Aksaray Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Bölümünde sadece 2 öğrenci eğitim görüyor

"Atanma sorunu, eğitim fakültelerini boşaltıyor"

Bu yıl düzenlenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonucunda Aksaray Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği bölümüne sadece 2 öğrenci yerleşti. 2 kişilik bölümde, 17 öğretim üyesi ders veriyor. 

Hürriyet'ten Melike Çalkap'ın haberine göre, Aksaray Üniversitesi’nin resmi internet sitesinde yer alan bilgide; okulun eğitim fakültesi fen bilgisi öğretmenliği bölümünde 7’si profesör, 7’si doçent, 1’i doktor ve 2’si araştırma görevlisi olmak üzere toplam 17 öğretim üyesi eğitim veriyor. Ancak bu yıl Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından açıklanan tercih kılavuzunda 40 kişilik genel kontenjana sahip bu bölümü yalnızca 2 öğrenci tercih etti. Biri Türk diğeri ise Türkmenistanlı olan bu iki öğrenci, bölümün 17 kişilik akademisyen kadrosu ile geniş sınıflarda eğitim alıyor.

Bu yıl bölümü tercih eden öğrenci sayısında dramatik bir düşüş yaşadıklarını belirten Aksaray Üniversitesi Eğitim Fakültesi Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Yılmaz, şunları söyledi:

"Eğitim Fakülteleri çıkmaza girdi"

“Öğretmenlerin atanma süreçlerinde yaşadığı zorluklar nedeniyle öğrenciler artık öğretmen yetiştiren bölümleri tercih etmeyi doğru bulmuyor. Bu durum sadece fen bilgisi alanına ait bir durum değil. Öğretmenliğin diğer branşları için de öğrenciler benzer düşüncelere sahip. Öğrenciler bu fakültede eğitim görmenin bir karşılığının olmayacağı fikrine sahip. Bu durum geçmişte temel bilimlerde de yaşanmıştı. Orada da sorunu pedagojik formasyonla çözmeye çalıştılar ama bu da geldi eğitim fakültelerini vurdu. Aynı kelebek etkisi gibi. Öğrenciler fen bilgisi bölümünü tercih etmedikçe bölümün puanları ve dolayısıyla kalitesi de düşüyor. Eğitim Fakülteleri bu anlamda bir çıkmaza girdi.

"Bölümün kapatılması söz konusu olabilir"

Aksaray Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde 2012 yılında göreve başladım. Fen bilgisi öğretmenliği bölümü o yıl 50 öğrenci alıyordu. Yıldan yıla bu sayı 40 ile 50 arasında değişiklik gösterdi. Bu kontenjanın bazen yarısı doluyordu ama ek yerleştirme ile sayı tamamlanıyordu. Ancak bu yıl 40 kişilik bölümü sadece 2 öğrenci tercih etti. Bu ciddi anlamda üzerine düşünülmesi gereken bir konu. Diğer yandan belli öğrenci sayısını bu yıl tutturamadığı için önümüzdeki yıl tercih döneminde okulumuzdaki fen bilgisi öğretmenliği bölümü pasif duruma düşecek. Yani öğrenciler tercih edemeyecek. Sonraki yıllarda da genel duruma bakılır ve eğer şartlar bölümün aleyhine olursa tamamen kapatılması da söz konusu olabilir. Bu durum bile bölüme karşı öğrencilerin güven kaybetmesi için önemli bir gösterge."

T24

eğitim fakülteleri 5 seneliğine kapansa gene açık olmaz,boşu boşuna masraf çoğu.

Açıkçası gereksiz bölümlerin kapatılması taraftarıyım.

Ancak YANLIŞ VE EKSİK BİLGİLER VERİYORSUN.

Oradaki 17 öğretim üyesi oradaki sadece 2 öğrenciye ders vermeyecek. Sonuçta bu bölümün 2. sınıfı 3. sınıfı 4. sınıfı var. Alttan dersi olanlar mezun olamayanlar var.

Benim üniversite okuduğum dönemde de böyle bir bölüm vardı üniversitede ve sadece 4 kişi tercih etmişti. Sonraki yıl kapattılar bölümü. Burada da YÖK bu bölümü kapatmalı gereksiz ise.

Not: Ek yerleştirmeler geçti mi ? Ek yerleştirmelerde gelen giden olur mu bilmiyorum ama geçen yıl aynı bölüm 41 kontenjan açmış ve 31 yerleşmetirme olmuş. Hatta taban puano 307 azda değil yani. Barajın 160-180 lerde olduğu yerde.

konuya eklediğim resim gözükmemiş sizde sanırım

f5'e basıp tekrar bakın isterseniz  

Resmen kaynak israfı.

boş üniler kapatılmalı hatta dandik özeller dahil meslek eğitim yerleri olmalı.

ama bizim millet masa başı yatış iş derdinde herkes beyaz yaka olmak istiyor elini pis işlere bulaştırmak istemiyor halkımız soylu ve asilzade.  sonrada işsizim diye aylak aylak dolanıyorlar kpss de ömür çürütüp.

