Şimdi Ara

Sıfır araç ile bir aceminin günlüğü...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
63
Cevap
1
Favori
3.013
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Öncelikle herkese Merhabalar, kazasız belasız sürüşler ve herkesin bir gün hayalindeki araca ulaşması dileğiyle...

    Yıllardır donanımhaber'de çocukluğumdan beri özel bir çok şeyimi paylaştım ve bir çok arkadaşlık edindim.Buraya ilk üye olduğum zaman bilgisayar başında oyun oynuyordum ve foruma giriş amacım sadece bu idi.Bu sürede üniversiteyi bitirdim, 1,5 yıldır çalışıyorum ve artık Otomobil bölümünü çok fazla yazar olarak takip etmesem de okur olarak sürekli takip ediyorum.

    Benim gibi acemi, trafiğe yeni çıkan ve etrafındaki seslere aldırmadan hareket eden arkadaşlar var ise, hem burada yazıp kendimi rahatlatmak hem de bu arkadaşlarla araba kullanmayı öğrenme sürecindeki ortak noktalarımızı görebilmek amacıyla böyle bir konu açmaya karar verdim.

    Tamamen kendi biriktirdiğim parayla bir kısım peşinat vererek, etrafımdaki kimseye güvenme şansım olmayarak sadece kendi başıma borcun altına girerek, 48 ay da kredi kullanarak 5 gün önce ilk aracım 2012 Toyota Yaris 1.33 CVT Şanzumanlı Benzinli aracımı aldım.22 Yaşındayım ve annem ile babam hayatta olmadığından hayatta işlerimi kendim halletmeye alışığım.

    Umarım benim durumumda olan, trafiğe nasıl alışırım diye düşünen arkadaşlarım ve bu konularda tecrübeli, bilgi sahibi abilerim ya da yaşıtlarımın yardımıyla ben de arabamın hakkını verebilecek duruma gelirim.

    GÜN 1 - 15 Aralık 2011
    İşyerimden 1 gün izin alarak Toyota Nataş'dan teslim almaya amcam ile birlikte gittim.6 lt yakıt vardı ve benzin istasyonundan 100 Tl vererek ilk yakıtımı doldurdum.Sıfır aracımı amcam kullanmama izin vermedi ve evin önüne getirip parketti.Akşam çıkmak üzere sözleştik.Yıllardır hayal ettiğim an gelmişti, inanması zordu ama artık benim de ruhsatı adıma bir aracım vardı.İnanır mısınız akşama kadar vakit geçmedi.Dışarı çıkıp 10-11 km yol yürüdüm ve akşam araçla ilk kez trafiğe çıkacak vakit sonunda gelmişti.Evim İstanbul/Üsküdar'da.Aslında bu işlerde tecrübeli olan dedem ile trafiğe çıkmak istesem de, aracın ilk gününde aile büyükleri, teyzem ve kız arkadaşım 5 kişi doluşarak arabayla trafiğe çıktık.

    Bunun öncesinde Üsküdar-Harem sahil yolunda 1-2 tur atmak istedim sadece dedem ile.İlk heyecandan el frenini indirmeyi unutmuşum ve dedem de kemerini takmadığı için bas bas bağıran arabanın farkına varmadım.Otomatik olduğu ve 20-30 km hızla gittiğim için anlayamadım.Yolculuğun 1.km'sinde arkamda bir kamyonet deli gibi selektör yapıp korna çalmaya başladı.Bu kadar erken olamaz dedim.İstanbul trafiği anlatıldığından daha mı kötüydü yoksa? İnsanlar bu kadar sabırsız olamazdı. Neyse ki sağa çektim ve aslında sinirle camımı açtım ama camdan sarkan abi, kardeşim el frenini indirmedin mi çok kötü duman çıkıyo arkadan diyince kaynar sular başımdan aşağı indi.Teşekkür ederek bundan sonra yapmam gereken 2.şeyin el frenini indirmek olduğunu aklıma kazıdım.İlki tabi ki emniyet kemerini bağlamak.

