36) WINDOWS AÇILIŞ UYARISI 37) PROGRAMLAMA DİLLERİ NEREDEN BULUNUR? 38) CD YAZMA PROBLEMLERİ 39) TÜRKÇE KARAKTER PROBLEMLERİNDEN BIKMADIK 40) KALICI TAKAS DOSYASI 41) BİRDEN FAZLA CD SÜRÜCÜM VAR 42) MPEG DOSYALARI 43) BIOS ŞİFRE SORMUYOR 44) BAŞLAT MENÜSÜNE ÖZEL EKLEMELER 45) DİSKİ NASIL BÖLMELİ? 46) TAKMA ÇIKARTMA KARDEŞİM! 47) WINDOWS 98'DE FİLE-CHECKER HATASI 48) BO GERİ DÖNDÜ: BO 2000! 49) WINDOWS 98 BAŞLAT MENÜSÜNÜ SIRALAMAK 50) DOSYALARIMI GÜVENLİĞE ALMAK İSTİYORUM? 51) TEK BİLGİSAYARDA ÇİFT SES KARTI
52) İMLEÇ YANIP SÖNMESİN!
53) HER DOSYAYI NOTEPAD İLE AÇMAK İSTİYORUM
54) WINDOWS SERİ NUMARASI
55) NETPROXY ve CHAT SORUNU
56) E-MAIL VİRÜSLERİ
57) DALNET BAĞLANTI PROBLEMİ VE ÇÖZÜMÜ
58) NUKENABBER'IN SÖRF KORUMASI
59) BENİM SABİT IP ADRESİM VAR
60) İMDAT! SALDIRI VAR!
61) KORURKEN YANMAYALIM DA
62) PCANYWHERE NEDİR?
63) ROOT DOSYALARI NELERDİR?
64) OTOMATİK ARAÇ ÇUBUKLARI
65) DOSYALAR OTOMATİK SİLİNSİN
66) MÜZİK CD'LERİNİ TARAMAK
67) VİRÜSLERE OTOMATİK KONTROL
68) BİLGİSAYARINIZA KİMLER BAĞLI?
69) ESKİ PROGRAMLARI BAŞLAT MENÜSÜNE EKLEMEK
70) BU DOSYA NOTEPAD İLE AÇILAMAYACAK KADAR BÜYÜK
71) DENETİM MASASINI DÜZELTMEK
72) SCANDISK OTOMATİK OLARAK ÇALIŞMASIN
73) BELLEK TEST HATASI
74) ŞİFREMİ UNUTTUM
75) GELEN KUTUSU YARDIMCISINI YEDEKLEMEK
76) BU DOSYA NEDİR?
77) BİR DOSYAYA İKİ PROGRAM
78) EKRAN AYARLARINA HIZLI ERİŞİM
79) FINDFAST ŞART MIDIR?
80) LOGOFF DA NE İŞE YARARMIŞ
81) GEÇMİŞ BAŞLAT MENÜSÜNE
82) OTOMATİK OLARAK YÜKLENEN PROGRAMLAR 83) KISAYOLLAR 84) WINDOWS 98’İN DİSKET SÜRÜCÜ PROBLEMİ 85) DONANIM PROFİLLERİ OLUŞTURMAK 86) DOS KOMUTLARI 87) BİOS HATA SİNYALLERİ 88) BİOS AYARLARI 89) WİNDOWS OTOMATİK EXE ÇALIŞTIRMA YOLLARI 90) KALDIRILAMAYAN PROĞRAMALAR 91) BİLGİSARIM ÇOOOK YAVAŞ KAPANIYOR 92) BİR YIĞIN DOSYAYI YENİDEN ADLANDIRMAK 93) TEK TIKLAMAYLA WİNDOWSU KAPATIN 94) BİR AĞ ÜZERİNDE DOSYA VE YAZICILARINIZI PAYLAŞMAK 95) MP3 DOSYALARINI WAV FORMATINA DÖNÜŞTÜRMEK 96) SIK KULLANILAN DOSYALARA HIZLI ERİŞİM 97) BİLGİSAYARINIZI HIZLANDIRIIIIIIIIN (ŞUANKİNİN 4 KATI DAHA HIZLI) 98) A’DAN Z’YE MİCROSOFT ACCESS (TAM 37 SAYFA) 99) A’DAN Z’YE BİLGİSAYAR SÖZLÜĞÜ (TAM 27 SAYFA) 100) A’DAN Z’YE MİCROSOFT EXCEL ( 9 SAYFACIK)
Sen kütüphaneye Git, burda ne işin var :))
KONULAR
1) OFFICE 2000 YAMASI HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER Bu ay CD'mizde Office 2000 için Microsoft'un ürettiği SR1 yaması bulunuyor. Ancak bu yamanın bilinen bir problemi var, bazı bilgisayarlarda çıkıyor. Şöyle bir şey: Office 2000 SR1 yamasını yükledikten sonra Office programlarınızda bir anormallik görüyorsanız mesela bir programı başlattıktan sonra kendi kendine kapanması gibi; aşağıdaki çözüm işinizi görücektir. Fakat birazcık REGISTRY bilginiz olmalı. Önce REGISTRY editörünü açın, bunun için BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın, ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. REGISTRY editörü ekrana gelince HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Windows\CurrentVersion\Uninstall Bölümüne gelin. Buradaki dizinlerin birinin içinde "Display Name" Microsoft Office 2000 yazar. Onu bulun ve üzerine çift tıklayın. Sağ tarafta ProductID değerini "Rename" tuşu ile oldPdoductId şeklinde değiştirin ve registry'den çıkın. Şimdi Office 2000 programlarından birisini açtığınızda sizden Office 2000 Serial'ini isteyen bir menü çıkacaktır gerekli bilgileri doldurun ve girin. Probleminiz ortadan kalkacaktır. Not: Bu püf noktasını Türkiye'de faydalı siteler arasında haklı bir üne sahip olan OSSITE'den aldık, daha fazla bilgi için Web tarayıcınızı açınız ve
adresine bir uğrayınız. Yararı 2) INTERNET'E BAĞLANMAK İSTEMİYORUM Merhaba, benim bir problemim var. Bilgisayar her açılışta Internet'e bağlantı penceresini açmakta (kullanıcı adı ve parola sorulan bağlantı ayar penceresi). Ne zaman başladığını tam hatırlayamamakla birlikte galiba pcAnywhere'in 30 günlük deneme sürümünü kurduktan sonra başlamış olabilir. Adı geçen programı Uninstall yapmama rağmen problemi gideremedim. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Bu arada işletim sistemim Windows 98 Türkçe. İlker ADA / INTERNET Büyük ihtimalle Internet Explorer otomatik olarak Internet bağlantısı kurmak üzere ayarlanmış durumda o yüzde bu diyalog kutusu ekrana geliyor. Bu ayarı eski haline getirmek için önce Internet Explorer programını çalıştırın. Daha sonra GÖRÜNÜM (VIEW) menüsünden INTERNET SEÇENEKLERİ (INTERNET OPTIONS) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun BAĞLANTI (CONNECTION) bölümüne gelin. Burada YEREL AĞ KULLANARAK INTERNET'E BAĞLAN (CONNECT TO THE INTERNET USING LAN) seçeneğini aktif hale getirin. TAMAM düğmesine basın ve diyalog kutusunu kapatın. Internet Explorer uygulamasını kapatın ve bilgisayarı kapatıp açın. Artık bilgisayar açıldığında Internet'e bağlanma diyalog kutusu ekrana gelmeyecektir. Örnek için resme bakabilirsiniz. 3) SİMGEM GİTTİ GELMEZ GERİ Windows 98 işletim sistemim var. START düğmesinin yanındaki araç çubuğundaki "Show desktop" simgesi kayboldu. Nasıl geri getirebilirim? Cenk Şen / INTERNET Bunun için önce BİLGİSAYARIM simgesine çift tıklayın. Daha sonra buradaki C: sürücüsünün simgesini kullanarak C:\WINDOWS\Application Data\Microsoft\Internet Explorer\[kullanıcı adı] klasörüne gelin (burada kullanıcı adı yerinde sizin isminiz görünmeli). Bu klasör açtıktan sonra klasörün DOSYA menüsünden YENİ * METİN BELGESİ komutunu çalıştırın. Yeni oluşturulacak olan metin belgesinin adını SHOW DESKTOP.SCF yapın. Daha sonra NOTEPAD uygulaması yardımı ile bu dosyayı açın. Açılacak olan dosyanın içine aşağıdaki satırları aynen girin. [Shell] Command=2 IconFile=explorer.exe,3 [Taskbar] Command=ToggleDesktop Dosyayı kaydedin ve kapatın. Kısa bir süre sonra araç çubuğunda masaüstünü gösterme simgesi tekrar bitecektir. 4) DOSYA TÜRÜNE GÖRE SİMGELER Geçenlerde bilgisayara bir program yükledim, ah yüklemez olaydım. Programı beğenmedim, sildim ancak program arkasında izler bıraktı. Artık JPEG ve BMP türü dosyalarım klasör içerisinde abuk subuk simgelerle görüntüleniyor. Bu simgeleri değiştirmenin, eli yüzü düzgün hale getirmenin bir yolu yordamı varsa bana anlatabilir misiniz? Ercan Asma / INTERNET Bir dosya türünü simgeleyen simgeleri istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Herhangi bir klasör penceresi açın. GÖRÜNÜM menüsünden KLASÖR SEÇENEKLERİ (FOLDER OPTIONS) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun DOSYA TÜRLERİ (FILE TYPES) bölümüne gelin. Buradaki listede dosyanızın türünü bulun. Örneğin JPEG dosyalarının simgelerini değiştirmek için bu listede "JPEG GÖRÜNTÜSÜ" seçeneğini arayacaksınız. Bulduktan sonra üzerine tıklayın ve seçili duruma getirin. DÜZENLE (EDIT) düğmesine basın. Şimdi açılacak olan diyalog kutusu içerisinde SİMGE DEĞİŞTİR (CHANGE ICON) düğmesine basın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisindeki simgelerden birini seçebilir veya GÖZAT düğmesine basarak diğer simge dosyaları içerisinde bir yolculuğa çıkabilirsiniz. HOPARLÖR SİMGESİ GİTTİ! Merhaba. Windows 98 Türkçe kullanıyorum. Pentium III 550 64 MB RAM ve CREATIVE VIBRA 128 ses kartım var. Kardeşim Windows 98 sağ alt köşesinde bulunan hoparlör simgesini silmiş ve ses dosyalarını çalamıyorum. Tekrar eski haline nasıl getirebilirim? Yalçın Gülhan / INTERNET Eğer ses kartınızın sürücülerinde bir problem yoksa mikser ayarlarından ses kapatılmış olabilir. Minik sarı hoparlör simgesini tekrar ortaya çıkartmak için BAŞLAT menüsünden AYARLAR*DENETİM MASASI komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan Denetim Masası penceresi içerisinde ÇOKLU ORTAM (MULTIMEDIA) simgesine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde SES (SOUND) bölümüne gelin. Burada SES DENETİMİNİ GÖREV ÇUBUĞUNDA GÖSTER (ENABLE INDICATOR ON TASKBAR) seçeneğini aktif hale getirin ve TAMAM düğmesine basarak diyalog kutusunu kapatın. Örnek için resme bakabilirsiniz. Bundan sonra Windows 98 görev çubuğunda ses simgesini göreceksiniz. Üzerine çift tıklayın ve mikser ayarlarından sesin kapalı olup olmadığını kontrol edin. Eğer kapalıysa sesi açın veya seviyesini yükseltip kontrol edin. Eğer bu çözüm probleminizi çözmezse ses kartı sürücülerinizi tekrar kaldırıp yüklemeniz gerekecek. 5) BU PROGRAM OTOMATİK ÇALIŞIYOR! Benim bir problemim var. Ben Internet'ten bir program indirmiştim, fakat programın uninstall'u yoktu. Ben de mecburen elle (manual) sildim. Windows her açıldığında bu program otomatik olarak çalıştırılıyordu. Fakat sildikten sonra Windows her açıldıktan sonra hata vermeye başladı. Windows ve System dizinleri altındaki bütün bu programla ilgili dosyaları sildim fakat sanırım tamamen silemedim galiba çünkü hiçbir şey değişmedi. Ayrıca C:\ sürücüsüne de her defada silmeme rağmen "mstrinf.ini" adında bir dosya kendini kopyalıyor. CONFIG.SYS ve AUTOEXEC.BAT dosyalarında bu dosya ile ilgili hiçbir şey yazmıyor. Benim sizden ricam, bana Windows'un başlangıçta çalıştırmasını istediğim programları nasıl ayarlamam gerektiğini öğretmeniz. Çağrı Andaç / ADANA Windows'un açılışta göz attığı birkaç yer vardır. Buralarda, PC'nizi her açtığınızda aktif hale gelen programların adlarını parametreleriyle birlikte bulabilirsiniz. Bunlar; 1. c:\autoexec.bat 2. c:\config.sys 3. c:\windows\win.ini 4. c:\windows\system.ini 5. c:\windows\protocol.ini 6. Registry'de "HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Run" anahtarı 7. Registry'de "HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\RunServices" anahtarı 8. Registry'de "HKEY_CURRENT_USER\SOFTWARE\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Run" anahtarı Registry ayarlarına görev çubuğunuzdaki Başlat*Çalıştır (Start*Run) menüsüne tıklayıp "regedit" yazarak ulaşabilirsiniz. Ancak dikkatli olun; adı geçen dosyalar ve anahtarlar PC'nizin sağlıklı işlemesi açısından hayati önem taşımaktadırlar. Yapacağınız hatalı hareketler başınıza daha büyük işler açabilir. Temkinli olmanızda yarar var. 6) OTOMATİK SLAYT GÖSTERİLERİ PowerPoint gösterilerinizin üzerine çift tıklandığında otomatik olarak çalışmasını istiyorsanız PowerPoint slayt gösterinizi hazırladıktan sonra diske kaydederken Dosya menüsünden Farklı Kaydet komutunu çalıştırın. Önünüze Farklı Kaydet penceresi gelecek. Kaydetmek istediğini dosyanın adını yazdıktan sonra alt taraftaki Kayıt türü kısmını POWERPOINT GÖSTERİSİ yapın (üstten 7. komut). Kaydet tuşuna basın ve kaydolmasını bekleyin. Bundan sonra kaydettiğiniz dosyaya açmak için çift tıkladığınızda gösteri otomatik olarak ekrana gelecektir. Not: Sizlerinde bilmiş olduğunuz püf noktaları varsa bizimle paylaşın kendinize saklamayın e-mail adresimiz: daysoft@hotmail.com kesinlikle bekliyoruz. 7) NORTON GÜNCELLEME Merhaba, derginizi yeni keşfettim ve beğenerek okuyorum soruma gelince ben Norton Antivirüs 2000 kullanıcısıyım ve bu programı Internet'ten nasıl güncelleyeceğimi bilmiyorum. Bu konuda bana yardımcı olursanız sevinirim iyi çalışmalar. Ersin / INTERNET Virüs programlarının sağladığı güvenlik tanıyabildikleri virüs sayısıyla sınırlı olduğundan, virüs dosyalarını sık sık güncellemekte fayda var. Norton Antivirüs'ü güncellemek için şu adımları izleyin: 1. Internet'e bağlı olduğunuzdan emin olun. 2. Başlat->Ayarlar->Denetim Masası menüsünü tıklayın. 3. Açılacak pencerede "Live Update" ikonunu çift tıklayın. 4. Artık "Live Update Özellikleri" ile karşı karşıya olmalısınız. "Connection" sekmesinde "Internet" seçeneğinin aktif ve "Internet" ile "Proxy" sekmelerindeki her şeyin pasif olduğundan emin olduktan sonra, "Update Now" düğmesini tıklayın. Gerisini Norton kendi halledecektir. Kolay gelsin, iyi çalışmalar... 8) DOS ORTAMINDA F KLAVYE TANITMAK Merhaba, DOS ortamında klavyemi F olarak nasıl tanıtacağımı bildirirseniz sevinirim. Şimdiden yapacağınız yardımlar için teşekkür eder saygılarımı sunarım. Ümit Arslan / INTERNET Yapacağınız şey basit. Windows 98'i çalıştırın. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde SYSEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. Sistem dosyaları düzenleyebileceğiniz bir şekilde ekrana gelecektir. Bu ekranda AUTOEXEC.BAT dosyasına geçin ve KEYB ile başlayan satırda id:179 yazan satırı id:440 olacak şekilde değiştirin. Bu satır aşağıdaki gibi görülmelidir: keyb tr,,C:\WINDOWS\COMMAND\keybrd2. sys /id:440 Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. Bu ayarı yaptıktan sonra SYSEDIT programını kapatın, sistem dosyalarını kayıt etmek isteyip istemediğiniz sorulduğunda EVET düğmesine basın. Bilgisayarı kapatıp açın, artık DOS ortamında F klavye kullanabilirsiniz. 9) ARAÇ ÇUBUĞUNDA ADINIZI GÖRÜNTÜLEMEK Eğer Windows 98 kullanıyor ve ekranın altındaki BAŞLAT menü çubuğunda örnek resimde de görüldüğü gibi adınızı ve soyadınızı görüntülemek, dolayısı ile de bilgisayarınızın gerçek sahibinin kim olduğunu üzerine basa basa göstermek istiyorsanız aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterlidir. 1. Bilgisayarım simgesine çift tıklayın. Buradan C: sabit diskinin üzerine çift tıklayın ve C:\WINDOWS\Application Data\Microsoft\Internet Explorer dizinini açın. 2. Bu dizinin içerisinde Quick Launch adında bir dizin göreceksiniz, bu dizinin adını kendi adınızla değiştirin. 3. Klasörü kapatın. 4. Araç çubuğunda küçük simgelerin olduğu bölüme gelin, burada boş bir alana (noş alan elde etmek içni bu bölümü biraz genişletmeniz gerekebilir) fare imlecini getirin ve sağ fare düğmesine basın. 5. Açılacak olan menüden BAŞLIĞI GÖSTER komutunu çalıştırın. Artık araç çubuğunda BAŞLAT düğmesinin yanında adınızın görüntülenmekte olduğuna şahit olacaksınız. 10) PAN-EUROPEAN TEXT DISPLAY SUPPORT Daha önce açıklamış olmamıza rağmen bu aralar bu konuda gelen sorular çok arttığı için dergimizde bir daha yer vermenin uygun olduğunu düşünüyorum. Eğer Internet Explorer 5.0 ve Outlook Express 5.0 kullanıyorsanız, Türkçe karakterler içeren mesajlardaki karakterlerin düzgün görülebilmesi için bu mesajları okurken ekrana çıkan ve "Pan-European text display support yüklemelisiniz" gibisinden mesajlar içeren diyalog kutularından kurtulmak istiyorsanız aşağıdaki adımları takip etmelisiniz. 1. Masaüstünde yeni bir klasör yaratılır 2. İçinde IE5 bulunan bir adet CD alınır. 3. İçindeki ielpkpe.cab dosyası bulunur (bu dosya örneğin her ayki PC Magazine Offline CD'sinde \turk.net\win32\EN klasöründe bulunabilir). 4. Bu cab dosyası üzerine çift tıklanır. 5. İçeriği, sürükle bırak yöntemi ile masaüstünde önceden yarattığınız yeni bir klasöre kopyalanır. 6. Sonra bu klasöre girilip Paneur.inf dosyası üzerine sağ tıklanıp Yükle (Install) komutu seçilir. 7. Sıcak sıcak servis yapılır, bir güzel afiyetle yenir. 11) MİKSER AYARLARINA HIZLI ULAŞIM Editörün notu: Okurlarımızda Mustafa Kerim Yılmaz yeni bir püf noktası ile aramızda. Bu ay yine size bir ipucu vermek istiyorum. Bu ipucu şöyle; Bilgisayarımıza ses kaydederken kaydı hangi aygıttan (line in, mikrofon, CD player, vs vs) yapacağımızı seçmemiz gerekiyor. Bu aygıtların bulunduğu pencereye ulaşmak içinse bir çok pencerelerden geçmemiz gerekir. Ben de artık bunu her seferinde yapmaktan bıktığım için bir kısa yolu olmalı diye düşündüm. Olayı şöyle çözüyoruz. Masa üstünde boş bir yere sağ tuşla tıklıyoruz. Yeni bir kısayol yaratıyoruz. "Komut satırı" yazısının altındaki pencereye şunu yazıyoruz: c:\windows\sndvol32.exe /r İleri tuşuna basıyoruz. Kısayolumuza bir ad veriyoruz ve tamam. Artık kısayolumuzun üstüne tıkladığımızda kayıt aygıtları penceresi karşımızda. internet 12) MIDI DOSYALARI DÜZGÜN ÇALSIN Bilgisayarıma indirdiğim MIDI dosyaları veya Web sayfalarına bağlandığımda arka planda çalan MIDI dosyalarının son derece kalitesiz sesler vermesinden dertliyim. Sound Blaster AWE 64 kullanıyorum, aynı kartı kullanan başka bir arkadaşımda dinlediğim MIDI dosyalar ile benim bilgisayarımda çalan MIDI dosyaları arasında dağlar kadar fark var. Acaba benim kartın MIDI bölümü arızalı mıdır? Gökhan Kaya / INTERNET MIDI dosyaları çalarken davul sesleri tııss, pıss, trinnnk gibi duyuluyorsa probleminiz büyük ihtimalle MIDI çıkışınızın yanlış ayarlanmış olmasından kaynaklanıyordur, yoksa AWE 64 MIDI sesleri oldukça iyi veren bir ses kartıdır. Ayarınızı kontrol etmek ve gerekirse değiştirmek için DENETİM MASASINI açın, burada MULTIMEDIA simgesine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun MIDI bölümüne gelin. Burada MIDI OUTPUT seçeneğini CREATIVE MIDI SYNTH olacak şekilde değiştirin ve OK düğmesine basarak diyalog kutusunu kapatın. Bilgisayarınızı kapatıp açın, artık MIDI dosyalarının arkadaşlarınızdaki gibi güzel güzel çalındığına şahit olacaksınız. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 13) DİSKET PROBLEMLERİ Eğer Windows 98 altında CD sürücünüz veya disket sürücünüz ile problemler yaşıyorsanız, Bilgisayarım simgesine çift tıkladığınızda CD ve disket sürücülerinin içeriği kontrol ediliyor ve bu yüzden de pencerenin ekrana gelmesi gecikiyorsa, hatta bilgisayarınız takılıyor gibi oluyorsa küçük bir püf noktası deneyebilirsiniz. Aşağıdaki adımları takip edin: 1. Masaüstündeki MY COMPUTER simgesine sağ fare düğmesi ile tıklayın. Açılacak olan menüden PROPERTIES komutunu çalıştırın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun PERFORMANCE bölümüne gelin. Burada FILE SYSTEM düğmesine basın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun FLOPPY DISK bölümüne gelin. Burada "Search for New Floppy Drives Each Time Your Computer Starts" seçeneğini kapatın ve OK düğmesine basın. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 3. Bu ayarı yaptıktan sonra aynı diyalog kutusunun REMOVABLE DISK bölümüne gelin. Burada "write back caching" seçeneğinin kapatılmış olduğundan emin olun. 4. OK düğmesine basın ve diyalog kutusunu kapatın. Bu püf noktası Zip sürücüleri, teyp yedekleme üniteleri ve CD-ROM, DVD-ROM sürücüler ile problem yaşayan kullanıcılara da yardımcı olabilir. 14) RESİMLERİN RENKLERİNİ DEĞİŞTİRMEK Bir GIF görüntüsünün renk ayarları ile nasıl oynayabilirim. Diyelim ki bir resmim var ve bu resmi bir afişte kullanmak yeşil-siyah bir görüntü oluşturmak istiyorum. Nasıl yapacağım? Beyhan Kara / ANKARA Hangi resim düzenleme programını kullandığınızı bilmiyorum ama benim kullandığım Adobe Photoshop ile nasıl yapıldığını anlatayım. Önce GIF görüntüsünü açın, daha sonra MODE menüsünen RGB COLOR komutunu çalıştırarak resmi 24-bit yapın. Daha sonra IMAGE menüsünden ADJUST * HUE/SATURAITON komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde COLORIZE seçeneğini aktif hale getirin. Resim ekranda kırmızı tonlu olarak görüntülenecektir. Bundan sonra diyalog kutusu içerisindeki HUE değeri ile oynayarak resmi istediğiniz renk tayfına çekebilirsiniz. Örnek için yandaki resme bakabilirsiniz. Not: Eğer Adobe Photoshop kullanmıyorsanız kullanmakta olduğunuz programda da HUE/SATURATION ayarının yapılmasına imkan sağlayan bir menü komutu olmalı. Bu komutu kullanarak benzer işlemleri yapabilirsiniz. 15) SABİT DİSKLER BAŞLAT MENÜSÜNE Windows 98 Türkçe kullanıyorum. BAŞLAT MENÜSÜNE ÖZEL EKLEMELER başlıklı yazınızda uzun zamandır aradığım bilgiyi buldum, ancak benim en çok istediğim EKLENECEK ÖĞE: bilgisayarım veya sabit diskim. Sabit disklerime BAŞLAT düğmesinden ulaşabilmek için yazılacak kod nedir? Adnan Erol / INTERNET Benzer bir uygulama Bilgisayarım için yok, ancak BAŞLAT menüsünden sabit disklerinize ayrı ayrı kısayollar atayabilirsiniz. BAŞLAT menüsünün üzerine gelin ve sağ fare düğmesine basın. Açılacak olan menüden OPEN komutunu çalıştırın. BŞALAT menüsünün içeriği klasör görünümünde açılacaktır. Şimdi FILE menüsünden NEW * SHORTCUT yazın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda COMMAND LINE bölümüne C: yazıp ENTER tuşuna basın. Kısayola bir isim istendiğinde "DISK C" gibi bir şeyler yazın. ENTER tuşuna basın. Artık BAŞLAT menüsünü açtığınızda "DISK C" gibi bir kısayol göreceksiniz. Çalıştırıp diskin içeriğine ulaşabilirsiniz. Aynı yöntemi D: ve diğer sürücüler için de uygulayabilirsiniz. 16) DAHİLİ PC HOPARLÖRÜNÜN SESİ Eğer ses kartınız yoksa ve Windows 95, 98 ve Windows NT 4.0 kullanırken dahili PC hoparlöründe bip seslerinin gelmesini engellemek istiyorsanız bunu basit bir REGISTRY numarası ile halletmeniz mümkündür. Bütün yapacağınız aşağıdaki adımları takip etmek olacaktır. 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. REGISTRY editörü uygulaması ekrana gelecektir. 3. Sol taraftaki klasör yapısını kullanarak HKEY_CURRENT_USER\Control Panel\Sound bölümüne gelin. 4. Sağ tarafta BEEP değerini göreceksiniz. Eğer görmezseniz EDIT menüsünden NEW * STRING VAULE komutunu çalıştırın ve yaratın. 5. BEEP değerinin üzerine çift tıklayın ve değerini NO yapın. REGISTRY uygulamasını kapatın ve Windows'u kapatıp açın. Artık PC hoparlöründen ses gelmeyecektir. Eğer bu sesleri tekrar duymak isterseniz yine REGISTRY editörünü çalıştırın ve biraz önce yaratmış olduğunuz BEEP değerini YES olacak şekilde ayarlayın. 17) WINDOWS KAPANMAZSA Windows'un düzgün kapanmaması, başlı başına bir derttir. Bu sorunun birçok nedeni olabilir. Microsoft Web sitesinde Windows'un kapanmama nedenleri üzerinden hazırlanmış bir cevap anahtarı bulabilirsiniz. Çabucak düzeltebileceğiniz bir yöntem söyleyemiyoruz çünkü nedenler çok çeşitli olabilir. İşe isterseniz kapatma işleminden başlayalım. Windows ilk önce kullanılmakta olan uygulamaları kapatır. Her bir program kapatılmayı kabul etmelidir. Bazen bozuk çalışmakta olan bir program kapatma işlemini durdurabilir. Bu durumda, Windows genellikle İşlem Tamamlanamıyor mesajı verir ve Bekle (Wait) ya da Görevi sonlandır (End Task) seçeneklerini sunar. Eğer Windows kapanma ekranına kadar ulaşırsa, bu durum tüm uygulamaların kapatıldığı anlamına gelir. Windows'un bir sonraki adımı tüm sürücüleri kapatmaktır. Donanım sürücüleri (donanımı kontrol eden yazılımlar) kendi kapatma işlemlerini gerçekleştirirken belki bir hataya sebep olabilirler. Ya da bir anti-virüs programı son kontrollerini yaparken takılıp kalmış olabilir. Hatta kapanma ekranı için geçerli bozuk bir grafik dosyası bile (bilgisayarınızı kapatabilirsiniz diye bas bas bağıran ekran) kapanma işlemini durdurabilir. DENEYEBİLECEKLERİNİZ: Ekran kapanmayı beklerken Enter tuşuna basarak onu uyarmak. Windows 98'deki Hızlı Kapanma işlevini iptal etmek. Bunun için Başlat'a (Start) tıklayın, Programlara (Programs) girin, Donatılar (Accessories) ve sırasıyla Sistem Bilgisi'ne (System Information) ulaşın. Araçlar (Tools) menüsünde Sistem Yapılandırma'yı (System Configuration Utility) seçin. Genel (General) sekmesinde İleri Düzey'e (Advanced) tıklayın. Hızlı Kapanmayı İptal Et'i (Disable Fast Shutdown) seçin ve iki kez OK'e (ya da Tamam'a) tıklayın. Bilgisayarınızı tekrar başlatın. Windows 98'deki kapatma iletişim kutusu görüntüdeyken Shift tuşunu basılı tutun ve OK'e tıklayın. Kapanma işlemi sırasındaki sesi (eğer ses dosyası bozuksa) değiştirin ya da çıkartın. Denetim Masası'ndaki (Control Panel) Sesler (Sounds) ikonunu iki kez tıklayarak ses dosyalarını değiştirin ya da çıkartın. Not: Bu püf noktasıhttp://www.zdnet.com.tr adresinden erişebileceğiniz ZD Net Türkiye Web sitesinin ACİL SERVİS bölümünden alınmıştır. 18) WINDOWS'A İSİM DEĞİŞİKLİĞİ Ben size makineme verilen ismin nasıl değiştirileceğini soracağım. Şöyle anlatayım. Geçende makineme format attım. Sonra Windows 98'i yüklerken bana ismim, kuruluş gibi şeyleri sordu. Orada ismim yerine yazdığım yeri kullanıyor bilgisayarım fakat şu an onu değiştirmek istiyorum. Bunu değiştirmek için illa makinemi formatlamam mı gerek? Şimdiden teşekkür ederim. Serhat B. / INTERNET Yok canım, format atmaya gerek yok. Minik bir REGISTRY ayarı ile bu işlemi yapabilirsiniz. Aşağıdaki adımları takip edin: 1. Önce BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 3. REGISTRY editörü uygulaması ekrana gelecek. 4. Sol taraftaki ağaç yapısını kullanarak HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion anahtarına gelin. 5. Sağ taraftaki listede REGISTERED OWNER bölümünü kullanarak kullanıcı adını, REGİSTERED ORGANİZATİON bölümünü kullanarak da firma adını değiştirebilirsiniz. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. Eğer makinenin ağ adını değiştirmek istiyorsanız, bu durumda da aşağıdaki adımları takip etmelisiniz. 1. Masaüstündeki AĞ KOMŞULARI simgesinin üzerine gidin ve sağ fare düğmesine basın. 2. Açılacak olan menüden ÖZELLİKLER komutunu çalıştırın. 3. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun TANIM (IDENTIFICATION) bölümüne gelin. 4. Buradaki metin kutularını kullanarak bilgisayarı adını ve çalışma grubunu değiştirebilirsiniz. 5. TAMAM düğmesine basın ve bilgisayarınızı kapatıp açın. Artık bilgisayarınızın ağ adı da değiştirilmiştir. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 19) VİRÜSTEN KORKARIM PANİK YAPARIM Merhaba, sanırım. ciddi bir sorunla karşı karşıyayım. Yardımcı olursanız sevinirim. Windows 98 işletim sistemi ve Norton Antivirüs programını kullanıyorum. Sabit diskimin etiketini değiştirdiğimde şu iletiyi alıyorum. Norton Anti virüs Auto-Protect VIRUS-LIKE ACTIVITY:The application C:WINDOWS\EXPLORER.EXE is attempting write to boot record of drive c: What would you like do? Stop Continue Exclude Bu ekranda continue dediğimde etiket değisiyor fakat tekrar değiştirmek istediğimde yine ayni iletiyi veriyor. Virüs taraması yaptığımda virüs bulunamadı iletisini alıyorum. Aklıma ilk gelen şey bilgisayarımda yine de virüs olduğu? Internet erişimim olduğundan bilgisayarımda virüs olduğunu düşündüm. Virüs varsa bu virüsü nasıl temizleyebilirim. Bir kaç ay önce bir diskette virüs buldum ve temizledim. Bu virüs mü halen bilgisayarımdadır? Tayfun / INTERNET Korkmayın, mektubunuzdan anladığım kadarı ile bir virüs yok. Sadece Norton'un koruma programı sizi de virüs yerine koyuyor ve "bu sabit diskin etiketi niye değiştiriliyor?" diyerek kıllanıp virüs uyarısı yapıyor. Elbette etiketi sizin mi yoksa bir virüsün mü değiştirmek istediğinin ayırdına varamamaktan oluyor bu. Ama problem değil, siz CONTINUE deyip devam edin. Virüs yok diyorsa yoktur, en azından en son virüs veritabanında olan virüslerden biri sisteminizde bulunmuyor demektir. Yine de sık sık virüs veritabanınızı Internet üzerinden güncellemek akıllıca bir hareket olacaktır. 20) UZAKTAN KEMENÇE Merhaba, benim ve arkadaşımın bilgisayarı var. Sorunumuz şöyle. O pek bir şey bilmiyor. Ben de evden onun bilgisayarına erişebilir miyim? Ve mesela bir Excel dosyasını ona göndermek istiyorum, bu nasıl olur? Outlook Express ve Microsoft Internet Explorer kullanmıyoruz. Hasan ÖZGÜR / INTERNET Eğer Outlook Express veya Internet Explorer veya Netscape Navigator kullanmamanızın nedeni Internet bağlantınızın olmaması ise diyecek bir şey yok. Ancak Internet bağlantınız var ve bu programları kullanmıyorsanız en yakın zamanda kullanmaya ve öğrenmeye başlayın. Bu devirde Web'de gezinmeyen ve mail adresi olmayana yağmurlu havada su bile vermiyorlar. Eğer OE kullanmak istemiyorsanız Netscape Navigator ile birlikte gelen mail programını da kullanabilirsiniz. Böylece dosya göndermek almak işinizi oldukça kolay bir şekilde halledilmiş olacaktır. Ancak Internet bağlantınız yoksa (gerçi sizin var, çünkü bana bu soru e-mail yolu ile geldi) yine de arkadaşınızın bilgisayarını yönetmek, ona bir şeyler göstermek istiyorsanız (ancak ikinizde de modem ve telefon hattı olması lazım) bir uzaktan kumanda yazılımı kullanmalısınız. Bunların en iyisi Symantec PCAnywhere, daha fazla bilgiyi
adresine bir bakın. Burada irili ufaklı bir dizi program bulacaksınız. 21) MASAÜSTÜNDE TRANSPARAN SİMGELER Masaüstündeki ikonların altında bulunan ve onları tanımlayan yazıların arka planını kaldırabilir miyim? Değiştirmek istemiyorum tamamen kaldırmak istiyorum, çünkü doğa resimlerim çeşitli tonlarda olduğu için tutmuyor mesela BİLGİSAYARIM yazısının arkasındaki windows standardı yeşil rengi arka planla aynı yapmak istemiyorum, tamamen kaldırmak istiyorum. REGISTRY'den mi yapılır? İlginizden dolayı teşekkür ederim. Caner Yücel / INTERNET Yok yok, REGISTRY değil. Bunu yapan ufacıcık bir programcık var. Adı da TRANSPARENT42. Programın bütün görevi tam da sizin istediğiniz gibi simgelerin arka planını kaldırmak. Ancak her Windows açıldığında başlatılması gerekiyor. Bunun için programı bilgisayarınıza çektikten sonra BAŞLAT menüsünün BAŞLANGIÇTA klasörüne bu programı çalıştıracak bir kısayol eklemelisiniz. Program ile ilgili ayrıntılı bilgiyi programı yazan kişininhttp://www.bit-net. com/~jadamg/transparent/ adresindeki Web sayfasında bulabilirsiniz. Programı bilgisayarınıza yüklemek istiyorsanız http:// www.pcmagazine.com.tr adresinden erişebileceğiniz ailenizin Web sitesi PC Magazine Online'ın "dergide adı geçen dosyalar" bölümüne gelin. Burada program TRANSPARENT42.ZIP adı altında sizi bekliyor olacak. ZIP dosyasını açtıktan sonra çift tıklayacağınız EXE dosyasının adı da TRANSPARENT.EXE oluyor. Aşağıdaki iki örnek resim masaüstündeki simgelerin programı çalıştırmadan önceki ve sonraki hallerini bizlere ibretle gösteriyor. 22) MP3 DOSYALARINI WAV YAPMAK WAV dosyalarının nasıl MP3 yapıldığını sayenizde öğrenmiştik. Ancak aklıma takılan bir şey var. Acaba elimdeki bir MP3 dosyasını tekrar WAV haline nasıl dönüştürebilirim? Bu dosyaları alıp ses işleme programları ile üzerlerinde oynama yapmak istiyorum da... Eğer MP3 çalmak için WINAMP kullanıyorsanız (ki pek çok bilgisayar kullanıcısının MP3 çalar olarak tercihi WINAMP'tan yanadır) bunu çok basit bir şekilde başarabilirsiniz. Aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli olacaktır. 1. WINAMP uygulamasını çalıştırın. 2. WAV haline döndermek istediğiniz MP3 dosyasını açın. 3. CTRL + P tuşlarına basın, WINAMP seçenekler diyalog kutusu ekrana gelecektir. 4. Sol taraftaki listeden OUTPUT üzerine tıklayın. 5. Sağ taraftaki listeden NULLSOFT DISK WRITER... seçeneğinin üzerine çift tıklayın. 6. MP3 dosyasının WAV haline dönüştürüldüğünden kaydedileceği klasörü seçin. 7. OK düğmesine basın ve klasör seçim diyalog kutusunu kapatın. 8. NULLSOFT DISK WRITER... seçeneğinin üzerine bir kere tıklayın, seçili hale gelsin. 9. CLOSE düğmesine basın ve WINAMP seçenekler diyalog kutusunu kapatın. 10. X tuşuna basın, şarkı çalmaya başlayacaktır. Ancak OUTPUT seçeneğini NULLSOFT DISK WRITER... yaptığımız için hoparlörlerden ses gelmeyecek, bunun yerine MP3 dosyası masaüstünde bir WAS dosyasına kaydedilecektir, bu işlem oldukça hızlıdır. İşte bu kadar. Artık bu WAV dosyası ile istediğiniz işlemi yapabilirsiniz. Ancak dikkat etmeniz bir nokta var, o da şu: bu kayıt işlemi bittikten sonra tekrar WINAMP seçenekler bölümüne gelin ve OUTPUT bölümünde bu sefer NULLSOFT WAVE OUT... seçeneğini aktif hale getirin. Aksi takdirde çalmak istediğiniz her MP3 dosyası sabit diske kaydedilmek istenecektir. Dosya kaydetmek istediğinizde tekrar bu ayarı yapabilirsiniz nasıl olsa... 23) SİSTEM KAYDI HATASI Selamlar, benim sorum şöyle: Windows sürekli olarak sistem kaydında hata buluyor. Ve bunu her açılışta yapıyor. REGISTRY ayarlarıyla oynadım fakat sorun düzelmedi. Sistemim, Celeron333, 64 MB RAM, S3 4MB ekran, LX board, 56k Rockwell. Windows 98 Türkçe kullanıyorum. İlginize şimdiden teşekkürler. Ersin TALASER / INTERNET Donatılar*Sistem Araçları bölümünden Sistem Bilgisini çalıştırın. Araçlar menüsünden Registry'nin hatalarını kontrol eden sistem kaydı kontrol programını (Registry Checker) çalıştırın. Bu program, sistem kaydını hatalara karşı kontrol eder ve hata bulursa önceki yedeklerden düzeltir. Ama önceki yedekler de bozuksa pek bir işe yaramaz. Bu durumda Windows'u baştan yüklemeniz gerekebilir. 24) VANTA MI M64 MÜ? Bir arkadaşım Creative 32MB TNT2 ekran kartı almış ama işlemcisini orada sormayı unutmuş. Bana sordu ben de tam bilmediğim için size danışayım dedim. BIOSunda CT6931 AGP kodu varmış fakat daha fazla bilgi alamadım. Acaba bu kartın işlemcisi Vanta mı M64 mü. İkisini birbirinden ayırmaya yarayan özelliği veya kod numarasını biliyor musunuz? H. SULAK / INTERNET Sistem açılırken siyah ekranda aygıtların ID numaralarını ve hangi IRQ'yu kullandıklarını gösteren bir liste göreceksiniz (Windows'un açıldığını gösteren ilk renkli ekran çıkmadan hemen önce). Bu listede ekran kartınız hangi IRQ'ya takılıysa o satırdaki Device ID koduna bakın. 10DE'yi gördüğünüz satırdır; bu Nvidia TNT serisinin kodudur. Buna göre 10DE'nin hemen sağındaki koddan aşağıdaki tabloya göre yongasını anlayabilirsiniz.
25) YAZICINIZIN PERFORMANSINI ARTIRIN Büyük mü büyük belgeleri yazdırmaya çalışmak çoğu zaman bir eziyete dönüşür. Bilgisayarınızda büyük, yükü ağır belgelerle uğraşıyor ve yazıcıdan çıkış alıyorsanız, çoğu zaman zorlanıyorsunuz demektir. Belgeyi yazıcıya göndermek, Print (Yazdır) düğmesine basmak kadar kolay bir iş, biz de biliyoruz; ama ya bu belge, diyelim bir kitabın bir bölümü kadar büyükse... O zaman beklemekten başka çareniz yok. Bu durumda, acaba yazıcının performansını artırmak mümkün mü diye sorabilirsiniz kendinize. Yanıt, evet. Windows'un bir belgeyi yazıcıya gönderirken kullandığı "spool file" ayarlarını değiştirerek performansı artırmak mümkün. İşin ayarlarına geçmeden önce, şu spool dosyasının ne olduğunu bir anlayalım. Spool (bekletme) dosyası, yazıcıya gönderilen belgelerinizin, yazdırma işlemi sırasında ayrı bir şekilde tutulabilmesi için, sabit sürücüde oluşturulan bir geçici dosyadır. Bir uygulama içinden yazdır komutunu verdiğinizde, Windows 95/98, sabit sürücünüzde bir spool dosyası yaratıp belgeyi özel bir metafile biçemi kullanarak bu dosyaya kopyalar. Spool dosyasının yaratılmasının ardından da ipleri tekrar uygulamanın eline verir; sonra da, art alanda, belgeyi yazıcıya gönderir. Spool dosyası ayarlarına ulaşabilmek için, My Computer'ın (Bilgisayarım) içindeki Printers (Yazıcılar) klasörüne ulaşın. Bu klasöre ulaşmanın bi başka yolu da, Start (Başlat) menüsünden Settings'e (Ayarlar) gitmek (Yazıcılar klasörüne Control Panel'den (Denetim Masası) de ulaşabilirsiniz). Yazıcılar penceresine ulaştıktan sonra, kullandığınız yazıcının simgesine sağ tıklayıp karşınıza çıkan menüden Properties'i (Özellikler) seçmeniz gerek. Yazıcının özellikler penceresine ulaşmış oldunuz. Bu pencerede de Details (Ayrıntılar) diye bir sekme göreceksiniz. Ayrıntılar sekmesinde de, üzerinde Spool Settings yazan bir düğme karşınıza çıkacak. Spool dosyasının ayarlarını değiştirebilmek için bu düğmeye tıklamanız gerek. Spool dosyasının ayarlarında, bu dosyanın nasıl iş göreceğini belirleyen birçok seçenek vardır. Windows'un varsayılan ayarlarında, programın işini daha hızlı bitirebilmesi için yazdırma işlerini beklet anlamına gelen, "Spool Print Jobs so Program Finishes Faster" seçeneği işaretlidir. Bu ayar, Windows 95/98'in, yazdırma işini başlatıp art alanda sürdürürken, kontrolü uygulamaya devretmesini sağlar. Yine varsayılan ayarlar arasındaki "Start Printing After First Page Is Spooled" seçeneği de, Windows 95/98'in, bir yandan spool dosyasını oluşturmaya devam ederken öte yandan ilk sayfayı yazıcıya göndermesine olanak tanır. Eğer kontrolün uygulamanıza mümkün olduğunca çabuk geri gelmesini istiyorsanız, "Start Printing After Last Page Is Spooled" seçeneği işaretleyin. Bu seçenek, Windows 95/98'in, spool dosyasının oluşturulma sürecini, yazdırma işine başlamadan önce bitirmesini sağlar. Böylece, Windows'un kontrolü uygulamaya devretmesi, varsayılan ayarlarla olabileceğinden çok daha kısa sürede gerçekleşir. Fakat bu arada, "Start Printing After Last Page Is Spooled" seçeneğinin, normaldekinden daha fazla disk alanına ihtiyaç duyacağını bilmelisiniz. Bu yer ihtiyacı, Windows'un bütün bir yazdırma işini spool dosyasına bir kerede işlemesinden kaynaklanıyor. Ayrıca, belgenin yazdırılması, Windows spool dosyasını oluşturmayı bitirmeden yazıcıya bir şey göndermeyeceği için, daha uzun sürer. Gördüğünüz gibi, Windows'un varsayılan ayarları, bir an önce uygulamaya geri dönmek isteyenler için uygun. Ama ya öncelikli olan iş yazdırma işinin kendisiyse? O zaman da, bir başka seçeneği, Print Directly to the Printer (Doğrudan yazıcıya gönder) seçeneğini işaretlemelisiniz. Bu seçenek, yazıcıdan çıkışa öncelik verecektir; fakat bu arada, uygulamanızın bütün yazdırma işlemi boyunca meşgul olacağını unutmayın. Daha önce de söylediğimiz gibi, Windows 95/98, belgeleri spool dosyasına kopyalarken, gelişmiş metafile formatını (EMF) kullanır. Windows, varsayılan ayarlarında, Spool Data Format seçeneğini EMF olarak işaretler. Bu format, olasılıklar arasında en etkin formattır; çünkü bütün yazıcılarla uyumlu, görece küçük boyutlu bir dosya oluşturur. Diğer olasılıksa, RAW format seçeneğini işaretlemek. Bu seçenek, yazıcılar için küçük farklar içerir. Dolayısıyla, Windows 95/98 yazdırma bilgisini seçili yazıcıya uyarlamak zorunda olduğundan, yazdırma işi daha uzun sürer. Bu püf noktası ZDNET Türkiye Web sitesinin ACİL SERVİS bölümünden alınmıştır. Bilgisayar konusunda daha fazla bilgi almak için ZDNET Türkiye Web sitesinihttp://www.zdnet.com.tr adresinden ziyaret edebilirsiniz. 26) BİLGİSAYAR AÇIK MI KALSIN, KAPALI MI? Hangisi daha avantajlı? Bilgisayarı açık bırakmak mı, yoksa kullanmadığınız sürece kapalı tutmak mı? Bilgisayarı kullanırken kapatıp açmak mı daha iyi yoksa bilgisayar devamlı açık mı kalmalı? Bu soru her zaman tartışmalara yol açmıştır. Birçok kullanıcı, bilgisayarın sık sık açılıp kapanması yüzünden devamlı bir elektrik şokuna maruz kaldığını ve bunun da bilgisayarın ömrünü kısalttığını söylüyor. İşin doğrusu, normal bir kullanımda, bilgisayarlar sizin onları kullanmak istediğiniz süreden çok daha fazla süre çalışmaya dayanabilir. Asıl sorun biriken enerji kaybıdır. İlginç bir istatistik veri: EPA bulgularına göre Amerika'da ticarette kullanılan veya harcanan elektriğin yüzde beşini devamlı açık kalan bilgisayarlar tüketiyor. Modern bilgisayarlar, kullanılmadıklarında, otomatik olarak kendilerini kapatarak daha düşük bir enerji seviyesine inebiliyor. Böyleyken bile bilgisayarlarınızı gece kapatmak ya da uzun süreli kullanım dışı kalacak bilgisayarı kapalı tutmak harcadığınız elektrikten tasarruf sağlayacaktır. Yalnızca elektrik faturanız düşmekle kalmayacak, Windows da düzenli olarak tekrar açılıp kapandığından daha iyi çalışacaktır. Ayrıca, satın alırken Energy Star sembolü bulunan ürünleri tercih etmelisiniz. Energy Star ABD Enerji Bakanlığı, ABD Çevre Koruma Denetleme Kurumu, üretici firmalar, yerel şirketler ve bayiler arasında yapılmış bir gönüllü işbirliği programı sembolüdür. Bu sembolü taşıyan ürünler daha az elektrik kullanıp daha az para harcatır ve çevreyi korumada yardımcı olur. Bu ürünlerin maliyeti daha yüksek değildir ve tüm büyük firmalar tarafından üretilmektedirler. Daha fazla bilgi ve bu tür ürünlerin nerelerde satıldığını öğrenmek içinhttp://www. epa.gov/energystar adresine bir göz atabilirsiniz. Bu püf noktası ZDNET Türkiye Web sitesinin ACİL SERVİS bölümünden alınmıştır. Bilgisayar konusunda daha fazla bilgi almak için ZDNET Türkiye Web sitesinihttp://www.zdnet.com.tr adresinden ziyaret edebilirsiniz. 27) NETBUS ASPİRİNLERİ NetBus trojanını bir program kullanmak yerine elle temizlemenizi tavsiye ediyoruz. Bu işlemden önce, NetBus'un hangi versiyonuyla karşı karşıya olduğunuzu bilmeniz gerekir. Bunun için MS-DOS Komut istemi penceresinde "netstat -a" yazın ve sonuçları inceleyin. 12345-12346 numaralı portlar NetBus'un, 20034 numaralı port NetBus Pro'nun habercisidir. İkisini de nasıl temizleyeceğimizi görelim: NETBUS İÇİN Registry'deki şu anahtarı silin: HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Run: "patch.exe" Bir MS-DOS Komut istemi penceresi açın. "c:\windows\system" dizini altında "patch.exe /remove" komutunu çalıştırın. Windows'a geri dönün ve "c:\windows\system\patch.exe" dosyasını silin. NETBUS PRO İÇİN Registry'deki şu anahtarı silin: HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\RunServices: "nbsvr.exe" Registry'deki şu anahtarı silin: HKEY_CURRENT_USER\NetBus Server PC'nizi MS-DOS kipinde başlatın. "c:\windows" (veya "c:\windows\system") dizinindeki şu dosyaları silin: NBSVR.EXE NBHELP.DLL LOG.TXT PC'nizi yeniden başlatın. Kolay gelsin! 28) WINDOWS VE STANDBY SORUNU Editörün notu: Okurumuz İbrahim Örten önce bize standby sorununu nasıl halledeceğini sordu, daha sonra da nasıl hallettiğini anlattı. Eğer sizin de bilgisayarınızda bu tür bir sorun oluyorsa okurumuzun deneyimlerinden faydalanabilirsiniz diye düşündük ve kendisinin mesajlarını Çözümler bölümümüzde yayımlamaya karar verdik. Geçenlerde bilgisayarım tam oyunun ortasındayken kilitleniverdi. Eee doğal olarak diyeceksiniz ne var bunda olur böyle vakalar ama ben belki windows' a dönmeyi beceririm diye CD-ROM'u çıkardım sonra da meşhur CTRL+ALT+DELETE kombinasyonuna bastım ve çıkan ekrana EVET dedim; ama ne Windows' a dönebildim ne de oyuna. Daha sonra aklıma dahice bir fikir geldi. Benim kasam hani şu kendi kendini kapatan kasalardan bende onun kapatma düğmesine basınca özelliği olarak Windows' a döndü ve standby' a alır gibi yapıp bilgisayarı kapadı. Neyse bilgisayarı bir daha açtığımda ne göreyim? Karşımda bir soru ve diyordu ki "Windows standby'a geçme girişiminde bulundu vesaire, ilerde yine bulunsun mu?". Ben buna da EVET dedim ama sonra bin pişman oldum. DENETİM MASASI'na bakıyorum, GÜÇ KORUMA ayarlarında STANDBY kısmında yeller esiyor. Dur dedim bir bilgisayarı kapatayım, o da ne standby yok olmuş. Benim sorum STANDBY nereye gitti? Bir registry oyunu ile bunun da üstesinden gelinir mi? Yoksa ille format mı çekmek gerekiyor? İbrahim ÖRTEN / INTERNET Tekrar merhabalar; Ben bu sefer bir soru sormayacağım, size STANDBY sorununu kendi bilgisayarımda nasıl hallettiğimi anlatacağım. Belki ilgilenirsiniz... Öncelikle çıkan soruya HAYIR derseniz sorunla karşılaşılmıyor; fakat kazayla YES derseniz o zaman onu kontrol eden profili DİSABLE edip yeniden ENABLE edersek sihirli bir şeyler oluyor ve saniyeler içinde STANDBY geri geliyor... Yani My Computer'e sağ tıklıyoruz. PROPERTİES + DEVİCE MANAGER + SYSTEM DEVİCES + ADVANCED POWER MANAGEMENT SUPPORT + PROPERTİES + DİSABLE İN THİS HARDWARE PROFİLE diyoruz ve OK diyoruz. RESTART NOW'a aldırmıyoruz. Sonra tekrar aynı şeyleri uygulayıp bu sefer ENABLE ediyoruz sonra yine RESTART etmiyoruz. Bir de bakmışız STANDBY orada. İnşallah bulduğum şey vatana millete hayırlı bir şeydir... 29) WINDOWS KULLANICILARINI KISITLAMAK Antalya'da bir şirketin bilgi işlem departmanında çalışıyorum. Bu konuda sizden yardim alabileceğimi düşündüm. Windows 95/98'i kullanan personelin belirli yerlere girmesini istemiyoruz. Aynı zamanda bazı yerlerde değişiklik de yapamasınlar. Bunu hangi programla sağlayabilirim? Yardımcı olursanız çok sevinirim. Aslı ANAR / ANTALYA Bu konuda Magic Folders adlı programı önerebiliriz. Söz konusu program, bahsetmiş olduğunuz işlerin hepsi için kullanılabiliyor. Programı
Download.com
Free Software Downloads and Reviews for Windows, Android, Mac, and iOS – CNET Download
adresinden temin edebilirsiniz. Ayrıca ait olduğu bölümden ayni isi yapabilecek başka programları da inceleyebilir, ihtiyacınıza en iyi şekilde cevap veren programı seçebilirsiniz. PC Magic Software tarafından hazırlanmış olan bu programın yasal Web sitesine de
adresinden erişebilirsiniz. internet 30) BAŞLAT MENÜSÜNDE BİR KARIŞIKLIK VAR Geçtiğimiz günlerde neden oldu bilmiyorum, BAŞLAT menüsüne sağ fare düğmesi ile tıkladığımda ekrana gelen AÇ ve ARAŞTIR komutları gri hale dönüştü. Yerinde duruyorlar ancak çalıştırılamıyorlar. Bu komutları seyrek kullanıyordum gerçi ama neden kaybolduğunu merak ettim doğrusu. Bir öneriniz var mı? Sanırım TWEAKUI kullanıyorsunuz ve birileri TWEAKUI ayarlarınızı karıştırmış. Bu komutları tekrar aktif hale getirmek için aşağıdaki adımları takip edin: 1. BAŞLAT menüsünden AYARLAR * DENETİM MASASI komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan Denetim Masası uygulamasında TWEAKUI simgesinin üzerine çift tıklayın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun MY COMPUTER bölümüne gelin. 3. Bu bölümde bütün sürücü seçeneklerinin aktif halde olduğunu kontrol edin. Sanırım bir veya birkaçının işareti silinmiş. 4. OK düğmesine basın ve TWEAKUI uygulamasını kapatın. 5. Bilgisayarı kapatıp açın. Artık BAŞLAT menüsünde hasret kalmış olduğunuz komutlara tekrar kavuşmuş olmalısınız. SİSTEM SAATİNİN GÖRÜNTÜSÜNÜ DEĞİŞTİRMEK Sistem saatim saati 23:32 gibi gösteriyor, yani 24 sat formatını kullanıyor. Oysa ben kol saatimdeki gibi 11:32 PM gibisinden bir sistem saati görüntüsü elde etmek istiyorum. Bu ayarı Windows'un neresinden yapacağım? Denetim masasından yapacaksınız. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde CONTROL yazıp ENTER tuşuna basın. REGIONAL SETTINGS simgesinin üzerine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun TIME bölümüne gelin. Burada TIME STYLE ayarını H:mm:ss tt şeklinde değiştirin. APPLY düğmesine basın. Artık saat sizin de istemiş olduğunuz gibi AM ve Pm ile gösterilecektir. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 31) KLASÖRLERE ÖZEL SİMGELER KOYMAK Windows'un simgelerini pek seviyorum ve kısayollarımın hepsini değişik simgelerle kullanıyorum. Kısayolların simgelerini değiştirmek oldukça kolay, Özellikler diyalog kutusunu kullanarak yapabiliyorum. Benim asıl öğrenmek istediğim bu işin klasör simgelerine de uygulanıp uygulanamayacağı. Böylece masaüstündeki klasörleri de değişik simgeler kullanarak özelleştirebileceğim. Eğer bunun bir yöntemi varsa ve bana gösterirseniz çok sevineceğim. Kısayolların simgelerini değiştirmek kadar kısa olmasa da bunun bir yolu vardır. Bunun için aşağıdaki adımları takip etmelisiniz. 1. Önce masaüstünde, simgesini değiştirmek istediğiniz bir klasör oluşturun. Bunu, masaüstünde boş bir yere sağ fare düğmesine tıklayıp ekrana gelecek menüden YENİ * KLASÖR komutunu çalıştırarak yapabilirsiniz. Klasörün adını örneğin DENEME yapın. 2. Klasörün içine girin, DOSYA menüsünden YENİ * METİN BELGESİ komutunu çalıştırın. Oluşturulacak olan yeni metin belgesinin adını DESKTOP.INI yapın. 3. DESKTOP.INI dosyasının üzerine çift tıklayın. NOTEPAD açılacaktır. Belgenin içerisine aşağıdaki satırları aynen yazın [.ShellClassInfo] IconFile=C:\WINDOWS\SYSTEM\shell32.dll IconIndex=41 InfoTip=bu klasör için eğer bir açıklamanız varsa buraya yazabilirsiniz 4. Dosyayı kaydedin ve NOTEPAD uygulamasından çıkın. 5. DOSYA menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. COMMAND yazıp ENTER tuşuna basın. Bir DOS penceresi açılacak. Burada, C:\WINDOWS\DESKTOP klasörüne gelin. Aşağıdaki komut satırını yazın ve ENTER tuşuna basın. ATTRIB +S DENEME 6. DOS penceresini kapatın, bilgisayarı kapatıp açın, masaüstünde bu klasörün simgesinin şirin yeşil bir ağaca dönüştürüldüğünü göreceksiniz. Şimdi DESKTOP.INI içerisindeki yazdığımız satırlara bakalım. Aslında en önemli satır ikinci satır. Burada, kullanacağımız simgeyi içeren DLL veya ICO dosyasının adresini ayarlamamız gerekiyor. Örneğin C:\WINDOWS klasöründe SIMGE.ICO adında bir simge dosyanız varsa ve klasörün simgesini bu simge dosyası ile değiştirmek istiyorsanız bu satırda IconFile=C:\WINDOWS\SIMGE.ICO Yazmanız gerekecektir. Bu durumda alttaki ICONINDEX satırına gerek yoktur. Çünkü bu satır, eğer simgeyi içinde bir çok simge bulunan bir DLL dosyasından alıyorsanız kaçıncı simgenin kullanılacağını Windows'a anlatmak için kullanılmaktadır. ATTRIB komutunu çalıştırdığınız DOS satırında DENEME yerine oluşturmuş olduğunuz klasörün adını yazmanız gerekli. Internet üzerinde araştırma yaparak işinize yarayacak pek çok beleş simge paketi bulabilirsiniz. Bu simgeleri gönül rahatlığı ile klasörlerinizde kullanabilirsiniz. 32) WINDOWS UPDATE SEÇENEĞİNİ YOKETMEK Windows 98 ile birlikte hayatımıza giren ve önemli yamaların ve eklentilerin Internet üzerinden Windows'a eklenmesini mümkün kılan Windows Update oldukça hoş bir özellik. Ancak bazı okurlarımızdan bu özelliği kapatmak istediklerine dair mesajlar aldık. Özellikle okullarda ve bilgisayar laboratuarlarında bu özellikle oynayan öğrencilerin sistemlere zarar verebileceklerini düşünüyorlar. Windows Update Başlat menüsünde iki ayrı yerde karşımıza çıkıyorç birincisi hemen açılır açılmaz, ikincisi de BAŞLAT * AYARLAR menüsünde. Bu ikisini de yok etmek mümkün. ilk önce Başlat menüsünün hemen tepesindeki Windows Update simgesini yok edelim. Bu oldukça kolay. Bütün yapacağınız BAŞLAT menüsünü açmak, WINDOWS UPDATE simgesinin üzerine gelip sağ fare düğmesine basmak ve ekrana gelecek olan menüden DELETE (SİL) komutunu çalıştırmak olacaktır. BAŞLAT * AYARLAR menüsündeki WINDOWS UPDATE seçeneğini kaldırmak için ise ufak bir REGISTRY numarası yapmak gerekecek. Bunun için aşağıdaki adımları takip edin: 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 2. REGISTRY editörü ekrana gelecektir. Sol taraftaki listeyi kullanarak HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Policies\Explorer anahtarına gelin. 3. EDIT menüsünden NEW * BINARY VALUE komutunu çalıştırın. 4. Yaratılacak olan yeni değerin adını NoWindowsUpdate yapın. 5. NoWindowsUpdate değerinin üzerine çift tıklayın ve bu değer 01 yapın. 6. REGISTRY editörünü kapatıp açın. Bundan sonra Windows'u kapatıp açın, artık AYARLAR menüsünde WINDOWS UPDATE diye bir komutun bulunmadığını göreceksiniz. Eğer gün gelir de bu komutu tekrar görüntülemek isterseniz, 3. adımda yarattığınız NoWindowsUpdate değerini silmeniz yeterli olacaktır. 33) BAŞKA BİR GİF HAZIRLAMA PROGRAMI İSTİYORUM Eskiden GIF dosyalarıma çift tıkladığımda dosyalar ekrana bilgisayarımda yüklü durumda bulunan ACDSEE uygulaması ile gelirdi. Ancak son zamanlarda bilgisayarıma ADOBE PHOTOSHOP yükledim ve ne olduysa ondan sonra oldu. Artık bir GIF dosyasına tıkladığımda dosyalar ADOBE PHOTOSHOP uygulaması ile açılıyor. Malum öğrenciyiz, bu yüzden bilgisayarımız süper değil. PHOTOSHOP uygulamasının açılması yıllar sürüyor. Bu sistemi eski haline getirmek, yani GIF dosyalarımı tekrar ACDSEE ile açılacak şekle dönüştürmek için nasıl bir ayar yapmam gerekir. Bunun birkaç yöntemi var ama ben size en pratiğini söyleyeyim. GIF dosyalarını ADOBE PHOTOSHOP yerine ACDSEE ile açmak istiyorsanız klavyeden SHIFT tuşuna basın ve basılı tutun. Herhangi bir GIF dosyasının üzerine gelin ve sağ fare düğmesine basın. Ekrana gelecek olan menüden OPEN WITH (BİRLİKTE AÇ) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusundaki listeden dosyayı açmak istediğiniz uygulamayı (yani ACDSEE uygulamasını seçin) seçili duruma getirin. Diyalog kutusunun alt tarafındaki ALWAYS USE THIS PROGRAM TO OPEN FILES OF THIS TYPE seçeneğini aktif hale getirin ve OK düğmesine basın. Bundan böyle GIF dosyalarınız eskisi gibi ACDSEE uygulaması ile açılacaklar. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 34) HANGİ SERVİS PAKETİ Windows NT kullanıcıları Windows NT piyasaya çıktıktan kısa bir süre sonra arka arkaya sökün eden servis paketlerini sistemlerine yüklemekten bir hal oldular. Bu servis paketi meselesinin Windows 2000 ile birlikte halledilmesini temenni ediyoruz. Bu arada, eğer NT kullanmış iseniz biliyorsunuzdur, kullanmakta olduğunuz servis paketinin numarası, Windows NT açılırken görüntülenen mavi ekranın üst sağ tarafında yazar. Ancak bu paketin numarasını öğrenmek için ille de bilgisayarınızı boot etmek zorunda değilsiniz. Bütün yapacağınız herhangi bir DOS penceresi açmak ve komut satırında WINVER yazıp ENTER tuşuna basmak olacaktır. Ekrana bir pencere açılacak ve kullanmakta olduğunuz Windows NT sürümünü, build numarasını ve servis paketi numarasını görüntüleyecektir. 35) ÖNCE WINDOWS SONRA NT EĞER bilgisayarınızda eskiden Windows 95 veya Windows 98 varken üzerine Windows NT kurduysanız, çift- boot seçeneğini kurmuş olabilirsiniz. Yani bu durumda, Windows NT açılış sırasında bir menü görüntüler ve bu menüyü kullanarak Windows NT'yi yüklemeden eski işletim sisteminize boot edebilirsiniz. Default olarak bu menünün ekranda kalma süresi 30 saniyedir. Bu seçenekleri değiştirmek veya bekleme zamanını artırmak veya azaltmak istiyorsanız Windows NT'yi açın, ADMINISTRATOR olarak LOGIN olun, START menüsünden RUN komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda CONTROL yazıp ENTER tuşuna basın. Açılacak olan Denetim Masası uygulamasının içerisinde SYSTEM simgesine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun "Startup/Shutdown" bölümüne gelin. Burada boot menüsündeki seçenekleri ayarlayabilir, menünün ekranda görüntülenme süresini artırıp azaltabilirsiniz. 36) WINDOWS AÇILIŞ UYARISI Eğer bir ofiste çalışıyor ve bilgisayarınızın açılmadan önce "ellemeyin yakarım, bak fena yaparım" bir uyarı diyalog kutusu görüntülemesini istiyorsanız minik taze bir REGISTRY numarası ile bunu başarabilirsiniz. Eğer bilgisayarınızı açan arkadaşlarınızın aşağıdaki örnek resimde görüldüğü gibi bir uyarı kutusu ile karşılaşmalarını istiyorsanız aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli olacaktır. 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 3. Sol taraftaki listeyi kullanarak HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Winlogon anahtarına gelin. 4. Sağ taraftaki boş bölgeye tıklayın. 5. EDIT (DÜZEN) menüsünden NEW (YENİ) * STRING VALUE (DİZE DEĞERİ) komutunu çalıştırın. 6. Yaratılacak olan yeni dize değerinin adını LegalNoticeCaption yapın. Üzerine çift tıklayın ve bilgisayar açıldığında ekrana gelecek olan diyalog kutusunun başlığında yazılmasını istediğiniz metni girin. 7. Yine EDIT (DÜZEN) menüsünden NEW (YENİ) * STRING VALUE (DİZE DEĞERİ) komutunu çalıştırın. 8. Yaratılacak olan yeni dize değerinin adını LegalNoticeText yapın. Üzerine çift tıklayın ve bilgisayar açıldığında ekrana gelecek olan diyalog kutusunun içinde yazılmasını istediğiniz metni girin. 9. REGISTRY editörünü kapatın ve açın. Artık Windows her açılışında ekranda içeriğini ayarlamış olduğunuz uyarı diyalog kutunuzu görüntüleyecektir. 37) PROGRAMLAMA DİLLERİ NEREDEN BULUNUR? Soru: Ben eskiden beri bilgisayar dünyası ile ilgileniyorum. Derginizin programcılık kısmına ilgi duymaya başladım. İleride de bu işi düşündüğüm için artık temel atmanın zamanı geldi diye düşünüyorum. Sistemim PII/400, 64MB SDRAM, 8.4GB IDE HDD, 16MB Creative ekran kartı, SB Live Value ses kartı, Gigabyte BX-2000 anakart. Size iki sorum olacak: 1. Derginizde adı geçen Pascal, Delphi ve Visual Basic adlı programları nereden bulabilirim? Antalya'nın Manavgat ilçesinde oturuyorum ve burada bulamadım. Gerçi dergide birkaç Web sitesi vermişsiniz, ama buradan tam olarak download edemedim. Internet'im yok ama Internet'ten tam olarak download edebilirsin derseniz abonelik bile alabilirim. Ya da CD'lerinizde verebilir misiniz? Download'u kaç para tutar? Bu konuda ciddiyim ve yardımcı olursanız sevinirim. 2. Ayrıca sistemimde ufak bir sorunum var. Fly TV-radyo kartım var. Kumandasında bir mouse düğmesi var. Basınca kumandadaki diğer düğmelerle imleci hareket ettirip istediğim yeri tıklayabiliyorum. Fakat kimi zaman bir hata oluşuyor ve mouse'u ne kumandadan ne de kendisinden kullanabiliyorum. Bu bir kart veya yazılım hatası mı, çaresi var mı? Cevap: 1. Bahsettiğiniz programlama dilleri ticari programlar. Yani Internet'ten tam sürümlerini download edemezsiniz. Pascal ve Delphi, eski adıyla Borland, yeni adıyla Inprise şirketinin ürünleri. Ancak Pascal eski bir programlama yazılımı, artık üretilmiyor ve yerine Delphi kullanılıyor. Inprise şirketinin bu tür ürünlerini Bimeks (www.bimeks.com.tr) getiriyor. Visual Basic ise Microsoft firmasının bir ürünü. Bu ürünler bazı bilgisayar mağazalarında bulunuyor, ancak Manavgat'ta olup olmadığını bilmiyoruz. Internet'e sadece programcılık ile ilgili bilgilere ulaşmak için değil, bu tür ürün bilgilerini almak ve bilgisayar ile ilgili her türlü ihtiyacınızda yardımcı olması için (örneğin yeni donanım sürücülerinizi indirmek) abone olmanızı öneririz. Örneğin Bimeks Web sitesinin yanı sıra, Microsoft'un çok çeşitli programlama yazılımlarının online satışının yapıldığı, ürün fiyatlarının yer aldığıwww.infoshop.com.tr gibi siteler de var. Bu gibi sitelerde bahsettiğimiz programlama dillerinin fiyatlarının 500-2500$ arasında olduğunu göreceksiniz. Yani amatörlerin bu işe başlamaları için bütçeleri yetmeyebilir. Programcılık yazarlarımız bu sayıda olduğu gibi geçmiş sayılarda da DJGPP adıyla bilinen ücretsiz bir derleyiciden bahsediyorlar. Bu ayki Programcılık köşemizde belirtildiği gibi bu derleyiciyi önümüzdeki ay CD'mizde vereceğiz. Ayrıca çeşitli shareware, freeware derleyicileri de daha sonraki aylarda CD'lerimizde vermeyi planlıyoruz. 2. Sorunun nedeni hakkında sistemi görmeden kesin bir şey söylemek güç ancak, büyük olasılıkla kullanılan yazılımdan (veya sürücülerden) kaynaklanıyordur. Bazen sürücüyü veya uzaktan kumanda yazılımını baştan yükleyerek sorunu giderebilirsiniz, bazen bu bir bug veya uyumsuzluktur, üretici firma tarafından tespit edilmişse yeni sürücülerle giderilebilir. Fly aslında Lifeview markasının bazı modellerinde kullandığı isim. Tam olarak modelini belirtmemişsiniz. Gerçi firmanın Web sitesinde böyle bir sorundan bahsedilmiyor ama Lifeview ürünlerinin güncel sürücüleriwww.lifeview.com.tw/li/frame5.htm adresinde yer alıyor. Bu açıdan da Internet erişiminizin olması önemli. 38) CD YAZMA PROBLEMLERİ Soru: Ağustos ayında işlediğiniz CD yazma sanatı başlıklı yazı oldukça ilgimi çekti ve henüz aldığım CD-RW'nin üzerine ilaç gibi geldi. Yazı için tekrar teşekkür ediyorum. Fakat aklıma takılan birkaç soruya cevap bulamadım. 1. Mesela CD-RW bir diske format atmadan bilgi yazılabilir mi? Format atmak sadece DirectCD'nin packet-writing özelliğini kullanmak için mi gerekli? Bir CD-RW'ye formatlamadan veri yazılabilirse tekrar silinebilir mi? 2. Merakımı celbeden (aynı zamanda aklımı karıştıran) bir başka konu da disk yazım şekilleri. İlk olarak bir data CD'si hazırlarken kullanacağımız Close Disc ve DAO seçenekleri arasındaki fark sadece TOC oluşturulması mıdır? Sonra audio CD yazarken "Leave session open" ile "Close session and leave disc open" arasındaki belirgin fark nedir? Bir de multi session CD hazırlamak için diski "import session" yapmamızın gerektiğini, aksi taktirde önceki oturumun verilerinin okunamayacağını yazmışsınız. Fakat ben bu yazıyı okumadan önce "import session" olmadan oturum ekledim; buna rağmen önceki verilerime erişebildim. 3. Ayrıca Asus P2B anakartlı bilgisayarımda Award Flash BIOS var. Maalesef tahmin edebileceğiniz gibi şifremi unuttum. Haliyle BIOS pilini çıkarıp BIOS'u resetleme flash BIOS'lara sökmüyor. Acaba resetlemenin başka yolu var mı? Cevap: 1. CD-R veya CD-RW'ye veri yazmadan önce format atma meselesi sadece Packet Writing'de vardır. Burada ayrıca CD-RW ile CD-R bazı farklılıklar gösterir: 2 hızlı bir CD-RW yazıcıda DirectCD ile formatlama süresi 1 saati bulabilir ve formatlanan CD-RW diskin kapasitesi yaklaşık 500 MB'a düşer. Öte yandan DirectCD kullanmadan, örneğin Adaptec Easy CD Creator ile CD-RW disklere CD-R gibi yaklaşık 650MB bilgi yazdırmak mümkündür. Daha sonra isterseniz aynı programda Disc menüsünden Erase Disc komutu ile CD-RW diski silebilirsiniz. 2. "Close Disc" ile DAO (Disk At Once) arasında doğrudan bir bağlantı kurmayın. DAO özellikle müzik CD'leri için geçerlidir; müzik parçaları (izler) arasında lazer ışının kesilmesini önler, dolayısıyla parçalar arasında alışılmışın dışında 2'şer saniyelik boşluklar kalmaz. DAO ile session, yani oturum olmadan tek seferde disk yazılır. Genel olarak konuşmak gerekirse, birden fazla track'e (ize) sahip olan bir CD'den kopyalama yaparken, izler arasında lazeri kapayıp açmaz, yazma korumalı olarak CD'yi yazar ve kapatır. DAO'da tümüyle boş bir disk gerekir. "Close Disc" ise, adından anlaşılacağı gibi diski kapamak içindir. DAO'nun aksine daha önce CD'ye veri yazılmış olabilir. Audio CD kaydederken ise, "Leave Session Open" seçeneği, daha sonra CD'ye yeni müzik izleri kopyalayacaksanız kullanılır. Böylece örneğin birden fazla müzik CD'sinden farklı parçalar seçebilirsiniz veya farklı zamanlarda müzik CD'sinin oluşumunu tamamlayabilirsiniz. Oturumu kapamadan, bu parçaları dinleyemezsiniz. "Close session and leave disc open" seçeneği ise oturumu kapatır, böylece o CD kullanılabilir, ama daha sonra başka bir oturumda üzerine ilave veri yazılabilir. "Import session" meselesine gelince; diyelim ki daha önce bir oturum yazılıp oturumu kapatılmış, ama kendisi açık bırakılmış bir CD-R'ı yazıcınıza taktınız. Adaptec Easy CD Creator'u çalıştırdığınızda, karşınıza önce bir Wizard (sihirbaz) penceresi gelir. Burada Data CD'yi seçip Next düğmesine tıkladığınızda arkada bir an "Importing session" adlı bir mesaj geçer ve eski oturumdaki veriler listede görünür. Yani bu wizard "import session" işlemini otomatik yapıyor, siz de böyle yapmışsınızdır. Ama bazı ileri seviye kullanıcılar, CD ile başka işlemler yapmak, en basitinden otomatik olarak tarih ve saate göre atılan CD etiketini değiştirmek için bu Wizard'ı kullanmaz, Cancel diyerek kapatırlar ve yazılacak verileri fareyle sürükleyip CD penceresine bırakır, istedikleri diğer ayarları yaptıktan sonra yazma işlemine geçerler. Tabii bu durumda "import session" işlemi de otomatik yapılmamış olur, Disc menüsünden Import Session komutu ile elle yapmak gerekir. 3. Flash BIOS'lu yeni anakartlarda BIOS'un değiştirilebilir parametrelerini (CMOS bilgilerini) sıfırlamak, dolayısıyla şifre sorununu da çözmek için bir ayar bulunur. PC kapalıyken anakart üzerindeki iki kaynak noktasını metal bir parça ile birbirine temas ettirdiğiniz zaman bu sıfırlama işlemi gerçekleşir. Asus P2B'de bu kaynak noktasının (jumper da diyebiliriz) ismi CLRTC (Clear Real Time Clock) olarak belirtilmiş. Ayrıca P2B'nin kullanım kitapçığının 53. sayfasının sonunda bunun yeri ve nasıl kullanılacağı açıklanıyor. Diğer güncel anakartların kitapçıklarında da CLRTC benzeri bir CMOS sıfırlama ayarı anlatılıyor. 39) TÜRKÇE KARAKTER PROBLEMLERİNDEN BIKMADIK Editörün notu: Geçtiğimiz gelen e-mail'lerden anladığımız kadarı ile daha önce çözümler köşesinde de yazmış olmamıza rağmen faks programları ile Türkçe karakter problemi yaşayan okurlarımızın dertleri devam ediyor. Dertlere derman olsun diyerekten bu püf noktasını bir defa daha yayınlamaya karar verdik. Soru: OFFICE 97 Standart Türkçe kullanıyoruz. Bu paketteki WORD 97 den yazmış olduğumuz belgeleri (Times New Roman, Arial, Courier fontlarında) FAX-WORKS, Rapidd Comm., Bitware faks programlarında yazdırırken Türkçe problemimiz var. (Yazıcılarda hiç bir sorun yok.) Excel 97 de böyle bir sorun yok. Yazdıklarımız TUR uzantılı fontlarla hiç sorun çıkarmıyor. Fax programları doğru karakterleri gönderiyor.) Microsof Destek Hattı ile yaptığım görüşmede EXCEL 97'nin font tanımlarını WIN.INI'den aldığını söylediler. WORD 97'nin de bu tanımları REGISTRY den okuduğunu belirttiler. Microsoft FAX da böyle bir sorun yok. Yeni sürücüler bulmamızı önerdiler. Acaba Word 97'nin de Excel 97 gibi fontları WIN.INI'den kullanmasını sağlayabilir miyiz, yoksa başka bir çözüm var mı? Office 95 Türkçe paketindeki WORD 95 de böyle bir sorun yok. Bu sorun en son aldığımız 56 K Usr Robotics modemin RapiddComm. Faks yazılımında da karşımıza çıktı. Konuyu bilgilerinize sunar, yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Cevap: BU sorunuzun cevabını daha önce iki kez dergimizde vermiş olmakla birlikte, çok tekrarlanan bir soru olduğu ve haber gruplarımıza yazan Vedat Biner adlı okurumuzun önerdiği yeni bir çözüm bulunduğu için sorunuza yer veriyoruz. Önce bizim bulduğumuz çözüm: Başlat*Çalıştır bölümüne Sysedit yazıp Enter tuşuna basın. Açılan Sistem Yapılandırma Düzenleyicisi içindeki WIN.INI penceresine geçin ve [FontSubstitutes] başlıklı bölümü bulun. Bu bölümde Arial Times New Roman ve Courier New için - (örneği sadece Arial için veriyoruz, diğerlerini de uygulayın) aşağıdaki üç satırın bulunmasına dikkat edin (genelde en alttaki yoktur). Arial Tur,162=Arial,162 Arial Tur,0=Arial,162 Arial,0=Arial,162 Okurumuzun gönderdiği çözüm ise şöyle: Önce Office 97 orijinal sürümü mü yoksa üzerine SR1 yaması yüklenmiş sürümü mü kullandığınızdan emin olun. Şimdi sıra geldi Registry'de yapılacak bazı ayarlara. Office 97 Service Pack 1 için: Regedit'i çalıştırın. HKEY_CURRENT_USER\Software\Microsoft\Office\8.0\Word\Options bölümünü açın. Sağ pencere bölmesine sağ tıklayıp New*String Value'yu (Yeni*Dize Değeri) seçin. Yeni Satıra NoWideTextPrinting yazıp Enter'e basın. Bu değeri 1 yapın. Regedit programından çıkın. Office 97 orijinal sürüm için: Regedit'i çalıştırın. HKEY_CURRENT_USER\Software\Microsoft\Office\8.0\Word bölümünü açın. Sağ pencere bölmesine sağ tıklayıp New*String Value'yu (Yeni*Dize Değeri) seçin. Yeni Satıra Flags yazıp Enter'e basın. Bu değeri 8192 yapın. Regedit programından çıkın. 40) KALICI TAKAS DOSYASI Soru: Arkadaşlarıma Windows'un takas dosyasını ikinci sabit diskime almamın bir zararının olup olmadığını sordum. Her biri farklı bir cevap verdi. Bilgisayarımın performansından maksimum faydalanabilmek için bu dosyayı birinci diskte mi ikinci diskte mi tutmam gerekir? Cevap: Bilgisayarınızda ne kadar çok RAM bellek olursa olsun, Windows mutlaka takas dosyası yaratacak ve kullanacaktır (elbette eğer önceden bu seçeneği iptal etmediyseniz. İptal etmenizi de önermiyoruz). Windows default kurulum esnasında bu dosyanın boyutunu istediği anda değiştirebileceği şekilde ayarlar, yani dosyanın boyutu sabit değildir. Eğer sabit diskiniz ikiye bölünmüşse veya iki adet sabit diskiniz varsa, Windows'un yüklü olduğu sürücüyü fazla fragmante etmemek için takas dosyanızı ikinci diskte sabit bir boyutta tutabilirsiniz. Bunun için klavyeden ALT düğmesine basın ve basılı tutun, masaüstünüzdeki BİLGİSAYARIM simgesine çift tıklayın. Ekrana bilgisayarınızın özelliklerinin görüntüleneceği bir diyalog kutusu gelecek. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun PERFORMANCE (PERFORMANS) bölümüne gelin. VIRTUAL MEMORY (SANAL BELLEK) düğmesine basın. Yeni bir diyalog kutusu açılacak. Burada LET ME SPECIFY... seçeneğini aktif hale getirin. Burada HARD DISK bölümünde ikinci sabit diskinizi seçili duruma getirin. Takas dosyasının minimum ve maksimum boyutlarını (örnek resimde minimum 25 MB maksimum 200 MB ayarlanmıştır) ayarlayın. OK düğmesine basın. Bilgisayarınız yeniden başlatılacaktır. Artık takas dosyanız ikinci sabit diskinizde huzur içerisinde sabit bir boyutu geçmeden duracak ve sabit diskleriniz daha az fragmante olacaktır. 41) BİRDEN FAZLA CD SÜRÜCÜM VAR Soru: Merhaba. Benim bilgisayarımda iki adet CD sürücü var. Bir tanesi aynı zamanda CD yazıcı görevi yapıyor. Benim yapmak istediğim ayar şöyle. Ben müzik CD'lerini sadece ama sadece bir CD-ROM sürücüden dinliyorum, diğerinin zaten ses kablosu takılı bile değil. Belli bir sürücüyü default müzik CD'si çalacak şekilde nasıl ayarlayabilirim? Cevap: START menüsünden SETTINGS * CONTROL PANEL komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan denetim masası uygulamasında MULTIMEDIA simgesinin üzerine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun CD MUSIC bölümüne gelin. Burada DEFAULT CD-ROM... seçeneğini kullanarak müzik CD'lerini çalmak için kullanacağınız default CD-ROM sürücüsünü belirlemeniz mümkündür. 42) MPEG DOSYALARI SORU: MPEG dosyaları ile ilgileniyor. Arkadaşlarım sağolsun e-mail ile pek çok MPG dosyası gönderiyorlar. Oldukça da eğlenceli oluyor bu dosyalar laf aramızda. Ancak ben bu dosyaları kesip biçebileceğim, Video CD'lerdeki dosyaları alıp kırpabileceğim bir program arıyorum. Bu tür bir program (ancak kullanımı kolay olacak) nereden bulurum? Cevap: Size gerek kullanım kolaylığı gerekse de performansı ile ilgi çeken Web Flix Pro programı öneririm. Mediaware firması tarafından hazırlanmış olan bu programı kullanarak Video CD'lerdeki DAT uzantılı dosyaları MPG formatına dönüştürebilir, MPG dosyaları kesip biçip birbirlerine ekleyerek yeni filmler yaratabilirsiniz. Ve bütün bunları kullanımı kolay, basit bir arabirim ile yapabilmeniz mümkün. Programı firmanın
adresinden erişebileceğiniz Web sitesinden bilgisayarınıza indirip kurabilirsiniz. Bu programı aynı zamanda CD-ROM sürücünüzün okumadığı sorunlu video CD'lerdeki DAT dosyaları alıp MPG yapıp seyretmek için de kullanabilirsiniz. Program Video CD'lerden MPG yapmakta oldukça başarılı. Denemelerimizde hiçbir CD sürücüsünde doğru dürüst seyredemediğimiz, sık sık takılan bir filmi MPg yapıp huzur içerisinde seyrettik, aklınızda olsun deriz... 43) BIOS ŞİFRE SORMUYOR Soru: Bilgisayarımın başkaları tarafından kullanılmasını istemiyorum. Bu yüzden bilgisayar açılırken "cancel" ile geçilemeyecek şekilde nasıl şifreleyebilirim? BIOS da bulunan user password komutundan şifre koydum fakat sistem açıldığında şifre sormuyor. bu konuda ne yapmam lazım. Eğer güvenilir bir şifre programı var ise bunun adını da yollarsanız sevinirim. Windows 98 İngilizce kullanıyorum. Cevap: BIOS şifresini koyduktan sonra şifre korumayı etkinleştirmediğiniz için şifreyi sormuyor. Değişik BIOS'larda değişik şekilde yapılan bu işlemi AWARD BIOS için anlatacağım, mantığını bir kere kaptıktan sonra diğer BIOS'lara da uygulayabilirsiniz. Bilgisayarınız açıldıktan sonra DEL tuşuna basıp bilgisayarınızın BIOS kurulum programına girin. Ekrandaki seçeneklerden PASSWORD SETTING bölümüne gelin ve ENTER tuşuna basın. Şifrenizi belirleyin. Daha sonra BIOS FEATURES SETUP bölümüne gelin ve ENTER tuşuna basın. Açılacak olan ekranda SECURITY OPTION bölümüne gelin. Buradaki ayarı PGUP tuşuna basarak SYSTEM yapın. ESC tuşuna basın, SAVE AND EXIT SETUP seçeneğini aktif yapın ve ENTER tuşuna basın. Değişiklikleri kaydetme sorusuna EVET cevabını verin. Bundan böyle bilgisayarınız her açılışında şifre soracaktır. 44) BAŞLAT MENÜSÜNE ÖZEL EKLEMELER Soru: geçenlerde bir püf noktasında okudum. Acayip bir şeyler yazarak başlat menüsündeki öğelerin arasına Denetim Masasını ekliyorlardı. Ben de dedim ki, eğer Denetim Masası ekleniyorsa başka şeyler de eklenebilir. Bu eklemelerin bir listesi de PC Magazine Türkiye dergisinde mutlaka vardır. Nedir bunlar?