Egitim sistemi birilerine arpalık olması, inşaat şirketlerine yandasşlarınapara aktarımı ve çevremdekilere rant için hoyratça kullanıldı.

Çoğu meslek okul ideolojik takıntılarla ülkenin ihtiyacı olmamasına karsın imam hatip yapıldı.

Kendi eğitim sistemimizi kendi ellerimizle mahvetti. Her dağda üniversite adında adı üniversite kendşsş betonarme binalar olan abuk yapılar var içinde ise bir sürü maaş alan, makalelerini para ile uydurma dergilerde yayınlanan üçkağıtçı yandaş akademisyenler dolu.

Sokaklar 30 yasına gelmiş sözde üni mezunu ne yaoacagını bilmeyen insanlar a dolu.

Ve Hükümetin yanıtı nedir? Bu garabet sonucu ortalık işsizkaynarken çalışacak adam yok yea deyip ülkeye sınırsızgöçün önünü açmak.

Halbuki bu garabet egitim sistemini kurgulayıp mavi yakayı yokedenler kendileri değilmiş gibi ülkede eğitim sitemini bu halde bırakıp milyonlarca yabancı içeri dolduruluyor.

Size soruyorum bir dış güç kendi ülkesine kendi parası ile bu denli zarar verebilir miydi?

Ülkeleri dış güçler yılmaz bilakis ülke içerden çürür. Dış güç sadece bir camvaza bak oyunudur.

Türkiye'de üniversite mezunlarının yuzde 80i okuduğu bölümde çalışmıyor ( işsizleri jatmadım).

Ben herkes okudugu bolumde çalışmak zorundadır demiyorum fakat yuzde 80! İnanılmaz bir israf oldugunu gösteriyor.

Nitekim eğitim herkesin sandığı kadar iyi birşey değildir. Nitekim yüksek eğitim bir bireyin en verimli, çalışıp para kazanacağı bir süreyi çöpe atması ve ailesine, cevresine bagımlı yük olarak belli bir zamanını feda etmesi demektir. Dolayısıyla kişi bu eğitmin sonucunda bu Harcadığı zamanı telafi edebilecek kadar normalden yuksek katmadeher üretmelidir.

Eğer bu katmadeger saglanmıyorsa ve daha da kotusu kişi işsiz kalıyorsa eğitimi uzatmak tamamen bir israf ve zarardır. Dolayısıyla nitelikli meslek öğrenmiş bir lise mezunu okudugu meslegi yapamayan veya işsiz bir üniversite ne unundan hem kendisi hemde ülkesi için çok daha verimlidir.

Halbuki Ulkeyi yonetenlerin iki boyutlu dünyası bu kadar derin düşünceyi kaldıramadıgı için 81 ile 81 üniversite gibi saçmasapan işlere giriştik! Allah aşkına bir insan Hakkari'ye Niğde'ye niye üniversite açar! Neyi kanıtlamak için ülkenin parasını dağlara gömüyorsunuz!

Bunlardan biri de ben olabilirim. Yüksek lisans yaptım ve mesleğimi yapmıyorum. Gerçi ben kendi isteğimle bıraktım ama olsun. Şu an çok daha düşük seviye bir işte ve düşük bir maaş ile çalışıyorum ama kafam rahat  Şimdi dönüp bakınca boşa giden yıllarıma yanıyorum..

Dediğiniz de çok doğru. Geçen hafta kalite kontrole bir makina mühendisi işe başladı. Mikrometre, kumpas kullanmayı bilmiyor. Hayatında ölçü aleti görmemiş. Ona işi öğreten formen lise mezunu..

Hocam garabet, cahilce, rant için kurgulanan eğitim sisteminin bizi getirdiği nokta şu.

Bir yanda genç işsizliğinin rekor kırdığı ülkede çalışacak adam yok diye ugandalı, Afgan, Arapların sınırsızca içeri dolduruldu bir tablo.

Evet hem yüksek işsizlik hemde çalışacak yok diye sınırsız göçmen alımı.

Bu 20 yıllık yanlış kurgulanmış eğitimim bizi getirdiği nokta. Eğitim ekonominin ihtiyaçlarına uygun planlanmalıyken birileri gördüğü her dağa bina dikip, mesleki okulları imam hatip ve diz lise yapınca uçacagımızı zannetti ve kamu kaynaklarını bu yonde kullandı.