    Bu küçük reziillikten sonra eve dönerek bizimkileri aldım ve Üsküdar'dan Kadıköy'e geçerek oradan da Fenerbahçe'ye devam ettik.Sorunsuz bir şekilde gidip geldim aslında.Herkes şöförlüğümü beğendi.Otoparkta biraz vakit geçirdikten ve bu saadeti yaşadıktan sonra tekrar eve döndüm.O gece aslında umut vaad eden bir geceydi benim için.

    GÜN 2 - 16 Aralık 2011
    İşten geldim ve saatin 9 olmasını bekledim.Bu arada araca kıyamadığım ve park etme zorluğundan dolayı kapalı otoparkta tutuyorum.Daha sonra tek başıma arabaya atlayarak Üsküdar-Yavuztürk arasını tek başıma gittim.Orada halamlarla ufak bir ümraniye turu attıktan sonra onları tekrar Yavuztürk'e bıraktım ve Üsküdar'a döndüm tek başıma.

    Bu gün trafikte kör nokta diye bişey olduğunun farkına vardım.Ve bundan sonra aynalara baktığın kadar yavaşça şerit değiştirmeyi ve omuz hizasından bakmam gerektiğini de öğrendim.Akşam otoparka bıraktığımda zaferimi kutlar gibiydim ve araç 46 Km olmuştu.


    GÜN 3 - 17 Aralık 2011 Cumartesi

    Bu sefer daha zorlu bir yolculuk beni bekliyordu çünkü hem yanımda en son rezil olmak isteyeceğim kişi kız arkadaşım vardı hem de tam olarak bilmediğim bir yola gitmem gerekiyordu.Üsküdar'dan çıkarak sahil yolunu takip edip Beylerbeyi civarından Nakkaştepe'ye çıktım.Bol yokuşlu ve öncesinde tek şeritli sahil yolu beni yeterince gerdi.Arabayı bırakacağım parkın önünde de bir kesmekeş yaşanınca büyük bir panikle arabayı birden geri vitese taktım ve park sensörünün uyarısıyla son anda arkadaki duvara çarpmaktan kurtuldum.Bir kaç manevra ile otopark görevlisine aracı teslim ettim.

    Çıktığımda ise oradan yine kız arkadaşımı alıp Halamlara gitmek istedim ancak öncesinde yokuştan sahil yoluna sadece soluma bakarak dalmam beni inanılmaz derecede demoralize etti.Eğer gireceğim yani sağ şeritte araba olsaydı arkadan vurmuştum.Bir daha asla böyle bir şey yapmamam gerektiğini anladım.Ve değişen Beylerbeyi - Köprü yolunu bilmemem buna engel oldu.Yanlış yola girdim ve paniğim 2 kat arttı.Navigasyon uygulamamın da haritasının eski olmasıyla tam içinden çıkılmaz bir hal alıyordu ki Allah yardım etti de az önceki cafenin önüne çıktım tesadüfen.

    Ondan sonra heyecan aramadan sahil yolundan tekrar eve döndüm ve arabayı otoparka bıraktım.Kız arkadaşıma da tam anlamıyla alışana kadar onunla trafiğe çıkmayacağımı gereksiz panik yaşadığımı anlattım.

    GÜN 4 - 18 Aralık 2011 Pazar

    Dün yaşadığım problemler ilk gün hissettiklerimin tam tersiydi.Benden bi halt olmaz diye düşündüğüm için arabayı yerinden kımıldatmadan tüm gün evde oturdum.

    GÜN 5 - 19 Aralık 2011 Pazartesi

    Bugün yine işten dönüp saatin 9 olmasını bekledim.Pek iyi bilmediğim Koşuyolu tarafına arkadaşımı almaya Altunizade üzerinden gittim ve tek başımayken sadece çok mu yavaş gidiyorum korkum dışında bir problem yaşamadım.Onu aldım ve aslında beni çok zorlayan en çok korktuğum tek şeritli yollardan Acıbadem'e geçtim.Orada bir otoparka aracı kendim park ettim ve kendim çıkarttım.Dönüşte de arkadaşımı evine bırakarak navigasyon uygulamamı açarak evime döndüm.Navigasyon gerçekten çok güven veriyor.