Cevap: bu sorunuzun cevabını daha önce vermiştik ama bilgileri tazelemek açısında bir kere daha yayınlayalım dedik. Başlat menüsüne yeni klasör ekleyip adını aşağıdakilerden biri yaparsanız (dikkat edin, aynısını yazmalısınız, parantezler ve nokta dahil), yanda adı geçen klasörü otomatik olarak BAŞLAT menüsüne eklemiş olursunuz. Not: Bu satırları yazmak zor olabilir. Eğer Internet bağlantınız varsa hemenhttp://www.pcmagazine.com.tr adresinden erişebileceğiniz ailenizin Web sitesi PC Magazine Online'a gelin. "Dergide adı geçen dosyalar" bölümünde bu satırların metin formatında bir dökümü var. Kes/yapıştır tekniğini kullanarak araklayabilirsiniz. Dosya adı BASLAT.TXT. EKLENECEK ÖĞE YAZILACAK KOD DENETİM MASASI Control Panel.{21EC2020-3AEA-1069-A2DD-08002B30309D} ÇEVİRMELİ AĞ Dial Up Net.{992CFFA0-F557-101A-88EC-00DD010CCC48} YAZICILAR Printers.{2227A280-3AEA-1069-A2DE-08002B30309D} ÇÖP TENEKESİ Recycle Bin.{645FF040-5081-101B-9F08-00AA002F954E} IE 4 ABONELİK Subscriptions.{F5175861-2688-11d0-9C5E-00AA00A45957} GEÇMİŞ KLASÖRÜ History.{FF393560-C2A7-11CF-BFF4-444553540000} 45) DİSKİ NASIL BÖLMELİ? Soru:www.daysoft.com.tr de anlatılanlara göre sabit diskimi ikiye boldum (3.2 olan diski 2 ve 1.2 olarak ayırdım). Fakat bazı arkadaşlar bölme işleminin bilgisayarı yavaşlatacağını ve Windows'ta çökmeye yol açacağını söylediler. Şu ana kadar bir problem yok ama tereddütte kaldım en iyi çözüm 2. bir sabit disk mi almak? Ne dersiniz? Cevap: Arkadaşlarınıza değil bize inanın deriz. 3.2'lik bir diski işletim sistemi için 1 GB, veriler için de 2 GB yer ayırarak bölmek en iyi çözümdür. İleride nasıl olsa yeni bir sabit disk alacaksınız gibi görünüyor, çünkü artık 4 GB'tan aşağı sabit disk kalmadı ve yeni programlar da tam anlamı ile bir sabit disk canavarı. Şimdilik bu konfigürasyon sizi idare edecektir. Eğer ileride yeni bir sabit disk almak istiyorsanız geçen sayıda yapılan sabit disk testini gözden geçirebilirsiniz. 46) TAKMA ÇIKARTMA KARDEŞİM! Windows 98 default kurulum esnasında bilgisayarınıza takılıp çıkartılabilen sürücüleri sürekli kontrol etmek üzere ayarlanmıştır. Eğer bu tür bir sürünüz yoksa ve bilgisayarınızın açılışını azıcık da olsa hızlandırmak istiyorsanız bu seçeneği kapatabilirsiniz. Bunun için klavyeden ALT düğmesine basın ve basılı tutun, masaüstünüzdeki BİLGİSAYARIM simgesine çift tıklayın. Ekrana bilgisayarınızın özelliklerinin görüntüleneceği bir diyalog kutusu gelecek. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun PERFORMANCE (PERFORMANS) bölümüne gelin. FILE SYSTEM (DOSYA SİSTEMİ) düğmesine basın. Yeni bir diyalog kutusu açılacak. Burada FLOPPY DISK bölümüne gelin. SEARCH FOR NEW FLOOPIES EVERY TIME YOUR COMPUTER STARTS seçeneğini kapatın. TAMAM düğmesine basın ve bilgisayarınızı kapatıp açın. Bilgisayarınızın açılışının birazcık hızlanacağına şahit olacaksınız. 47) WINDOWS 98'DE FİLE-CHECKER HATASI Windows 98'in System File Checker özelliği, sistemin kilitlenmesine neden olabilecek bir hataya sahip. Hatanın varlığını kabul eden Microsoft, çözümünü de yayımladı. Windows 98 kullananlar, dosyalarını System File Checker özelliğiyle kontrol ederlerken dikkatli olmalı. Microsoft, bu işletim sisteminin yeniliklerinden olan System File Checker aracındaki bir hatanın, sistemlerin çökmesine ve bir daha açılamamasına neden olduğunu açıkladı. Şirketin geçen hafta varlığını kabul ettiği hata, checker'ın kayıp ya da hasarlı bir Windows 98 sistem dosyasının yerine yanlış bir dosya kurmasıyla ortaya çıkıyor. Yanlış dosya kurulmasının nedeni ise, Windows 98 sistem dosyalarının sıkıştırılmış halde tutulduğu .CAB uzantılı "cabinet" dosyalarının yerinin checker'a yanlış olarak bildirilmesi. Bu yanlış bilgi nedeniyle, System File Checker düzeltilecek bir sistem dosyasının yerine yanlış bir dosyayı kuruyor. Sonuçta, sistem kilitleniyor ve Windows 98 başlatılamıyor. Microsoft'a göre, bu sorunu yaşayan kullanıcılar, sistemlerini bir Windows 98 Başlangıç Disketi'yle (Startup Disk) açıp, düzeltilecek dosyanın yerine konacak olan dosyayı, MS-DOS komut istemine geçip, CAB dosyalarını açmaya yarayan extract.exe'yi kullanarak sorunun üstesinden gelebilirler. Yalnızca Windows 98'i etkileyen bu hatayle ilgili daha geniş bilgi için Microsoft'un destek sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Windows 98 Web adresi
şeklinde. 48) BO GERİ DÖNDÜ: BO 2000! Geçen yıl peydah olup ortalığı kasıp kavuran, herkesi bir nevi "hacker" kılan (!) BO'nun, yeni sürümüyle karşı karşıyayız. Üstelik yeni sürüm BO 2000, açık kaynak kodu gibi bir sistemle ortaya çıktı. Yeni BO epey tehlikeli olabilir. Geçen yıl ortaya çıkıp hemen her el atanın "Hey! Ben de hacker oldum" demesini sağlayan BO (Back Orifice), epey ses getirmişti. Yaptığı işin azımsanacak yanı yoktu, uzaktan erişilebilir Windows 95 veya 98 tabanlı bir sistemin tüm denetimini ele geçirebiliyordunuz. Üstelik sistemin kullanıcısının da bundan haberi olmuyordu. Özellikle '98 yaz ayları, BO nedenli "imdat" çığlıklarının yoğunlaştığı dönemdi. Ekranında beklenmedik mesajlar görenlerden, "birileri bütün dosyalarımı sileceğini söylüyor, sonra da siliveriyor" diye feryat edenlere, BO kurbanlarının sayısı giderek artıyordu. Üstelik, bilgisayarını başkalarının eline sunan BO'nun sistemlerinde var olup olmadığını anlamak için "BOdetect" gibi yazılımları kullananların başına daha da beteri geliyordu. BO, başkaca yazılımların içine "gömülebilen" bir araçtı. Yani ava giderken avlanıyor, BO yakalayayım derken BO kurbanı olabiliyordunuz. Sonundai antivirüs yazılım şirketlerinin çoğunluğu, BO'nun varlığını saptayabilen virüs tanımlarını kullanıcılara sundu; dolayısıyla görece rahat bir soluk alındı. Fakat şimdi kapıda yeni bir BO var. Üstelik ilk sürümünden daha güçlü, kimi yönleriyle de ilk sürüme akın eden "hacker olma heveslileri"nin hevesini kursakta bırakacak denli karmaşık bir sürüm bu: BO 2000 ya da kısa adıyla BO2K. BO 2000'deki en önemli yenilikler, yeni sürümün Windows NT ve Windows 2000 uyumlu olması. Sistem yöneticilerini en çok endişelendiren özellik de bu zaten. İş bununla da bitmiyor. BO 2000 açık kaynak kodu sistemine dayanıyor. Yani, CDC'nin BO 2000 için açtığı ve hemen bütün bilgileri sunduğu sitede bulunabilecek BO 2000, diğer geliştiricilerin kodu değiştirmelerine ya da geliştirmelerine olanak tanıyor. Bu durum da, antivirüs yazılımlarının BO 2000'i bulmasını zorlaştırabilir. BO 2000'le birlikte gelen yeni configuration wizard, aşağı yukarı 140 KB büyüklüğünde bir BO sunucu bileşeni yaratmada kullanılıyor. Bu bileşenin uzaktaki sisteme yerleştirilmesi gerekiyor. BO'nun ikinci yüzünün ortaya çıktığı durumlardan biri de bu "sunucu bileşeninde" zaten. BO 2000'in gizlenmesine yarayan özellikler --sistemle birlikte otomatik çalışma, orijinal dosyayı silip yeni ad verme gibi-- başlangıçta kapalı tutulmuş. Fakat yapılandırma (configuration) arabirimini kullanarak bu özellikleri devreye sokmak, yani BO 2000'in sızdırıldığı bir sistemde gizli olarak, sistem kullanıcısına fark ettirmeden çalıştırmak çocuk oyuncağı. Sunucu bileşeninin ayarlarını yaparken, standart şifreleme veya 128-bit şifreleme yöntemleriyle güvenli şifreleme yoluna gidilebiliyor. Ayrıca, uzaktaki sisteme yerleştirilecek sunucu bileşenini yaratmaya başladığınızda, yapılandırma özelliği, denetimi gerçekleştirecek sistemde bulunan istemci (client) bileşeni, bu sunucu bileşene erişmek üzere otomatik olarak ayarlıyor. Bu iki özellik, teoride, sunucu bileşene yalnızca onnu yaratan istemci bileşenin erişmesine olanak tanır gibi. Böylece, "hacker olma heveslilerinin" işi zorlaşıyor, çünkü BO'nun herhangi bir sunucu bileşenini kontrol etmesi de zorlaşıyor. Ancak, BO üzerindeçalışan deneyimli birinin başka yollarla sunucu bileşenine erişmesi imkansız değil. BO 2000'de, ilk BO'da var olan bir özellik kaldırılmış. Bir iletişim ağında bulunan bütün BO sunucularını saptamaya yarayan "IP sweep" özelliği BO 2000'de yok. Fakat, yine, deneyimli bir hacker için bu engeli aşmak zor değil. BO 2000, yürütülebilir bir virüs gibi yayılıyor. Yani, e-posta ilişikleri, İnternet'ten indirilen dosyalar ya da iletişim ağı içinde aktarılan dosyalar aracılığıyla gelebilir. Bu nedenle, sistem yöneticileri, kullanıcıların güvenlik yönergelerine tam olarak uyduğundan emin olmalı. Şüpheli dosyalara karşı da dikkatli olunmalı. Aynı zamanda, saldırıları gerçekleştikleri sırada durdurabilmek için, beklenmedik, sıradışı iletişim ağı etkinliklerini gözleyebilecek araçlara sahip olmak gerekiyor. Popüler anti-virüs programı üreticileri BO2K ile mücadele etmeniz için güncelleme yayımlamayı ihmal etmediler. Mcafee ve AVP anti-virüs programları için BO2K güncellemesini http://www.zdnet.com.tr/YazilimArsivi/YardimciYazilimlar/GuvenlikAraclari adresinden erişebileceğiniz ZDNET Türkiye yazılım arşivinden edinebilirsiniz. Norton Antivirus'ın (NAV) BO 2000 güncellemesini ise, yazılımın LiveUpdate özelliğini kullanarak ya da yazılımın sürümüne göre güncellemelerin yer aldığı adresten indirmek en uygun yol. 49) WINDOWS 98 BAŞLAT MENÜSÜNÜ SIRALAMAK Soru: Windows 98 kullanıyorum ve bu işletim sisteminden genel olarak memnunum. Ancak "keyfe keder" bir sorunum var. Windows 98'in BAŞLAT menüsüne yeni satırlar eklenince bütün düzen bozuluyor. Tekrar isim sırasına sokmak zorunda kalıyorum. Böyle bir zorunluluk olmadan bu menü öğelerini otomatik olarak isim sırasına sokmanın bir yolu var mıdır? Cevap: Vardır. Basit bir REGISTRY numarası ile bunu gerçekleştirebilirsiniz. Bunun için BAŞLAT menüsünden RUN komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde REGEDIT yazın ve ENTER tuşuna basın. REGISTRY editörü ekrana gelecektir. Ekrana gelecek olan REGISTRY editörü uygulaması içerisinde sağ taraftan HKEY_CURRENT_USER\Software\ Microsoft\Windows\CurrentVersion\ Explorer\MenuOrder\Start Menu\Menu anahtarına gelin. Buraya gelince sağ tarafta ORDER diye bir değer göreceksiniz. Bu değeri silin. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. REGEDIT uygulamasından çıkın ve bilgisayarınızı kapatıp açın. BAŞLAT menüsündeki öğeler isim sırasına dizilecektirler. 50) DOSYALARIMI GÜVENLİĞE ALMAK İSTİYORUM? SORU: Merhaba, benim bir derdim vardır. Ofiste kullandığım bilgisayarı arkadaşlar karıştırıp duruyorlar. Bazı nedenlerden dolayı birkaç kişi bir bilgisayarı kullanmak durumunda kalıyoruz. Ancak bu yüzden ortada güvenlik diye bir şey olmuyor. Herkes birbirinin özel dosyalarına girebiliyor. Bunu engellemek istiyorum. Acaba Windows ortamında dosyalarımı şifre ile güvenlik altına alabileceğim bir yazılım var mıdır? Sadece şifreyi bilenler dosyanın içeriğini görebilsinler istiyorum. Cevap: bunun için birkaç tane yazılım var ancak gerek Freeware olması gerekse de kullanımının oldukça kolay olması nedeni ile size SACRYPT programını öneriyorum. Programın işlevi çok basit, bir klasör içerisindeki seçtiğiniz dosyaları tek tıklama ile şifrelemenize imkan veriyor. Bu dosyalar şifrelendikten sonra orijinallerini silebiliyorsunuz. Bundan sonra bu dosyaları sadece şifreyi bilen kullanıcılar açabiliyorlar. Herhangi bir şifrelenmiş dosyanın üzerine gelip sağ fare düğmesine bastığınızda açılan menüden şifreyi girip dosyanın orijinaline erişebiliyorsunuz. Böylece özel dosyalarınızı meraklı gözlerden ırak tutabiliyorsunuz. Programı
adresinden erişebileceğiniz ailenizin Web sitesi daysoft Online'ın "sitede adı geçen dosyalar" bölümünden edinebilirsiniz. Sadece ve sadece 320 KB boyutunda olan bu programın dosya adı SACYRPT.EXE şeklinde. Dosyayı bilgisayarınıza indirin ve üzerine çift tıklayın. Kurulum programının adımlarını izleyin ve bilgisayara programı kurun. Şifrelemek istediğiniz dosya veya dosyaları seçili duruma getirin, sağ fare düğmesine basın. Ekrana gelecek olan menüden SACYRPT * ENCYRPT With SACYRPT komutunu çalıştırın. Açılacak olan diyalog kutusunda dosyaları şifrelemek için bir şifre girin (en az dört karakter uzunluğunda olmalıdır). Eğer birden fazla dosyayı şifreleyecekseniz aynı şifrenin tüm dosyalara uygulanması için diyalog kutusu içerisindeki USE THIS SETTINGS... seçeneğini aktif hale getirin. OK düğmesine basın. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. OK düğmesine bastığınızda program dosyaları tek tek şifreleyecek ve uzantılarını değiştirecektir. Bundan böyle bu dosyaları şifresini bilmeyen kimse açamaz. Şifreyi girip dosyayı açmak için şifrelenmiş olan dosyanın üzerine gelin ve sağ fare düğmesine basın. Ekrana gelecek olan menüden SACYRPT * DECYRPT With SACYRPT komutunu çalıştırın. Açılacak olan diyalog kutusunda şifrenizi girin. Dosyalar şifresi çözülerek eski hallerine getirileceklerdir. Artık bu dosyalarla istediğiniz yapabilirsiniz. 51) TEK BİLGİSAYARDA ÇİFT SES KARTI SORU: Windows 98 işletim sistemli bilgisayarımda iki ses kartı Birden kullanmak istedim fakat ikisini de tek tek çalıştırabilmeme rağmen ikisini birden çalıştıramadım. İki kartı birden taktığımda ikisi de çalışmıyor, anladığım kadarıyla çakışma var fakat bir kartın üzerindeki jumper ayarını i/o için 220 yerine 240 yaptım fakat yine sonuç alamadım. İki ses kartı takılıyken birini Windows'dan devre dışı bıraksam bile diğeri yine çalışmıyor. Ne yapmam gerekir? Cevap: Jumper ayarlarında i/o base adress ve IRQ ayarlarını doğru yaptığınızı varsayarsak aşağıdaki adımları izlediğinizde bu iki kartın yan yana çalışması gerekli. 1. Önce yüklediğiniz bütün sürücüleri silin, iki ses kartını da çıkartın, Windows'un bu halde çalıştığından emin olun. 2. Birinci kartın base adresini 220 yapın, makineye takın, Windows 98'i açın, kart otomatik olarak bulunsun, çalıştığından da emin olun. Kartın sürücüsündeki adresleri, DMA ve IRQ ayarlarını not edin. 3. Birinci kartın sürücülerini silin, makineyi kapatın, kartı çıkarın. 4. İkinci kartın base adresini 240 yapın. Makineye takın, Windows 98'i açın, kart otomatik olarak bulunsun, çalıştığından da emin olun. Kartın sürücüsündeki adresleri, DMA ve IRQ ayarlarını not edin. Eğer bir önce taktığınız kart ile çakışıyorsa ikinci kartta bu çakışmayı jumper veya software olarak düzeltin. 5. Bilgisayarı kapatın, birinci kartı takın, Windows otomatik olarak bulacak ve bir çakışma olmayacak şekilde konfigüre etmeye çalışacaktır. 52) İMLEÇ YANIP SÖNMESİN! Herhangi bir uygulamada, örneğin Word, Wordpad gibi bir kelime işlem uygulamasında yazı yazarken yanıp sönen imleç sizi rahatsız ediyorsa ve yanıp sönmesi yerine sabit dik bir imleç şeklinde durup durmasını istiyorsanız bunu minik bir REGISTRY ayarı ile halledebilirsiniz. Bunun için aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli olacaktır: 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 3. Açılacak olan pencerede HKEY_CURRENT_USER\Control Panel\Desktop bölümüne gidin. 4. Sağ tarafta boş bir alana tıklayın, buradaki listede CursorBlinkRate değerini bulun, üzerine çift tıklayın. 5. Değerini -1 yapın. 6. REGISTRY editörünü kapatın ve bilgisayarı kapatıp açın. Artık uygulamalarda yazı yazabileceğiniz bölümlerde imlecin yanıp sönmeyeceğini, dimdik duracağını göreceksiniz. 53) HER DOSYAYI NOTEPAD İLE AÇMAK İSTİYORUM SORU: Windows klasörümde bir sürü dosya bulunuyor, bu dosyaların da garip garip uzantıları var. Bunları NOTEPAD ile açmak ve içlerini görmek istiyorum. Bunun için ne yapmam lazım? Üzerine sağ fare ile tıkladığımda menüde NOTEPAD ile aç seçeneğinin görünmesini istiyorum. Bunu nasıl becerebilirim? Cevap: Her zaman olduğu gibi, ufak bir REGISTRY numarası ile bunu halledebilmeniz mümkün. Bütün yapacağınız aşağıdaki adımları takip etmek olacaktır. 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 3. Açılacak olan pencerede HKEY_CLASSES_ROOT bölümüne gidin, sağ tarafındaki + işaretine tıklayın. 4. * klasörünü bulun, üzerine tıklayın. 5. NEW (YENİ) menüsünden KEY (ANAHTAR) komutunu çalıştırın. Yeni anahtarın adını SHELL yapın. 6. SHELL klasörünün üzerine tıklayın. 7. NEW (YENİ) menüsünden KEY (ANAHTAR) komutunu çalıştırın. Yeni anahtarın adını OPEN yapın. 8. Sağ tarafta DEFAULT değerinin üzerine çift tıklayın, değerini NOTEPAD İLE AÇ yapın. 9. OPEN klasörünün üzerine tıklayın. 10. NEW (YENİ) menüsünden KEY (ANAHTAR) komutunu çalıştırın. Yeni anahtarın adını COMMAND yapın. 11. Sağ tarafta DEFAULT değerinin üzerine çift tıklayın, değerini C:\WINDOWS\NOTEPAD.EXE %1 yapın. 12. REGEDIT uygulamasını kapatın, Windows'u kapatıp açın. Eğer bütün bu adımları harfiyen uyguladıysanız, REGEDIT uygulamasındaki adı geçen klasör dizilimi yandaki örnek resimde görüldüğü gibi olacaktır. Herhangi bir dosyanın üzerine sağ fare düğmesi ile tıkladığınızda da açılacak olan menüde NOTEPAD İLE AÇ seçeneğini göreceksiniz. Bu komutunu çalıştırdığınızda adı geçen dosya NOTEPAD ile açılacaktır. Resim girecek: ews6.gif Resim altı: Herhangi bir dosyanın sağ fare menüsüne dosyayı NOTEPAD ile açacak bir komut ekleyebilirsiniz. 54) WINDOWS SERİ NUMARASI SORU: Windows 98'im artık kullanılamayacak kadar çok sorun çıkartıyor. Sık sık kilitleniyor, Explorer çöküp duruyor. Geçenlerde bilgisayarımı formatlayıp Windows 98'i baştan kurmaya karar verdim artık. Ancak bu aşamada büyük bir sorunla karşı karşıya kaldım. Sorunum şu: Elimde Windows 98'in kurulum CD-ROM'u bulunuyor ancak kurulum sırasında istediği şifreyi bir yere not etmemiştim. CD-ROM kutusunda vardı ancak kutu kaybolmuş. Bu yüzden Windows 98'i kurmaya cesaret edemedim. Kurulum şifremi nereden edinebilirim? Windows'un bir yerinde yazar mı? Cevap: Evet yazar. REGISTRY editörünü kullanarak bu bilgiye ulaşmanız mümkündür. Bunun için BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. REGISTRY editörü uygulaması ekrana gelecektir. Burada HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion anahtarına gelin. Sağ taraftaki listede aşağıya doğru kayın, örnek resimde de görüldüğü gibi Windows 98'in PRODUCT KEY'inin yazdığı bir satır göreceksiniz. Bu uzun satırı bir yerlere yazın. Artık sabit diskinizi formatlayıp bu ID bilgisini kullanıp Windows 98'inizi rahat rahat kurabilirsiniz. Resim girecek: res1.gif Resim altı: Eğer Windows anahtarınızı kaybettiyseniz REGISTRY editörünü kullanarak bulabilirsiniz
55) NETPROXY ve CHAT SORUNU SORU: ben bir Internet cafe işletiyorum. Geçenlerde derginizdeki yazıyı kullanarak cafemizdeki bilgisayarları tek bir bilgisayar üzerinden Netproxy kullanarak Internet'e açtım, gayet de başarılı olduk ancak bir yere kadar. ICQ ve IRC programlarını Netproxy üzerinden Internet'e eriştiremedik bir türlü. Ana makinede, yani Internet'e bağlı olan makinede herhangi bir sorun yok ancak diğer bilgisayarlarda IRC ve ICQ kullanamıyoruz. Bunun için ne yapmamız gerekli? cevap: Gerekli PROXY ayarlarını yaptıktan sonra bu iki programı da Internet'e açabileceksiniz. Önce IRC ile başlayalım. Ana makinede Netproxy ayarlarını açın ve 1080 portu üzerinden SOCKS servisinin açık olduğundan emin olun, eğer kapalıysa açın. DNS forwarding seçeneğini aktif hale getirin ve "Remote DNS Server IP" değerini bağlı bulunduğunuz servis sağlayıcının DNS adreslerinden biri olacak şekilde (bu adresleri servis sağlayıcınızdan alabilirsiniz) ayarlayın. Diğer bilgisayarlarda TCP/IP ayarlarını açın. Burada "DNS server" adresini NETPROXY yüklü olan ana makinenin IP adresi olacak şekilde ayarlayın (normal olarak bu değer 192.168.0.1 olmalı). mIRC veya mIRC32 programlarını açın. FILE menüsünden OPTIONS komutunu çalıştırın. CONNECT bölümünde FIREWALL seçeneğine gelin, "Use Socks firewall" seçeneğini aktif hale getirin ve Socks4 protokolünü seçin. HOSTNAME bölümüne NetProxy yüklü olan ana makinenin IP adresini girin (normal olarak bu değer 192.168.0.1 olmalı). UserID ve Password seçeneklerinin bir önemi yoktur. PORT değerini 1080 yapın, OK düğmesine basın ve ayarlar diyalog kutusunu kapatın. Programı kapatıp açın, artık mIRC'nin standart chat işlemlerini bu bilgisayarlar ile yapabileceksiniz. Dikkat etmeniz gereken bir nokta var: DCC Chat ve DCC Send NetProxy altında çalışmaz. ICQ programını NetProxy altında çalışacak şekilde ayarlamak için ise yine ana makinede SOCKS ayarlarını yapın. Netproxy ayarlar penceresinde 4000 (UDP) numaralı port bir ICQ sunucusuna bağlı olmalıdır (örneğin icq.mirabilis.com, port 4000 gibi). Şimdi diğer bilgisayarlara geçelim. ICQ menüsünden PREFERENCES'e gelin. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde CONNECTION bölümüne gelin. "I'm using a permanent internet connection (LAN) and the I am behind a firewall or proxy" seçeneğini aktif hale getirin. Firewall Settings düğmesine basın. Ekrana ICQ firewall wizard diyalog kutusu gelecektir. Burada aşağıdaki ayarları yapın: "I am using a SOCKS4 proxy server" seçeneğini aktif yapın. "Firewall sessions time out after" seçeneğini 180 saniye yapın. NEXT düğmesine basın. SOCKS4 host ayarını Netproxy yüklü olan ana makinenin IP adresi olacak şekilde ayarlayın. SOCKS4 port değerini "1080" yapın. "Use a mapped port on a Proxy" seçeneğini aktif hale getirin ve burada IP adresini ana makinenin IP adresi, port değerini de 4000 yapın. Next düğmesine basın. "Check my firewall/proxy setting" düğmesine basın. ICQ bir test yapacak ve ekranda "success" değerini görüntüleyecektir, yani başarılı olduğunu belirtecektir. DONE düğmesine basıp diyalog kutusunu kapatabilir ve NETPROXY altında ICQ kullanmaya başlayabilirsiniz. 56) E-MAIL VİRÜSLERİ SORU: E-mail mesajlarımı okumak için HOTMAIL kullanıyorum. Gelen e-mail mesajlarını HOTMAIL'den okursam bilgisayarıma herhangi bir virüs girer mi? Cevap: Bu soru bugünlerde e-mail ile bulaşan virüsler ve e-mail mesajları ile gelen "aman dikkat, bilmem ne konulu mesajda virüs var!" gibisinden kimisi sahte kimisi gerçek uyarıların çoğalmasına paralel olarak arttı. E-mail virüsleri konusunda bir açıklama yapalım. E-mail ile gelen virüsler, mesajın metin bölümünü okumakla bulaşmaz. Ancak bildiğiniz gibi e-mail ile gelen mesajlar ile bir de attachment adı verilen ek dosyalar gönderilebiliyor. Örneğin bir Word belgesini veya bir ZIP dosyasını mesajınıza ekleyip arkadaşınıza gönderebiliyorsunuz. Dikkat edilmesi gereken de bu ek dosyalar. Bu ek dosyaları açtığınızda eğer örneğin belgenin içerisinde bir Word makro virüsü varsa sisteminize bulaşabilir. Veya bir program gelmiştir, örneğin bir oyun programı. Ve bu programın içerisinde de sinsi bir virüs gizleniyor olabilir. Bu tür tehlikelerden korunmak için size beş adet önemli kural verelim, bunları uygulayın, rahat erin: 1. Tanımadığınız kişilerden gelen mesajların içerisinde ATTACHMENT adı verilen dosyalar varsa, bu ATTACHMENT adı verilen dosyalara sahip mesajların içinde ne olduğunu merak etmeyin, hemen silin. Ne olursa olsun. 2. Mutlaka ve mutlaka sisteminize bir anti-virüs koruma kalkanı oluşturun. Kullandığınız virüs programının en son sürümüne sahip olduğunuzdan emin olun. Virüs veri tabanlarını Internet üzerinden sık sık güncelleyin. 3. Kimden gelirse gelsin, eğer bir mesajdaki ek dosya sizin için önemliyse (örneğin patrondan gelmiş bir Excel tablosu veya Word raporu) bu ek dosyayı açmadan önce sabit diske çekin, virüs taramasından geçirin, ondan sonra açın. Dosyanın patrondan gelmesi içerisinden virüs olmayacağı anlamına gelmez. 4. Çok yakın tanıdığınız olmadıkça IRC veya ICQ ile sohbet ederken gelen dosyaları kabul etmeyin. Kabul ettiğiniz dosyaları da önceden virüs taramasından geçirin. 5. Son bir not, CRACK, WAREZ sitelerinden kırılmış program almayın. Kötü niyetli bir webmaster dosyaların içerisine virüsçükler, truva atları yerleştirip ortaya salmış olabilir. Midyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın. 57) DALNET BAĞLANTI PROBLEMİ VE ÇÖZÜMÜ daysoft@hotmail.com a gelen emaillerde, son günlerde DalNet Server'ı üzerinden Chat yapan daysoft üyelerinin bağlantı sorunları yaşadığı ortaya çıktı. Sözkonusu problemin nedeni, DalNet'in kullanıcılarına Identd Server kullanma zorunluluğu getirmesi. Peki nedir bu Identd Server? Identd Server, kullanıcının kimliği ile sistemi hakkında bilgi içeren ve isteyen diğer kullanıcılara bu bilgiyi yollayan bir yazılımdır. Bu yazılım mIRC'in içerisinde hazır olarak geldiğinden, ayarlarını doğru olarak yapmanız DalNet bağlantı problemini çözmeniz için yeterlidir. Şimdi ayarları bir gözden geçirelim. Önce mIRC içerisinde FILE*OPTIONS menüsünü açın. Gelen pencerede CONNECT*IDENTD kısmına girin. Resim girecek: identd.jpg Resim altı: Chat sırasında Dalnet iel sorun yaşamamak için IDENTD ayarlarını doğru yapmalısınız ENABLE IDENTD SERVER: Bu kutucuk, mIRC'in Identd yazılımını işletmesine izin verip vermediğinizi belirler. Kutucuğun dolu olduğundan emin olun. USER ID: Kullanıcı adı. Bu bölüme Internet'e bağlanırken kullandığınız Kullanıcı Adı'nı (Username) büyük-küçük harflere dikkat ederek yazın. SYSTEM: Kullandığınız sistem. Sisteminiz ne olursa olsun, buraya UNIX yazın. PORT: Identd yazılımının kullanmasını istediğiniz port. Bu kısma, standart Identd portu olan 113 değerini girin. SHOW IDENTD REQUESTS: Başkaları Identd'inizi okuduğunda haberiniz olsun istiyorsanız, bu kutucuğu işaretleyin. ENABLE ONLY WHEN CONNECTING: Bu kutucuk işaretli olduğunda mIRC, Identd yazılımını bağlantı sağlanana kadar çalıştırıldıktan sonra kapatır. Bu kutucuğu boş bırakmanızı öneriyoruz; zira bir IRCOP bağlı olduğunuz sırada Identd kullanmadığınızı fark ederse daha ciddi sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Ayarları bu şekilde yaptıktan sonra, Identd kaynaklı bir bağlantı sorununuz kalmayacaktır. 58) NUKENABBER'IN SÖRF KORUMASI Soru: daysoft websitesinin yazılarınızı ilgiyle takip ediyorum. Size nukeNabber ile ilgili bir sorum olacak: Ben nuke nabber 2.9 kurdum ve mart sayısındaki ve daha önceki sayılarda çıkan yazılara bakarak ayarları yaptım. Ama opsiyonlarda "ignore" ve "servers" bölümüne ne gibi ayar yapacağız onu yazmamışsınız. Bunu belirtir misiniz. Nukenabber chat ortamında işe yarıyor ama Internet'te sörf yaparken koruma yapar mı? Cevap: NukeNabber ayarlarındaki Ignore ve System kısımlarına değinmememizin sebebi, IRC hacker'larından korunurken bu kısımlarla ilgili bir şey yapmaya gerek olmamasıydı. Yine de merakınızı gidermek için kısaca açıklayalım. NukeNabber, Ignore kısmına yazdığınız IP adreslerinden gelen hiçbir şeyi engellemeyecektir. Servers kısmında ise, kutucukları işaretleyerek (zaten mIRC'in içinde hazır gelen) Identd ve Syslogd server'larını işletebilirsiniz. Ancak mIRC kullandığınız sürece, söz konusu server'lar zaten aktif haldedir, bu yüzden NukeNabber'da bu konuda bir şey yapmanıza gerek yoktur. Bunun dışında, NukeNabber'ın koruması Chat ile sınırlı değildir. Hack edilmeniz Chat ortamında olmanızla değil, Internet'e bağlı olmanızla ilgilidir. NukeNabber, Chat ortamında bulunsanız da bulunmasanız da Internet'e bağlı olduğunuz sürece listesine eklediğiniz portları korumaya devam edecektir. 59) BENİM SABİT IP ADRESİM VAR Soru: Ben Ç.Ü Eğitim fakültesi'nde uzman olarak çalışıyorum. Sayfanızı çok beğeniyorum ve bu şekilde devam etmenizi istiyorum. Tüm dergi çalışanlarına da ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Soruma gelince sayfanızda sık sorulan sorular bölümünü incelerken her bilgisayarın bir IP no'su olduğundan bahsetmişsiniz ve bu IP no'larının sabit olmadığını söylemişsiniz. (ISS'e her bağlanışta değiştiğini söylemişsiniz.) Ben üniversite üzerinden internet'e bağlanıyorum ve bir IP numaram var. Ama bu değişmiyor. Acaba değişiyor da ben mi bilmiyorum? Bunu bana açıklarsanız sevinirim. Bir sorum daha olacaktı. Ben internet üzerinde chat yaparken IRC, MIRC gibi programları kullanmadan sadece web tabanlı chat adreslerini kullanıyorum (petek.net/chat.html vs.) Acaba bu adreslerdeki bağlantılarda hack edilme olasılığı var mı? Cevap: Üniversiteler gibi kendi Domain'ine ve Proxy'sine sahip ortamlar, internete 24 saat bağlı oldukları için sabit IP adreslerine sahiptirler. Bu gibi bir ortamdan Internet'e bağlanıyorsanız, IP adresinizin her bağlantıda sabit kalması doğaldır. Chat'e gelince... Hack edilmenizin chat yaptığınız ortam ile pek bir ilgisi yoktur, önemli olan Internet'e bağlı olmanızdır. Internet'e bağlı olduğunuz sürece hack edilme riskiniz vardır. Ancak Web üzerinde chat yapıyorsanız, aynı chat odasında bulunduğunuz kimseler IP adresinizi direkt olarak göremezler, bu açıdan biraz daha güvende olduğunuz söylenebilir. Yine de bütün gece İSS'leri açık port bulma ümidiyle tarayan kişileri unutmamanızda fayda var. 60) İMDAT! SALDIRI VAR! Soru: Bir trojan saldırısı ile baş başa kaldim. PC Magazine'deki yazıları okudum ama anlamadığım yerler var. Birincisi sanırım ICQKILLER ile trojan bulaştı bana. Yazdığınız gibi WINDOWS\SYSTEM dizininde EXPLORER.EXE'yi sildim. Ve CLEANER adlı programla tarama yaptım, RUN'dan TELNET'leri kontrol ettim. Bir şey yok diyor. Ama NOBO adli program açıkken PORT 31337'den BO Packet (PING) from....... IP numarası seklinde mesaj görüyorum. Bu mesajlar ne anlama geliyor?Yapabildiğim kadar bilgisayarımı temizledim. Bir de bu NOBO programı haber verdiği gibi koruma da yapıyor mu? Cevap: NoBo adlı program, Back Orifice trojanını kullanarak PC'nize sızmak isteyebilecek davetsiz misafirlere karşı PC'nizi korur. Bunu yaparken, 31337 numaralı portunuzu dinler. PC'nize her sızılmak istediğinde, bahsettiğiniz mesajı görürsünüz. NoBo programı, sızmak isteyen kişi veya kişileri tespit edip engellediği için ortada bir problem yok. 61) KORURKEN YANMAYALIM DA SORU: iyi günler. Sormak istediğim bir şeyler var. Mesela sistemimize Nuke Nabber yada Netbuster kurduğumuzda bu programlar korumaları gereken portları açıp dinlemeye alıyor. Ve hacker'larda Wingate veya başka programlarla açık olan portları arıyorlar. Sonuçta kurulan bu programların olduğu bilgisayarları buluyorlar. Yani biz bunları sistemimize davet etmiş gibi oluyoruz bir anlamda. Bilmem haklı mıyım? Bu konuda bilgi verirseniz sevinirim. Cevap: Hacker'lar Port taraması yaptıklarında sizin PC'nize de rastlayacakları doğrudur. Ancak Nukenabber ve Netbuster gibi programlar, korudukları portlara bir saldırı olduğu anda söz konusu portu kapatarak PC'nize sızılmasını önlerler. Bu yüzden, korunan portlarla ilgili (açık gözükseler de) bir tehlike yoktur. 62) PCANYWHERE NEDİR? Soru: Nukenabber'in 2.9 sürümünü ayarladım. Bundan sonra internet bağlantısında kendiliğinden aktif oluyor mu? Yoksa bizim çalıştırmamız mı gerekiyor? Bir de PC ANYWHERE adlı program yardımıyla başka bir bilgisayara bağlanılabiliyor, bu programda hack veya trojan la ilgili bir program olabilir mi? Cevap: NukeNabber 2.9, çalıştırıldığı anda aktif olan bir programdır. Programı başlattıktan sonra yapmanız gereken tek şey, "NUKENABBER ON" kutucuğunun işaretli olduğundan emin olmaktır. PC Anywhere ise aslen trojanlar ile aynı mantıkla çalışır. Ama amacı iki bilgisayarı olan bir kullanıcının bir bilgisayardan diğerinin ekranını idare etmesini sağlamaktır. Örneğin sistem yöneticileri bu programdan çok yararlanırlar. Ancak PC ANYWHERE çalıştıran bir PC'yi ele geçirmek trojan çalıştıran bir PC'yi ele geçirmek kadar kolay değildir. PC ANYWHERE, çalıştırıldığı PC'yi davetsiz misafirlere karşı güçlü şifrelerle korur. Kayıt Bilgilerinizi Yedekleyin... Bu ay ayın püf noktasını REGISTRY'nin detaylarına ayırmışken ve REGISTRY'nizi yedeklemeden ayarlara dalmamanızı öğütlemişken bu yedekleme işlemini sizin için kolay tarafından gerçekleştirecek bir FREEWARE yazılım da tanıtmadan geçmeyelim dedik. Programımızın adı REGISTRY BACKUP. Kurulumu ve kullanımı oldukça kolay olan bu program MARK SOWARDS tarafından hazırlanmış ve Internet üzerinden FREEWARE olarak dağıtılıyor. Program o anki REGISTRY ayarlarınızın bir yedeğini alıyor ve her Windows 98 kullanıcısının olması gereken "başlangıç disketine" gerekli değişiklikleri gerçekleştiriyor. Böylece herhangi bir hata çıktığında bu kurtarma disketini kullanarak eski REGISTRY ayarlarınızı tekrar geri yükleyebiliyorsunuz. Program ile birlikte gelen belgeleme bu işlemlerin nasıl yapılacağını ayrıntılı olarak anlatıyor. Not: Bu dosyayıhttp://www.pcmagazine.com.tr adresinden erişebileceğiniz ailenizin Web sitesi PC Magazine Online'ın "Dergide adı geçen dosyalar" bölümünde bulabilirsiniz. Dosya adı: REGBACKUP.ZIP Bir Minik Düzeltme Geçtiğimiz ay XOOM banner'larını yoketmek konusunda bir püf noktası yazmıştım. Küçük bir dizi hatası olmuş. Doğrusu şöyle olacak. Eğer XOOM'dan bir Web sayfası aldıysanız ve giriş sayfasının adı INDEX.HTML ise, XOOM banner'larını yok etmek için yazacağınız Web adresihttp://members.xoom.com/_XOOM/kullanıcı_adı/index.html şeklinde yazılmalı. Dizgide INDEX.HTML tarafı güme gitmiş, bunu eklemeyi unutmayalım. Nedir Bu Registry Çözümler köşenizi düzenli olarak okuyan ve oldukça yararlanan biriyim. Ancak arada sırada verdiğiniz püf noktalarında geçen REGISTRY olayına kafam takıldı benim. Nedir bu REGISTRY? Ne işe yarar? Nasıl bir sistematiği vardır. Bu konuda detaya fazla kaçmadan bizim anlayacağımız dilde biraz bilgi verir misiniz? Bunun ben ve benim gibi bilgisayar kullanıcılarının oldukça yararlanacağı bir yazı olacağına eminim. Registry, Windows 98'in bütün ayarlarının tutulduğu bir veri tabanıdır. Bu veri tabanındaki bilgiler bilgisayarınızın WINDOWS klasöründeki iki gizli dosya içinde tutulur. Dosya isimleri USER.DAT ve SYSTEM.DAT oluyor. Windows Türkçesinde adına "sistem kaydı" adı verilen REGISTRY'nin hiyerarşik bir yapısı vardır. Bu yapı bilgisayarınızın klasör şeklindeki ağaç yapısına benzer. REGISTRY editörünün penceresinde görülen her dal bir klasör simgesi ile gösterilir. Bilgisayarınızın REGISTRY ayarlarını yapabileceğiniz REGISTRY editörünü BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırıp ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basarak ekrana getirebilirsiniz. REGISTRY editöründeki her dala KEY (ANAHTAR) adı veriliyor. Her anahtarın altında alt-anahtarlar ve değerler yer alabiliyor. Bu alt anahtarların altında da başka alt anahtarlar ve değerler bulunabilir. Bu değerler üç çeşittir. STRING (dize değeri), BINARY (ikili değer) ve DWORD (bunun Türkçe'si yok) olabilirler. Bu değerler kullanım amacına göre değişiklikler gösterebilirler. Açınca göreceksiniz, REGISTRY editöründe at ana dal bulunuyor. Her dal, sistem kaydındaki bilgileri gruplamak için kullanılıyor. Bu ana dalları açıklayalım: l HKEY_CLASSES_ROOT - Bu dalda dosya türleri ve OLE (object linking and embedding - nesne bağlama ve gömme) hakkındaki bilgiler saklanır. OLE sistemini kullanan uygulamalar bilgileri bu dalın alt dallarında alabilirler. l HKEY_CURRENT_USER - Birazdan değineceğimiz HKEY_USERS bölümünün, o anki aktif kullanıcı için ayrılmış ve ayarlanmış olan değerlerine buradan erişebilirsiniz. l HKEY_LOCAL_MACHINE - Bilgisayarınızda kurulu durumda bulunan bütün yazılım ve donanım bileşenlerinin bilgileri ve ayarları bu bölümde tutuluyor. Birden fazla donanım profili programlayabileceğiniz için o an aktif olan donanım ve yazılım ayarları HKEY_CURRENT_CONFIG bölümünde gösterilirler. l HKEY_USERS - Bilgisayarın bütün kayıtlı kullanıcılarının özelleştirilmiş ayarları (renkler, denetim masası ayarları vs...) bu bölümde kayıtlıdır. Windows 98 çoklu kullanıcı tarafından özelleştirilme seçeneğine sahiptir ancak genelde DEFAULT adında tek bir kullanıcıdan söz edilir bu bölümde. O anda bilgisayarı kullanmakta olan kullanıcının özel ayarları HKEY_CURRENT_USER bölümünde gösterilir. l HKEY_CURRENT_CONFIG - HKEY_LOCAL_MACHINE dalının o anda aktif olarak kullanılmakta olan donanım ve yazılım ayarlarına gitmek için bu daldan yola çıkabilirsiniz. l HKEY_DYN_DATA - HKEY_LOCAL_MACHINE dalında Windows 98'in dinamik olarak değişebilen tak ve kullan (Plug-&-Play) ayarlarının ve değerlerinin gösterildiği bölüme ulaşmak için kullanılır. Daha önceden de belirttiğimiz gibi, Kayıt Düzenleyicisi (Registry Editor) yani REGEDIT.EXE Windows 98'in bütün REGISTRY ayarlarını görüntüleme, silme veya değiştirme seçeneği vermektedir. Kayıt düzenleyicisini açtığınızda aynen eski Windows 3.x'lerdeki dosya yöneticisi veya yeni Windows'lardaki Windows Gezgini uygulamasında olduğu gibi dikine ikiye bölünmüş bir uygulama penceresi ile karşılaşırsınız. Sol tarafta ağaç yapısı ve klasörler, sağ taraftaki bölümde ise o anda seçili durumda olan klasörün içinde yer alan değerler listelenir. Herhangi bir dalı genişletmek alt dallarını görüntülemek için sol tarafındaki minik + işaretine tıklamanız veya o dal seçili durumda iken sağ ok tuşuna basmanız yeterlidir. Herhangi bir anahtarın içindeki değerleri görüntülemek için ilgili anahtarın klasör simgesine bir kere tıklamanız yeterlidir. Düzen (EDIT) menüsünden Yeni (NEW) komutunu çalıştırarak bir anahtarın altına değer ekleyebilirsiniz. Aynı komutu kullanarak yeni bir anahtar da ekleyebilirsiniz. Aynı dosya yöneticisinin veya Windows gezgininin sistemini kullanarak anahtar veya değerlerin isimlerini de değiştirebilirsiniz. Herhangi bir değerin içeriğini değiştirmek için de üzerine çift tıklamanız ve ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde yeni değeri girip ENTER tuşuna basmanız yeterlidir. KÜÇÜK BİR DENEME Şimdi küçük bir deneme yapalım, örneğin sık sık sorulan bir sorunun cevabını verelim. Mesele şu: Pek çok kullanıcı bilgisayarlarındaki BMP formatındaki görüntü dosyaların simgelerinin asıl görüntünün küçük bir simgesi şeklinde görüntülenmesini istiyorlar. Bunun için minik bir REGISTRY ayarı yapmak yeterli. Aşağıdaki adımları takip edip REGISTRY ayarlarını değiştirerek bunu mümkün kılabilirsiniz: 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. Kısa bir süre sonra REGISTRY editörü ekrana gelecektir. 2. Ekranın sol tarafındaki listede HKEY_CLASSES_ROOT değerini bulun, onun solundaki + işaretine tıklayın. Bunu yaptığınızda listenin açılıp aşağıya doğru uzadığını göreceksiniz. Bu liste harf sırasına göredir. Aşağıya doğru kayarak Paint.Picture anahtarına gelin, onun da sol tarafındaki + işaretine tıklayın. Liste yine açılacak. Buradan DefaultIcon bölümüne gelin ve üzerine tıklayın. Ekranda aşağıdaki gibi bir görüntü ile karşılaşmanız gerekli. 3. Sağ taraftaki DEFAULT değerinin üzerine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusuna %1 değerini girin. TAMAM düğmesine basın. 4. REGISTRY editörünü kapatın, Windows 98'i kapatıp açın. İçinde BMP dosyası olan herhangi bir klasörü açtığızda bu BMP dosyasının içeriğinin simge şeklinde göründüğüne şahit olacaksınız. İşte böylece REGISTRY ayarlarının nasıl yapılacağına da değinmiş olduk. Şimdi önemli bir not düşelim. REGISTRY ayarları bazen karmaşık olabilir, ilk denemelerinizde hatalı işlemler yapıp istenmeyen değerleri değiştirebilirsiniz. Bu yüzden ileride mutsuz anlar yaşamamak için değiştirmeden önceki REGISTRY ayarlarını yedeklemenizde sonsuz faide görüyorum. Bunun için geliştirilmiş yazılımlar var. Bu ay Çözümler köşemizde küçük bir kutu içerisinde gördüğünüz REGISTRY BACKUP yardımcı programını kullanarak bu yedekleme işine kökten bir çözüm getirebilirsiniz. 63) ROOT DOSYALARI NELERDİR? Windows kurduktan sonra bilgisayarımın C: sabit diskinin ROOT klasöründe bir ton dosya oluşuyor. bunlar herhalde gereklidir deyip silmiyoruz doğal olarak. Ancak bu dosyaların ne işe yaradıklarını bir anlatsanız ve bizleri aydınlatsanız çok mutlu olacağız. Bu konuda başka okuyucularımızdan da aynı tipte sorular gelmişti. Bu ay bu sorulara toplu bir cevap vermeyi uygun gördüm. İşte Windows kurduktan sonra sabit diskinizin ROOT klasöründe oluşması muhtemel dosyalar ve açıklamaları o vakit: l AUTOEXEC.BAT - Eski DOS zamanında da olduğu gibi bilgisayar açılırken otomatik olarak yüklenecek olan dosyaların ve ayar komutlarının bulunduğu yığın dosyası. İşletim sisteminin 32-bit'lik kısmı yüklenmeden önce yapılacak olan işlemler burada kayıtlıdırlar. l AUTOEXEC.DOS - Yukarıdaki dosyanın bir önceki yedeği. Bu yedek, Windows 95 veya 98 yüklenmeden önceki işletim sisteminin ayarlarını içerir. Açılışta DOS'a boot edilirken bu dosyadaki ayarlar kullanılırlar. l BOOTLOG.PRV - Bir önceki Windows açılışında kaydı tutulan işlemleri içeren metin dosyası. Bir önceki Windows açılışı sırasında yapılan bütün işlemler burada kayıt altına alınırlar. Kayıtlı bir boot işlemi istediğinizde veya Windows 98 otomatik olarak böyle bir işlem başlattığında bir önceki BOOTLOG.TXT dosyasının adı BOOTLOG.PRV olarak değiştirilir ve yeni bir BOOTLOG.TXT dosyası yaratılır. Windows'un çalışması ile pek ilgili değildir ve silebilirsiniz. l BOOTLOG.TXT - Windows'un o anki açılışında yapılan işlemlerin kaydı. İstek üzerine yaratılabilir, veya Windows bir önceki boot işleminin başarısız olduğunu saptarsa otomatik olarak yaratır. Silebilirsiniz. l COMMAND.COM - Windows komut satırı işleyicisi. DOS komut satırından işletilebilen komutları içerir. Sakın silmeyin. l COMMAND.DOS - Bir önceki işletim sisteminin COMMAND.COM dosyasını yedeği. Açılışta DOS'a boot etmek isterseniz kullanılır. l CONFIG.DOS - Bir önceki MS-DOS işletim sisteminin CONFIG.SYS dosyası. Açılışta DOS'a boot etmek isterseniz kullanılır. l CONFIG.SYS - Windows'un aktif CONFIG.SYS dosyası. Windows açılışı sırasında real-mode 16 bit sürücülerini ve ayarlarını belirtmek için kullanılır. l CVT.LOG - Drive Converter (FAT32) Log dosyası. Bir sabit diski FAT-32 formatına dönüştürdüyseniz yapılan işlemler bu dosyada kayıt altına tutulurlar. Bir hata çıkarsa buradaki bilgileri inceleyebilirsiniz. Eğer herhangi bir sorun yoksa, silebilirsiniz. l DETLOG.OLD - Windows donanım tanıma işlemlerinin bilgilerinin tutulduğu dosya. Yeni bir aygıt ekleyip buldurmak istediğinizde eski DETLOG.TXT dosyasının adı DETLOG.OLD olarak değiştirilir ve yeni bir DETLOG.TXT dosyası yaratılır. Silebilirsiniz. l DETLOG.TXT - Windows donanım tanıma işlemlerinin bilgilerinin tutulduğu dosya. Yeni bir aygıt eklediğinizde arama işlemi sırasında yapılanlar ve olası sorunlar bu dosyaya kaydedilir. Herhangi bir problem çıkarsa bu dosya kontrol edilerek çözülmeye çalışılabilir. Herhangi bir sorun yoksa silebilirsiniz. l IO.DOS - Eski MS-DOS IO.SYS dosyası. Açılışta DOS'a boot etmek isterseniz kullanılır. l IO.SYS - Windows MS-DOS IO.SYS dosyası. Windows'un düzgün çalışması için gereklidir, silmeyin. l LOGO.SYS - Windows logosu. Açılışta görüntülenen ekranın bilgilerinin saklandığı görüntü dosyasıdır. Windows 98 artık bu dosyayı kullanmıyor. Eğer Windows 98 kullanıyorsanız bu dosya bilgisayarınızda olmayabilir. l MSDOS.DOS - Eski MS-DOS'un MSDOS.SYS dosyası. Açılışta DOS'a boot etmek isterseniz kullanılır. l MSDOS.SYS - Windows MSDOS.SYS dosyası. Windows'un düzgün yüklenmesi için gereklidir, silmeyin. l OEMLOG.TXT - Windows'un Original Equipment Manufacturer (OEM) log dosyası. Silebilirsiniz. l SCANDISK.LOG - ScanDisk log dosyası. En son disk kontrolü sırasında yapılan işlemler, olası hatalar bu dosyaya kaydedilir. Silebilirsiniz. l SETUPLOG.TXT - Windows kurulum log dosyası. Kurulum sırasında yapılan işlemler ve olası sorunlar bu dosyanın içerisine kayıt edilir. Kurulum sırasında bir sorun çıkarsa sorun gidermek için bu dosya incelenir. Başarılı kurulumdan sonra silebilirsiniz. l SUHDLOG.DAT - Windows kurulum sabit disk log dosyası. Kurulumdan önce ve sonra diskin bütün Master Boot kaydının ve Partition Boot kaydının bilgileri bu dosyaya kayıt edilir. Bu dosyayı sorunsuzca silmek için Program ekle/kaldır seçeneğininde "Old Windows 3.x and MS-DOS system files" (eski Windows 3.x ve MS-DOS sistem dosyaları) seçeneğini kaldırın. l SYSTEM.1ST - Windows ilk registry kaydı. Windows kurulum sırasında yaratılan orijinal REGISTRY kaydını tutar. Silmeyin. l VIDEOROM.BIN - Eğer bilgisayarınızda bütünleşik bir görüntü kartı varsa onun Video-ROM bilgileri bu dosyada tutulur. Çoklu monitör kullanımı söz konusu olduğunda bu dosyadaki bilgiler Windows tarafından kullanılırlar. Eğer çift monitör kullanmayı düşünmüyorsanız silebilirsiniz. l W95UNDO.DAT - Windows 3.x üzerine Windows 95 terfisi yaparsanız eski dosyalar bu dosyanın içerisine sıkıştırılırlar. Kurulum işlemini geri almak istediğinizde kullanılırlar. l W95UNDO.INI - W95UNDO.DAT dosyasının içerisindeki dosyaların listesi bu dosya içerisinde tutulur. 64) OTOMATİK ARAÇ ÇUBUKLARI Windows masa üstlerinde bir çok simgeniz kol geziyor ve ekranda düzensiz bir görünüm arz ediyorlarsa, bu görüntüyü biraz daha derli toplu hale getirmek için Windows 98 ile birlikte gelen klasörlerden otomatik araç çubuğu yaratma seçeneğini kullanarak bilgisayarınızın masa üstüne biraz bahar temizliği yapabilirsiniz. Bunun için bütün yapacağınız masaüstünde herhangi bir klasör yaratmak ve bu klasörün içerisine sık kullanmakta olduğunuz kısayolları ve dosyaları tıkıştırmak. Daha sonra bu klasörü fare ile sürükleyip ekranın sağ veya üst sınırlarından bir yere getirip bırakınca (sol ve alta da bırakabilirsiniz ama burada kullanışlı durmuyorlar) bu klasörün içeriğinin otomatik olarak bir araç çubuğuna dönderilmiş olacağını göreceksiniz. Bu araç çubuğunun üzerine sağ fare düğmesi ile tıklayıp ekrana getirebileceğiniz menüden araç çubuğunun bazı özelliklerini (örneğin otomatik gizleme, küçük simgeler gösterme, hep üstte kalma gibi) kendi kafanıza göre ayarlayabilirsiniz. 65) DOSYALAR OTOMATİK SİLİNSİN Eğer kendinize güveniyor ve herhangi bir dosya veya klasörü silmek istediğinizde Windows 98'in herhangi bir onaylama diyalog kutusu ekrana getirmeden dosyaları langırt diye silmesini istiyorsanız bütün yapacağınız Windows 98 masaüstündeki çöp tenekesi simgesine sağ fare düğmesi ile tıklamak ve ekrana gelecek olan menüden ÖZELLİKLER komutunu çalıştırmak. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda DISPLAY DELETE CONFIRMATION DIALOG BOX (silme onay iletişim kutusunu göster) seçeneğini pasif hale getirin ve TAMAM düğmesine basarak diyalog kutusunu kapatın. Bundan böyle bir dosya veya dosyalar veya klasör veya klasörleri seçili duruma getirip klavyeden DEL tuşuna bastığınızda size sorgu sual sorulmadan dosya veya klasörlerin otomatik olarak geri dönüşüm kutusuna postalandığına şahit olacaksınız. 66) MÜZİK CD'LERİNİ TARAMAK Bir müzik CD'si aldınız ve albümün tamamını dinlemeye zamanınız yok. Ama bütün şarkılar hakkında en azından başından bir miktar dinleyerek bir fikir edinmek istiyorsanız. Bu durumda Windows 98 ile birlikte gelen CD çaldırgaç programının INTRO PLAY seçeneği yardımınıza koşacaktır. Bu seçeneği kullanarak CD'yi çaldırdığınızda Windows 98'in CD player programı her şarkının ilk 10 saniyesini (veya sizin ayarladığınız bir süre kadarını) otomatik olarak çalıp çalıp geçecektir. Bunun için bilgisayarınıza bir müzik CD'si takın. Teorik olarak, eğer Windows 98'iniz müzik CD'lerini otomatik olarak çalmaya göre ayarlanmışsa CD PLAYER programı ekrana gelecek ve müzik çalmaya başlayacaktır. CD PLAYER uygulamasının OPTIONS menüsünden PREFERENCES komutunu çalıştırın. ekrana gelecek olan diyalog kutusunda INTRO PLAY LENGHT seçeneğini saniye cinsinden istediğiniz ayara getirin. Bu ayar default olarak 10 saniyedir. Bu değeri istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Ayarınızı yaptıktan sonra TAMAM düğmesine basın ve CD PLAYER uygulamasını kapatın. Daha sonra yine OPTIONS menüsünden INTRO PLAY seçeneğini aktif hale getirin. PLAY düğmesine basın ve arkanıza yaslanın. CD PLAYER uygulaması bütün TRACK'lerin ilk on saniyesini (veya ayarlamış olduğunuz süre kadarını) sırayla çalacaktır. 67) VİRÜSLERE OTOMATİK KONTROL Bu aralar Internet'ten yağmur gibi yağan virüsler bizi gerçekten çok tedirgin ediyor. Gerçi bilgisayarımızda virüs koruması bulunuyor ancak yine de Internet'ten arada bir program download ediyoruz. Bu programların bilgisayara gelirken virüslü olup olmadığını kontrol edecek bir seçenek var mıdır? Dosya download ederken GETRIGHT kullanıyorum ve bu programın bu tür bir özelliği olup olmadığını bilmiyorum. Yardımcı olur musunuz? GETRIGHT'ın kendisi bir virüs tarama programı değildir. Ancak programın bir dosyayı download ettikten sonra otomatik olarak virüs tarama programına yollayıp kontrol ettirtme seçeneği bulunuyor. Dosya yolda gelirken virüs içerip içermediği kontrol edilemez ancak dosya indirildikten sonra herhangi bir virüs içeriğine karşı denetlenebilir. Bunun için aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli. 1. GETRIGHT uygulamasının penceresini ekrana getirin. Bunun için araç çubuğunun sağ alt tarafındaki GETRIGT simgesine çift tıklayın. 2. EDIT menüsünden CONFIGURATION komutunu çalıştırın. ekrana gelecek olan diyalog kutusunun WHEN DONE bölümüne gelin. 3. Bu bölümde "virus scanner program to use bölümüne odaklanın. Buradaki BROWSE düğmesine basın. Açılacak olan diyalog kutusunu kullanarak virüs tarama programınızı bulun ve AÇ düğmesine basın. 4. İşlem bittikten sonra OK düğmesine basarak GETRIGHT ayar penceresini kapatın. Bundan böyle bir dosyayı bilgisayarınıza indirdiğinizde dosya otomatik olarak ayarlamış olduğunuz virüs tarama programına gönderilecektir. Program virüs var mı yok mu bakacak ve size bir rapor geçecektir. Ben örnek resimde de görüldüğü gibi bu amaç için ANTI VIRAL TOOLKIT PRO programını kullanıyorum. 68) BİLGİSAYARINIZA KİMLER BAĞLI? Ofisimizde ağ ortamında çalışıyoruz. Klasörlerimizi paylaştırdık, böylece arkadaşlarımız ile dosya alışverişinde bulunabiliyoruz. Bu arada, ufak bir problem hasıl oldu , bu konuda bilgi almak istiyorum. Örneğin, bilgisayarımı kapatmak istediğimde arada bir ekrana "bilgisayarınıza 1 kullanıcı bağlı...." filan diye bir uyarı mesajı geliyor. bağlı olabilir, belki de dosya çekiyordur, bu yüzden bilgisayarımı kapatmam onu zora sokabilir. Ancak daha önceden bağlanmış ve işini bitirmiş de olabilir. Bu durumda ben boşu boşuna bekliyor da olabilirim. Bu konuya açıklığa kavuşturmak için ağ bağlantılarımın durumunu izleyen bir program var mı? Varsa bunu nereden temin edebilirim? Windows 98 kullanıyorum. Var, hem de bir yerden temin etmenize gerek yok. Çünkü bu program zaten Windows ile beraber geliyor. Programın adı ağ izleyicisi ve istediğiniz an Windows'a kurabilirsiniz. Windows CD-ROM'unuzu CD-ROM sürücünüze takın. BAŞLAT menüsünden AYARLAR * DENETİM MASASI komutunu çalıştırın. Denetim masası penceresinde PROGRAM EKLE/KALDIR simgesine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde WINDOWS KUR bölümüne gelin. Burada listeden aşağıya kayarak SİSTEM ARAÇLARI seçeneğine gelin. AYRINTILAR düğmesine basın. ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisindeki listeden AĞ İZLEYİCİSİ seçeneğini aktif hale getirin. TAMAM düğmesine basın. gerekli programlar Windows CD-ROM'undan bilgisayarınıza kopyalanacaktır. Tekrar TAMAM düğmesine basın ve diyalog kutusunu kapatın. Şimdi herhangi bir anda bilgisayarınıza ağ üzerinden bağlı kullanıcıların listesini almak için BAŞLAT menüsünden PROGRAMLAR * DONATILAR * SİSTEM ARAÇLARI * AĞ İZLEYİCİSİ komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan program penceresinde bilgisayarınıza bağlı olan bilgisayarların listesini görebilirsiniz. Örnek resimde benim bilgisayarıma HAKAN ve VOLKAN bağlı, HAKAN'da ORTAK klasörümden bir WORD dosyasını açmış içine bakıyor. Böylece bu program sayesinde her şeyi tabak gibi görmek mümkün oluyor. 69) ESKİ PROGRAMLARI BAŞLAT MENÜSÜNE EKLEMEK Şu anda Windows 95 kullanıyorum. Ancak bazı eski Windows 3.1 programlarım var ve bunları da yeni sistemimde kullanmam gerekiyor. Ancak bu programların çoğu eski zamanda kaldığı için bazılarının kurulum programları bulunmuyor, bu yüzden sadece eski yedeklerden geriye kopyalayınca çalışabiliyor. Kurulum programı olanların da bazıları programı çalıştıracak bir kısayolu Başlat menüsüne eklemiyor. Bu programları diğer Windows 95 programları gibi Başlat menüsüne eklemek için ne yapmalıyım? İyi bir noktaya parmak bastınız. Çoğu yeni programın kurulum rutinleri kurulum işlemini yaptıktan sonra Başlat menüsünden bir grup açıyor ve programı çalıştıracak bir kısayolu bu gruba ekliyor. Ancak eski programlarda bu tür bir şey söz konusu değil. Bu yüzden herhangi bir programı sabit diskinize kopyaladıktan sonra programı Başlat menüsünden çalıştıracak bir kısayol oluşturmak için aşağıdaki adımları takip edin: 1. BAŞLAT menüsüne sağ fare düğmesi ile tıklayın ve ARAŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan Windows gezgini penceresinin içinde START MENU klasörünü göreceksiniz. Başlat menüsü de sabit diskinizde aynen bir klasör gibi durur, sadece içeriği BAŞLAT menüsünde görüntülenir. 2. Windows Gezgininin içerisinde sağ tarafta PROGRAMLAR üzerine çift tıklayın. 3. Sağdaki boş alana sağ fare düğmesi ile tıklayın ve YENİ * KLASÖR komutunu çalıştırın. 4. Oluşturulacak olan yeni klasör aynı zamanda yeni programınızın içinde yer alacağı menü grubunun adını da gösterecektir. Bu yüzden program grubunun adını uygun seçin. 5. Klasörü adlandırdıktan sonra üzerine çift tıklayın ve içine girin. 6. Sağdaki boş alanda sağ fare düğmesine basın ve YENİ * KISAYOL komutunu çalıştırın. 7. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde ARAŞTIR düğmesine basın. Açılacak olan diyalog kutusunu kullanarak programın EXE dosyasını bulun ve üzerine çift tıklayın. 8. Programı seçtikten sonra İLERİ düğmesine basın. Bundan sonraki adımda programın BAŞLAT menüsünde çalıştırılacak olan menü öğesinin adını belirleyin. Uzun bir isim kullanabilirsiniz. 9. SON düğmesine basın ve Windows gezginini kapatın. Bundan sonra BAŞLAT menüsünü açın ve Programlar kısmına gelin. Burada yeni menü öğenizin ve kısayolunuzun kuzu kuzu sizi beklemekte olduğunu göreceksiniz. aynı yöntemi uygulayarak diğereski Windows programlarınızı da Başlat menüsüne dahil edebilirsiniz. 70) BU DOSYA NOTEPAD İLE AÇILAMAYACAK KADAR BÜYÜK Merhaba, bazı TXT dosyalarına çift tıkladığında ekrana "bu dosya not defteri ile açılamayacak kadar büyük, Wordpad ile açayım mı?" diye bir soru geliyor ve ben TAMAM düğmesine basınca dosya Wordpad ile açılıyor. Ancak bu aşamada aklıma bir soru takıldı. Benim bilgisayarımda Word var ve Wordpad'den çok daha yetenekli. Acaba bir püf noktası var mıdır? Yani ben büyük bir TXT dosyasına çift tıkladığımda dosyayı Wordpad yerine Word ile açsın? Var, var. Ufak bir REGISTRY numarası ile bu isteğinizi yerine getirebilirsiniz. Bunun için aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli olacaktır: 1. BAŞLAT menüsünden Çalıştır komutunu çalıştırın. 2. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. ekrana REGISTRY editörün gelecektir. 3. Ok tuşlarını kullanarak HKEY_LOCAL_MACHINE\SOFTWARE\Microsoft\ Windows\CurrentVersion\App Paths\WORDPAD.EXE anahtarına gelin. 4. Sağ tarafta VARSAYILAN değerinin üzerine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusu içerisinde WORDPAD yerine çalıştıracağınız programın (sizin durumunuzda WORD.EXE) tam sürücü ve klasör adresini girin. Örnek için yandaki resme bakabilirsiniz. 5. TAMAM düğmesine basın. 6. REGISTRY editörünü kapatın. Bundan böyle uzun bir dosya söz konusu olduğunda Windows yine WORPAD ile açmak isteyip istemediğiniz soracak ancak TAMAM dediğinizde Wordpad'i değil REGISTRY editöründe ayarlamış olduğunuz programı çalıştırarak dosyayı açacaktır. 71) DENETİM MASASINI DÜZELTMEK Geçenlerde Denetim Masamda bir problem olduğunu keşfettim. Ne zaman Denetim Masasını açmak istesem ekranda herhangi bir simge görünmüyor. Onun yerine Denetim Masası penceresi içerisinde bir el feneri dönüp duruyor. Daha sonra da ekranda bir hata mesajı görüntüleniyor. Pencereyi kapatınca da masaüstündeki bütün simgelerin silindiğini görüyorum. Bilgisayarı boot edince düzeliyor ama Denetim masası yine aynı problemi çıkartıyor. Denetim Masamı geri almak için Windows'u bir daha yüklemekten başka bir çare var mıdır? Bu konuda bayağı fazla soru gelmeye başladı. Problem büyük ihtimalle Denetim Masası öğelerinden birinin bozulmasından dolayı kaynaklanıyor. Denetim masası ne zaman açılsa, Windows\System klasörünü tarar ve soyadı CPL olan dosyalara bakar. Bu dosyalardan yararlanarak da penceresinin içerisindeki Denetim Masası simgelerini oluşturur. Eğer bozuk bir CPL dosyası varsa bu tür takılmalar yapabilir. Hangi dosyanın bozuk olduğunu öğrenmek için bir dizi deneme-yanılma yapmanız gerekecek. Bir DOS penceresi açın ve Windows\System klasörüne gelin. Burada komut satırında REN *.CPL *.CPX Komutunu çalıştırın. Daha sonra tekrar Denetim Masasını açın. Eğer Denetim masasını şimdi açarsanız ekranda herhangi bir simgenin bulunmadığını göreceksiniz ama en azında takılma olmayacaktır. Şimdi sıra ile bütün CPX soyadlı dosyaları teker teker CPL soyadına dönüştür. Ve her isimlendirmeden sonra Denetim Masasını F5 ile tazeleyin. Simgeler bir bir belirmeye başlayacaktır. Eğer bir adımda yine ayın takılma gerçekleşirse en son adını değiştirdiğiniz CPL dosyası bozuk demektir. O dosyayı silin. Bu tür bozukluklar genelde kötü planlanmış UNINSTALL programları yüzünde yanlışlıkla silinen DLL dosyaları yüzünden olur. Denetim masasının geri kalan elemanlarını isim değiştirerek geri kurtarın. Artık Denetim Masası problemsiz simgelerle açılacaktır. 72) SCANDISK OTOMATİK OLARAK ÇALIŞMASIN Windows 95 osr2 ve sonrasında bir özellik var. Eğer sistem herhangi bir şekilde SHUTDOWN komutu kullanılmadan kapatılırsa, bir sonraki sefere bilgisayar açıldığında sistem açılmadan önce SCANDISK otomatik olarak çalıştırılıyor, diskte kırık çıkık olmadığını araştırıyor. Bazı kullanıcılar bunu sıkıcı buluyorlar ve sürekli olarak bu özelliği iptal etmenin bir yolu olup olmadığını soruyorlar. Bunu birkaç kere açıklamıştık ama bir daha kısaca değinelim. Bu özelliği kapatmak için aşağıdaki adımları takip edin: 1. Bir DOS oturumu açın. Sabit diskin C:\> klasörüne gelin. 2. Bu adımda MSDOS.SYS dosyasını düzenlemek için üzerindeki korumayı kaldırmanız gerekli. Bunun için komut satırında attrib -h -r -s msdos.sys komutunu çalıştırın. 3. Daha sonra dosyayı düzenlemek için EDIT MSDOS.SYS Komutunu çalıştırarak MSDOS.SYS dosyasının içeriğini ekrana getirin. 4. Burada dosyanın altına doğru [Options] bölümüne gelin ve buraya AutoScan=0 Satırını ekleyin. 5. Dosyayı kaydedin ve EDIT uygulamasından çıkın. Tekrar komut satırında attrib +h +r +s msdos.sys yazıp dosyanın özniteliklerini eskisi gibi ayarlayın. Bundan sonra bilgisayarı boot edin ve normal çalışmanıza devam edin. Herhangi bir problem olup da Windows'u düzgün kapatamazsanız artık boot ettiğinizde SCANDISK otomatik olarak çalışmayacaktır. Ancak isterseniz bu seçeneği ileride kapatabilirsiniz. Yine aynı adımları takip edeceksiniz fakat 4. adımda AutoScan=1 Satırını kullanacaksınız. 73) BELLEK TEST HATASI Bilgisayarımı birkaç saat kapalı bıraktıktan sonra açtığımda açılırken arada bir "memory test fail" diye bir hata mesajı çıkartıyor. Beş on kere kapatıp açınca düzeliyor ve makine normal çalışmasına devam ediyor. Ancak içime bir kurt düştü. Acaba belleğim bozuk mu? İleride başıma dert çıkarır mı? Genel bir kural olarak bilgisayar soğukken çıkan problemler mekanik sorunlardan, bilgisayar sıcakken çıkan problemler ise bilgisayarın içindeki silikon parçaların hatalı çalışmasından kaynaklanır. Sizin durumunuz incelendiğinde görülen o ki, bellek devreleri arasındaki zayıf bir bağlantı söz konusu büyük ihtimalle. Bilgisayar ısınınca metal konnektörler genişliyor ve birbirlerine değiyorlar, böylece problem geçiyor. Problemi çözmek için öncelik elbette bilgisayarı servise götürmek. Ancak kendiniz bir kontrol yapmak istiyorsanız önce bütün bellek modüllerini çıkartın. Konnektörlerin temiz olduğundan emin olun, tozlu kirli ise kuru bir bez ile silin. Daha sonra bellekleri tekrar sıkıca yerine takın (takılırken ÇIT sesini duyduğunuzdan emin olun) ve bilgisayarı açın. Bakın bakalım olacak mı? Eğer sorunuz böyle çözülmezse bellekler yolcu demek, size bir teknik servis yolu görünüyor. 74) ŞİFREMİ UNUTTUM Merhaba. Bir üniversite öğrencisiyim ve tez hazırlıyorum. Ancak çok büyük bir problemim var. Geçenlerde tezimi içeren Word belgesini meraklı gözlerden gizlemek için şifreledim. Belki size garip gelecek ama şifreyi unuttum. Ne yaptıysam da hatırlayamıyorum. Arkadaşlarımdan biri Word belgelerinin şifresini çözen bir program olduğunu duyduğunu söyledi. Ancak bu programı nereden bulacağımı bilmiyorum. Parası neyse vermeye hazırım. Böyle bir program varsa bu programı nereden edinebilirim? Adı geçen program Advanced Word 97 Password Recovery. Programı hazırlayan şirket ise ELCOM Software. Şifreleme yazılımları konusunda uzman olan şirketin Web sitesine
www.elcomsoft.com
Digital Forensic, Data Decryption and Password Recovery Solutions for Law Enforcement, Forensic and Corporate Customers | Elcomsoft Co.Ltd.
