Şimdi Ara

Yeni İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisleri ve Marmara Son Durum

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
0
Favori
754
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bildiğiniz üzere Marmara Denizi son senelerde aşırı kirlilik nedeniyle artık red tide (kırmızı dalga) belirtileri verdi.


    Takip ettiğim kadarıyla 2016 yılında tamamlanması beklenen Çanta , Silivri , Büyükçekmece (Çatalca) ve Selimpaşa ileri biyolojik atıksu arıtma tesisleri var.

    Bu tesislerin yapımının tamamlanması sonunda katı atıklardan elektrik ve enerji elde edileceği ayrıca atık suların sulama suyu kalitesinde olacağı için kullanılacağı kısacası denize lağım dökülmeyeceği iddia ediliyor.

    Ayrıca Sarıyer'ede ileri biyolojik arıtma tesisi projesi vede Baltalimanına atık su kanalı projesi de hayata geçicek (sanırım 2018 gibi bitecek projeler bunlar).

    Merak ettiğim bu projeler bittikten sonra en azından Selimpaşa Silivri Büyükçekmece biterse bu yaz artık deniz girilecek temizliğe kavuşurmu.

    2015 yılında bu konuları bile konuşmamız utanç verici bir durum. Çoğu gelişmiş ülkede 30 40 sene önce çözülmüş atık su arıtma altyapı sistemleri 20 milyon nüfuslu istanbulda hala çözülecek. Malesef domuz gibi yaşıyoruz ama yakın gelecekten ümitliyim.

    Sizin fikirleriniz nedir bu konuda. Sizce bu projelerin faydalarını görebilecekmiyiz?

    Nesli tükenmiş balıkları tekrar görecekmiyiz, en son 70 lerde sağlıklı bir şekilde girilebilen Marmara da yüzme imkanı olacakmı? Mavi bayraklı plajları da görebilecekmiyiz?







  • Bedrettin Dalan, gözlerim gibi mavi yapacağım dedi Haliç için.
    Ne yaptı peki?
    Haliç altındaki ne kadar pislik varsa hepsini Marmara Denizi açıklarına pompaladı. Adam kaş yapayım derken göz çıkarttı.

    Bir an önce denizimizin arındırılması gerekli.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: BÖCCÜK ♂

    Bedrettin Dalan, gözlerim gibi mavi yapacağım dedi Haliç için.
    Ne yaptı peki?
    Haliç altındaki ne kadar pislik varsa hepsini Marmara Denizi açıklarına pompaladı. Adam kaş yapayım derken göz çıkarttı.

    Bir an önce denizimizin arındırılması gerekli.

    BD hakkında yorum yazmasam daha iyi olacak. Millet kandı işte.

    Gelelim bugüne. bahsettiğim ileri biyolojik arıtma tesisleri gerçekten çok ciddi projeler ve sonuç vereceğine inanıyorum açıkçası.

    60 ve 70 lerde istanbulun nüfusu 1 milyon bile yoktu. gecekondu yoktu. Denize yakın yerlerde evleri olanlar foseptik sistemini kullanıp lağımını cepten para vererek vidanjör ile aldıyordu. Vidanjör de bir şekilde uzakta bir yere derken yine doğaya terk ediyordu toprağı mahfediyordu denize dökmüyorsa.

    70 li yıllarda kumburgaz selimpaşa taraflarında çekilen turk filmlere bakın herkes nasıl denize giriyor. Bir de şimdi bakın öyle gizli saklı da değil açık seçik simsiyah su yani dışkı kokan lağım dökülüyor. Cahil insanlar da göre göre domuz gibi bkun içinde yüzüyorlar. Oysa o suyun içinde ne çok bulaşıcı hastalık ve kanserojen madde var...

    Bu saydığım ileri biyolojik arıtmaların yakınından geçtim özellikle de selimpaşadaki (kıyıkent sitesinin arka paralelinde e5 in de öbür tarafında) ve koskocaman bir kanal yapılmış.

    Eskiden ön arıtmalar yapıldı.. Ön arıtma sadece katı kısmını temizler kalan dışkılı simsiyah suyu denize derin deşarjla atar yani tam bir arıtma değil.