    Bugün yine pek sorun yaşamasam da otoparka girerken o inanılmaz dar geçitte arabanın sol aynasını duvara vurdum çok düşük bir hız ile.Çizilme bile olmadı ama otopark sahibinin gelip, yeni araba yazık etme sen yukarda kornaya bas ben sokarım demesi gücüme gitti.O saatten bu yana acaba arabayı almasa mıydım diye düşünüyorum.Çünkü sürekli üzerimde, acaba yavaş mı gidiyorum, arkadaki adam delirmiş midir, öyle olursa ne olur, böyle olursa ne olur gibi sorular var.Aslında gittiğim hız da 40-50km civarı.

    Gerçekten acaba başarabilecek miyim, yoksa bu arabayı almakla hayatımın en büyük hatasını mı yaptım bilmiyorum.
    Ayrıca bugünün en üzücü olayı da arabamın 102 Km olması ve tabi bununla birlikte 100 Km'de tam 16.2 lt yaktığını göstermesi oldu.Katalog şehir içi değeri 6,3lt idi oysa ki.Sanırım acemiliğimden araca da çok fazla benzin yaktırdım.Umarım düzelir, zaten yoksa kullanamam.

    Eğer zaman ayırıp okuduysanız gerçekten çok teşekkür ederim.Ve sizin yazacağınız olumlu/olumsuz 1-2 cümle çok şeyi değiştirebilir benim açımdan, desteğinizi esirgemezseniz minnettar kalırım.

    Kazasız belasız sürüşler ile, yeni günlerde yaşadıklarımı da burada paylaşacağım ve sonunda şöför olabildim mi, olamadım mı inşallah hep birlikte göreceğiz.
    Herkese sağlıklı, kazasız, belasız günler dilerim...







  • Merak etme duzene oturur herşey sadece sabırlı ol
  • hayırlı olsun kardes ılk gun bende heyecan ıle bır dıye 5-6 defa 3. vitese takmıstım alısılıyor zamanla..bırde yakıt tuketımın el frenı olayından artmıs olacagını dusunuyorum yenıden yakıt aldında gostergelerı sıfırlarsın fabrıka verısıne uymasa da ona yakın bır deger olacaktır ;)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PisagorAmca

    Merak etme duzene oturur herşey sadece sabırlı ol
    Herkes süper söför doğup,direksiyonla 3 yaşında haşır neşir olup 5 yaşında da spin atıp,ileri araç kullanma tekniklerini yiyip yutup öyle yollara düşüyor

    mu?
    zannettin yoksa?:)




    Tamam belki olağandan biraz geç direksiyon tutmuşluğun olmuş ama hepsi normal kardeşim, merak etme ,zamanla şu dediklerini unutacaksın sen
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PisagorAmca

    Merak etme duzene oturur herşey sadece sabırlı ol
    ya bu denli çoğu insan dürüstce anlatmaz, tebrikler

    Hocam hiç moralini bozma, ne öküz tipler araba kullanıyorlar, önemli olan pratik
  • Kardeşim hayırlı uğurlu olsun ilk işin kan akıtmak olsun nazar duanıda güneşligin arasına sıkıştır.

    Eve geldiginde 1.50 boyundaki kadınların trafikte bmw x6'ları nasıl kullandığını düşün
    Şuan için acemisin senin duygularını anlıyorum bende ilk direksyon başına geçtigimde 16 yaşındaydım ve boş yollarda çalışırdık haftosonları
    İlk kullandıgım gün kamyon gibi açıktan dönerdim sokakları, yavaş gitmeyi beceremez sürekli hızlı giderdim ve fırçalanmaktan bıktıgım için
    müzigi son ses açardım. Ve kullandıgım araba şahindi. Buzamana kadar çok şükür hiç kazam olmadı.