adresinden erişip programın demo sürümünü çekip sisteminize kurabilirsiniz. Demo sürümü sadece dört karaktere kadar olan şifreleri çözebiliyor. Eğer 30 dolarlık shareware kayıt ücretini öderseniz, bu sınırlama kaldırılıyor. Denemelerimizde programın oldukça başarılı olduğunu gördük. Ayrıca bu programı
adresinden erişebileceğiniz ailenizin Web sitesi daysoft Online'ın "dergide adı geçen dosyalar" bölümünden edinebilirsiniz. Dosya adı AW97PR.ZIP, boyutu da 650 K. 75) GELEN KUTUSU YARDIMCISINI YEDEKLEMEK Merhaba, sık sık bilgisayarında sorun yaşayan bir Windows 98 kullanıcısı olarak yardımınıza ihtiyacım var. Ben arada bir bilgisayarımı formatlayıp yeniden kuruyorum. Ancak ayarlarımı geri alırken zorlanıyorum. Sizin verdiğiniz püf noktalarından birini kullanarak APPLICATION DATA klasörümü yedekleyip Windows 98'i tekrar kurduğumda e-mail'lerime ve adres defterime tekrar kavuşabiliyorum. Ancak beni sık sık e-mail ile rahatsız eden servislere karşı koymuş olduğum filtreler bu yöntemle yedeklenmiyor sanırım çünkü her seferinde baştan kurmak zorunda kalıyorum. Bu bilgileri yedeklemenin yöntemini öğretirseniz müteşekkir kalacağım. Aslında bu konuya daha önce değinmiştik ama bir kere daha bir hatırlatma yapmaktan zarar gelmez diye düşünüyorum. Böylece kaçırmış olan okurlarımız da öğrenmiş olurlar. Gelen kutusu yardımcısını kullanarak e-mail sisteminize koymuş olduğunuz filtreleri yedeklemek için ufak bir REGISTRY numarası yeterli. Aşağıdaki adımları takip edin: 1. Başlat menüsünden Çalıştır komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 2. HKEY_CURRENT_USER \ Software \ Microsoft \ Outlook Express \ Mail \ Inbox Rules bölümüne gidin. 3. Sol tarafta INBOX RULES seçili (mavi) durumdayken REGISTRY menüsünden EXPORT REGISTRY FILE komutunu çalıştırın. 4. Dosyayı bir diskete veya ikinci sabit diskinize kaydedin. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 5. REGISTRY editörünü kapatın Bundan böyle Windows 98'i tekrar kurduğunuzda normal adımları takip ederek Outlook Express'i yükleyin, e-mail mesajlarınızı ve adres defterinizi geri alın. Daha sonra ikinci sabit diskinize REGISTRY dosyasını kaydettiğiniz klasöre gelin ve üzerine çift tıklayın. Ekranda bu kaydın Windows 98'in REGISTRY kaydına başarı ile eklendiğini söyleyen bir diyalog kutusu ile karşılaşacaksınız. Artık filtrelerinizi geri almış durumdasınız. 76) BU DOSYA NEDİR? Default ayarında kurulduğunda Windows 98 ekranda klasör görüntüsü içindeyken dosyaları soyadlarını görüntülemez. Oysa biz biliyoruz ki bir dosyayı diğerinden ayırt etmek için kullanılan en iyi yöntem dosyanın soyadıdır. Böylece bir GIF görüntüsü ile bir JPG görüntüsü arasındaki farkı, bir metin dosyası ile bir program arasındaki farkı fark edebiliriz. Bu yüzden en iyisi Windows 98'i kurar kurmaz dosya soyadlarını görünür yapmaktır. Bunun için önce Bilgisayarım simgesine çift tıklayın. açılan pencerede GÖRÜNÜM menüsünden KLASÖR SEÇENEKLERİ komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun GÖRÜNÜM bölümüne gelin. Burada aşağıdaki listede aşağı doğru kayın ve "bilinen dosya türlerinin dosya uzantılarını gizle" seçeneğini kapatın. TAMAM düğmesine basarak diyalog kutusunu kapatın. Bundan böyle bir klasöre girdiğinizde aynı isimdeki seksen dosyadan hangisinin GIF, hangisinin TXT hangisinin DOC olduğunu kolayca anlayabileceksiniz. 77) BİR DOSYAYA İKİ PROGRAM Bir dosyayı bazen bir programla bazen bir başka programla açmak isteyebilirsiniz. Biliyorsunuz, normalde bir dosyanın bir programı olur, ve bu dosyaya çift tıklandığında o program açılır ve dosyayı işletir. Ancak şöyle bir durumla karşı karşıya kalabilirsiniz. HTML dosyalarını düzenleyen bir kimsesiniz diyelim. Bir HTML dosyasının üzerine çift tıkladığında Internet Explorer açılıyor, buraya kadar bir problem yok. Ama varsayalım k, bazı durumlarda bu dosyayı ailenizin metin editörü NOTEPAD ile açmak ve içeriğini düzenlemek istiyorsunuz. Bu durumda bir HTML dosyasına sağ fare düğmesi ile tıklasanız da açılacak olan menüden NOTEPAD komutunu çalıştırsanız da dosya otomatik olarak Notepad ile açılsa fena mı olur? Olmaz, olmaz. Aşağıdaki örneği HTML dosyaları ve NOTEPAD için yaptım. Siz bunu GIF dosyalarınız, TXT dosyalarınız yani ayarlamak istediğiniz bütün dosya çeşitleri için ufak tefek değişiklikler ile uygulayabilirsiniz. Soyadı HTM olan dosyaların üzerine gidip sağ fare düğmesine bastığınızda NOTEPAD uygulaması ile bu dosyayı açacak olan bir menü komutu eklemek için aşağıdaki adımları takip edin: 1. Herhangi bir klasör penceresini açın. 2. GÖRÜNÜM menüsünden KLASÖR SEÇENEKLERİ komutunu çalıştırın. 3. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun DOSYA TÜRLERİ bölümüne gelin. 4. Listeden aşağı doğru kayarak MICROSOFT HTML DOCUMENT seçeneğini bulun ve seçili duruma getirin. 5. EDIT düğmesine basın. 6. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda YENİ düğmesine basın. 7. EYLEM bölümüne NOTEPAD, uygulama bölümüne de NOTEPAD.EXE yazın ve ENTER tuşuna basın. 8. İki kere KAPAT düğmesine basarak diyalog kutularını kapatın. Bundan sonra herhangi bir klasör penceresinde soyadı HTM olan herhangi bir dosya gidip sağ fare düğmesine bastığınızda ekrana gelecek olan menüde NOTEPAD komutunu göreceksiniz. Bu komutu çalıştırdığınızda ekrana NOTEPAD uygulaması gelecek ve dosyanın içeriğini düzenlemek üzere ekranda gösterecek. Oysa dosyaya çift tıklarsanız ekrana Internet Explorer uygulaması gelecek ve dosyayı ekranda görüntüleyecek. 78) EKRAN AYARLARINA HIZLI ERİŞİM Ekran modunu, çözünürlüğünü ve renk derinliğini sık sık değiştiren bir kullanıcı iseniz, araç çubuğuna ekran çözünürlüğü ve renk derinliğini tek tıklama ile değiştirebileceğiniz bir menünün açılması sağlayan bir simgecik ekleyebilirsiniz. Bunun için ekranda masaüstünde boş bir yere gelin. Sağ fare düğmesine basın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun SETTINGS bölümüne gelin. Burada ADVANCED düğmesine basın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun GENERAL bölümünde SHOW SETTINGS ICON ON TASKBAR seçeneğini aktif hale getirin. Yapılacak olan değişikliklerin anında uygulanması için de APPLY THE NEW COLOR SETTINGS WITHOUT RESTARTING seçeneğini aktif hale getirin ve OK düğmesine basın. Artık araç çubuğunuzun sağ alt tarafında minik bir monitör simgesi göreceksiniz. Bu simgeye tıkladığınızda bir menü açılacak. Bu menüyü kullanarak ekran kartınızın desteklediği renk derinliği ve çözünürlüklere anında atlayabilirsiniz. 79) FINDFAST ŞART MIDIR? Değildir aslında. Eğer sisteminize MS Office kurduysanız, Başlangıç menünüzde FINDFAST diye yeni bir öğenin eklenmiş olduğunu göreceksiniz. Bilgisayarınızın performansını bu seçeneği bu menüden kaldırarak artırabilirsiniz. Normal olarak Find Fast'ın görevi zaman zaman aktif olup sabit diskinizde Office dosyalarını indekslemektir. Böylece Office paketi ile bu dosyaları açarken veya içlerinde arattırma yaparken performansınızı artırmayı planlamaktadır. Ancak bu komutun götürüsü getirisinden fazladır. Getirdiği performans artışı milisaniyelerle ölçülürken götürdüğü performans saniyeler seviyesine çıkmaktadır. Bu seçeneği Başlangıç menünüzden attıktan sonra FindFast programının arkasında bıraktığı LOG dosyalarını silmek için Başlat menüsünden AYARLAR * DENETİM MASASI komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan pencerede HIZLI BUL (FIND FAST) üzerine çift tıklayın. Açılacak olan pencerede sıra ile sabit disklerinizi seçili duruma getirin ve DİZİN menüsünden DİZİN SİL komutunu çalıştırın. Açılacak olan diyalog kutusuna EVET cevabını verin. Bunu bütün diskler için tekrarlayın. Artık HIZLI BUL'un arkasında bıraktığı dosyaları sildiniz gitti. Sisteminize bir daha karışmayacaktır. Penceresini kapatın, tarihin derinliklerine gömülsün gitsin. 80) LOGOFF DA NE İŞE YARARMIŞ Eğer bilgisayarınızı sadece siz kullanıyorsanız BAŞLAT menüsündeki "xxx oturumunu kapat" seçeneğini silerek BAŞLAT menüsünde gereksiz yer kaplamasını engelleyebilirsiniz. Bunun için minik bir REGISTRY ayarı gerekiyor. Aşağıdaki adımları takip edin: 1. BAŞLAT menüsünden ÇALIŞTIR komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunda REGEDIT yazıp ENTER tuşuna basın. 2. HKEY_CURRENT_USER \ Software \ Microsoft \ Windows \ CurrentVersion \ Policies \ Explorer bölümüne gidin. 3. Sağ taraftaki alanda boş bir yere sağ fare düğmesi ile tıklayın. NEW * DWORD Value komutunu çalıştırın. 4. Adını NoLogOff yapın. 5. Üzerine çift tıklayın ve değerini 1 yapın. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. 6. REGEDIT programını kapatın ve Windows'u kapatıp açın. Artık Başlat menünüzde "xxx oturumunu kapat" seçeneği görülmeyecektir. Bu seçeneği tekrar görünür hale getirmek için NoLogOff değerini 0 yapmanız yeterlidir. 81) GEÇMİŞ BAŞLAT MENÜSÜNE Internet Explorer'ın oldukça faideli bir özelliği olan ziyaret edilen siteleri GEÇMİŞ (HISTORY) şeklinde gösterme özelliğini BAŞLAT menüsüne bir Menü olarak ekleyebilirsiniz. Böylece daha önce ziyaret etmiş olduğunuz Web sitelerinin çetelesine hızlı yoldan erişmiş olursunuz. Bunun için aşağıdaki adımları takip edin. 1. BAŞLAT düğmesine gelin ve üzerinde sağ fare düğmesine tıklayın. 2. Açılacak olan menüden AÇ komutunu çalıştırın. 3. Ekrana gelecek olan pencerede DOSYA menüsünden YENİ * KLASÖR komutunu çalıştırın. 4. Yeni klasörün adını aynen aşağıdaki gibi yapın WEB TARİHÇESİ.{FF393560-C2A7-11CF-BFF4-444553540000} 5. ENTER tuşuna basın ve bu klasör penceresini kapatın. Artık Başlat menünüzde açtığınızda aşağıdaki örnek ekran görüntüsünde olduğu gibi Web Tarihçesi adı altında bir klasör göreceksiniz. Bu klasörün içinde bütün sörf geçmişiniz yatacaktır. Eskiden gitmiş olduğunuz sitelere buradan hızlıca erişebilirsiniz. Not: Yukarıdaki satırı aynen girmeye dikkat edin, sonunda da boşluk yoktur, unutmayın. Aksi takdirde klasör görevini görmeyecektir 82) OTOMATİK OLARAK YÜKLENEN PROGRAMLAR Geçenlerde sistemime yeni bir modem ekledim ve faks çekmek için beraberinde gelen Bitware yazılımını kurdum. Ancak nedendir bilinmez, artık Windows 95’i her açtığımda Bitware’in faks alma programı otomatik olarak yükleniyor. Windows 95’in Startup menüsüne gittim baktım, hiçbir şey yok. Ama program inatla yükleniyor ve Windows 95’in açılmasını yavaşlatıyor. Bu programı iptal etmek için ne yapmam gerekir. Ergin SARUHAN / ANKARA Windows 95’in açılışında otomatik olarak yüklenen programlar sadece Startup grubunda bulunmazlar. Bazı eski programlar (ki Bitware de bunlardan biridir) WIN.INI dosyasının LOAD= satırını da kullanıyor olabilirler. Windows 95 açılırken otomatik olarak yüklenen programların en sağlıklı listesini Windows 95 ile gelen MSCONFIG programını kullanarak alabilirsiniz. Programı çalıştırmak için Başlat menüsünden Çalıştır komutunu çalıştırın. MSCONFIG yazıp Enter tuşuna basın. Ekrana gelecek olan pencerenin Startup bölümüne gelin. Burada sisteminiz açılırken otomatik olarak yüklenen bütün programları göreceksiniz. Yanlarındaki Check işaretini kaldırarak programların otomatik olarak yüklenmesini engelleyebilirsiniz. Tekrar otomatik olarak yüklenmelerini sağlamak için aynı yerden aktif hale getirmeniz yeterli olacaktır. Ayrıca bu diyalog kutusundaki diğer bölmelerdeki seçeneklerden de yararlanabilirsiniz. Örnek için yukarıdaki resme bakabilirsiniz. 83) KISAYOLLAR Sistem özelliklerinin görüntülendiği diyalog kutusunu en hızlı açma yolunun Windows tuşundan geçtiğini biliyor muydunuz. Windows tuşuna basın ve basılı tutun, Pause/Break tuşuna basın. Sistem özellikleri diyalog kutusu ekrana gelecektir. 84) WINDOWS 98’İN DİSKET SÜRÜCÜ PROBLEMİ Bazı Windows 98 kullanıcıları 98’e terfi ettikten sonra daha önceden kuzu kuzu çalışan disket sürücüleri ile problem yaşadıklarını söylüyorlar. Bu püf noktamız bazı sorunların giderilmesi için kullanılabilir. Alt tuşuna basın ve Basılı tutun, My Computer üzerine çift tıklayın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun Performance bölümüne gelin, File System düğmesine basın. Floppy Disk üzerine tıklayın ve eğer “Search for New Floppy Drives Each Time Your Computer Starts” seçeneği aktifse pasif hale getirin. Daha sonra Removable Disk bölümüne gelin ve write-back caching seçeneğinin pasif olup olmadığını kontrol edin, eğer aktifse pasif hale getirin. Tamam düğmesine basın ve Windows’u yeniden başlatın. Bu püf noktasını uygulamak sadece disketlerle değil Zip sürücüler ve teyp yedekleme üniteleri, CD-ROM sürücüler ile problem yaşayan kullanıcıların da işine yarayabilir, bir denemekte fayda var. 85) DONANIM PROFİLLERİ OLUŞTURMAK Eğer bilgisayarınızdaki tüm donanımı her zaman kullanmıyorsanız ve kimi zaman kullanmadığınız donanımın sistemde kurulu olmasını istemiyorsanız, Windows 95 ya da 98’in sistem ayarları sayesinde farklı durumlar için farklı profiller kullanabilirsiniz. Bir donanım profili, o an sisteminizde kurulu ve mevcut durumda olan donanım hakkında bilgi verir ve standart olarak Windows’da Original Configuration isimli tek bir donanım profili vardır. Varsayalım kimi zaman sistemimizdeki CD sürücünün kullanılabilir olmasını istemiyoruz. Öte yandan, her kullanmak istediğimizde tekrar eklemek ve ihtiyacımız kalmadığında kaldırmak gibi bir yol da epeyce can sıkıcı oluyor. Bu sorunu çözmenin en kolay yolu, yeni bir donanım profili oluşturmaktır. Bunun için önce My Computer sağ tuş menüsünden Properties’i ya da Control Panel’den System’ı seçerek System Properties diyalog kutusunu açın. Daha sonra Hardware Profiles sekmesine tıklayın. Eğer daha önce bu konuda hiçbir şey yapmadıysanız sadece Original Configuration isimli bir profil görülecektir. Copy tuşuna tıklayarak bu orijinal konfigürasyonun bir kopyasını oluşturun ve profile bir isim verin. Başlangıç aşamasında iki profil de birbirinin aynısı olacaktır. Değişikliği yeni oluşturduğunuz profilde yapabilmek için önce sisteminizi yeniden başlatmanız gerekecektir. Sisteminiz yeniden başladığında, Windows size her zamankinden farklı olarak bir menü sunacak ve hangi donanım profilinde çalışmayı istediğinizi soracaktır. Herhangi bir profili seçene kadar sistem bekleyecektir. Windows NT’de ise belli bir süre içinde herhangi bir donanım profili seçilmezse, önceden belirlediğiniz bir profille otomatik açılış sağlayabiliyorsunuz. Burada yeni oluşturduğunuz profili seçin. Windows açıldıktan sonra istediğiniz donanım bileşenlerini System Properties diyalog kutusundaki Device Manager sekmesini kullanarak sisteminizden çıkarmanız gerekiyor. Bütün bu işlemleri gerçekleştirdiğini andan itibaren, bu işlemler öncesinden farklı olarak sisteminizden bir donanımı kaldırmak istediğinizde, Windows size bu değişikliğin tüm konfigürasyonlarda mı yoksa sadece belirli profillerden mi kaldırılmak istendiğini soracaktır. 86) DOS KOMUTLARI DIR:Bu komut DOS en önemli komutu denebilir.Bulunulan dizindeki tüm dizin ve dosyaları görüntülemek amacıyla kullanılır.
DIR/S:Bulunulan dizindeki tüm iç dizinlerde dahil olmak üzere verilen dosyanın olup olmadığını arar. ÖRN:C:\>DIR/S Batu.TXT
DIR/P:Bulunulan dizindeki dosya ve dizinleri sayfa sayfa listeler.Yani bir sayfaya sığmazsa bir mesaj çıkıp devam etmek için bir tuşa basın yazısı çıkar basılınca diğer sayfaya geçer
DIR/W:Dosya ve dizin gösterimini yatay biçimde yapar.
DIR/AH:Aktif dizin içindeki sadece gizli dosya ve dizinleri gösterir.
DIR/AD:Aktif dizin içindeki sadece dizinleri gösterir.
DIR,:Evet DIR virgül bu komut DOS un bir oyunu bunu microsoft açıklamazken böyle bir komut ortaya çıktı.
düğmeler olabilir. Normal olarak formun her sayfası sadece bir kayıt içerir. Dolayısıyla dikkatinizi bir kayıt üzerinde toplayabilirsiniz. Oysa veritabanı penceresindeki tablo açıldığında görüntüye sığdırabildiği kadar kaydı sığdırır. Bu çoğu zaman bir kayıtla ilgili inceleme yapmayı zorlaştırır. Form, veri girmeyi mantıksal bir düzene bağlayabilir ve kolaylaştırabilir. Otomatik Form
Access 2000, herhangi bir tabloyu anında forma çevirebilir. Form konusunu kavramak için en kestirme yol, açık veritabanında bir tabloyu açıp, Access'e bu tablodan otomatik form yapması talimatını vermektir. Bunun için Araç çubuğunda Yeni Nesne simgesini tıklamaktır. Bu araç, son yaptığınız işi hatırlar ve etiketinde bunu belirtir.
Access 2000, açık tablodaki bütün alanları, içine bilgi yazılacak kutular haline getirir; ve bunların önüne sütun başlığı olan alan adlarını etiket olarak koyar. Oluşturulan formda, kayıtlar arasında gezinmeyi bağlayacak kontroller, ve yeni kayıt için boş form edinme düğmeleri vardır. İşte yukarıdaki tablonun otomatik form haline getirilmiş görünümü:
Burada, bu formun başlığında ait olduğu tablonun adını görüyorsunuz. Aynı anda birden fazla tabloya veri girişi yapmakta kullandığınız form varsa, başlıklarıo anda hangi tabloya giriş yaptığınızı gösterir. Formun "kutuları" arasında klavyede sekme veya Enter tuşlarına basarak ilerleyebileceğiniz gibi, Mouse işaretçisini arzu ettiğiniz alanın içinde tıklayabilirsiniz. Geride kalan bir alana gitmek için klavyede üst karakter (büyük harf, Shift) tuşunu tutarken, Sekme tuşuna basın.
Formda, otomatik sayı olarak belirlenmiş alanlara yazı yazamazsınız; aynı şekilde Access'in değerini hesaplayarak bulduğu alanlara da klavyede değer giremezsiniz. Yeni kayıt için boş form açtığınızda otomatik sayı alanının içinde "(Otomatik Sayı)" ifadesini göreceksiniz. Bir formda imleç son kutuda iken klavyede Enter veya sekme tuşuna basarsanız veya imleç herhangi bir yerde iken Mouse işaretçisiyle başka bir kayda gitmek için gezinme düğmelerini veya yeni kayıt simgesini tıklarsanız, içinde bulunduğunuz kayıtta değişiklik yaptıysanız bu tabloya işlenir. (Bu işlem geri alınmaz.). Bir kaydın içinde iken klavyede üst karakter tuşunu tutarken Enter'a basarak, kayıtta yaptığınız değişikliği tabloya kaydetebilirsiniz. Bunu Kayıtlar menüsünden "Kaydı kaydet" maddesini seçerek de yapabilirsiniz.
Bir formda görüntülenen kaydı silmek de mümkündür. Bunun için araç çubuğundan Kayıt Sil simgesini tıklayabilirsiniz. Aynı işlem Düzen menüsünden Kayıt Sil maddesini seçerek de yapılabilir. Kayıt silme işlemi geri alınmaz. Bir formda kayıt silmeye çalıştığınız sırada bu işlem veritabanınında bilgi tutarlılığa açısından başka tablolarda ve sorgularda silme gerektirecekse, Access 2000 sizden onay isteyecektir.
Tablo görünümünde yapabildiğiniz bütün sıralama ve süzme işlemleri form görünümünde de yapılabilir. Formun birinci görevi veri girmeyi kolaylaştırmak olduğu halde, bir kaydı içeren formu, yazdırabilirsiniz. Bunun için klavyede Ctrl tuşunu tutarken P tuşuna basmak veya Dosya menüsünden Yazdır maddesini seçmek yeter. Formun kağıt üzerinde nasıl görüneceğini Dosya menüsünde Baskı Önizleme maddesini seçerek, inceleyebilirsiniz. Form Tasarımı
Access'te yeni bir form oluşturmak için çeşitli yollar vardır. Bunlardan biri, Veritabanı penceresinde Nesneler listesinden Formlar'ı tıklamak ve açılacak Form nesneleri penceresinde ya tasarım görünümünde ya da Sihirbazı kullanarak form oluşturma yöntemini seçmektir. Form nesneleri penceresinin araç çubuğunda Yeni simgesini tıklayarak daha çok seçenek bulunan Yeni Form oluşturma aracını açabilirsiniz.
Bu seçeneklerden Tasarım Görünümü, seçeceğiniz bir tabloya dayanan ve sıfırdan form oluşturmanızı sağlayacak aracı çalıştırır. Form Sihirbazı ise, sizden form için gerekli seçmeleri yapmanızı ister ve formu kendisi tasarlar. Üç ayrı otomatik form oluşturma aracı ile Grafik Sihirbazı ve Excel-vari özet tablo oluşturma aracını da Yeni Form kutusunda bulacaksınız. Access 2000'de tasarım görünümünde form oluşturmaya başlamadan önce, otomatik bir form oluşturup, bunu tasarım görünümünde açmak, form yapımı için daha eğitici olur. Bir tablo açıkken otomatik form oluşturun ve bu formu kapatın; Access onay istediğinde yeni form olarak kaydetmesine izin verin. Sonra Veritabanı penceresinde Formlar nesnesini seçin ve biraz önce kaydettiğiniz yeni formu seçip, araç çubuğundan Tasarla simgesini tıklayın. Access, formu tasarım görünümünde açarken yanına bir de Araç kutusu açacaktır.
Tasarım görünümündeki formun en belirgin özelliği zeminin kılavuz çizgilerle kaplı olmasıdır; formda yeralacak nesnelerin kılavuz çizgilerine yaslanması, nesnelerin görsel olarak düzgün ve hizalı görünmesini sağlar. Araç kutusundaki Nesne seçici (ok biçiminde) ile formdaki nesneleri seçer, ve Mouse düğmesini basılı tutarak,. form üzerinde yeni yere taşıyabilirsiniz. Denetim Sihirbazı denen işaretçiyi seçer ve forma yerleştirdiğiniz bir nesneyi ve Araç Kutusu'ndaki bir nesne simgesini tıkladıktan sonra formu tıklarsanız, bu nesnenin yapılandırılmasında size yardımcı olacak bir dizi diyalog kutusu açılır. Sihirbaz, seçtiğiniz denetim ögesinin özelliklerini belirlemek için sizden ve formun dayalı olduğu tablodan bilgiler derleyecektir. Bir formda yer alabilecek denetim öğeleri, Araç Kutusu'nda sıralanmış bulunuyor. Bunları kısaca ele alalım:
Etiket Formdaki bir veri alanını niteleyen başlık olabilir; veya formu kullanarak veritabanına veri girecek olan kullanıcıya yolgösteren yardım metinleri içerebilir. Metin kutusu Bu formun bağlı olduğu tablo veya tablolara veri girme noktalarıdır. Metin kutusunun özellikler penceresini açarak, bu kutuya girilecek bilgilerin veritabanında hangi tabloda hangi alana kayıt olarak işleneceğini belirlersiniz. Seçenek grubu Formunuzda içinden seçme yapabileceğiniz ve bir alana bir değer atayan seçenekler içerir. Siz seçeneklerden hangisini seçerseniz, o seçeneğe vermiş olduğunuz değer tayin ettiğiniz bir alana yazılır. Seçenek düğmesi Genellikle "kadın/erkek" gibi bir seçeneğin seçilmesini sağlar; seçeneğin değeri tayin ettiğiniz alana yazılır. Değiştirme düğmesi Formda basılmış veya basılmamış düğme görünümleri arasında gider gelir ve tıklandığında içerdiği değeri ait olduğu alana yazdırır. Onay kutusu İçerdiği değeri içine işaretü konduğunda ait olduğu alana yazdıran bir denetimdir. Açılan kutu Ya oluştururken sizin vereceğiniz sabit değerleri, ya da bir tablo veya sorgunun oluşturduğu değerleri içerir ve formu dolduran kişi tarafından seçilen değer, ait olduğu alanr yazılır. Liste kutusu İçindeki değerleri liste halinde gösterir; kullanıcının işaretlediği değer ait olduğu alana yazılır. Komut düğmesi Access'in kullanıcıya sunduğu herhangi bir komutu yerine getirebilecek, düğme şeklindeki simge. Örneğin bir formu kaydetmek veya silmek için kullanılabilir. Resim Formunuza işlevsel veya süsleme amacıyla resim koymanız için alan oluşturur. İlişkisiz OLE Nesnesi Windows OLE-uyumlu herhangi bir programın dosyasını görüntülemenizi sağlayan pencere açar. Burada görüntelenecek başka program dosyasının veritabanınızla bir ilişkisi yoktur; form yloluyla bir kayıttan diğerine gidildiğinde bu nesre değişmez. İlişkili OLE Nesnesi Windows OLE-uyumlu herhangi bir programın dosyasını görüntülemenizi sağlayan pencere açar. Burada görüntelenecek başka program dosyasının veritabanınızla ilişkisi kurulmuştur; bu alandaki nesne kayıttan kayıda gidildiğinde değişir. Sayfa sonu Bir sayfadan fazla form oluşturmak istediğiniz zaman, formun kesilmesi ve yeni bir form sayfasının başlamasını sağlar. Sekme denetimi Windows'un sekmeli denetim ve diyalog kutuları gibi formlar yapmanızı sağlar. Sekmenin açtığı alana diğer form ögelerini yerleştirebilirsiniz. Alt form Bir form yoluyla kayıtlarızda değişiklik yaparken, bağlı bir başka bir tablonun denetimini sağlayan ikinci bir form açılmasını sağlar. Böylece aynı anda bağlı tabloda da değişiklik yapabilirsiniz. Çizgi ve diktörgen Formlarınızı kullanıl kolaylığı sağlamak amacıyla mantıksal gruplara ayırmasını sağlayan düz çizgi ve dikdörtgen çizimleri sağlar.
Yeni bir form tasarımına başladığınızda, araç kutusundaki denetim araçlarını formunuza yerleştirmiş olmanız, formda yapacağınız değişikliklerin herhangi bir tabloya işleneceği anlamına gelmez. Formun kayıt yapabilmesi için denetimlerin, mutlaka bir tablonun veya sorgunun alanlarına bağlanması gerekir. (Bağlı olmayan denetimler de olabilir. Onlara birazdan değineceğiz.) Form tasarımı sırasında Görünüm menüsünden alan listesi maddesini seçerseniz, formu oluşturmaya başladığınız sırada seçtiğiniz tablodaki bütün alanların listesini görebilirsiniz. Bu listedeki bir alanı Mouse işaretçisiyle tutarak, inşa halindeki formun üzerine bırakarak, kolayca bağlı denetimler elde etmek mümkündür. Bir diğer deetimle alan bağlama yolu ise denetimin Özellikler kutusunda Denetim Kaynağı satırına tablo ve alan adı yazmaktır.
Denetim ögelerinin özellikler kutusu, denetim sağ tıklanarak ve açılacak menüden Özellikler maddesi seçilerek görüntülenebilir. Ayrıca Form tasarımı penceresi açıkken Görünüm menüsünden Özellikler maddesini de seçebilirsiniz. Özellikler kutusu, seçili denetimin alabileceği bütün özellikleri içerir. Örneğin bir metin kutusunun tam 60 ayrı özelliği vardır. Özellikler, kutunun üzerindeki sekmelerle gruplara ayrılmıştır. Veri sekmesinde, denetim unsuru ile tablonun alanları arasında veri-bağı kurmanızı sağlayan özellikler vardır. Bu özelliklere Tümü sekmesinde de ulaşabilirsiniz. Veri ile bağlanabilecek bir denetimin Özellikler kutusununda denetim kaynağı satırının sağında iki seçme simgesi vardır.
Bunlardan aşağı oku tıkladığınızda, formu oluşturmaya başladığınızda, bir tablo seçtiyseniz o tablonun alanlarını göreceksiniz. Form oluşturmaya başlarken bir tablo seçmediyseniz, bu oku tıkladığınızda karşınıza boş bir satır gelir. Özellikler kutusununda denetim kaynağı satırının sağındaki ikinci seçme simgesi ise yanyana üç nokta şeklinde "deyim oluşturucusu" simgesidir. Bu simgeyi tıkladığınızda Deyim Oluşturucusu diyalog kutusu açılır.
Bu diyalog kutusunda, üstte deyim oluşturmaya ayrılan bol alan ile altta yanyana ve birbirine bağımlı üç pencere göreceksiniz: en solda veritabanında mevcut bütün tablolar, sorgular, formlar, raporlar, Access'in kullanılmaya hazır ve 16 grup halinde ayrılmış (aritmetik ortalamadan, tanjant hesaplamaya, tarih çevirmekten, sayı saymaya kadar) 188 işlevi, sabit değerler (boş, doğru, yanlış gibi), 20 adet matematik ve mantık işlem işaretleri (işleçleri, operatörleri), ve ortak değerler (sayfa numarası, toplam sayfa sayısı, o andaki tarih veya tarih/saat, ve o andaki kullanıcı adı) yer alır. Bu pencerede seçtiğiniz grubun alt grupları ortadakinde, ortada seçtiğiiz alt grubun içindekiler ise en sağdakinde görüntülenir. Bir tablonun bir alanını, denetim unsuruna veri kaynağı yapmak için, en soldaki pencerede Tablolar satırını iki kere tıklayın; ortada veritabanının bütün tabloları listelendiğinde arzu ettiğiniz tabloyu iki kere tıklayın. En sağda tablonun bütün alanları listelenecektir. Arzu ettiğiniz alanı iki kere tıkladığınızda, alanın adı, tablonun adıyla birlikte, üstteki Deyim oluşturma alanına yazılacaktır. Tamam'ı tıkladığınızda bu "deyim," denetimin Özellikler listesinde Denetim Kaynağı olarak gösterilmiş olur. Bu andan sonra formunuzun bu alanına yazacağınız veri, seçtiğiniz tabloda seçtiğiniz alana kaydedilir.
Form oluşturmaya başlarken bir tablo seçmiş olsanız bile, bir forma birden fazla tabloya bilgi kaydetme görevi verebilirsiniz. Bir form, veritabanı içindeki bütün tablolara bilgi kaydedebilir.
Böylece Access'te veritabanı oluşturma işinin birinci aşaması olan tablo tasarımını ve veri girmeyi, veriişlemin ilk adımı olan sıralama ve süzmeyi ve veritabanımızla daha kolay çalışma aracı olan formları tasarlamayı öğrendik. Şimdi, veri-işlemin gerektirdiği diğer işlere geçebiliriz. Bu işlerin başında tablolarımız arasında ilişki kurmak, Anahtarları belirlemek ve endeksleri (dizinleri) oluşturmak geliyor.
Anahtarlar, İlişkiler, ve Dizinler
İster insanlar arasında, ister tablolar arasında olsun, ilişki zor şeydir; itina ve dikkat, önceden planlama ve sihirli bir anahtar ister! İnsanlararası ilişkide sihirli anahtar nedir sorusunu Access 2000'e ayrılmış bu kitapta ele alamayız. (Zaten bu konu bu kadar bir kitapçığın kapsamını aşar.) Fakat hemen belirtebiliriz ki, Access'te başarılı bir veri-işlemin sihirli anahtarı Birincil Anahtar'dır: tablolar arasındaki ilişkiyi bu Anahtar ile kurarız, ve göreceğimiz gibi, daha bir çok kapıyı bu anahtarla açarız. Birincil Anahtar
Her tablonun bir, ama sadece bir, Birincil Anahtarı olabilir. Access 2000, her tablonun birincil anahtarını otomatik olarak endeksler (ve bu sayede veritabanı daha hızlı çalışır). Tablonuzda siz bir alanı Birincil Anahtar olarak atamadıysanız, Access 2000 bir birincil anahtar alanı oluşturmak ister; bunu onayladığınızda bir otomatik sayı alanı açar; tablonuzda zaten birinci alanda otomatik sayı türü bir veri varsa, Access 2000 bu alanı birincil anahtar olarak atar. Bu sebeple, iyi bir tablo tasarımı ilerde kullanmayacak bile olsanız, birinci alanı otomatik sayı olarak belirlemeyi gerektirir.
Birincil anahtar, hemen hemen daima sadece bir alandan oluşur. Fakat Access 2000, ancak çok pahalı veritabanı Server programlarının yapabileceği bir imkana da sahiptir: veri-işlem işiniz birden fazla alandan oluşan Birincil anahtar kullanmanızı gerektiriyorsa, bunu yapabilirsiniz. Çok-alanlı Birincil Anahtar, ileri düzeyde veri-işlem ve sorgulama bilgisi gerektirir. Her veri türü birincil anahtar olamaz: birincil anahtar olarak kullanamayacağınız veri türleri, Internet adres bağlantısı (köprü), OLE ve not türleridir. Buna göre, metin, sayı, tarih/saat, para birimi, Evet/Hayır, ve otomatik sayı alanları birincil anahtar olarak kullanılabilir. Tablolarınız, birincil anahtar alanına göre otomatik olarak sıralanır. (Eğer bir Evet/Hayır alanını birincil anahtar yapmaya kararlıysanız, tablonuzda en fazla iki kayıt olması gerekir. Neden?) Birincil anahtarın tabaloda birinci alan olması gerekmez; herhangi bir alan birincil anahtar olabilir. Fakat kendinizi tabolalarınızda birincil anahtar arama zorluğundan kurtarmak için daima birinci alanı birincil anahtar yapacağınız veriye ayırmanız iyi bir alışkanlık olur.
Bir tabloda birincil anahtar alanı tayini son derece kolaydır. Tabaloyu tasarım görünümünde açın; birincil anahtar olarak atamak istediğiniz alanın adının bulunduğu kutuyu sağ-tıklayın ve açılacak menüde birinci madde olan Birincil Anahtar maddesini seçin. Bu alanın adının önündeki kutuda küçük bir anahtar simgesi belirecektir. Birincil anahtarın veritabanı için önemini ortaya koyacak küçük bir deney yapalım ve sonra birincil anahtarın birincil görevi olan tablo ilişkilendirme konusuna dönelim. Yukarıdaki alıştırmayı yaptıysanız Çocuklar tablosunu (veya herhangi bir alanı Birincil Anahtar olarak tayin edilmiş bir başka tabloyu) açın, ve yeni bir satırda birincil anahtar alanına mevcut değerlerden birini tekrar yazın. İşinizin bittiğini belirtmek üzere başka bir hücreyi tıklayın; Access 2000 hemen hata mesajı verecektir:
Birincil anahtar alanındaki verinin özgün olması gerekir; yoksa bu anahtar aslî görevini yapamaz. Tablolar Arası İlişki
Tablolar arasında ilişki kurmak suretiyle, veritabanı dosyamızı düz veritabanı olmaktan kurtardığımızı söylemiştik. Tablolar arası ilişki, Access 2000'in daha hızlı sorgu icrası yapmasını sağlar; veri-işlem işlerimiz daha verimli olur. Bu sayede verilerimizi güncelleştirirken, bütün tabloları elden geçirmek ve hatta yeniden girmek zorunda kalmayız; sadece güncelleştirilmesi gereken tabloya ek veya bu tabloda değişiklik yaparız. Bir firma düşünelim: en az 200 firmadan hammadde alıyor ve en az 500 bayiye mamül madde veriyor. Bu firmaların adreslerinden, alınan hammadde ve verilen mamül maddelerin özelliklerine kadar, diyelim ki 2 bin sütun dolduran verilerimizi tek tabloda topladığımızı varsayalım. Böyle bir tabloda, aldığımız mallara ilişkin bilgi sütunları, sattığımız mallara ilişkin satırlarda boş kalırken, sattığımız mallara ilişkin bilgi sütunları aldığımız mallara ilişkin satırlarda boş bırakılmak zorundadır. Bu hem gereksiz yere şişkin bir veritabanı dosyasına yol açar, hem de veri girişinde sayısız hatalara sebep olur. A firmasından aldığımız yeni bir mala ait yeni bir kayıt girerken, firmanın adından adresine, faks numarasından posta koduna kadar bütün bilgileri yeni satıra tekrar yazmak zorunda kalırız. Bu, yeni yazım hatalarına davetiye çıkartmak demektir. Tekrar eden bu bilgilerin dosya boyutuna bindireceği yükü düşünün!
Oysa elimizde bir firmalar tablosu, bir de mallar tablosu bulunsa; her bir malın hangi firmadan alındığı veya hangi firmaya verildiğini gösteren alana, firmalar tablosunun birincil anahtarından bağ kursak, hem tekrar-tekrar veri girişinin yol açacağı insanî hatalardan korunmuş oluruz (bu bilgileri girecek operatörlere vereceğiniz ücreti de unutmayın!), hem de işlenmesi kolay nisbeten küçük veritabanı dosyasına sahip oluruz.
Verilerimizi tek tabloda toplamanın sakıncalarını anladık. Ve diyelim ki elimizde böyle, beş veya altı tabloya bölünmüş bir veritabanı var. Şimdi, son 3 ay içinde mal aldığımız firmaların bir dökümünü çıkartmak istiyoruz. Beş-altı ayrı tabloyu mu kağıda dökeceğiz? Bu ayrı ayrı tablolara bölünmüş bilgileri nasıl birleştireceğiz? Başka bir deyişle, ayrı tablolara böldüğümüz verileri işare yarar, anlamlı diziler haline getirmek için nasıl birleştirebiliriz? Bunu, tabloları herbirinin diğeri için anlamlı tek özgün alanından, yani Birincil Anahtarlarından birleştirerek yapabiliriz. Veritabanınızı bu birden fazla tabloya bölerek ve herbirine özgün birincil anahtar alanları koyarak tasarlasanız bile, aynı veritabanı içinde yer alıyorlar diye tablolarınız kendiliklerinden ilişki kurmazlar. Bunu bizim sağlamamız gerekir. Kendi tablolarımızda kendi ilişkilerimizi oluşturmadan önce, Access 2000'nin bunu nasıl sağladığını görmek, ilişki konusunda bize daha iyi fikir verecektir. Bunun için Access 2000'i çalıştırın; Yeni veritabanı oluşturmak üzere açılan pencerede Veritabanları sekmesini seçin ve Stok Yönetimi şablonunu işaretleyin. Yeni boş stok yönetimi veritabanınız oluşturulduğunda, eğer Access penceresi içinde küçültülmüş durumda ise veritabanı penceresini büyütün; Switchboard adı verilen veritabanını kullanmanız için oluşturulan grafik arayüzü kapatın. Stok Yönetimi1 adlı yeni stok yönetimi veritabanınızın nesnelerinden Tablolar'ı seçtiğinizde, yedi adet aslî tablo oluşturulduğunu göreceksiniz: Ürünler, stok hareketleri, kategoriler, çalışanlar, sipariş formları, üreticiler ve nakliye yöntemleri. Stok yönetimi konusu ile hiç ilginiz yoksa bile, sadece ilişki konusunu kavramak için, bu tabloların bir firmanın elindeki stokları takip için gerekli ve yeterli olduğunu varsayalım. Şimdi, Araçlar menüsünden İlişkiler maddesini seçin. Karşınıza şuna benzeyen bir pencere açılacaktır:
Açılan penceredeki kutular arasındaki çizgiler buradaki görüntüye benzemiyorsa, kutuları Mouse işaretçisiyle başlıklarından tutarak sürükleyebilir ve konumlarını buradakine benzer şekle getirebilirsiniz. Bu pencerede, kutuların başlığının tablo adlarını içerdiğine dikkat edin. Kutuların içindeki maddeler ise tablolardaki alanların adlarıdır. Her tablonun kutusunda bir alan adının koyu yazıldığını görüyor musunuz? Bu, o tablonun birincil anahtarı olan alandır. Bazı alanlardan çıkan çizgilerin diğer bir kutudaki alana bağlandığını görüyorsunuz. Dikkat ederseniz, aralarında çizgi bulunan alan adlarının aynı olduğunu da göreceksiniz. Bu çizgilere ilişki denir; tabloların birbirleri ile hangi alanlarından ilişkide olduklarını gösterir. Şemaya veya Access İlişkiler Penceresi'ne tekrar bakarsanız, ilişki çizgilerinin bazılarının sol ucunda "1," sağ ucunda sonsuz işaretinin bulunduğunu, bazı ilişkilerde işaretlerin yer değiştirdiğini ve diğerlerinde ise çizgilerin işaretsiz olduğunu göreceksiniz. Bu işaretler kurulan bağın niteliğini gösterir; bağın niteliği ise daha sonra iki tablo arasında yapılabilecek birleştirmede hangi kayıtların hangi kayıtlarla birleştirileceği veya Access'in deyimiyle eşleştirileceğini tayin eder. Bu tanımla biraz şifreli görünüyorsa da Access'te kurabileceğimiz ilişkilerin niteliklerini ele alınca manzara aydınlığa çıkacaktır. Tablolarınızın arasında üç tür ilişki olabilir:
Bire bir ilişki: İlişkilendirdiğiniz iki tablodan birincisi ile ikincisi arasında sadece bir kayıt eşleşebilir. Bu tür ilişkilendirmeyi tabalolarımızda sık kullanmadığımızı göreceksiniz; çünkü genellikle böyle tek gerçekli tablo yapmayız.
Bir-çok ilişkisi: Birbirine bağladığımız iki tablodan birindeki bir kayıt diğer tabloda birden fazla kayıtla eşleşebilir. İkinci bölümdeki örneğimizi hatırlarsanız: bir ailenin birden fazla çocuğu olabilir; fakat her çocuğun sadece bir ailesi olabilir. Dostlarnımızın çocuklarıyla birlikte bir tablosunu edinmek istersek, üç çocuklu dostlarımızın adı yeni tabloya üç ayrı satırda yazılacak, iki çocuklu dostlarımızın adları iki, tek çocuklu dostlarımızın adları ise bir kere girecektir. Neden? Çünkü aile bağı (Aile Sıra No alanı), Çocuklar tablosunda çok kayda işaret ediyor.
Çok-çok ilişkisi: İlişkilendirdiğimiz tablolardan birincisinde birden fazla alan, ikincisinde birden fazla kayda (ve tabiî ikincisindeki birden fazla alan birinci tablodaki birden fazla kayda) işaret ediyorsa, bu kez tablolar arasında çok-çok ilişkisi var demektir. Örnek tablomuzda böyle bir durum yok, ama bir sipariş veritabanı düşünün: her bir sipariş emrinde birden fazla mal sipariş ediliyor olabilir; mal tablosunda ise her bir mal birden fazla sipariş tablosunda görünüyor olabilir. Böyle bir ilişkinin sonucu ortaya çıkacak üçüncü tabloda hem hem her bir sipariş, hem de her bir mal birden fazla satırda görünecektir.
Şimdi bu bilgilerin ışığında biraz önce oluşturduğunuz Stok Yönetimi veritabanının ilişkiler penceresine bakalım. Şimdi bu veritabanındaki dosyaları kullanarak, firmamızın verdiği siparişlerle ilgili ve siparişi veren personele göre sipariş miktarlarını gösteren yeni bir tablo yapabilir miyiz? Yapabiliriz. Siparişi veren Personel, hangi tabloda hangi alandaki bilgi ile bulunacak? Çalışanlar tablosundaki ÇalışanNo alanındaki veri ile. Peki, bu alandaki kayıtlar, hangi tablodaki hangi alanda bulunan kayıtlarla eşleştirilecek? Sipariş formları tablosundaki ÇalışanNo alanındaki kayıtla. Yani Çalışanlar tablosundaki ÇalışanNo alanındaki veri Ahmet Çalışkan arkadaşımıza ait 812 ise ve bu değer, Sipariş formları tablosundaki kayıtlarda ÇalışanNo alanındaki değerlerle eşleşiyorsa, bu kayıt yeni tablomuza alınacak; sonra sırasıyla diğer değerler taranacak, eşleşenler yeni tabloya dahil edilecektir. ("Yeni tablo nerede ve nasıl oluşacak?" sorusunu şimdilik sormayın; bunu Sorgu ile yapacağız; ve daha sonra ele alacağız.)Çalışanlar tablosundaki ÇalışanNo alanında Mehmet Tembeloğlu arkadaşızı belirten 813 şeklindeki veri, Sipariş formları tablosundaki kayıtlarda ÇalışanNo alanındaki hiç bir veri ile eşleşmiyorsa ne olacak? Yeni tabloda 813 şeklindeki ÇalışanNo'yu içeren bir kayıt olmayacaktır. Ve muhtemelen Mehmet Tembeloğlu, neden hiç sipariş vermediğini izah etmek zorunda kalacaktır!
Tablolarımız arasında ilişki oluşturma işini kendimiz yapmak istersek, yine biraz önce açtığımız Araçlar menüsünden İlişkiler maddesini geçerek açtığımız pencereyi açmamız gerekir. İkinci bölümdeki Adres Defteri alıştırmasını yaptıysanız, şimdi bu veritabanı dosyasını açabilirsiniz. Bu alıştırmayı yapmadı iseniz, şimdi ikinci bölüme dönüp bu dosyayı oluşturabilirsiniz! Veritabanı açıldığında veya tabloları oluşturma işini bitirdiğinizde Araçlar menüsünden İlişkiler maddesini seçin. Karşınıza şuna benzeyen bir görünüm gelecektir:
Biz kurmadığımız halde iki tablomuz arasındaki bu ilişki, Çocuklar tablosunu oluştururken, Aile Sıra No alanının doldurulması için Aile tablosunun aynı adlı alanına girilmiş kayıtlara bakılmasını istemiş olmamızdan kaynaklanıyor. Burada gördüğünüz çizgiyi ortasından sağ tıklayın ve açılan menüden Sil maddesini seçin; Access silme işlemini onaylattırmak istediğinde Evet'i tıklayın. Şimdi ilişki oluşturmaya sıfırdan başlayabiliriz.
Önce bir kere daha kurmak istediğimiz ilişkinin amacını tekrar edelim: yeni adres defterimizi oluşturduğumuz sırada öyle bir an olabilir ki, dostlarımızın çocuklarını gösteren, veya çocukların ailelerine göre sıralandığı bir liste yapmak isteyebiliriz. Böyle bir yeni tablo oluşturmaya kalktığımızda, Access'in hangi çocuğun hangi aileye ait olduğunu bilmesi gerekir. Bunu iki tabloyu ilişkilendirerek veya başka bir ifadeyle Access'e, hangi çocuğun hangi aileye ait olduğunu nasıl belirleyeceğini söyleyerek yapabiliriz. Access'e şunu söylemek zorundayız: Çocuklar tablosundaki kayıtlarla Aile tablosundaki kayıtları birleştirirken birinci tablonun Aile Sıra No alanındaki değerin Çocuk tablosundaki kaydın aynı isimli alanındaki değerle eşleşip eşleşmediğine dikkat et; eğer bu veriler aynı ise o zaman bu çocuk o aileye ait demektir; iki kaydı birleştirebilirsin.
Bunu söylemenin yolu ise çok kolay: İlişkiler tablosuna ait kutudaki AileSıraNo satırını Mouse işaretçisiyle tutup, götürüp Çocuk tablosundaki AileSıraNo satırının üzerine bırakın. (İlişkiler penceresini açtığınızda tablolarına ilişkin kutuları göremiyorsanız, İlişkiler menüsünden Tablo Göster maddesini; açılacak kutuda kayıtları arasında ilişki kuracağınız, dolayısıyla görüntülenmesini istediğiniz tabloları seçerek Ekle düğmesini tıklayın.)
Sürükleme sırasında Mouse işaretçisinin dikdörtgen ilişki simgesine dönüştüğünü göreceksiniz (işaretli). Mouse işaretçisi bırakacağınız yere dikkat etmelisiniz: Access 2000, dörtgeni hangi alan adı üzerinde bırakırsanız, o alanı ilişkilendirir. Mouse'un sol düğmesini bıraktığınız anda İlişkileri Düzenle diyalog kutusu açılacaktır.
Burada solda ilişkinin başladığı tablo ve alan ile ilişkinin kurulduğu tablo ve alan gösterilmektedir. Her ikisinin de seçme düğmelerini tıklayarak başka alanlar seçebilirsiniz. Bu listenin altında, "Bilgi tutarlılığına zorla" seçeneğine işaret koyarsanız, Access 2000 size iki seçenek daha verir: ilişkinin sol tarafındaki alan güncelleştirilirse, bu ilişkiye dahil tabloların da güncelleştirilmesi, alan silinecek olursa diğer tablodaki kayıtların da silinmesini sağlayabilirsiniz. (Güncelleştirme kullanışlı bir seçenek olmakla birlikte, silme işlemini otomatik hale getirmek, istemeden bilgi kaybına uğramanıza yol açabilir.) İlişkileri Düzenle kutusunun sağ tarafındaki düğmelerden Birleştirme Türü düğmesini tıklaksanız, ilişkinin yönü ve türünü belirleme imkanını veren, üç seçenekli Birleştirme Özellikleri kutusunu açmış olursunuz. Burada yapacağınız tercihler, hangi tablodan hangi kaydın alınacağını belirler. (Sırasıyla her üç seçeneği seçtiğinizde, ilişki çizgisinin ucundaki okların yönünün nasıl değiştiğine dikkat edin.)
Kutuları sırasıyla kapattığınızda, iki tabloyu ilişkilendirmiş, başka bir deyişle Access 2000'i bu tabloları kullanarak yapacağınız veri-işleme hazırlamış olursunuz. Bir veritabanındaki tablolar arasında ilişkileri oluştuğunuz zaman Access 2000, hiç bir yapmayacak, söz gelimi ortaya yeni bir tablo veya rapor çıkartmayacaktır. Bunu yapması için gerekli talimatı daha sonra vereceğiz. Şimdilik sadece Access'e, bu talimatı yerine getirmesi için gerekli bilgiyi vermiş, veritabanımızın tabloları arasındaki bağları tanıtmış olduk. Endeks
Access 2000'in veri-işlem işleri için yapması gereken bir diğer hazırlık ise Endeks çıkartmaktır. Veritabanımızın tablolarını neden endekslettirmek isteriz? Daha sonra yapacağımız veri-işlemleri hızlı olsun diye? Access 2000'ın endeksi, tıpkı bir kitabın arkasındaki endeks gibi çalışır: aradığınızı kolay bulursunuz. Burada bulma işlemini kitap okurundan farklı olarak kullanıcı değil Access yapmaktadır. Access, kendi endekslerini, vereceğiniz sorgu talimatlarını icra ederken, tabloları sıraya sokarken, rapor oluştururken ve arama yaparken kullanır.
Köprü, not ve OLE nesnesi içeren alanlar dışındaki tür alan türleri endekslenebilir. Sadece Birincil Anahtar olan alan değil, bütün alanlar (türü uygunsa) endekslenebilir; birincil anahtar alanı otomatik endekslenir. Endeks, sorgu, sıralama ve aramayı hızlandırır; fakat bir veri tabanında ne kadar çok alan endeksleniyorsa, Access 2000'in veriişlem hızı o kadar azalabilir. Access 2000'e tablo tasarımı sırasında, endeks yaparken birden fazla benzer kayıt bulunması halinde ne yapması gerektiğini biz söyleriz. Tablo tasarım penceresinde bir alan türünü tıkladığınızda, alan türü elverişli ise, pencerenin Alan Özellikleri bölümünde Sıralı satırı belirir. (Access 2000, endekse yardım dosyalarında "dizin" derken burada "Sıralı" demeyi tercih ediyor. Ama bu kadar kusur, kadı kızında da olur!) Bu satırın içini ve sağında belirecek seçme okunu tıklarsanız, üç seçeneğiniz bulunduğunu görürsünüz: "Endeks yapma!" anlamına "Hayır" ; "Endeks yap, ve tekrarlara aldırma!" anlamına "Evet, Tekrarlama Var"; ve "Endeks yap ve bu arada tekrarları yakala!" anlamına "Evet, Tekrarlama Yok." Bu sonuncu tercihi seçerseniz, Access, endekslenmiş alanlarda, tüm kayıtların benzersiz olmasına dikkat eder ve sizi uyarır.
Böylece, veritabanımızı birincil anahtarları, ilişkileri ve endeksi ile veri-işleme hazırlamış bulunuyoruz. Bundan sonra, tablolarımızı sorgulayabilir; tablolar ve sorgulardan raporlar hazırlayabiliriz.
Sorgular
Verilerimizi, kelime işlem programının içinde tablolar oluşturup, bu tabloların içine yazmıyorsak, bunun bir nedeni olabilir: Verişlem programlarının sorgu aracı. Sorgu veya Query, veritabanı fikri ortaya atıldığı günden beri var. Hatta, veritabanı dosyalarının, diğer bilgisayar kayıt dosyalarından ayrışmasını sağlayan unsur, sorgudur. Bir veritabanı dosyasındaki bilgileri sorgulama ve bu verilerden yeni bilgiler elde etme ihtiyacı o kadar belirgin hale geldi ki, bilgisayar mühendisleri sırf bu iş için bir dil bile icad ettiler: Sorgu Dili (Query Language).
Ne var ki, veritabanı biçimi kadar sorgulama dili ortalığı kaplayınca, belli başlı bilgisayar donanım ve yazılım firmaları ve üniversiteler biraraya gelerek, bu kargaşaya son vermek üzere kolları sıvadılar; ve ortaya SQL (Structured-Yapılandırılmış Sorgu Dili) çıktı. SQL'in Kısa Tarihi
SQL, 1980'lerin başlarında Sybase firması tarafından UNIX ortamı için geliştirildi. Microsoft firması, Sybase'den ruhsatını aldığı bu teknolojiye dayanan Microsoft SQL Server programını 1987'de Windows 3 için piyasaya sürdü. Ertesi yıl, MS, Sybase ve Ashton-Tate firmaları MSSQL-Server'nın OS/2 sürümünü ortaklaşa hazırladılar ve daha sonra IBML'in de katıldığı bu çaba 1991'e kadar sürdü. Ashton-Tate'in bu birlikten 1990'da çekilmesi üzerine, Sybase ve MS yeni bir anlaşma yaparak, dili ve Server'ı, Windows NT ortamı için birlikte geliştirmeye başladılar. Bu çabanın sonucu SQL Server programı oldu. Bu program, bugün 7'nci sürümündedir.
Bir taraftan endüstri çapında geçerli bir teknoloji ve bu teknolojinin başlıca aracı olan bir dilin adı olarak SQL, diğer taraftan Microsoft firmasının bu teknoloji ve dili kullanan bir programının adında (SQL Server) kullanıldığı için, sadece Microsoft'a ve Windows ortamına ait sanılabilir. Bu doğru değildir. SQL, bugün piyasada bulabileceğiniz belli başlı veritabanı oluşturma ve veri-işlem programlarının ortak dilidir. Microsoft Access, 1992 yılında dünyaya geldi; ve ilk günden itibaren tek başına bir veritabanı oluşturma ve işleme programı olarak değil, fakat daha büyük veritabanı dosyalarına, veri bankalarına bağlanabilen ve oradaki verileri işleyebilen bir program olarak tasarlandı. Access 2000, Access Projesi (Dosya menüsünden Yeni maddesini ve açılan şablon kutusunda "Proje (Yeni Veritabanı)" adlı simgeyi tıklayın) dosyaları oluşturarak, SQL Server dosyalarına ulaşabilir; bu dosyalarda SQL sorguları çalıştırabilir.
İyi bir Access kullanıcısı, bu programla büyük veritabanı mimarisine adam atabilir; ileri düzeyde veri-işlem tekniklerini öğrenebilir. Veri Madenciliği (Data Mining) teknolojileri, Online Analytical Processing (OLAP) teknikleri ve günümüzde veri yönlendirmeli Web uygulamaları, SQL'e dayanan gelişmelerdir. Access'te öğreneceğiniz SQL, size bu teknolojilerie ilk adımı atmayı sağlayacaktır. Basit Sorgu
Access'te SQL'e ilk adım ise daha önce gördüğümüz Süzme işleminin son bölümünde kısaca sözünü ettiğimiz Gelişmiş Süzme/Sıralama aracı ile atılabilir. Aslında Access'te yaptığımız seçme veya Form yoluyla süzme işlemleri, bir sorgu işlemidir; ancak bu sorgunun SQL komutunu (veya Access'in kullandığı kelimeyle, "deyimini") Access kendisi oluşturur. Gelişmiş Süzme/Sıralama (GSS), diğer süzme işlemlerine göre "ileri" sayılırsa da, bir sorgu deyimi (SQL komutu) yazmanın yanında basit sayılabilir. Bu sebeple, tabir yerinde ise Access'in desteklediği bir sorgu geliştirme işlemi olan GSS'yı sorguya giriş konusu olarak ele alabiliriz. GSS'yı kavradığımız anda sorgu tekniğini kavramış oluruz. Access'in sorgu tekniği ise daha genel SQL'e giriş sayılır.
GSS'nin bir sorgu aracı olarak sınırlamaları vardır. Sadece bir tablonun içerdiği verilerle çalışabilir; birden fazla tablo veya başka sorguların sonuçlarını kullanamaz. Sonuç itibariyle GSS de bir tabloda belirli ölçütleri karşılayan kayıtları görünteleme aracından başka bir şey değil; birden çok tabloda sorgu yapmak için gerçek sorgu aracını kullanıp, gerçek SQL komutları yaszmamız gerekir. GSS'te verilere sadece basit sorular sorabiliriz. (Daha gelişmiş sorgular için, gerçek sorgu aracını kullanırız.) GSS ile yapacağımız süzme sonunda görüntülenen kayıtların bütün alanları görüntülenir; oysa gerçek sorguda ortaya çıkacak yeni tablo veya formda hangi alanlar olsun istiyorsanız o alanlar olur. Bu sınırlamalarına rağmen (belki de bu yüzden) GSS, Access'te sorguya giriş için mükemmel bir adım sayılır. Şimdi bir tabloyu açın ve Kayıtlar menüsünden önce Süz, sonra Gelişmiş Süzme/Sıralama maddesini seçin.
Bu, eğer başta tablo ekleyebilseydik, sorgu hazırlama penceresinin ta kendisi olurdu. GSS, belirttiğimiz gibi sadece bir tablo ile çalışır; ve o tablo da seçilmiş olarak karşımıza gelir. Bu penceresi inceleyelim. Üstte, sorguda (pardon, süzgeçte) kullanılacak tablo yer alır. Buraya alan listesi denir. Altta ise süzgeci oluştururken kullanacağımız, şimdilik boş olan, sorgu tasarım kılavuzu yer alır. Burada sadece sözme amacıyla yararlanacak da olsak oluşturacağımız "şey" gerçekten bir sorgudur. Bu bölümde, Alan isimli birinci satırın birinci sütundaki kutusunun içini, sağda seçme oku belirince oku tıklayın: yukarıda alan listesinde yer alan alan adlarının burada sıralandığını göreceksiniz.
Sorgu, burada olduğu gibi ileri düzeyde süzme işlemi için bile olsa, "veriye soru sorulması" anlamına gelir. GSS'de bir sınıftaki öğrencilerin sınav notlarını içeren tablomuza örneğin "Son üç sınavda 4,5'dan aşağı not almış öğrenciler kimler?" diye sorabiliriz. Ya da yemek tariflerini derlediğimiz bir veritabanında, "Kebaplar" tablosuna "İçinde biber olmayan ve kıyma ile yapılmayan kebaplar hangileri?" sorusunu yöneltebiliriz. Müzik kaset ve CD'lerinizin veritabanındaki "Türküler" tablosuna "Yavuz Bingöl'ün 1996'dan sonra çıkmış kaset ve CD'leri hangileri?" diye sorabiliriz. Ya da elimizdeki Adres Defteri veritabanında Aile tablosuna "Istanbul ve Niğde'de oturan ve kart yollamam gereken dostlarım kimler?" şeklinde bir soru yöneltebiliriz.