Sonuç olarak eğitimin çıktıları ile ekonominin ihtiyaçları birbirinden o kadar koptu ki elimizde bir sosyal felaket var.

Blr yandan yıllarca okumuş ancak iş bulamayan veya gittiği dağ üniversitesinde torpille, yolsuzlukla atanmış sözde akademisyenlerden aşırı sığ eğitim almış yası geçkin insanlar. Ayrıca 2 tane fizik sorusu yapamadan fizik okuyan yani okumaması gereken kişininde okudugu okullar. Nitekim bir okulun basarısız için sadece eğitimci değil öğrencinin iyi olması gerekir. Her önüne geleni okutmak doğru değildir.

Diğer yanda sınırsız göçün yarattığı sosyal problemler.

İşte yetkin devlet adamları olmadığı zaman basınıza bu geliyor.

Kuş uçmaz, kervan geçmez ilçelere bile üniversite binası yaparsan böyle olur.

Bana kalsa ben okumazdım. Meslek lisesi yeterdi. Önceden üniversite istemeyene uzaylı gibi bakıyorlardı. Üniversite olmazsa sanki hayat bitecek.

Yıllarca kazanamadım sonra aöf okurken 2 yıllık örgünden yüksek lisans bile yaptım ama ne devlette iş var ne özelde. Verecekleri maaş okurken çekilen çileye harcanan yıllara değmez.

208 adet üniversite var.

Bunlara bağlı Eğitim Fakülteleri felan derken...

İçine etmediğimiz ne kaldı

Aksaray Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fen Bilgisi Öğretmenliği bölümünü bu yıl 2 öğrenci tercih etti. 40 kontenjanı bulunan bölümde, Aksaraylı Kuddusi Çağrı Karakaya ve Türkmenistan uyruklu Veli Babanyazov (20), 40 ve 50 kişilik sınıf ve laboratuvarlarda 17 akademisyen kadrosuyla ders yapıyor. Bölümde üst sınıflarla birlikte ise bu yıl 110 öğrenci eğitim görüyor.

Sadece 2 öğrencinin eğitim almasına şaşırdığını belirten Kuddusi Çağrı Karakaya, şunları söyledi:

''Babam da öğretmen ve eğitim sektörünün uzun süredir içinde. Buraya gelmeye onun da etkisi oldu. Annem de benim öğretmen olmama sıcak bakıyor. Babam 25 yıllık sınıf öğretmeni. Okulumuzda 3 adet laboratuvarımız var. 50 kişilik laboratuvarlara gidince, kendimi boşlukta gibi hissetim. Ama deneylerimiz çok iyi oluyor. Hocalarımız bizimle bire bir ilgileniyor. Daha uzun süre deney yapabiliyoruz. Burası benim 9'uncu tercihimdi. Aslında daha iyi bölümler de olurdu. Çevre illeri yazdığım için kendi memleketim geldi. Derse ilk geldiğim gün şaşırdım gerçekten. Kocaman sınıfta sadece 2 kişi vardık. Avantajı ise ilerleyen yıllarda atama konusunda bir zorluk yaşayacağımızı düşünmüyorum. Burası bize bir dezavantaj gibi duruyor. 40 kişilik sınıfta 2 kişi ile yüz yüze derslerimiz çok akıcı geçiyor. Bunun yanında biraz da sıkıcı oluyor dersler. Şu anda hiçbir problem yaşamadık. Hedefim; fen bilgisi öğretmeni olmak. Yıl sonu veya ilerleyen yıllarda tercihim değişebilir.'

Hürriyet

vanished sanki ödtü itü bitirmişte işsiz kalmış ülkenin en dip pas pas puan yerlerini bitirirsen çok doğal işsiz kalman üstüne birde rahat konforlu masa başı memur tipi iş arıyorsan über normal.

ab abd de böyle artık her üni mezununa kıyak iş devri biteli batıda 30-40 sene,türkiyede 20-30 sene oldu.

git abd ye uberlerin bebek bakıcalarının satış temsilcilerinin %90+ sı üni değilse gel suratıma tükür,artık nitelikli okuma yada meslekte başarılı olma devri başladı herkes okuyor bim a101 kasiyerleri bile.

Aksaray'da niye üniversite var ki? 81 ilde üniversite olmak zorunda mı? Bu iki öğrenciyi daha iyi bir üniversiteye yatay geçiş yaptırsınlar. Böyle iş mi olur.

Üniversiteler öğrenci için değil; işsizliği azaltma(5-6 yıl boş boş oyalıyorsun), bulunduğu bölgeyi kalkındırmak(bu örnek için geçerli değil) ve akademik kadro için açılıyor.