    Benimde bir arkadaşım vardı ailesinin yanında süremezdi heycanlanırdı onu boş yollarda çalıştırdıgımda arabada kız arkadaşı oldugu için
    eli ayagına dolaşırdı onu durdurmak icin yanında el frenini kullanmak zorunda kalırdım

    Arabayı kullanmaktan zevk almalısın gündüzleri kullanman önemli saat 9 diyorsun ama sanırım aksam 21:00.
    Müzik cdni hazırla koltugunu en rahat oldugun pozisyona getir çok sıkma kendini, üstünde ceketini falan çıkar rahat haraket etmeni sagla,
    etrafındakileri arkandan korna çalanları umursama trafigin akışına ayak uydur 30 la gidilcek yerlerde var 70 le gidilcek yerler var.
    Ani tepkilerden kaçın frene son anda basma mesela, frenden ayagını cektikten sonra gaza hafif hafif dokun ani ve sert hareketlerin yavaş gitsende
    tüketimini olumsuz etkiler ki zaten araban çok yeni katolog verisinden fazla olacagı kesin.
    Ufak tefek kazaların illaki olur Allah büyüklerinden korusun. İyi günlerde kullanman dileğiyle.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hologram8

    hayırlı olsun kardes ılk gun bende heyecan ıle bır dıye 5-6 defa 3. vitese takmıstım alısılıyor zamanla..bırde yakıt tuketımın el frenı olayından artmıs olacagını dusunuyorum yenıden yakıt aldında gostergelerı sıfırlarsın fabrıka verısıne uymasa da ona yakın bır deger olacaktır ;)
    Ne çok hızlı ne çok yavaş

    Kör noktaları sezebilme

    Birazda kendine güven

    Bütün sorunların zamanla aşılacaktır hiçbirimiz anne karnından sürücü olarak çıkmadık bu arada arabanız hayırlı olsun.Allah kaza bela göstermesin.


    Fakat ne yalan söyliyeyim 1 kere İstanbul trafiğine girme onuruna eriştim 1 saatte yarım paket sigara içtiğimi bilirim stresten.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: PisagorAmca

    Merak etme duzene oturur herşey sadece sabırlı ol
    Yakıt tüketimi için ilk 200 km yi çok önemseme. Ancak ondan sonra pek değişim olmuyor. Genelde 5000 10000 km den sonra düşer derler ama, buda artık çok geçerli değil. Yani kısa zamanda normal değerlere dönücektir araç.

    Bende trafige çıkalı 3 yil kadar oluyor, şuanda hergün 80km yoğun istanbul trafiginde araç sürüyorum. Size önerim, çok fazla korkmadan ve dikkatli araç sürerek hataları önlemek. (yaptıgınız bazı büyük hatalar var, özellikle sahil yoluna sağınıza bakmadan dalmanız çok tehlikeli) Böyle şeyleri 1 kere yaptıktan sonra birşeyler öğrenmişseniz sorun yok. Ancak bazıları varki yıllarca trafikte araç sürdükten sonra hala abuk subuk hatalar yapiyor, milleti ve kendisini tehlikeye atabiliyor.

    Dar yerlerden geçerken ve manevra yaparken ben genelde aracı sola göre hizalarım, zaten ordan arabalar geçiyorsa, soluda 0 lamışsanız sağdan çarpmazsınız büyük ihtimalle. Yinede aynayı vs kücük hızlarda sürtmeniz sorun olmaz.İlk araçta küçük hasar bol olur.

    Birde en önemli konu bikaç ay yada 2 3 bin km araba sürdükten sonra tamam ben bü işi söktüm dahada kaza yapmam dememek. 2 kere 900 km lik uzun yolu git gel mola vermeden gittikten ve şehir içi belli bir km yaptıktan sonra bende kendimi profesyonel ilan etmiştim, bundan sonra yeni araba aldım ve 200 km deyken alısveris merkezi otoparkında geri geri elektirik diregine carptım Benim için en basit yerde bile dikkatli olmam gerektigini hatırlatan olay bu oldu, bazıları kendine güvenip makas atıp aracını pert ederek bunu öğreniyor. Siz hiç bu hataya düşmeyin.

    son olarakta aracı sanırım hep aksam 9 gibi sürüyorsunuz. Bana kalırsa gündüz saatlerinde yoğun trafige girmeniz daha öğretici olur.Böylece yavaşmı gidiyorum hızlımı gidiyorum gibi bir sorunuda yavaş yavaş milletin gidiş hızına uyarak çözersiniz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Respect_vti

    Kardeşim hayırlı uğurlu olsun ilk işin kan akıtmak olsun nazar duanıda güneşligin arasına sıkıştır.

