Paris olimpiyatlar açılışı

Islam akraba evliliği denilen sapkinligi normallestirerek ortadoguda belki milyaelarca çocuğun korkunç şekilde can vermesine yol açmıştır. Toplumun zeka seviyesinin gerilemesine dolaylı olarak yol açmıştır, soyu zayıflamıştır.

Islamin söylediği şeylerin dogrulugu veya yanlışlığını sonuç açısından bir önemi yoktur çünkü yöntemi tamamen keyfi ve temelsizdir .

Bir tane adamın mağaraya gidip ardından gerçekler böyle ve böyledir demesine dayanarak bir düzen kurmak deliliktir .

Not : Günümüzde Postmodernist Psikyatristlerin escinselligi akladıkları yöntemlere göre pedofili , 1. Derece ensest, mazoşizm ( başkalarının acı çekmesinden cinsel zevk almak ) bile bir akıl hastalığı değildir. Tamamen normal ve sağlıklı insan cinselligidir. Bu garabeti sırf bilim kılığına girdiği için farkedemiyorsak bizler sözde aydın cahillerden başka birsey değiliz. Sadece kalıbimiz aydın demektir . Bilimi , akilciligi ozumseyemedik demektir .

Not 2 : Tabiki Tarih , Sosyoloji ve Psikoloji gibi sözel ve asla doğa bilimlerinin kesinligibe sahip olmayan ve hatta bilim sayilmalari bile tartışmalı alanlarin görüşlerinin sarsılmaz bilimsel gercek gibi sunmakta başka bir garabettir . ( Bu alanlar doğa bilimlerinin yöntemlerinden yararlanırlari ölçüde bilime yaklasirlar.)

Nitekim yoruma açıklığı ve kesinlikle uzaklığı nedeniyle safsata bilime genelde bu alanlardan sizmaktadır.

Bunlar kitlesel infiallerin devam eden 3. Dünya Savaşın daha da belirginleştiren enstrümanlarından sadece biri olacaktır. Asimetrik savaşlardayız ...

İslamdaki akraba evliliği farz değildir, isteyen akraba evliliği yapabilir çocuk yapmak zorunda da değildir her evlilikte çocuk olmak zorunda değil İslam sadece evlenmeye ruhsat vermiştir.

Bugünkü rezil kepaze düzeninizi işte olimpiyat açılış rezaletinizi bütün dünya televizyondan izledi, işte sizin düzenin geldiği sonuç budur.

Aileyi, insanı, toplumu koruyan İslamdır. İnsanları sokak köpeklerinden koruyan İslamdır, İslam'da insana zarar veren köpeklerin öldürülmesinden, insanlığı lgbt sapkınlığından korumasına kadar, yolsuzluğun hırsızlığın önlenmesinden fuhuşun önlenmesine kadar insanı insan gibi yaşatmaya çalışan İslamdır.

İşte sizin dünyanızı olimpiyatlarda herkes gördü, sizin sisteminizde insanlar artık sokakta ulu orta cinsel ilişkiye giriyor..

Otur kendi sisteminizi izle gurur dur inşa ettiğiniz düzen işte bu sizin.

genelde batı dünyası tepki gösterdi,inançlı hiristiyanlar ayağa kaktı bir sürü dava söz konusu şu an.

islamla islam ülkeleriyle zerre alakası yok.

hatta dün gece pariste bir genel elektirik kesintisi yaşandı allah belasını verdi diyen yabancı doluydu hatta parisin üstüne yıldırımlar yağmalı helak edilmeli diyen bir sürü batılı tip gördüm.

Bu safsatalarin özü gereği senin savunduğun şeylerden çok bir farkı yok. Bu garabet görüntüler akilcilik ve bilime bir meydan okumadır.

Islamda öyledir.

Burada vurgulamaya calistigim şans eseri veya binlerce yıllık evrimsel süreçlerin sonunda farkında olmadan bazı konularda doğruyu bulmuş olmanız temellerindeki akildisiligi yoketmez.

Nitekim insanların büyük bir çoğunluğu içgüdüsel olarak akrabalarından ve hemcinslerinden cinsel olarak uzak durur . Bunun nedeni bilimsel metotları kullanarak bunun yanlış olduğunu kesfetmeleri değil evrimsel süreçte hemcinslerim ve akrabalarına ilgi duyan bireylerin soylarinin zarar görür kuruması nedeniyle sadece doğru ilişkiyi kuran kişilerin soyunun devam etmesidir.