Bunun için, Alan sırasının birinci sütundaki kutusunun seçme okunu tıklayarak, alan listesinden Şehir'i seçmemiz gerekir. Sonra, GSS'nin sadece süzme değil aynı zamanda sıralama yaptığını hatırlayarak, ikinci sıradaki Sırala kutusunun sağındaki seçme okunu tıklayarak, Artan, Azalan ve Sırasız seçeneklerinden Artan'ı seçelim. Ve sıra geldi, süzme için uygulatacağımız ölçütleri belirlemeye. Ölçüt satırının içini tıklayıp "Istanbul" yazıyoruz. Tırnak işaretlerini siz koymazsanız, Access koyar. Istanbul VE Niğde'de oturan dostlarımızı birlikte seçmek için, alttaki VEYA satırına da "Niğde"yazalım. Buraya kadar, tabloya soracağımız sorunun birinci bölümünü sormuş olduk: Istanbul ve Niğde'de oturanlar. Şimdi sorgunun ikinci bölümüne geliyoruz: Kart göndermem gerekenler. İkinci bölümdeki veritabanı alıştırmasını yaptıysanız, "KartYolla" alanının türünü "Evet/Hayır" yaptığımızı hatırlıyor olmalısınız. Şimdi, Alan satırının ikinci sütununda KartYolla alanının seçin; ("Evet" değerlerinin sıraya sokulmasına gerek olmadığına göre ikinci satırı atlayabilirsiniz) ve Ölçüt sarımına Evet yazın. Araç çubuğundaki Süzgeçi Uygula simgesi tıklayın ve tablonuzun sadece Istanbul veya Niğde'de oturanlardan kendilerine kart yollamam gerekenleri gösterdiğini, diğerlerinin süzüldüğünü ve süzgecin diğer tarafında kaldığını göreceksiniz.
Kendi kendinizi kutlayabilirsiniz: çünkü sadece Access'in gelişmiş süzme ve sıralama aracını kullanmakla kaldık; SQL komutu yazmaya da ilk adımı attık. Şimdi artık Access'te ciddi sorgulama işleri yapabiliriz. Gerçek Sorgu: Basit Seçme
"Sorgu, veriye soru sormaktır!" demiştik. Kimi zaman bir tablonun cevaplayabileceği soruları, süzme ve hatta sıralama ile çözümleyebiliriz. Fakat elde iki veya daha çok tablo varsa ne yapanız? Diyelim ki, siz sadece bir sınıfın değil, beş ayrı sınıfın öğretmenisiniz ve sınıflarınızda başarı oranını etkileyen garip bir eğilim farkettiniz. Sizin derslerinizde kız öğrenciler genellikle başarısız oluyor. Sadece bir sınıfın öğretmeni olsanız, bu kuşkunuzun yerinde olup olmadığını sınamak için iki süzme işlemi size sonucu verirdi. (Nasıl?) Fakat beş ayrı sınıf söz konusu olunca, her tablonun kendi içindeki yüzdeler, anlamlı olmayabilir. Size bütün tablolardan seçme-süzme yapan bir araç gerekiyor. Ya da beş tabloya birden soru sormanızı sağlayacak bir araç. Bu aracın adı Sorgu'dur. Access'in Sorguları
Access 2000, bize altı ayrı sorgu türü veriyor. Bunlardan Basit Seçme sorgusu, biraz önce ele aldığımız Gelişmiş Süzme/Sıralama aracının birden fazla tablo kabul edebilenidir. Çapraz sorgu, verileri gruplandırarak, bunlar için sayım, toplam ve ortalama gibi hesapları yapar. Örneğin öğrencileri cinsiyetlerine ve derslere göre gruplandırıp, aldıkları not ortalamalarını göstermek., çapraz tablo yapmaktır. Çapraz sorgu bir tabloda çalıştığı için, örneğin öğrencilerinizin notları derslere göre ayrı tablolarda ise bunları bir tabloda basit seçme sorgusuyla birleştirmeniz gerekir. Tablo yapma sorgusu, seçme sorgusundan farklı olarak, çalıştığı zaman ortaya bir tablo penceresi çıkmaz; Access, sizden daha önce aldığı isimle bir tablo oluşturur. Bu tablo veritabanının parçası haline gelir. Oysa diğer sorguların sonuçları ancak sorgu çalıştığı sırada vardır. Güncelleştirme sorgusu, sorgu tasarımı sırasında verdiğiniz bir sabit değeri veya verdiğiniz bir deyimin o sırada bulunacak sonucunu, tayin ettiğiniz bir alana yazar. Bu, "Bul-Değiştir" gibi basit bir araç olmayıp, her kaydı, belirli bir formüle veya kıydın kendi içindeki bir değere göre yeniden hesaplayabilir. Ekleme ve Silme sorguları da güncelleştirme sorgusu gibi, ya farklı tabloların kayıtlarını birbirine ekler, ya da tablolardaki kayıtları siler. Bunların dışında tasarım sırasında yüklediğiniz işlevlerin bir sonucu olarak bir sorgu Parametre sorgusu (verdiğiniz görevi yapabilmek için kullanıcıdan bir değer girmesini isteyen sorgu), SQL Sorgusu (SQL komutlarını kullanarak birleşim, doğrudan sorgu, veri tanımla ve alt sorgu gibi veritabanınızı ODBC yoluyla dışarıdan kullanacak kullanıcıları gözönünde tutarak hazırladığınız sorgular) ve otomatik arama sorgusu (yeni bir kaydın bazı alanlarının otomatik olarak doldurulmasını sağlayan sorgu, AutoLookup sorgusu) diye de adlandırılabilir.
Basit Seçme Sorgusu (BSS) dışındaki sorgular, ileri düzeyde Access bilgisi ve hatta bir ölçüde Programlar İçin Visual Basic for Applications (VBA) bilgisi gerektirebilir. BSS'yi iyi kavrayarak, bu ileri düzeydeki sorgular için mükemmel bir başlangıç yapabilirsiniz. BSS'in temel özelliklerini sıralarsak, şunlar karşımıza çıkıyor:
1. Sorguda birden fazla tablo kullanabilirsiniz; tablolar arasında oluşturduğunuz ilişkiden yararlanabilirsiniz. 2. Sorgu sonucu sadece istediğiniz alanları görüntüleyebilir; bu sırada gerekli olmayan sütunları yeni sorgu sonucu tablosuna almayabilirsiniz. 3. Sorgu sonucu oluşacak tabloda alanları istediğiniz sütun sırasına sokabilirsiniz. 4. Seçme işlemi sonucu kaç kaydın görüntülenmesini istiyorsanız, o kadar kayda yer verebilirsiniz. 5. BSS (ve diğer) sorguları icra ettikten sonra, sorguya konu olan tabloların değerlyeri değişmez; başka bir deyişle sorgular tabloları sadece "okur," içeriğini değiştirmezler. Bir sorgu işledikten sonra tablo oluşturuyorsa (Tablo Yapma Sorgusu ise) ortaya yeni bir tablo çıkar. Sorguyu tekrar çalıştırdığınızda bu tablo yeniden yazılır ve Access 2000, Özelleştir kutusunda yaptığınız uyarı ayarlarına göre sizi uyarabilir. İkinci bölümdeki Adres Defteri alıştırmasını yaptıysanız, bu veri tabanını açın ve birlikte bir BSS oluşturalım. Adres Defteri veritabanını oluşturmadı iseniz, aşağıdaki adımları kendi veritabanınıza uygulamak zorundasınız. Burada yapmak istediğimiş iş veya Access 2000'e sormak istediğimiz soru şu: Istanbul'da oturan ve çocuğu olan dostlarımız kimler, çocuklarının adı ne? Veritabanı dosyası açıldığında, veritabanı penceresinde, nesneler listesinde Sorgular satırını tıklayın. Sorgular penceresinde "Tasarım görünümünde sorgu oluştur" ve "Sihirbazı kullanarak sorgu oluştur" şeklinde iki kısayol göreceksiniz. Pencerenin araç çubuğundaki Yeni düğmesini tıklarsanız, karşınıza daha çok imkan sunan bir sihirbazın ilk adımını içeren bir kutu açılacaktır. Bu kutudaki Basit Sorgu Sihirbazı maddesi, Sorgu nesnesi penceresindeki "Sihirbazı kullanarak sorgu oluştur" kısayolu ile aynı sonucu verir. İster Yeni'yi tıklayıp açılan kutudan Basit Sorgu Sihirbazı maddesini seçin, ister "Sihirbazı kullanarak sorgu oluştur" kısayolunu tıklayın.
BSS sihirbazının ilk penceresinde hangi alanların sorguda bulunmasını istediğinizi belirtmeniz gerekir. Bir sorgu sadece tablodan değil sorgu sonucundan da seçme yapabilir; dolayısıyla sol üstteki seçmeli listede veritabanınızda mevcut bütün tablolar ve sorgular sıralanır. Bu listede seçilmiş olan tablo veya sorgunun içerdiği alanlar ise sol altta kullanılabilir alanlar listesinde yer alır. Veritabanımıza soracağımız sorunun birinci bölümü "Istanbul'da oturan" dostlarımızın seçilmesi olduğuna göre, bu kişilerin kayıtlı olduğu Aile tablosunu seçmek zorundayız. Bu alanlardan hangileri BSS sonucu oluşturulacak tablomuzda yer alsın istiyoruz? Bir kere dostlarımızın adını ve soyadını seçmemiz gerekir. Seçilecek kişilerin tümünün Istanbul'da oturanlar olması için Şehir alanının da seçilmesi şart. Bunu yapmak için arzu ettiğimiz alanın adını bir kere tıkladıktan sonra ortadaki düğmelerden en üstte olan sağa doğru tek oklu düğmeyi tıklıyoruz. Soldaki alanların tümünün sorgu sırasında kullanılabilir olmasını isteseydik, ikinci sıradaki iki oklu düğmeyi tıklamamız gerekirdi. Bir alanı yanlışlıkla sağa geçirirsek, üçüncü sıradaki sola doğru tek oklu düğmeyi tıklayarak sorguda kullanabileceğimiz alanlar listesinden çıkartırız. Bu alanların tümünü sorgu listesinden çıkartmak için el alttaki iki oklu düğmeyi tıklayabiliriz.
Veritabanına sorduğumuz sorunun ikinci bölümü, Istanbul'da oturan dostlarımızdan sadece çocukları olanların seçilmesini, üçüncü bölümü ise çocukların adlarının da listelenmesini gerektirdiğine göre, bize Çocuklar tablosu ve bu tablodaki çocuk adları alanı da gerekiyor. Şimdi Tablolar ve sorgular kutusunun seçme okunu tıklayarak açılan listeden Çocuklar tablosunu seçelim, sonra da bu tablonun Adı adlı alanını sağa aktaralım. Ama hemen İleri düğmesini tıklamayın.
Şimdi bir an için kendimizi Access 2000'in yerine koyalım: Biraz sonra bir seçme işlemi yapacağız; çocuğu olan ve Istanbul'da oturan kişileri seçeğiz. Istanbul'da oturanları seçmek kolay: Eğer Şehir alanındaki değer "Istanbul" ise bu kişiyi seçebiliriz. Peki bu kişilerin çocuğu olup olmadığını nasıl bilebiliriz? Veya şöyle soralım: bu kişilerin çocukları varsa bunları Çocuklar tablosunda nasıl belirleyebiliriz? Bu iki tablo arasında ilişki sağlayan alanla! Veritabanı tasarımında en zor nokta, tablolarda gereksiz yere tekrarı önlemek amacıyla alanları başka tablolara aktarmak gerektiğinden söz ettiğimiz sırada, tablolar arasında ilişki kurmamız gerektiğini belirtmiştik. İkinci bölümden hatırlıyorsanız, Aile tablosuyla Çocuklar tablosu arasındaki ilişkiyi, yani hangi çocuğun hangi aileye mensup olduğunu Aile Sıra No alanındaki bilgiyi iki tabloda ortak kullanarak biliyoruz. Başka bir deyişle bir çocuğun Aile Sıra No alanındaki değer, bu çocuğun hangi ailenin üyesi olduğunu gösteriyor. Sorgu sırasında Access 2000, şöyle düşünebilir: "Hımm. Istanbul'lu bir kişiyi seçeyim; sonra bu kişinin Aile Sıra No alanındaki değeri, Çocuklar tablosundaki aynı adlı alanda arayayım; eğer bu iki değer aynı ise bu çocuğun adını alıp, Istanbullu kişi ile birlikte kaydedeyim." Access'in düşündüğünü uygulayabilmesi için, ona her iki tablodan Aile Sıra No alanını da vermemiz gerekir. O halde önce açık olan Çocuklar tablosunun, sonra da yeniden Aile tablosunu seçerek, Aile Sıra No alanlarını sağa aktarın. Bu kutuda işimiz bittiğine göre Tamam'ı tıklayabilirsiniz. (Sorgu kaç tablodan kaç alan seçmeyi gerektiyorsa, o kadar alan seçebilirsiniz. Buradaki örnek bu alanları gerektirdiği için burada duruyoruz; sizin örneğiniz başka tablolardan başka alanlar gerektiyorsa, seçmeye devam edin.)
Basit sorgu sihirbazının ikinci penceresi, sorgu sonucu oluşturulacak tabloda kaç kayıt olacağını belirler. Varsayılan değer, seçtiğiniz tablolardaki tüm kayıtların sorgu sonucu oluşacak tabloya alınmasıdır. Fakat diyelim ki size sorgu sonucu oluşacak tablonun ilk 5, 25 veya 100 kaydını içeren özet bir tablo da oluşturabilirsiniz. Özet tablo için Özetk seçeneğini seçin ve Özet Seçenekleri düğmesini tıklayın. Bu iş bittikten sonra veya Ayrıntılı seçeneğini seçerek, İleriyi tıklayabilirsiniz. Üçüncü pencerede yeni sorgunuza isim vermeniz, Son'u tıkladığınızda sorgunun icra edilmesini mi, yoksa sorguda sihirbazın yapmadığı değişiklikleri yapmak üzere tasarım görünümünün açılmasını mı istediğinizi belirtmeniz gerekir. Burada yardım isteyip istemediğinizi belirteceğiniz bir başka seçenek daha var. Tasarımı güç sorgular yaptığınızda, Access 2000'in yardım penceresinin açılmış olması size kolaylık sağlar. Şimdi, sorgunun tasarımı ile ilgili işlerimiz bitmediği için ikinci seçeneği işaretleyerek Son'u tıklayalım.
Access 2000, seçtiğiniz iki tabloyu sorgu tasarım penceresinin üst bölümünde gösteriyor. İki tablo arasındaki ilişki çizgisine dikkat edin; bu ilişkiyi ikinci bölümdeki alıştırma sırasında kurmuştuk. Access, seçtiğiniz altı alanı, değerleri ne olursa olsun, bütün kayıtları ile seçmeyi (ve bunu yaparken iki tabloyu birleştirmeyi) sağlayan bir sorgu tasarımı öneriyor. Bütün alanların seçildiğini, sorgu tasarım penceresinin alt yarısındaki kılavuzda, Alan satırındaki alan adlarından anlıyoruz. Bu satıra yazılan alan adlarını inceleyin; tablo adı ile tablonun alan adı nasıl birleştiriliyor? İkinci satırda ise tablonun adı belirtiliyor. Sırala satırının boş bırakıldığına dikkat edin. Göster satırındaki kutuların işaretli olması bu alanın sorgu sonucu oluşturulacak tabloda gösterileceği anlamına geliyor. Ve son olarak Ölçüt satırlarının boş olduğuna dikkat edin. Biz sorgumuzun sadece çocukları olan Istanbulluları kapsamasını istiyorduk. O halde, Şehir alanının sütununda, Ölçüt satırına "Istanbul" yazmamız gerekiyor, ki sadece Istanbullular seçilsin. Peki bunlar arasından çocukları olanları nasıl seçeğiz, Access ile çalışma konusunda ustalığınız ilerledikçe, bu tür şartlı seçmeleri (SQL deyiminde "eğer" şartı geçen sorguları) oluşturma becerisi de edineceksiniz. Fakat şimdilik böyle bir sorgu deyimi oluşturmaya gerek yok: Access, çocuklar listesindeki Adı değerlerini seçerken, bunların Aile Sıra No değeri Aile tablosunda Aile Sıra No değerine denk gelmeyen kayıtları seçmeyecektir. (Aile tablonuzda çocuksuz Istanbullu dostlarınız, Çocuklar tablosunda da Istanbullu ailelere mensup olmayan çocuklar bulunmasını sağlayın, ki BSS'in gerçekten işleyip işlemediğini sınayabilelim.) Şimdi sorgu tasarım penceresinde Şehir sütununda Ölçüt satırına "Istanbul" yazın. Sorgu sonucu oluşacak yeni tablomuzda iki ayrı Aile Sıra No sütununa gerek olmadığı için Çocuklar tablosundan alınacak Aile Sıra No sütununun Görüntüle satırındaki işareti kaldırabiliriz; fakat BSS'in tablonun ilişki bağından nasıl yararlandığını görmek için şimdilik bu işareti kaldırmayın. Özetle, Access 2000 BSS sihirbazının tasarımına sadece Şehir alanında Ölçüt olarak "Istanbul" kelimesini eklemiş olduk. Bu sırada Access 2000'in araç buçuğunda ünlem işareti şeklinde bir simge belirdiğini görüyor musunuz? "Çalıştır" isimli bu araç, Access 2000'e "Bu sorguyu icra et ve sorduğum sorunun cevabını bana tablo alarak göster!" komutunun kısayoludur. Şimdi bu simgeyi tıklayalım.
İşte sorumuzun cevabı: Aile listemizde yer alan Şehir alanındaki değer "Istanbul" olan ve Çocuklar tablosunda kendilerine ait çocuk bulunan dostlarımızın listesi! Access ile çalışma becerinizi arttırdıkça, her çocuğu mensup oldukları aile ile aynı satıra "Çocuk 1," "Çocuk 2" ... şeklinde yeni sütunlar halinde sıralamayı da sağlayabilirsiniz. Bu sorgunun verdiği sonuçları doğru bulmuyorsanız, tekrar tasarım görünümüne dönebilirsiniz. Bunun için Access 2000 araç çubuğunda tasarım görünümü simgesini tıklayın. Sorgunun tasarımında istediğiniz değişikleri yaptıktan sonra Çalıştır simgesini tıklayabilirsiniz. Sorgunun istediğiniz sonucu verdiğini gördükten sonra kapatmaya kalktığınızda Access 2000 sorguyu veritabanı dosyasının içinde kaydededecektir.
Bir BSS tasarlamaya çalıştığınız sırada seçtiğiniz tablolar ilişkili değilse, Access 2000 sizi uyarır ve bu ilişkiyi kurmadan devam etmek istemez. Sorgu tasarımı sırasında seçtiğiniz tablolar arasındaki ilişki çizgisini silerek sorguyu çalıştırırsanız, anlamlı olmayan sonuçlar alırsınız.
İleri Sorgular
Access 2000 ile gerçek bir sorgu oluşturduğuma göre, şimdi bir adım ileri giderek, sorgu tasarımında oluşturacağımız bir "deyim" aracılığıyla tablolarımızdaki alanlardan elde edeceğimiz bilgi ile yeni bir alan oluşturalım ve bunu yeni bir tabloya etkeleyim. Burada yine yukarıdaki örneği kullanmaya devam edeceğiz. Amacımız, Aile tablosundaki her kayıt için Ad alanının içeriği ile Soyadi alanının içeğini birleştirmek ve tek sütunda toplamak. Sonra bir üçüncü sütun olarak Adres 1, Adres 2 ve Şehir alanlarını birleştirip Adres adı altında yeni bir alan oluşturacağız. Bu sorgunun oluşturacağı tabloyu da yeni bir tablo olarak veritabanımıza ekleyeceğiz. (Daha sonra bu tablo çok işimize yarayacak!)
Adres Defteri veritabanını yaptınızsa ve açık değilse, açın. Sorgular nesnseini seçin ve "Tasarım görünümünde sorgu oluştur" kısayolunu tıklayın. Access 2000 sorguda yararlanmak istediğiniz tabloları seçebilmeniz için bir kutu açacaktır; buradan Aile tablosunu seçin, ve Ekle düğmesini tıklayın. Tablo seçme kutusunu kapatabilirsiniz; çünkü istediğimiz bütün alanlar bu tabloda mevcut. İkinci bölümdeki alıştırma sırasında Adres Defteri veritabanını oluşturmadıysanız, herhangi bir veritabanını açabilir, herhangi bir tabloyu seçebilirsiniz. Gerçi buradaki alıştırma sonunda elde edeceğiniz tablo anlamlı sonuçlar içermeyebilir, ama en azından deyim oluşturma konusundaki alıştırmaya katılmış olursunuz. Access 2000, sadece bir tablosu kullanılmaya hazır, fakat alanlarının tümü boş bir sorgu tasarım panceresi açacaktır.
Şimdi, tasarım penceresinin alttaki kılavuz bölümünde, Alan satırının birinci sütununun içini sağ tıklayın, ve açılan menüden "Oluştur..." maddesini seçin. Access 2000, daha önce gördüğümüz "Deyim Oluşturucusu" aracını açacaktır. Bir kere daha tekrar edelim: Aile tablosunun "Adı" alanındaki değer ile "Soyadı" alanındaki değeri aynı alanda birleştirmek istiyoruz. En soldaki kategorilerden Tablolar'ı iki kere tıklayın; altında veritabanınızdaki bütün tabloların listesini göreceksiniz. Aile (veya hangi tabloyu örönek olarak kullanacaksınız o tablonun adını) bir kere tıklayın. Ortadaki pencerede tablonun içerdiği bütün alanların listesi görüntülenince, "Adi" alanını (veya hangi alanı kullanacaksanız o alanın adını) bir kere tıklayın. Şimdi en sağda, her kayıt için bu alandaki değeri simgeleyen "" kelimesi belirecektir. Deyim oluşturucusunun üstteki deyim penceresi ile kategori pencerelerinin yer aldığı bölüm arasındaki araç simgelerinden "Yapıştır" simgesini tıklayın.
Deyim satırında "[Aile]![Adi]" ifadesi belirdi. Peki, yine araç simgelerinden beşincisi olan "&" (ekle) işaretini tıklayın; pencçerede beliren "&" işaretinin sağını tıklayıp, klavyede tırnak işareti tuşuna, aralık tuşuna ve tekrar tırnak işareti tuşuna basın. Araç çubuğundan "&" simgesini tekrar tıklayın. Deyim oluşturucunun alt bölümünde ortadaki pencerede "Soyadı" alanını ve araç çubuğunda Ekle simgesini tıklayın. Bunları sarısaylı yaptıysanız, deyim satırında şu ifade belirecektir:
[Aile]![Adi] & " " & [Aile]![Soyadi]
Burada işin püf noktası Access 2000'e yazdırdığınız iki alan referansı ve & işaretinin ortasına klavyeden yazdığınız tırnak-aralık-tırnak bölümünü doğru yazmaktır. Bununla Access 2000'e, "Aile tablosundan "Adi" alanının değerini al, buna önce bir aralık sonra da Alie tablosunda "Soyadi" alanının değerini ekle!" demiş oluyoruz. Deyim oluşturucu ise şu anda işimiz bitti; Tamam'ı taklayabiliriz. Geri döndüğümüz sorgu tasarım penceresinde Alan satırında şu ifadeyi göreceksiniz:
Deyim1: [Aile]![Adi] & " " & [Aile]![Soyadi]
Peki, şimdi ikinci sütundaki Alan kutusunu sağ tıklayın, ve aynı işlemi bu kez kutunun içinde şu ifade belirecek şekilde yapın:
Başka bir veritabanı ve başka tablo kullanıyorsanız, "Adres1" ve diğer alanlar yerine başka alanları seçebilirsiniz. Burada önemli olan üç alanı aralarına birer aralık koyarak birbirine eklemenizdir.
Bu işlemi bitirdikten sonra, sıra sorguyu tablo yapar hale getirmektir. Bunun için Sorgu menüsünden Tablo Yapma Sorgusu maddesini tıklayın ve açılacak kutuda Tablo adı hanesine sorgunun oluşturucağı tabloya verilecek adı yazın. Bu adın veritabanında mevcut bir tablo adı olmamasına dikkat edin. Tablonun o anda açık veritabanı içinde oluşturulmasını istiyorsanız "Geçerli veritabanı" (Current'in karşılığı "geçerli" olmasa da!) maddesinin işaretli kalmalıdır; yeni tablonun başka bir veritabanı içinde oluşturulmasını da sağlayabilirsiniz. Bunun için "Farklı veritabanı" maddesini işaretleyin ve "Dosya adı" hanesine bu veritabanının adını yazın. Tamam'ı taklayın. Şimdi ne zaman bu sorguyu çalıştırırsanız, veritabanına verdiğiniz isimde bir dosya eklenecek veya mevcut dosya (sizin onayınızla) güncelleştirilecektir. Şimdi bunu yapalım. Araç çubuğundan Çalıştır simgesini tıklayın. Ve Veritabanı penceresinde Tablolar nesnesini seçin; açılacak kutuda da yeni tablonuzun adını iki kere tıklayın.
İşte bir tablonun farklı alanlarını birleştirerek elde ettiğiniz yeni tablonuz. Burada alan adı olarak sorguda ortaya çıkan uzun ifade yerine sadece "Deyim1" ve "Deyim2" kelimelirinin seçildiğine dikkat edin. Bu isimler hoşunuza gitmiyorsa, yeni tabloyu tasarım görünümünde açabilir ve alan adlarını değiştirebilirsiniz. Access 2000'in Deyim Oluşturucucusu, sizin için burada yaptığınızdan çok daha ileri düzeyde, seçme, aritmetik, istatistik ve benzeri işlevlere dayanan hesaplamalar yapabilen SQL deyimleri yazmanız için yardımcı olacaktır. Buradaki örnekte de yaptığınız gerçekte bir SQL komut ifadesi yazmaktı. Sorgunuz tasarım halinde iken Görünüm menüsünden SQL Göster maddesini seçerseniz, sorgunun SQL komut ifadesi biçiminde nasıl yazıldığını görebilirsiniz:
SELECT [Aile]![Adi] & " " & [Aile]![Soyadi] AS Deyim1, [Aile]![Adres1] & " " & [Aile]![Adres2] & " " & [Aile]![Sehir] AS Deyim2 INTO [Adres Listesi] FROM Aile;
Sorgu konusunu tamamlarken bir bir çok sorgu türünü ele almadığımızı hatırlatmak erinde olur. Bu sorguları tanımak ve burada verdiğimiz iki örnekle aralarındaki farkı görebilmek için izlenebilecek yollardan biri sorgu sihirbazlarını kullanarak, Access 2000'e her birinden bir kaç örnek yaptırtmak olabilir. Sorgularda kullanabileceği işlevler ve diğer hesaplatma işleri için de Access 2000 yardım dosyalarındaki çok sayıda örneğe bakabilirsiniz.
98) A’DAN Z’YE BİLGİSAYAR SÖZLÜĞÜ (TAM 27 SAYFA)
A+: Bilgisayar sektöründe geçerli bir sertifika. Sertifikayı alabilmek için belirli bir sınavın geçilmesi zorunludur. Sınav yazılım ve donanım olmak üzere iki bölümden oluşur. Başarılı olunursa Microsoft' un ki gibi bir sertifika verilir. Bu sertifikanın birçok sektörde geçerliliği vardır. A/UX: Apple Macintosh'lar için geliştirilmiş bir Unix işletim sistemi. ABACUS: Üzerinde bir çubuğa sıralanmış, sağa sola kaydırılabilen toplar bulunan hesap makinesinin temeli sayılan bir alet. Kendi başına hesap yapmasa da sayılan sayıları insanlara hatırlatarak hesaplamaya yardımcı olur. ABORT: İşletim sistemi üzerinde program çalışırken doğal olmayan bir sebepten programın durması veya durdurulması. Sonuç olarak program ya da işletim sistemi bir hata mesajı verir. Hata mesajının üzerinde devam, programı kapat seçenekleri vardır.
ACCELERATE: Hızlandırmak. Herhangi bir donanımı ya da yazılıma ek bir destek sağlamadan daha fazla performans almak. Örneğin "Download Accelerator", download hızınızı daha da yükseltmek anlamına gelir.
ACCELERATOR BOARD: Bilgisayarınızı hızlandırmak için takılan kart. Bu kartların işlevi, bilgisayarın CPU'sunun üzerindeki bazı işleri alıp kendi üzerlerinde çalıştırmasıdır. Böylece CPU'nun yükünü hafifletip bilgisayarınızın performansını arttırırlar. ACCESS: Bir bilgiye, belleğe, diske, CD-ROM'a vb. erişmek. ACCESS CODE: Erişim kodu. (şifre) ACCESS TIME: Erişim için geçen zaman. ACCESS POINT: WAN'larda telsiz sinyallerinin güçlendirilmesi ve paylaştırılması için kullanılan bir araçtır. Kablolu LAN'larda HUB'lara benzer biçimde, ACCESS POINT'ler de, veri paketlerinin telsiz ağlarda paylaşımını sağlar. Access Point'ler sinyalleri güçlendiren ve daha uzak mesafelere ulaştırılmasını sağlayan Repeater görevini de görür. ACCESS PRIVILEGES: Giriş izni. Bilgisayar üzerindeki dosyalara giriş ve dosyalar üzerinde değişiklik yapmak için kullanıcılara tanımlanan haktır. ACCOUNT: Hesap. İşletim sistemlerinde bir kişi adına açılan kullanıcı adı ve giriş şifresidir. Ayrıca kişinin erişim hakları ve kullanım ile ilgili diğer bilgilerinin kaydedilmesi için de kullanılabilir. ACLS (Access Control Lists): Geçiş kontrol listeleri. Ağ üzerinden transfer edilen verilerin kimden geldiği, kime gideceği ve verinin büyüklüğü gibi kriterlerinin tutulduğu listedir. ACRONYM: Kısaltma. Özel isimlerin kısaltılması baş harflerini birleştirerek yapılır. Örnek: ACLS (Access Control List) ACTIVE: Aktif. İşletim sistemlerimizin üzerinde kullanımda olan programların ve dosyaların durumlarını belirtmek için kullanılır. Örnek: ICQ programı açık ve kullanılıyorsa o anda ICQ programı aktif demektir. ACTIVE MATRİX: Sıvı kristal ekran teknolojisi. Genellikle taşınabilir bilgisayarların ekranlarında kullanılan teknolojidir. ACTIVE-X: Microsoft firmasının hazırladığı işletim sistemlerinde Java dili gibi internet üzerinde çalışan programlar hazırlamak için kullanılan gelişmiş bir program geliştirme dilidir. ADJUST: Ayarlamak. Seviyeleri bulunan ayarlar. Renklerde ve filtrelerde daha sık kullanılır.
@ (AT İŞARETİ): Bu işaret klavyede Q tuşu ( F klavyede F tuşu) ve ALT GR tuşlarına birlikte basılarak yazılır. En yaygın kullanıldığı yer e-mail adresleridir, kullanıcı ve elektronik postanın gideceği posta sunucusunun adlarının birbirinden ayrılmasına yarar. Örnek; yardim@chip.com.tr ADA: Amerika Birleşik Devleti Savunma Bakanlığı tarafından geliştirilmiş eski bir programlama dilidir. ADAPTER: Uyum sağlamayan iki bağlantı çeşidi ya da cihazı birbirine bağlanmak için gerekli olan ara cihazdır. ADC (Analog Digital Convertor): Gelen anolog sinyalleri alarak dijital sinyallere çeviren cihazdır. ADD-IN: İşletim sistemine veya işletim sistemi üzerinde çalışan bir programa eklenebilen yardımcı programlara verilen isimdir. ADD-ON: İşletim sistemi veya işletim sistemi üzerinde çalışan programların özelliğini arttırmak için, bilgisayar üzerine kurulan programlara verilen isimdir. ADDRESS: Ulaşılmak istenen bilgi, bölüm, kayıtın bulunduğu yeri ifade eder . İnternet üzerinde üç farklı adres kullanılır: e-posta adresi, mac adresi, ip ya da internet adresi. ADMINISTRATIVE DOMAIN: Yönetsel alan. Tek bir kişi, birim, sistem tarafından yönetilen alandır. ADMINISTRATOR: Sistem yöneticisine verilen ad. Sistem birçok makineden oluşturulmuş bir ağ veya tek bir makine üzerinde olabilir. ADMINISTRATOR sistemin geliştirilmesi ve sorunların çözümünden sorumlu kimsedir. ADN/Advanced Digital Network: 56 Kbps leased-line lar için kullanılan bir ağ çeşididir. ADS/AUTOMATIC DRIVER SIGNING: Otomatik Sürücü Atlama. Windows tabanlı işletim sistemlerinde başlangıçta bilgisayar kilitlenmesi yaşanan durumlarda kilitlenmenin sebeplerini belirler. Bu sebepleri işaretleyerek bir sonraki başlangıçta sorunları atlanmasını sağlar. ADSL/Asymmetric Digital Subscriber Line: Asimetrik Sayısal Abone Hattı. Standart telefon hatlarını kullanarak yapılan dijital haberleşme teknolojisi. Servis kalitesi merkeze olan uzaklığa göre deyişim gösterir. Bu tip hatlarda download ve upload hızı farklı olabilir. ADVENTURE: Macera oyunlarına verilen isimdir. AF/Auto Focus: Bu özellik kameralarda netliğin otomatik olarak sağlanması için kullanılır. AGENT: İnternet üzerinden istediğiniz bilgileri otomatik olarak toplayabilen bir programdır. Bilgisayar başında olmanıza gerek kalmadan sizin yerinize bilgileri toplar. AGGREGATE: Toplu işlem. İşletim sistemlerimiz veya programlarımız üzerinde tek bir değerle değil bir grup değer üzerinde çalışan işlemlerdir. AGP/Accelerated Graphics Port: Üç boyutlu grafik kartlarından daha fazla verim alınması için Anakart firmaları tarafından üretilen bir bağlantı birimidir. AIX: Unix tabanlı bir işletim sistemi. ALDUS PAGEMARKER: Masaüstü yayıncılık programlarından biri. Bu programla oluşturduğunuz grafikler üzerinde kolayca değişiklik yapabilirsiniz. ALGORITHM: Bilgisayarınız üzerinde sorunları çözmek için belirlenmiş kurallar ve işlemler topluluğuna verilen isim. ALIAS: Takma isim. Uzun ve hatırlaması zor isimler yerine kısa ve hatırlaması kolay isimler tanımlamak. ALIASING: Bilgisayar ekranında gördüğümüz çizgiler, eğriler ve simgelerin kenarlarının tırtıklı gözükmesine ALIASING denir. Ekran çözünürlüğünü yükselttikçe bu bozulmalar azalır. ALOGN: Hizalamak. Belli bir referans noktasına göre nesnelerin yerini değiştirmek.
ALLOCATE: Bir bilgisayar üzerinde RAM ve sabit diskin tamamını veya bir bölümünü ileride kullanmak için ayırmak. Genelde programlar bu işlemi kullanırlar. ALIGNMENT: Kelime işlem ya da masaüstü yayıncılık programlarında metnin kenarlara yanaşık olma durumunu belirler. Sağa, sola yanaşık veya ortalanmış olabilir. ALPHA: Dijital firması tarafından üretilen 64bit bir işlemci türüdür. ALPHANUMERİC: Rakam, kelime ve özel sembollerden oluşmuş karakter topluluğu. ALL RIGHTS RESERVED: Tüm hakları saklıdır. İzinsiz çoğaltmanın veya alıntı yapılmasının yasal olmadığını belirtir.
ALT KEY: PC'lerde kullanılır. Alt key tuşu başka bir tuşla birlikte basıldığında programların özelliğine göre değişik işlevler görür. AMD: Intel'in ardından dünyanın büyük ikinci PC işlemci üretici firmasıdır. AMİGA: Commodore firması tarafından üretilen genelde oyun amaçlı kullanılan bilgisayar. Günümüz standartlarının altında bir bilgisayar.
AMPLIFIER: Yükselteç. Örneğin ses girdisinin değerini yükselterek daha yüksek değerlere ulaşmasını sağlar. ANALOG: Devamlı değişken bir akış halinde bulunan verilere "analog" adı verilir. Bilgisayarlar doğrudan analog veriyi işleyemezler, gelen analog verileri dijitale çeviren arabirimlerin kullanılması gerekir. ANCHOR: HTML dosyalarının içinden başka bir sayfaya ya da başka bir bölgeye geçmek için kullanılır. Altı çizgili mavi metin şeklinde görüntülenir. ANIMATION: Kullanıcının ilgisini belli bir yöne yöneltmek için yapılmış, grafiklerin belirli bir düzene göre canlandırılması işlemi . ANNOTATION: Doküman üzerine, dokümana zarar vermeden eklenen not. Bu notlar doküman hakkında bilgi vermek için koyulabilirler. ANSI/AMERİCAN NATIONAL SKYLINE INDUSTRIES: Amerika Ulusal Standart Enstitüsü. Bilgisayar ve iletişim gibi birçok alanda A.B.D. standartlarını belirleyen kurum. Bu standartlar ANSI standartları olarak da bilinir. ANTI ALIASING: 3D grafik kartlarında grafik işleme tekniklerinden birine verilen isimdir. Özellikle gelişmiş üç boyutlu oyunlar gibi yüksek grafik detay seviyesine sahip programlarda sıkça kullanılan bu yöntem, ekranda beliren görüntünün daha doğal olması amacıyla geliştirilmiştir. ANTICLOCKWISE: Saat yönünün tersini belirtir.
ANTİ GLARE SCREEN: Bilgisayar ekranlarının çevreden aldıkları ışığı yansıtmasını önlemek için kullanılan yansıma önleyici bir filtredir. ANTİ RADIATION SHIELD: Bilgisayar ekranlarının yaydığı elektromanyetik dalgalardan korunmak için filtredir. ANTİ VİRÜS PROGRAM: Bilgisayarı virüs denen zararlı programlara karşı korumak için üretilmiş yazılımlardır. Bu programlar diskinizi tarayarak virüsten etkilenmiş olan dosyalarınızı bulurlar. Daha sonra bunları ya tamamen silerek ya da eski sağlam hallerine döndürerek sistemi virüsten arındırırlar. ANY KEY: Bilgisayarın klavyesi üzerindeki herhangi bir tuş. API/Application Programming Interface: Bir programın diğer program ve işletim sistemleri ile etkileşimini sağlayan arabirim. En çok kullanılan WIN32 API'sidir. APP: Bkz. Application. APPEND: Metin belgelerinin birbirleri sonuna eklenmesi işlemidir. APPLE MACINTOSH: Apple firması tarafından geliştirilmiş bir tür bilgisayardır, aynı zamanda MAC olarak da adlandırılır. Bu bilgisayarlar çok yaygın olarak kullanılan PC türü cihazlarla uyumlu değildir ve kendilerine has yazılımları vardır. APPLET: İnternette HTML sayfası içine yerleştirilmiş küçük JAVA programlarıdır. APPLETALK: Apple bilgisayarlar arasında iletişimi sağlamak için yapılmış bir protokol. APPLICATION: Bilgisayar üzerinde yapılan uygulamalara verilen isimdir. APPLICATION LAYER: Uygulama katmanıdır. Bu katman OSI/Open Systems Interconnection modeline göre yedinci katmandır. E-mail ve dosya transferi gibi işlemlerde otomatik olarak kullanılır. APPLICATION SERVER: Uygulama sunucusu. Uygulamaları ağa bağlı diğer istemcilerin kullanımına sunan sunucudur.
APPLY: Uygulamak. Yazılımlar yardımıyla yapılan değişikliklerin dosyalara atanmasını sağlar. ARCHITECTURE: Bilgisayarlar ve ağlarda genel yapıyı, elektronik bileşenleri, bilgisayarın iç yapısı ve işletim sistemlerini belirler. ARCHIE: İstediğiniz bilgileri internet üzerinde arayıp bulan ve bu bilgileri düzenleyen bir program. Eskiden sadece ftp arşivlerini tarayabilen Archie şimdi tüm internette arama yapabiliyor. ARCNET: Bir ağ tipi. Bu ağ içinde en fazla saniyede 2,5 Megabit hıza ulaşılabilir. Günümüz teknolojisine göre yavaş bir ağ tipidir. ARGUMENT: Argüman. İşletim sistemi veya işletim sistemi üzerindeki programların içindeki fonksiyonlara verilen değer ya da isim. ARP/Address Resoluion Protokol: İnternet ve ağ üzerinde göndermek istediğimiz paketlerin IP adreslerine doğru dağıtılmasını sağlayan bir iletişim protokolüdür. ARPANET: İnternetin temeli sayılabilecek dünyanın ilk ağının ismi. İlk olarak Amerikan ordusuna hizmet vermek üzere kurulmuştu. Daha sonra diğer ağların gelişmesi ve büyümesi ile tamamen hizmet dışı kaldı. ARROW KEYS: OK tuşları. Bilgisayar klavyesi üzerinde bulunan sağ, sol, yukarı, aşağı tuşları. ARTIFICIAL INTELLIGENCE: Yapay zeka. Bilgisayarlarımızın insanlar gibi düşünmesi ve davranması için yapılan çalışmaların tümüne verilen isim. ASCENDING ORDER: Bir verinin küçük değerden büyük değere doğru sıralanması. Sayılar 0'dan 9'a doğru, harfler A'dan Z'ye doğru sıralanır. ASCII/American Standard Code for Information Interchange: Bu koda göre dünya çapında kullanılan hemen hemen tüm harf ve sembollere bir değer atanmıştır. Böylece farklı bilgisayarlar arasında bilgi alışverişi yapılırken ortaya çıkması muhtemel karışıklıkların önüne geçilmesi hedeflenir. ASP/Active Server Page: Bir tür programlama dili. Daha çok sunucu taraflı teknolojilerin kullanılmasına imkan sağlar. ASP ile yapılan ifadeler çalıştırılınca, sonuç çalıştıran kişiye HTML biçiminde gönderilir. ASPECT RATIO: Bilgisayar üzerinde yapılan grafik işlemlerinde grafiğin yatay ve dikey ölçülerinin birbirlerine oranı. Bu oranın korunması grafiğin bozulmaması için önemlidir. ASSEMBLER: Kurulu olduğu işletim sistemi üzerinde, işletim sisteminin doğrudan çalıştırabileceği programları üreten bir yazılım dilidir. ASSIGN: Atama. Bilgisayar üzerinde bir alana veya değişkene değer atanması. Örnek, Excel programında A1 hücresine istediğiniz bir değeri ASSIGN edebilirsiniz . ASSOCIATE: İlişkilendirme. Bir dosya tipini bir program ile bağlama. Örnek : *.avi dosyasını Windows Media Player ile ilişkilendirebilirsiniz. ASTERİSK: Yıldız şeklindeki simge. Bilgisayar üzerinde birçok işlevi vardır. Hesap makinesi, programlama, elektronik tablolarda kullanılır. ATM (Asynchronous Transfer Mode ): Yüksek hız ve kalitede veri aktarımı için kullanılan teknoloji. Daha çok ses ve görüntü iletimi için kullanılır.
ATTACHMENT: Ek. Örneğin e-postalarda metinle bütünleştirilen dosya. ATTRIBUTE: Çeşitli programlarda, kullanılan kontroller için verilen parametrelerdir. Bazı parametrelere değişik karakterlerde değerler verilebilir. Bazıları ise olduğu gibi kullanılırlar. AUDIO CARD: Ses kartı. Bilgisayar üzerinden ses dosyalarının dinlenebilmesi için gereken kart. Bu kartlar anakartın slotlarına takılı ya da anakart üzerinde de ( On Board ) olabilirler. AUDIT TRAIL: Sistem içindeki kullanıcıların belli zaman içinde kullandıkları kaynakların ölçülmesi için bu kaynakların kayıtlarının tutulması işlemidir. Örnek: Sistem içindeki kullanıcıların bilgisayarları üzerinde yaptıkları değişiklerin kayıtları tutulabilir. AUP: Okuma ve yazma kafaları sabit olan sistemlerde, veri yazılan ve okunan ortamı harekete geçirmek için kullanılır. AUTHENTICATION: Bilgisayar üzerindeki kullanıcı yetkilerinin doğrulanması işlemidir. AUTHORING TOOL: Multimedya uygulamalarını hazırlamak için kullanılan yazılımlardır. Bu tür programlar, programlama bilmeyenler için büyük bir kolaylık sağlar. AUTHORIZATION: Sistem yöneticisi , sisteme girebilecek kullanıcılara giriş izni ve kullanıcılara bağlı kullanım izni verebilir. Bu izin verme işine AUTHORIZATION denir. AUTHORWARE: Multimedya gösteriler yaratmak için geliştirilmiş yazılım programları. AUTOEXEC.BAT: Bilgisayarda bulunan bir dosya. Bu dosya bilgisayar ilk başlatıldığı zaman çalıştırılmak üzere içinde DOS komutları barındırır. Bu dosya içinde yer alan sistem komut yığını otomatik olarak çalıştırılıp ilgili gerekli ayarlamaları yapar. AUTOMATION: Otomasyon. Bir işin bilgisayar ya da iş için gerekli olan cihazlar ile otomatik olarak yapılması. AUTOREC SONER: Bilgisayarınızda ses kaydı yaparken, ses kaydının en yüksek kalitede kaydedilmesini sağlayan alıcı. AUX: Müzik kaynağının bağlanabildiği bir bağlantı türü. Genellikle müzik seti ve videolarda kullanılır. AUTO-ANSWER: Modemler için kullanılan bir özellik. Bilgisayarınızın başında olmadığınız zaman modemin gelen çağrıya cevap vermesi işlemidir. AUTO-RUN: Bilgisayarın CD-ROM sürücüsüne yeni bir CD takıldığında, Windows işletim sistemi derhal harekete geçerek bunu inceler. Eğer CD üzerinde uygun yazılım varsa, o zaman Windows bu CD üzerindeki yazılımı kendiliğinden çalıştırır. Bunun olmasını sağlayan ve CD üzerindeki yazılımın bir parçası şeklinde tasarlanan küçük programa genellikle Auto-Run programı denir. AUTO-SAVE: Otomatik Koruma. Bazı programların Auto-Save özelliği vardır. Bu özellik programın içinde bir dosya üzerinde çalışırken programın dosya üzerinde yaptığımız değişiklikleri belli aralıklarla otomatik olarak kaydetmesini sağlar. AUTO-SELF TEST: Bilgisayarınız açıldığında hızla kendini gözden geçirir ve genel bir arıza kontrolü yapar. Bu şekilde hafıza modülleri ya da işlemci gibi hayati parçalarda önemli bir arıza olup olmadığını anlamaya çalışır, eğer arıza bulur ve açılmazsa o zaman sesli sinyalle bunu bildirir. Ancak bu özellik sadece bilgisayarınıza has değildir, faks ve baskı makinesi gibi cihazlarda da bu tür bir test uygulanır. AUTO-START: Bu tür programlar genellikle bilgisayarın açılmasıyla beraber çalışmaya başlarlar. Çok çeşitli türden olabilir ve farklı işler yapabilirler. Windows işletim sisteminde, bilgisayar açıldığında çalışmaya başlayan AUTO-START özelliği olan yazılımdır ve kullanıcının bunu değiştirmesi genellikle mümkün değildir.
AVAILABLE: Kullanılırlık. Herhangi bir yazılımın ya da donanımın görevlerini yerine getirmeye müsait oluğunu belirtir. AVC ( Automatic Volume Control ): Gelen ses üzerinde alçak ses sinyalinin büyüklüğüdür.
AVERAGE: Aritmetik ortalama. Birden fazla değerin toplanarak, değer sayısına bölünmesi ile elde edilen sonuç. AVI ( Audio Video İnterleaved ): Video ve ses dosyası formatıdır. Dosya uzantısı .avi'dir. Windows işletim sistemi ile beraber gelen Media Player adlı program bu görüntü dosyasını oynatabilir. AXİS: Tasarlayan kişi tarafından verilen grafik üzerindeki eksen. Yatay eksen X ekseni, düşey eksen Y ekseni olarak gösterilir. BACK DOOR: Arka kapı. Sistem üzerinde programcının kendi kullanımı için bıraktığı aralık. Sistemin düzgün çalışmaması halinde, programcı bu yoldan sisteme girerek, sistem üzerinde müdahale yapabilir. BACK END: Arka uç. Kullanıcı verilerinin girilmesinden sonra, saklanmak üzere yollanan ya da kullanıcının belli bir veriyi görmek istediğinde, bu verileri derleyip kullanıcı arabirimine yollayan yazılım parçasına verilen isim. BACKBONE: Omurga. Bir ağın çeşitli bölgelerini birbirine bağlıyan ana kablo hattına verilen isim. BACKGROUND: Arka plan. İşletim sistemi üzerinde kullanıcıdan veri almadan çalışan programlara veya işlere verilen ad. Bu programlar veya işler, bir sorun olmadıkça kullanıcı ile etkileşime girmezler. BACKLIGHT CORRECTION: Video kameralarda objenin karanlık görünmesini önleyen sistem. BACKLIGHT: Arka aydınlatma. Dizüstü bilgisayarların ekran görüntüsünün daha kolay görünmesi için kullanılan teknoloji. BACKSPACE KEY: Çalışma noktasının solundaki karakteri silmek için kullanılan klavye tuşuna verilen isim. Genellikle yapılan yanlış karakter girişlerini düzeltmek için kullanılır. BACKUP: Yedekleme. Bilgisayar üzerinde sakladığımız bilgileri bozulmalara karşı korumak için kopyalarının alınması işlemi. BAD SECTOR: Sabitdisk veya disket üzerinde bozulduğu için kullanılmaz hale gelen bölümlere verilen isim. BANDWIDTH: Bant genişliği. Bir saniyede aktarılan bit sayısı olarak ifade edilir. Bant genişliği tüm sistemin hızını etkiler. BAR CHART: Sunum grafiği çeşidi. Grafik üzerindeki değerlerin çubuklar yardımıyla belirtilmesidir. BARCODE: Ürün ambalajı üzerinde bulunan, siyah beyaz çizgilerden oluşmuş, ürün hakkındaki bilgileri içeren dizi. Barcode optik okuyucular sayesinde bilgisayar ortamına aktarılır. BARKOVISION: Bilgisayardan aldığı tüm sinyalleri perdeye yansıtabilen bir projeksiyon sistemidir. Görüntü kalitesi yüksektir. BASEBAND TRANSMISSION: Sistem üzerinde aynı anda sinyal veya veri göndermemizi sağlayan iletişim standardı. Yerel ağ ve bilgisayar arasındaki iletişimde bu yöntem kullanılır. BASIC/Beginner's All-purpose Symbolic Instruction Code: Bir programlama dilidir. Günümüzde birçok programın yapımında kullanılmaktadır. BATCH FILE: Birçok program veya komutun, kullanıcı müdahalesi olmadan çalıştırılması için kullanılan dosya türüdür. BAUD: İletişim hızını ölçmek için kullanılan değer. Çok küçük değerler oldukları için genelde kullanılmazlar. BAUND RATE: Bilgisayar sistemlerinde seri hatlar üzerindeki veri akış hızı birimi. BAY: Bilgisayar kasalarının üzerinde CD-ROM, sabitdisk, disket sürücü gibi donanımların yerleştirilmesi için ayrılmış bölümlere verilen isim. BBS/Bulletin Board System: Bilgisayar kullanıcılarının, modem ve telefon hattıyla bağlanarak, mesaj alışverişinde bulundukları sisteme verilen isim. BCD/Backup Domain Server: Windows NT sistemlerde sistem üzerindeki bilgilerin bir kopyasının tutulduğu bilgisayar. BENCHMARK: Donanım veya yazılımların performanslarını ölçmek için kullanılan testlere verilen isim. BINARY: İkili sayı sistemine denir. Genelde bilgisayar sistemlerinde kullanılan 0 ve 1 rakamlarından oluşur. BINARY FILE: İkili düzen ile oluşturulmuş dosya türü. Sadece 0 ve 1'lerden oluşan dizinleri içerir. BINHEX: ASCII olmayan dosyaları, ASCII formatına çevirmek için kullanılan metot. BIOS/Basic Input Output System: Anakartın üzerinde microişlemci tarafından çalıştırılan yazılım. Bu yazılım, sistemin çalışmaya başlamasını sağlar. BIT/Binary Digit: Binary rakamlarından biri. Bir bit 0 ya da 1 değerini taşır. BITMAP: Grafik görüntüleme yöntemidir. Bir grafik görüntüsünün sütun ve satır halinde noktalardan oluşturulmuş gösterimi. BITNET: İnternet ağından bağımsız, sadece eğitim kurumlarına özel bir ağ çeşidi. BLEND: Bir renkten diğerine, bir efektten diğerine vb. geçiş metodudur. BLOCK: Veri transferinde hızı artırmak için verinin belli bölümlere ayrılması işlemine verilen ad. Bir grup bilgi, sabit uzunluklarda bloklara ayrılır. Bu bloklar teker teker gönderilir. BMP: Bitmap grafik dosyalarının türü ve uzantısı. BNC: Bir konnektör tipidir. Bilgisayarları ağlara bağlamak için kullanılır. BODY: HTML sayfaları üzerindeki kodları bulunduran başlık ile son arasındaki bölüme denir. BOLDFACE: Kelime işlem yazılımlarında, metnin diğer bölümlerden koyu ve kalın görünen bölümüne verilen isim. BOOLEAN EXPRESSION: Doğru veya yanlış olarak değer alan bir ifade türüdür. 1+1=2 ifadesi doğrudur. Bu ifade bir boolean ifadedir. BOOLEAN LOGIC: Değerlerin doğru veya yanlış olarak düşünüldüğü mantık türüdür. Bilgisayar sistemlerinde 0'lar yanlış, 1'ler doğru olarak ifade edilir. BOOLEAN OPERATOR: Boolean ifadesini oluşturmak için kullanılan operatörlerdir. AND, OR, XOR, NOR, NOT olmak üzere toplam beş operatör vardır. BOOT: Bilgisayarınızı çalıştırmak için yüklenen yazılıma verilen isim. Bu yazılımlar genellikle işletim sistemleridir. BOOT SECTOR: Sabitdisklerin ve disketlerin sistem bilgileri kısmına boot sector adı verilir. Bu kısımda bulunan sistem bilgileri, bilgisayarın sözü edilen disk ya da disketleri kullanabilmesi için gereken bazı temel verilerden oluşurlar. Bilgisayar her açılışında, bu kısımda bulunan bilgileri okuyarak düzgün çalışabilmek için ihtiyaç duyduğu temel verilere sahip olur. BOOTABLE DISK: İşletim sisteminin düzgün olarak çalıştırılabilmesi amacıyla hazırlanmış özel bir başlangıç diskidir. BOUNCE: Gönderilen bir elektronik postanın teslimatta hata ile karşılaşıp bir kısmının geri dönmesi işlemine verilen isim. BOX: Bilgisayarımızın ekranında gördüğümüz bir yazılımın veya bir işlevin çerçevelenmiş olarak görünen alanı. Kutular genelde bir hata veya bir uyarı mesajı içerirler. BPS/Bits Per Second: Veri transfer hızını ölçmek için kullanılan birimdir. Örneğin 28.000 bps hızla çalışan modem saniyede 28.000 bit gönderiyor demektir. BREAK KEY: Klavye tuşu. DOS ortamında kontrol tuşu ile birlikte basıldığında, çalışan programı keser. Her program, bu tuş bileşkesine yanıt vermeyebilir. BROADBAND ISDN: Fiber optik telefon hatları üzerinden ses, video görüntü ve bilgileri aynı anda göndermeye yarayan iletişim standardıdır. BROADBAND TRANSMISSION: Birden fazla kanal üzerinden bilgi göndermek için kullanılan yöntemdir. Kablo TV bu yöntem ile çalışır. BROADCAST: Ağ üzerindeki bilgisayarın çevresini tanımak ve haberdar olmak için yaydığı sinyaller bütünü. Bilgisayarlar ilk ağa girişlerinde broadcast yaparlar. BROWSE: Bilgisayar içindeki bilgilerin görüntüleme yöntemidir. Birçok veritabanı yazılımı, bilgilerin sadece gözle izlenebilmesini sağlayan bu olanağı kullanıcılara sunar. BUFFER: Geçici saklama alanına verilen ad. Bu alan genellikle RAM üzerinde ayrılır ve dosya kopyalama yaparken kullanılır. BUG: Bir yazılım veya donanımda meydana gelen hata ya da sorun. BUILT-IN: Yazılımların kullanıcılar tarafından kullanılmasını sağlayan özelliklere verilen ad. BUNDLE: Bundle terimi, bilgisayar pazarında rekabet edebilmek amacıyla geliştirilen bir satış tekniğine verilen isimdir. Bu teknikte büyük bir malın yanına müşterinin ilgisini çekecek daha küçük bir ürün bedava olarak katılır. BUS: Veri yolu. Bilgisayar içindeki verilerin aktarıldığı yola verilen isimdir. BYTE: Sekiz bit'ten oluşan bir saklama birimidir. Tek bir harfi saklamak için gerekli olan alana denir C: Bir programlama dilidir. C ile yazılan kod makine diline yatkındır. Bu yüzden programcılar bu programlama dilini etkin bir şekilde kullanırlar. C++: C dili üzerine yeni özellikler eklenerek oluşturulmuş bir programlama dilidir. C DRIVE: Bilgisayar üzerinde bulunan sabitdisk sürücülerinden ilkine verilen isimdir. C sürücüsü genelde işletim sistemini kurmak için kullanılan disktir. Bilgisayar C sürücüsünden açılır ve kurulan programları C sürücüsü üzerinde saklar. CABLE: Bilgisayarlarımızı başka birimlerle fiziksel olarak bağlamak için kullandığımız araçtır. Kabloların iki ucunda gerekli bağlantıyı yapabilmesi için bulunan konnektör vardır. CACHE MEMORY: Ara belleğe verilen isimdir. Bu bellekler yüksek erişim hızına sahiptirler. Bellek tiplerinin hepsi aynı özelliğe sahip değildir. Bilgisayarlarımız üzerinde kullanılan bellek türleri SDRAM, DDRAM, RDRAM olabilir. CAD/Computer Aided Desing: Bilgisayar destekli tasarım. Genellikle mühendis ve mimarların tasarımlarını gerçekleştirmek için kullandıkları yazılım ve donanım bütününe verilen isim. CAD/CAM/Computer Aided Desing/Computer Aided Manufacturing: Bilgisayar destekli tasarım/Bilgisayar destekli üretim. CAE/Computer Aided Enginering: Bilgisayar destekli mühendislik. Mühendislerin tasarımlarını inceleyen yazılımlara verilen isimdir. Genellikle CAD yazılımları içinde bu tür programlar bulunur. CALCULATOR: Hesap makinesi. Matematiksel işlem yapmak için kullanılan bilgisayar programlarına verilen isim. Hesap makinesi, program haricinde küçük el bilgisayarı şeklinde de olabilir. CAM/Computer Aided Manufacturing: Bilgisayar destekli üretim. Fabrikalarda makinaların çalışması için kullanılan veya yazılan programlara verilen isim. CANCEL: İptal. Bilgisayarımızda kullandığımız uygulamaları iptal etmek için kullanılan tuşa verilen isimdir. Program kurulumlarında kurulumu kesmek için de kullanılır. CAPS LOCK KEY: Klavye tuşlarından birine verilen isim. Bu tuş etkin olduğu durumda iken tüm alfabetik karakterlerin büyük harf ile yazılmasını sağlar. CAPTURE: Kullanılan programın belli bir durumunu kaydetmesi işlemine verilen isim. Genellikle görüntü programlarında kullanılır. CARD: Üzerinde elektronik devreler bulunan bilgisayar içinde kullanılan parçalara verilen isim. CARET: Şapka karekteri. Türkçe klavye üzerine shift ile beraber 3 sayısına basıldığında çıkan karaktere verilen isim. CARRIER SIGNAL: Modemlerin kendi aralarında anlaşmak için kullandıkları sinyale verilen isimdir. CARTRIDGE: Kartuş. Büyük miktarlarda bilgiyi depolamak için kullanılır. CASE SENSITIVE: Kullanılan harflerin küçük ya da büyük harf olmasının yarattığı durumdur. Kelime işlem yazılımlarında metin içinde bir sözcüğü ararken bu özelliği kullanabilirsiniz. Küçük-büyük harf ayrımı yaparak arama yapmak istiyorsanız, buna uygun bir arama seçeneğini işaretlemeniz gerekiyor. CCITT/Comite Consultatif International Telephonique et Telegraphique: Uluslararası iletişim standartlarını belirleyen bir kurum. CD-ROM/Compact Disk-Read Only Memory: Bilgi depolamak için kullanılan disklere verilen isimdir. Bu diskleri okumak içim CD-ROM okuyucu gerekmektedir. CELL: Hücre. Programın grafik arayüzünde tablo görünümünde yer alan küçük dikdörtgen kutulardan her birine verilen isimdir. CGA/Color Graphics Adapter: İlk kullanılan renkli ekran tipidir. CGA ekranlar zamanla VGA sistemlere dönüştüler. Bilgisayar sistemlerimiz üzerinde geri kalmış bir teknoloji. CHARACTER: Karakter. Sabitdisk üzerinde bir byte'lık alana saklanabilen herhangi bir sembole verilen isimdir. CHECKSUM: Bir kontrol yöntemi. İletişim hattından gönderilen bir mesajın geçerli bir mesaj olup olmadığını anlamak için kullanılan yöntem. CHIP: Yarı iletken bir maddeden üretilen, üzerinde binlerce elektronik devre taşıyan üniteye verilen isimdir. CISC/Complex Instructıon Set Computer: Karmaşık komut seti. Bilgisayarların kullandığı bir yapıdır. İşlemcinin 200 kadar komutu uygulamasını sağlar. CLASS: Sınıf. Programlarda nesneleri oluşturmak için kullanılan yapıya verilen isimdir. CLICK, CLICK ON: Kliklemek, tıklamak. Grafik arayüzünde bir ikonu veya bir nesneyi seçmek için farenin tuşuna basıp bırakmak. CLIENT-SERVER ARCHITECTURE: Sunucu-istemci mimarisi. Ağ üzerinde bilgisayarların veya işletim sistemi üzerine kurulu olan programların, sunucu olarak çalışacak şekilde tasarlanması işlemidir. CLIP ART: Bilgisayar üzerinde yapılmış, kullanmak için hazır resimlere verilen isimdir. CLIPBOARD: Pano. Verinin bir yerden başka yere kopyalanırken geçici olarak tutulduğu belleğe verilen ad. CLOCK SPEED: Mikroişlemcinin çalışma hızına verilen isim. Mikroişlemciler komutları çalıştırırken, bilgisayarın içindeki saatin tıklamalarına uyarlar. Bu saat mikroişlemciler ve diğer üniteler arasındaki uyumluluğu da sağlar. CLUSTER: Sabitdisk üzerindeki sektör grubuna verilen isimdir. Bilgi saklanacağı zaman kullanılan en küçük birim cluster'dır. CMOS/Complementary Metal Oxide Semiconductor: Bilgisayarlarda saati, tarihi ve sistem parametrelerini saklamakta kullanılan devre. Bu devre bir pil ile beslenir. CMYK/Cyan Magenta Yellow Black: Ofset baskıda kullanılan renk modeline verilen isimdir. Mavi, morumsu kırmızı, sarı, siyah renklerin karıştırılması ile tüm renkler elde edilebilir. COAXIAL CABLE: Bilgisayar ağlarında yaygın olarak kullanılan kablo türüdür. Özelliği, içinde bir iletken telin çevresine sarılmış bir kat yalıtkan malzeme bulunması ve diğer tellerin örülü bir şekilde bu yalıtkanın çevresine yerleştirilmiş olmasıdır. COBOL/Common Business Oriented Language: Eski programlama dillerinden biridir. Bilgisayarlarda ticari uygulamalar yazmak için kullanılırlar. CODE: Kod. Bilgisayar üzerinden girdiğimiz çeşitli komutların yazılı veya çalışır haline verilen isimdir. COLOR MONITOR: Renkli ekran. İki renkten (siyah, beyaz) fazla renk gösteren bilgisayar ekranlarına verilen isimdir. COLOR PRINTER: Renkli yazıcı. Birden fazla renkte baskı yapabilen yazıcıya verilen isimdir. Renkli yazıcıların çoğu CMYK teknolojisini kullanır. COLUMN: Sütun. Kelime işlem yazılımlarında yukarıdan aşağı, ince uzun alanlardan her birine verilen isim. COLUMN GRAPH: Sütun grafiği. Sunumların dikey sütunlar ile gösterildiği grafik türüdür.
COM: DOS işletim sistemi üzerinde çalıştırılabilir dosya uzantısı. Örnek: Command.com COM: Bilgisayarların seri iletişim portlarına verilen isimdir. Örnek: Com1, Com2, Com3 COMMAND: Komut. Bilgisayara belli bir işi yaptırmak için yazılan ifadeye verilen isimdir. COMMAND.COM: DOS komutlarını çalıştıran dosyaya verilen ad. Girilen komutun doğru yazılıp yazılmadığını bu dosya kontrol eder. Bazı komutlar da bu dosyanın içinde saklanır. COMMAND KEY: Macintosh bilgisayarlarda bulunan özel bir tuş. Bu tuşa basarken başka bir tuşa da basıldığında bir komut verilmiş olur. COMMAND LINE: Komut girişi için kullanılan satıra verilen isim. COMMUNICATION: İletişim. Verilerin bir bilgisayardan başka bilgisayar gönderilmesi işlemine verilen isim. COMMUNICATIONS PROTOCOL: İletişim protokolü. Veriler bir bilgisayardan başka bilgisayara gönderilirken bir protokol kullanmak zorundadırlar. Bu iletişim protokolleri genelde modemler ile yüklenir. COMMUNICATIONS SOFTWARE: İletişim yazılımı. Bilgisayara bağlı modem ile telefon hattından veri gönderip alınmasını sağlayan yazılım türlerine verilen isimdir. COMPATIBLE, COMPATIBILITY: Uyumlu, uyumluluk. Bilgisayar üzerindeki yazılım ve donanımların birbiri ile sorunsuz çalışması işlemine verilen isimdir. COMPILER: Derleyici. Programla dili ile yazılmış olan kodu makina diline çeviren yazılım türlerine verilen isimdir. COMPONENT: Kod parçalarını bir araya getirerek bir uygulama oluşturma işlemine verilen isimdir. COMPRESSION: Sıkıştırma. Bilgisayar üzerindeki verilerin daha az yer kaplaması için yapılan işleme verilen isimdir. COMPUSERVE: Dünyanın ilk ticari bilgi servisidir. Bu servis dünya üzerine değişik veri tabanlarına bağlıdır, böylece birçok güncel bilgiye ulaşabilirsiniz. COMPUTER: Bilgisayar. Girilen veriyi işleyerek, kullanabilir çıktı üreten makineye verilen isimdir. CONFIG.SYS: Bilgisayarın çalışmasını düzenleyen komutların bulunduğu dosyadır. Açılışta config.sys dosyası çalıştırılarak bu komutlar uygulanır. CONNECTOR: Konnektör. Kabloların ucunda bulunan veya takılan, çeşitli araçlara veya bölümlere verilen isimdir. CTRL: Kontrol tuşu. Bu tuş önceden kontrol karakterleri denilen karakterlerin yazılmasında kullanılırdı. Ancak günümüzde daha ziyade ALT tuşu gibi kullanılmakta, Kısayol tuş kombinasyonlarının çalıştırılmasında faydalanılmaktadır. CONTROLLER: Denetleyici. Bilgisayarla dışarıdan girilen veri arasında denetleme yapan araca verilen isimdir. CONTROL PANEL: Denetim masası. Windows işletim sistemlerinde, sistem işleyişine ilişkin düzenleme yapılabilen program. COPROCESSOR: Ek işlemci. Sistemin işlemcisinin yanına eklenen ikinci işlemci. COPY: Kopyalamak. Bir dosyanın veya bir verinin aynısının oluşturulması işlemine verilen isimdir. COPY PROTECTION: Kopya koruması. Yazılımın izinsiz kopyalanmasını veya çoğaltılmasını önlemek için kullanılan yöntemlere verilen isimdir. CORRUPTED FILE: Bozuk dosya. İçeriği bozulmuş, okunamaz halde olan dosya türüne verilen isimdir. CPU/Central Processing Unit: Merkezi işlem birimi. Bilgisayarımız üzerinde bulunan mikroişlemciye verilen isimdir. CRC/Cylik Redundancy Check: Karşı tarafa veri gönderilirken hataları ortaya çıkarmak için kullanılan bir yöntemdir. CROPPING: Kırpma. Bilgisayar üzerine kurulu bir programla resmin kenarlarındaki fazlalıkların kesilmesi işlemine verilen isimdir. CRT/Cathode Ray Tube: Televizyon ve bilgisayar ekranlarında kullanılan teknolojiye verilen isimdir. CURSOR: İmleç. Klavyenin veya farenin bir tuşuna basıldığında, ekranın neresinde veya hangi noktasında işaretleneceğini belirten sembol. CUT AND PASTE: Kes ve yapıştır. İşletim sistemleri üzerinde dosyayı veya klasörü bir yerden başka bir yere taşıma işlemidir. CYBERSPACE: Siberalem. Bilgisayar sistemleri tarafından oluşturulan iletişim ortamına verilen isimdir.
