Şimdi Ara

Öyle böyle şeyler

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
16
Cevap
0
Favori
468
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Baştan söyleyeyim csb değildir. Sadece içimden anlatmak geldi. Elimden geldiğince kısa tutmaya ve özet geçmeye çalıştım gerçekten. Bir amacı yok. Belki birilerinin okumak hoşuna gider ve ya kendinden bir şey bulurlar. Hiç biri olmazsa yazmak bana iyi geldi.

    Verilebilecek tepkileri de vereyim sizi uğraştırmayayım.

    ''Durumum yoktu okuyamadım ''

    ''Özet geç bilader çok uzun''

    ''laf sokan küfürlü komikimsi bir gif''

    ''benimde güleceğim bir karikatür''

    ''...dan sonrasını okumadım''




    Oradan oraya sürüklendim. İstanbul-İzmir-Olimpos arası bir hayatım oldu. Çocukluğumdan aklımda kalanlar yalnız başıma olmak, legolar, aslan kral, Sega-Nintendo-Playstation macerası, insanları gözlemlemek ve hayal gücümle geçirdiğim vakitlerdi. Ailem her zaman iyi ve yardımcı bir tavırdaydı. Ama hiç bir zaman GERÇEK şeyler olmuyordu evde. Eğer ödevlerimi yaptıysam, karnım toksa, bir şey istemiyorsam konuşacak bir konumuz bile olmuyordu.

    Özel bir okulda okurken orta okula başlayacağım zaman maddi durumlar yüzünden devlet okuluna geçtim. O zamanlar diğer yaşıtlarıma göre tipim daha bir oturmamıştı. ''Çoğu kişinin oturmuyor'' diyebilirsiniz ama herkesin bir karakteristik yapısı vardı demek istediğim. Ben sanki bir boşluktum. O gün okula gitmesem bir iki arkadaşım hariç fark edilmeyecek bir şeydim sanırım. Neyse, sakin takılan ve eğer üstüne çıkılırsa genelde ezilen biriydim. Tek bir kız arkadaşım olmamıştı. Koşmayı çok severdim. Boyum kısa olduğu için mi bilmiyorum ama koşarken kendimi özel hissederdim. Her bulunduğum sınıfta en hızlı koşan kişi ben oluyordum. Hatta okulda ki beden eğitimi öğretmeni bunu fark edince beni bir kaç kere atletizm yarışmalarına götürdü ve madalyalar kazandım. Parkura çıktığın an hayatta sadece daha hızlı koşmaktan başka derdin olmuyordu. Değişik bir duyguydu. Sanırım hayatta yaşadığım ilk gerçek duygu buydu.

    Bütün bu durumlar liseye başlayacağım sene değişti. Basket oynamaya ve rap dinlemeye başladım, tipim oturmaya başladı, saçımı uzattım ve o yaz ilk defa kız arkadaşım oldu ve hem ''ilk öpücüğü'' hem de ilk cinsel deneyimimi yaşadım. Liseye başladığım zaman ise bir sürü kişi benimle arkadaş olmaya çalışıyordu. Kendimi ilk defa ''önemli'' biri gibi hissetmiştim. İçimdeki hisler ve düşünceler nerdeyse çocukluğumdakiyle,orta okuldakiyle aynıydı ama sadece tipimin düzelmesi ve deyim yerindeyse ilgi çekmesi bütün insanların sana nasıl davrandığını değiştiriyordu. Ortaokulda benimle dalga geçen çocuk aynı liseye düşünce peşimde dolaşıp, yalakam olması kendimi iyi hissettirmemişti, üzmüştü bir nevi. İlk defa o zaman insanların ne kadar iki yüzlü, çıkarcı ve basit olduğunu anladım.

    Koşmak yerini profesyonel basketbola bıraktı, legolar yerini kızlarla mesajlaşmalara, yalnız başıma olmak ise sosyal hayata. İşler tamamen tersine dönmüştü resmen. İnternetin daha bütün evlere girmediği zamanlardı. Beşiktaş meydanda ve Kadıköyde Rexx sinemasının orada toplanan gençler vardı o zamanlarda. Rapçiler, metalciler, punklar, skaterlar vs. toplanıp ne yaptıklarını bilmeden günlerini geçirirlerdi. Abiler de olurdu ergenlerde. Alkol içmeye başladım o dönemlerde. Aşık olduğumu sandığım kız arkadaşımdan ayrıldıktan sonra sigarayı keşfettim. İşler buradan sonra sarpa sarmaya başladı sanırım.