Bunu bilinçsiz bir süreçtir. Dolayısıyla islam gibi dinlerin veya pekcok ilkel uygarlığın bile ahlak adı altinda pekcok ortak doğruya sahip olduklarını görürüz. Bu bir irfan değil doğal bir sürecin bilinçsiz sonucudur.

Fakat İslam'a yapılan bariz hata ise Peygamberin kendi akrabalarından biri ile evlenebilmek için bu doğal bariyeri yıkıp akrabalarından evliliğini normallestirmesi ve hatta peygamber ile çocukları yaptığı için teşvik etmesidir . Halbuki doğal olarak yanlış olan birseyi bizim topluma ahlaklı olarak kabul ettirmemiz obun doğal zararını yoketmez . Nitekim Ortadogu'da akraba evliliği son yüzyıla kadar tamamen ahlaki sayilıyordu fakat bunun yarattığı biyolojik zarar durmadan topluma zarar vermeyi sürdürdü.

Postmodernist akildisilikta benzer bir dayatmaya başvuruyor. Ahlaki ve bilimsel acidan çirkin ve yanlış olan şeyleri toplumdaki algıyı değiştirmekle normallestirince hersey güzel olacak sanıyorlar. Fakat bunun sonucu sadece bireylerin zarar görmesi değil, entelektüel açıdan gerilememiz , sanatın yozlasmasi ve pekcok farkında olunmayan hastalıktır.

Özünde senin savunduğun dini akildisilik vd bugünkü laik akildisilik kardeştir ve ikiside Akilcilik , bilim ve aydınlanma ile çatışirlar.

Dolayısıyla bu sapkınlık benim dünyam değil, benim dünyamın yıkılması sonucu ortaya çıkmıştır.

80'lerde Afrika'daki açlığı kestiler, fazla da bir para değil. Peki ne oldu? Karınları doyunca, sanat, edebiyat, film, politika, spor, üretim, mühendsilik mi yaptılar. Çocuk yaptılar. Nüfusları arttı, daha büyük açlık oldu. Neticede yaşam standartları değil, nüfusları arttı.

Toplumlar kendi kendilerini adam etmek zorundalar. İstesek de yardım edemeyiz. Tabii bunu anlamak için kişinin önce yaşamında bir defa olsun gerçekten yardım etmeyi denemesi gerek. Türkiye'deki Marshall yardımları da öyle. Yolsuz, düzenbazlar varken yardım gönderince olan rekabet ve piyasa da kayboldu, zanaatkarlar da bitti. Piyasanın canınna ot tıkayıp fakirlik başlayınca da başladılar komplo yazmaya. 40 sene komplo diye diye onları da komplocu yaptılar. Şimdi gerçekten komplo yapıyorlar.

Bugün olaylar daha hızlı geliştiği için genç olanlarımız daha şanslı, gözümüzün önünde oluyor her şey. Van yerle bir edilirken rapor eden valileri görevden alanlar, tutuklayanlar bugün DEM partisinden şikayet ediyorlar. Aynı kişilerie göre Fetullah Gülen hocaefendi de bir günde terörist oldu. Ne mi ilgisi var. Etiketler işte böyle hızlı değişiyor. Yahudi bankerler para veririken almak içn birbirlerini eziyorlardı.

"80'lerde Afrika'daki açlığı kestiler, fazla da bir para değil. Peki ne oldu? Karınları doyunca, sanat, edebiyat, film, politika, spor, üretim, mühendsilik mi yaptılar. Çocuk yaptılar. Nüfusları arttı, daha büyük açlık oldu. Neticede yaşam standartları değil, nüfusları art"

Bu sözleriniz başıboş hayvan suruleri ve sokağa yiyecek dökerek yapay biçimde arttırılmış nüfusu sürdürme cabasi içinde uygulanabilir.

Mesajlarına bilim - akılcılık gibi soslu ifadeler kullanarak çürük görüşlerini haklı çıkarma algılarını artık kimsenin yediğini sanmıyorum.

Kimsenin bilime meydan okuduğu yok, bu tür soslu ifadelerini kendini haklı çıkarmak için kendine malzeme yapamazsın.