CYBERNETICS: Sibernetik. İnsanlara ait pek çok özelliğin makinalara kazandırılması yolunda araştırma yapan bilim dalı. DA/Display Adapter: Görüntü adaptörüne verilen isim. DAT/Digital Audio Tape: Verileri saklamak için kullanılan bir tür manyetik bant çeşididir. İki gigabyte'tan beş gigabyte'a kadar veri saklayabilir. DATA: Veri. Bilgisayar ortamında kullanılan her tür bilgiye verilen isim. DATABASE: Veritabanı. Bilgisayar sistemleri içindeki erişilebilir ve kullanılabilir verilerin tümüne verilen isim. Bu düzen veri saklama ve erişim alanında kullanılır. Bilgisayar üzerinde daha az yer kaplar ve erişim süresi daha hızlıdır. DATABASE ENGINE: Veritabanı yazılımlarının içindeki verilere ulaşılması için kullandıkları bölüme verilen isim. DATABASE MANAGEMENT SYSTEM: Veritabanı yönetim sistemi. Veritabanlarının oluşturulmasını ve işletilmesini sağlayan programların tümüne verilen isim. DATA BUS: İşlemci ve hafıza arasındaki bilgi akışını sağlayan yollara verilen isim. DATA ENTRY: Programlar vasıtası ile veritabanlarına ve tablolara bilgi girilmesi işlemidir. DATA RECOVERY: Çeşitli nedenlerden dolayı bozulan veya kaybolan bilgileri kurtarma işlemlerine verilen isim. DATA TRANSFER RATE: Veri transfer hızı. Verilerin iki aygıt arasındaki aktarılma hızlarına verilen isim. Saniyede gönderilen megabit veya megabyte sayısı olarak gösterilir. DBS: Uydu sistemlerinde, televizyon sinyallerini uydudan televizyon antenine gönderen uydu yayın sitemine verilen isim. DCD/Data Carier Detect: Haberleşme sistemlerinde frekans üzerinden taşınan bilgilerin taşındığı yola verilen isim. DDE/Dynamic Data Exchange: Microsoft işletim sistemleri üzerinde aynı bilgileri birden fazla uygulamanın kullanması işlemidir. DEBUGGER: Bir kod üzerindeki hataları bulmak için kullanılan programlara verilen isim. DECIMAL: Onluk düzen. Günlük hayatta kullandığımız sayılara verilen isim. DECODER: Kod çözücü. Kodlu yayın yapan televizyon yayınlarını çözmek için kullanılan alete verilen isim. Rekabet nedeni ile birçok kuruluş bu sistemi kullanmamaktadır. DECRYPTION: Güvenlik nedeni ile şifrelenmiş bilgileri tekrar kullanabilir hale getirme işlemine verilen isim. DEDICATED LINE: İletişim şirketleri tarafından kiralanan özel hatlara verilen isim. DEFAULT: Varsayılan. Bilgisayarların otomatik olarak geçerli saydığı ve aksi bilgi girilene kadar geçerliliğini koruyan işlem veya değere verilen isimdir. DEFAULT ROUTE: Varsayılan rota. Bilgisayarımızdan gönderdiğimiz bilgilerin adresleri bilinmiyor ise bu rota üzerinden gönderilirler. DEFINITON: Görüntünün kesinliğine verilen isimdir. DEGRADE: Renk değişikliklerinde rengin başka renge dönüşürken oluşturduğu renk geçişine verilen isim. Örnek: Koyu renk açık renk arasında oluşan geçiş. DEKUPLAJ: İstenmeyen sinyallerin şaseye iletilmesi işlemine verilen isim. DEKUPLE: Şaseye aktarılan sinyallere verilen isim. DELETE: Silme işlemine verilen isim. İşletim sistemlerinin özelliklerine göre değişik şekillerde uygulanabilir. Klavye üzerindeki Del tuşu da silme işlemini yapar. DELIMITER: Kaydetme işlemlerinde bilginin başlangıç ve bitişini işaretleyen karakterdir. Bu işlem için genellikle virgül veya iki nokta üst üste işareti kullanılır. DESATURATE: Solgunluk. Bir alan veya bir bölge üzerindeki renklerin olduğundan solgun gösterilmesi işlemidir. DESKTOP: Masaüstü. Grafik yüzü kullanan işletim sistemlerinde kullanıcının rahat çalışması için düzenlenmiş çalışma ortamına verilen isim. DEVICE: İşlem yapılabilen donanım parçasına verilen isim. Örnek: Ekran kartı, ses kartı, modem, printer, tarayıcı... DIAL-UP: İki bilgisayar arasında telefon hattını kullanarak yapılan bağlantı biçimine verilen isim. Türkiye'de en çok kullanılan bağlantı türlerindendir. DIALOG BOX: Diyalog kutusu. İşletim sistemleri üzerinde işlem gerçekleştirirken, işletim sistemi tarafından kullanıcının gerekli bilgileri girmesi için açtığı kutu şeklindeki pencereye verilen isim. DIGITAL: Sayısal. Tüm yapılan işlemlerin sıfır veya bir olarak ifade edildiği sisteme verilen isim. Bilgisayarlarımızda bu sistem kullanılır. DIGITAL ANALOG CONVERTER: Sayısal analog dönüştürücüsüne verilen isimdir. Aldığı dijital sinyalleri analog sinyallere çevirir. DIGITAL AUDIO: Ses kalitesini arttırmak için sesi sayısal dizi şeklinde kodlayarak saklayan bir ses alma tekniğidir. DIGITAL MONITOR: Gönderilen sayısal sinyalleri alarak görüntü oluşturmak için analog sinyallere çeviren ekran tiplerine verilen isimdir. DIGITIZE: Analog olan ses ve video sinyallerini bilgisayar tarzı dijital kod numaralarına dönüştürme işlemine verilen isim. DIGITIZER: Analog bir video görüntüsünü dijital bilgisayar görüntüsüne çeviren cihaza verilen isimdir. DIN: Klavyelerin bilgisayara bağlanması için gerekli olan konnektör tiplerine verilen isimdir. DIP SWITCH: Kartlar üzerinde bulunan, kartların çeşitli özelliklerini değiştirmek için kullanılan anahtar türüdür. DIRECTORY: Dizin. Sistemleri içinde değişik şekillerde yer alan depolama için dosyaya ait adı, yeri, boyutu, yazılım veya son düzeltme tarihini gösteren tabloya verilen isim. DISK CACHE: Harddisk üzerindeki bilgilere daha hızlı ulaşmak için kullanılan hafıza üzerindeki ayrılmış bölüme verilen isim. DISK CONTROLLER: Disk denetleyicisi. Disk sürücüsünün çalışmasını denetleyen devreye verilen isimdir. DISK DRIVE: Disk üzerinde veri yazan ya da okuyabilen bölüme verilen isimdir. DISKLESS WORKSTATION: Bir ağ üzerinde çalışan, diski olamayan bilgisayarlara verilen isimdir. DISPLAY: Görüntü. Bir görüntünün elektriksel işaretlerden optik işaretlere çevrildiği düzene verilen isimdir. Örnek: Bilgisayar monitörü. DISPLAY SIZE: Monitör üzerine kullanıcın çalışabileceği alana verilen isimdir. DISTRIBUTED DATABASE: Kullanan kişiye tek bir veritabanı gibi görünen fakat farklı veritabanlarından oluşmuş veritabanı sistemine verilen isimdir. DLL/Dynamic Link Library: Programlar tarafından kullanılan içinde çeşitli kod ve veriyi içeren dosya türüne verilen isimdir. Örnek: System.dll DMA/Direct Memory Access: Bir aygıtın işlemci üzerinden geçmeden doğrudan hafızaya ulaşması yöntemine verilen isimdir. DNS/Domain Name System: İnternet üzerinde bağlanılan sunucu ismini ip adresine çevirmek veya bağlanılan ip adresini sunucu ismine çevirmek için kullanılan sisteme verilen isimdir. İnternet üzerinde DNS sistemleri sayesinde aynı adı taşıyan sunucu, aynı ip adresini taşıyan bilgisayar bulunamaz. DOC: Kelime işlem dosya uzantısına verilen isim. DOMAIN NAME: İnternet sitelerini tanımlayan isimlerdir. Bir bilgisayar üzerinde birden çok domain name olabilir. DOS/Disk Operating System: Microsoft firması tarafından geliştirilmiş disk işletim sistemine verilen isimdir. DOT PITCH: Monitörlerimizin ekranındaki iki nokta arasındaki mesafe ölçüsüne verilen isimdir DOUBLE DENSTY: Standart disketlere göre iki kat fazla bilgi depolayabilen disket çeşidine verilen isimdir. DOUBLE SIDED: Her iki yüzüne de bilgi yazılabilen disket çeşididir. DOVE: Microsoft tabanlı işletim sistemleri için faks/modem cihazlarına verilen toplu isimdir. DOWNLINK: Uydu üzerinden bilgisayar ortamımıza gönderilen sinyal nakli işlemidir. DOWNLOAD: Program veya bilgilerin bir bilgisayardan başka bir bilgisayara geçirilmesi işlemine verilen isimdir. DRAG AND DROP: Masaüstündeki bir nesneyi işaretleyip, başka bir nesnenin içine koyma işlemidir. DRIVE: İşlemcinin işlem yapması için manyetik alanlar üzerine okuyup yazabilen araçlara verilen isimdir. Örnek: Harddisk, disket sürücü. DRIVER: Bilgisayar üzerindeki donanımların birbirleri ile sorunsuz anlaşabilmesi ve işletim sistemi ile sorun çıkarmaması için donanımı kontrol etmek ve tanıtmak amacı için kullanılan programlara verilen isimdir. DUAL: Çift. Genellikle donanımlar için kullanılır. Önüne geldiği donanımın çift özelliğini belirtir. Örnek: Dual BIOS, dual işlemci. DUMP: Bilgisayar üzerindeki hafıza bölümünü görüntülemek, yazmak ve depolamak için kullanılırlar. DVD/Digital Versatile Disk: Yeni optik disk teknolojisine verilen isimdir. DVD'ler 17 gigabyte'lık video, ses ve diğer tipte veri saklama alanına sahiptirler. EBCDIC/Extended Binary Coded Decimal Interchange: IBM bilgisayarlarda kullanılan karakter sistemine verilen isimdir. PC ve Macintosh bilgisayarlarda ASCII karakter sistemleri kullanılır. EDIT: Bilgisayar üzerindeki bilginin değiştirilmesi veya düzenlenmesi işlemine verilen isimdir. EDITOR: Bilgisayar üzerindeki bilginin değiştirilmesi veya düzenlenmesi işleminde kullanılan programlara verilen isimdir. EDO DRAM/Enhance Data Output Dynamic Random Access Memory: DRAM'lerden hızlı SDRAM'lerden yavaş ram tipine verilen isimdir. Günümüzde SD, RD ve DDRAM'ler kullanılmaktadır. EFF/Electronic Frontier Foundation: Bilgisayar kullanımının toplum üzerinde yarattığı sosyal ve hukuksal etkileri saptamak için oluşturulmuş kuruma verilen isim. EGA/Enhance Graphics Adapter: IBM firması tarafından üretilmiş grafik görüntüleme sistemine verilen isimdir. 640'a 350 piksel çözünürlüğe sahiptir ve 16 renk görüntüleyebilir. EIDE: Western Digital firması tarafından geliştirilmiş bir arabirimdir. 12 mb veri aktarım hızına sahiptir. EISA/Extended Industry Standart Artchitecture: 32 bit veri yolu standardı. Bilgisayar firmaları ISA standardını 32 bit veri yolu şeklinde geliştirmiş ve EISA standardını oluşturmuşlardır. ELD/Electuroluminescent Display: Düz ve ince (Flat) ekranlar üretmekte kullanılan teknolojiye verilen isimdir. ELAPSED TİME: Müzik CD'leri çalarken, çalınan bölümün süresine verilen isimdir. ELECTRONİC EDİTİNG: Bilgileri video bandı üzerine bozmadan kaydetme işlemine verilen isimdir. ELECTRONIC PUBLISHING: Elektronik yayıncılık. Bilgilerin elektronik yollarla yayınlanması işlemine verilen isimdir. E-MAİL: Elektronik posta. Kişilerin internet üzerinde kullandıkları haberleşme yöntemine verilen isimdir. EMMBEDDED OBJECT: Gömülü nesne. Bir program yardımı ile oluşturulup başka bir programın kullanması için içine yerleştirilmiş nesnelere verilen isimdir. EMOT ICON: Duygu simgesi. E-Mail mesajlarını yazarken duyguları ifade etmesi için kullanılan işaretlere verilen isimdir. ENCODER: Kodlama işlemi. Kodlama işlemleri için birçok program kullanılabilir. EMULATION: Bilgisayar programlarının, başka bilgisayar veya programların çalışmasını taklit etmesi işlemine verilen isimdir. ENCRYPTİON: Şifreleme tekniği. Örnek: İki bilgisayar arasındaki veri aktarımında, verinin üçüncü bir şahıs tarafından okunmaması için kullanılan şifreleme işlemidir. END KEY: PC ve Macintosh bilgisayarlarının klavye tuşlarından birisidir. İmleci satır sonuna taşımak için kullanılır. END USER: Son kullanıcı. Bilgisayar veya programları son kullanan kişilere verilen isimdir. Son kullanıcılar genellikle bilgisayar bilgileri sınırlı olan kişilerdir. ENHANCED KEYBOARD: 102 veya 102 tuşlu olan klavye tipine verilen isimdir. Günümüzde kullandığımız klavye tiplerindendir. ENTER KEY: Onay tuşu. Bilgisayar üzerinde bilgi girişi tamamlandıktan sonra onay vermek için kullanılan tuştur. Aynı zamanda satır sonlandırmak için de kullanılır. ENVİRONMENT: Ortam. Bilgisayar donanımlarının veya programlarının kendi çalışma bölgelerine verilen isimdir. EOF MARK/End Of File: Dosya sonu. Dosyanın sonunun geldiğini gösteren karakterlere verilen isimdir. Program bu karakteri görünce dosyanın bittiğini anlar. EOL MARK/End Of Line: Satır sonu. Satır sonunun geldiğini gösteren karakterlere verilen isimdir. Program bu karakteri görünce satır sonunun geldiğini anlar. EP: Video üzerinde hızı düşürerek gerekli bant kapasitesini iki misline çıkarılması yöntemine verilen isimdir. EPROM: Elektriksel olarak veriyi sürekli yazıp silebilen, programlanabilir salt okunur belleklere verilen isimdir. EPS/Encaplsulated Post Script: Dosya türüdür. Bu tür dosyalar yazıcılar üzerinde daha yüksek kalitede ve hızda çıkış alınmasına imkan sağlar. ERASE: Magnetik bir bilgiyi silme işlemine verilen isimdir. ERASABLE OPTİCAL DİSK: Silinebilir optik disk. Yazılıp silinebilen optik disklere verilen isimdir. ERROR DETECTION: Hata yakalama. Bilgi aktarılırken yanlış aktarılmasını önlemek için kullanılan yöntemlerin genel ismidir. ERROR MESSAGE: Hata mesajı. Yazılımların çalışması sırasında oluşan hatayı kullanıcıya iletmek için kullandıkları ifade türlerine verilen isimdir. ESC KEY: Escape tuşu. Kullanılan programdan çıkmak veya yapılan işlemi iptal etmek için kullanılan bir klavye tuşudur. ESDI/Enhanced Small Device Interface: Eski bilgisayarlarda sabit diskleri bilgisayara bağlamak için kullanılan arabirim standardına verilen isimdir. Günümüzde SCSI ve EIDE arabirim standartlarını kullanmaktayız. ETHERNET: Yerel ağ protokolüdür. 100 Megabit veri aktarım hızına sahiptir. EVEN PARITY: Gönderilen bilginin bozulmadan alınıp alınmadığını anlamak için kullanılan yönteme verilen isimdir. EVENT: Olay. Program tarafından bildirilen herhangi bir duruma verilen isimdir. Örnek: Programın hata mesajı vermesi bir olaydır. EUDORA: Windows işletim sistemi için geliştirilmiş popüler bir mail programıdır. EXECUTABLE FILE: Çalıştırılabilir dosya. Bilgisayar tarafından çalıştırılabilir halde bulunan dosyalara verilen isimdir. EXECUTE: Çalıştırmak. Bir programı etkin hale getirmek için kullanılır. EXE FILE: DOS ve Windows işletim sistemlerinde uzantısı exe olan çalıştırılabilir dosyaları belirtir. EXIT: Çıkış. Kullanılan bir programdan çıkmak veya programı durdurmak için kullanılan komuta verilen ismdir. EXPANSION BOARD: Genişleme kartı. Bilgisayarın özelliklerini ve kullanım olanaklarını arttırmak için kullanılan kartlara verilen isimdir. Örnek: Ses kartları, grafik kartları. EXPANSION BUS: Genişleme veri yolu. Bilgisayarın özelliklerini ve kullanım olanaklarını arttırmak için kullanılan kartların siteme bağlanması için gerekli olan veri yoluna verilen isimdir. EXPANSION SLOT: Genişleme yuvası. Bilgisayarın özelliklerini ve kullanım olanaklarını arttırmak için kullanılan kartların yerleştirildiği yuvaya verilen isimdir. EXPORT: Dışarıya bilgi verme. Bir yazılım tarafından oluşturulmuş dosyanın başka bir yazılım tarafından kullanılabilmesi sağlamak için yapılan işlemlere verilen isimdir. EXPRESSION: İfade. Bir değere karşılık gelen anlamlı semboller dizisine verilen isimdir. EXTENSION: Uzantı. Dosya içeriğini belirlemek üzere dosya adına eklenen harflere verilen isimdir. Örnek: .exe çalıştırılabilir program dosyaları. EXTERNAL: Dış. Bağımsız olarak üretilmiş donanımlara verilen isimdir. EXTENSION: Dosya adından sonra yazılan, üç karaktere kadar olan dosya uzantılarına verilen isimdir. Örnek: .AVI, .JPG. FAT/File Allocation Table: Dosya atama tablosu. Disk üzerindeki tüm verilerin yerlerini gösteren tabloya verilen isim. Gerektiğinde dosyaya ulaşmak için bu tablo kullanılır.
FATAL ERROR: Uygulamanın çalışmasına devam edemeyeceğini gösteren hata mesajı. FAULT TOLERANCE: Sistem üzerinde oluşan hataların sistemi çökertmemesi için daha önceden uygulamaya konulmuş sistem özelliklerine verilen isim. FAX: Faks makinesi ile gönderilen doküman. FAX MODEM: Telefon hatları üzerinden karşılıklı bilgi ve faks gönderip almak için kullanılan cihazlara verilen isim. FDDI/Fiber Distributed Interface/Fiber Dağınık Veri Arabirimi: Fiber optik kablolar üzerinden veri aktarımında kullanılan ağ standardı. FDHD/Floppy Drive High Density: Disket sürücüsü. FEED: Beslemek. Yazıcıya kağıt sağlamak anlamında kullanılan terim. FIBER OPTICS: Fiber optik. Bir kablo türüdür. Işık hızına yakın bir hızda veri aktarabilir. Yerel ağlarda ve telefon hatlarında kullanılmaktadır. FIELD: Alan. Bilgi için ayrılan bölüme verilen isim. Örnek; hesap tablosu yazılımlarında ayrılan alana hücre denir. FILE: Dosya. Bilgilerin bir düzen içinde korunması ve kolay erişiminin sağlanması için isimlendirilmiş veri gruplarına verilen isim. FILE MANAGEMENT SYSTEM/Dosya Yönetim Sistemi: Oluşturulmuş dosyaları belli bir düzen içinde saklamak için kullanılan sistem. FILE NAME: Dosya adı. Dosyalara verilen isimlere denir. FILE RECOVERY: Dosya kurtarma. Çeşitli nedenlerden dolayı bozulmuş dosyaları programlar vasıtası ile kurtarma işlemi. FILE SERVER: Dosya sunucusu. Bir network üzerinde kullanıcıların ortak kullandıkları dosyaların bulunduğu sunucu bilgisayara verilen isimdir. FILE SHARING: Dosya paylaşımı. Bir dosyayı, network üzerindeki başka kullanıcıların da kullanmasını sağlamak için yapılan işlem. FILE SIZE: Dosya büyüklüğü. Dosyanın disk üzerinde kapladığı miktara verilen isimdir. FILL: Grafik uygulamalarında bir nesnenin içini doldurmak için yapılan işlem. FILTER: Filtre. Uygulamaların kullandığı bilgileri süzen işleme verilen isimdir. Bilgi aktarılırken ek bir uygulama ile filtre işlemi uygulanır. İstenmeyen bilgiler geçirilmez. FIND: Bul. Bilgiye ulaşmak için kullanılan komuta verilen isim. FINDER: Apple Macintosh bilgisayarlarda kullanılan masaüstü yöntemi ve dosya yönetim sistemi. FIXED DISK: Sabitdisk. Bilgisayarlar üzerinde bulunan bilgi depolama ünitelerine verilen isim. FIXED LENGTH: Sabit uzunluk. Veritabanlarında sabit uzunluk olarak tanımlanmış alanlara verilen isim. Sabit uzunluklu kayıtlarda tablo içindeki her kayıt eşit uzunluktadır. FIXED PITCH: Sabit genişlik. Karakterlerin genişliğinin aynı olduğu fontlar için kullanılan terimdir. FLAT FILE DATABASE: Düz veritabanı. Bir tek tablodan oluşan veritabanlarına verilen isim. FLAT PANEL DISPLAY: Düz panel ekran. Bilgisayar ekranlarında kullanılan ince ekran tiplerine verilen isim. FLAT TECHNOLOGY MONITOR: Parlamaları azaltmak için flat ekranlarda kullanılan teknolojiye denir. FLOATING: Kayan. Kullanıcıların ekrandaki nesneleri istedikleri yere yerleştirebilme özelliğine denir. Örnek: Araç çubukları... FLOPPY DISK: Disket. Manyetik disklerin bir çeşididir. Küçük ve taşınabilirler. FLOPPY DRİVE: Disket sürücü. Disklere veri okuyup yazabilen sürücülere verilen isimdir. FLOPTICAL: Manyetik ve optik disk okuma tekniklerinin olumlu yanlarını birleştirerek oluşturulan disk sürücü tipi... Akış şeması. Program içeriğini gösteren diyagramlara verilen isim. FOLDER: Klasör. İşletim sistemlerinde dosyaların içinde tutulduğu yapılara denir. FONT: Karakterler için yapılmış tasarımlara verilen isimdir. Bu karakterleri genelde bilgi işlem yazılımları kullanırlar. FONT CARTRIDGE: Font kartuşu. Bir ya da daha fazla font içeren ROM kartuşlara verilen isim. FONT SIZE: Yazı boyu (punto). Bilgi işlem yazılımlarında kullanılan fontların boyutlarına verilen isim. FOOTER: Dipnot. Bir belgede her sayfanın alt kısmında yer alan bir ya da birkaç satırlık metin. FORCED PAGE BREAK: Kelime işlem yazılımlarında kullanıcının bir sayfayı istediği yerde bitirebilmesi özelliği. FOREGROUND: Ekranlarda görünen karakter ya da resimler, ön plan olarak isimlendirilirler. FORMAT: Biçimlendirme. Bir diski kullanıma hazır hale getirme işlemine denir. FORM FEED: Yazıcılarda, sürekli formun bir sonraki sayfasının başına gitmek için kullanılan komuta verilen isimdir. FORTRAN: Programlama dili. FOURTH GENERATION LANGUAGE: Dördüncü nesil programlama dili. Yazı diline yakın ifadeler kullanan programlama dillerine verilen isimdir. FPS/Frames Per Second: Bir saniyede gösterilen kare sayısına verilen isimdir. FRACTAL: Fraktal. Aynı şeklin değişik büyüklüklerde tekrarlanması sonucunda ortaya çıkan karmaşık görüntüye denir. FRAGMENTATION: Parçalanma. Bir verinin disk üzerinde tek bir parça yerine birçok parçaya bölünerek saklanması işlemi. FRAME: Video ve animasyonda tek bir kare görüntüye verilen isim. FREEWARE: Program üreticisi tarafından ücretsiz kullanıma sunulan programlara denir. FRICTION FEED: Sürtünmeli besleme. Yazıcılara kağıt sürmek için kullanılan yöntemlerden biridir. FTP/File Transfer Protocol: Dosya aktarım protokolü. İnternet üzerinde dosya göndermek için kullanılan protokollerden biridir. TCP/IP protokolünün parçalarındandır. FULL DUPLEX: Veriyi aynı anda farklı iki yönde gönderebilen iletişim araçlarına verilen isim. FULL PATHNAME: Tam yol adı. Bir dosyanın diskin üzerinde bulunduğu yeri belirtmek için kullanılan ifadelere denir. FULL SCREEN: Bilgisayar ekranının tamamının tek bir uygulamanın kontrolünde olması durumuna verilen isim. FUNCTION: İşlev. Programlamada belli bir işi halletmek için oluşturulan kod grubu. FUNCTION KEYS: İşlev tuşları. Klavye üzerinde genellikle F1'den F12'ye kadar numaralanmış özel tuş grubuna verilen isim. GAME: Oyun. GARBAGE: Bilgisayar üzerindeki anlaşılmaz ve değersiz bilgilere verilen isimdir. Programlar anlamsız bir çıktı üretirlerse bu terim kullanılır. GATEWAY: Geçit. İki ağ arasında bağlantı sağlayan donanım ve yazılımların ortak adıdır. GB: Gigabyte ifadesinin kısaltılmış halidir. 1024 MB ya da 1073 milyar byte'ın karşılığı olan değere verilen isimdir. GIF/Graphics Interface Format: Grafik dosya saklama biçimidir. Grafiklerin sıkıştırılmış bir formda tutulmasını ve böylece hızlı olarak transfer edilebilmesini sağlar. GIGA: Ondalık sistemlerde bir milyar anlamına gelir. İkilik sistemde ise iki üzeri otuza eşittir. GIGABYTE: 1024 m b yada 1073 milyar byte'ın karşılığı olan değere verilen isimdir. GPPM/Graphics Page Per Minute: Bir yazıcının metin özelliğinde olmayan sayfaların basma hızıdır.
GRA PHICAL USER INTERFACE: Grafik kullanıcı arayüzü. Bilgisayarların grafik görüntüleme özellikleri kullanılarak oluşturulan program arayüzüne denir. GRAPHICS: Grafik. Bilgisayara resim işleme veya görüntüleme özelliğini kazandıran yazılım veya aygıtlara verilen isimdir. GRAPHICS ACCELERATOR: Grafik hızlandırıcı. Grafik işlemlerde, üzerinde taşıdığı işlemciyi kullanan özel görüntü kartlarına verilen isimdir. Grafik hızlandırıcı, özellikle multimedya uygulamalarında sistemin performansını çok etkiler. GRAPHICS ADAPTER: Görüntü kartı. Bilgisayarın görüntüleme özelliklerini belirleyen kartlara verilen isimdir. GRAPHICS CHARACTER: Şekil ile gösterilen karakterlere verilen isimdir. ASCII tablosundaki 128'den büyük değerlere sahip karakterler, grafik karakterler olarak ifadelendirilir. GRAPHICS DISPLAY SYSTEM: Grafik gösterim sistemi. Bilgisayara grafik görüntüleme özelliğini kazandıran sistemdir. GRAPHICS FILE FORMATS: Grafik dosya biçimleri. Grafik nesneleri saklamak için kullanılan dosya türlerine denir. GRAPHICS MODE: Grafik modu. Görüntüleme tekniklerinden biridir. Görüntü ekranının noktacıklardan oluşuyormuş gibi gözükmesi tekniğidir. GRAPHICS MONITOR: Grafik ekran. Grafik görüntüleme özelliğine sahip ekranlara denir. GRAY SCALING: Gri derecelendirme. Gri tonların kullanılarak oluşturulan görüntü işlemidir. GREEKING: Ekranda harflerin sıkıştırılmış olarak görüntülenmesi işlemine denir. GRID: Grafik ve masa üstü yazılımlarda, çizilen şekillerin ve yerleştirilen nesnelerin düz ve aynı hizada olması için kullanıcıya yol gösteren noktalı çizgilere verilen isimdir. GROUPWARE: Birbirinden uzakta olup, birlikte çalışan kişiler tarafından kullanılacak şekilde tasarlanmış yazılımlara denir. GUI: Grafik kullanıcı arayüzü. Bilgisayarların grafik görüntüleme özellikleri kullanılarak oluşturulan program arayüzleridir. HACKER: Bilgisayar ve teknolojileri konusunda bilgili, sistemlere izinsiz giren, yasadışı bilgisayar işlemleri yapanlara denir. HALF DUPLEX: Sadece tek bir yöne doğru veri akışına olanak sağlayan iletişim araçlarına verilen isimdir. HALFTONE: Baskı işlemlerinde kullanılan bir terimdir. Baskıdaki siyah ve beyaz noktaların yoğunluklarının ve dizilişlerinin düzenlenmesi işlemidir. HANDLE: Seçilen grafik nesnenin etrafında oluşan küçük siyah karelerin her biri. HANDSHAKING: İletişimde bulunacak iki aygıtın bağlantı kurmak için yaptıkları işlem. HANG: Bilgisayar çalışırken, birden bire hiçbir kullanıcı hareketine yanıt vermemeye başladığında oluşan durum. HANGING INDENT: Kelime işlem yazılımlarında ilk satırın diğerlerinden daha solda yazılması. HARD CARD: Sabitkart. Genişleme kartı şeklinde üretilmiş sabit disk ve denetleyicisine verilen isimdir. HARD CODED: Sabit olarak kodlanmış. Yazılım veya donanıma değişmez biçimde monte edilmiş olan özelliklere verilen isimdir. HARD COPY: Basılı kopya. Yazıcıdan alınan çıktıya verilen isimdir. HARDDISK: Sabitdisk. Bilgisayar üzerindeki bilgi depolama ünitesine verilen isimdir. Büyük miktarlardaki bilgileri uzun süre saklamak için kullanılırlar. HARDDISK DRIVE: Sabitdisk sürücü. Sabitdiske veri yazan ve okuyan mekanizmaya verilen isimdir. HARDDISK TYPE: Sabitdisk tipi. Sabitdiskin özelliklerini belirten numaraya verilen isim. HARD HYPEN: Kelime işlem yazılımlarında satır sonuna sığmayacak büyüklükteki sözcüklerin tire işareti ile bölünerek ayrı satırlara yazılması işlemi. HARD RETURN: Enter tuşu ile imleci yeni bir satıra gönderme işlemine verilen isimdir. HARD SPACE: Kelime işlem yazılımlarında satır sonuna gelen sözcükleri bölmemek için yapılan işlem. Sözcük bir alt satıra geçer. HARDWARE: Donanım. Bilgisayar sistemlerinin içinde ünite ve nesnelerin elle tutulabilir olanlarını nitelemek için kullanılır. HD/High Density: Yüksek kapasiteli disketlere denir. HEAD: Kafa. Disket veya sabitdiskteki verileri okuyan ya da yazan mekanizma. HEAD CRASH: Okuyucu kafanın disk üzerine düşerek oluşturduğu durumu belirtir. Çok ciddi bir arızadır. HEADER: Kelime işlem yazılımları içinde sayfa başında yer alması istenen ifadeye verilen isim. HELICAL SCAN CARTRIDGE: Sarmal taramalı kartuş. Video bantlar ile aynı teknolojiyi kullanan manyetik teyp cinsine verilen isimdir. HELP: Yardım. Yazılım ile çalışırken, karşılaşılacak sorunlar için daha önceden hazırlanmış dokümanlara denir. HEXADECIMAL: Onluk sayı sistemine göre ifade edilen sayıların tümüne verilen isim. En çok kullanılan sayı sistemidir. HFS/Hierarchical File System: Hiyerarşik dosya sistemi. Macintosh bilgisayarlardaki dosya saklama yöntemi. HIDDEN FILE: Saklı dosya. Bir dosya özelliğidir. Dosyalara erişimi engellemek için kullanılır. İstendiğinde bu özellik kaldırılabilir. HIGH DENSITY DISK: Yüksek yoğunluklu disket. HIGH LEVEL LANGUAGE: Yüksek seviyeli dil. Programlama dilleri arasında kullanımı daha kolay olan ve üzerinde çalıştığı sisteme bağımlı olmayan tipte programlar yazmaya yarayan dillere verilen isim. Örnek: C, Pascal, Fortran. HIGHLIGHT: Bilgisayar ekranındaki bir nesneyi diğer nesnelerden farklı görünecek şekilde belirleme işlemi. HIGH MEMORY: DOS işletim sistemi altında çalışırken, belleğin 640 KB ile 1 MB arasında kalan bölümüne verilen isimdir. HOLOGRAPHIC STORAGE: Holografik saklama. Işığa duyarlı bir malzeme üzerine lazer ışınlarıyla üç boyutlu görüntüleri kaydetme işlemine denir. Kayıt edilecek malzemenin büyük kapasitelerde olması gerekir. HOME COMPUTER: Ev bilgisayarı. Özel olarak ev kullanıcıları için düzenlenmiş bilgisayarlara verilen isimdir. HOME KEY: PC ve Macintosh klavyelerinde bulunan bir tuş. Genellikle kelime işlem yazılımlarında belgenin başına gitmek için kullanılır. HOME PAGE: Web sitesinin ana sayfası. HOST: Bilgi almak için bağlanılan bilgisayar sistemlerine denir. HOT KEY: Özel anlamlar taşıyan tuş dizileri. HOT LINK: İki yazılım arasında kurulan ve birinde yapılan değişikliklerin diğerini de etkilediği bağlantı türüne verilen isim. HOURGLASS ICON: Kum saati simgesi. Windows işletim sistemi meşgul olduğunda kullanıcıya beklemesini belirten simgeye verilen isimdir. HTML/Hyper Text Markup Language: İnternet üzerinde yer alacak belgeleri oluşturmaya yarayan dil. HYPERTEXT: Değişik özellikteki nesnelerin birbirine bağlanması ile oluşan çizgisel olmayan gösterim ve erişim biçimi. HYPHENATION: Kelime işlem yazılımlarında satır sonuna sığmayacak büyüklükteki sözcüklerin tire işareti ile bölünerek ayrı satırlara yazılması işlemi. I-BEAM POINTER: Grafik tabanlı kelime işlem programlarında gözüken I şeklindeki fare imlecidir. IBM COMPATIBLE: IBM uyumlu. IBM PC: IBM firması tarafından üretilen bilgisayarlardır. ICON: Simge. İşletim sistemi veya programlarda bir nesneyi temsil eden resimlerdir. IDE/Intelligent Drive Electronics: Sabitdiskleri bilgisayarlara bağlamak için kullanılan arayüzlere denir. IDENTIFIER: İsim. Bir değişkene verilen isim. IEEE/Institute of Electrical and Electronic Engineers: Elektrik ve elektronik mühendisleri enstitüsü. Bilgisayar ve elektrik endüstrisi için standartlar belirleyen kurum. IMAGE ENHANCEMENT: Görüntü geliştirme. Bilgisayar üzerindeki görüntü kalitesini geliştirme işlemi. IMAGE PROCESSING: Görüntü işleme. Görüntülerin işlenmesi anlamında kullanılan genel bir ifadedir. IMPORT: Almak. Başka bir yazılım veya yazılımın eski sürümü tarafında üretilen verilerin kullanılan yazılım tarafından işlenebilir hale getirilmesi işlemi. INCLUSIVE OR: Bir operatör türüdür. Bu operatör kullanılarak oluşturulan ifade, işleme giren ifadelerden birinin doğru değere sahip olduğu durumlarda doğru olarak değer alır. INCREMENTAL BACKUP: Arttırarak yedekleme. Son yedeklemeden sonra yapılan değişiklikleri içerecek şekilde uygulanan yedekleme işlemidir. INDEO: Intel Corporation tarafından geliştirilen, hareketli video gösterme teknolojisi. INDEX: Dizin. Kelime işlem yazılımları dokümanın içinde yer alan kelimeleri bulabilmek için bir liste oluşturur. Bu listeye index denir. INFORMATION HIGHWAY: Bilgi otoyolu. İnternet üzerinde bulunan bilgileri ifade eden bir terimdir. INHERITANCE: Nesne tabanlı programlama yaparken bir nesneyi başka bir nesnenin özelliklerini taşıyacak şekilde oluşturma işlemi. INI FILE: Windows işletim sisteminin ayarlarını tutan .ini uzantısına sahip dosyaya verilen isimdir. INITIALIZE: Programlamada bir değişkene başlangıç değeri atamak için kullanılır. INK_JET PRINTER: Mürekkep püskürtmeli yazıcı. Kağıda mürekkep püskürterek baskı yapan yazıcı türlerine verilen isimdir. INPUT: Girdi. Bilgisayar üzerinde giriş yapılan her türlü bilgiye denir. INPUT DEVICE: Giriş aygıtı. Bilgisayara bilgi girişi yapmak için kullanılan aygıtlara verilen isimdir. INSERT KEY: Insert tuşu. Klavye üzerinde bulunan ve araya eklemeyi denetleyen tuştur. INSERT: Araya eklemek. Bir nesneyi iki nesne arasına ekleme işlemidir. INSERTION POINT: Araya ekleme noktası. Grafik tabanlı yazılımları kullanırken, klavyeden girilen karakterlerin ekranda nereden başlayarak görüntüleneceğini gösteren noktadır. INSERT MODE: Araya ekleme modu. Yazılacak karakterlerin metinde araya ekleyeceğini belirleyen tuş konumudur. INSTALLATION: Kuruluş. Bir donanımı veya yazılımı çalışır hale getirme işlemi. INSTRUCTION: Komut. Genellikle programlamada kullanılan komut ifadesidir. INTEGER: Tamsayı. Pozitif ve negatif tamsayıları ifade etmek için kullanılan terimdir. INTEGRATED CIRCUIT-IC: Birleşik devre. Yarı iletken bir maddeden üretilmiş küçük elektronik parçalardır. Birleşik devreler, pek çok elektronik araçta çeşitli amaçlar için kullanılır. INTEL MICROPROCESSORS: Intel firması tarafından üretilen micro-işlemcilere verilen isimdir. INTELLIGENT TERMINAL: Akıllı terminal. Kendi üzerinde veri işleyebilen terminal tiplerine verilen isimdir. INTERACTIVE: Etkileşimli. Çalışma sırasında kullanıcı ile iletişimde bulunan bilgisayar sistemleridir. INTERFACE: Arayüz. İki farklı bölüm arasında bağlantı sağlayan araç ya da programdır. INTERLACING: Bilgisayar ekranlarında yüksek çözünürlük sağlamak için kullanılan bir görüntüleme tekniğidir. INTERLEAVING: Disk üzerindeki sektörlerin düzenlenme biçimine verilen isimdir. INTERNAL MODEM: Bilgisayar üzerine bir genişleme kartı olarak takılan modem türleridir. INTERNET: Dünya üzerindeki milyonlarca bilgisayarı bağlayan, çeşitli boylardaki ağlardan oluşan dev ağdır. INTERPRETER: Yüksek seviye bir dille yazılan bir program kodunu çalıştıran programdır. INTERPROCESS COMMUNICATIONS-IPC: İşlemlerarası iletişim. Çok işlemli işletim sistemleri arasında işlemlerin birbirleri ile veri değiş tokuşu yapmalarını sağlayan özelliktir. INTERRUPT: İşletim sistemi veya programlarda olayları haber veren sinyale verilen isimdir. I/Q INPUT/OUTPUT: Griş/Çıkış. Bir programın çalışırken başka bir kaynaktan veri alması veya başka bir kaynağa veri göndermesi işlemidir. IRC/Inter Relay Chat: İnternet üzerinde sohbet yapmak amacı ile kurulmuş bir yazılımdır. IRMA BOARD: IRMA kartı. Kişisel bir bilgisayarın, ana bilgisayarın terminaliymiş gibi görünmesini sağlayan karttır. IRQ: Bilgisayar üzerindeki aygıtların micro-işlemciye interrupt sinyali göndermek için kullandıkları hat türüne verilen isimdir. ISA/Industry Standart Architecture: Ankartlar üzerinde kullanılan bir veriyolu mimarisidir. ISDN/Integrated Services Digital Network: Telefon hatları üzerinden veri gönderimi ile ilgili uluslararası bir standart türüdür. ISDN kullanabilmek için fiber optik kablo gerekir. ISO/International Standart Organization: Pek çok konuda standartlar belirleyen uluslararası bir kurumdur. ITALIC: Harflerin sağa yatık olarak yazıldığı fontlar için kullanılır. JAVA: Bir programlama dilidir. Genellikle internet üzerinde kullanılır. Bu dil ile yazılan programlar tüm işletim sistemlerinde çalışır. JAVASCRIPT: İnternet üzerinden aktarılan sayfaların programlanabilir olmasına yarayan bir script dilidir. HTML sayfalarının arasına sıkıştırılan kod sayfalarından oluşturulur. Sayfa açıldığında kullanılan browser bu kodları yorumlar. JAVA BEANS: Java dili ile yazılmış component'lara verilen isimdir. JOB: İş. Bilgisayar üzerinde kendi başına bir bütünlüğü olan işlemlere verilen isimdir. JOIN: Veritabanlarında iki ayrı tabloda yer alan verilerin birleştirilmesi işlemi. JOYSTICK: İmleci ya da başka bir görüntüleme simgesini ekran üzerinde tüm yönlere hareket ettirebilen kol mekanizmasına verilen isimdir. JPEG/Joint Photographic Experts Group: Görüntü sıkıştırma tekniği. Sıkıştırma oranı fazla değildir. Resim sıkıştırıldıktan sonra açıldığında bir miktar görüntü kaybı olur. JUMPER: Bir elektrik devresini kapamaya yarayan metal köprüdür. Jumper'lar kullanıldıkları devrenin çalışma şartlarını belirler. Genellikle harddisk ve anakartlarda kullanılır. JUSTIFICATION: Kelime işlem programlarında metnin kenarlara yanaştırılması işlemine verilen isimdir. KB: Kilobyte ifadesinin kısaltılmış halidir. 1 KB 1024 byte'a eşittir. KBPS/Kilobits Per Second: Bir veri aktarma hızı birimidir. Bir saniyede hattan aktarılan bit sayısı anlamındadır. KERMIT: Columbia Üniversitesi tarafından geliştirilen bir dosya aktarma protokolüdür. KEY: Anahtar. Klavyede yer alan herhangi bir tuş veya veritabanı programlarında üzerinde sıralama yapılan alana verilen isimdir. KEYBOARD: Klavye. Bilgisayara bilgi girişi yapmak için kullanılan donanımdır. PC'ler için 84, diğeri 101 tuşlu olan iki çeşit klavye tipi vardır. KEYWORD: Veritabanı veya kelime işlem programlarında bir kayıt ya da dökümanı gösteren ifadelere verilen isimdir. KILL: Bir programın çalışmasını durdurmak için kullanılan uygulamadır. Genellikle program kullanıcıya yanıt vermediği zaman uygulanır. LABEL: Etiket. Saklama aygıtları için her bir saklama birimine verilen isimdir. LAN/Local Area Network: Yerel ağ. Belli bir alan içinde yer alan bilgisayarların kablolar aracılığı ile birbirlerine bağlanarak bir ağ oluşturmasıdır. LANDSPACE: Kelime işlem yazılımlarında belgenin yatay olarak düzenlendiğini gösteren ifadedir. LANGUAGE: Dil. İletişim kurmak için kullanılan sembollerden oluşmuş sisteme denir. Semboller belli kurallara göre bir araya getirilerek sözcük ve cümleleri oluştururlar. LAPTOP: Dizüstü. Küçük ve taşınabilir bilgisayar tiplerine verilen isimdir. LASER PRINTER: Lazer yazıcı. Yüksek hızda ve kalitede baskı almak için kullanılan yazıcı tipidir. LAYOUT: Yerleşim. Kelime işlem yazılımlarında metin ve grafiğin yerleştiriliş düzenine verilen isimdir. LCD/ Liquid Crystal Display: Sıvı kristal ekran teknolojisine denir. Kullandığımız ekranlara göre ince ve hafiftirler. LED/Light Emitting Diode: İçinden elektrik akımı geçtiğinde yanan küçük elektronik parçadır. LEFT JUSTIFY: Sola yanaşık. Kelime işlem yazılımlarında metnin sayfanın sol kenarına dayalı olduğu yanaştırma biçimidir. LEGEND: Sunumlarda renk ve desenlerin hangi veri tipini belirttiğini göstermek için kullanılan kısa açıklamalardır. LQ/Letter Quality: Yazıcıdan basılan metnin harflerinin daktilo kalitesinde göründüğü baskı özelliğidir. LIBRARY: Kütüphane. Çalışmaya hazır kod parçalarının içinde bulunduğu dosya yapısıdır. LIGHT PEN: Işıklı kalem. Işığa duyarlı bir parça yardımı ile nesnelerin doğrudan bilgisayar ekranından seçilmesine yarayan kalem görünümündeki alettir. LINE GRAPH: Çizgi grafik. Veri noktalarını çizgiler ile birleştirerek iniş çıkışları gösteren bir grafik tipidir. LINE PRINTER: Satır yazıcı. Bir kerede bir satırı yazabilen, çok hızlı ama düşük kaliteli bir yazıcı tipidir. LINE SPACING: Satır aralama. Kelime işlem yazılımlarında bir metni oluşturan satırlar arasına boşluk koyma işlemidir. LINK: Bağlamak. Bir doküman içerisine konan nesnenin kaynak nesne ile bağlantılı olması için yapılan işleme verilen isimdir. LINKER: Bağlayıcı. Programı çalışır hale getirmeden önce, tüm kodları bağlayarak programı bütünleyen adım. LISP/List Processing: Özellikle yapay zeka araştırmalarında kullanılan yüksek seviye programlama dilidir. LIST BOX: Liste kutusu. Grafik kullanıcı arayüzüne sahip ortamlarda, bilgi girişine yardımcı olmak için olası değerler içeren ve bir liste ile görüntülenen kutu. LISTING: Programcıların yazdıkları kodu kağıt üzerinde görmeleri için bastıkları dokümana verilen isimdir. LOAD: Yüklemek. Bir programı saklama aygıtından alıp bilgisayar üzerine kurma işlemidir. LOCAL: Yerel. Ağ üzerindeki iş istasyonuna ait kaynakları ifade ederken kullanılır. LOCAL AREA WIRELESS NETWORK: Kablosuz yerel ağ. Kullanıcılar arasındaki bağlantının kablolar ile değil, radyo dalgalarıyla kurulduğu bağlantı şeklidir. LOCAL BUS: Yerel veri yolu. Merkezi işlemciye daha hızlı erişim sağlayan veri yolu tipidir. LOCK: Kilit. Dosya veya verinin ulaşımını engellemek veya sınırlamak için kullanılan yönteme verilen isimdir. LOGICAL DRIVE: Kullanıcı tarafından bir sürücü gibi göründüğü halde sürücü alanının bir bölümünü ifade eden sürücü yapısıdır. LOG ON: Bilgisayar üzerindeki işlemlere başlamak için kullanıcının yetkisinin olup olmadığını gösterir. Kullanıcı işlem yapıyor ise sisteme Log on demektir. LOG OUT: Kullanıcı tarafından kullanılan bilgisayar sisteminin kullanımını sona erdirmek için yapılan işleme denir. LOOK UP TABLE: Biri diğerine çevrilebilen ve karşılıklı değerler içeren tablolardır. LOST CLUSTER: Disk üzerinde verilerin saklandığı en küçük birime cluster denir. Bu cluster'lar bilgi içerdiği halde, hiçbir dosya tarafından kullanılıyor görünmüyorsa lost cluster olur. LOTUS 1-2-3: İlki 1982 yılında çıkartılmış bir hesap tablosu yazılımıdır. LOW LEVEL FORMAT: Düşük seviye format. Sabitdisklerin kullanıma açılmadan önce sektörlerinin düzenlenmesi için geçirdikleri formatlama tipi. LOW LEVEL LANGUAGE: Düşük seviye dil. İçindeki komutlar doğrudan donanım üzerinde yapılan işlemleri ifade eden programlama dilidir. LPT: İşletim sistemleri tarafından yazıcıları adlandırmakta kullanılan ifadedir. MACHINE DEPENDENT: Makine bağımlı. Bir yazılımın sadece belli özelliklere sahip bilgisayar modeli üzerinde çalışabileceğini gösteren terimdir. MACHINE INDEPENDENT: Makineden bağımsız. Üzerindeki bilgisayarlara bağımlı olmayan çok farklı bilgisayar modellerinde çalışan yazılımlar için kullanılan terim. MACHINE LANGUAGE: Makine dili. Bilgisayardan ne istediğimizi belirtmek için kullanılan dile denir. MACINTOSH: Apple firması tarafından geliştirilmiş bir tür bilgisayardır, aynı zamanda MAC olarak da adlandırılır. Bu bilgisayarlar çok yaygın olarak kullanılan PC türü cihazlarla uyumlu değildirler ve kendilerine has yazılımları vardır. MACRO: Makro. Bir yazılımı kullanırken çok sık tekrar edilen işleri kolayca halledebilmek için kullanılan yüksek seviye bir programlama aracıdır. MAIL BOX: Posta kutusu. E-posta yazılımlarında her kullanıcıya gelen mesajların içinde tutulduğu yapıdır. MAIL MERGE: Adres-Mektup birleştirme. Bir çok kelime işlem yazılımı tarafından bir seferde birden fazla alıcıya gönderilecek tipte mektupları düzenlemek için kullanılan sisteme verilen isimdir. MAIN MEMORY: Ana bellek. Bilgisayarın çalışması sırasında işleyeceği tüm verilerin toplandığı bellek alanı. (RAM) MAIN FRAME: Ana Bilgisayar. Aynı anda birden çok bilgisayara destek verebilecek kapasiteye sahip bilgisayar. MAP: Bir programın çalışmaya hazır halinin yapısını içeren dosyadır. MARGIN: Kenar boşluğu. Bir sayfanın herhangi bir kenarı ile metin arasında yer alan boşluğa verilen isimdir. MASS STORAGE: Depolama. Büyük miktarda verinin kalıcı olarak depolanmasına olanak sağlayan araçlar için kullanılır. MAXIMIZE: Büyütmek. Grafik arayüzüne sahip ortamlarda bir pencereyi ekranı kaplayacak şekilde görüntülemek için kullanılan komuttur. MB/Mega Byte: 1048 kilobyte. Kısaca M ya da MB olarak gösterilir. 2 üzeri 20 byte'a eşdeğerdir. MCA/Micro Channel Architecture: IBMPS/2 bilgisayarlar ile piyasaya sunulan yeni bir veri yolu mimarisi. MEDIA: Ortam. Verilerin saklandığı diskler, CD-ROM'lar ve teypler gibi ünitelere denir. MEMORY: Bellek. Veri saklama alanlarına verilen isimdir. MEMORY RESIDENT: Sürekli bellekte duran anlamına gelen terimdir. MENU: Bir komut ya da seçenek listesi. Bir yazılımı oluştururken verilecek komutların çeşitli guruplar halinde bir araya getirilmesi ile oluşan yardımcı araçlardır. MERGE: Birleştirmek, kaynaştırmak. Aynı yapıya sahip iki dosyayı tek bir dosya haline getirmek. MHZ: Megahertz. Micro işlemciler ve veri yolu gibi parçaların hızını ifade etmekte kullanılan ölçü birimidir. MICROPROCESSOR: Microişlemci. Merkezi işlem birimi anlamında kullanılan ifadedir. MIDI/Music Instrument Digital Interface: Müzikal aletler sayısal arabirimi. Müzik notalarını dijital ortama uyarlarken kullanılan standart. MINICOMPUTER: Mini bilgisayar. Büyüklük ve kapasite açısından ana bilgisayarlarla iş istasyonları arasında yer alan bilgisayar tipi. MINIMIZE: Grafik kullanıcı yüzüne sahip ortamlarda bir pencereyi simge durumuna indirme işlemidir. MIPS/Million Instructions Per Second: Milyon Komut Saniye. Bilgisayarların gücünü ölçmekte kullanılan bir birim. MIS/Management Information System: Yönetim bilgi sistemi. Yöneticilere sistemin işleyişi konusunda bilgi vermek için oluşturulmuş yazılım cinsine denir. MODE: Durum. Bir program ya da bir aracın içinde bulunduğu duruma denir. MODEM: Telefon hatlarından veri aktarmaya yarayan araçlara verilen isimdir. MODULA-2: Pascal programlama dilini yazan Niklaus Wirth tarafından, bu dilde bulunmayan bazı özellikleri de içerecek şekilde yaratılan programlama dili. MODULE: Program parçasına verilen isimdir, modül. MONITOR: Ekran. Bilgisayarlar ile kullanıcılar arasındaki görsel bağlantıyı sağlayan birimdir. MONOCHROME: Tek renk. Bir zemin ya da yüzey rengi kullanılarak oluşturulan görüntü ya da baskılar için kullanılır. MONOSPACING: Her karakterin aynı genişliğe sahip olduğu fontlar için kullanılan terimdir. MORPHING: Bir animasyon yöntemi. Bir şeklin yavaşça başka bir şekle dönüştürülmesi işlemidir. MOTHERBOARD: Anakart. Bilgisayardaki temel devre ve bileşenleri üzerinde bulunduran kart. MOTION JPEG: Bir dijital görüntü saklama ve sıkıştırma standardı. MAUSE: Fare. İmlecin ekran üzerindeki hareketlerini kontrol eden araç. MPEG/Motion Picture Experts Group: Hareketli video görüntülerinin sıkıştırılmasında kullanılan standartlardan biri. MULTIMEDIA: Çoklu ortam. Metin, grafik, ses, canlandırma ve video görüntüsünü birleştirerek sunan ortamlara verilen isimdir. MULTIMEDIA KIT: Çoklu ortam paketi. Bir PC'nin çoklu ortam uygulamalarını çalıştırabilmek için sahip olması gereken donanım ve yazılım ürünlerini içeren paket. MULTIMEDIA PC: Çoklu ortam uygulamalarını çalıştırabilen PC'leri belirtmek için kullanılan terim. MULTIPROCESSING: Çoklu işleme. Bir bilgisayarın aynı anda birden fazla programı çalıştırabilme özelliği. MULTITASKING: Birden çok programın aynı anda çalıştırılabilmesi özelliğine verilen isimdir. MULTITHREADING: İşletim sisteminin bir programın ayrı parçalarını aynı anda çalıştırabilmesi özelliğidir. MULTI-USER: Çok kullanıcılı. Birden fazla kullanıcının aynı anda kullanabildiği sistemleri belirtmek için kullanılır. NAME: İsim. Bir dosyayı, nesneyi, değişkeni ya da herhangi bir bütünü belirten bir dizi karakterdir. NANOSECOND: Nanosaniye. Saniyenin milyarda biri gibi ölçülecek küçük hızları belirtmekte kullanılan birime verilen isimdir. NATIVE: Kendine özgü anlamıda kullanılır. Yazılımların kendine özgü dosyaları saklama biçminede denilir. NATURAL LANGUAGE: İnsanlar arasında konuşulan dillere denir. NAVIGATION: Bilgisayar içinde veya network üzerinde bir verinin yolunu bulması anlamına gelir. NEAR LETTER QUALITY: Nokta vuruşlu yazıcıların yazdırabilme özelliğine verilen isismdir. Yazıcının yazdığı karakterler daktilo yazısına benzer. NETBIOS/Network Basic Input Output System: Temel Ağ Girdi Çıktı Sistemi. Bilgisayarın network üzerindeki veri akışı ile ilgili bazı kuralları içerir ve düzenler. NETWARE: İşletim sistemi. LAN üzerinde kullanılır. Novel Corporation tarafından geliştirilmiş birçok ağ üzerinde kullanılan işletim sistemidir. NETWORK: Ağ. Birden fazla bilgisayarın birbirleri arasında bağlanmasıyla oluşan yapıya verilen isimdir. Bilgisayarların birbirleri arasında bilgi alış verişi yapması için kullanılır. NIC/Network Interface Card: Ağ arabirim kartı. Blgisayarları ağa bağlamak için kullanılan kartlardan birine verilen isimdir. NETWORK OPERATING SYSTEM: Ağ işletim sistemi. Bir ağ üzerinde çalışan bilgisayarların birbirleri arasındaki veri akışını düzenlemek için kurulan işletim sistemine denir. NEWSGROUP: Forum. Online servisler üzerinden insanların ortak konularda tartıştıkları gruplara verilen isimdir. NICAD BATTERY PACK: Nickel Cadmium pil. Taşınabilir bilgisayarlar üzerinde kullanılan yeniden doldurulabilir pillerdir. NLQ/Near Letter Quality: Nokta vuruşlu yazıcıların yazdırabilme özelliğine verilen isimdir. Yazıcının yazdığı karakterler daktilo yazısına benzer. NOISE: Parazit. Aktarılan sinyalleri bozmak için kullanılan sinyallere verilen isimdir. NON-IMPACT PRINTER: Vuruşsuz yazıcı. Nokta vuruşlu yazıcılar dışın kalan yazıcıların girdiği sınıftır. Örnek; Mürekkep püskürtmeli yazıcı, Lazer yazıcı. NON-VOLATILE MEMORY: Uçmayan bellek türü. Elektrik kesildiğinde üzerindeki bilgilerin sislinmediği bellek türüne verilen isimdir. NOS: => NETWORK OPERATING SYSTEM NOTEBOOK COMPUTER: Hafif ve taşınabilir bilgisayar cinslerine verilen isimdir. Genellikle seyahat eden ve sürekli şirket dışında çalışan kullanıcılar için tasarlanır. NOT OPERATOR: Değil operatorü. Operatöre gelen ifadelerden en az biri doğru ise doğru, Diğer durumlarda yanlış olarak değer alır. NS: => NANOSECOND NTSC/National Television Standards Comittee: Amerika birleşik devletlerinde televizyon standartlarını belirleyen bir kuruluş. NULL CHARACTER: Boş karakter. Hiçbir değeri olmayan karaktere verilen isimdir. NULL MODEM CABLE: İki bilgisayarı seri portlarından birbirlerine bağlamak için kullanılan kablo türüdür. NUMERIC KEYPAD: Sayısal tuş takımı. Kalvye üzerindeki sayıların ve dört işlem karakterlerinin bulunduğu tuş gurubudur. NUMLOCK KEY: Klavye üzerindeki iki durumlu bir tuşa verilen isimdir. Tuş aktif olduğunda kalvye üzerindeki sayıların ve dört işlem karakterlerinin bulunduğu tuş gurubuda aktif olur. OBJECT: Nesne. Tek başına seçilebilen ya da üzerinde işlem yapılabilen elemana verilen isimdir. OBJECT KODE: Derleyici tarafından oluşturulan koddur. Derleyiciler oluşan kodları makine dillerine çevirirler. OBJECT ORIENTED: Nesne yönelimli. Nesneler üzerinde işlem yapmamıza imkan sağlayan yazılımların ortak ismidir. OBJECT ORIENTED GRAPHICS: Nesne yönelimli grafik. Grafik nesnelerin matematik formülleri ile ifade edilmesi işlemidir. OOP/Object Oriented Programming: Nesne yönelimli programlama. Programlama yaparken veri yapısını yapılacak işlerle birlikte oluşturma işlemine verilen isimdir. OCR/Optical Character Recognition: Optik karakter tanıma. Basılı veya yazılı metnin bilgisayar üzerinde işlenebilecek hale dönüştürülmesi için kullanılan yazılımların ortak adıdır. OCTAL: Sekizli sayı sistemi. 0'dan 8'e kadar olan sayıların kullanıldığı sayı sistemine denir. ODBC/Open DataBase Connectivity: Açık veri tabanı bağlantısı. Microsoft firması tarafından geliştirilen veritabanı erişim yöntemidir. ODD PARITY: Tek eşlik. Her bir byte veri içinde, tek sayıda 1 değeri olması gerektiğini ifade eden eşlik kontrolü modu. OEM/Orginal Equipment Manufacturer: Farklı üreticilerden aldıkları parçaları bir araya getirerek bilgisayar yapan firmalar için kullanılır. OFFICE AUTOMATION: Ofis otomasyonu. Kelime işlem, haberleşme, iş akışı düzenlenmesi, belge takibi gibi günlük ofis işlemlerinin bilgisayar sistemleri yardımı ile yapılmasına denir. OFF-LINE: Kapalı olma durumu. Bir network üzerinde o sırada açık olmayan bir makineye verilen isimdir. OFFSET: Masaüstü yayıncılıkta kağıdın kenarı boyunca bırakılan boşluğa denir. OLE/Object Linking and Embedding: Nesne bağlama ve gömme. Bir yazılım tarafından oluşturulan nesnelerin özelliklerini kaybetmeden başka bir yazılım tarafından kullanılmasını sağlar. ON-BOARD: Kart üzerinde. Devre kartlarının üzerine başka bir işi yapması için eklenmiş elemanlar için kullanılır. ON-LINE: Bağlı ve çalışır durumda. Çalışmaya hazır olan birimler için kullanılır. Açık. ON-LINE HELP: Bir yazılımla çalışırken aynı ortamda yardım alabilme özelliğine verilen isimdir. ON-LINE SERVICE: Kullanıcıların iletişim hatları üzerinden geniş çaplı bilgiye ulaştıkları sistemlere denir. OPEN: Açmak. Bir kaynağı kullanıma sunma işlemidir. OPEN ARCHITECTURE: Açık Mimari. Bir ürünün özelliklerinin isteyen herkese açık olması. OPERAND: İşlenen. Üzerinde işlem yapılan ifade ya da nesne. OPERATING SYSTEM: İşletim sistemi. Bilgisayarların çalışabilmesi ve bizim isteklerimize cevap verebilmeleri için gereken temel yazılımlardır. OPERATOR: Bilgisayarı kullanan kişilere verilen isimdir. OPTICAL DISK: Optik disk. Disk üzerindeki yazma ve okuma işlemlerini lazer ışınları ile yapan disk çeşidi. OPTICAL SCANNER: Optik tarayıcı. Kağıda basılı yazı ve resimleri okuyup bilgisayarın anlayacağı biçime çeviren aygıt. OPTIMIZE: Programcılıkta bir programın en iyi hali ile çalışması için yapılan ayarlardır. OPTION: Seçenek. Bir komutun yanında kullanılan ve o komutun belli bir kullanımına yönelik ek ifade. OPTION KEY: Macintosh bilgisayarlarda başka tuşlar ile kullanılan bir tuş. Tuşlara farklı fonksiyon kazandırır. OS/2: Önceleri IBM ve Microsoft tarafından geliştirilen, ancak sonradan IBM'in ürünü haline gelen multitasking bir işletim sistemidir. OUTLINE FONT: Dış çizgi font. Her karakterin dış çizgilerinin matematiksel formüller ile tanımlandığı font tipidir. OUTPUT: Çıktı. Bilgisayar tarafından üretilen herhangi bir şey. OUTPUT DEVICE: Çıktı aracı. Bilgisayarın bilgi sunma kapasitesine sahip PAD CHARACTER: Doldurma karakteri. Boşlukların doldurulmasında kullanılan karakter. PADDING: Boşlukları doldurmak. PAGE: Metin sayfaları. PAGE BREAK: Sayfa sonu. PDL/Page Description Language: Sayfa tanımlama dili. Sayfaların yerleşimini ve içeriğini tanımlamakta kullanılan dil. PAGE DOWN KEY: Basıldığında imleci bir sonraki ekran sayfasına götüren klavye tuşudur. PAGE PRINTER: Sayfa yazıcı. Bir seferde tüm sayfayı yazabilen yazıcı tipidir. PAGE UP KEY: Basıldığında imleci bir önceki ekran sayfasına götüren kalvye tuşudur. PAGINATION: Sayfalara bölme.Bir belgeyi sayfalara ayırarak düzenleme işlemine denir. PALETTE: Grafik programlarında bir dizi renk içeren boyama aracıdır. PAPERLESS OFFICE: Kağıtsız ofis. Bilgi ve belgelerin elektronik ortamda saklandığı ve elektronik olarak taşındığı varsayılan ideal ofis. PARALLEL: Paralel. Aynı anda oluşan anlamında kullanılır. PARALLEL INTERFACE: Paralel arayüz. Aynı anda birden fazla bit aktarabilme özelliğine sahip arayüz. PARALLEL PORT: Bazı donanımların bilgisayara bağlanabilmesi için kullandıkları paralel arabirim. PARALLEL PROCESSING: Birden fazla işlemcinin bir programı çalıştırabilmesi özelliğine verilen isim. PARAMETER: Argüman. Bir komuta ya da işleve eklenen değere denir. PARITY CHECKING: Mesajların doğru iletilip iletilmediğini denetleyen yöntem. PARK: Sabitdiskimizin kafası çalışmadığı zamanlarda kendisini korumak için güvenli bir yerde hareketsiz halde durması işlemi. PARTITION: Sabitdiskin ayrı bir disk olarak görünen bölümlerinden her birine verilen isimdir. PASCAL: Bir programlama dili. PASSWORD: Şifre. Bir bilgisayara, dosya veya programa erişebilmek için kullanılan özel karakterler topluluğuna verilen isimdir. PASTE: Yapıştır. Daha önceden kopyala görevi yapılmış nesnenin kopyalama işlemini tamamlamak için yapılan işlemdir. PATCH: Programlardaki hataları düzeltmek için üretilen kod parçalarıdır. PATHNAME: Bir dosyayı nitelemek için kullanılan semboller dizisidir. PCI/Peripheral Component Interconnect: Intel firması tarafından geliştirilen yerel veri yolu standardı. PCL/Printer Control Language: Yazıcı kontrol dili. Hewlett Packard tarafından üretilen ve pek çok yazıcıda kullanılan kontrol diline verilen isim. PCMCIA/Personal Computer Memory Card International Association: Uluslararası kişisel bilgisayar bellek kartı kurumu. PCX: PC Paintbrush programı tarafından kullanılan grafik dosya formatı. PEER TO PEER ARCHITECTURE: Bire bir bağlantı. Her bilgisayarın aynı zamanda server olarak da kullanılabildiği ağ ortamına verilen isimdir. PERIPHERAL DEVICE: Çevre birimi. Bilgisayara bağlanan ek donanımlara denir. PERSONEL COMPUTER: Kişisel bilgisayar. Bir kişi tarafından kullanılmak üzere tasarlanmış bilgisayar türü. PHOTOCD: Kodak firması tarafından geliştirilen bir dijital fotoğraf saklama yöntemi. PIE CHART: Değerlerin bir pastanın dilimleri şeklinde gösterildiği sunum şekline verilen isim. PIN: Konektörler üzerindeki ince çıkıntı. PIXEL/Picture Element: Piksel. Grafik görüntüleri oluşturan herbir noktacığa denir. PKZIP: Bir dosya sıkıştırma yazılımıdır. PLATFORM: Bir sistemin donanım ve yazılım altyapısının oluşturulduğu ortam. PLOTTER: Çizici. Grafik özellikleri gelişmiş bir yazıcı türü. PLUG AND PLAY: Tak Çalıştır. Bilgisayara yeni eklenen donanımların bir düzenlemeye gerek kalmadan çalıştırılabilmesi özelliği. POINTER: Fare imleci. Grafik arayüzüne sahip sistemlerde, farenin hareketine bağlı olarak yeri değişen imleç. POINTING DEVICE: İşaretleyici. İmlecin hareketini ve ekrandaki yerini kontrol etmek için kullanılan araç. POLLING: Bir araçtan sürekli veri silme işlemi. POP UP WINDOW: Bir işlev tuşuna basıldığında birden ortaya çıkan pencere tipidir. PORT: Bir donanımı bilgisayara bağlamak için kullanılan arayüz. PORTABLE: Taşınabilir. Taşınabilir bilgisayarlara verilen isim. PORTRAIT: Dikey yönlendirme. Belgenin dikey olarak düzenlendiğini gösteren ifade. POSTSCRIPT: Adobe firması tarafından geliştirilen bir sayfa tanımlama dilidir. POWERPC: IBM, Apple ve Motorola tarafından geliştirilen RISC tabanlı bilgisayar mimarisidir. POWER SUPPLY: Güç kaynağı. PPM/Pages Per Minute: Yazıcıların hızını ölçmekte kullanılan birim. PRECISION: Kayan noktalı sayılarda noktadan sonra yer alan rakam sayısını belirtmek için kullanılır. PRESENTATION GRAPHICS: Sunum grafiği. Verilerin görsel olarak sunumunu sağlayan yazılım çeşidi. PREVIEW: Ön izleme. Belgenin kağıt üzerine basıldığında nasıl görüneceğini önceden görmek için kullanılır. PRINTED CIRCUIT BOARD: Basılı devre kartı. Üzerinde elektronik elemanların bulunduğu tabakaya verilen isim. PRINTER: Yazıcı. Bilgisayar üzerinden metin ve resimleri kağıda basmak için kullanılan araç. PRINTOUT: Çıktı. Kağıt üzerine basılmış verileri ifade etmek için kullanılır. PRINTSCREEN KEY: Klavye üzerinden bu tuşa basıldığında ekran görüntüsünün resmini hafızaya alır. Bir grafik yazılımı açıp yapıştır yaptığınızda, ekran görüntüsünün resmini elde etmiş olursunuz. PROCEDURE: Bir programın belli bir işi yapan bölümüne verilen isim. PROGRAM: Belli bir işi yapmak için hazırlanmış komutlar topluluğuna verilen isim. PROGRAMMER: Programlama dillerini kullanarak program yazan kişiye denir. PROM/Programmable Read Only Memory: Programlanabilir salt okunur bellek. Sadece bir kere, üzerine program yazılan belleklerdir. PROMPT: Bilgisayarın giriş yapılmasını beklediğini gösteren sembol. PROPERTY: Bir nesnenin özelliklerine verilen isim. PROTOCOL: İki aygıt arasında veri transferi yapmak için kullanılan, üzerinde anlaşılmış kurallar bütünüdür. PULL DOWN MENU: Açılan Menü. Bir menü çubuğundaki seçeneklerin altında beliren ek seçenekleri içeren menü. PURGE: Eski ve kullanılmayan verilerin düzenli bir biçimde silinmesi işlemi. RAGGED: Metin isleme yazilimlarinda kenara yanastirilmis anlaminda kullanilir. RAM/Random Access Memory: Rasgele erisimli bellek. Herhangi bir bölümüne dogrudan erisilebilen bellek tipidir. RAM DISK: Disk gibi kullanilmak için ayarlanmis ram tipine verilen isimdir. RANDOM ACCESS: Rasgele erisim. Verilere dogrudan erisimi saglayan yöntemdir. RANGE: Kelime islem uygulamalarinda tablo üzerindeki bir yada daha fazla komsu hücre toplulugudur. RDBMS/Relational Database Management System: Iliskisel veritabani yönetim sistemi. Veritabani yazilimina verilen isimdir. READ: Okuma. Disk üzerindeki verileri islemek için yapilan islemdir. README FILE: Beni oku dosyasi. Yazilimlar hakkinda bilgi edinmek için üretici firma tarafindan hazirlanmis dosya. READ ONLY: Salt okunur. Sadece görüntülenebilen üzerinde degisiklik yapilamayan anlamina gelir. READ WRITE: Okunur yazilir. Hem görüntülenebilen hem de üzerinde degisiklik yapilabilen anlamina gelir. REAL TIME: Gerçek zamanli. Gerçek zamandaki hizda olan anlaminda kullanilir. REAL TIME CLOCK: Bilgisayar kapatilsada zamani izlemeye devam eden saate denir. REBOOT: Yeniden yüklemek. Bilgisayari kapatip açma islemine verilen isimdir. RECALCULATE: Yeniden hesaplama. Kelime islem uygulamalarinda tablolar üzerindeki formül degistirildiginde yeni durumu göstermek için hesaplamalari yeniden yapar. RECORD: Kayit. Veritabanlarini olusturan bilgi birimidir. RECOVER: Geri almak, kurtarmak. Silenen bir dosyanin tekrar kullanilabilir hale getirilmesi islemidir. REFRESH: Bir aygiti yenileme islemidir. Bu islem yazilim ile yapilir. REGISTER: Merkezi islem biriminin üzerindeki veri depolama alanina verilen isimdir. RELATIONAL DATABASE: Iliskisel veritabani. Verilen tablolar halinde saklandigi veri tabani seklidir. RELATIONAL OPERATOR: Karsilastirma operatörü. Iki deger arasinda karsilastirma yapan operatör tipidir. REMOTE: Uzak. Ag ortaminda bulunmayan kaynak veya bilgisayarlar için kullanilir. REMOTE CONTROL: Uzaktan kontrol. Disaridan bir yazilim yardimi ile bilgisayari yönetme islemidir. RENAME: Yeni isim verme islemi. REPAGINATE: Kelime islem yazilimlarinda sayfaya ekleme çikarma yapildikça sayfalari otomatik olarak ayarlar. REPLACE: Bir nesnenin yerine yeni bir nesne koyma islemidir. REPORT: Verilerin belli bir biçme göre düzenlenmis haline denir. RESERVED WORD: Programlama dillerinde özel bir anlami olan sözcüge verilen isimdir. RESET BUTTON: Bilgisayarimiz tikandiginda yeniden baslatmak için kullanilan dügme. RESOLUTION: Çözünürlük. Ekrandaki görüntünün ya da yazicidan çikan çiktinin netligidir. RESOURCE: Kaynak. Kullanilabilir veriler için kullanilir. RESTORE: Yedeklenen dosyalari yeniden bilgisayara yükleme islemidir. RETURN KEY: Return tusu. Imleci bir sonraki satirin basina götürür. RTF/Rich Text Format: Microsoft firmasi tarafindan gelistirilen bir belge biçimlendirme standardidir. RISC/Reduced Instruction Set Computer: Azaltilmis komut setli bilgisayar. Az sayida komutla çalisan mikroislemci tipine denir. ROBOTICS: Robot ve robot teknolojileri üzerinde çalisan bilgisayar bilimleri ve mühendislik alani. ROM/Read Only Memory: Bilgilerin üzerine bir kere yazildigi bir daha degistirelemedigi bellek tipi. ROOT DIRECTORY: Kök dizin. Dosyalama sistemlerinde en üst sirada bulunan ve isletim sistemi tarafindan belirlenen dizindir. ROUTINE: Rutin. Bir programin belli bir isi üstlenen bölümün denir. RS 232C: Seri aygitlari bilgisayara baglamak için kullanilan bir arayüz standardidir. RULER: Cetvel. Kelime islem yazilimlarinda Ekranda düse yada yatay olarak yer alan ölçek alinacak çizgiye verilen isimdir. RUN: Çalistirmak. Bir programi çalistirmak için kullanilir. RUNTIME ERROR: Bir programin çalismasi sirasinda ortaya çikan hataya verilen isimdir Safety: Güvenlik. Bir şeyin koruma güvencesi vermesi. Belbağlanabilir olması. Safety factor: Güvenlik katsayısı. Bir öğenin doğru çalışmasını sağlamak üzere tasarımda öngörülen güvenlik payı. Sample: Numune, örnek. Bir evrenin belirli bir özelliğini incelemek için o evreden seçilen birimler topluluğu. Örnekleme yöntemiyle yürütülecek herhangi bir çözümleme çalışmasında kullanılmak üzere seçilen örnek öğeler kümesi. Sanitizing: Bir manyetik ortama yazılmış her türlü bilginin tümüyle silinmesi için gereken işlemler. Satellite access protocol: Uydu erişim protokolü. Dağıtılmış VSAT terminallerinin paylaşılan uydu kanalına erişmelerini düzenleyen kurallar. Satellite bandwidth: Uydu bant genişliği. Uydu kanallarının frekans bant genişliği. Satellite-cellular telephone: Uydulu telsiz telefon. Uydu üzerinden hücresel telefon. Hem uydu sistemine göre hem de karadaki hücresel sisteme göre işleyebilen iki kipli telefon. Save to: Saklamak, belleğe atmak. Yazı işlemede bir metin parçasını dosyada saklama işlemi. Verileri ana bellekten ikincil belleğe kopyalama. Scalability: Ölçeklenebilirlik. Hız ve kapasite bakımından daha üstteki ve alttaki platformlarda iş görmeye devam edebilme. Scan: Taramak, gözden geçirmek. Parça parça gözden geçirmek. Bilgisayar ekranında yazılmış metni gözden geçirmek. Scannability: Kolay okunurluk. Bir göz atmayla amaç ve içeriğinin kolayca algılanabilir olması. Scheduled maintenance : Programlı bakım. Belirli bir zaman programına göre yürütülen koruyucu bakım. Screen: Ekran. İmgelerin yansıtıldığı yüzey. Screen saver: Ekran koruyucu. Belirli bir süre kullanılmadığında ekranı karartan ya da seyrek hareketli görüntülerle kaplayan program. Script: Belirli bir işi gerçekleştirmek için gereken görev adımları. Scripted message: Hazır mesaj. Belirli bir durumda bir insanı bilgilendirmek amacıyla önceden tasarlanıp hazırlanmış mesaj. Scroll bar: Kaydırma çubuğu. Bir parametrenin değerini kaydırma çubuğunun yatay ya da dikey oynatılması ile değiştirmeye yarayan grafik arayüz öğesi. Scrolling menu: Akıtmalı menü. Bir fare ya da tuşla açılan, ancak açıldığında tümü ekranda gösterilmeyip akıtma ile devamı görülebilen menü. Scrolling mouse: Ruletli fare. Tıklama tuşlarından başka ekranda akıtma eylemini gerçekleştiren bir tekerciği olan fare. Sealable equipment: Sızdırmaz donanım. Kutu ya da muhafazası içine kapatılarak ya da kilitlenerek korunan donanım. Seamless network: Saydam ağ. Teleiletişim ağı içinde bir noktadan diğerine sorunsuzca iletişim kurulmasına engel olabilecek veriler üzerinde herhangi bir değişikliğin yer almadığı ağ. Search directory: Arama dizini. Gönderme yapılan sitelerin kategorilere ayrıldığı, bağlantılı metin bağları ile ulaşılan ve bu sitelerin envanterinin tutulduğu örün sitesi. Search engine: Arama motoru. Anahtar sözcükler kullanarak bir örün gezgini kullanan Internet kullanıcısına bilgilere erişimi sağlayan ve değişik Internet kaynaklarının içeriklerinin dizinini çıkaran program. Secondery bus: İkincil veriyolu. Bilgisayar donanımında, birincil veriyolu arızalandığında kartlar arasında veri iletişimini sağlayan veriyolu. Secret key: Gizli anahtar, kişisel anahtar. Bilgisayar güvenliğinde sadece kişinin bildiği ve başkalarının eline geçtiğinde güvenlik tehdidinin oluşacağı anahtar. Secure http: Güvenli http. Bilgisayar ağları üzerinde, özellikle kredi kartı ile ödemelerde kullanılan güvenli http protokolü. Secure voice equipment: Şifreli ses donatımı. Güvenli ses donatımı. Security classification: güvenlik sınıflaması. Bir bilgi öğesine gereksindiği korumaya göre verilen güvenlik oranı. Security counter - measures: Güvenlik önlemi. Bir bilgisayar sisteminde bilgi güvenliğini tehdit eden tehlikelere karşı savunma önlemleri. Security management: Güvenlik yönetimi. Bilgisayar ağlarına, ağa erişimi denetleyen, yetkilendiren ve kimlik tanılaması yapan yönetim işlevi. Segment: Bir programı oluşturan, bir ölçüde birbirinden bağımsız çalışabilen yordamlardan herbiri. Selection: bir öğeler topluluğunda belirli ölçüleri sağlayan nesneleri tanılama. Bir veritabanında belirli ilişkileri sağlayan grupları bulma. Selector switch: Seçici anahtar. Birçok kontrol devresinden birini seçmekte kullanılan ve elle işletilen çok konumlu anahtar. Self-extracting file : Kendini açabilen dosya. Dışardan sağlanan bir programa gereksinmeden sıkıştırılmış halinden kendi kendine açabilen dosya. Serial port: Seri kapı. Dış modem ya da fare aygıtı örneklerinde olduğu gibi seri kipte çalışan aygıtları bağlantılamak için kullanılan ve bitlerin her saat darbesiyle teker teler iletildiği kapı. Server: Sunucu. Bilgi işlem düzenlerinde gelen bir iş isteğini yerine getirmekle yükümlü ya da bu rolü protokol gereği benimsemiş bilgisayar. Bilgisayar ağında başka bilgisayarlara hizmetler veren bilgisayar. Server application: Sunucu uygulaması. Dinamik bir link ile istemci uygulamasındaki bir hedef belgeye bağlanacak veriler ya da hedef belgedeki bir nesneye gömülecek nesne içeren belge yaratan uygulama. Shared access: Paylaşımlı erişim. Verilere aynı anda birden fazla kullanıcının erişebilmesi. Shareware: Paylaşılan yazılım. Bilgi hizmet sunucuları tarafından kullanıcılara ücretsizce dağıtılan ve deneme mahiyetinde olan yazılım. Shell: Bir bilgisayarın işletim sistemi ile kullanıcı arasında yer alan ve klavye, dokunmalı ekran ya da işaretçiyle yapılan kullanıcı girişlerini yorumlayıp işletim sistemine ileten arayüz. Spelling Checker: Yazım denetleyicisi. Bilgisayardaki metinlerin yazım denetimini, bir yazım sözlüğü aracılığı ile gerçekleştirilen program. Starter diskette: Başlatma disketi. Static IP Number: Statik IP adresi.bir servis sağlayıcı tarafından özellikle sunuculara ve veritabanlarına verilen değişmez IP adresi. Status code: Bilgisayarda bir işlemin, örneğin taşıma, eşlik denetim hatası, elde, vb gibi sonucunu belirten kod. Storage structrure: Bellek yapısı. Verilerin bellekteki, ilişkilerini koruyacak şekilde tasarlanmış saklatım yapısı. Streaming data: Duraksız veriler. Çoklu ortam içerikli ve sunucudan istemci terminaline sürekli iletim halinde gönderilip okutulabilen veri. Streaming media player: Akıtmalı çoklu ortam okuyucusu. Bir çoklu ortam sunucusundan gelen verileri açıp gerçek zamanda okuyabilen dolayısıyla ekrana görüntü, hoparlöre ses olarak gönderebilen, istemcinin terminaliyle bütünleşik yazılım. Subnet mask: Alt ağ maskesi. Internet protokolü uygulayan ağlarda IP adresi içinde bir alt ağı belirlemek için kullanılan maske. Subscriber groupe: Abone grubu. Aynı tür hizmeti kullanan abonelerin grubu. Supervisor: Bir işlemin, pogramın vb. yürütümünü izleyen program. Surround sound: Dörtlü stereo, çok hoparlörlü ses. Swap image: Bukelamun imge. Bir örün sayfasındaki imgenin, farenin üzerinden geçirilmesi sonucu şeklini ya da rengini değiştirmesi. Switch: Anahtar, şalter. Bir devrenin bağlantısını değiştiren veya açıp kapayan aygıt. Bir ağın düğümlerinde yer alan ve devreleri, mesajları yönlendiren devre. System clock: Sistem saati. Mikroişlemcilerde gerek dışarısı ile veri alış verişini gerekse de içindeki veri alışını işlemeye ürettiği darberlerle eşzamanla bilgisi sağlayan elektronik devre. System configuration: sistem düzenleşimi, sistem yapılanışı. Genellikle bir bilgisayar sistemini oluşturan birimleri, alt sistemleri de göstererek belirleyen herhangi bir çizim ya da liste. System disk: Sistem diski. Bilgisayarın çalışmaya başlaması için işletim sisteminin sadece gerekli kısımlarını barındıran disk. System maintance: Sistem bakımı. Bir bilgisayar sisteminde, sistemin değişen koşullara ya da isterlere uyarlanması, hataların düzeltimi, başarımın iyileştirilmesi gibi işler. System resource: sistem özkaynakları. Bilgisayar sistemi tarafından kontrol edilen programlar, aygıtlar ve işlere ayrılan bellek alanları. Tab: Sekme. Yazılan sayfa üzerinde yazıcının ya da sayfanın konumunu ekran ise imlecin konumunu önceden saptanmış belirli bir yere atlatmak. Table: Çizelge, tablo. Kullanıma elverişli biçimde sıralanan sayısal bilgiler dizgesi. Tablet: Düz bir yüzey üzerinde bir kalemin konumunu koordinat verilerine dönüştüren bilgisayar giriş birimi. Tag: Bir veri kümesi hakkında kimlik ve diğer bilgileri taşıyan karakter kümesi. Tape: Manyetik bant. Manyetik özellikli ve kayıt amacıyla kullanılan bant. Örneğin manyetik bant sürücüsü, manyetik bant etiketleri. Target: Hedef. Bilgisayarda verilerin yazıldığı bellek aygıtına ilişkin. Bir komutun gönderilmiş olduğu program ya da sistem. Gönderilen bilginin amaçlandığı alıcı. Task: Görev. Çoklu programlamalı ya da çoklu-işlemcili bir ortamda bilgisayar tarafından bir iş öğesi olarak ele alınan bir ya da daha çok komut dizesi. Yönetim tarafından muhasebesi yapılabilen en küçük iş parçası. Task bar: Görev çubuğu. Windows işletim sisteminde sıkça kullanılan değişik yazılımların başlatma simgelerini içeren dikdörtgen alan. TCP/IP: TCP/IP, Transmission Control Protocol/Internet Protocol. Hem yerel hem de geniş alan ağları üzerinde uçtan uca eşdüzeyli birimler arasında bağlantıyı sağlayan iletişim protokolleri. Telecommunications: Teleiletişim. Bilginin üretilmesi, saklatımı, başka yere iletimi, işlenmesi ve tüketimini sağlayan kablo, radyo, optik ve diğer elektromanyetik sistemler. Telephone network: Telefon ağı. Birincil olarak telefon hizmeti vermek üzere kurulmuş teleiletişim ağı. Telnet: Telnet. TCP/IP üzerinde çalışan ve uzaktaki bir bilgisayara erişip ekranda o sistem yakındaymış gibi çalışma ortamı sağlayan uygulama protokolü. Temperature sensor: Sıcaklık algılayıcısı. Sıcaklığa tepki veren ve elektriksel bir çıktı ya da mekanik bir eylemle sonuçlanan algılayıcı. Template: Şablon. Ortak özellikleri olan nesneleri yaratmakta ya da bulmakta kullanılan model. Temporary data: Geçici veriler. Sadece ilgili sürecin yaşamı boyunca tutulan veriler. Tera: Tera. Onlu gösterimde onun onikinci kuvveti. 1.000.000.000.000. Terminal: Uçbirim, terminal, bağlantı ucu. Şebekeden aldığı bilgiyi kullanıcıya uygun bir biçimde sunan kimi tamamlayıcı işlevleri de yerine getiren, kullanıcının yakınında bulunan donatım. Bir veri iletişim ortamında veri giriş-çıkışını sağlayan donanım birimleri topluluğu. Text: Metin, yazı. İki boyutlu ve kolayca anlaşılmak amacıyla düzenlenmiş (örneğin kağıda basılı ya da ekranda görünür biçimde) bilgi. Bu bilgi simgeler, tümceler, resimler, çizenekler, çizelgeler şeklinde olabilir. Texture: Doku. İmge işlemede bir bölgedeki piksellerin gri tonlamalarının uzamsal düzenleşimi. Thread: İzlek. Bir elektronik forumda tartışmanın çizgisi. Bir bilgi işleme sürecinde gerçekleştirilebilecek en küçük işlem birimi. Bir süreçte tek bir kontrol akışı. Threat: Tehdit. Bilgisayar güvenliğinde bilgi sistemini örseleyebilecek, bilgileri açığa çıkarabilecek, hizmet vermeyi engelleyebilecek, herhangi bir durum ya da olay. Threshold: Eşik. Üstünde olunduğunda bir şeyin doğru ya da çalışır duruma geçtiği, altında olunduğunda da tersinin geçerli olduğu değer, düzey ya da nokta. Bir fizyolojik ya da psikolojik etkinin kendini göstermeye başladığı durum. Tick mark: İşaret çentikleri. Bir grafiğin eksenleri üzerinde değerleri, kategorileri vb. göstermek üzere kullanılan kısa dik çizgiler. TIFF (Tag Image File Format) : TIFF. Bazı kişisel bilgisayarlarda kullanılan ve taranmış imgeleri saklamak ya da alıp vermek için yararlanılan grafik dosya formatı. Time alignment: Zamanlama ayarı. İki sürecin görece zaman referanslarının uyumlu kılınması. Timeout: Zaman aşımı. Belirli bir zaman dilimi sonunda olması beklenen bir olayın gecikme dolayısı ile gerçekleşmemesi. Timer: Zamanlayıcı. Zamanı ölçmek üzere içeriği dönemli olarak değiştirilen yazmaç. Toner: Toner, toz mürekkep. Lazer yazıcılarda ya da fotokopi makinelerinde kullanılan toz halindeki mürekkep. Tool: Araç. Bir uygulama programını geleneksel programlama dillerini kullanmak gerekmeden geliştirmelisine elveren yazılım. Toolbox: Araç kutusu. Bilgisayarda kullanıcının fare tıklaması ile harekete geçirebileceği fonksiyonları bir arada gösteren kutu ya da palet. Transaction: İşlembilgi, hareket. Toptan ya da uzaktan iş girişinde bir iş ya da iş adımı. Bir iş istasyonu ile bir başka aygıt arasında, örneğin müşterinin hesabına para girmek, gerçekleşen işlem. Bir uygulama programına gönderilen ve bir işin ya da sürecin oluşmasına yol açan veri girişleri. Transmission: İletim. İletilerin bir noktadan bir ya da birkaç noktaya taşınması eylemi.