    Egenin turistik yerlerinde ileri biyolojik arıtmalar senelerdir var neden istanbula yapmazlar anlamıyorum. uçakla 5 milyonluk parise inerken tepeden arıtma tesislerini görüyorum hepsi son teknoloji. istanbulda ise utanç verici şekilde kıpkırmızı (kimyasal ve atıktan artık tepkime vermiş) bir marmara görnüyor arıtmalar ise sadece ön arıtma.

    Doğanın kimsenin umrunda olmadığı doğa ile ilgili haberlerin görülmediği duyulmadığı ülkemizin itibari için de çok önemli bir adım olacak bu ileri biyolojik arıtmalar.

    iski resmi web sitesine girerseniz yada googleda dediğim ileri biyolojik arıtma projelerini aratıp iski sayfasına bakarsanız bir çoğu 2016 da devreye giriyor. Bence devreye girer girmez denizin temizlendiği hemen fark edilir diye düşünüyorum.

    30 sene önce çocukken tertemiz denizine girdiğim marmaraya girmeyi çok istiyorum.




  • nightbreaker N kullanıcısına yanıt
    Umarım görürüz o günleri. Geç bile kaldık.
  • 20 milyon insanin yasadigi bir kentin suyunun ne olursa olsun temiz olabilecegini dusunmuyorum ustelik marmara cok kapali bir deniz bilmiyorum yani dunyadada bu kadar kalabalik nufusun icinceki kucuk bir deniz temiz kalmayi basarmis midir

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Dangerwrestling

    20 milyon insanin yasadigi bir kentin suyunun ne olursa olsun temiz olabilecegini dusunmuyorum ustelik marmara cok kapali bir deniz bilmiyorum yani dunyadada bu kadar kalabalik nufusun icinceki kucuk bir deniz temiz kalmayi basarmis midir

    Şuanki haliyle bile atık suyun hiç dökülmediği vede esintili yerlerde su 1-2 metreye kadar cam gibi olabiliyor ki 4 km ötesinde ön arıtma derin deşarjı var yani suyun temiz kalması lodos esmemesine bağlı kalmış bir yer.

    Bu durumda bile rüzgarın yönü derin deşarjın olduğu yere doğru estiğinde gerideki yer temiz kalıyorsa ileri biyolojik arıtma devrede olduğu zaman daha da temiz olur diye düşünüyorum.

    60-70 lerde istanbul nüfusu 500 bin 1 milyon arasıydı diye biliyorum vede atıksuyun tamamı arıtmasız dökülüyordu ona rağmen deniz cam gibiydi. Hatta 70 lerin sonu ve 80 lerde endüstriyel atıkların da devreye girmesine rağmen floryadan sonrası hala tertemizdi yüzmek için.

    Bugün 20 milyon insan devamlı istanbulda değil gerçek sayı daha azdır diye tahmin ediyorum. Atık su dışında denize yağ dökmek çöp atmak gibi beyinsizlikleri gösterenlerin sayısı artmaz çünkü sahillerin kaldıracağı bir insan sayısı var. istanbulun nüfusu da artmaz artık fazla çünkü ev yapacak yer kalmadı artık.

    Bu noktaları düşünerek umutluyum çünkü silivri ve selimpaşa sahile giderseniz kirliliğin sebebinin sadece oradaki fabrika ve evsel atıklar olduğunu göreceksiniz. Büyükçekmecede ise şuan sadece ön arıtma ve ona bağlı derin deşarj devrede o da ileri biyolojik ile çözüldükten sonra ben 40 sene öncesinin tertemiz sularında yüzememek için sebep göremiyorum.

    Ayrıca boğazlarımızda akıntı çok çok güçlü marmaranın ortasında da güçlü bir akıntı var yani tüm marmara bölgesi ileri biyolojik arıtmaya kavuşursa denizin temizlenmesi 5-6 ay sürer en fazla heralde ama almanya yüzünden tuna nehri ile kirlenen karadenize de çözüm bulmalılar tabi o da çok ciddi bir tehdit.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.