Bugün toplum bilimi denilen şeyin özü insanların insan gibi yaşamasına dayanır. Bugün Avrupa'da başıboş sokak köpekleri sorunu sokak köpeklerini itlaf ederek çözülmüş ise İslam'ı uygulayarak çözmüştür. Bunu İslam'a uyalım diye yapmamış olsalar bile bu İslam'ın uygulamasıdır. İslam'da insana zarar veren hayvanlar öldürülür. Sen İslam'a ne kadar çağdışı desen de modern toplumlar İslam'ı uygulayarak bu sorundan kurtulmuşlar.

Bugün artık hamile kadınlardan kan örneği alınarak bebeğin sağlıklı olup olmadığı anlaşılabiliyor bunu bizzat biz kendi labaratuvarımızda uyguluyoruz senin dünyadan haberin yok, akraba evliliği de olsa artık gebeliğe müdahale edilebiliyor

Kaldı ki akraba evliliğine onay verildiği 1400 sene önce de bu çocuklar kuvvetle muhtemel sakat doğuyordu, buna rağmen bu evliliğe ruhsat verilmiş ve kimse de birşey dememiş, bu sadece bir onay illaki çocuk yap diye bir şart yok.

"Senin savunduğun akıldışılık" ifadesini kullanırken de bu akıldışılığı açıklamak zorundasın, papağan gibi her görüşe "akıldışı" dersen kendin çalar kendin oynarsın kendi kendini kandırırsın insanlığa ve buraya da hiçbir katkın olmaz.

Doğru. Uygulanabilir mi bilmiyorum ama doğru olan bu. Kuşları beslemek o kuşların da, başka kuş türlerinin de habitatını bozabilir.

Konuyu değiştirmek istemiyorum ama.... kedi ve köpeklerdeki büyük problem çok iyi iletişim kurabilmeleri. Sansasyon olsun diye söylemiyorum, gerçek anlamda politik güçleri bile var. Sadece kaba kuvvet değil, evinden hiç çıkmamış biriisine karşı sosyal zeka yönünden de üstünlük sağlayabilir. En azından dar bir çerçevede, kısıtlı bir zaman içinde. Yemek istiyorsa alıyor. Ferdiyetleri var. Tipik kentli yanlış şekilde küçümsüyor, bu türlere karşı kollektif biçimde tanrıyı oynayabileceğimizi sanmıyorum. Şehirlerde kısırlaştırma şart. Vicdani ve teknik yönden uzun vadede kabul görmüş tek uygulama bu. Buyük veteriner fiyatlarıyla kıyaslamak yanlış, endüstriyel tıbbi malzeme ve seri tıbbi uygulamanın butik maliyetlerle ilgisi olmayacaktır. Neticede 2016'ya kadar devlet bunu yapabiliyordu.

İkinci bir sorun da birbirimize ve kurumlara güvenmiyoruz (bunun sebepleri var tabii). Almanya'da bir parkta 'kuşları beslemeyin' tabelası varsa ona uyarım ve kuşların da faydası için olduğuna güvenebilirim. Ornitologlarından, Audobon topluluklarına kadar, belediye, yerel mahalle skinleri, avcılar ve entelektüel komşu teyzeler hepberaber konsensusla karar almışlardır. Orada kamu alanı topluma ait. Ama Keban Barajı'nda siyanür olup olmadığını bilmedeğim, soramadığım, araştıramadığım bir yerde güvenmem.

çevrende kaç müslüman bahsettiğin kötülükleri yapıyor. Milyonlarca kişi arasından minik bir bölümü islamın temsilcisi görmek, çok yazık. Adolf hitler tüm hristiyanları temsil etmiyor değil mi? Sana hiç bir zararı olmayan hatta genel olarak faydası dokunan bir inanca bu düşmanlık neden?

Müslümanmış gibi davranıp, inanları sömüren ve müslümanları sözcüsü gibi görülenler dışında hangi müslüman nasıl bir zarar verdi mesela?

Forumun çoğunluğu senin gibi düşünüyor olması daha da tuhaf.

Bak çocukluk arkadaşlarımdan ateist deist agnostik olanlar var, çok samimi sohbet ediyoruz(kimse kimseyi gırtlaklamadı) fakat hiç birinde sendeki gibi bir düşmanca tavır yok.