Transparent: Saydam. Kullanıcı tarafından yürütümü, çalışması, gerçekleştirimi algılanmayan alet, işlem, program. Veri iletiminde kontrol karakterleri içermeyen veriler. Işığı olduğu gibi geçiren, varlığı gözle ayırt edilmesi zor olan madde. Trial: Deneme. Bir olayı oluşturmak üzere olasılıksal bir tasarımla yapılan deney. True color: Gerçek renk. Bilgisayar ekranlarındaki yeşil, kırmızı ve mavi renklerin sekizer bitle, toplam 24 bitle gösterildiğinden elde edilen renkler. Tuner: Radyo alıcısı. Audio yükselticisini içermeyen radyo ya da bir alıcı kanal ayar mekanizması. Tuning: Ayarlama. Bir aygıtın bir ya da daha çok sayıda parametresini ayarlayarak çınlama frekanslarından birini uyumlama. En iyi başarımı elde edebilmek için bir sistem ya da devrenin frekansa göre uyumlanması. Tutorial: Eğitim kursu. Eğitim amaçlı sunulan bilgi. Bir yazılımı kavramak için verilen eğitim bilgileri. Type: Tip. Örneğin tip öznitelikleri, tip bildirimi. UHF band: 3 Ghz arasındaki frekansları içeren radyo bandı. Ultrasound: Hızı, ses hızından yüksek olan. Unavailable: Kullanılmayan, yararlanılmayan. Under construction: Kurulmakta olan site, yapım aşamasında. Internet ortamında bir örün sitesinin henüz kurulmakta olduğunu belirten deyim. Underline: Altını çizmek. Undo: Geri almak, iptal etmek. Unformatted: Formatlanmamış. Bilgi işlemde giriş ya da çıkış işlemlerinden önce hiç bir düzenlemenin yapılmaması. Unicode: Dünyanın bütün dillerini kapsayan, karakter başına 16 bit kullanan, dolayısıyla 65.000 karakteri gösterebilen karakter kodlama sistemi. Uniform: Düzgün, bir biçimli. Union: Ortaklık. C Programlama dilinde birden fazla tip sahibi olup herhangi bir anda ancak bir tipte olabilen değişken. Veritabanında yapılan aramada iki arama anahtarının birlikteliği. Unit: Birim, aygıt. Bir işi yapacak olan alet, aygıt, sistem. Universal: Evrensel, genelgeçer. Unpack: Açmak. Bilgi işlemde verileri yoğunlaştırılmış biçimden özgün biçimlerine getirmek. Unsigned: İşaretsiz. Unzip: Zip sıkıştırmasını açmak. Update: Güncelleme. Bir bilgi işlem sisteminde yeni bilgiler eklemek, eski bilgileri tazelemek gibi etkinlikler; örneğin dosya güncelleme. Upgrade: Niteliğini iyileştirmek, sınıf atlatmak. Bilgisayar yazılım ya da donanımını daha iyisi ve yenisiyle değiştirmek. Uplink: Bir uyduda yer istasyonundan bilgi gönderen kanal. Upload: Yukarı yönde yükleme. Herhangi bir bilgi depolama yerinden, çoğunlukla kişisel bi bilgisayardan, genellikle daha üstün bir bilgisayar belleğine veri gönderme. Usability: Kullanılabilirlik. Bilgi işlemde kullanımı kolay ve anlaşılır olan yazılım veya donanım. User: Kullanıcı. Bir sistemin hizmetlerine gereksinen herhangi biri. Örneğin kullanıcı erişimi, kullanıcı kodu, kullanıcı arayüzü , kullanıcı etiketi, kullanıcı terminali. Userid: Kullanıcı adı. Bir bilgisayar sisteminde bir kullanıcıyı tanıtan özel karakter dizgisi. Utility program: Yardımcı program. Bir bilgisayarın sistem yazılımıyla birlikte kullanıcıya sunulan, veri dosyalarını aktarma, dosya sıralama, birleştirme gibi kullanıcının sık sık gereksinime duyabileceği hizmetler için parametrelerle yönetilen genel yordamları içeren yazılım Validation: Sağlama, geçerlilik sınaması. Bir ölçme aracı ya da ölçümün konusuna uygunluğunu ve her türlü dizgeli, dizgesiz yanılgıdan arınmışlığını gösterme. Value: Değer. Bir simgeye karşılık gelen nicelik ya da tutar. Bir simgeye, parametreye, değişkene atanan değer. Variable: Değişken. Değeri değişebilen ve çoğunlukla ölçülebilen bir nicelik ya da özellik. Programlama dillerinde herhangi bir anda tek bir tane olmak üzere farklı değerler alabilen dil nesnesi. Vector: Vektör, yöney. Sıralı sayı kümesi ile tanımlanan nicelik. Bilgisayar grafiğinde yönlü doğru çizgi. Verification: Doğrulama. Bir sistem ya da bileşenin geliştirilme sürecinde belirli bir evresinin istenen koşulları sağlayıp sağlamadığının saptanması. Version: Sürüm. Bir belge ya da yazılım programının başlangıçtaki dağıtımı ya da aradaki düzeltmeleri de içeren ara dağıtımı. Vibration: Titreşim. Esnek bir maddenin ya da dalgalanan bir ortamın denge durumundan ayrılıp bırakılmasıyla başlayan yinelemeli devinim. Video card: Grafik kartı, video kartı. Bilgisayarın ürettiği grafik ve verileri saklayan ve ekrana sürekli tazeleyerek getiren ekleme kart. Video compressor: Video sıkıştırıcısı. Video işaretlerini sayısal olarak sıkıştırarak iletim bant genişliği ve bellek hacmini azaltan aygıt ya da yöntem. Video conferencing: Videokonferans. İki ya da daha çok nokta arasında iki yönlü konuşma ve görüntünün aktarımı ile oluşturulan iletişim oturumu. Video streaming: Duraksız video aktarımı. Internet üzerindeki video dosyaların gerçek zamanda okunması. View: Bakış. Veri yönetiminde ilgili alanların, sınıfların, ilişkilerin, özelliklerin, kısımların vb. Belirli bir amaca yönelik olarak derlenmesi. Viewpoint: Bakış açısı. Virtual: Sanal. Görünürde gerçek gibi olup, aslında başka araçlarla hayata geçirilen. Virus: Virüs. Bir bilgisayarda sistem öz kaynaklarını boğacak şekilde belleği bozan program. Visibility: Görünürlük. Bilgisayar grafiğinde bir öğrenin ekranda görünüp görünmeyeceğini belirleyen özellik. Visual: Görsel. Voice: Ses Volume: Gürlük, kazanç. Ses genliğinin düzeyi. Bir nesnenin uzayda tuttuğu üç boyutlu yer. Wait condition: Bekleme durumu. Bir bilgisayarın hiç bir iş yapmadığı, iki işlem arasında beklemede olduğu durum. WAN (Wide Area Network): Geniş alan ağı. Bir bölge ülke ya da yerküreyi kaplayabilen boyutta, bilgisayarları, uçbirimleri, ve yerel alan ağlarını bağlantılayan veri iletişim ağı. WAP (Wireless Application Protocol): Telsiz erişim protokolü. Cep telefonu abonelerinin sınırlı bir kanaldan Internet'e erişimlrini sağlayan protokol. Warping: Bir nesnenin, bir yüzeyin şeklinin kalıcı biçimde bozulması. Wave: Dalga. Zaman, uzam ya da her ikisinin birden işlevi olan bir görüngü. Web browser: Internet üzerinde bilgi kaynaklarını aramaya elveren ve bağlantılı metin ve ortamların olanaklarını kullanan istemci yazılımı. Webmaster: Site şefi. Bir örün sitesinin bakımı ve sunucunun iyi işlemesi, yeni örün belgelerinin hazırlanması gibi yükümlülükleri olan uzman. Window: Pencere. Bilgisayar ekranında komutların yazıldığı ya da bilgilerin gösterildiği alan. Wireless: Telsiz. Wiring: Kablo bağlantıları. Elektriksel bağlantıları sağlamak üzere kablo gibi iletkenlerin düzenleşimi, örneğin kablo bağlantı çizeneği, kablo bağlantı aygıtı, kablo bağlantı programı. Wizard: Sihirbaz, yardımcı program. peş peşe gelen diyalog kutuları sayesinde kullanıcıya zor bir görevin yerine getirilmesinde yardımcı olan ve bir yazılımla tümleşik sunulan yardımcı yazılım. Word: Sözcük. Bir bütün olarak değerlendirilen bit dizisi. Workshop: Çalıştay. Belirli bir uzmanlık alanında, bir sorunu irdelemek üzer toplanmış kişilerin etkinliği. Workspace: Çalışma alanı. Robotbilimde bir robotun iki ana hareket ekseni boyunca erişebileceği noktaların belirlediği uzay. Workstation: İş istasyonu. Video uçbirim ve klavye ile donatılmış veri giriş ve çıkışı için kullanılan bilgisayar dizisi. Worm: Kurt. Başlatıldıktan sonra sürekli kendini kopyalayarak bellek yiyen saldırı programı. Wrap-around: Sarma. Bilgisayar grafiğinde ekranın bir ucundan çıkan bir nesnenin ekranın diğer ucundan girmesi. Write-protect: Yazmaya karşı koruma. Bir veri saklama ortamında kaza eseri verilerin kaybına yol açacak şekilde yazılmasını önleyici düzen. x-intercept: X ekseni kesmesi.
x-rays: radyoloji görüntüsü. Röntgen imgesi.
x-Windows: X-penceresi. Birçok Unix sistemi tarafından kullanılan grafik nitelikli kullanıcı arayüzü. y-intercept: Y ekseni kesmesi.
***OTOMATİK KAYDETME: Excel'de çalışırken belgelerimizin belirli aralıklarla otomatik olarak kaydedilmesini sağlayabilir miyiz? Araçlar*İçine Ekle (Tools*Add-Ins) komutunu çalıştırın. Ekrana gelen diyalog kutusunda Otomatik Kaydet (AutoSave) seçeneğini işaretleyip Tamam düğmesine basın. Artık Araçlar (Tools) menüsünü açtığınızda Otomatik Kayıt (AutoSave) seçeneğinin eklendiğini göreceksiniz. Bu komutu çalıştırınca ekrana Otomatik kaydetme ayarlarını yapabileceğiniz bir diyalog kutusu gelecektir. Otomatik kaydetme aralığı ve buna benzer diğer bir sürü seçeneği buradan ayarlayabilirsiniz.
***ÜST VE ALT BİLGİ: Excel tablolarımı kağıda dökerken üstbilgi ve altbilgi alanlarında değişik, kendime özel bilgiler yazdırmak istiyorum. Örneğin basılan sayfanın başlığı, sayfayı hazırlayan kişinin adı vs.. gibi. Bunu nasıl başarabilirim? Excel5.0 ile çalışma sayfalarınızı kağıda dökerken alt tarafa özel bilgiler yazdırmak istiyorsanız, Dosya*Sayfa Yapısı (File*Page Setup) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun Üstbilgi/Altbilgi (Header/Footer) sekmesine gidin. Burada üstbilgi (header) ve altbilgi (footer) alanlarını özelleştirebilir, bu alanlara yazılacak olan bilgileri aşağı doğru açılan listelerden seçebilirsiniz. Excel 95 sizin için bir dizi seçenek hazırlamıştır. Bu seçenekler arasında kendinize uygun olan seçeneği bulamazsanız Özel Üstbilgi (Custom Header) veya Özel Altbilgi (Custom Footer) düğmelerinden birine basıp ekrana gelecek olan diyalog kutusunda istediğiniz özel ayarı yapabilirsiniz.
***SAYILARI BİÇİMLEME: Bir hücreye yazdığımız rakamlar bazen ondalık kesir basamaklı, bazen TL eklenmiş olarak görünüyor. Bazen de yazdıklarım tarihe dönüşüveriyor. Bunun nedeni nedir? Bunun nedeni, seçtiğiniz hücrelerin biçiminin kullanma amacınızdan farklı biçimlenmiş olması. Bu durumu düzeltmek için, hücre veya hücreleri seçin, sağ fare tuşu ile üzerine tıklayıp Hücreleri Biçimle (Format Cells) komutuna tıklayın. Karşınıza gelen diyalog kutusunun Sayı (Number) bölmesindeki listede, Genel, Sayı, Para Birimi, Tarih, Zaman gibi seçenekler göreceksiniz. Bunlar hücrenin biçimini belirler. Bu diyalog kutusunun sağındaki pencere içinde ise bu biçimlerin farklı türleri yer alır. Her birinin üzerine geldiğinizde açıklaması diyalog kutusunun üzerinde görünür, ama bir örnek vererek konuyu daha iyi açıklayalım: Hücreye yazdığımız rakamın ondalık kesirden sonra iki hanesinin görünmesini istiyorsak, Hücreleri Biçimle diyalog kutusunda Sayı seçeneğini seçin; Ondalık Yerleri (Decimal places) kısmına 2 yazın. Excel ondalık kesrini virgül (,) olarak gösterir. Buradaki 1000 Ayracı Kullan (Use 1000 Seperator) seçeneğini işaretlerseniz, rakam sondan itibaren üçer hanede bir nokta (.) ile ayrılacaktır (örneğin 345 bin, 345.000,00 olarak gösterilir).
***PARA BİRİMİNİ DEĞİŞTİRME: Para birimi girdiğimiz hücrelerde hep TL çıkıyor. Bazen para birimi olarak ABD doları da ($) kullanıyoruz. Hücre biçimlerini kendimiz belirleyemez miyiz? Default para birimini Windows 95 belirler. Bunu Denetim Masası*Bölgesel Ayarlar*Para Birimi (Control Panel*Regional Settings*Currency) bölmesinden değiştirebilirsiniz. Ancak yapacağınız değişiklik tüm belgelerinizi etkiler. Bazı hesap tablolarında TL, bazılarında $ işareti kullanacaksanız, Excel size hücreleri özel olarak biçimleme seçeneği sunar. Özel biçimlemek istediğiniz hücreleri seçip üzerlerine sağ fare tuşu ile tıklayın ve Hücreleri Biçimle*Sayı (Format Cells) komutunu çalıştırın. Karşınıza gelen diyalog kutusunun Sayı (Number) bölmesine girip listeden İsteğe Uyarlanmış'ı (Custom) seçin. Tür (Type) kısmının altındaki listede bazı hazır rakam formatları göreceksiniz. Bunlardan sizin için uygun olanını seçin. Örneğin seçtiğiniz hücrede 3455 yazıyorsa ve listeden #.##0,00 seçeneğini işaretlemişseniz, gerçek ra kam 3.455,00 olarak görünecektir. Rakamınızın nasıl görüneceğini diyalog kutusunun Örnek (Sample) kısmında görebilirsiniz. Son olarak Tür kısmında görünen biçimin sonuna bir boşluk bırakıp $ işaretini yazın. Tamam düğmesine tıkladığınızda hücrede 3.455,00 $ yazdığını göreceksiniz.
***DEFAULT AYARLARINI DEĞİŞTİRMEK: Excel'i her açtığımda yazıtipi, üstbilgi ve altbilgi alanları, kenar boşlukları, kılavuz çizgileri default olarak geliyor. Bu default değerleri değiştiremez miyiz? Bu ayarların bazılarını Araçlar*Seçenekler (Tools*Options) komutu ilke açılan diyalog kutusunun çeşitli bölmelerinden değiştirebilirsiniz, ancak hepsini değil. Bunun daha değişik bir yolu var: Excel'de yeni bir kitap (workbook) açın ve yazıtipinden, altbilgi ve üstbilgi alanlarına, kenar boşluklarından kılavuz çizgilerinin görünüp görünmeyeceğine her şeyi istediğiniz gibi düzenleyin. Sonra bu kitabı Excel programınızın bulunduğu klasörün altındaki XLStart klasörüne KİTAP.XLT adıyla kaydedin. (İngilizce Excel 95 kullanıyorsanız bu dosyayı BOOK.XLT adıyla kaydedin.) Artık Excel'i her açtığınızda kendi belirlediğiniz default değerlerle karşılaşacaksınız.
***Excel Sayfasız Açılsın. Excel'i her açtığınızda, karşınıza boş bir kitap sayfası gelir. Mevcut bir Excel dosyasını açacaksanız, bu sayfa boşu boşuna açılmış olur. Excel'in sayfasız olarak açılmasını istiyorsanız, masaüstünde bir Excel kısayolu yaratın. Bu kısayola sağ fare tuşu ile tıklayıp Özellikler (Properties) komutunu çalıştırın. Kısayol (Shortcut) bölmesinin Hedef (Target) kısmında yazılı program yolunun sonuna /E parametresini ekleyin.
***ONDALIK VE BASAMAK AYRAÇLARI. Excel'de ondalık ayracı default olarak virgül (,), binlik hane ayracı nokta (.) işaretleri ile gösterilir. Aslında bunu Windows 95 belirler. Ondalık ayracının nokta, binlik basamak ayracının virgül olmasını istiyorsanız, Windows 95'te Denetim Masası*Bölgesel Ayarlar*Sayı (Control Panel*Regional Settings*Number) bölmesine girin. Aradığınız ayarları burada bulacaksınız.
***SAYFALARA İSİM VERMEK: Bir Excel çalışma kitabının sayfaları Sayfa1, Sayfa2,… olarak isimlendirilmiştir. Bunlara özel bir isim vermek istiyorsanız sayfa sekmesinin üzerine çift tıklayın, yeni sayfa ismini girip Tamam düğmesine tıklayın.
***ÖZEL DÜĞMELER EKLEMEK. Excel araç çubuklarında bulamadığınız düğmeleri arıyorsanız, araç çubuğuna sağ fare tuşu ile tıklayıp Özelleştir (Customize) komutunu çalıştırın. Her bir kategoriyi seçtiğinizde, yan tarafta kullanabileceğiniz düğmeleri göreceksiniz. Bu düğmelerin üzerine tıkladığınızda, diyalog kutusu üzerinde açıklaması belirecek. Bu düğmeleri fare ile araç çubuğuna sürükleyip bırakabilirsiniz.
***EXCEL’İN DOSYA AÇ KLASÖRÜYLE AÇILMASI: Excel ile hazırladığınız belgeleri belirli bir klasör altında tutuyorsanız, Dosya*Aç komutuyla direkt karşınıza bu klasörün çıkmasını isteyebilirsiniz. Bunun için Araçlar* Seçenekler*Genel (Tools*Options*General) bölmesine girin. "Varsayılan dosya yeri" (Default file location) bölmesine Dosya Aç komutu ile açılmasını istediğiniz klasörün yolunu yazın.
***BULUNAN DEĞERLERİ BAŞKA HÜCRELERDE KULLANMA: Hücrelerde formüller kullanarak hesaplama yaptırıyoruz. Bulunan değerleri başka sayfaların başka hücrelerinde de kullanmanın pratik bir yolu var mı? Diyelim ki, Sayfa1'in D sütununa mart ayı giderlerini kalem kalem girdiniz ve sütun sonunda tüm giderleri toplayıp mart ayı giderlerini buldunuz. Bu toplamı başka hücrelerde kullanacaksanız kopyalayıp yapıştırmak yetmez; çünkü formülde hücre adresleri yeni hücrenin konumuna göre değişir; yani bir anlamda değerler değil formül kopyalanır. Yapılacak iş, formülü değil hücre adresini kopyalamaktır. Örneğin mart ayı toplamı, Sayfa1'in D5 hücresinde ise bunu başka bir sayfadaki başka bir hücreye kopyalarken =Sayfa1!D5 formülünü kullanmanız gerekir. Bunun pratik yolu ise, kaynak alınacak hücrelere bir ad vermektir. Örneğin, orijinal mart ayı toplamının bulunduğu hücreyi seçip Ekle*Ad*Tanımla (Insert*Name*Define) komutunu çalıştırırsanız, karşınıza Ad Tanımla (Define Name) diyalog kutusu çıkar. Çalışma kitabındaki adlar (Names in workbook) kısmına bir ad girin (örneğin mart_toplam). Burada sözcükler arasında boşluk bırakmamaya dikkat edin. Tamam düğmesine tıkladığınızda o hücrenin bir ismi olur. Artık o çalışma kitabının herhangi bir sayfasında herhangi bir hücreye =mart_toplam yazdığınızda, orijinal hücredeki mart ayı toplamı görünecek.
***HATA MESAJLARININ ANLAMI: Excel'de formüller kullandığımızda, hücrelerde bazen hata mesajları çıkıyor. Bunların anlamı nedir? O halde size hata mesajlarının anlamını açıklayalım. #SAYI/0! (#DIV /0!) Formülünüz bir sayıyı sıfıra bölmeye veya bölme işlemi için boş bir hücreye göndermeye çalışıyor. Bildiğiniz gibi bir sayı sıfıra bölünemez. #AD? (#NAME?) Formül, çalışma tablosunda bulunmayan bir alan adına başvuru yapıyor. Hücrelerinizi adlandırdıysanız, yazım yanlışı yapmış ta olabilirsiniz. #YOK! (#NULL?) Formülde hücre başvurularını bağımsız değişkenlerden ayırmak için virgül veya noktalı virgül kullanmanız gereken yerlerde boşluk kullandığınızı gösterir. #SAYI! (#NUMBER!) Formülünüzde bir sayı ile ilgili bir sorunla karşılaştığınızı gösterir. Bu, Excel formülünde yanlış türde bir bağımsız değişken veya hesaplama sonucu, çalışma sayfasında görüntülenemeyecek kadar büyük veya küçük bir değer olabilir. #REF! Excel, geçersiz bir hücre başvurusu ile karşılaştığında belirir. Bu, formül içinde başvurulmuş bir hücreyi sildiğinizde veya üzerine başka bir hücre yapıştırdığınızda olabilir. #DEĞER! (#VALUE!) Bir formülde yanlış türde bir bağımsız değişken, yanlış tür bir işlem kullandığınızda veya metin girişi içeren hücrelere başvuru yapan matematik işlemler yapmaya kalkıştığınızda belirir.
***BÜYÜK KÜÇÜK HARF DEĞİŞİMİ: Word'de büyük harflerle yazdığımız sözcükleri küçük, küçük harflerle yazdıklarımızı büyük yapmayı öğrenmiştik. Excel'de bunun için bir kısayol tuş kombinasyonu yok mu? Bunun için bir klavye kombinasyonu yok ama yaratacağınız iki ufak makro ile bu işi kendiniz halledebilirsiniz. Metni büyük harfli yapmak için şu makroyu kullanın:
Sub BuyukHarf() For Each c In Selection.Cells c.Value=Ucase$(c.Value) Next c End Sub Metni küçük harf yapmak içinse şu makroyu kullanın: Sub KucukHarf() For Each c In Selection.Cells c.Value=Lcase$(c.Value) Next c End Sub
Bu makroları kullanmak için, içindeki sözcükleri değiştirmek istediğiniz hücreleri seçin ve makroyu çalıştırın. İsterseniz bu makroları araç çubuğuna düğme olarak da atayabilirsiniz. (Makro yaratmayı bilmiyorsanız, bkz. 95 no'lu püf noktası.)
***OTOMATİK DOLDURMA: Excel, haftanın günlerini, ayları ve rakamları otomatik doldurabilir. Örneğin bir hücreye Ocak yazın; bu hücreyi seçili duruma getirip sağ alt köşesindeki noktayı fare ile çekiştirerek seçili alanı sütunun altına doğru 4-5 hücre genişletin. Diğer hücrelerin (Şubat, Mart, Nisan,…) olarak dolduğunu göreceksiniz. Rakamlarda ise en az iki veri girişi gerekir. Örneğin bir sütunda ilk hücreye 1, ikinci hücreye 2 yazıp aynı işlemi yaparsanız, geri kalan hücreler (3, 4, 5,…) olarak dolar. Bu tür verilerde ilk iki hücreye birer atlamalı doldurma yaparsanız (örneğin 1 ve 3 ya da Ocak, Mart) otomatik doldurma işlemi de birer atlamalı devam eder (1, 3, 5, 7, 9… veya Ocak, Mart, Mayıs,… gibi). Sadece gün, ay ve rakamlarla da sınırlı değilsiniz. Otomatik doldurulacak serileri kendiniz tanımlayabilirsiniz. Bunun için Araçlar*Seçenekler*Özel Listeler (Tools*Options*Custom Lists) bölümüne girip YENİ LİSTE seçeneğini işaretleyin ve Liste Girdileri (List entries) kısmına serinizi yazıp Ekle (Add) düğmesine tıklayın.
***SEÇİLİ SÜTUNU BAŞKA SÜTUNA TAŞIMA: Excel'de seçili bir sütunu nasıl başka bir sütuna taşırım? Excel'de belirli bir hücre alanını seçtiyseniz, bu alanın etafında bir kontur çizgisi oluşur. Fare imlecini bu kontur çizgisinin üzerine getirdiğinizde, imleç ok işareti halini alır. Bu imleçle bir hücre alanını boş bir alana sürükleyip bırakabilirsiniz. Böylece veriler bir alandan başka bir alana taşınmış olur. Ama sürüklediğiniz alan dolu ise, buradaki verilerin silineceği uyarısı ekrana gelir. Bu işlemi yaparken <Shift> tuşunu basılı tutarsanız, seçili alan kopyalanır, yani ayni alandan iki tane olur. Burada da sürüklediğiniz alan dolu ise, buradaki verilerin silineceği uyarısı ekrana gelir. Aynı işlemi <Ctrl>+<Shift> tuşlarına basarak gerçekleştirirseniz, taşıma yaptığınız alanda yeni bir sütun oluşur ve komşu hücrelerdeki veriler bozulmadan verileriniz araya girer.
***BİRİM DÖNÜŞTÜRME: Elimizde pound, Fahrenhaeit, galon gibi metrik sistemde kullanılmayan birimler cinsinden değerler var. Bunları Excel'de kolayca metrik sisteme dönüştürebilir miyiz? Evet. Ama önce Araçlar*İçine Ekle (Tools*Add-Ins) komutu ile çıkan diyalog kutusundan Çözümleme Araç Paketi'ni (Analysis ToolPak) işaretleyip bu modülün yüklenmesini sağlamalısınız. Bu işlem tamamlandıktan sonra ÇEVİR (CONVERT) fonksiyonunu kullanarak birimleri dönüştürebilirsiniz. Aşağıda sırasıyla libreyi kilograma, Fahrenheit'ı Celcius'a, litreyi galona, watt'ı beygirgücüne dönüştürmek için verdiğimiz 4 örnek fonksiyonlara bakabilirsiniz. Bunlarda rakam yerine hücre adresi yazarsanız o hücredeki rakama göre işlem yapılır. Diğer birimlerin nasıl kullanılacağını Excel Yardım dosyalarında ÇEVİR (CONVERT) sözcüğünü aratarak bulabilirsiniz. =ÇEVİR(1; "lbm"; "kg") =ÇEVİR(78; "F"; "C") =ÇEVİR(C12; "lt"; "gal") =ÇEVİR(30; "w"; "h")
***HÜCRE ORTASINA ÇİZGİ ÇİZMEK: Bir sayının iptal edildiğini göstermek için Bir Excel hücresinin üzerini bir köşeden bir köşeye çizmemiz gerekiyor. Ama hücrenin boyutunun değiştiğinde çizginin de boyunun buna göre hizalanmasını istiyoruz. Çizim (Drawing) araç çubuğunu açın. Bu araç çubuğu üzerindeki Çizgi (Line) düğmesine tıklayın. Fare imleci bir artı işaretine dönüşecektir. Diyagonal olarak çizeceğiniz hücrenin üzerine gelin, klavyeden <Alt> tuşuna basın ve basılı tutun; çizginizi çizin. <Alt> tuşuna basıp bu çizgiyi çizince çizgi bu hücreye yapıştırılır. Artık hücre bir yere taşınırsa ya da boyutu değişirse çizginin boyutları da otomatik olarak buna göre değişecektir. Çizginin renk, kalınlık gibi özelliklerini ayarlamak için çizginin üzerine çift tıklayın ve açılan diyalog kutusundan gerekli ayarları yapın.
***HÜCREYİ METNE UYDURMAK. Excel'de yazdığınız bir metnin yazıldığı hücreye tamı tamına uymasını sağlamak için Biçim*Sütun*En Uygun Genişlik (Format*Column*AutoFit) komutunu kullanabilirsiniz. Bu işlemin en pratik yolu ise, metni girdikten sonra fare imlecini hücrenin bulunduğu sütunun başlığına götürüp, sağ hücre sınırı üzerine çift tıklamaktır. Aynı şey satırlar için de geçerlidir.
***ÇOK UZUN SAYFALAR. Excel durum çubuğu tüm sayfaları aynı anda görüntülemeye yetmez. Tüm sayfaları görmek için durum çubuğunun sağındaki sola sağa kaydırma düğmelerinin üzerine sağ fare tuşu ile tıklayın ve istediğinizi seçin.
***OTOMATİK TOPLAM. Bir sütundaki tüm değerleri toplamını o sütunun altındaki hücreye yazdırmak istiyorsanız, bu hücreye gelip araç çubuğundaki Otomatik Toplam (üzerinde sigma simgesi var) düğmesine tıklayabilirsiniz. Klavyeyi tercih edenler ise <Alt>+<Shift>+0 tuşuna basabilir.
***ENTER TUŞUNU KONTROL EDİN. Excel'de bir hücreye yazdıktan sonra <Enter> tuşuna basarsanız, etkin hücre seçicisi bir alt hücreye, <Shift>+<Enter> tuşuna basarsanız bir üst hücreye geçer. Ama genelde alt alta hücreleri değil yan yana hücreleri dolduruyorsanız bu düzeni değiştirebilirsiniz. Araçlar*Seçenekler*Düzen (Tools*Options*Edit) bölmesine girin, Yön bölmesini Sağ olarak belirleyin. Artık <Enter> tuşuna bastığınızda bir sağdaki hücre seçilecek.
***HIZLI KOPYALAMA. Bir hücrenin içeriğini bir alttaki hücreye kopyalamak istiyorsanız, alt hücreye gidip <Ctrl>+<"> tuşlarına basın.
***FORMÜL KOPYALAMA. Aynı formülü aynı anda birden fazla hücreye girmek için, hücrelerin tümünü seçin, formülü yazın ve <Ctrl>+<Enter> tuşuna basın.
***BÜYÜK ALANLARI SEÇMEK. Büyük bir veri alanını fare ile kaydırarak seçmek yerine bir anda geniş bir seçili alan oluşturabilirsiniz. Bunun için <Ctrl>+* tuşlarına basmanız yeterli. Excel sizin için bu büyük alanı seçecektir.
***EXCEL'DEN WORD'E TABLO AKTARMA: Bunun üç yolu var: Basit Yapıştırma (bkz. Bunları da Bilin!; xx. Tablo Yapıştırma); Gömme; ve Bağlama. Basit yapıştırma hesap tablosunun sadece bir görüntüsünü yapıştırır. Excel'de bu hesap tablosunu açıp yapacağınız değişiklikler, Word'e yapıştırılmış tabloya yansımaz. Gömme (Embedding) işleminde ise, Excel tablosunda yapacağınız değişiklikler Word'e yapıştırılmış tabloya yansımaz, ancak Word'deki tablo üzerine çift tıkladığınızda, tablo ile birlikte Word'ün araç çubuğu ve menüleri Excel'inki gibi olur ve tablo üzerinde gerekli değişiklikler yapılabilir. Gömme işlemi için şu adımları izleyeceksiniz: Excel'deki tabloyu seçip <Ctrl>+C tuşlarıyla kopyaladıktan sonra Word'e geçin ve Düzen*Özel Yapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Açılan diyalog kutusunda Yapıştır (Paste) ve Microsoft Excel Çalışma Sayfası Nesne'yi ( Microsoft Excel Worksheet Object) seçin. Tamam düğmesine tıklayın. Bağlama (Linking) işlemi ise Excel'deki tabloda sonradan yaptığınız değişikliklerin, Word'e yapıştırdığınız tabloya yansımasını sağlar. Bağlama işlemi için şu adımları izleyeceksiniz: Excel'deki tabloyu seçip <Ctrl>+C tuşlarıyla kopyaladıktan sonra Word'e geçin ve Düzen*Özel Yapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Açılan diyalog kutusunda Bağ Yapıştır (Paste Link) ve Biçimlendirilmiş Metin'i (Formatted Text) seçip Tamam düğmesine tıklayın. Word'deki tablo üzerine sağ fare tuşu ile tıklayıp açılan menüden Bağlantıyı Güncelleştir (Update Link) komutuna tıklarsanız, tablonuz Excel'de yapılan değişikliklere göre güncellenir. Bu menüde Excel'de bağlantı kurulmuş dosyayı açmak için de komutlar vardır.
***Bazı tablolarımız, sayfayı yatay konuma getirsek bile sayfaya sığmıyor. Ne yapmalıyız? Önce araç çubuğundaki Sayfa Önizleme (Print Preview) düğmesine tıklayarak sayfanın baskıdan önceki görünümüne geçin. Üstteki Kenar Boşluğu (Margins) düğmesine tıklayın. Hücrelerin ve sayfanın sınırları belli olacak; bunları çekiştirerek hem hücrelere sığmayan metinleri düzeltebilir, hem de sayfada yazılabilecek alanın boyutlarını genişletebilirsiniz. Tablonuz bir sayfaya yine sığmıyorsa Ayarla (Setup) düğmesine tıklayın. Karşınıza sayfa yapısını ve diğer sayfa ayarlarını yapabileceğiniz bir diyalog kutusu gelecek. Burada sayfanın yatay dikey ayarlarını yapabileceğiniz gibi, Sığdır (Fit to) seçeneğini işaretleyerek, tablonuzu enine ve boyuna kaç sayfaya sığdırmak istediğinizi belirleyebilirsiniz. Gerekirse Küçültme/Büyütme (Adjust to) alanına yüzde cinsinden değerler girerek tablonuzu büyütüp küçültebilirsiniz. Bu işlemler hücreleri ve yazıtipin i uygun boyutlarsa getirecektir. Tabii fazla uzun bir tablo hazırlamışsanız, bunu tek sayfaya sığdırmak, yazıların okunamayacak kadar küçülmesine yol açacaktır. Fazla zorlamayın ve tablonuzu birden fazla sayfada sunmanın yollarını arayın. Ne de olsa bir kağıdın boyutları sınırlıdır.
***Hücrenin içinde birden fazla satır kullanmanın yolu nedir? Sütun başlıklarınızın birinci satırda yer aldığını varsayalım. Satırın başındaki satır numarasına bir kere tıklayın ve tüm satırı seçili duruma getirin. Biçim*Hücreler (Format*Cells) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusundan Hizalama (Alignment) bölümüne gidin. Bu bölümde de hücre içerisindeki metnin yatay ve dikey olarak nasıl yerleştirileceği ayarlanabilir. Bunun hemen yanındaki Metni Sar (Wrap Text) seçeneğini aktif hale getirirseniz, hücre içerisinde istediğiniz kadar satır kullanabilirsiniz. Excel hücre içerisindeki satırları otomatik olarak bir alta kaydırır. Eğer satırı istediğiniz yerde alta geçirmek istiyorsanız hücre içerisinde satırı yazarken <Enter> yerine <Alt+Enter> tuşlarını kullanarak satırı bir alta kaydırabilirsiniz.
***İki farklı sayfadaki hesap tablolarımı raporumuzun tek sayfasına nasıl bastırabiliriz? Diyelim ki Excel kitabınızın ilk sayfasında (Sayfa1- "Sheet1") aşağıdaki gibi bir tablo var. Sayfa2'de ise çok benzer, ancak B Grubu olarak adlandırılmış birtakım veriler olsun. B Grubu verileri A Grubu verilerinin tam altına taşınmış halde yazıcı çıkışı almak istiyorsunuz. O halde Sayfa2'ye (Sheet2) gidin. Görünüm*Araç Çubuğu*Özelleştir (View*Toolbars*Customize) düğmesine tıklayın. Kategoriler (Categories) listesinde Yardımcı (Utility) seçeneğinin üzerine gelin. Sağ tarafta, üzerinde fotoğraf makinesi simgesi olan düğmeyi araç çubuğuna sürükleyip bırakın. Bu kamera düğmesidir. Diyalog kutularını kapattıktan sonra Sayfa2'de veri girilmiş alanı seçin (Burada A1:D6) ve kamera düğmesine tıklayın. Sayfa1'e geçip bu sayfanın altındaki uygun bir hücreye (örneğimizde A8) tıklayın. Sayfa2'deki verilerin bir görüntüsü Sayfa1'in üzerine yapıştırılacaktır. <Alt> tuşunu basılı tutarak yapıştırılan görüntüyü uygun bir konuma sürükleyin. Yapıştırdığınız alanın çerçevesini silmek için üzerine sağ fare tuşu ile tıklayıp menüden Nesneyi Biçimle (Format Object) komutunu çalıştırın. Desen (Pattern) bölmesinde Hiçbiri (None) seçeneğini işaretleyip Tamam düğmesine tıklayın. Aşağıdaki gibi bir tablo elde edeceksiniz. Sayfa2'deki değerleri değiştirirseniz, Sayfa1'e yapıştırdığınız alan içindeki değerler de değişecek.
***SEÇİMİN VAZİYETİ. Bir Excel çalışma sayfasında bir dizi hücreyi seçtikten sonra bu seçim alanındaki bazı bilgileri Excel penceresinin hemen altındaki durum çubuğunda bulunan Otomatik Hesaplama kutusundan alabilirsiniz. Bu kutuda normalde seçtiğiniz hücredeki sayıların toplamı görüntülenir. Ancak bu kutunun üzerine gidip sağ fare düğmesine bastığınızda bir menü açılır. Bu menüden seçimle ilgili ortalama, sayı adedi, en büyük ve en küçük değerleri ve elbette sayıların toplamını ekrana getirebilirsiniz.
***BAŞLIK ORTALAMA. Çalışma tablosunun bir satırında belirli hücreler arasına ortalanmış bir başlık yazmak istiyorsanız, ilk hücreye başlığınızı yazın. Sonra o satırda ilk hücre ile birlikte ortalama yapılacak tüm hücreleri seçin ve araç çubuğunda Sütunlar Arasında Ortala (Merge and Center) düğmesine tıklayın.
***TABLO YAPIŞTIRMA. Excel'de hazırladığınız tabloyu bir Word belgesine, Word tablolarına benzer bir şekilde yapıştırmak istiyorsanız, tabloyu Excel'de seçip <Ctrl>+C tuşlarına basın. Daha sonra Word belgesine geçip Düzen*ÖzelYapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Türü (As) kısmında Biçimlendirilmiş Metin'i (Formatted Text) seçip Tamam düğmesine tıklayın.
***WORD'DEN EXCEL'E TABLO. Word'de hazırladığınız bir tablo varsa bunu Excel'e kes/yapıştır yöntemi ile biçimi bozulmadan aktarabilmeniz için o tablonun Word'ün tablo yaratma fonksiyonları ile değil, aralarına sekme (Tab) verilerek hazırlanmış olması gerekir. Bu sekmeler, Excel'de verinin bir sağdaki hücreye yazılacağını belirtir.
***EXCEL'DE BİR GRAFİĞİ NASIL ÇİZDİRİRİZ? Bunu basit bir örnek üzerinde açıklayalım. Diyelim ki aşağıdaki gibi bir veritabanımız var. Bu veritabanında belirtilen kamyonların her ay taşıdıkları yük miktarı grafik olarak gösterilmek isteniyor. Önce bu tablonun tamamını seçin ve araç çubuğundaki Grafik sihirbazı (Chart Wizard) butonuna tıklayın. İmleç artı işaretine dönüşecektir. Bu imleç ile hesap tablosunun boş bir alanına bir dikdörtgen çizin. Karşınıza Grafik sihirbazının 1. adımı çıkacak. Tablonun tamamını önceden seçtiğiniz için Aralık (Data range) kısmında değişiklik yapmanız gerekmez; İleri (Next) düğmesine tıklayın. 2. ve 3. adımlarda grafiğinizin biçimini seçeceksiniz; bu tercih size kalmış. 4. adımda satır veya sütunlardaki verilerin grafik üzerindeki yerleşimi ile ilgili ayarlar var. Örneğimizde bu diyalog kutusunda bir değişiklik yapmak gerekmiyor; ama diyalog kutusunda görünen örnek grafiğe göre bu seçeneklerin ne işe yaradığını kolayca görebilirsiniz. 5. adımda göstergeyi (lejand) ekleme seçeneğinin yanı sıra, grafik başlığını ve eksen başl ıklarını yazabileceğiniz alanlar bulunur. Bunları doldurun. Son düğmesine tıkladığınızda grafiğiniz oluşacak. Grafiğin renklerini, çizgi ve kenarlık kalınlıklarını değiştirmek için, Grafiğin üzerine çift tıklayın; daha sonra biçimini değiştirmek istediğiniz öğenin üzerine çift tıklayın. Karşınıza biçimle ilgili her tür değişikliği yapabileceğiniz bir diyalog kutusu gelecek.
***RAKAMLARIN EN YAKIN TAM SAYIYA YUVARLANMASI: Bunun için Excel'in YUVARLA (ROUND) fonksiyonundan yararlanabilirsiniz. Ancak, fonksiyonlar verilerin bulunduğu hücrelerde kullanılamazlar; yoksa fonksiyon döngüye girer. Bu yüzden, bir sütuna sayıları girdiyseniz, yanındaki sütuna YUVARLA fonksiyonu ile yuvarlatılmış hallerini yazmalısınız. Sonra gerekirse gerçek rakamların bulunduğu sütunu seçip, sağ fare menüsünden Gizle (Hide) komutu ile bu sütunu gizleyebilirsiniz. Şimdi YUVARLA fonksiyonunun nasıl kullanıldığını anlatalım: =YUVARLA(A5;-1) gibi bir değer A5 sütunundaki rakamı bir basamak yuvarlar. Örneğin rakam 3456 ise 3460 yapar. -1 yerine -2 kullansaydık yuvarlanmış rakam 3500 olacaktı. Burada eksi (-) işareti sizi şaşırtmasın: Burada 1, 2 gibi pozitif bir değer kullansaydık, varsa ondalık kesirden sonrasını yuvarlayacaktı. Örneğin 3456,45 gibi b ir rakam için =YUVARLA(A5;1) fonksiyonunu kullanırsanız, yuvarlanmış rakam 3456,5 olur.
-Raporumuzda matrisler kullanacağız. Bu matrislerin çarpımını Excel'de otomatik yaptırabilir miyiz? Excel bu özelliğe sahip. Örneğin çalışma tablonuzun A1:C3 alanında 3x3'lük bir matris ile F1:G3 alanında 3x2'lik birer matris olsun. (İki matrisin çarpılabilmesi için, ilk matrisin sütun sayısının, ikinci matrisin satır sayısına eşit olması gerektiğini hatırlatalım.) 3x3'lük (mxn formatındaki) matris ile 3x2'lik (nxp formatındaki) iki matris çarpılırsa, 3x2'lik (mxp formatında) yeni bir matris oluşur. O halde çalışma tablomuzun boş ve uygun bir yerinde 3x2'lik bir alan seçin ve bu alana =DÇARP(A1:C3; F1:G3) formülünü girip (İngilizce Excel kullanıyorsanız DÇARP yerine MMULT fonksiyonunu kullanın) <Shift>+<Ctrl>+<Enter> tuşlarına basın. İşte matris çarpımınız karşınızda…
***Makroları tüm kitaplarda geçerli kılmanın yolu: Bu, Excel'i yaratanların bir azizliği. Excel'de makrolar Word'den farklı bir şekilde kaydedilir. Makrolarınızı tüm belgelerde geçerli kılmak için şu yolu izlemelisiniz: Excel'de bir kitap (workbook) açın. Araçlar*Makro Kaydet*Yeni Makro Kaydet (Tools*Record Macro*Record New Macro) komutuna tıklayın. Karşınıza gelen diyalog kutusuna yeni makronuzun adını girin ve Seçenekler (Options) düğmesine tıklayın. Saklama Yeri (Store in) kısmında Kişisel Makro Çalışma Kitabı (Personal Macro Workbook) seçeneğini işaretleyin. Tamam düğmesine tıklayarak açılan Modül sayfasında yeni makronuzu yazın. (Bu şekilde makro yazmak için Visual Basic for Applications dilini bilmeniz veya elinizde makro örneklerinin olması gerekir.) Dosyayı PERSONAL.XLS adıyla EXCEL\XLSTART dizinine kaydedin. Bundan böyle her Excel'i açtığınızda bu dosya karşınıza gelecek, yarattığı nız her yeni makro bu dosyaya eklenecek ve üzerine açtığınız tüm dosyalarda tüm makrolarınız geçerli olacak. Tabii, Excel'i her açtığınızda PERSONAL.XLS dosyasının görünmesini istemeyebilirsiniz. Öyleyse bu dosya açıldığında Pencere*Gizle (Windows*Hide) komutunu çalıştırın. Yeni bir makro yaratacağınız zaman bu dosyayı Pencere*Göster (Window*Unhide) komutuyla görünür hale getirmeniz gerektiğini de unutmayın.
***Formül (işlev) kullanarak yaptığım hesapların, formül olarak değil, rakamsal değer olarak görünmesini istiyorum. Bir hücrede formül kullanarak yaptığınız hesabı başka bir hücreye kopyalayacaksanız, bu hücreyi seçin ve Ctrl+C tuşları ile kopyalayın. Sonra kopyalama yapacağınız hücreye geçerek Düzen*ÖzelYapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Ekrana gelen diyalog kutusunda Değerleri (Values) seçeneğini işaretleyip Tamam düğmesine tıklayın. Ama bir hücre veya hücre grubundaki formülleri rakamsal değere çevirmek istiyorsanız, şu makroyu da kullanabilirsiniz: Sub Form2Deger() For Each c In Selection.C ells c.Formula=c.Value Next c End Sub
***DİKİNE BAŞLIKLAR KULLANMAK: Excel tablonuzda dikine başlıklar kullanmak istiyorsanız, başlığın yer aldığı hücreyi seçin, üzerine sağ fare tuşu ile tıklayıp Hücreleri Biçimle (Format Cells) komutunu çalıştırın. Hizalama (Alignment) bölmesine geçip Yönelim (Orientation) kısmından dikine başlık formatını seçip Tamam düğmesine tıklayın.
***OTOMATİK BİÇİM. Excel'de hazırladığınız tablolara şık bir görünüm vermek istiyorsanız, tabloyu seçip Biçim*Otomatik Biçim (Format*AutoFormat) komutunu çalıştırın. Karşınıza gelen diyalog kutusunda pek çok tablo biçimini örnekleri ile birlikte bulacaksınız.
***ROMEN RAKAMLARI. Bir sayının Romen rakamları ile görünmesini istiyorsanız, ROMEN() formülünü kullanabilirsiniz. B2 hücresinde 1996 sayısının olduğunu varsayalım. Eğer A2 hücresinde bu sayıyı Romen rakamı ile görmek istiyorsanız, bütün yapacağınız şey A2 hücresine ROMEN(B2) formülünü girmektir.
***HÜCRE DEĞERİNİ ARTTIRIP AZALTACAK DÜĞMELER: Hesap tablonuza bir hücrenin değerini artırıp azaltacak düğmeler eklemek için Fırıldak (Spinners) özelliğini kullanabilirsiniz. Bu düğmeyi kullanmak için herhangi bir hücreye herhangi bir değer girin. Forms (Formlar) araç çubuğundan Fırıldak aracının düğmesine basın. Farenizi kullanarak hesap tablosunda istediğiniz yere istediğiniz boyutta bir fırıldak çizin. Fırıldak üzerine sağ fare tuşuyla basın; Nesne Biçimle (Format Object) komutunu çalıştırın. Diyalog kutusunun Hücre Bağlantısı (Cell Link) bölmesinde sayının etkileyeceği adresi girin (örneğin B3 için $b$3). Bu diyalog kutusundan ayrıca hücrenin alabileceği minimum ve maksimum değerleri, artış miktarını ayarlayabilirsiniz. İşte bu kadar. Artık arttırma/azaltma düğmenizi kullanabilirsiniz.
***EXCEL İÇİNDE HESAP MAKİNASI BASİT hesaplamalar yapmak için de Excel'in formülleri ile uğraşmaya değmez ki. Excel araç çubuğuna bir hesap makinesi simgesi ekleyip bu düğmeye basılınca Windows 95'in basit hesap makinesinin açılmasını sağlayarak işlerinizi kolaylaştırabilirsiniz. Bunu yapmak için aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli: • Herhangi bir Excel araç çubuğunun üzerine sağ fare düğmesi ile tıklayın ve Özelleştir komutunu çalıştırın. • Komutlar bölümüne gelin. • Kategoriler bölümünde Araçlar seçeneğine gelin. • Sol taraftaki listeden Özel seçeneğine gelin, yan tarafında minik bir hesap makinesi simgesi olması lazım. Bu seçeneği sürükleyip istediğiniz bir araç çubuğunun üzerine bırak. • Kapat düğmesine basarak diyalog kutusunu kapatın. Bundan sonra Excel içinde mini bir hesaplama yapmak istediğiniz zaman bütün yapacağınız araç çubuğuna eklemiş olduğunuz hesap makinesi düğmesine basmak. Hesap makinesi programı açılacaktır.
***EXCEL SAYFALARINI BİRLEŞTİRMEK Bir Excel çalışma kitabının içerisinde bulunan bir veya daha fazla çalışma sayfasını başka bir çalışma kitabına almak istiyorsanız, bütün yapacağınız önce hedef, daha sonra da kaynak Excel çalışma kitabını açmak. Daha sonra Pencere menusundan Yerleştir * Yatay komutunu çalıştırarak iki dosyanın da içeriğinin ekranda görünmesini sağlayın. Kopyalamak ya da taşımak istediğiniz çalışma sayfalarının alt tarafında bulunan sayfa TAB'larından fare ile tutun ve hedef Excel çalışma kitabının üzerine bırakın. Bu işlemi yaptığınızda sayfayı taşımış olacaksınız. Eğer sayfayı kopyalamak, yani orijinalini kaynak çalışma kitabında bırakmak istiyorsanız sürükle ve bırak işlemi sırasında CTRL tuşuna basın ve basılı tutun. Sürüklenen simgenin yanında bir + (artı) işareti belirecektir. Bu işaret sayfanın "kopyalandığını" gösterir.
***SÜTUNLARI SATIR OLARAK KOPYALAMAK: Excel'de Sayfa1 de hazırladığım bir formun başlığı A1 ile A10 hücreleri arasında bulunmaktadır. Sayfa1 de A sütununa yazılmış bu verileri Sayfa2 de 1. satıra kopyalamak istiyorum. Bu işlemi yapabileceğim en kısa yol hangisidir?
Excel'de bu olay çok hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilir. Tablonuza girmiş olduğunuz veri başlıkları Şekil1 deki gibi Sayfa1 de olup Ayları içersin. Veri girilmiş olan bu hücreleri seçin ve Kopyala komutunu kullanarak kopyalayın. Sonra Sayfa2'ye geçin, veriyi yapıştırmak istediğiniz satırın ilk hücresini seçin ve Düzen (Edit) menüsünden Özel Yapıştır (Paste Special) seçeneğini tıklayın. Ekrana Özel Yapıştır (Paste Special) penceresi gelecektir. Bu pencerenin sağ alt kısmında bulunan Devrik (Transpose) seçenek düğmesini tıklayın ve Tamam düğmesine basın. Şekil2 deki görüntüyü elde etmiş olacaksınız.
***VERİLERİ FORM HALİNDE DÜZENLEMEK: Excel'de girdiğimiz verileri bir form halinde düzenlemek, bu forma yeni veriler girmek ve istediğimiz verileri aratmak mümkün mü? Elbette. Örneğin elimizde firma isim ve telefonlarının bulunduğu bir veritabanı olsun. Bu veritabanın tümünü seçip Veri*Form (Data*Form) komutuna tıklayın. Karşınıza aşağıdaki gibi bir form kutusu gelecek. Bu formu dBase tarzı gerçek bir veritabanı formu olarak kullanabilirsiniz. Yeni (New) komutuna tıklayarak ilgili alanlara yeni veriler eklerseniz, bunlar Excel tablonuzda en alt satıra eklenecektir. Bu şekilde büyük bir veritabanı oluşturduysanız, Ölçüt (Criteria) komutuna tıklayarak istediğiniz gibi arama yaptırabilirsiniz.
***ZAMAN GRAFİĞİNİN EĞİLİMİ: Excel'de bir zaman serisine göre girdiğimiz verilerle bir çubuk grafik hazırladık. Bu çubuk grafik üzerinde serinin genel gidişini (trendini) gösterebilir miyiz? Bunun için EĞİLİM (TREND) işlevini kullanacaksınız. Örneğin elimizde aşağıdaki gibi bir veritabanı olsun. Satış Trendini (eğilimini) hesaplamak için, A3 alanına Satış Trendi yazdıktan sonra B3:G3 alanını seçin. Hemen ardından =EĞİLİM(B2:G2) formülünü yazıp <Ctrl>+<Shift>+<Enter> tuşlarına aynı anda basın. Böylece satış trendi değerlerini bulmuş oldunuz. Bunu grafiğe dönüştürmek içinse, A1:G3 arasındaki hücreleri seçin, Grafik Sihirbazı (Chart Wizard) düğmesine tıklayıp çalışma sayfası üzerinde bir grafik alanı yaratın. Grafik Sihirbazı'nın 2. adımında tipi olarak karma (çizgi-çubuk) grafik türünü, 3. adımda ilk seçeneği işaretleyin. Böylece aşağıdaki gibi, hem aylık satışları hem de satış trendini gösteren bir grafik elde edeceksiniz.
