniz. Ancak büyük firmalar pek bahşiş ve ördek işine sıcak bakmazlar. Büyük firmada çalışmak iste her zaman daha iyidir. Bazıları sigortanızı yapabilir ve maaşınızı tam gününde kuruşu kuruşuna alabilirsiniz. Sefer başı ücret ise bile büyük firmalar ay sonunda tek seferde yapar ödemeyi. Tavsiyem büyük firmalara (Kâmil Koç, İsmail Ayaz, Pamukkale v.b) başvurun. Fakat uyarayım Metro'dan uzak durun.

    Ayrıca kaptandan habersiz uyanıklık yapmaya kalkmayın kaptanlar sandığınızdan daha uyanıktırlar. Anlarlar yani.

    Peki "Sana dediler ki şu sefere çıkıyorsun, Napıyorsun o zaman?" derseniz de şunu anlatırım. Diyelim ki seferimiz 23.59 Eskişehir - İstanbul seferi.
    Saat 23:15'te perona gelip aracın eksiklerini kontrol ederim. Bu kontrolde;

    Yukarıdaki ikramları
    Bagajdaki ikramları
    Kahve makinesinin deposundaki suyu
    Kulaklıkları ve varsa ekstra şeyleri (Dergi v.b)

    Bu kısım yaklaşık 15 dakika sürer. Çünkü eksikler mutlaka olur ve tamamlanması gerekir. Tamamlarsınız da. Ondan sonra yavaş yavaş yolcular gelmeye başlarlar. Onların bagajlı olanlarını inecekleri yere göre alırsınız. Mesela İstanbul'a giderken Ataşehir - Kavacık Kavşağı - Alibeyköy Tesisleri ve Esenler Otogarı'na girilir. Ataşehir'de benim çalıştığım firmanın servisleri otobüsün sağında kalıyor. O zaman Ataşehir bagajlarını sağa alırım. Kavacık kavşağında trafik solda kaldığı için onu da sağa alırım. Kalan bagajları ise Sola alırım. Hem servis araçları solda kalıyor diğer yerlerde hem de bagajın öteki tarafı doluyor.

    Yolcular geldikten sonra arabanın içi sayılır (Bunu genelde banko görevlisi yapar) ve tamamsa kalkış gerçekleşir. Yoldan alınacak yolcu varsa (Bu hatta Kampüs, DSİ Köprüsü ve Tepebaşı Işıklarından alınır) alınır, alındıktan sonra tüm yolculara tek tek inecekleri yer sorulup rezerve listesine not edilir. Akabinde ikram dönemi başlar. Burası firmanın anlayışına ve size kalmış birşey ama ben önce bir kere su dağıtırdım. Kaptandan başlayarak. Ondan sonra yiyecek ve içecek ikramı yapar, kaptanın istediği birşey varsa karşılarım. Bu sırada kendime de istediğim şeyleri aldıktan sonra onları bitirir, çöpleri toplamaya başlarım. Benim yiyip içmem ancak denk gelirdi. Yani yolcu da ikramını yemiş olurdu. İkram işi bittikten sonra oturur yolu izler, kaptanla muhabbet ederdim. Molaya girerken bir anons, molada karnımı doyurur, mola çıkışında arabayı sayar ve çıkışı veririm. Otobüs kalkar, bir kere su dağıtılır. Daha sonra bu hatta otobana çıkıldıktan sonra ikinci bir ikram yapılır. İkinci ikram da bittikten ve araç içinde çöpler toplandıktan sonra gene oturulup yol izlenir. Daha sonra ise inecek yolcular yerleri geldiğinde gidip kaldırılır, (10 dakika önceden haber vermek iyidir gece seferinde. Ataşehirde inecek yolcu azsa, hiç anons geçilmez, direk gidilip yolcu uyandırılır. Öteki türlü herkes uyandığı için... Neyse yolcular da indirilip en son Esenler'de de arabayı boşalttıktan sonra, aracın içini ben temizlerdim dışını kaptan. İçi süpürülür, gerekirse paspaslanır, camlar silinir, eksilen ikramlar tamamlanır kulaklıklar seferin son 15 dakikasında sarılmaya başlandığı için son kalan bir kaç tanesi de sarılır ve arabanın işi bitirilir. "

    Goodorevil dan alintiladim.

    @goodorevil

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hyperior

    otobüs konularini görünce aklıma hep travego geliyor.


    Gerçekten T.R.A.V.E.G.O ya noldu
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kel1

    Günlük 70 tl sabah 6 aksam 11 + otobüs yıkama 20 tl yolda kaçak yolcu alırsan da 100 tl civarı olur

    Kaçak yolcu almayalımda kazancı yinede iyiymiş.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Grafen

    Gidiş 50 geliş 50 alıyodum ben, tabi otobusun tum temizligi + her gun o kadar insanla muhattap olmak + uyku duzeni, zor iş.

    sende iyi alıyormussun . kaç saatlik yola gidiyorsun.
    birde otobüsü temizlemek yola gitmekten daha mı yorucu.
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.