    Eve geldiginde 1.50 boyundaki kadınların trafikte bmw x6'ları nasıl kullandığını düşün
    Şuan için acemisin senin duygularını anlıyorum bende ilk direksyon başına geçtigimde 16 yaşındaydım ve boş yollarda çalışırdık haftosonları
    İlk kullandıgım gün kamyon gibi açıktan dönerdim sokakları, yavaş gitmeyi beceremez sürekli hızlı giderdim ve fırçalanmaktan bıktıgım için
    müzigi son ses açardım. Ve kullandıgım araba şahindi. Buzamana kadar çok şükür hiç kazam olmadı.

    Benimde bir arkadaşım vardı ailesinin yanında süremezdi heycanlanırdı onu boş yollarda çalıştırdıgımda arabada kız arkadaşı oldugu için
    eli ayagına dolaşırdı onu durdurmak icin yanında el frenini kullanmak zorunda kalırdım

    Arabayı kullanmaktan zevk almalısın gündüzleri kullanman önemli saat 9 diyorsun ama sanırım aksam 21:00.
    Müzik cdni hazırla koltugunu en rahat oldugun pozisyona getir çok sıkma kendini, üstünde ceketini falan çıkar rahat haraket etmeni sagla,
    etrafındakileri arkandan korna çalanları umursama trafigin akışına ayak uydur 30 la gidilcek yerlerde var 70 le gidilcek yerler var.
    Ani tepkilerden kaçın frene son anda basma mesela, frenden ayagını cektikten sonra gaza hafif hafif dokun ani ve sert hareketlerin yavaş gitsende
    tüketimini olumsuz etkiler ki zaten araban çok yeni katolog verisinden fazla olacagı kesin.
    Ufak tefek kazaların illaki olur Allah büyüklerinden korusun. İyi günlerde kullanman dileğiyle.
    Güzel kardeşim karşısına geçip 2 kelime konuşamayacağın adamlar şöförüm diye geziyor bu memlekette sen enden öğrenemeyeceksin ki? 1 aya rahatlarsın 2-3 aya kalmaz direksiyon kolunun devamı gibi olur hiç merak etme.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: unforgiv3n

    Ne çok hızlı ne çok yavaş

    Kör noktaları sezebilme

    Birazda kendine güven

    Bütün sorunların zamanla aşılacaktır hiçbirimiz anne karnından sürücü olarak çıkmadık bu arada arabanız hayırlı olsun.Allah kaza bela göstermesin.


    Fakat ne yalan söyliyeyim 1 kere İstanbul trafiğine girme onuruna eriştim 1 saatte yarım paket sigara içtiğimi bilirim stresten.

    Alıntıları Göster
    Yeni aracın hayırlı olsun, kazasız belasız sürüşler dilerim..
    Sana birkaç tavsiyemi yazayım:
    -İstanbul trafiği tamamiyle ayna kullanımı ve kör nokta takibidir. Bu konuya zaten değinmişsin. Zamanla oturur zaten bu.
    -Park sırasında yaptığın yapacağın kendi aracında oluşan tampon dokunmalarını, ayna sürtmelerini falan kafana takma hiçbir önemi olmayan şeyler..(demesi kolay biliyorum,ama bir şekilde uygulamaya çalış..)
    Yaşadığın ufak olayları dert etme, bu tip olaylardan sonra arabanı kullanmaktan da hiçbir zaman çekinme..
    -Başkalarının ne diyeceğini özellikle acemiliğini atlatana kadar hiç düşünme, hızlımıydım yavaşmıydım arkamdaki karşımdaki ne der falan.
    Trafik kurallarına uymaya çalış ve kararlı ol. Biraz ehilleşince zaten başkalarının bişey düşünmesine fırsat vermeyecek şekilde süreceksin.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Respect_vti

    Kardeşim hayırlı uğurlu olsun ilk işin kan akıtmak olsun nazar duanıda güneşligin arasına sıkıştır.

    Eve geldiginde 1.50 boyundaki kadınların trafikte bmw x6'ları nasıl kullandığını düşün
    Şuan için acemisin senin duygularını anlıyorum bende ilk direksyon başına geçtigimde 16 yaşındaydım ve boş yollarda çalışırdık haftosonları
    İlk kullandıgım gün kamyon gibi açıktan dönerdim sokakları, yavaş gitmeyi beceremez sürekli hızlı giderdim ve fırçalanmaktan bıktıgım için
    müzigi son ses açardım. Ve kullandıgım araba şahindi. Buzamana kadar çok şükür hiç kazam olmadı.