    Lisenin ortalarında sürekli okuldan kaçmaya başladım. Okul müdürü binlerce uyarıdan sonra artık saçımı kestirmezsem gerçekten okuldan atılacağımı söyledi. Benim de aklım bir karış havalarda olduğu için umurumda değildi. Beni sadece sınavlara girerek, aşırıya kaçmazsan saçına başına karışılmadan, Devamsızlık sonsuz olmadığı sürece sorun olmayan, nerdeyse mezun olma garantili bir okula yazdırdılar. Sokaklarda ''arkadaşlarımla'' geçiriyordum bütün günümü. Ardından sigara ve alkol dışındaki kötü alışkanlıklara da eğilimim oldu. Sadece her şeyi denemek, deneyimlemek istiyordum ve birbirinden değişik şeyler denedim. Duyduğunuz duymadığınız, aklınıza gelen gelmeyen. Bir sürü kız arkadaş, birilerinin evleri, garsonluk zamanlarım, arabayla şehir dışına kaçmalar, arkadaşlarımla çıktığım ayrı evler, alkol ve çeşitlerinin anıları...Bu böyle 7 sene boyunca sürdü.


    Sonra kötü bir hastalık geçirdim. Zaten hayattan bıktığım bir dönemdeydim. Kendimle ilgili her şey batıyordu ve zarar verdiğinin farkındaydım. Ve tamamen her şeyi bırakıp, 2-3 kişi dışında herkesi hayatımdan çıkarıp sadece sarmalık tütün, keşfedilmeyi bekleyen müzikler, okunmamış bir sürü kitap ve bir kaç bilgisayar oyunuyla hayata temiz bir sayfa açtım. Hayatı basite, daha sağlıklı bir biçime ve daha sakin bir düzeye indirgemem inanılmaz keyif vermeye başlamıştı. Yazılar, şiirler, hikayeler yazıyordum. İnanılmaz sıkıldığım zamanlarda topumu alıp tek başıma basket oynuyordum. Bir nevi asosyelimsi bir hayata dönmüştüm.

    Sonrasın da ise anlatmak istemediğim başka bir şehirde güzel bir 2 sene geçirdim. Öğrendim ki bütün insanlar iki yüzlü, çıkarcı ve basit değilmiş. Gerçekten sizi anlayan, sizin gibi hisseden, farklılıkları sizi rahatsız etmeyen yani birlikte zaman, belki bir hayat geçirmeniz gereken birisi ve ya birileri var etrafta. Belki 1 kişi belki 7 kişi bilmiyorum. Onunla karşılaşamacak mıyız bilmiyorum. Tek bildiğim yalnız değiliz. Hepimiz ayrı ayrı birisini bekliyoruz ve o da bizi bekliyor.

    Ve şimdi doğduğum,büyüdüğüm yere geri döndüm. Yakın zamanda kendi başıma bir eve çıkacam. Keyfim zaman zaman yerinde.







  • Özet geç bilader çok uzun
  • "...dan sonrasını okumadım"dan sonrasını okumadım.
  • Yaratıcı zihinler iş başında

    Şimdilik aklımı oynatacak komikli bir şey yazılmadı, bekliyorum.
  • peyotenin yararları kullanıcısına yanıt
    biladerim şimdi nabıosun biliomusun matbaaya gidip bunları bastırıosun tane tane bak bura cok onemli sonra işte insanlara dagıtıyosun fln sonra ülkeyi aydınlatabilirsin klavyenle kardesim cok iyi etkilersin dediklerimi yab.
  • questioner Q kullanıcısına yanıt
    Böyle zeka ve mizah dolu bir cevap gelebileceği için en başa ''bir amacı yok.'' diye belirtmiştim oysa ki.

    Neyse biladerim seni mi kıracam yabarım yarın fln.
  • Keyfim zaman zaman yerinde. den sonrasını okumadım

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Eee nasi geciniyon

    Para bulmak Zor olmuyomu

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • krdesim edebiyatı geri werir misin

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • binLadin710 kullanıcısına yanıt
    @IRau Şu an ailemin yanına döndüm. Her şeyi minimuma indirip para biriktiriyorum. Ufak bir işe de girip çıkacam ayrı eve.


    @binLadin710 Fena değildi ama tatmin etti.


    @shoegazer Krdesim weremiyorum elimde patladı bir el at istersen.
  • peyotenin yararları kullanıcısına yanıt
    yazdıkların csb değilse okuyacağım. avatarında bukowski varmış onu da yeni farkettim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Başta da söylediğim gibi csb değil. Söz zebani çıkmayacak

    Aynen ustayı severiz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: peyotenin yararları

    Başta da söylediğim gibi csb değil. Söz zebani çıkmayacak

    Aynen ustayı severiz.


    pis moruğun notlarını okudun mu? aldım köşede duruyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aynen bitirdim. Başla sende en yakın zamanda. Ama Kadınlar favorimdi okumadıysan tavsiye ederim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: peyotenin yararları

    Aynen bitirdim. Başla sende en yakın zamanda. Ama Kadınlar favorimdi okumadıysan tavsiye ederim.

    umarım başlarım. kadını okumadım. yazı da güzel. benle çok örtüşüyor bazı kısımlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir kaç kitabını bitirdim ama hala Bukowski denilince aklıma Kadınlar geliyor öyle diyim.

    Kendinle bir şeylerin örtüşmesine sevindim ve teşekkür ederim yorumun için.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.