(buradaki bilgiler Microsoft Word de toplam 456 sayfa tutmaktadır)
GRA PHICAL USER INTERFACE: Grafik kullanıcı arayüzü. Bilgisayarların grafik görüntüleme özellikleri kullanılarak oluşturulan program arayüzüne denir. GRAPHICS: Grafik. Bilgisayara resim işleme veya görüntüleme özelliğini kazandıran yazılım veya aygıtlara verilen isimdir. GRAPHICS ACCELERATOR: Grafik hızlandırıcı. Grafik işlemlerde, üzerinde taşıdığı işlemciyi kullanan özel görüntü kartlarına verilen isimdir. Grafik hızlandırıcı, özellikle multimedya uygulamalarında sistemin performansını çok etkiler. GRAPHICS ADAPTER: Görüntü kartı. Bilgisayarın görüntüleme özelliklerini belirleyen kartlara verilen isimdir. GRAPHICS CHARACTER: Şekil ile gösterilen karakterlere verilen isimdir. ASCII tablosundaki 128'den büyük değerlere sahip karakterler, grafik karakterler olarak ifadelendirilir. GRAPHICS DISPLAY SYSTEM: Grafik gösterim sistemi. Bilgisayara grafik görüntüleme özelliğini kazandıran sistemdir. GRAPHICS FILE FORMATS: Grafik dosya biçimleri. Grafik nesneleri saklamak için kullanılan dosya türlerine denir. GRAPHICS MODE: Grafik modu. Görüntüleme tekniklerinden biridir. Görüntü ekranının noktacıklardan oluşuyormuş gibi gözükmesi tekniğidir. GRAPHICS MONITOR: Grafik ekran. Grafik görüntüleme özelliğine sahip ekranlara denir. GRAY SCALING: Gri derecelendirme. Gri tonların kullanılarak oluşturulan görüntü işlemidir. GREEKING: Ekranda harflerin sıkıştırılmış olarak görüntülenmesi işlemine denir. GRID: Grafik ve masa üstü yazılımlarda, çizilen şekillerin ve yerleştirilen nesnelerin düz ve aynı hizada olması için kullanıcıya yol gösteren noktalı çizgilere verilen isimdir. GROUPWARE: Birbirinden uzakta olup, birlikte çalışan kişiler tarafından kullanılacak şekilde tasarlanmış yazılımlara denir. GUI: Grafik kullanıcı arayüzü. Bilgisayarların grafik görüntüleme özellikleri kullanılarak oluşturulan program arayüzleridir. HACKER: Bilgisayar ve teknolojileri konusunda bilgili, sistemlere izinsiz giren, yasadışı bilgisayar işlemleri yapanlara denir. HALF DUPLEX: Sadece tek bir yöne doğru veri akışına olanak sağlayan iletişim araçlarına verilen isimdir. HALFTONE: Baskı işlemlerinde kullanılan bir terimdir. Baskıdaki siyah ve beyaz noktaların yoğunluklarının ve dizilişlerinin düzenlenmesi işlemidir. HANDLE: Seçilen grafik nesnenin etrafında oluşan küçük siyah karelerin her biri. HANDSHAKING: İletişimde bulunacak iki aygıtın bağlantı kurmak için yaptıkları işlem. HANG: Bilgisayar çalışırken, birden bire hiçbir kullanıcı hareketine yanıt vermemeye başladığında oluşan durum. HANGING INDENT: Kelime işlem yazılımlarında ilk satırın diğerlerinden daha solda yazılması. HARD CARD: Sabitkart. Genişleme kartı şeklinde üretilmiş sabit disk ve denetleyicisine verilen isimdir. HARD CODED: Sabit olarak kodlanmış. Yazılım veya donanıma değişmez biçimde monte edilmiş olan özelliklere verilen isimdir. HARD COPY: Basılı kopya. Yazıcıdan alınan çıktıya verilen isimdir. HARDDISK: Sabitdisk. Bilgisayar üzerindeki bilgi depolama ünitesine verilen isimdir. Büyük miktarlardaki bilgileri uzun süre saklamak için kullanılırlar. HARDDISK DRIVE: Sabitdisk sürücü. Sabitdiske veri yazan ve okuyan mekanizmaya verilen isimdir. HARDDISK TYPE: Sabitdisk tipi. Sabitdiskin özelliklerini belirten numaraya verilen isim. HARD HYPEN: Kelime işlem yazılımlarında satır sonuna sığmayacak büyüklükteki sözcüklerin tire işareti ile bölünerek ayrı satırlara yazılması işlemi. HARD RETURN: Enter tuşu ile imleci yeni bir satıra gönderme işlemine verilen isimdir. HARD SPACE: Kelime işlem yazılımlarında satır sonuna gelen sözcükleri bölmemek için yapılan işlem. Sözcük bir alt satıra geçer. HARDWARE: Donanım. Bilgisayar sistemlerinin içinde ünite ve nesnelerin elle tutulabilir olanlarını nitelemek için kullanılır. HD/High Density: Yüksek kapasiteli disketlere denir. HEAD: Kafa. Disket veya sabitdiskteki verileri okuyan ya da yazan mekanizma. HEAD CRASH: Okuyucu kafanın disk üzerine düşerek oluşturduğu durumu belirtir. Çok ciddi bir arızadır. HEADER: Kelime işlem yazılımları içinde sayfa başında yer alması istenen ifadeye verilen isim. HELICAL SCAN CARTRIDGE: Sarmal taramalı kartuş. Video bantlar ile aynı teknolojiyi kullanan manyetik teyp cinsine verilen isimdir. HELP: Yardım. Yazılım ile çalışırken, karşılaşılacak sorunlar için daha önceden hazırlanmış dokümanlara denir. HEXADECIMAL: Onluk sayı sistemine göre ifade edilen sayıların tümüne verilen isim. En çok kullanılan sayı sistemidir. HFS/Hierarchical File System: Hiyerarşik dosya sistemi. Macintosh bilgisayarlardaki dosya saklama yöntemi. HIDDEN FILE: Saklı dosya. Bir dosya özelliğidir. Dosyalara erişimi engellemek için kullanılır. İstendiğinde bu özellik kaldırılabilir. HIGH DENSITY DISK: Yüksek yoğunluklu disket. HIGH LEVEL LANGUAGE: Yüksek seviyeli dil. Programlama dilleri arasında kullanımı daha kolay olan ve üzerinde çalıştığı sisteme bağımlı olmayan tipte programlar yazmaya yarayan dillere verilen isim. Örnek: C, Pascal, Fortran. HIGHLIGHT: Bilgisayar ekranındaki bir nesneyi diğer nesnelerden farklı görünecek şekilde belirleme işlemi. HIGH MEMORY: DOS işletim sistemi altında çalışırken, belleğin 640 KB ile 1 MB arasında kalan bölümüne verilen isimdir. HOLOGRAPHIC STORAGE: Holografik saklama. Işığa duyarlı bir malzeme üzerine lazer ışınlarıyla üç boyutlu görüntüleri kaydetme işlemine denir. Kayıt edilecek malzemenin büyük kapasitelerde olması gerekir. HOME COMPUTER: Ev bilgisayarı. Özel olarak ev kullanıcıları için düzenlenmiş bilgisayarlara verilen isimdir. HOME KEY: PC ve Macintosh klavyelerinde bulunan bir tuş. Genellikle kelime işlem yazılımlarında belgenin başına gitmek için kullanılır. HOME PAGE: Web sitesinin ana sayfası. HOST: Bilgi almak için bağlanılan bilgisayar sistemlerine denir. HOT KEY: Özel anlamlar taşıyan tuş dizileri. HOT LINK: İki yazılım arasında kurulan ve birinde yapılan değişikliklerin diğerini de etkilediği bağlantı türüne verilen isim. HOURGLASS ICON: Kum saati simgesi. Windows işletim sistemi meşgul olduğunda kullanıcıya beklemesini belirten simgeye verilen isimdir. HTML/Hyper Text Markup Language: İnternet üzerinde yer alacak belgeleri oluşturmaya yarayan dil. HYPERTEXT: Değişik özellikteki nesnelerin birbirine bağlanması ile oluşan çizgisel olmayan gösterim ve erişim biçimi. HYPHENATION: Kelime işlem yazılımlarında satır sonuna sığmayacak büyüklükteki sözcüklerin tire işareti ile bölünerek ayrı satırlara yazılması işlemi. I-BEAM POINTER: Grafik tabanlı kelime işlem programlarında gözüken I şeklindeki fare imlecidir. IBM COMPATIBLE: IBM uyumlu. IBM PC: IBM firması tarafından üretilen bilgisayarlardır. ICON: Simge. İşletim sistemi veya programlarda bir nesneyi temsil eden resimlerdir. IDE/Intelligent Drive Electronics: Sabitdiskleri bilgisayarlara bağlamak için kullanılan arayüzlere denir. IDENTIFIER: İsim. Bir değişkene verilen isim. IEEE/Institute of Electrical and Electronic Engineers: Elektrik ve elektronik mühendisleri enstitüsü. Bilgisayar ve elektrik endüstrisi için standartlar belirleyen kurum. IMAGE ENHANCEMENT: Görüntü geliştirme. Bilgisayar üzerindeki görüntü kalitesini geliştirme işlemi. IMAGE PROCESSING: Görüntü işleme. Görüntülerin işlenmesi anlamında kullanılan genel bir ifadedir. IMPORT: Almak. Başka bir yazılım veya yazılımın eski sürümü tarafında üretilen verilerin kullanılan yazılım tarafından işlenebilir hale getirilmesi işlemi. INCLUSIVE OR: Bir operatör türüdür. Bu operatör kullanılarak oluşturulan ifade, işleme giren ifadelerden birinin doğru değere sahip olduğu durumlarda doğru olarak değer alır. INCREMENTAL BACKUP: Arttırarak yedekleme. Son yedeklemeden sonra yapılan değişiklikleri içerecek şekilde uygulanan yedekleme işlemidir. INDEO: Intel Corporation tarafından geliştirilen, hareketli video gösterme teknolojisi. INDEX: Dizin. Kelime işlem yazılımları dokümanın içinde yer alan kelimeleri bulabilmek için bir liste oluşturur. Bu listeye index denir. INFORMATION HIGHWAY: Bilgi otoyolu. İnternet üzerinde bulunan bilgileri ifade eden bir terimdir. INHERITANCE: Nesne tabanlı programlama yaparken bir nesneyi başka bir nesnenin özelliklerini taşıyacak şekilde oluşturma işlemi. INI FILE: Windows işletim sisteminin ayarlarını tutan .ini uzantısına sahip dosyaya verilen isimdir. INITIALIZE: Programlamada bir değişkene başlangıç değeri atamak için kullanılır. INK_JET PRINTER: Mürekkep püskürtmeli yazıcı. Kağıda mürekkep püskürterek baskı yapan yazıcı türlerine verilen isimdir. INPUT: Girdi. Bilgisayar üzerinde giriş yapılan her türlü bilgiye denir. INPUT DEVICE: Giriş aygıtı. Bilgisayara bilgi girişi yapmak için kullanılan aygıtlara verilen isimdir. INSERT KEY: Insert tuşu. Klavye üzerinde bulunan ve araya eklemeyi denetleyen tuştur. INSERT: Araya eklemek. Bir nesneyi iki nesne arasına ekleme işlemidir. INSERTION POINT: Araya ekleme noktası. Grafik tabanlı yazılımları kullanırken, klavyeden girilen karakterlerin ekranda nereden başlayarak görüntüleneceğini gösteren noktadır. INSERT MODE: Araya ekleme modu. Yazılacak karakterlerin metinde araya ekleyeceğini belirleyen tuş konumudur. INSTALLATION: Kuruluş. Bir donanımı veya yazılımı çalışır hale getirme işlemi. INSTRUCTION: Komut. Genellikle programlamada kullanılan komut ifadesidir. INTEGER: Tamsayı. Pozitif ve negatif tamsayıları ifade etmek için kullanılan terimdir. INTEGRATED CIRCUIT-IC: Birleşik devre. Yarı iletken bir maddeden üretilmiş küçük elektronik parçalardır. Birleşik devreler, pek çok elektronik araçta çeşitli amaçlar için kullanılır. INTEL MICROPROCESSORS: Intel firması tarafından üretilen micro-işlemcilere verilen isimdir. INTELLIGENT TERMINAL: Akıllı terminal. Kendi üzerinde veri işleyebilen terminal tiplerine verilen isimdir. INTERACTIVE: Etkileşimli. Çalışma sırasında kullanıcı ile iletişimde bulunan bilgisayar sistemleridir. INTERFACE: Arayüz. İki farklı bölüm arasında bağlantı sağlayan araç ya da programdır. INTERLACING: Bilgisayar ekranlarında yüksek çözünürlük sağlamak için kullanılan bir görüntüleme tekniğidir. INTERLEAVING: Disk üzerindeki sektörlerin düzenlenme biçimine verilen isimdir. INTERNAL MODEM: Bilgisayar üzerine bir genişleme kartı olarak takılan modem türleridir. INTERNET: Dünya üzerindeki milyonlarca bilgisayarı bağlayan, çeşitli boylardaki ağlardan oluşan dev ağdır. INTERPRETER: Yüksek seviye bir dille yazılan bir program kodunu çalıştıran programdır. INTERPROCESS COMMUNICATIONS-IPC: İşlemlerarası iletişim. Çok işlemli işletim sistemleri arasında işlemlerin birbirleri ile veri değiş tokuşu yapmalarını sağlayan özelliktir. INTERRUPT: İşletim sistemi veya programlarda olayları haber veren sinyale verilen isimdir. I/Q INPUT/OUTPUT: Griş/Çıkış. Bir programın çalışırken başka bir kaynaktan veri alması veya başka bir kaynağa veri göndermesi işlemidir. IRC/Inter Relay Chat: İnternet üzerinde sohbet yapmak amacı ile kurulmuş bir yazılımdır. IRMA BOARD: IRMA kartı. Kişisel bir bilgisayarın, ana bilgisayarın terminaliymiş gibi görünmesini sağlayan karttır. IRQ: Bilgisayar üzerindeki aygıtların micro-işlemciye interrupt sinyali göndermek için kullandıkları hat türüne verilen isimdir. ISA/Industry Standart Architecture: Ankartlar üzerinde kullanılan bir veriyolu mimarisidir. ISDN/Integrated Services Digital Network: Telefon hatları üzerinden veri gönderimi ile ilgili uluslararası bir standart türüdür. ISDN kullanabilmek için fiber optik kablo gerekir. ISO/International Standart Organization: Pek çok konuda standartlar belirleyen uluslararası bir kurumdur. ITALIC: Harflerin sağa yatık olarak yazıldığı fontlar için kullanılır. JAVA: Bir programlama dilidir. Genellikle internet üzerinde kullanılır. Bu dil ile yazılan programlar tüm işletim sistemlerinde çalışır. JAVASCRIPT: İnternet üzerinden aktarılan sayfaların programlanabilir olmasına yarayan bir script dilidir. HTML sayfalarının arasına sıkıştırılan kod sayfalarından oluşturulur. Sayfa açıldığında kullanılan browser bu kodları yorumlar. JAVA BEANS: Java dili ile yazılmış component'lara verilen isimdir. JOB: İş. Bilgisayar üzerinde kendi başına bir bütünlüğü olan işlemlere verilen isimdir. JOIN: Veritabanlarında iki ayrı tabloda yer alan verilerin birleştirilmesi işlemi. JOYSTICK: İmleci ya da başka bir görüntüleme simgesini ekran üzerinde tüm yönlere hareket ettirebilen kol mekanizmasına verilen isimdir. JPEG/Joint Photographic Experts Group: Görüntü sıkıştırma tekniği. Sıkıştırma oranı fazla değildir. Resim sıkıştırıldıktan sonra açıldığında bir miktar görüntü kaybı olur. JUMPER: Bir elektrik devresini kapamaya yarayan metal köprüdür. Jumper'lar kullanıldıkları devrenin çalışma şartlarını belirler. Genellikle harddisk ve anakartlarda kullanılır. JUSTIFICATION: Kelime işlem programlarında metnin kenarlara yanaştırılması işlemine verilen isimdir. KB: Kilobyte ifadesinin kısaltılmış halidir. 1 KB 1024 byte'a eşittir. KBPS/Kilobits Per Second: Bir veri aktarma hızı birimidir. Bir saniyede hattan aktarılan bit sayısı anlamındadır. KERMIT: Columbia Üniversitesi tarafından geliştirilen bir dosya aktarma protokolüdür. KEY: Anahtar. Klavyede yer alan herhangi bir tuş veya veritabanı programlarında üzerinde sıralama yapılan alana verilen isimdir. KEYBOARD: Klavye. Bilgisayara bilgi girişi yapmak için kullanılan donanımdır. PC'ler için 84, diğeri 101 tuşlu olan iki çeşit klavye tipi vardır. KEYWORD: Veritabanı veya kelime işlem programlarında bir kayıt ya da dökümanı gösteren ifadelere verilen isimdir. KILL: Bir programın çalışmasını durdurmak için kullanılan uygulamadır. Genellikle program kullanıcıya yanıt vermediği zaman uygulanır. LABEL: Etiket. Saklama aygıtları için her bir saklama birimine verilen isimdir. LAN/Local Area Network: Yerel ağ. Belli bir alan içinde yer alan bilgisayarların kablolar aracılığı ile birbirlerine bağlanarak bir ağ oluşturmasıdır. LANDSPACE: Kelime işlem yazılımlarında belgenin yatay olarak düzenlendiğini gösteren ifadedir. LANGUAGE: Dil. İletişim kurmak için kullanılan sembollerden oluşmuş sisteme denir. Semboller belli kurallara göre bir araya getirilerek sözcük ve cümleleri oluştururlar. LAPTOP: Dizüstü. Küçük ve taşınabilir bilgisayar tiplerine verilen isimdir. LASER PRINTER: Lazer yazıcı. Yüksek hızda ve kalitede baskı almak için kullanılan yazıcı tipidir. LAYOUT: Yerleşim. Kelime işlem yazılımlarında metin ve grafiğin yerleştiriliş düzenine verilen isimdir. LCD/ Liquid Crystal Display: Sıvı kristal ekran teknolojisine denir. Kullandığımız ekranlara göre ince ve hafiftirler. LED/Light Emitting Diode: İçinden elektrik akımı geçtiğinde yanan küçük elektronik parçadır. LEFT JUSTIFY: Sola yanaşık. Kelime işlem yazılımlarında metnin sayfanın sol kenarına dayalı olduğu yanaştırma biçimidir. LEGEND: Sunumlarda renk ve desenlerin hangi veri tipini belirttiğini göstermek için kullanılan kısa açıklamalardır. LQ/Letter Quality: Yazıcıdan basılan metnin harflerinin daktilo kalitesinde göründüğü baskı özelliğidir. LIBRARY: Kütüphane. Çalışmaya hazır kod parçalarının içinde bulunduğu dosya yapısıdır. LIGHT PEN: Işıklı kalem. Işığa duyarlı bir parça yardımı ile nesnelerin doğrudan bilgisayar ekranından seçilmesine yarayan kalem görünümündeki alettir. LINE GRAPH: Çizgi grafik. Veri noktalarını çizgiler ile birleştirerek iniş çıkışları gösteren bir grafik tipidir. LINE PRINTER: Satır yazıcı. Bir kerede bir satırı yazabilen, çok hızlı ama düşük kaliteli bir yazıcı tipidir. LINE SPACING: Satır aralama. Kelime işlem yazılımlarında bir metni oluşturan satırlar arasına boşluk koyma işlemidir. LINK: Bağlamak. Bir doküman içerisine konan nesnenin kaynak nesne ile bağlantılı olması için yapılan işleme verilen isimdir. LINKER: Bağlayıcı. Programı çalışır hale getirmeden önce, tüm kodları bağlayarak programı bütünleyen adım. LISP/List Processing: Özellikle yapay zeka araştırmalarında kullanılan yüksek seviye programlama dilidir. LIST BOX: Liste kutusu. Grafik kullanıcı arayüzüne sahip ortamlarda, bilgi girişine yardımcı olmak için olası değerler içeren ve bir liste ile görüntülenen kutu. LISTING: Programcıların yazdıkları kodu kağıt üzerinde görmeleri için bastıkları dokümana verilen isimdir. LOAD: Yüklemek. Bir programı saklama aygıtından alıp bilgisayar üzerine kurma işlemidir. LOCAL: Yerel. Ağ üzerindeki iş istasyonuna ait kaynakları ifade ederken kullanılır. LOCAL AREA WIRELESS NETWORK: Kablosuz yerel ağ. Kullanıcılar arasındaki bağlantının kablolar ile değil, radyo dalgalarıyla kurulduğu bağlantı şeklidir. LOCAL BUS: Yerel veri yolu. Merkezi işlemciye daha hızlı erişim sağlayan veri yolu tipidir. LOCK: Kilit. Dosya veya verinin ulaşımını engellemek veya sınırlamak için kullanılan yönteme verilen isimdir. LOGICAL DRIVE: Kullanıcı tarafından bir sürücü gibi göründüğü halde sürücü alanının bir bölümünü ifade eden sürücü yapısıdır. LOG ON: Bilgisayar üzerindeki işlemlere başlamak için kullanıcının yetkisinin olup olmadığını gösterir. Kullanıcı işlem yapıyor ise sisteme Log on demektir. LOG OUT: Kullanıcı tarafından kullanılan bilgisayar sisteminin kullanımını sona erdirmek için yapılan işleme denir. LOOK UP TABLE: Biri diğerine çevrilebilen ve karşılıklı değerler içeren tablolardır. LOST CLUSTER: Disk üzerinde verilerin saklandığı en küçük birime cluster denir. Bu cluster'lar bilgi içerdiği halde, hiçbir dosya tarafından kullanılıyor görünmüyorsa lost cluster olur. LOTUS 1-2-3: İlki 1982 yılında çıkartılmış bir hesap tablosu yazılımıdır. LOW LEVEL FORMAT: Düşük seviye format. Sabitdisklerin kullanıma açılmadan önce sektörlerinin düzenlenmesi için geçirdikleri formatlama tipi. LOW LEVEL LANGUAGE: Düşük seviye dil. İçindeki komutlar doğrudan donanım üzerinde yapılan işlemleri ifade eden programlama dilidir. LPT: İşletim sistemleri tarafından yazıcıları adlandırmakta kullanılan ifadedir. MACHINE DEPENDENT: Makine bağımlı. Bir yazılımın sadece belli özelliklere sahip bilgisayar modeli üzerinde çalışabileceğini gösteren terimdir. MACHINE INDEPENDENT: Makineden bağımsız. Üzerindeki bilgisayarlara bağımlı olmayan çok farklı bilgisayar modellerinde çalışan yazılımlar için kullanılan terim. MACHINE LANGUAGE: Makine dili. Bilgisayardan ne istediğimizi belirtmek için kullanılan dile denir. MACINTOSH: Apple firması tarafından geliştirilmiş bir tür bilgisayardır, aynı zamanda MAC olarak da adlandırılır. Bu bilgisayarlar çok yaygın olarak kullanılan PC türü cihazlarla uyumlu değildirler ve kendilerine has yazılımları vardır. MACRO: Makro. Bir yazılımı kullanırken çok sık tekrar edilen işleri kolayca halledebilmek için kullanılan yüksek seviye bir programlama aracıdır. MAIL BOX: Posta kutusu. E-posta yazılımlarında her kullanıcıya gelen mesajların içinde tutulduğu yapıdır. MAIL MERGE: Adres-Mektup birleştirme. Bir çok kelime işlem yazılımı tarafından bir seferde birden fazla alıcıya gönderilecek tipte mektupları düzenlemek için kullanılan sisteme verilen isimdir. MAIN MEMORY: Ana bellek. Bilgisayarın çalışması sırasında işleyeceği tüm verilerin toplandığı bellek alanı. (RAM) MAIN FRAME: Ana Bilgisayar. Aynı anda birden çok bilgisayara destek verebilecek kapasiteye sahip bilgisayar. MAP: Bir programın çalışmaya hazır halinin yapısını içeren dosyadır. MARGIN: Kenar boşluğu. Bir sayfanın herhangi bir kenarı ile metin arasında yer alan boşluğa verilen isimdir. MASS STORAGE: Depolama. Büyük miktarda verinin kalıcı olarak depolanmasına olanak sağlayan araçlar için kullanılır. MAXIMIZE: Büyütmek. Grafik arayüzüne sahip ortamlarda bir pencereyi ekranı kaplayacak şekilde görüntülemek için kullanılan komuttur. MB/Mega Byte: 1048 kilobyte. Kısaca M ya da MB olarak gösterilir. 2 üzeri 20 byte'a eşdeğerdir. MCA/Micro Channel Architecture: IBMPS/2 bilgisayarlar ile piyasaya sunulan yeni bir veri yolu mimarisi. MEDIA: Ortam. Verilerin saklandığı diskler, CD-ROM'lar ve teypler gibi ünitelere denir. MEMORY: Bellek. Veri saklama alanlarına verilen isimdir. MEMORY RESIDENT: Sürekli bellekte duran anlamına gelen terimdir. MENU: Bir komut ya da seçenek listesi. Bir yazılımı oluştururken verilecek komutların çeşitli guruplar halinde bir araya getirilmesi ile oluşan yardımcı araçlardır. MERGE: Birleştirmek, kaynaştırmak. Aynı yapıya sahip iki dosyayı tek bir dosya haline getirmek. MHZ: Megahertz. Micro işlemciler ve veri yolu gibi parçaların hızını ifade etmekte kullanılan ölçü birimidir. MICROPROCESSOR: Microişlemci. Merkezi işlem birimi anlamında kullanılan ifadedir. MIDI/Music Instrument Digital Interface: Müzikal aletler sayısal arabirimi. Müzik notalarını dijital ortama uyarlarken kullanılan standart. MINICOMPUTER: Mini bilgisayar. Büyüklük ve kapasite açısından ana bilgisayarlarla iş istasyonları arasında yer alan bilgisayar tipi. MINIMIZE: Grafik kullanıcı yüzüne sahip ortamlarda bir pencereyi simge durumuna indirme işlemidir. MIPS/Million Instructions Per Second: Milyon Komut Saniye. Bilgisayarların gücünü ölçmekte kullanılan bir birim. MIS/Management Information System: Yönetim bilgi sistemi. Yöneticilere sistemin işleyişi konusunda bilgi vermek için oluşturulmuş yazılım cinsine denir. MODE: Durum. Bir program ya da bir aracın içinde bulunduğu duruma denir. MODEM: Telefon hatlarından veri aktarmaya yarayan araçlara verilen isimdir. MODULA-2: Pascal programlama dilini yazan Niklaus Wirth tarafından, bu dilde bulunmayan bazı özellikleri de içerecek şekilde yaratılan programlama dili. MODULE: Program parçasına verilen isimdir, modül. MONITOR: Ekran. Bilgisayarlar ile kullanıcılar arasındaki görsel bağlantıyı sağlayan birimdir. MONOCHROME: Tek renk. Bir zemin ya da yüzey rengi kullanılarak oluşturulan görüntü ya da baskılar için kullanılır. MONOSPACING: Her karakterin aynı genişliğe sahip olduğu fontlar için kullanılan terimdir. MORPHING: Bir animasyon yöntemi. Bir şeklin yavaşça başka bir şekle dönüştürülmesi işlemidir. MOTHERBOARD: Anakart. Bilgisayardaki temel devre ve bileşenleri üzerinde bulunduran kart. MOTION JPEG: Bir dijital görüntü saklama ve sıkıştırma standardı. MAUSE: Fare. İmlecin ekran üzerindeki hareketlerini kontrol eden araç. MPEG/Motion Picture Experts Group: Hareketli video görüntülerinin sıkıştırılmasında kullanılan standartlardan biri. MULTIMEDIA: Çoklu ortam. Metin, grafik, ses, canlandırma ve video görüntüsünü birleştirerek sunan ortamlara verilen isimdir. MULTIMEDIA KIT: Çoklu ortam paketi. Bir PC'nin çoklu ortam uygulamalarını çalıştırabilmek için sahip olması gereken donanım ve yazılım ürünlerini içeren paket. MULTIMEDIA PC: Çoklu ortam uygulamalarını çalıştırabilen PC'leri belirtmek için kullanılan terim. MULTIPROCESSING: Çoklu işleme. Bir bilgisayarın aynı anda birden fazla programı çalıştırabilme özelliği. MULTITASKING: Birden çok programın aynı anda çalıştırılabilmesi özelliğine verilen isimdir. MULTITHREADING: İşletim sisteminin bir programın ayrı parçalarını aynı anda çalıştırabilmesi özelliğidir. MULTI-USER: Çok kullanıcılı. Birden fazla kullanıcının aynı anda kullanabildiği sistemleri belirtmek için kullanılır. NAME: İsim. Bir dosyayı, nesneyi, değişkeni ya da herhangi bir bütünü belirten bir dizi karakterdir. NANOSECOND: Nanosaniye. Saniyenin milyarda biri gibi ölçülecek küçük hızları belirtmekte kullanılan birime verilen isimdir. NATIVE: Kendine özgü anlamıda kullanılır. Yazılımların kendine özgü dosyaları saklama biçminede denilir. NATURAL LANGUAGE: İnsanlar arasında konuşulan dillere denir. NAVIGATION: Bilgisayar içinde veya network üzerinde bir verinin yolunu bulması anlamına gelir. NEAR LETTER QUALITY: Nokta vuruşlu yazıcıların yazdırabilme özelliğine verilen isismdir. Yazıcının yazdığı karakterler daktilo yazısına benzer. NETBIOS/Network Basic Input Output System: Temel Ağ Girdi Çıktı Sistemi. Bilgisayarın network üzerindeki veri akışı ile ilgili bazı kuralları içerir ve düzenler. NETWARE: İşletim sistemi. LAN üzerinde kullanılır. Novel Corporation tarafından geliştirilmiş birçok ağ üzerinde kullanılan işletim sistemidir. NETWORK: Ağ. Birden fazla bilgisayarın birbirleri arasında bağlanmasıyla oluşan yapıya verilen isimdir. Bilgisayarların birbirleri arasında bilgi alış verişi yapması için kullanılır. NIC/Network Interface Card: Ağ arabirim kartı. Blgisayarları ağa bağlamak için kullanılan kartlardan birine verilen isimdir. NETWORK OPERATING SYSTEM: Ağ işletim sistemi. Bir ağ üzerinde çalışan bilgisayarların birbirleri arasındaki veri akışını düzenlemek için kurulan işletim sistemine denir. NEWSGROUP: Forum. Online servisler üzerinden insanların ortak konularda tartıştıkları gruplara verilen isimdir. NICAD BATTERY PACK: Nickel Cadmium pil. Taşınabilir bilgisayarlar üzerinde kullanılan yeniden doldurulabilir pillerdir. NLQ/Near Letter Quality: Nokta vuruşlu yazıcıların yazdırabilme özelliğine verilen isimdir. Yazıcının yazdığı karakterler daktilo yazısına benzer. NOISE: Parazit. Aktarılan sinyalleri bozmak için kullanılan sinyallere verilen isimdir. NON-IMPACT PRINTER: Vuruşsuz yazıcı. Nokta vuruşlu yazıcılar dışın kalan yazıcıların girdiği sınıftır. Örnek; Mürekkep püskürtmeli yazıcı, Lazer yazıcı. NON-VOLATILE MEMORY: Uçmayan bellek türü. Elektrik kesildiğinde üzerindeki bilgilerin sislinmediği bellek türüne verilen isimdir. NOS: => NETWORK OPERATING SYSTEM NOTEBOOK COMPUTER: Hafif ve taşınabilir bilgisayar cinslerine verilen isimdir. Genellikle seyahat eden ve sürekli şirket dışında çalışan kullanıcılar için tasarlanır. NOT OPERATOR: Değil operatorü. Operatöre gelen ifadelerden en az biri doğru ise doğru, Diğer durumlarda yanlış olarak değer alır. NS: => NANOSECOND NTSC/National Television Standards Comittee: Amerika birleşik devletlerinde televizyon standartlarını belirleyen bir kuruluş. NULL CHARACTER: Boş karakter. Hiçbir değeri olmayan karaktere verilen isimdir. NULL MODEM CABLE: İki bilgisayarı seri portlarından birbirlerine bağlamak için kullanılan kablo türüdür. NUMERIC KEYPAD: Sayısal tuş takımı. Kalvye üzerindeki sayıların ve dört işlem karakterlerinin bulunduğu tuş gurubudur. NUMLOCK KEY: Klavye üzerindeki iki durumlu bir tuşa verilen isimdir. Tuş aktif olduğunda kalvye üzerindeki sayıların ve dört işlem karakterlerinin bulunduğu tuş gurubuda aktif olur. OBJECT: Nesne. Tek başına seçilebilen ya da üzerinde işlem yapılabilen elemana verilen isimdir. OBJECT KODE: Derleyici tarafından oluşturulan koddur. Derleyiciler oluşan kodları makine dillerine çevirirler. OBJECT ORIENTED: Nesne yönelimli. Nesneler üzerinde işlem yapmamıza imkan sağlayan yazılımların ortak ismidir. OBJECT ORIENTED GRAPHICS: Nesne yönelimli grafik. Grafik nesnelerin matematik formülleri ile ifade edilmesi işlemidir. OOP/Object Oriented Programming: Nesne yönelimli programlama. Programlama yaparken veri yapısını yapılacak işlerle birlikte oluşturma işlemine verilen isimdir. OCR/Optical Character Recognition: Optik karakter tanıma. Basılı veya yazılı metnin bilgisayar üzerinde işlenebilecek hale dönüştürülmesi için kullanılan yazılımların ortak adıdır. OCTAL: Sekizli sayı sistemi. 0'dan 8'e kadar olan sayıların kullanıldığı sayı sistemine denir. ODBC/Open DataBase Connectivity: Açık veri tabanı bağlantısı. Microsoft firması tarafından geliştirilen veritabanı erişim yöntemidir. ODD PARITY: Tek eşlik. Her bir byte veri içinde, tek sayıda 1 değeri olması gerektiğini ifade eden eşlik kontrolü modu. OEM/Orginal Equipment Manufacturer: Farklı üreticilerden aldıkları parçaları bir araya getirerek bilgisayar yapan firmalar için kullanılır. OFFICE AUTOMATION: Ofis otomasyonu. Kelime işlem, haberleşme, iş akışı düzenlenmesi, belge takibi gibi günlük ofis işlemlerinin bilgisayar sistemleri yardımı ile yapılmasına denir. OFF-LINE: Kapalı olma durumu. Bir network üzerinde o sırada açık olmayan bir makineye verilen isimdir. OFFSET: Masaüstü yayıncılıkta kağıdın kenarı boyunca bırakılan boşluğa denir. OLE/Object Linking and Embedding: Nesne bağlama ve gömme. Bir yazılım tarafından oluşturulan nesnelerin özelliklerini kaybetmeden başka bir yazılım tarafından kullanılmasını sağlar. ON-BOARD: Kart üzerinde. Devre kartlarının üzerine başka bir işi yapması için eklenmiş elemanlar için kullanılır. ON-LINE: Bağlı ve çalışır durumda. Çalışmaya hazır olan birimler için kullanılır. Açık. ON-LINE HELP: Bir yazılımla çalışırken aynı ortamda yardım alabilme özelliğine verilen isimdir. ON-LINE SERVICE: Kullanıcıların iletişim hatları üzerinden geniş çaplı bilgiye ulaştıkları sistemlere denir. OPEN: Açmak. Bir kaynağı kullanıma sunma işlemidir. OPEN ARCHITECTURE: Açık Mimari. Bir ürünün özelliklerinin isteyen herkese açık olması. OPERAND: İşlenen. Üzerinde işlem yapılan ifade ya da nesne. OPERATING SYSTEM: İşletim sistemi. Bilgisayarların çalışabilmesi ve bizim isteklerimize cevap verebilmeleri için gereken temel yazılımlardır. OPERATOR: Bilgisayarı kullanan kişilere verilen isimdir. OPTICAL DISK: Optik disk. Disk üzerindeki yazma ve okuma işlemlerini lazer ışınları ile yapan disk çeşidi. OPTICAL SCANNER: Optik tarayıcı. Kağıda basılı yazı ve resimleri okuyup bilgisayarın anlayacağı biçime çeviren aygıt. OPTIMIZE: Programcılıkta bir programın en iyi hali ile çalışması için yapılan ayarlardır. OPTION: Seçenek. Bir komutun yanında kullanılan ve o komutun belli bir kullanımına yönelik ek ifade. OPTION KEY: Macintosh bilgisayarlarda başka tuşlar ile kullanılan bir tuş. Tuşlara farklı fonksiyon kazandırır. OS/2: Önceleri IBM ve Microsoft tarafından geliştirilen, ancak sonradan IBM'in ürünü haline gelen multitasking bir işletim sistemidir. OUTLINE FONT: Dış çizgi font. Her karakterin dış çizgilerinin matematiksel formüller ile tanımlandığı font tipidir. OUTPUT: Çıktı. Bilgisayar tarafından üretilen herhangi bir şey. OUTPUT DEVICE: Çıktı aracı. Bilgisayarın bilgi sunma kapasitesine sahip PAD CHARACTER: Doldurma karakteri. Boşlukların doldurulmasında kullanılan karakter. PADDING: Boşlukları doldurmak. PAGE: Metin sayfaları. PAGE BREAK: Sayfa sonu. PDL/Page Description Language: Sayfa tanımlama dili. Sayfaların yerleşimini ve içeriğini tanımlamakta kullanılan dil. PAGE DOWN KEY: Basıldığında imleci bir sonraki ekran sayfasına götüren klavye tuşudur. PAGE PRINTER: Sayfa yazıcı. Bir seferde tüm sayfayı yazabilen yazıcı tipidir. PAGE UP KEY: Basıldığında imleci bir önceki ekran sayfasına götüren kalvye tuşudur. PAGINATION: Sayfalara bölme.Bir belgeyi sayfalara ayırarak düzenleme işlemine denir. PALETTE: Grafik programlarında bir dizi renk içeren boyama aracıdır. PAPERLESS OFFICE: Kağıtsız ofis. Bilgi ve belgelerin elektronik ortamda saklandığı ve elektronik olarak taşındığı varsayılan ideal ofis. PARALLEL: Paralel. Aynı anda oluşan anlamında kullanılır. PARALLEL INTERFACE: Paralel arayüz. Aynı anda birden fazla bit aktarabilme özelliğine sahip arayüz. PARALLEL PORT: Bazı donanımların bilgisayara bağlanabilmesi için kullandıkları paralel arabirim. PARALLEL PROCESSING: Birden fazla işlemcinin bir programı çalıştırabilmesi özelliğine verilen isim. PARAMETER: Argüman. Bir komuta ya da işleve eklenen değere denir. PARITY CHECKING: Mesajların doğru iletilip iletilmediğini denetleyen yöntem. PARK: Sabitdiskimizin kafası çalışmadığı zamanlarda kendisini korumak için güvenli bir yerde hareketsiz halde durması işlemi. PARTITION: Sabitdiskin ayrı bir disk olarak görünen bölümlerinden her birine verilen isimdir. PASCAL: Bir programlama dili. PASSWORD: Şifre. Bir bilgisayara, dosya veya programa erişebilmek için kullanılan özel karakterler topluluğuna verilen isimdir. PASTE: Yapıştır. Daha önceden kopyala görevi yapılmış nesnenin kopyalama işlemini tamamlamak için yapılan işlemdir. PATCH: Programlardaki hataları düzeltmek için üretilen kod parçalarıdır. PATHNAME: Bir dosyayı nitelemek için kullanılan semboller dizisidir. PCI/Peripheral Component Interconnect: Intel firması tarafından geliştirilen yerel veri yolu standardı. PCL/Printer Control Language: Yazıcı kontrol dili. Hewlett Packard tarafından üretilen ve pek çok yazıcıda kullanılan kontrol diline verilen isim. PCMCIA/Personal Computer Memory Card International Association: Uluslararası kişisel bilgisayar bellek kartı kurumu. PCX: PC Paintbrush programı tarafından kullanılan grafik dosya formatı. PEER TO PEER ARCHITECTURE: Bire bir bağlantı. Her bilgisayarın aynı zamanda server olarak da kullanılabildiği ağ ortamına verilen isimdir. PERIPHERAL DEVICE: Çevre birimi. Bilgisayara bağlanan ek donanımlara denir. PERSONEL COMPUTER: Kişisel bilgisayar. Bir kişi tarafından kullanılmak üzere tasarlanmış bilgisayar türü. PHOTOCD: Kodak firması tarafından geliştirilen bir dijital fotoğraf saklama yöntemi. PIE CHART: Değerlerin bir pastanın dilimleri şeklinde gösterildiği sunum şekline verilen isim. PIN: Konektörler üzerindeki ince çıkıntı. PIXEL/Picture Element: Piksel. Grafik görüntüleri oluşturan herbir noktacığa denir. PKZIP: Bir dosya sıkıştırma yazılımıdır. PLATFORM: Bir sistemin donanım ve yazılım altyapısının oluşturulduğu ortam. PLOTTER: Çizici. Grafik özellikleri gelişmiş bir yazıcı türü. PLUG AND PLAY: Tak Çalıştır. Bilgisayara yeni eklenen donanımların bir düzenlemeye gerek kalmadan çalıştırılabilmesi özelliği. POINTER: Fare imleci. Grafik arayüzüne sahip sistemlerde, farenin hareketine bağlı olarak yeri değişen imleç. POINTING DEVICE: İşaretleyici. İmlecin hareketini ve ekrandaki yerini kontrol etmek için kullanılan araç. POLLING: Bir araçtan sürekli veri silme işlemi. POP UP WINDOW: Bir işlev tuşuna basıldığında birden ortaya çıkan pencere tipidir. PORT: Bir donanımı bilgisayara bağlamak için kullanılan arayüz. PORTABLE: Taşınabilir. Taşınabilir bilgisayarlara verilen isim. PORTRAIT: Dikey yönlendirme. Belgenin dikey olarak düzenlendiğini gösteren ifade. POSTSCRIPT: Adobe firması tarafından geliştirilen bir sayfa tanımlama dilidir. POWERPC: IBM, Apple ve Motorola tarafından geliştirilen RISC tabanlı bilgisayar mimarisidir. POWER SUPPLY: Güç kaynağı. PPM/Pages Per Minute: Yazıcıların hızını ölçmekte kullanılan birim. PRECISION: Kayan noktalı sayılarda noktadan sonra yer alan rakam sayısını belirtmek için kullanılır. PRESENTATION GRAPHICS: Sunum grafiği. Verilerin görsel olarak sunumunu sağlayan yazılım çeşidi. PREVIEW: Ön izleme. Belgenin kağıt üzerine basıldığında nasıl görüneceğini önceden görmek için kullanılır. PRINTED CIRCUIT BOARD: Basılı devre kartı. Üzerinde elektronik elemanların bulunduğu tabakaya verilen isim. PRINTER: Yazıcı. Bilgisayar üzerinden metin ve resimleri kağıda basmak için kullanılan araç. PRINTOUT: Çıktı. Kağıt üzerine basılmış verileri ifade etmek için kullanılır. PRINTSCREEN KEY: Klavye üzerinden bu tuşa basıldığında ekran görüntüsünün resmini hafızaya alır. Bir grafik yazılımı açıp yapıştır yaptığınızda, ekran görüntüsünün resmini elde etmiş olursunuz. PROCEDURE: Bir programın belli bir işi yapan bölümüne verilen isim. PROGRAM: Belli bir işi yapmak için hazırlanmış komutlar topluluğuna verilen isim. PROGRAMMER: Programlama dillerini kullanarak program yazan kişiye denir. PROM/Programmable Read Only Memory: Programlanabilir salt okunur bellek. Sadece bir kere, üzerine program yazılan belleklerdir. PROMPT: Bilgisayarın giriş yapılmasını beklediğini gösteren sembol. PROPERTY: Bir nesnenin özelliklerine verilen isim. PROTOCOL: İki aygıt arasında veri transferi yapmak için kullanılan, üzerinde anlaşılmış kurallar bütünüdür. PULL DOWN MENU: Açılan Menü. Bir menü çubuğundaki seçeneklerin altında beliren ek seçenekleri içeren menü. PURGE: Eski ve kullanılmayan verilerin düzenli bir biçimde silinmesi işlemi. RAGGED: Metin isleme yazilimlarinda kenara yanastirilmis anlaminda kullanilir. RAM/Random Access Memory: Rasgele erisimli bellek. Herhangi bir bölümüne dogrudan erisilebilen bellek tipidir. RAM DISK: Disk gibi kullanilmak için ayarlanmis ram tipine verilen isimdir. RANDOM ACCESS: Rasgele erisim. Verilere dogrudan erisimi saglayan yöntemdir. RANGE: Kelime islem uygulamalarinda tablo üzerindeki bir yada daha fazla komsu hücre toplulugudur. RDBMS/Relational Database Management System: Iliskisel veritabani yönetim sistemi. Veritabani yazilimina verilen isimdir. READ: Okuma. Disk üzerindeki verileri islemek için yapilan islemdir. README FILE: Beni oku dosyasi. Yazilimlar hakkinda bilgi edinmek için üretici firma tarafindan hazirlanmis dosya. READ ONLY: Salt okunur. Sadece görüntülenebilen üzerinde degisiklik yapilamayan anlamina gelir. READ WRITE: Okunur yazilir. Hem görüntülenebilen hem de üzerinde degisiklik yapilabilen anlamina gelir. REAL TIME: Gerçek zamanli. Gerçek zamandaki hizda olan anlaminda kullanilir. REAL TIME CLOCK: Bilgisayar kapatilsada zamani izlemeye devam eden saate denir. REBOOT: Yeniden yüklemek. Bilgisayari kapatip açma islemine verilen isimdir. RECALCULATE: Yeniden hesaplama. Kelime islem uygulamalarinda tablolar üzerindeki formül degistirildiginde yeni durumu göstermek için hesaplamalari yeniden yapar. RECORD: Kayit. Veritabanlarini olusturan bilgi birimidir. RECOVER: Geri almak, kurtarmak. Silenen bir dosyanin tekrar kullanilabilir hale getirilmesi islemidir. REFRESH: Bir aygiti yenileme islemidir. Bu islem yazilim ile yapilir. REGISTER: Merkezi islem biriminin üzerindeki veri depolama alanina verilen isimdir. RELATIONAL DATABASE: Iliskisel veritabani. Verilen tablolar halinde saklandigi veri tabani seklidir. RELATIONAL OPERATOR: Karsilastirma operatörü. Iki deger arasinda karsilastirma yapan operatör tipidir. REMOTE: Uzak. Ag ortaminda bulunmayan kaynak veya bilgisayarlar için kullanilir. REMOTE CONTROL: Uzaktan kontrol. Disaridan bir yazilim yardimi ile bilgisayari yönetme islemidir. RENAME: Yeni isim verme islemi. REPAGINATE: Kelime islem yazilimlarinda sayfaya ekleme çikarma yapildikça sayfalari otomatik olarak ayarlar. REPLACE: Bir nesnenin yerine yeni bir nesne koyma islemidir. REPORT: Verilerin belli bir biçme göre düzenlenmis haline denir. RESERVED WORD: Programlama dillerinde özel bir anlami olan sözcüge verilen isimdir. RESET BUTTON: Bilgisayarimiz tikandiginda yeniden baslatmak için kullanilan dügme. RESOLUTION: Çözünürlük. Ekrandaki görüntünün ya da yazicidan çikan çiktinin netligidir. RESOURCE: Kaynak. Kullanilabilir veriler için kullanilir. RESTORE: Yedeklenen dosyalari yeniden bilgisayara yükleme islemidir. RETURN KEY: Return tusu. Imleci bir sonraki satirin basina götürür. RTF/Rich Text Format: Microsoft firmasi tarafindan gelistirilen bir belge biçimlendirme standardidir. RISC/Reduced Instruction Set Computer: Azaltilmis komut setli bilgisayar. Az sayida komutla çalisan mikroislemci tipine denir. ROBOTICS: Robot ve robot teknolojileri üzerinde çalisan bilgisayar bilimleri ve mühendislik alani. ROM/Read Only Memory: Bilgilerin üzerine bir kere yazildigi bir daha degistirelemedigi bellek tipi. ROOT DIRECTORY: Kök dizin. Dosyalama sistemlerinde en üst sirada bulunan ve isletim sistemi tarafindan belirlenen dizindir. ROUTINE: Rutin. Bir programin belli bir isi üstlenen bölümün denir. RS 232C: Seri aygitlari bilgisayara baglamak için kullanilan bir arayüz standardidir. RULER: Cetvel. Kelime islem yazilimlarinda Ekranda düse yada yatay olarak yer alan ölçek alinacak çizgiye verilen isimdir. RUN: Çalistirmak. Bir programi çalistirmak için kullanilir. RUNTIME ERROR: Bir programin çalismasi sirasinda ortaya çikan hataya verilen isimdir Safety: Güvenlik. Bir şeyin koruma güvencesi vermesi. Belbağlanabilir olması. Safety factor: Güvenlik katsayısı. Bir öğenin doğru çalışmasını sağlamak üzere tasarımda öngörülen güvenlik payı. Sample: Numune, örnek. Bir evrenin belirli bir özelliğini incelemek için o evreden seçilen birimler topluluğu. Örnekleme yöntemiyle yürütülecek herhangi bir çözümleme çalışmasında kullanılmak üzere seçilen örnek öğeler kümesi. Sanitizing: Bir manyetik ortama yazılmış her türlü bilginin tümüyle silinmesi için gereken işlemler. Satellite access protocol: Uydu erişim protokolü. Dağıtılmış VSAT terminallerinin paylaşılan uydu kanalına erişmelerini düzenleyen kurallar. Satellite bandwidth: Uydu bant genişliği. Uydu kanallarının frekans bant genişliği. Satellite-cellular telephone: Uydulu telsiz telefon. Uydu üzerinden hücresel telefon. Hem uydu sistemine göre hem de karadaki hücresel sisteme göre işleyebilen iki kipli telefon. Save to: Saklamak, belleğe atmak. Yazı işlemede bir metin parçasını dosyada saklama işlemi. Verileri ana bellekten ikincil belleğe kopyalama. Scalability: Ölçeklenebilirlik. Hız ve kapasite bakımından daha üstteki ve alttaki platformlarda iş görmeye devam edebilme. Scan: Taramak, gözden geçirmek. Parça parça gözden geçirmek. Bilgisayar ekranında yazılmış metni gözden geçirmek. Scannability: Kolay okunurluk. Bir göz atmayla amaç ve içeriğinin kolayca algılanabilir olması. Scheduled maintenance : Programlı bakım. Belirli bir zaman programına göre yürütülen koruyucu bakım. Screen: Ekran. İmgelerin yansıtıldığı yüzey. Screen saver: Ekran koruyucu. Belirli bir süre kullanılmadığında ekranı karartan ya da seyrek hareketli görüntülerle kaplayan program. Script: Belirli bir işi gerçekleştirmek için gereken görev adımları. Scripted message: Hazır mesaj. Belirli bir durumda bir insanı bilgilendirmek amacıyla önceden tasarlanıp hazırlanmış mesaj. Scroll bar: Kaydırma çubuğu. Bir parametrenin değerini kaydırma çubuğunun yatay ya da dikey oynatılması ile değiştirmeye yarayan grafik arayüz öğesi. Scrolling menu: Akıtmalı menü. Bir fare ya da tuşla açılan, ancak açıldığında tümü ekranda gösterilmeyip akıtma ile devamı görülebilen menü. Scrolling mouse: Ruletli fare. Tıklama tuşlarından başka ekranda akıtma eylemini gerçekleştiren bir tekerciği olan fare. Sealable equipment: Sızdırmaz donanım. Kutu ya da muhafazası içine kapatılarak ya da kilitlenerek korunan donanım. Seamless network: Saydam ağ. Teleiletişim ağı içinde bir noktadan diğerine sorunsuzca iletişim kurulmasına engel olabilecek veriler üzerinde herhangi bir değişikliğin yer almadığı ağ. Search directory: Arama dizini. Gönderme yapılan sitelerin kategorilere ayrıldığı, bağlantılı metin bağları ile ulaşılan ve bu sitelerin envanterinin tutulduğu örün sitesi. Search engine: Arama motoru. Anahtar sözcükler kullanarak bir örün gezgini kullanan Internet kullanıcısına bilgilere erişimi sağlayan ve değişik Internet kaynaklarının içeriklerinin dizinini çıkaran program. Secondery bus: İkincil veriyolu. Bilgisayar donanımında, birincil veriyolu arızalandığında kartlar arasında veri iletişimini sağlayan veriyolu. Secret key: Gizli anahtar, kişisel anahtar. Bilgisayar güvenliğinde sadece kişinin bildiği ve başkalarının eline geçtiğinde güvenlik tehdidinin oluşacağı anahtar. Secure http: Güvenli http. Bilgisayar ağları üzerinde, özellikle kredi kartı ile ödemelerde kullanılan güvenli http protokolü. Secure voice equipment: Şifreli ses donatımı. Güvenli ses donatımı. Security classification: güvenlik sınıflaması. Bir bilgi öğesine gereksindiği korumaya göre verilen güvenlik oranı. Security counter - measures: Güvenlik önlemi. Bir bilgisayar sisteminde bilgi güvenliğini tehdit eden tehlikelere karşı savunma önlemleri. Security management: Güvenlik yönetimi. Bilgisayar ağlarına, ağa erişimi denetleyen, yetkilendiren ve kimlik tanılaması yapan yönetim işlevi. Segment: Bir programı oluşturan, bir ölçüde birbirinden bağımsız çalışabilen yordamlardan herbiri. Selection: bir öğeler topluluğunda belirli ölçüleri sağlayan nesneleri tanılama. Bir veritabanında belirli ilişkileri sağlayan grupları bulma. Selector switch: Seçici anahtar. Birçok kontrol devresinden birini seçmekte kullanılan ve elle işletilen çok konumlu anahtar. Self-extracting file : Kendini açabilen dosya. Dışardan sağlanan bir programa gereksinmeden sıkıştırılmış halinden kendi kendine açabilen dosya. Serial port: Seri kapı. Dış modem ya da fare aygıtı örneklerinde olduğu gibi seri kipte çalışan aygıtları bağlantılamak için kullanılan ve bitlerin her saat darbesiyle teker teler iletildiği kapı. Server: Sunucu. Bilgi işlem düzenlerinde gelen bir iş isteğini yerine getirmekle yükümlü ya da bu rolü protokol gereği benimsemiş bilgisayar. Bilgisayar ağında başka bilgisayarlara hizmetler veren bilgisayar. Server application: Sunucu uygulaması. Dinamik bir link ile istemci uygulamasındaki bir hedef belgeye bağlanacak veriler ya da hedef belgedeki bir nesneye gömülecek nesne içeren belge yaratan uygulama. Shared access: Paylaşımlı erişim. Verilere aynı anda birden fazla kullanıcının erişebilmesi. Shareware: Paylaşılan yazılım. Bilgi hizmet sunucuları tarafından kullanıcılara ücretsizce dağıtılan ve deneme mahiyetinde olan yazılım. Shell: Bir bilgisayarın işletim sistemi ile kullanıcı arasında yer alan ve klavye, dokunmalı ekran ya da işaretçiyle yapılan kullanıcı girişlerini yorumlayıp işletim sistemine ileten arayüz. Spelling Checker: Yazım denetleyicisi. Bilgisayardaki metinlerin yazım denetimini, bir yazım sözlüğü aracılığı ile gerçekleştirilen program. Starter diskette: Başlatma disketi. Static IP Number: Statik IP adresi.bir servis sağlayıcı tarafından özellikle sunuculara ve veritabanlarına verilen değişmez IP adresi. Status code: Bilgisayarda bir işlemin, örneğin taşıma, eşlik denetim hatası, elde, vb gibi sonucunu belirten kod. Storage structrure: Bellek yapısı. Verilerin bellekteki, ilişkilerini koruyacak şekilde tasarlanmış saklatım yapısı. Streaming data: Duraksız veriler. Çoklu ortam içerikli ve sunucudan istemci terminaline sürekli iletim halinde gönderilip okutulabilen veri. Streaming media player: Akıtmalı çoklu ortam okuyucusu. Bir çoklu ortam sunucusundan gelen verileri açıp gerçek zamanda okuyabilen dolayısıyla ekrana görüntü, hoparlöre ses olarak gönderebilen, istemcinin terminaliyle bütünleşik yazılım. Subnet mask: Alt ağ maskesi. Internet protokolü uygulayan ağlarda IP adresi içinde bir alt ağı belirlemek için kullanılan maske. Subscriber groupe: Abone grubu. Aynı tür hizmeti kullanan abonelerin grubu. Supervisor: Bir işlemin, pogramın vb. yürütümünü izleyen program. Surround sound: Dörtlü stereo, çok hoparlörlü ses. Swap image: Bukelamun imge. Bir örün sayfasındaki imgenin, farenin üzerinden geçirilmesi sonucu şeklini ya da rengini değiştirmesi. Switch: Anahtar, şalter. Bir devrenin bağlantısını değiştiren veya açıp kapayan aygıt. Bir ağın düğümlerinde yer alan ve devreleri, mesajları yönlendiren devre. System clock: Sistem saati. Mikroişlemcilerde gerek dışarısı ile veri alış verişini gerekse de içindeki veri alışını işlemeye ürettiği darberlerle eşzamanla bilgisi sağlayan elektronik devre. System configuration: sistem düzenleşimi, sistem yapılanışı. Genellikle bir bilgisayar sistemini oluşturan birimleri, alt sistemleri de göstererek belirleyen herhangi bir çizim ya da liste. System disk: Sistem diski. Bilgisayarın çalışmaya başlaması için işletim sisteminin sadece gerekli kısımlarını barındıran disk. System maintance: Sistem bakımı. Bir bilgisayar sisteminde, sistemin değişen koşullara ya da isterlere uyarlanması, hataların düzeltimi, başarımın iyileştirilmesi gibi işler. System resource: sistem özkaynakları. Bilgisayar sistemi tarafından kontrol edilen programlar, aygıtlar ve işlere ayrılan bellek alanları. Tab: Sekme. Yazılan sayfa üzerinde yazıcının ya da sayfanın konumunu ekran ise imlecin konumunu önceden saptanmış belirli bir yere atlatmak. Table: Çizelge, tablo. Kullanıma elverişli biçimde sıralanan sayısal bilgiler dizgesi. Tablet: Düz bir yüzey üzerinde bir kalemin konumunu koordinat verilerine dönüştüren bilgisayar giriş birimi. Tag: Bir veri kümesi hakkında kimlik ve diğer bilgileri taşıyan karakter kümesi. Tape: Manyetik bant. Manyetik özellikli ve kayıt amacıyla kullanılan bant. Örneğin manyetik bant sürücüsü, manyetik bant etiketleri. Target: Hedef. Bilgisayarda verilerin yazıldığı bellek aygıtına ilişkin. Bir komutun gönderilmiş olduğu program ya da sistem. Gönderilen bilginin amaçlandığı alıcı. Task: Görev. Çoklu programlamalı ya da çoklu-işlemcili bir ortamda bilgisayar tarafından bir iş öğesi olarak ele alınan bir ya da daha çok komut dizesi. Yönetim tarafından muhasebesi yapılabilen en küçük iş parçası. Task bar: Görev çubuğu. Windows işletim sisteminde sıkça kullanılan değişik yazılımların başlatma simgelerini içeren dikdörtgen alan. TCP/IP: TCP/IP, Transmission Control Protocol/Internet Protocol. Hem yerel hem de geniş alan ağları üzerinde uçtan uca eşdüzeyli birimler arasında bağlantıyı sağlayan iletişim protokolleri. Telecommunications: Teleiletişim. Bilginin üretilmesi, saklatımı, başka yere iletimi, işlenmesi ve tüketimini sağlayan kablo, radyo, optik ve diğer elektromanyetik sistemler. Telephone network: Telefon ağı. Birincil olarak telefon hizmeti vermek üzere kurulmuş teleiletişim ağı. Telnet: Telnet. TCP/IP üzerinde çalışan ve uzaktaki bir bilgisayara erişip ekranda o sistem yakındaymış gibi çalışma ortamı sağlayan uygulama protokolü. Temperature sensor: Sıcaklık algılayıcısı. Sıcaklığa tepki veren ve elektriksel bir çıktı ya da mekanik bir eylemle sonuçlanan algılayıcı. Template: Şablon. Ortak özellikleri olan nesneleri yaratmakta ya da bulmakta kullanılan model. Temporary data: Geçici veriler. Sadece ilgili sürecin yaşamı boyunca tutulan veriler. Tera: Tera. Onlu gösterimde onun onikinci kuvveti. 1.000.000.000.000. Terminal: Uçbirim, terminal, bağlantı ucu. Şebekeden aldığı bilgiyi kullanıcıya uygun bir biçimde sunan kimi tamamlayıcı işlevleri de yerine getiren, kullanıcının yakınında bulunan donatım. Bir veri iletişim ortamında veri giriş-çıkışını sağlayan donanım birimleri topluluğu. Text: Metin, yazı. İki boyutlu ve kolayca anlaşılmak amacıyla düzenlenmiş (örneğin kağıda basılı ya da ekranda görünür biçimde) bilgi. Bu bilgi simgeler, tümceler, resimler, çizenekler, çizelgeler şeklinde olabilir. Texture: Doku. İmge işlemede bir bölgedeki piksellerin gri tonlamalarının uzamsal düzenleşimi. Thread: İzlek. Bir elektronik forumda tartışmanın çizgisi. Bir bilgi işleme sürecinde gerçekleştirilebilecek en küçük işlem birimi. Bir süreçte tek bir kontrol akışı. Threat: Tehdit. Bilgisayar güvenliğinde bilgi sistemini örseleyebilecek, bilgileri açığa çıkarabilecek, hizmet vermeyi engelleyebilecek, herhangi bir durum ya da olay. Threshold: Eşik. Üstünde olunduğunda bir şeyin doğru ya da çalışır duruma geçtiği, altında olunduğunda da tersinin geçerli olduğu değer, düzey ya da nokta. Bir fizyolojik ya da psikolojik etkinin kendini göstermeye başladığı durum. Tick mark: İşaret çentikleri. Bir grafiğin eksenleri üzerinde değerleri, kategorileri vb. göstermek üzere kullanılan kısa dik çizgiler. TIFF (Tag Image File Format) : TIFF. Bazı kişisel bilgisayarlarda kullanılan ve taranmış imgeleri saklamak ya da alıp vermek için yararlanılan grafik dosya formatı. Time alignment: Zamanlama ayarı. İki sürecin görece zaman referanslarının uyumlu kılınması. Timeout: Zaman aşımı. Belirli bir zaman dilimi sonunda olması beklenen bir olayın gecikme dolayısı ile gerçekleşmemesi. Timer: Zamanlayıcı. Zamanı ölçmek üzere içeriği dönemli olarak değiştirilen yazmaç. Toner: Toner, toz mürekkep. Lazer yazıcılarda ya da fotokopi makinelerinde kullanılan toz halindeki mürekkep. Tool: Araç. Bir uygulama programını geleneksel programlama dillerini kullanmak gerekmeden geliştirmelisine elveren yazılım. Toolbox: Araç kutusu. Bilgisayarda kullanıcının fare tıklaması ile harekete geçirebileceği fonksiyonları bir arada gösteren kutu ya da palet. Transaction: İşlembilgi, hareket. Toptan ya da uzaktan iş girişinde bir iş ya da iş adımı. Bir iş istasyonu ile bir başka aygıt arasında, örneğin müşterinin hesabına para girmek, gerçekleşen işlem. Bir uygulama programına gönderilen ve bir işin ya da sürecin oluşmasına yol açan veri girişleri. Transmission: İletim. İletilerin bir noktadan bir ya da birkaç noktaya taşınması eylemi.
Transparent: Saydam. Kullanıcı tarafından yürütümü, çalışması, gerçekleştirimi algılanmayan alet, işlem, program. Veri iletiminde kontrol karakterleri içermeyen veriler. Işığı olduğu gibi geçiren, varlığı gözle ayırt edilmesi zor olan madde. Trial: Deneme. Bir olayı oluşturmak üzere olasılıksal bir tasarımla yapılan deney. True color: Gerçek renk. Bilgisayar ekranlarındaki yeşil, kırmızı ve mavi renklerin sekizer bitle, toplam 24 bitle gösterildiğinden elde edilen renkler. Tuner: Radyo alıcısı. Audio yükselticisini içermeyen radyo ya da bir alıcı kanal ayar mekanizması. Tuning: Ayarlama. Bir aygıtın bir ya da daha çok sayıda parametresini ayarlayarak çınlama frekanslarından birini uyumlama. En iyi başarımı elde edebilmek için bir sistem ya da devrenin frekansa göre uyumlanması. Tutorial: Eğitim kursu. Eğitim amaçlı sunulan bilgi. Bir yazılımı kavramak için verilen eğitim bilgileri. Type: Tip. Örneğin tip öznitelikleri, tip bildirimi. UHF band: 3 Ghz arasındaki frekansları içeren radyo bandı. Ultrasound: Hızı, ses hızından yüksek olan. Unavailable: Kullanılmayan, yararlanılmayan. Under construction: Kurulmakta olan site, yapım aşamasında. Internet ortamında bir örün sitesinin henüz kurulmakta olduğunu belirten deyim. Underline: Altını çizmek. Undo: Geri almak, iptal etmek. Unformatted: Formatlanmamış. Bilgi işlemde giriş ya da çıkış işlemlerinden önce hiç bir düzenlemenin yapılmaması. Unicode: Dünyanın bütün dillerini kapsayan, karakter başına 16 bit kullanan, dolayısıyla 65.000 karakteri gösterebilen karakter kodlama sistemi. Uniform: Düzgün, bir biçimli. Union: Ortaklık. C Programlama dilinde birden fazla tip sahibi olup herhangi bir anda ancak bir tipte olabilen değişken. Veritabanında yapılan aramada iki arama anahtarının birlikteliği. Unit: Birim, aygıt. Bir işi yapacak olan alet, aygıt, sistem. Universal: Evrensel, genelgeçer. Unpack: Açmak. Bilgi işlemde verileri yoğunlaştırılmış biçimden özgün biçimlerine getirmek. Unsigned: İşaretsiz. Unzip: Zip sıkıştırmasını açmak. Update: Güncelleme. Bir bilgi işlem sisteminde yeni bilgiler eklemek, eski bilgileri tazelemek gibi etkinlikler; örneğin dosya güncelleme. Upgrade: Niteliğini iyileştirmek, sınıf atlatmak. Bilgisayar yazılım ya da donanımını daha iyisi ve yenisiyle değiştirmek. Uplink: Bir uyduda yer istasyonundan bilgi gönderen kanal. Upload: Yukarı yönde yükleme. Herhangi bir bilgi depolama yerinden, çoğunlukla kişisel bi bilgisayardan, genellikle daha üstün bir bilgisayar belleğine veri gönderme. Usability: Kullanılabilirlik. Bilgi işlemde kullanımı kolay ve anlaşılır olan yazılım veya donanım. User: Kullanıcı. Bir sistemin hizmetlerine gereksinen herhangi biri. Örneğin kullanıcı erişimi, kullanıcı kodu, kullanıcı arayüzü , kullanıcı etiketi, kullanıcı terminali. Userid: Kullanıcı adı. Bir bilgisayar sisteminde bir kullanıcıyı tanıtan özel karakter dizgisi. Utility program: Yardımcı program. Bir bilgisayarın sistem yazılımıyla birlikte kullanıcıya sunulan, veri dosyalarını aktarma, dosya sıralama, birleştirme gibi kullanıcının sık sık gereksinime duyabileceği hizmetler için parametrelerle yönetilen genel yordamları içeren yazılım Validation: Sağlama, geçerlilik sınaması. Bir ölçme aracı ya da ölçümün konusuna uygunluğunu ve her türlü dizgeli, dizgesiz yanılgıdan arınmışlığını gösterme. Value: Değer. Bir simgeye karşılık gelen nicelik ya da tutar. Bir simgeye, parametreye, değişkene atanan değer. Variable: Değişken. Değeri değişebilen ve çoğunlukla ölçülebilen bir nicelik ya da özellik. Programlama dillerinde herhangi bir anda tek bir tane olmak üzere farklı değerler alabilen dil nesnesi. Vector: Vektör, yöney. Sıralı sayı kümesi ile tanımlanan nicelik. Bilgisayar grafiğinde yönlü doğru çizgi. Verification: Doğrulama. Bir sistem ya da bileşenin geliştirilme sürecinde belirli bir evresinin istenen koşulları sağlayıp sağlamadığının saptanması. Version: Sürüm. Bir belge ya da yazılım programının başlangıçtaki dağıtımı ya da aradaki düzeltmeleri de içeren ara dağıtımı. Vibration: Titreşim. Esnek bir maddenin ya da dalgalanan bir ortamın denge durumundan ayrılıp bırakılmasıyla başlayan yinelemeli devinim. Video card: Grafik kartı, video kartı. Bilgisayarın ürettiği grafik ve verileri saklayan ve ekrana sürekli tazeleyerek getiren ekleme kart. Video compressor: Video sıkıştırıcısı. Video işaretlerini sayısal olarak sıkıştırarak iletim bant genişliği ve bellek hacmini azaltan aygıt ya da yöntem. Video conferencing: Videokonferans. İki ya da daha çok nokta arasında iki yönlü konuşma ve görüntünün aktarımı ile oluşturulan iletişim oturumu. Video streaming: Duraksız video aktarımı. Internet üzerindeki video dosyaların gerçek zamanda okunması. View: Bakış. Veri yönetiminde ilgili alanların, sınıfların, ilişkilerin, özelliklerin, kısımların vb. Belirli bir amaca yönelik olarak derlenmesi. Viewpoint: Bakış açısı. Virtual: Sanal. Görünürde gerçek gibi olup, aslında başka araçlarla hayata geçirilen. Virus: Virüs. Bir bilgisayarda sistem öz kaynaklarını boğacak şekilde belleği bozan program. Visibility: Görünürlük. Bilgisayar grafiğinde bir öğrenin ekranda görünüp görünmeyeceğini belirleyen özellik. Visual: Görsel. Voice: Ses Volume: Gürlük, kazanç. Ses genliğinin düzeyi. Bir nesnenin uzayda tuttuğu üç boyutlu yer. Wait condition: Bekleme durumu. Bir bilgisayarın hiç bir iş yapmadığı, iki işlem arasında beklemede olduğu durum. WAN (Wide Area Network): Geniş alan ağı. Bir bölge ülke ya da yerküreyi kaplayabilen boyutta, bilgisayarları, uçbirimleri, ve yerel alan ağlarını bağlantılayan veri iletişim ağı. WAP (Wireless Application Protocol): Telsiz erişim protokolü. Cep telefonu abonelerinin sınırlı bir kanaldan Internet'e erişimlrini sağlayan protokol. Warping: Bir nesnenin, bir yüzeyin şeklinin kalıcı biçimde bozulması. Wave: Dalga. Zaman, uzam ya da her ikisinin birden işlevi olan bir görüngü. Web browser: Internet üzerinde bilgi kaynaklarını aramaya elveren ve bağlantılı metin ve ortamların olanaklarını kullanan istemci yazılımı. Webmaster: Site şefi. Bir örün sitesinin bakımı ve sunucunun iyi işlemesi, yeni örün belgelerinin hazırlanması gibi yükümlülükleri olan uzman. Window: Pencere. Bilgisayar ekranında komutların yazıldığı ya da bilgilerin gösterildiği alan. Wireless: Telsiz. Wiring: Kablo bağlantıları. Elektriksel bağlantıları sağlamak üzere kablo gibi iletkenlerin düzenleşimi, örneğin kablo bağlantı çizeneği, kablo bağlantı aygıtı, kablo bağlantı programı. Wizard: Sihirbaz, yardımcı program. peş peşe gelen diyalog kutuları sayesinde kullanıcıya zor bir görevin yerine getirilmesinde yardımcı olan ve bir yazılımla tümleşik sunulan yardımcı yazılım. Word: Sözcük. Bir bütün olarak değerlendirilen bit dizisi. Workshop: Çalıştay. Belirli bir uzmanlık alanında, bir sorunu irdelemek üzer toplanmış kişilerin etkinliği. Workspace: Çalışma alanı. Robotbilimde bir robotun iki ana hareket ekseni boyunca erişebileceği noktaların belirlediği uzay. Workstation: İş istasyonu. Video uçbirim ve klavye ile donatılmış veri giriş ve çıkışı için kullanılan bilgisayar dizisi. Worm: Kurt. Başlatıldıktan sonra sürekli kendini kopyalayarak bellek yiyen saldırı programı. Wrap-around: Sarma. Bilgisayar grafiğinde ekranın bir ucundan çıkan bir nesnenin ekranın diğer ucundan girmesi. Write-protect: Yazmaya karşı koruma. Bir veri saklama ortamında kaza eseri verilerin kaybına yol açacak şekilde yazılmasını önleyici düzen. x-intercept: X ekseni kesmesi.
x-rays: radyoloji görüntüsü. Röntgen imgesi.
x-Windows: X-penceresi. Birçok Unix sistemi tarafından kullanılan grafik nitelikli kullanıcı arayüzü. y-intercept: Y ekseni kesmesi.
***OTOMATİK KAYDETME: Excel'de çalışırken belgelerimizin belirli aralıklarla otomatik olarak kaydedilmesini sağlayabilir miyiz? Araçlar*İçine Ekle (Tools*Add-Ins) komutunu çalıştırın. Ekrana gelen diyalog kutusunda Otomatik Kaydet (AutoSave) seçeneğini işaretleyip Tamam düğmesine basın. Artık Araçlar (Tools) menüsünü açtığınızda Otomatik Kayıt (AutoSave) seçeneğinin eklendiğini göreceksiniz. Bu komutu çalıştırınca ekrana Otomatik kaydetme ayarlarını yapabileceğiniz bir diyalog kutusu gelecektir. Otomatik kaydetme aralığı ve buna benzer diğer bir sürü seçeneği buradan ayarlayabilirsiniz.
***ÜST VE ALT BİLGİ: Excel tablolarımı kağıda dökerken üstbilgi ve altbilgi alanlarında değişik, kendime özel bilgiler yazdırmak istiyorum. Örneğin basılan sayfanın başlığı, sayfayı hazırlayan kişinin adı vs.. gibi. Bunu nasıl başarabilirim? Excel5.0 ile çalışma sayfalarınızı kağıda dökerken alt tarafa özel bilgiler yazdırmak istiyorsanız, Dosya*Sayfa Yapısı (File*Page Setup) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusunun Üstbilgi/Altbilgi (Header/Footer) sekmesine gidin. Burada üstbilgi (header) ve altbilgi (footer) alanlarını özelleştirebilir, bu alanlara yazılacak olan bilgileri aşağı doğru açılan listelerden seçebilirsiniz. Excel 95 sizin için bir dizi seçenek hazırlamıştır. Bu seçenekler arasında kendinize uygun olan seçeneği bulamazsanız Özel Üstbilgi (Custom Header) veya Özel Altbilgi (Custom Footer) düğmelerinden birine basıp ekrana gelecek olan diyalog kutusunda istediğiniz özel ayarı yapabilirsiniz.
***SAYILARI BİÇİMLEME: Bir hücreye yazdığımız rakamlar bazen ondalık kesir basamaklı, bazen TL eklenmiş olarak görünüyor. Bazen de yazdıklarım tarihe dönüşüveriyor. Bunun nedeni nedir? Bunun nedeni, seçtiğiniz hücrelerin biçiminin kullanma amacınızdan farklı biçimlenmiş olması. Bu durumu düzeltmek için, hücre veya hücreleri seçin, sağ fare tuşu ile üzerine tıklayıp Hücreleri Biçimle (Format Cells) komutuna tıklayın. Karşınıza gelen diyalog kutusunun Sayı (Number) bölmesindeki listede, Genel, Sayı, Para Birimi, Tarih, Zaman gibi seçenekler göreceksiniz. Bunlar hücrenin biçimini belirler. Bu diyalog kutusunun sağındaki pencere içinde ise bu biçimlerin farklı türleri yer alır. Her birinin üzerine geldiğinizde açıklaması diyalog kutusunun üzerinde görünür, ama bir örnek vererek konuyu daha iyi açıklayalım: Hücreye yazdığımız rakamın ondalık kesirden sonra iki hanesinin görünmesini istiyorsak, Hücreleri Biçimle diyalog kutusunda Sayı seçeneğini seçin; Ondalık Yerleri (Decimal places) kısmına 2 yazın. Excel ondalık kesrini virgül (,) olarak gösterir. Buradaki 1000 Ayracı Kullan (Use 1000 Seperator) seçeneğini işaretlerseniz, rakam sondan itibaren üçer hanede bir nokta (.) ile ayrılacaktır (örneğin 345 bin, 345.000,00 olarak gösterilir).
***PARA BİRİMİNİ DEĞİŞTİRME: Para birimi girdiğimiz hücrelerde hep TL çıkıyor. Bazen para birimi olarak ABD doları da ($) kullanıyoruz. Hücre biçimlerini kendimiz belirleyemez miyiz? Default para birimini Windows 95 belirler. Bunu Denetim Masası*Bölgesel Ayarlar*Para Birimi (Control Panel*Regional Settings*Currency) bölmesinden değiştirebilirsiniz. Ancak yapacağınız değişiklik tüm belgelerinizi etkiler. Bazı hesap tablolarında TL, bazılarında $ işareti kullanacaksanız, Excel size hücreleri özel olarak biçimleme seçeneği sunar. Özel biçimlemek istediğiniz hücreleri seçip üzerlerine sağ fare tuşu ile tıklayın ve Hücreleri Biçimle*Sayı (Format Cells) komutunu çalıştırın. Karşınıza gelen diyalog kutusunun Sayı (Number) bölmesine girip listeden İsteğe Uyarlanmış'ı (Custom) seçin. Tür (Type) kısmının altındaki listede bazı hazır rakam formatları göreceksiniz. Bunlardan sizin için uygun olanını seçin. Örneğin seçtiğiniz hücrede 3455 yazıyorsa ve listeden #.##0,00 seçeneğini işaretlemişseniz, gerçek ra kam 3.455,00 olarak görünecektir. Rakamınızın nasıl görüneceğini diyalog kutusunun Örnek (Sample) kısmında görebilirsiniz. Son olarak Tür kısmında görünen biçimin sonuna bir boşluk bırakıp $ işaretini yazın. Tamam düğmesine tıkladığınızda hücrede 3.455,00 $ yazdığını göreceksiniz.
***DEFAULT AYARLARINI DEĞİŞTİRMEK: Excel'i her açtığımda yazıtipi, üstbilgi ve altbilgi alanları, kenar boşlukları, kılavuz çizgileri default olarak geliyor. Bu default değerleri değiştiremez miyiz? Bu ayarların bazılarını Araçlar*Seçenekler (Tools*Options) komutu ilke açılan diyalog kutusunun çeşitli bölmelerinden değiştirebilirsiniz, ancak hepsini değil. Bunun daha değişik bir yolu var: Excel'de yeni bir kitap (workbook) açın ve yazıtipinden, altbilgi ve üstbilgi alanlarına, kenar boşluklarından kılavuz çizgilerinin görünüp görünmeyeceğine her şeyi istediğiniz gibi düzenleyin. Sonra bu kitabı Excel programınızın bulunduğu klasörün altındaki XLStart klasörüne KİTAP.XLT adıyla kaydedin. (İngilizce Excel 95 kullanıyorsanız bu dosyayı BOOK.XLT adıyla kaydedin.) Artık Excel'i her açtığınızda kendi belirlediğiniz default değerlerle karşılaşacaksınız.
***Excel Sayfasız Açılsın. Excel'i her açtığınızda, karşınıza boş bir kitap sayfası gelir. Mevcut bir Excel dosyasını açacaksanız, bu sayfa boşu boşuna açılmış olur. Excel'in sayfasız olarak açılmasını istiyorsanız, masaüstünde bir Excel kısayolu yaratın. Bu kısayola sağ fare tuşu ile tıklayıp Özellikler (Properties) komutunu çalıştırın. Kısayol (Shortcut) bölmesinin Hedef (Target) kısmında yazılı program yolunun sonuna /E parametresini ekleyin.
***ONDALIK VE BASAMAK AYRAÇLARI. Excel'de ondalık ayracı default olarak virgül (,), binlik hane ayracı nokta (.) işaretleri ile gösterilir. Aslında bunu Windows 95 belirler. Ondalık ayracının nokta, binlik basamak ayracının virgül olmasını istiyorsanız, Windows 95'te Denetim Masası*Bölgesel Ayarlar*Sayı (Control Panel*Regional Settings*Number) bölmesine girin. Aradığınız ayarları burada bulacaksınız.
***SAYFALARA İSİM VERMEK: Bir Excel çalışma kitabının sayfaları Sayfa1, Sayfa2,… olarak isimlendirilmiştir. Bunlara özel bir isim vermek istiyorsanız sayfa sekmesinin üzerine çift tıklayın, yeni sayfa ismini girip Tamam düğmesine tıklayın.
***ÖZEL DÜĞMELER EKLEMEK. Excel araç çubuklarında bulamadığınız düğmeleri arıyorsanız, araç çubuğuna sağ fare tuşu ile tıklayıp Özelleştir (Customize) komutunu çalıştırın. Her bir kategoriyi seçtiğinizde, yan tarafta kullanabileceğiniz düğmeleri göreceksiniz. Bu düğmelerin üzerine tıkladığınızda, diyalog kutusu üzerinde açıklaması belirecek. Bu düğmeleri fare ile araç çubuğuna sürükleyip bırakabilirsiniz.
***EXCEL’İN DOSYA AÇ KLASÖRÜYLE AÇILMASI: Excel ile hazırladığınız belgeleri belirli bir klasör altında tutuyorsanız, Dosya*Aç komutuyla direkt karşınıza bu klasörün çıkmasını isteyebilirsiniz. Bunun için Araçlar* Seçenekler*Genel (Tools*Options*General) bölmesine girin. "Varsayılan dosya yeri" (Default file location) bölmesine Dosya Aç komutu ile açılmasını istediğiniz klasörün yolunu yazın.
***BULUNAN DEĞERLERİ BAŞKA HÜCRELERDE KULLANMA: Hücrelerde formüller kullanarak hesaplama yaptırıyoruz. Bulunan değerleri başka sayfaların başka hücrelerinde de kullanmanın pratik bir yolu var mı? Diyelim ki, Sayfa1'in D sütununa mart ayı giderlerini kalem kalem girdiniz ve sütun sonunda tüm giderleri toplayıp mart ayı giderlerini buldunuz. Bu toplamı başka hücrelerde kullanacaksanız kopyalayıp yapıştırmak yetmez; çünkü formülde hücre adresleri yeni hücrenin konumuna göre değişir; yani bir anlamda değerler değil formül kopyalanır. Yapılacak iş, formülü değil hücre adresini kopyalamaktır. Örneğin mart ayı toplamı, Sayfa1'in D5 hücresinde ise bunu başka bir sayfadaki başka bir hücreye kopyalarken =Sayfa1!D5 formülünü kullanmanız gerekir. Bunun pratik yolu ise, kaynak alınacak hücrelere bir ad vermektir. Örneğin, orijinal mart ayı toplamının bulunduğu hücreyi seçip Ekle*Ad*Tanımla (Insert*Name*Define) komutunu çalıştırırsanız, karşınıza Ad Tanımla (Define Name) diyalog kutusu çıkar. Çalışma kitabındaki adlar (Names in workbook) kısmına bir ad girin (örneğin mart_toplam). Burada sözcükler arasında boşluk bırakmamaya dikkat edin. Tamam düğmesine tıkladığınızda o hücrenin bir ismi olur. Artık o çalışma kitabının herhangi bir sayfasında herhangi bir hücreye =mart_toplam yazdığınızda, orijinal hücredeki mart ayı toplamı görünecek.
***HATA MESAJLARININ ANLAMI: Excel'de formüller kullandığımızda, hücrelerde bazen hata mesajları çıkıyor. Bunların anlamı nedir? O halde size hata mesajlarının anlamını açıklayalım. #SAYI/0! (#DIV /0!) Formülünüz bir sayıyı sıfıra bölmeye veya bölme işlemi için boş bir hücreye göndermeye çalışıyor. Bildiğiniz gibi bir sayı sıfıra bölünemez. #AD? (#NAME?) Formül, çalışma tablosunda bulunmayan bir alan adına başvuru yapıyor. Hücrelerinizi adlandırdıysanız, yazım yanlışı yapmış ta olabilirsiniz. #YOK! (#NULL?) Formülde hücre başvurularını bağımsız değişkenlerden ayırmak için virgül veya noktalı virgül kullanmanız gereken yerlerde boşluk kullandığınızı gösterir. #SAYI! (#NUMBER!) Formülünüzde bir sayı ile ilgili bir sorunla karşılaştığınızı gösterir. Bu, Excel formülünde yanlış türde bir bağımsız değişken veya hesaplama sonucu, çalışma sayfasında görüntülenemeyecek kadar büyük veya küçük bir değer olabilir. #REF! Excel, geçersiz bir hücre başvurusu ile karşılaştığında belirir. Bu, formül içinde başvurulmuş bir hücreyi sildiğinizde veya üzerine başka bir hücre yapıştırdığınızda olabilir. #DEĞER! (#VALUE!) Bir formülde yanlış türde bir bağımsız değişken, yanlış tür bir işlem kullandığınızda veya metin girişi içeren hücrelere başvuru yapan matematik işlemler yapmaya kalkıştığınızda belirir.
***BÜYÜK KÜÇÜK HARF DEĞİŞİMİ: Word'de büyük harflerle yazdığımız sözcükleri küçük, küçük harflerle yazdıklarımızı büyük yapmayı öğrenmiştik. Excel'de bunun için bir kısayol tuş kombinasyonu yok mu? Bunun için bir klavye kombinasyonu yok ama yaratacağınız iki ufak makro ile bu işi kendiniz halledebilirsiniz. Metni büyük harfli yapmak için şu makroyu kullanın:
Sub BuyukHarf() For Each c In Selection.Cells c.Value=Ucase$(c.Value) Next c End Sub Metni küçük harf yapmak içinse şu makroyu kullanın: Sub KucukHarf() For Each c In Selection.Cells c.Value=Lcase$(c.Value) Next c End Sub
Bu makroları kullanmak için, içindeki sözcükleri değiştirmek istediğiniz hücreleri seçin ve makroyu çalıştırın. İsterseniz bu makroları araç çubuğuna düğme olarak da atayabilirsiniz. (Makro yaratmayı bilmiyorsanız, bkz. 95 no'lu püf noktası.)
***OTOMATİK DOLDURMA: Excel, haftanın günlerini, ayları ve rakamları otomatik doldurabilir. Örneğin bir hücreye Ocak yazın; bu hücreyi seçili duruma getirip sağ alt köşesindeki noktayı fare ile çekiştirerek seçili alanı sütunun altına doğru 4-5 hücre genişletin. Diğer hücrelerin (Şubat, Mart, Nisan,…) olarak dolduğunu göreceksiniz. Rakamlarda ise en az iki veri girişi gerekir. Örneğin bir sütunda ilk hücreye 1, ikinci hücreye 2 yazıp aynı işlemi yaparsanız, geri kalan hücreler (3, 4, 5,…) olarak dolar. Bu tür verilerde ilk iki hücreye birer atlamalı doldurma yaparsanız (örneğin 1 ve 3 ya da Ocak, Mart) otomatik doldurma işlemi de birer atlamalı devam eder (1, 3, 5, 7, 9… veya Ocak, Mart, Mayıs,… gibi). Sadece gün, ay ve rakamlarla da sınırlı değilsiniz. Otomatik doldurulacak serileri kendiniz tanımlayabilirsiniz. Bunun için Araçlar*Seçenekler*Özel Listeler (Tools*Options*Custom Lists) bölümüne girip YENİ LİSTE seçeneğini işaretleyin ve Liste Girdileri (List entries) kısmına serinizi yazıp Ekle (Add) düğmesine tıklayın.