    Benimde bir arkadaşım vardı ailesinin yanında süremezdi heycanlanırdı onu boş yollarda çalıştırdıgımda arabada kız arkadaşı oldugu için
    eli ayagına dolaşırdı onu durdurmak icin yanında el frenini kullanmak zorunda kalırdım

    Arabayı kullanmaktan zevk almalısın gündüzleri kullanman önemli saat 9 diyorsun ama sanırım aksam 21:00.
    Müzik cdni hazırla koltugunu en rahat oldugun pozisyona getir çok sıkma kendini, üstünde ceketini falan çıkar rahat haraket etmeni sagla,
    etrafındakileri arkandan korna çalanları umursama trafigin akışına ayak uydur 30 la gidilcek yerlerde var 70 le gidilcek yerler var.
    Ani tepkilerden kaçın frene son anda basma mesela, frenden ayagını cektikten sonra gaza hafif hafif dokun ani ve sert hareketlerin yavaş gitsende
    tüketimini olumsuz etkiler ki zaten araban çok yeni katolog verisinden fazla olacagı kesin.
    Ufak tefek kazaların illaki olur Allah büyüklerinden korusun. İyi günlerde kullanman dileğiyle.
    hayırlı olsun usta acemisin yazdıklarında öyle anlaşılıyor keşke sıfır arabayla başlamasaydın nazarı çok olur sıfır arabanın. . . .




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Respect_vti

    Kardeşim hayırlı uğurlu olsun ilk işin kan akıtmak olsun nazar duanıda güneşligin arasına sıkıştır.

    Eve geldiginde 1.50 boyundaki kadınların trafikte bmw x6'ları nasıl kullandığını düşün
    Şuan için acemisin senin duygularını anlıyorum bende ilk direksyon başına geçtigimde 16 yaşındaydım ve boş yollarda çalışırdık haftosonları
    İlk kullandıgım gün kamyon gibi açıktan dönerdim sokakları, yavaş gitmeyi beceremez sürekli hızlı giderdim ve fırçalanmaktan bıktıgım için
    müzigi son ses açardım. Ve kullandıgım araba şahindi. Buzamana kadar çok şükür hiç kazam olmadı.

    Benimde bir arkadaşım vardı ailesinin yanında süremezdi heycanlanırdı onu boş yollarda çalıştırdıgımda arabada kız arkadaşı oldugu için
    eli ayagına dolaşırdı onu durdurmak icin yanında el frenini kullanmak zorunda kalırdım

    Arabayı kullanmaktan zevk almalısın gündüzleri kullanman önemli saat 9 diyorsun ama sanırım aksam 21:00.
    Müzik cdni hazırla koltugunu en rahat oldugun pozisyona getir çok sıkma kendini, üstünde ceketini falan çıkar rahat haraket etmeni sagla,
    etrafındakileri arkandan korna çalanları umursama trafigin akışına ayak uydur 30 la gidilcek yerlerde var 70 le gidilcek yerler var.
    Ani tepkilerden kaçın frene son anda basma mesela, frenden ayagını cektikten sonra gaza hafif hafif dokun ani ve sert hareketlerin yavaş gitsende
    tüketimini olumsuz etkiler ki zaten araban çok yeni katolog verisinden fazla olacagı kesin.
    Ufak tefek kazaların illaki olur Allah büyüklerinden korusun. İyi günlerde kullanman dileğiyle.
    Zamanla alışırsın merak etme ilk başta herkes böyle olur..
    Yazıyıda baştan sona zevkle okudum çom samimi olmuş.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: otosarrafı

