Ürkütücü değildi bunlar... Kuştepe'de rastladım ilk onlara, sonra Haliç kıyılarında yakaladım bir kaçını: Onlar özellikle eski İstanbul'un vazgeçilmezleri, seyyar salıncaklardı.
Geliş günlerini iple çeken çocuklar harçlıklarının bir kısmını çoktan onlar için ayırmışlardı. Hevesle koşup, salıncaklardan birini kapmaya çalışıyorlardı.
Salıncağın elle çevrilerek dönen bir düzeneği vardı merkezde duran adam sabırla sabahtan akşama kadar bu düzeneği çeviriyordu. Çoğumuzun karşılaştığı ve belki de dikkatini bile çekmediği bu salıncakları, İstanbul'un özellikle arka mahallerinde sabırsızlıkla bekleyen çocuklar vardı.
Belki bir zamanlar İstanbul'un vazgeçilmezleriydi bunlar ya da günümüzün ayrıntıları...
Hayretle bir süre izledikten sonra, salıncakçıya işiyle ilgili bir kaç soru sorduğumda bana, dededen kalma bir meslek olduğunu ve İstanbul'da bu işi yapan sadece bir kaç kişi kaldığını söyledi.
Cevap son cümleymiş demek ki
salıncağın elle den ayrılıyordu dımı düzenek kısmıından
Ben Onlar özellikle eski İstanbul'un vazgeçilmezleri, seyyar salıncaklardı. şıkkını işaretlemiştim. Çünkü salıncaklardan bahsederken birden geçmişe dönmesi düşünce akışını bozuyor diye düşündüm.
Ben kendi cevabım doğru diye düşünüyorum ama başkalarıda kendi cevapları doğru diye düşündüğü için orta yol bulmak mümkün olmayacak.
Cevabın son cümle olduğu ortaya çıktı böylece. Gayet açık
bynet_net
kullanıcısına yanıt
+1
up
quote:
Orijinalden alıntı: Çiçikov
Bende onu isaretledim ama azinlik gibi kalinca... Galiba yanlış yaptik.
Bence yanlış yapmadık , Eğer 2. cümle anlatımı bozuyor ise sonradan verilenlere bakmaya bile gerek yok. 1 Cümlede salıncaklardan bahsedip 2. cümlede geçmişden bahsetmesi anlatımı bozuyor.
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme