Türklerin bilgisiz tüketim toplumu olduğu gerçeği

ulan neyimiz var ki ne tüketiyoruz. bizim ki tüketmek değil hayatta kalmak. bize tüketiyorsun diyorsan, amerikalılar yok ediyor herhalde. sokakta 2 ayfon görunce tüketim olmuyor ya

Hoca sen olayı anlamak istemiyorsun. Her toplum tüketir. Mecburen tüketir

Senin tüketimin eğer üretiminden fazla ise tüketici toplumsun demektir.
Amerikalılar çok daha kaliteli ve fazla tüketiyor olabilir. Ancak global üretici firmalara (özellikle teknoloji gibi anlık hazır pazarı ve yüksek fiyatı olan ürünler için)
baktığında. Adamların tükettiğinden çok daha fazlasını ürettiğini göreceksin.

adam ülkeyi gömmek için, dünyada ki en tüketim toplumu olan amerikayı tüketim toplumundan cıkardı :dD:D:d:
hala km de 35253 litre benzin yakan truckları kullanan toplumu görgülü yaptı, akıl fikir.

he kardeş he

atıp tutmayı ne seviyorsunuz ya, bak bakalım amerikada da black friday izdihamları nasıl. şurda 2 kalabalık görünce reöreörö

Türkiye'de orta gelirlilerden itibaren yukarı doğru her gelir grubunda bilinçsiz bir tüketim olduğunu ben de düşünüyorum. Hatta dar gelirlinin de imkanı olsa bu bilinçsizler havuzuna balıklama atlayacağını kesin olarak söyleyebilirim.

Ama örneği ABD'den vermek gülünç. Tüm düzeni tüketim üzerine kurulu olan, halkına doymak bilmez bir hırs, yarışma, rekabet hissi aşılayan ve bunu yücelten bir düzen. Tüketimin hası ABD'de. Iphone paketi var adamın. Sözleşme bitiş tarihi yeni telefonun çıkış tarihi. Eskisini veriyor, yenisini alıyor, aynı ücreti ödeyerek yeni iphone'u ile devam ediyor. "10'un nesi eksikti de ben 11'i aldım" demiyor. Yeni olan 11. Havalı. Alıyor.

Herşeyleri bu doyumsuzluk ve rekabete dayalı. Türkiye'de benim çevremde arkadaşlarımızın başarılarından gurur duyarız. Onlar adına seviniriz. Bir arkadaşım 100'e kurduğu şirketi 20.000'e satsa onun adına çok sevinirim. ABD'de ise onda var, bende yok, neden yok, ne yapsam da durumu eşitlesem, eşitleyemezsem haset etsem durumları var. Sohbetler para ile başlayıp para ile bitiyor.

Görgüsüzlüğün bini bir para. Avrupa'da ultra lüks muhitte kırmızı kıyafetli kapıcı dışarıda değil, içeride bekliyor. ABD'de kırmızı kıyafetli kapıcı dışarıda bekliyor. Gelene kapı açıyor. Bu evlerde yaşamak için kiracı sırasına giriyor insanlar, birbirinin boğazına çöküyor. En iyisinin en iyisine evi veriyorlar falan... Avrupa'da ise buna rağbet çok yok. Ev kiraya çıkıyor, 3 ay yattıktan sonra biri tutuyor. Çünkü kimsenin bir başkasına caka satma derdi yok.

Özetle ABD verilebilecek en kötü örneklerden biri. Bizim durumumuz ABD'den iyi, Avrupa'dan bayağı kötü. Ne ara ayarlarımızı bozdular, böyle olduk bilmiyorum. Ama özümüze dönmemizi umarım. Sığ halk iyi bir şey değil. Derin düşünen, önemseyen, kucaklayan halk iyi. Böyle bir ortamda ömür geçirmek iyi. O yüzden çok net: Finlandiya iyi, Kanada iyi. ABD ise verilebilecek en kötü örnek belki de... Görgüsüzlüğün şahı. En net örneği de Paris'e yolunuz düşerse denk geleceğiniz ABD'li turistler... Abov!! İyi niyetliler ve kibarlar, orası ayrı. Sonuçta ABD'nin krem şantisi o turist... Ama yok böyle görgüsüzlük.

Doğru ama eksik. Sadece Türkiye değil her ülkenin vatandaşı cahildir. Amerika'daki herkesi kültürlü sanmak da vahim bir olay. Ayrıca bir ülkede sürekli kendini tenzih edip yaşadığı memleketteki insanları kötüleyen varsa o ülke daha vahimdir. Ulan sen ne yapıyorsun?

Sanal alemde özellikle çok fazla. Yalnızlıktan dolayı gömülüyorsunuz youtube gibi sitelere. 15 dakikalık videolar izleyip fikir sahibi oluyorsunuz.