    Yeni aracın hayırlı olsun, kazasız belasız sürüşler dilerim..
    Sana birkaç tavsiyemi yazayım:
    -İstanbul trafiği tamamiyle ayna kullanımı ve kör nokta takibidir. Bu konuya zaten değinmişsin. Zamanla oturur zaten bu.
    -Park sırasında yaptığın yapacağın kendi aracında oluşan tampon dokunmalarını, ayna sürtmelerini falan kafana takma hiçbir önemi olmayan şeyler..(demesi kolay biliyorum,ama bir şekilde uygulamaya çalış..)
    Yaşadığın ufak olayları dert etme, bu tip olaylardan sonra arabanı kullanmaktan da hiçbir zaman çekinme..
    -Başkalarının ne diyeceğini özellikle acemiliğini atlatana kadar hiç düşünme, hızlımıydım yavaşmıydım arkamdaki karşımdaki ne der falan.
    Trafik kurallarına uymaya çalış ve kararlı ol. Biraz ehilleşince zaten başkalarının bişey düşünmesine fırsat vermeyecek şekilde süreceksin.

    Alıntıları Göster
    araban hayırlı uğurlu olsun ALLAH kaza bela vermesin. öncelikle arabayı kontrol edenin sen olduğunu unutma en önemli şey bu(alışveriş arabası gibi) kendine güven herkes 10 yaşında sürmeye başlamadı arabayı sen dikkatli ol ve artislik hareket yapanları usta şoför sanma. arabayla ilgi alıştırma yap. cesaretini kaybetme.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: PisagorAmca

    Merak etme duzene oturur herşey sadece sabırlı ol
    öncelikle başın sağolsun. genç yaşta hem anneyi hem babayı kaybetmek çok kötü bir durum. birde hayata tek başına tutunman da gerçekten güzel.

    hiç kimse annesinin karnında araba kullanmayı öğrenmedi hocam.herkes arabasını ufak tefek sürtmüştür. unutma burada 25-30 yıllık ehliyeti olanlarda var ve kaza yapıyorlar. trafik bu herşey gelebilir başına.

    yavaş gidebilirsin bu senin panik olmana neden olmasın. arkandaki adamıda düşünme onun acelesi varsa seni sollasın geçsin. sen istersen 20 km hız ile git. kalkıp sana birşey demeye hakkı yok. tabii sol şeritten gitme

    araba kullanılarak, pratik yapılarak, yeri gelir kaza yaparak öğrenilir. her kaza bir derstir senin için. aracında hayırlı olsun. inşallah kaza, bela, ceza vs göstermez Allah.

    bunları yazanda 3.5 yıllık ehliyeti sahip birisidir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Eoudoxias

    öncelikle başın sağolsun. genç yaşta hem anneyi hem babayı kaybetmek çok kötü bir durum. birde hayata tek başına tutunman da gerçekten güzel.

    hiç kimse annesinin karnında araba kullanmayı öğrenmedi hocam.herkes arabasını ufak tefek sürtmüştür. unutma burada 25-30 yıllık ehliyeti olanlarda var ve kaza yapıyorlar. trafik bu herşey gelebilir başına.

    yavaş gidebilirsin bu senin panik olmana neden olmasın. arkandaki adamıda düşünme onun acelesi varsa seni sollasın geçsin. sen istersen 20 km hız ile git. kalkıp sana birşey demeye hakkı yok. tabii sol şeritten gitme

    araba kullanılarak, pratik yapılarak, yeri gelir kaza yaparak öğrenilir. her kaza bir derstir senin için. aracında hayırlı olsun. inşallah kaza, bela, ceza vs göstermez Allah.

    bunları yazanda 3.5 yıllık ehliyeti sahip birisidir.

    Alıntıları Göster
    çok samimi bir yazı olmuş kardeş ellerine sağlık öncelikle.Allah yeni aracınıza kaza bela vermesin güle güle kullanın ancak keşke şu acemiliği atana kadar daha ucuz ''taka'' birşeyi kobay olarak kullansaydınız.

    Hiç Yaris kullanmadıgım dan dolayı görüş açıları hakkında yorum yapamayacağım ancak boyutu itibariyle acemiliği atmak için uygun bir araba gibi duruyor bana,kullanan arkadaşlar daha sağlıklı yorum yapıcaklardır tabi ki.Tekrar hayırlı olsun arabanız.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: uvb007

    çok samimi bir yazı olmuş kardeş ellerine sağlık öncelikle.Allah yeni aracınıza kaza bela vermesin güle güle kullanın ancak keşke şu acemiliği atana kadar daha ucuz ''taka'' birşeyi kobay olarak kullansaydınız.

    Hiç Yaris kullanmadıgım dan dolayı görüş açıları hakkında yorum yapamayacağım ancak boyutu itibariyle acemiliği atmak için uygun bir araba gibi duruyor bana,kullanan arkadaşlar daha sağlıklı yorum yapıcaklardır tabi ki.Tekrar hayırlı olsun arabanız.

    Alıntıları Göster
    Abi zaten otomatik araç, boyutlarıda tam şehir içi için, basıyon gidiyor, basıyosun duruyor, daha ne acemiliği, manuel kullananlar napsın tümsekten geçiyorum frene basayım devir düştümü 2 ye almam gerekirmi, fazla bağırtmayalım 3 e atalım ohoooo.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-1E1FC651D

    Abi zaten otomatik araç, boyutlarıda tam şehir içi için, basıyon gidiyor, basıyosun duruyor, daha ne acemiliği, manuel kullananlar napsın tümsekten geçiyorum frene basayım devir düştümü 2 ye almam gerekirmi, fazla bağırtmayalım 3 e atalım ohoooo.

    Alıntıları Göster
    Öncelikle aracın hayırlı olsun. Güzel günlerde kullanmanı diliyorum.

    Yaşadığın şeyler çok normal, sana ancak şu tavsiyede bulunabilirim, eğer trafikte hata yaparsan arabadan inene kadarki süre boyunca o hatayı aklından çıkar. Asla etkisinde kalma, o hata yaptığın anı kafanda tekrar yaşama, hemen etkisinden kurtulmaya çalış. Bu çok kolay bir şey değil ama mümkün olduğunca çaba göster. Eğer oraya takılırsan konsantrasyonun ve özgüvenin tamamen alt-üst olacak, çok büyük olasılıkla yeni hatalar yapacaksın.

    Durum değerlendirmesi işini araçtan indikten sonra yap, gerekli dersi al. Bu şekilde devam edersen her gün bir öncekinden daha iyi bir sürücü olacaksın.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: coder61

    Öncelikle aracın hayırlı olsun. Güzel günlerde kullanmanı diliyorum.

    Yaşadığın şeyler çok normal, sana ancak şu tavsiyede bulunabilirim, eğer trafikte hata yaparsan arabadan inene kadarki süre boyunca o hatayı aklından çıkar. Asla etkisinde kalma, o hata yaptığın anı kafanda tekrar yaşama, hemen etkisinden kurtulmaya çalış. Bu çok kolay bir şey değil ama mümkün olduğunca çaba göster. Eğer oraya takılırsan konsantrasyonun ve özgüvenin tamamen alt-üst olacak, çok büyük olasılıkla yeni hatalar yapacaksın.

    Durum değerlendirmesi işini araçtan indikten sonra yap, gerekli dersi al. Bu şekilde devam edersen her gün bir öncekinden daha iyi bir sürücü olacaksın.

    Alıntıları Göster
    Allah kazasız belasız binmeyi nasip etsin. Ne yalan söyleyeyim, okurken biraz da duygulandım




  • Otomobil kullanmanın 3 dönemi ardır.

    1. Dönem, sürücü otomobilden korkar.
    2. Dönem, otomobil sürücüden korkar. Bu dönem sürücünün kendini olmuş hissettiği ama olmadığı dönemdir. Sürücu araca tamamen hükmettiğini sanar.
    3. Dönem,sürücü ile otomobil birbirini tanımıştır ve anlaşmıştır. Olgunluk dönemi de diyebiliriz.

    Siz 1 aşamadasınınz, paniklemeyin, umutsuzluğa kapılmayın, hepimiz bu yollardan geçtik.
    İzmirdeyim, Sene 1992, ehliyetimi aldığım günün akşamüstü, babamla sahilevlerine eve döneceğiz. "ehliyeti aldın, geç bakalım direksiyona" dedi. araba ford taunus 2.0 gls otomatik, 4 yaşında. İlk trafiğe çıkışım, akşamüstü trafiğinde basmane meydanından geçmiştim, eve vardığımızda arabadan indiğimde bacaklarım hala titriyordu.
  • Hayırlı olsun, sabır-pratik-tecrübe..
  • 
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.