***SEÇİLİ SÜTUNU BAŞKA SÜTUNA TAŞIMA: Excel'de seçili bir sütunu nasıl başka bir sütuna taşırım? Excel'de belirli bir hücre alanını seçtiyseniz, bu alanın etafında bir kontur çizgisi oluşur. Fare imlecini bu kontur çizgisinin üzerine getirdiğinizde, imleç ok işareti halini alır. Bu imleçle bir hücre alanını boş bir alana sürükleyip bırakabilirsiniz. Böylece veriler bir alandan başka bir alana taşınmış olur. Ama sürüklediğiniz alan dolu ise, buradaki verilerin silineceği uyarısı ekrana gelir. Bu işlemi yaparken <Shift> tuşunu basılı tutarsanız, seçili alan kopyalanır, yani ayni alandan iki tane olur. Burada da sürüklediğiniz alan dolu ise, buradaki verilerin silineceği uyarısı ekrana gelir. Aynı işlemi <Ctrl>+<Shift> tuşlarına basarak gerçekleştirirseniz, taşıma yaptığınız alanda yeni bir sütun oluşur ve komşu hücrelerdeki veriler bozulmadan verileriniz araya girer.
***BİRİM DÖNÜŞTÜRME: Elimizde pound, Fahrenhaeit, galon gibi metrik sistemde kullanılmayan birimler cinsinden değerler var. Bunları Excel'de kolayca metrik sisteme dönüştürebilir miyiz? Evet. Ama önce Araçlar*İçine Ekle (Tools*Add-Ins) komutu ile çıkan diyalog kutusundan Çözümleme Araç Paketi'ni (Analysis ToolPak) işaretleyip bu modülün yüklenmesini sağlamalısınız. Bu işlem tamamlandıktan sonra ÇEVİR (CONVERT) fonksiyonunu kullanarak birimleri dönüştürebilirsiniz. Aşağıda sırasıyla libreyi kilograma, Fahrenheit'ı Celcius'a, litreyi galona, watt'ı beygirgücüne dönüştürmek için verdiğimiz 4 örnek fonksiyonlara bakabilirsiniz. Bunlarda rakam yerine hücre adresi yazarsanız o hücredeki rakama göre işlem yapılır. Diğer birimlerin nasıl kullanılacağını Excel Yardım dosyalarında ÇEVİR (CONVERT) sözcüğünü aratarak bulabilirsiniz. =ÇEVİR(1; "lbm"; "kg") =ÇEVİR(78; "F"; "C") =ÇEVİR(C12; "lt"; "gal") =ÇEVİR(30; "w"; "h")
***HÜCRE ORTASINA ÇİZGİ ÇİZMEK: Bir sayının iptal edildiğini göstermek için Bir Excel hücresinin üzerini bir köşeden bir köşeye çizmemiz gerekiyor. Ama hücrenin boyutunun değiştiğinde çizginin de boyunun buna göre hizalanmasını istiyoruz. Çizim (Drawing) araç çubuğunu açın. Bu araç çubuğu üzerindeki Çizgi (Line) düğmesine tıklayın. Fare imleci bir artı işaretine dönüşecektir. Diyagonal olarak çizeceğiniz hücrenin üzerine gelin, klavyeden <Alt> tuşuna basın ve basılı tutun; çizginizi çizin. <Alt> tuşuna basıp bu çizgiyi çizince çizgi bu hücreye yapıştırılır. Artık hücre bir yere taşınırsa ya da boyutu değişirse çizginin boyutları da otomatik olarak buna göre değişecektir. Çizginin renk, kalınlık gibi özelliklerini ayarlamak için çizginin üzerine çift tıklayın ve açılan diyalog kutusundan gerekli ayarları yapın.
***HÜCREYİ METNE UYDURMAK. Excel'de yazdığınız bir metnin yazıldığı hücreye tamı tamına uymasını sağlamak için Biçim*Sütun*En Uygun Genişlik (Format*Column*AutoFit) komutunu kullanabilirsiniz. Bu işlemin en pratik yolu ise, metni girdikten sonra fare imlecini hücrenin bulunduğu sütunun başlığına götürüp, sağ hücre sınırı üzerine çift tıklamaktır. Aynı şey satırlar için de geçerlidir.
***ÇOK UZUN SAYFALAR. Excel durum çubuğu tüm sayfaları aynı anda görüntülemeye yetmez. Tüm sayfaları görmek için durum çubuğunun sağındaki sola sağa kaydırma düğmelerinin üzerine sağ fare tuşu ile tıklayın ve istediğinizi seçin.
***OTOMATİK TOPLAM. Bir sütundaki tüm değerleri toplamını o sütunun altındaki hücreye yazdırmak istiyorsanız, bu hücreye gelip araç çubuğundaki Otomatik Toplam (üzerinde sigma simgesi var) düğmesine tıklayabilirsiniz. Klavyeyi tercih edenler ise <Alt>+<Shift>+0 tuşuna basabilir.
***ENTER TUŞUNU KONTROL EDİN. Excel'de bir hücreye yazdıktan sonra <Enter> tuşuna basarsanız, etkin hücre seçicisi bir alt hücreye, <Shift>+<Enter> tuşuna basarsanız bir üst hücreye geçer. Ama genelde alt alta hücreleri değil yan yana hücreleri dolduruyorsanız bu düzeni değiştirebilirsiniz. Araçlar*Seçenekler*Düzen (Tools*Options*Edit) bölmesine girin, Yön bölmesini Sağ olarak belirleyin. Artık <Enter> tuşuna bastığınızda bir sağdaki hücre seçilecek.
***HIZLI KOPYALAMA. Bir hücrenin içeriğini bir alttaki hücreye kopyalamak istiyorsanız, alt hücreye gidip <Ctrl>+<"> tuşlarına basın.
***FORMÜL KOPYALAMA. Aynı formülü aynı anda birden fazla hücreye girmek için, hücrelerin tümünü seçin, formülü yazın ve <Ctrl>+<Enter> tuşuna basın.
***BÜYÜK ALANLARI SEÇMEK. Büyük bir veri alanını fare ile kaydırarak seçmek yerine bir anda geniş bir seçili alan oluşturabilirsiniz. Bunun için <Ctrl>+* tuşlarına basmanız yeterli. Excel sizin için bu büyük alanı seçecektir.
***EXCEL'DEN WORD'E TABLO AKTARMA: Bunun üç yolu var: Basit Yapıştırma (bkz. Bunları da Bilin!; xx. Tablo Yapıştırma); Gömme; ve Bağlama. Basit yapıştırma hesap tablosunun sadece bir görüntüsünü yapıştırır. Excel'de bu hesap tablosunu açıp yapacağınız değişiklikler, Word'e yapıştırılmış tabloya yansımaz. Gömme (Embedding) işleminde ise, Excel tablosunda yapacağınız değişiklikler Word'e yapıştırılmış tabloya yansımaz, ancak Word'deki tablo üzerine çift tıkladığınızda, tablo ile birlikte Word'ün araç çubuğu ve menüleri Excel'inki gibi olur ve tablo üzerinde gerekli değişiklikler yapılabilir. Gömme işlemi için şu adımları izleyeceksiniz: Excel'deki tabloyu seçip <Ctrl>+C tuşlarıyla kopyaladıktan sonra Word'e geçin ve Düzen*Özel Yapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Açılan diyalog kutusunda Yapıştır (Paste) ve Microsoft Excel Çalışma Sayfası Nesne'yi ( Microsoft Excel Worksheet Object) seçin. Tamam düğmesine tıklayın. Bağlama (Linking) işlemi ise Excel'deki tabloda sonradan yaptığınız değişikliklerin, Word'e yapıştırdığınız tabloya yansımasını sağlar. Bağlama işlemi için şu adımları izleyeceksiniz: Excel'deki tabloyu seçip <Ctrl>+C tuşlarıyla kopyaladıktan sonra Word'e geçin ve Düzen*Özel Yapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Açılan diyalog kutusunda Bağ Yapıştır (Paste Link) ve Biçimlendirilmiş Metin'i (Formatted Text) seçip Tamam düğmesine tıklayın. Word'deki tablo üzerine sağ fare tuşu ile tıklayıp açılan menüden Bağlantıyı Güncelleştir (Update Link) komutuna tıklarsanız, tablonuz Excel'de yapılan değişikliklere göre güncellenir. Bu menüde Excel'de bağlantı kurulmuş dosyayı açmak için de komutlar vardır.
***Bazı tablolarımız, sayfayı yatay konuma getirsek bile sayfaya sığmıyor. Ne yapmalıyız? Önce araç çubuğundaki Sayfa Önizleme (Print Preview) düğmesine tıklayarak sayfanın baskıdan önceki görünümüne geçin. Üstteki Kenar Boşluğu (Margins) düğmesine tıklayın. Hücrelerin ve sayfanın sınırları belli olacak; bunları çekiştirerek hem hücrelere sığmayan metinleri düzeltebilir, hem de sayfada yazılabilecek alanın boyutlarını genişletebilirsiniz. Tablonuz bir sayfaya yine sığmıyorsa Ayarla (Setup) düğmesine tıklayın. Karşınıza sayfa yapısını ve diğer sayfa ayarlarını yapabileceğiniz bir diyalog kutusu gelecek. Burada sayfanın yatay dikey ayarlarını yapabileceğiniz gibi, Sığdır (Fit to) seçeneğini işaretleyerek, tablonuzu enine ve boyuna kaç sayfaya sığdırmak istediğinizi belirleyebilirsiniz. Gerekirse Küçültme/Büyütme (Adjust to) alanına yüzde cinsinden değerler girerek tablonuzu büyütüp küçültebilirsiniz. Bu işlemler hücreleri ve yazıtipin i uygun boyutlarsa getirecektir. Tabii fazla uzun bir tablo hazırlamışsanız, bunu tek sayfaya sığdırmak, yazıların okunamayacak kadar küçülmesine yol açacaktır. Fazla zorlamayın ve tablonuzu birden fazla sayfada sunmanın yollarını arayın. Ne de olsa bir kağıdın boyutları sınırlıdır.
***Hücrenin içinde birden fazla satır kullanmanın yolu nedir? Sütun başlıklarınızın birinci satırda yer aldığını varsayalım. Satırın başındaki satır numarasına bir kere tıklayın ve tüm satırı seçili duruma getirin. Biçim*Hücreler (Format*Cells) komutunu çalıştırın. Ekrana gelecek olan diyalog kutusundan Hizalama (Alignment) bölümüne gidin. Bu bölümde de hücre içerisindeki metnin yatay ve dikey olarak nasıl yerleştirileceği ayarlanabilir. Bunun hemen yanındaki Metni Sar (Wrap Text) seçeneğini aktif hale getirirseniz, hücre içerisinde istediğiniz kadar satır kullanabilirsiniz. Excel hücre içerisindeki satırları otomatik olarak bir alta kaydırır. Eğer satırı istediğiniz yerde alta geçirmek istiyorsanız hücre içerisinde satırı yazarken <Enter> yerine <Alt+Enter> tuşlarını kullanarak satırı bir alta kaydırabilirsiniz.
***İki farklı sayfadaki hesap tablolarımı raporumuzun tek sayfasına nasıl bastırabiliriz? Diyelim ki Excel kitabınızın ilk sayfasında (Sayfa1- "Sheet1") aşağıdaki gibi bir tablo var. Sayfa2'de ise çok benzer, ancak B Grubu olarak adlandırılmış birtakım veriler olsun. B Grubu verileri A Grubu verilerinin tam altına taşınmış halde yazıcı çıkışı almak istiyorsunuz. O halde Sayfa2'ye (Sheet2) gidin. Görünüm*Araç Çubuğu*Özelleştir (View*Toolbars*Customize) düğmesine tıklayın. Kategoriler (Categories) listesinde Yardımcı (Utility) seçeneğinin üzerine gelin. Sağ tarafta, üzerinde fotoğraf makinesi simgesi olan düğmeyi araç çubuğuna sürükleyip bırakın. Bu kamera düğmesidir. Diyalog kutularını kapattıktan sonra Sayfa2'de veri girilmiş alanı seçin (Burada A1:D6) ve kamera düğmesine tıklayın. Sayfa1'e geçip bu sayfanın altındaki uygun bir hücreye (örneğimizde A8) tıklayın. Sayfa2'deki verilerin bir görüntüsü Sayfa1'in üzerine yapıştırılacaktır. <Alt> tuşunu basılı tutarak yapıştırılan görüntüyü uygun bir konuma sürükleyin. Yapıştırdığınız alanın çerçevesini silmek için üzerine sağ fare tuşu ile tıklayıp menüden Nesneyi Biçimle (Format Object) komutunu çalıştırın. Desen (Pattern) bölmesinde Hiçbiri (None) seçeneğini işaretleyip Tamam düğmesine tıklayın. Aşağıdaki gibi bir tablo elde edeceksiniz. Sayfa2'deki değerleri değiştirirseniz, Sayfa1'e yapıştırdığınız alan içindeki değerler de değişecek.
***SEÇİMİN VAZİYETİ. Bir Excel çalışma sayfasında bir dizi hücreyi seçtikten sonra bu seçim alanındaki bazı bilgileri Excel penceresinin hemen altındaki durum çubuğunda bulunan Otomatik Hesaplama kutusundan alabilirsiniz. Bu kutuda normalde seçtiğiniz hücredeki sayıların toplamı görüntülenir. Ancak bu kutunun üzerine gidip sağ fare düğmesine bastığınızda bir menü açılır. Bu menüden seçimle ilgili ortalama, sayı adedi, en büyük ve en küçük değerleri ve elbette sayıların toplamını ekrana getirebilirsiniz.
***BAŞLIK ORTALAMA. Çalışma tablosunun bir satırında belirli hücreler arasına ortalanmış bir başlık yazmak istiyorsanız, ilk hücreye başlığınızı yazın. Sonra o satırda ilk hücre ile birlikte ortalama yapılacak tüm hücreleri seçin ve araç çubuğunda Sütunlar Arasında Ortala (Merge and Center) düğmesine tıklayın.
***TABLO YAPIŞTIRMA. Excel'de hazırladığınız tabloyu bir Word belgesine, Word tablolarına benzer bir şekilde yapıştırmak istiyorsanız, tabloyu Excel'de seçip <Ctrl>+C tuşlarına basın. Daha sonra Word belgesine geçip Düzen*ÖzelYapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Türü (As) kısmında Biçimlendirilmiş Metin'i (Formatted Text) seçip Tamam düğmesine tıklayın.
***WORD'DEN EXCEL'E TABLO. Word'de hazırladığınız bir tablo varsa bunu Excel'e kes/yapıştır yöntemi ile biçimi bozulmadan aktarabilmeniz için o tablonun Word'ün tablo yaratma fonksiyonları ile değil, aralarına sekme (Tab) verilerek hazırlanmış olması gerekir. Bu sekmeler, Excel'de verinin bir sağdaki hücreye yazılacağını belirtir.
***EXCEL'DE BİR GRAFİĞİ NASIL ÇİZDİRİRİZ? Bunu basit bir örnek üzerinde açıklayalım. Diyelim ki aşağıdaki gibi bir veritabanımız var. Bu veritabanında belirtilen kamyonların her ay taşıdıkları yük miktarı grafik olarak gösterilmek isteniyor. Önce bu tablonun tamamını seçin ve araç çubuğundaki Grafik sihirbazı (Chart Wizard) butonuna tıklayın. İmleç artı işaretine dönüşecektir. Bu imleç ile hesap tablosunun boş bir alanına bir dikdörtgen çizin. Karşınıza Grafik sihirbazının 1. adımı çıkacak. Tablonun tamamını önceden seçtiğiniz için Aralık (Data range) kısmında değişiklik yapmanız gerekmez; İleri (Next) düğmesine tıklayın. 2. ve 3. adımlarda grafiğinizin biçimini seçeceksiniz; bu tercih size kalmış. 4. adımda satır veya sütunlardaki verilerin grafik üzerindeki yerleşimi ile ilgili ayarlar var. Örneğimizde bu diyalog kutusunda bir değişiklik yapmak gerekmiyor; ama diyalog kutusunda görünen örnek grafiğe göre bu seçeneklerin ne işe yaradığını kolayca görebilirsiniz. 5. adımda göstergeyi (lejand) ekleme seçeneğinin yanı sıra, grafik başlığını ve eksen başl ıklarını yazabileceğiniz alanlar bulunur. Bunları doldurun. Son düğmesine tıkladığınızda grafiğiniz oluşacak. Grafiğin renklerini, çizgi ve kenarlık kalınlıklarını değiştirmek için, Grafiğin üzerine çift tıklayın; daha sonra biçimini değiştirmek istediğiniz öğenin üzerine çift tıklayın. Karşınıza biçimle ilgili her tür değişikliği yapabileceğiniz bir diyalog kutusu gelecek.
***RAKAMLARIN EN YAKIN TAM SAYIYA YUVARLANMASI: Bunun için Excel'in YUVARLA (ROUND) fonksiyonundan yararlanabilirsiniz. Ancak, fonksiyonlar verilerin bulunduğu hücrelerde kullanılamazlar; yoksa fonksiyon döngüye girer. Bu yüzden, bir sütuna sayıları girdiyseniz, yanındaki sütuna YUVARLA fonksiyonu ile yuvarlatılmış hallerini yazmalısınız. Sonra gerekirse gerçek rakamların bulunduğu sütunu seçip, sağ fare menüsünden Gizle (Hide) komutu ile bu sütunu gizleyebilirsiniz. Şimdi YUVARLA fonksiyonunun nasıl kullanıldığını anlatalım: =YUVARLA(A5;-1) gibi bir değer A5 sütunundaki rakamı bir basamak yuvarlar. Örneğin rakam 3456 ise 3460 yapar. -1 yerine -2 kullansaydık yuvarlanmış rakam 3500 olacaktı. Burada eksi (-) işareti sizi şaşırtmasın: Burada 1, 2 gibi pozitif bir değer kullansaydık, varsa ondalık kesirden sonrasını yuvarlayacaktı. Örneğin 3456,45 gibi b ir rakam için =YUVARLA(A5;1) fonksiyonunu kullanırsanız, yuvarlanmış rakam 3456,5 olur.
-Raporumuzda matrisler kullanacağız. Bu matrislerin çarpımını Excel'de otomatik yaptırabilir miyiz? Excel bu özelliğe sahip. Örneğin çalışma tablonuzun A1:C3 alanında 3x3'lük bir matris ile F1:G3 alanında 3x2'lik birer matris olsun. (İki matrisin çarpılabilmesi için, ilk matrisin sütun sayısının, ikinci matrisin satır sayısına eşit olması gerektiğini hatırlatalım.) 3x3'lük (mxn formatındaki) matris ile 3x2'lik (nxp formatındaki) iki matris çarpılırsa, 3x2'lik (mxp formatında) yeni bir matris oluşur. O halde çalışma tablomuzun boş ve uygun bir yerinde 3x2'lik bir alan seçin ve bu alana =DÇARP(A1:C3; F1:G3) formülünü girip (İngilizce Excel kullanıyorsanız DÇARP yerine MMULT fonksiyonunu kullanın) <Shift>+<Ctrl>+<Enter> tuşlarına basın. İşte matris çarpımınız karşınızda…
***Makroları tüm kitaplarda geçerli kılmanın yolu: Bu, Excel'i yaratanların bir azizliği. Excel'de makrolar Word'den farklı bir şekilde kaydedilir. Makrolarınızı tüm belgelerde geçerli kılmak için şu yolu izlemelisiniz: Excel'de bir kitap (workbook) açın. Araçlar*Makro Kaydet*Yeni Makro Kaydet (Tools*Record Macro*Record New Macro) komutuna tıklayın. Karşınıza gelen diyalog kutusuna yeni makronuzun adını girin ve Seçenekler (Options) düğmesine tıklayın. Saklama Yeri (Store in) kısmında Kişisel Makro Çalışma Kitabı (Personal Macro Workbook) seçeneğini işaretleyin. Tamam düğmesine tıklayarak açılan Modül sayfasında yeni makronuzu yazın. (Bu şekilde makro yazmak için Visual Basic for Applications dilini bilmeniz veya elinizde makro örneklerinin olması gerekir.) Dosyayı PERSONAL.XLS adıyla EXCEL\XLSTART dizinine kaydedin. Bundan böyle her Excel'i açtığınızda bu dosya karşınıza gelecek, yarattığı nız her yeni makro bu dosyaya eklenecek ve üzerine açtığınız tüm dosyalarda tüm makrolarınız geçerli olacak. Tabii, Excel'i her açtığınızda PERSONAL.XLS dosyasının görünmesini istemeyebilirsiniz. Öyleyse bu dosya açıldığında Pencere*Gizle (Windows*Hide) komutunu çalıştırın. Yeni bir makro yaratacağınız zaman bu dosyayı Pencere*Göster (Window*Unhide) komutuyla görünür hale getirmeniz gerektiğini de unutmayın.
***Formül (işlev) kullanarak yaptığım hesapların, formül olarak değil, rakamsal değer olarak görünmesini istiyorum. Bir hücrede formül kullanarak yaptığınız hesabı başka bir hücreye kopyalayacaksanız, bu hücreyi seçin ve Ctrl+C tuşları ile kopyalayın. Sonra kopyalama yapacağınız hücreye geçerek Düzen*ÖzelYapıştır (Edit*Paste Special) komutunu çalıştırın. Ekrana gelen diyalog kutusunda Değerleri (Values) seçeneğini işaretleyip Tamam düğmesine tıklayın. Ama bir hücre veya hücre grubundaki formülleri rakamsal değere çevirmek istiyorsanız, şu makroyu da kullanabilirsiniz: Sub Form2Deger() For Each c In Selection.C ells c.Formula=c.Value Next c End Sub
***DİKİNE BAŞLIKLAR KULLANMAK: Excel tablonuzda dikine başlıklar kullanmak istiyorsanız, başlığın yer aldığı hücreyi seçin, üzerine sağ fare tuşu ile tıklayıp Hücreleri Biçimle (Format Cells) komutunu çalıştırın. Hizalama (Alignment) bölmesine geçip Yönelim (Orientation) kısmından dikine başlık formatını seçip Tamam düğmesine tıklayın.
***OTOMATİK BİÇİM. Excel'de hazırladığınız tablolara şık bir görünüm vermek istiyorsanız, tabloyu seçip Biçim*Otomatik Biçim (Format*AutoFormat) komutunu çalıştırın. Karşınıza gelen diyalog kutusunda pek çok tablo biçimini örnekleri ile birlikte bulacaksınız.
***ROMEN RAKAMLARI. Bir sayının Romen rakamları ile görünmesini istiyorsanız, ROMEN() formülünü kullanabilirsiniz. B2 hücresinde 1996 sayısının olduğunu varsayalım. Eğer A2 hücresinde bu sayıyı Romen rakamı ile görmek istiyorsanız, bütün yapacağınız şey A2 hücresine ROMEN(B2) formülünü girmektir.
***HÜCRE DEĞERİNİ ARTTIRIP AZALTACAK DÜĞMELER: Hesap tablonuza bir hücrenin değerini artırıp azaltacak düğmeler eklemek için Fırıldak (Spinners) özelliğini kullanabilirsiniz. Bu düğmeyi kullanmak için herhangi bir hücreye herhangi bir değer girin. Forms (Formlar) araç çubuğundan Fırıldak aracının düğmesine basın. Farenizi kullanarak hesap tablosunda istediğiniz yere istediğiniz boyutta bir fırıldak çizin. Fırıldak üzerine sağ fare tuşuyla basın; Nesne Biçimle (Format Object) komutunu çalıştırın. Diyalog kutusunun Hücre Bağlantısı (Cell Link) bölmesinde sayının etkileyeceği adresi girin (örneğin B3 için $b$3). Bu diyalog kutusundan ayrıca hücrenin alabileceği minimum ve maksimum değerleri, artış miktarını ayarlayabilirsiniz. İşte bu kadar. Artık arttırma/azaltma düğmenizi kullanabilirsiniz.
***EXCEL İÇİNDE HESAP MAKİNASI BASİT hesaplamalar yapmak için de Excel'in formülleri ile uğraşmaya değmez ki. Excel araç çubuğuna bir hesap makinesi simgesi ekleyip bu düğmeye basılınca Windows 95'in basit hesap makinesinin açılmasını sağlayarak işlerinizi kolaylaştırabilirsiniz. Bunu yapmak için aşağıdaki adımları takip etmeniz yeterli: • Herhangi bir Excel araç çubuğunun üzerine sağ fare düğmesi ile tıklayın ve Özelleştir komutunu çalıştırın. • Komutlar bölümüne gelin. • Kategoriler bölümünde Araçlar seçeneğine gelin. • Sol taraftaki listeden Özel seçeneğine gelin, yan tarafında minik bir hesap makinesi simgesi olması lazım. Bu seçeneği sürükleyip istediğiniz bir araç çubuğunun üzerine bırak. • Kapat düğmesine basarak diyalog kutusunu kapatın. Bundan sonra Excel içinde mini bir hesaplama yapmak istediğiniz zaman bütün yapacağınız araç çubuğuna eklemiş olduğunuz hesap makinesi düğmesine basmak. Hesap makinesi programı açılacaktır.
***EXCEL SAYFALARINI BİRLEŞTİRMEK Bir Excel çalışma kitabının içerisinde bulunan bir veya daha fazla çalışma sayfasını başka bir çalışma kitabına almak istiyorsanız, bütün yapacağınız önce hedef, daha sonra da kaynak Excel çalışma kitabını açmak. Daha sonra Pencere menusundan Yerleştir * Yatay komutunu çalıştırarak iki dosyanın da içeriğinin ekranda görünmesini sağlayın. Kopyalamak ya da taşımak istediğiniz çalışma sayfalarının alt tarafında bulunan sayfa TAB'larından fare ile tutun ve hedef Excel çalışma kitabının üzerine bırakın. Bu işlemi yaptığınızda sayfayı taşımış olacaksınız. Eğer sayfayı kopyalamak, yani orijinalini kaynak çalışma kitabında bırakmak istiyorsanız sürükle ve bırak işlemi sırasında CTRL tuşuna basın ve basılı tutun. Sürüklenen simgenin yanında bir + (artı) işareti belirecektir. Bu işaret sayfanın "kopyalandığını" gösterir.
***SÜTUNLARI SATIR OLARAK KOPYALAMAK: Excel'de Sayfa1 de hazırladığım bir formun başlığı A1 ile A10 hücreleri arasında bulunmaktadır. Sayfa1 de A sütununa yazılmış bu verileri Sayfa2 de 1. satıra kopyalamak istiyorum. Bu işlemi yapabileceğim en kısa yol hangisidir?
Excel'de bu olay çok hızlı bir şekilde gerçekleştirilebilir. Tablonuza girmiş olduğunuz veri başlıkları Şekil1 deki gibi Sayfa1 de olup Ayları içersin. Veri girilmiş olan bu hücreleri seçin ve Kopyala komutunu kullanarak kopyalayın. Sonra Sayfa2'ye geçin, veriyi yapıştırmak istediğiniz satırın ilk hücresini seçin ve Düzen (Edit) menüsünden Özel Yapıştır (Paste Special) seçeneğini tıklayın. Ekrana Özel Yapıştır (Paste Special) penceresi gelecektir. Bu pencerenin sağ alt kısmında bulunan Devrik (Transpose) seçenek düğmesini tıklayın ve Tamam düğmesine basın. Şekil2 deki görüntüyü elde etmiş olacaksınız.
***VERİLERİ FORM HALİNDE DÜZENLEMEK: Excel'de girdiğimiz verileri bir form halinde düzenlemek, bu forma yeni veriler girmek ve istediğimiz verileri aratmak mümkün mü? Elbette. Örneğin elimizde firma isim ve telefonlarının bulunduğu bir veritabanı olsun. Bu veritabanın tümünü seçip Veri*Form (Data*Form) komutuna tıklayın. Karşınıza aşağıdaki gibi bir form kutusu gelecek. Bu formu dBase tarzı gerçek bir veritabanı formu olarak kullanabilirsiniz. Yeni (New) komutuna tıklayarak ilgili alanlara yeni veriler eklerseniz, bunlar Excel tablonuzda en alt satıra eklenecektir. Bu şekilde büyük bir veritabanı oluşturduysanız, Ölçüt (Criteria) komutuna tıklayarak istediğiniz gibi arama yaptırabilirsiniz.
***ZAMAN GRAFİĞİNİN EĞİLİMİ: Excel'de bir zaman serisine göre girdiğimiz verilerle bir çubuk grafik hazırladık. Bu çubuk grafik üzerinde serinin genel gidişini (trendini) gösterebilir miyiz? Bunun için EĞİLİM (TREND) işlevini kullanacaksınız. Örneğin elimizde aşağıdaki gibi bir veritabanı olsun. Satış Trendini (eğilimini) hesaplamak için, A3 alanına Satış Trendi yazdıktan sonra B3:G3 alanını seçin. Hemen ardından =EĞİLİM(B2:G2) formülünü yazıp <Ctrl>+<Shift>+<Enter> tuşlarına aynı anda basın. Böylece satış trendi değerlerini bulmuş oldunuz. Bunu grafiğe dönüştürmek içinse, A1:G3 arasındaki hücreleri seçin, Grafik Sihirbazı (Chart Wizard) düğmesine tıklayıp çalışma sayfası üzerinde bir grafik alanı yaratın. Grafik Sihirbazı'nın 2. adımında tipi olarak karma (çizgi-çubuk) grafik türünü, 3. adımda ilk seçeneği işaretleyin. Böylece aşağıdaki gibi, hem aylık satışları hem de satış trendini gösteren bir grafik elde edeceksiniz.
(buradaki bilgiler Microsoft Word de toplam 456 sayfa tutmaktadır)
Aradığınız bilgileri burada bulamadıysanız lütfen daysoft@hotmail.com veya daysoft@gmail.com a e-mail gönderin.En kısa zamanda size cevabı gönderilecektir.
Saygılarımızla DaYSoFT (Daylight Software)
emek verip yazmışsın. ellerin dert görmesin. güzel olmuş
Bilgiyi paylaşmak güzel. Sağol
DIR/AS:Aktif dizindeki sadece sistem dosyalarını gösterir.
DIR/AA:Aktif dizindeki sadece arşiv niteliği taşıyan dosyaları görüntüler.
DIR/AR:Aktif dizin içindeki sadece okunur dosyaları görüntüler.
DIR/ON:Gösterimi alfabetik sıraya dizer.
DIR/OS:Dosya boyutuna göre küçükten büyüğe sıralar.
DIR/OE:Uzantıya göre sıralar.
DIR/OD:Zamana göre sıralar.Değişim tarihi
DIR/L:Küçük harfle listeleme yapar.
CD:Bu komut bir dizinden diğerine geçişi sağlar.
CD <DİZİN ADI>:Dizin adı kısmına girilen dizinin içine girer.ÖRN: C:\>CD BATU
CD.. :CD.. komutu aktif dizinden çıkışı sağlar.Aktif dizinden çıkılıp bir üst dizine gidilir.
CD...:Bu komutta aktif dizinin iki üstüne çıkışı sağlar.
CD\:Direk ana dizine çıkışı sağlar
DEL:Dosya silmeye yarar.Kullanımı DEL <DOSYA ISMI> Örn: C:\>DEL Batu.TXT
DEL *.*:Aktif dizindeki tüm dosyaları silmeye yarar.
REN:Rename in kısaltmasidir.Dosya ve dizin ismi değiştirmeye yarar. Kullanımı REN <ESKI DOSYA ISMI> <YENI DOSYA ISMI> ÖRN:C:\>REN Batu.TXT Batuhan.TXT
MD:Make Directory içi boş bir dizin yaratmaya yarar.Kullanımı MD <DIZIN ISMI> Örn: C:\>MD Batu
RD:Remove Directory içi boş bir dizini silmemize yarar.Kullanımı RD <DIZIN ISMI>
COPY:Bir dosyayı bir yerden başka bir yere kopyalama amacıyla kullanılır. Kullanımı COPY <DOSYA ADI YOLUYLA> <KOPYALANACAĞI YER> ÖRN:C:\>COPY C:\Batu.TXT C:\Batu\ NoT:Yukarıdaki örnekte ana dizinde bulunan Batu.TXT dosyası Batu dizini içine kopyalanıyor.
TYPE:Bu komut bir tür edit programı gibi çalışır.Yani verilen dosyanın içinde ne tür kayıtların bulunduğunu bize gösterir.Kullanımı TYPE <DOSYA ADI> Örn:C:\>TYPE Batu.TXT
COPY CON:Bu komut copy komutuna bağlıdır.Fakat işemi farklıdır.Yeni bir dosya yaratmaya ve içine birşeyler yazmaya yarar.Kullanımı COPY CON <OLUŞTURULACAK DOSYA İSMİ> ÖRN:C:\>COPY CON Batu.exe NoT:Yukarıda verilen şekilde yazılıp enter a basıldığında dos bir alt satıra geçerek kayıt girmemizi bekler tüm kayıtlar bittikten sonra F6 fonksiyon tuşuna basarız.Ve girişi keseriz ve kayıt ederiz.enter tuşuna basarak işlemi bitirip tekrar prompt a geri döneriz.
PROMPT:DOS un simgesini değiştirir.DOS un genel promptu C:\> tır siz bunu bu komutla değiştirebilirsiniz. ÖRN:C:\>PROMPT Batu: ESKİ HALİ:C:\> YENİ HALİ:Batu: Geri getirmek için prompt komutundan sonra $P$G ibaresini kullanın.
UNDELETE:Bu komut ile önceden sildiğiniz dosyaları geri çağırabilirsiniz.Fakat dosyanın yeri üzerine başka bir kayıt yapılmadıysa geri çağırma imkanınız vardır.Aksi takdirde kurtulmaz.
FORMAT(!!!Dikkat!!!):Bu komut disk veya disket birimlerinin içindeki tüm kayıtları silerek ilk alındığında hazır bulunan hale getirir.Bir kere çalıştırıldıktan sonra geri dönüşü yoktur. KULLANIMI:FORMAT <DISK ISMI> <PARAMETRE> ÖRN:C:\>FORMAT C:/S /S:Bu parametre ile diske format atıldıktan sonra başlangıç dosyalarınıda diske tekrar kayıt eder.Böylece disk bilgisayrı başlatabilir. /Q:Hızlı format atar.Normal formattan farklı olarak daha hızlıdır ve dosyaları silmekle yetinir.Disketlere zarar verbilir. /C:Format sırasında bozuk sektörleri tarar.Ve yeni bulursa ekler veya eskileri kurtarmaya çalışır.
UNFORMAT(DOS 6,22 ve öncesi için geçerlidir):Bu komut ile önceden formatladığınız bir diski veya disketi tekrar eski haline getirebilirsiniz.(Fazla güvenmeyin)
XCOPY:COPY komutundan farklı olarak bir çok işlevi vardır.Kullanımı copy komutu ile aynıdır fakat xcopy de parametre kullanımına izin vardır. /S:Bu parametre ile belirtilen dizindeki tüm alt dizinleride hedefe kopyalar. /H:Kopyalama yaparken gizli dosyalarıda kopyalar. /P:Her kopyalamada onay ister. /Y:Eğer kopyalanacak dosya dizinde varsa sormadan direk kopyalar. ÖRN:C:\>Batuhan \Batu\*.* \Batu /S/Y
ATTRIB:Dosyaların özelliklerini değiştirmeye ve oluşturmaya yarar.Kullanımı ATTRIB <DOSYA ISMI> <PARAMETRE> ÖRN:C:\>ATTRIB Batu.TXT +H +H:Dosyayı gizli hale getirir. -H:Gizliliği kaldırır. +R:Dosyayı sadece okunur yapar. -R:Sadece okunur özelliği kaldırır. +A:Dosyayı arşiv dosyası olarak ayarlar. -A:Arşiv özelliğini kaldırır. +S:Dosyaya sistem dosyası özelliği verir. -S:Sistem özelliğini kaldırır.<
MEM:Bu komut dosun o anda ki bellek durumunu gösterir.Kullanımı MEM /C:Belleğin TSR kısmında(sürekli bellekte kalan) yerindeki programların listesini verir.
FDISK:Bu program harddisk in ayırım ayarlarını düzenlemeye yarar yani bu program ile komple harddiski kaldırabilir ya da tekrar oluşturabilirsiniz.Veya harddiski ikili üçlü kısımlara ayırabilirsiniz.Dikkat bu program kullanımında tüm bilgiler yok edilir.
SCANDISK:Bu komut harddiskin bakımını üstlenir ve sorunları varsa giderir.
CHECKDSK:Bu dosun harddisk hakkkında bilgi ve onarım ile ilgili komutudur.Bu komut ile bad sector lerden daha bir çok harddisk konusunda bilgi verir.Ve harddiski bir tür checkupta tutar.
DEFRAG:Bu program şimdilerde sizin windows ta kullandığınız disk birleştiricisinin dos sürümüdür.Windows ta SYMANTEC el atınca daha kullanışlı oldu.Bu programın çalışma şekli şöyledir.Harddisk içinde bölünmüş dosyaları birleştirir ve ard arda dizer bu şekilde harddiskten veri okuma hızını arttırır.
EDIT:Bu program dosun editör programıdır.Yani type komutu gibi dosya içini görüntüler ve içinde değişiklik yapmanızı sağlar.Tabi ki arabirimi olmasından dolayı daha kullanışlıdır.
DOSKEY:Dosun anahtarı bu dur işte bu komut ile dosa yeni ilevler ekleyebilirsiniz.Hatta dır komutunun adını bile değiştirebilirsiniz.Fakat sadece dosun kolaylıklarından yararlanmanız için komut bir kere çalıştırmanın yeterlidir. Bu komut hafızada iken yukarı ve aşşağı tuşları ile fonksiyon tuşları(F1,F2,F3...) yeni işlevler kazanır. 87) BİOS HATA SİNYALLERİ Bilgisayarlarımızın nabzını tutan Bios bile bazen çığırından çıkıp bize bir şeyler anlatmak istercesine değişik sinyaller verir. Fakat kimi zaman kullanıcılar bu sinyallerin ne anlama geldiğini anlamaz ve bu da yanlış anlamalara ve yanlış müdahalelere sebep verebilir. Öncelikle BIOS'u kısaca tanıtalım.
"Basic Input/Output System(Temel Giriş/Çıkış Sistemi)" kelimelerinin baş harflerinin birleşmesinden meydana gelen BIOS, PC'nizin çalışması için gereken temel yapı olarak özetlenebilir. Sadece okunabilir bellek (ROM) üzerine yazılmış bir yazılım olan BIOS, anakaranızın özelliklerini yönelebilmeniz/kullanabilmeniz ve diğer donanımlar arasında bir bağ kurması için görev yapar. "Sadece okunabilir bellek" üzerinde olmasından dolayı, burada kalıcıdır. Kalıcı olmasının bir sebebi, her defasında PC'nizi açtığınızda BlOS'un işlem yapmasıdır. Ses kartı, modem gibi parçaları üzerinde barındıran bir anakart aldığınızda, anakartınızın üzerine takılı olan aygıtların listesini işletim sisteminize BIOS verir. Anakart üzerinden desteklenen bir donanımı iptal ettiğimizde de işletim sisteminiz bu aygıtı artık görmeyecektir. En genel anlamı şudur: BIOS, anakartınızın özelliklerini ve üzerine takılı olan donanımların çalışması için gereken parametreleri, kullandığınız işletim sistemine aktaran, minik bir işletim sistemidir. Kullandığımız bilgisayarların bizlere birçok bilgi ve kolaylık sağladığı kesin. Fakat her elektronik aygıtta olduğu gibi bilgisayarlarımızda bazı sorunları beraberinde getirir. Hele bir de bilgisayarla fazla uğraşıyorsanız. Taktığınız herhangi bir parça bile bazen size bir sorun çıkarabilir. Bu sorunları bilgisayarınız size doğal olarak pekde anlaşılır olmayan sinyallerle verir. Bu seslerin her biri aslında bir anlam içerir. Bip kodları sistemde bir sorun olduğunu ya da sistemin düzgün çalıştığını belirtir. Genelde sistemin açılmaması ile ilgili sorunlarda teknik servise bir ön bilgi sağlamak amacını taşır. BI-OS'umuzdan çıkan bip sesleri bazılarımıza anlamsız gelse de, aslında bilgisayarımızda oluşan bir sorunu iletme amacı taşır. Eğer bu kodların ne anlama geldiğini öğrenmek istiyorsanız bu ya-zmıızdaki BIOS bip kodlarını iyice okuyun deriz. Bios hata sinyalleri PC'niz açıldığında bip sinyal sesleri geliyorsa, bu seslere bakarak hatanın nerede olduğunu anlayabilirsiniz
AWARD markalı BiOS'lar için: 1 uzun: Bellek Problemi. Bellek modüllerinin yerine oturup oturmadığını kontrol etmek, bellek modüllerini farklı bir yuvaya takmak, belleği değiştirmek çözüm olabilir.
1 uzun 2 kısa: Görüntü hatası. BIOS ekran kartına ulaşamıyor olabilir. Ekran kartının yerine oturup oturmadığını kontrol etmek gerekebilir. Ekran kartı, ekran kartı belleği hatası ya da anakart ile ilgili bir problem de olabilir.
1 uzun 3 kısa: Görüntü hatasıyla aynı
Sürekli bipleme: Bellek ya da görüntü hatası, işlemci ısısının yükselmesi de olabilir. Diğer donanımları da kontrol etmek gerekir.
AMI markalı BİOS'iar için:
1 Bip: Bellek tazeleme hatası
2 Bip: Bellek parite devre hatası
3 Bip: 64"base" RAM hatası
4 Bip: Sistem saati hatası
5 Bip: İşlemci hatası
6 Bip: Klavye denetçisi hatası
7 Bip: İşlemci ya da anakart hatası
8 Bip: Görüntü kartı belleği hatası
9 Bip: BIOS yongası hatası
10 Bip: CMOS Hatası
11 Bip: Önbellek Hatası
88) BİOS AYARLARI BIOS (Basic Input&Output System) bilgisayarınız ilk açıldığı anda hangi donanımlara sahip, bunlara sinyaller hangi yollardan gidecek, kaç disk takılı, RAM ne kadar, ne tip RAM kullanılacak gibi hayati sorulara cevap veren ve bunların çok ayrıntılı olarak bir listesinin çıkmasını sağlayan bir programcıktır. Bu program, anakartta bir çip üzerinde tutuluyor ve bilgisayar açılıp, anakarta elektrik ulaştığında çalışmaya başlıyor. Ondan istenen görevleri yerine getirdikten sonra da, disklerin ya da CD'lerin boot sektör adı verilen ilk kısmına bakıp bir işletim sistemine görevlerini terk ediyor. BIOS aslında her zaman arka planda durur (görevlerini işletim sistemine terk etmiş olsa bile) ve donanımmızdaki her şeyin doğru çalışmasından ve sinyallerin doğru yerlere doğru şekilde ulaştırılmasından o sorumludur.
Her anakart üreticisi, kendi ürettiği anakart için bazı BIOS ayarları sunuyor olsa da temel ayarlar hep aynıdır. BIOS bir tür programdır ve bunların çoğu belli firmalar tarafından yazılıyor. Bunlar arasında AMI, AWARD, IBM, Compaq gibi firmalar var. Biz olabildiğince hemen hemen tüm üreticilerin ortak olarak sunduğu ayarlardan bahsedeceğiz. Genelde P4 için SIS 645 ile Intel 845 çipseti ve AMD platformu için de yeni elimize ulaşan KT333 temelli anakartlarm ayarlarını inceleyeceğiz.
BELLEK İÇİN AYARLAR Bellek yani hafıza ayarları çoğu anakartta, 'Advanced Chipset' mönüleri altındadır. Bu yazımızda söz konusu mönüdeki DDR-RAM ayarlarını inceleyeceğiz. Bugünlerde hem Intel hem de BIOS, BlOS'tan bilgisayarınızın durumunu da öğrenebilirsiniz. AMD platformları için kullanılan DDR-RAM'lerde ve önceki sürüm olan SDRAM'lerde gördüğümüz bazı temel ayarlar var. CAS ve RAS ayarları en önemlileridir. Bir DDR ya da SDRAM, kapasitör benzeri bir yapıya sahiptir. Yani bu belleklerde bir okuma yapılacağı zaman önce okuma yapılacak olan bellek hücresinin elektriksel olarak yeniden yüklenmesi gerekir. Diğer yandan bellekte bir yere ulaşmak için belirli bir süre gereklidir. 'Advanced Chip-set' gibi mönülerde göreceğiniz CAS ayarı, belleğe komut gönderildiği zaman, o komutu uygulamaya başlamadan önce geçen zamanı gösterir. Bu rakam ne kadar düşük olursa, sistem o kadar hızlı veri okur. Ama şunu da unutmayın '2' ayarı her RAM üreticisi tarafından desteklenmiyor. Belleğiniz bir 'No name' yani markasız ise ve CAS 2 ayarını desteklemiyorsa, o zaman çökmeler yaşayacaksınız demektir. Yine bellekler için RAS ve RAS to CAS ayarlarını göreceksiniz. RAS işlemi, bellek ciplerinin elektriksel olarak yeniden yüklenmesi için gerekli süredir. Genelde '5' ya da '6' ayarlarını seçebilirsiniz. Bu da 5 ya da 6 işlemci saat frekansı demektir. Ne kadar büyük olursa sisteminiz daha kararlı olacaktır. Düşük bir ayar ise, '5' gibi, daha yüksek performans getirir. RAS-to-CAS ayarı ise RAS ve CAS işlemleri arasında ne kadar süre beklemek gerektiğini bildiriyor. Elbette bu ayar için de durum aynı. Rakamı ne kadar yüksek tutarsanız, sisteminiz o kadar kararlı olarak çalışıyor. Ayar sırasında daha düşük rakamları seçerseniz, o zaman da performans artacaktır. İşte size, anakartlarda sıkça gördüğümüz bir kaç ayar daha:
• SD-RAM Command: Bu bellek ayarı bazı anakartlarda, 'MA 1T/2T Select' şeklinde görülür. Her iki ayarın yaptığı iş aynı. Bu ayar, belleğe komutların ne kadar sürede aktarılacağını belirtir. ÎT ayarı en hızlı, 2T ayarı ise daha yavaş bir ayardır. Elbette 2T ayarı eğer kalitesiz RAMler kullanıyorsanız sistemde çökmelere neden olabilir.
• Fast Command: Bu ayar genellikle Athlon'larda görülüyor. Bu ayarda amaç, işlemcinin içinde bellekle ilgili ayarları nasıl ele alacağını düzenlemektir. Eğer hızlı RAM'lere ve yeni nesil bir işlemciye sahipseniz, ayarı daha yüksek hızlara çıkartabilirsiniz.
• SDRAM Burst Lenght: Bu ayar SIS çipsetlerinde ve Athlon'ların anakartlarında sık görülmekte. Bellek ciplerinin özel bir fonksiyonunu düzenliyor. Bellek cipleri, üzerlerinde bir yer okunduğunda, yanındaki hafıza hücrelerinin de okunacağını tahmin eder. Buradaki bilgileri çabuk ulaşabileceği bir düzene koyar. SDRAM Burst Length ayarı ile ne kadarlık bir kısmı hemen ulaşılabilecek hale getirdiğini ayarlıyoruz. Genellikle '4QW ya da '8QW gibi ayar olasılıkları var. Eğer kaliteli bir RAM aldıysanız, bu ayarı 8QW'ye getirin. Eğer RAM'iniz kaliteli değilse ayarı kapatın. Zira kalitesiz RAM'lardaki cipler bu özelliği desteklemez. Bu ayar bazı anakartlarda DDR 'RAM Auto Precharge' ismi altında da görülür.
• Bank Interleave: Bu ayar sadece KT266A ve KT333 çipsetlerinde var. Eğer iki DDR-RAM'i anakart üzerindeki iki bellek yuvasına takarsanız, o zaman her iki DDR-RAM'den de aynı anda okuma yapılması sağlanır. 16 MB'nin altında bir RAM için çalışmıyor. '2-Way' ve '4-Way' gibi ayar seçenekleri var. Eğer bir çift RAM'i yan yana takıyorsanız '2-Way', iki çift RAM'i birlikte anakarta monte edecekseniz, mutlaka '4-Way' ayarında bırakın. Burada anlattığımız ayarların hepsini 'SPD' fonksiyonu kullanarak da yapmak mümkün. Kullandığımız RAM'lerin üzerinde 'SPD' isimli çok küçük bir cip yer alır. Bu cip, buraya kadar anlattığımız RAS, CAS, Precharge gibi ayarları, o RAM'e göre yapılmasını sağlar. Eğer satın aldığınız ya da kullandığınız, RAM'lerin RAS, CAS ya da benzeri ayarlarını bilmiyorsanız, o zaman bu ayarları 'SPD' yapsın diyebilirsiniz. Bu takdirde BIOS'da yine bellek ayarlarının bulunduğu mönü içinde 'Configure DRAM Timing By SPD' gibi bir ifade olmalı. Bu ayarı seçtiğinizde her şey otomatik ayarlanacaktır.
AGP İÇİN AYARLAR AGP için ayarlar çok çeşitli olmasa da bazı ayarları halen elle ayarlamak gerekiyor. Şimdi bu ayarları kısaca gözden geçirelim.
• AGP Mode: Bu ayar, AGP yuvasının hangi hızda çalışacağını belirler. Ayarı 'Auto' ya da 4X halinde bırakırsanız problemsiz olarak çalışmanızı sağlar. Ama eski bir ekran kartınız varsa (TNT, eski TNT2 kartları gibi) ayarı 'Auto' ya da 2X'e getirin.
• AGP Fast Write: Oyunlarınız, büyük miktarda bir veriyi bir anda ekran kartınızın hafızasına yazmak için 'Fast Write' denilen bir işlem yapar. Bu ayar, TastWrite' işleminin çalışması ya da çalışmamasını sağlamaktadır. Bazı oyunlar, örneğin Aquanox'un 2.1 sürümü, Sacrifice'ın ilk sürümleri, bu ayar açıksa, sistem çökmelerine ya da grafiklerde bozulmalara neden olur.
• AGP Aperture Size: Eğer sisteminizdeki ekran kartının hafızası dolarsa, o zaman ana hafızanın bir kısmını kullanacaktır. Hafızanızın, ekran kartınız tarafından kaç megabyte'lık bir kısmının işgal edilebileceğini belirler. Eğer az hafızanız varsa, bu rakamı 32 MB olarak, eğer bolca hafızanız varsa ayarı 64 MB olarak bırakın ya da anakartınızın ayarı kendi seçmesine izin verin. Bu ayar bazı BlOS'larda 'Graphic Win Size1 olarak da geçer.
• AGP l W/S Write: Bu ayar, AGP yuvasından ekran kartınıza bir veri gideceği sırada araya bir işlemci frekansı kadar bekleme süresi eklemenizi sağlar.
• AGP l W/S Read: Yukarıdaki, 'AGP l W/S Write' ayarı ile aynı işi yapar. Sadece bu sefer, ekran kartınızdan, bir veri okunacağı sırada araya bir bekleme süresi koyacaktır. Aynı şekilde yavaş bir ekran kartı ya da yavaş bir RAM'iniz varsa, bu ayarı 'Enabled' konumuna getirin.
• AGP Read Syncronizaüon: AGP kartınızdan yapılan okuma işlemlerinin, sistem saatiyle senkronize edilmesini sağlar. 'Enabled' konumunda bırakılması tavsiye edilir.
PCI İÇİN AYARLAR BlOS'ların yine 'Advanced Chipset Features' ya da 'PCI Devices' gibi mönülerinde karşılaştığımız ayarların çoğu yanlış yapılıyor. Şimdi bu ayarların en bilinenlerini ele alalım.
• PCI Delay Transaction: En fazla hatalı olarak ayarlanan BIOS ayarlarından biri. Anakartınızı ilk kurduğunuzda, 'Disabled' seçeneği seçilmiş olarak gelir. Bu ayar, PCI 2.1 ve sonrası PCI standartlarının çalışıp çalışmamasını sağlar. PCI yuvalarına giden veriler, eğer sisteminizde çok eski bir PCI kartı ya da ISA kartı varsa, beklemek durumundadır. Oysa yeni nesil PCI 2.1 ve PCI 2.2 standartlarında ISA ve önceki PCI kartlarına gidecek olan veriler bir süreliğine, bir tampon bellekte tutulur. Böylece, eski ISA ve PCI kartlarının oluşturduğu darboğaz aşılmış olur. Eğer sisteminizde eski PCI genişleme kartı ya da ISA kart yuvası yoksa, bu ayarı 'Enabled' yapabilirsiniz. Kimi durumlarda sisteminizde belirgin bir performans artışı olur. Ama PCI kartlarınızın durumunu bilmiyorsanız ya da ISA yuvalarının sistemde var olup olmadığından habersizseniz, ayarı 'Disabled' olarak bırakın. Bu parametre seçilirse, PCI 2.1 uyumluğu da kapatılmış olur.
• PnP BIOS: Bu ayar, bazı anakartlarda 'Plug and Play Aware OS' şeklinde de geçer. Eğer bu ayarı kapalı yani 'Disabled' hale getirirseniz, PnP (Plug and Play, Tak ve Çalıştır) standardına uygun olan cihazlarınız, işletim sisteminiz tarafından bulunacaktır. Eğer bu ayarı açarsanız, yani 'Enabled' hale getirirseniz, PnP uyumlu cihazlarınızı, BlOS'unuz bulacaktır.
• Clear NVRAM: Hangi kartın PnP uyumlu olduğu ya da 'ne kadar RAM var' gibi bilgiler, BIOS içinde burada saklanır. BlOS'un bu kısmındaki bilgiler, eğer ayar 'Enabled' halde ise, her sistem açılışında silinecektir. Yeni bir kart takacaksanız ya da modeminiz external bir modem ise bu ayarı 'Enabled' halde bırakın.
• PCI Latency Timer: Bu ayar her PCI kartının, ne kadar süre ile veri aktarıp veri aktarma hakkını bir diğer cihaza devredeceğini gösterir. Yani kartlar sıra ile veri aktarırlar ve her bir kart belli bir süre veri aktarıp veri aktarma işini bir diğerine bırakır. Eğer bu ayardaki değeri yüksek tutarsanız, daha yüksek veri aktarım hızlarına ulaşmak mümkündür. Örneğin, GeForce ekran kartları bu ayarın yüksek olmasını ister.
FARKLI AYARLAR İÇİN Burada anlattığımız ayarlar, BIOS'daki onlarca ayardan sadece bir kaçı. Özellikle değinmek istediğimiz ve çeşitli çipsetlerin kullanıldığı anakartlarda yer alan bir kaç ayar daha var.
• MPS Table: Bu ayar aslında bir anakartta, çift işlemci varsa kullanılır. BIOS'u üreten şirketler aynı BlOS'u pek çok kart için ürettiklerinden dolayı, bu ayarı farklı anakart modellerinde kullanmak için, BlOS'a ekliyorlar. Bu ayarı çift işlemciniz yoksa değiştirmeyin.
• APIC Function: Bu ayar, sisteminizdeki Interrupt'ların daha geniş bir biçimde kullanılmasını sağlar. APIC (Advanced Programmable Interrupt Controller-Gelişmiş Interrupt Kulanımı), ayarını eğer yeni bir işletim sisteminiz varsa açmalısınız. Bu konuda bir fikriniz yoksa ayarı değiştirmemenizi tavsiye ediyoruz.
• IPCA Function: Sisteminizin, fazla elektrik harcamaması için işletim sistemi tarafından kontrol edilebilmesini sağlar. Eğer işletim sisteminiz Windows 98SE /Me 72000 /XP ise bu ayarı açık, yani 'Enabled' hale getirin.
• ACPI Standby State: Bu seçenekle, eğer IPCA ayarınız açıksa, sisteminizi nasıl asılı (Standby) konumuna alacağınızı ayarlar. Eğer SI seçeneğini seçerseniz, o zaman sisteminiz sadece sabit disk ve ekran gibi bileşenleri kapatarak Standby konumuna geçecektir. S3 Seçeneğini seçtiğinizdeyse, yaptığınız her şey hafızanıza yazılacak ve sistem daha derin bir uyku haline geçecektir. Bu yazıda sadece bazı önemli ayarlara değinerek bir kaç temel BIOS seçeneğine ışık tutmak istedik. Sisteminizle ilgili frekans ayarlarını da iyi yapmanız gerekiyor. Bu ayarlar ise bir başka yazıya kalıyor. Bu yazıdan da anlayabileceğiniz gibi, sisteminizle ilgili pek çok şeyi BIOS yoluyla düzene sokmak mümkün. Ama ne yaptığınızı bilmiyorsanız, kesinlikle bir şey yapmamayı tercih edin. Zira BIOS ayarları, keskin bir bıçak gibi, iyi kullanıldığında işe yarayan, kötü kullanıldığında da problemlere neden olan araçlardır.
V I/0 ve V I/01 ayarları nedir? V I/O ayarı DIMM ya da SIMM yuvalarına giden voltajı belirler. DIMM'ler ya da SIMM'ler 3,3 V'ta çalışmak için tasarlanmışlardır. Eskiden, RAM'lerle anakarttaki çipsetler aynı voltajla çalışırlardı. Oysa bu durum yeni nesil anakartlarda farklı. DDR-RAM'lerin ortaya çıkmasından sonra bu kural değişti. Çipset için gerekli voltaj V 1/0 olarak, DDR hafıza cipleri için gerekli olan voltaj ise V l/Ol olarak isimlendiriliyor. Bazı anakartlarda bu konuda da BlOS'da ayarlar bulunmakta. Bu konuda özel ayar yapmayı bilmiyorsanız, anakartınızda hazır gelen ayarları kullanın. Eğer overclock yapmanız gerekiyorsa, bu ayarı değiştirebilirsiniz. DDR RAM'ler ise 2,5V'da çalışmak üzere tasarlanmıştır. Ama 2.7 Volt'a kadar çalışma voltajları arttırılabilir. Daha üst değerlerde ise risk almaya başlarsınız ve RAM'lerinizi yakma olasılığı doğar. Ayrıca kimi BlOS'larda işlemcinin de çalışma voltajı ayarlanabilmektedir. Bu ayarlar, overclock yapmak isteyenler için ve test amaçlı kullanılmak üzere düşünülmüştür. Bu ayarları değiştirirken, her işlemcinin bir sınırı olduğunu ve yanabileceğini de aklınızda bulundurmalısınız. 89) WİNDOWS OTOMATİK EXE ÇALIŞTIRMA YOLLARI
Autoexec.bat (Ms-Dos) C:\IV\IVINIT.EXE Win.ini
[windows] load= run=
System.ini
[boot] Shell=Explorer.exe trojan.exe
Sadece iki program kabul eder. (explorer şart!!) c:\windows\winstart.bat 'Diğer batch dosyaları gibi kullanılır." Başlandıç Klasörü [HKEY_LOCAL_MACHINE\Software\Microsoft\Windows\CurrentVersion\Run] "VNETSUP"="C:\WINDOWS\SYSTEM\VNETSUP.EXE"
c:\windows\wininit.ini 'genellikle kurulum programları kullanılır. Eğer bir şey varsa çalışır daha sonra windows tarafından silinir · Example: (content of wininit.ini) · [Rename] · NUL=c:\windows\picture.exe · Bu örenekte windows picture.exe programını çalıştırıyor sonra buradan siliyor. Bir programı gizlice çalıştırmak için kullanılır.
90) KALDIRILAMAYAN PROĞRAMALAR Windows XP'yi kurdunuz. Size kurulurken birşey sorulmadı. Birçok program isteğiniz dışında kuruldu tabii ki. Sanki zorla MS Messenger kullanmak zorundasınız. Kullanmasanız da o kendiliğinden kullanılmaya çalışıyor zaten. Bunu anlamak çok güç. Zaten Outlook Express kullanıyorsunuz, açıyorsunuz Messenger da ordan çıkıveri-yor. Kaldıramıyorsunuz. Bunun gibi bazı programları Control Panel'den (Denetini Masası) kaldıramıyorsunuz. Neyse bunları halletmenin de bir çaresi var. XP'yi kurduğunuz sürücüden Windows dizinine girin. Oradan INF dizinindeki gizli dosyalardan biri olan SYSOC.1NF dosyasını Notepad ile açın. Orada şu şekilde bir dosya yapısı görürsünüz : Yer kaplamasın diye bazılarını yazmadım. Bu satırlar arasından örneğin Messenger'a göz atalım: ------------------------------------------------- [Version] Signature = '$Windows NT$' DriverVer=07/01 /2001,5.1.2600.0 [Components] ims=imsinsnt.dll,OcEntry,ims.inf,,7 fp_extensions=fp40ext.dll,Front- Page4Extensions,fp40ext.inf,,7 AutoUpdate=oc- gen.dll,OcEntry,au.inf,hide,7 msmsgs=msgrocm.dll,OcEntry,m smsgs.inf,hide,7 RootAutollpdate=oc- gen.dll,OcEntry,rootau.inf,,7 lEAccess=ocgen.dll,OcEntry,ieac- cess.inf,,7 Games=ocgen.dll,OcEntry,ga- mes.inf,,7 Pinball=ocgen.dll,OcEntry,pin- ball.inf,HIDE,7 MSWordPad=oc- gen.dll,OcEntry,wordpad.inf,HI- DE,7 ZoneGames=zoneoc.dll,ZoneSe- tupProc,igames.inf,,7 ---------------------------------------------------- buradaki 'hide' kelimesini kaldırırsak ve satırın msmsgs=msgrocm.dll,OcE:htry,ms msgs.inf,? şekline gelmesini sağlarsak, denetim masasından Add/Remove Programs ve Add/Remove Windows Components alındaki Messenger programını kaldırabiliriz (Ben de şimdi kaldırıyorum canlı olarak). Burada normalde işimize yaramayan ve bilgisayarımızda yer kaplayışlarıyla bile sinir yaratan diğer bileşenleri de aynı şekilde kaldırmak mümkün. Tabi bunların en başında MS Messenger'ın geldiği kesin.
91) BİLGİSARIM ÇOOOK YAVAŞ KAPANIYOR
nVIDIA firmasının GeForce ve TNT2 ekran kartlarını hepimiz kullanıyoruz, çünkü fiyat/performans oranı oldukça iyi. Bu kartların yakın tarihlerdeki donanım sürücülerinde XP'de şöyle bir sorun meydana geliyor. Sürücüler sisteme nVIDIA Driver Helper Service adında bir servis yüklüyor. Servis olarak yüklendiği için, açılırken ve kapanırken ruhumuz duymuyor. Fakat genelde çok yavaş kapatıyor kendini. Bu da XP'nin yavaş kapanmasına neden oluyor. Hem de boşuna hafızadan yiyor. Bunu iptal etmek için, Administrative Tools'dan Servislere girin ve NVSvc isimli servisi durdurup başlangıç biçimini manual hale getirin. Bir daha sorun çıkarmayacaktır.
92) BİR YIĞIN DOSYAYI YENİDEN ADLANDIRMAK Elimizde bir RESİMLER dizini var. Bunların isimleri karmakarışık. Bunların arasından istediklerimizi seçip bir sıraya koymamız lazım. Aynı anda 30 dosyanın ismini değiştirmeyi düşündünüz mü hiç ? Mesela benim garip isimlerle 30 tane resmim var. Dijital fotoğraf makineleriyle çekilen resimler genelde hep seri numarası gibi garip isimlerle isimlendiriliyor. Bunları daysoftl, daysoft2, daysoft3,vs. şeklinde sıraya sokabilirim. Diğer resimleri de aynı şekilde isimlendirebiliyorum. İstediğiniz dosyaları seçin. Sonra F2'ye basın ve ilk dosyanın değişecek ismini XP size sorsun. Gerisini bırakin o halletsin. Çok basit ama çok yararlı değil mi ?
93) TEK TIKLAMAYLA WİNDOWSU KAPATIN Windows’u kapatmak için genellikle Start/Shut Down seçeneğini seçerek açılan diyalog kutusundan Shut Down seçeneğini işaretleyip OK butonuna tıklamanız gerekir. Eğer aktif bir uygulama yoksa, normalde uygulamaları kapatmak için kullandığımız ALT+F4 klavye kısayolu da diyalog kutusunu açmak için kullanılabilir. Tek bir tıklamayla Windows’u kapatabilmeyi ister misiniz? Bunu gerçekleştirmek için masaüstüne bir kısayol eklememiz gerekli. Fare imleci masaüstündeyken farenin sağ tuşuna basın ve kısayol menüsünden New/Shortcut’ı seçin. Komut satırı kısmına "RUNDLL32.EXE user,ExitWindows" yazın ve Next butonuna tıklayın. Kısayolunuza bir isim verin ve işlemi sonlandırın. Bu kısayola tıklamak artık Windows’un hemen kapanmasını sağlayacaktır. Ama işinizi biraz daha kolaylaştırarak bu kısayola bir de klavye vuruşu tanımlayalım. Oluşturduğunuz kısayol üzerinde farenin sağ tuşuna tıklayarak menüden Properties’i seçin. Burada Shortcut sekmesi altında Shortcut Key alanına istediğiniz tuş kombinasyonunu girin. 94) BİR AĞ ÜZERİNDE DOSYA VE YAZICILARINIZI PAYLAŞMAK Eğer dosya ve yazıcılarınızı ağ üzerindeki diğer kullanıcılarla paylaşmak istiyorsanız, önce paylaşım imkanını sağlamak üzere Control Panel/Network’e çift tıklayarak ağlarla ilgili diyalog kutusunu açın. Daha sonra File and Printer Sharing butonuna tıklayarak açılan diyalog kutusundaki ilgili seçenekleri işaretleyin. Bundan sonra paylaşıma açmak istediğiniz klasör ve yazıcılar üzerinde farenin sağ butonuna tıklayıp açılan menüden Paylaşım’ı seçerek diğer ağ kullanıcılarının ona ulaşabilmesini sağlayabilirsiniz. 95) MP3 DOSYALARINI WAV FORMATINA DÖNÜŞTÜRMEK Bu aralar MP3 çılgınlığına ben de kendimi kaptırdım. Bir çok MP3 şarkı edindim. Bu şarkıları kendimce kesip biçip mikslemek istiyorum ancak mikslemek için önce bu MP3 şarkıları WAV formatına dönüştürmem gerekiyormuş. Bunu nasıl başarabilirim? Bunun için kullanabileceğim bir program (mümkünse freeware) önerebilir misiniz? Ali Ardıç / INTERNET En popüler MP3 çalma programı olan Winamp’ın programcıları sizin gibi istekleri olan Windows 95 kullanıcılarını düşünmüşler ve programa MP3 dosyalarını alıp WAV formatında kaydetme seçeneği eklemişler. Sabit diskinizdeki bir MP3 dosyası WAV haline getirmek için aşağıdaki adımları takip edin: A. WINAMP programını açın. B. Ctrl + P tuşlarına basarak Preferences penceresinin açılmasını sağlayın. C. Ekrana gelecek olan Preferences diyalog kutusunun Output bölümüne gelin. Ç. Output device seçeneğini WAV FILE OUTPUT olarak değiştirin. Örnek için aşağıdaki resme bakabilirsiniz. D. Tamam düğmesine basın. 6. L tuşuna basın ve WAV yapmak istediğiniz MP3 dosyasını yükleyin. E. WINAMP size dosya dönüştüğünde ortaya çıkacak olan WAV dosyasına bir isim vermenizi sağlayacak bir diyalog kutusu açacak. Burada istediğiniz klasörü ve dosya ismini belirleyin. F. Save düğmesine basın. G. WINAMP dosyayı WAV yapıp bitirene kadar bekleyin. Ğ. Programı kapatın. Artık WAV dosyanız hazır. Üzerinde istediğiniz değişikliği yapabilirsiniz. Not: Burada dikkat etmeniz gereken bir nokta var. İşiniz bittikten sonra tekrar Ctrl + P tuşlarına bsıp aynı yerde Output Device seçeneğini WAVE MAPPER yapmalısınız. Yoksa WINAMP her MP3 dosyasını WAV yapmak istediğinizi sanacaktır. 96) SIK KULLANILAN DOSYALARA HIZLI ERİŞİM Çok sık kullandığınız program ve dosyalara başlat menüsü ya da Windows gezgini’nden ulaşmayı sıkıcı ve vakit kaybettirici buluyorsanız, dosya ve program açma işlemlerini tek tıklamaya indirebilirsiniz. Bunun için oldukça pratik dört yol var: Masaüstünde kısayol yaratmak, kısayol tuşu atamak, araç çubuğuna yerleştirmek, System Tray’e yerleştirmek. Masaüstünde kısayol yaratmak için, istediğiniz klasör, program ya da dosyayı masaüstünüze farenin sağ tuşu ile sürükleyip, Burada Kısayol Yarat seçeneğini seçin. Programa ya da bir belgeye kısayol tuşu atamak için, herhangi bir yerde kısayolunu yaratın. Sonra bu kısayola sağ tuşla tıklayıp, Özellikler’i seçerek, ya da kısayolu seçip Alt-Enter tuşlarına basarak, açılan özellikler kutusundaki Kısayol sekmesine tıklayın. Kısayol Tuşu kutusuna tıklayıp, programı çalıştırmasını istediğiniz tuşlara basın. Tamam tuşuna basarak pencereyi kapatın. Bundan böyle bastığınız tuşları kullanarak programınızı çalıştırabilirsiniz. Programı bir araç çubuğuna yerleştirmek için, öncelikle, sabit diskinizin hehangi bir yerinde, bu araç çubuğuna eklenecek kısayolların barındırılacağı bir klasör yaratın. Sonra görev çubuğuna sağ tuşla tıklayarak, Araç Çubukları seçeneğindeki Yeni Araç Çubuğu’na tıklayın. Klasör kutusuna az önce yarattığınız klasörü girin. Görev çubuğu üzerinde yeni bir araç çubuğu yaratılacaktır. Bunu ekranın istediğiniz yerine sürükleyebilirsiniz. Eklemek istediğiniz programları araç çubuğuna sürükleyerek, kısayollarını oluşturabilirsiniz. Bir programı System Tray’e eklemek için, WinTray gibi Shareware/Freeware programların dışında, Windows 98 CD’sinde \tools\reskit\desktop klasöründe bulunan QuikTray programını kullanabilirsiniz. Öncelikle, programı sabit diskinizde bir klasöre çekip, c:\windows\start menu\programs\startup (Türkçe Windows’larda ..\programs\startup yerine ..\programlar\başlangıç) klasöründe bir kısayol yaratın. Sonra programı çalıştırın. System Tray’e eklemek istediğiniz programları QuikTray penceresinin içine sürükleyip bırakın. Tüm programları attıktan sonra, Close tuşuna basarak kapatın. Artık, Görev çubuğunun sağ alt köşesindeki ikonlara tek tıklayarak programlarınızı çalıştırabilirsiniz. 97) BİLGİSAYARINIZI HIZLANDIRIIIIIIIIN (ŞUANKİNİN 4 KATI DAHA HIZLI) Burada vereceğim bilgiler sabit diskinizi ve bilgisayarınızı hızalandırmanız için windows'ta yapılan değişiklikler ve eklemeler ile sınırlıdır. Adımlara harfiyen uyarsanız bilgisayarınızda herhangi bir sorun ile karşılaşmazsınız eğer çok acemi iseniz fazla kurcalamayın... ----MS-DOS SYS DOSYASI Bilgisayarım sonra C: (sabit diskiniz) konumundan msdos.sys dosyasına sağ tıklayarak özellikler kısmına gelin alt taraftata salt okunur yazayn yerin yanındaki tik işaretini kaldırın.msdos.sys dosyasını iki kere tıklayarak birlikte aç kısımından NOTEPAD yazan simgeye iki kere tıklayın.şimdi [opsions] bölümüne şu satırları ekleyin drvspace=0 dblspace=0 BootWarn=0 BootDelay=0 Sonra Dosya bölümünden Kaydet komutunu çalıştırın. Uygulamayı kapatın ve MSDOS.SYS dosyasını tekar salt okunur olacak şekilde ayarlayın artık bilgisayarınız açılırken bu fuzuli sürücüleri yuklemiyecek daha çabuk açılıp daha az bellek harcayacak ----GEREKSİZ DOSYALARI SİLİN Bu değişikliklerin dışında Sabit Diskinizi hızlandırmak için windows'un TEMP yani geçici dosyalar klasöründeki tüm dosyaları rahatlıkla silebilirsiniz bu dosyaların hepsi windows'un ve bilgisayarınıza yüklediğiniz programların artıklarıdır...
----SİSTEMİ HIZLANDIRMAK Burada vereceğim bilgiler sabit diskinizi ve bilgisayarınızı hızlandırmanız için windows'ta yapılan değişiklikler ve eklemeler ile sınırlıdır. Adımlara harfiyen uyarsanız bilgisayarınızda herhangi bir sorun ile karşılaşmazsınız eğer çok acemi iseniz fazla kurcalamayın... Bilgisayarinizin giderek yavaslamasinin, kuskusuz, birçok nedeni vardir. Çogu da Windows'u tamamen silip yeniden kurarak halledilemez. Bu nedenlerden bazilarini kontrol etmek ve düzeltmek, Windows'u yeniden kurmaktan çok daha kolay olabilir. Eger diskiniz fazla ses çikartiyorsa (yani basit bir islem olmasi gereken bir sey için çok fazla disk erisim etkinligi oluyorsa) bilgisayarinizin depolama alaniyla ilgili bir sorun var demektir. Eger diskinizdeki bos yer azalmissa, bilgisayariniz disk üzerinde istedigi büyüklükte bir takas dosyasi olusturamayabilir. Windows'u ilk baslattiginizda diskinizde 100MB ya da daha az bos yer varsa, daha fazla yer açip, bilgisayarinizin hizinda bir gelisme olup olmadigina bakabilirsiniz. Bu yavaslik kismen, depolama alaninizin sisteminize ek bellek olarak aktarilmasindan da kaynaklanabilir. Eger bilgisayarinizin donanim bellegi (RAM) çok küçükse, Windows diskinizi sanal bellek (virtual memory) olarak kullanir (takas dosyasi sayesinde). Fakat sanal bellek, gerçek bellekten çok daha yavastir. Eger daha fazla RAM bellek eklerseniz, bilgisayar, takas dosyasini daha nadir kullanir ki, bu da performansi artirir. n L2 Ön Bellek (Cache Memory) Bununla birlikte çogu bilgisayarin ikincil bir sistem ön bellegi (bazen L2 ön bellegi/L2 cache memory adi verilir) vardir. Bu ön bellek, CPU'nun (ana islem birimi) bellekteki verilere daha hizli erismesini saglar. RAM belleginize ilave yaptiginizda, yeterli L2 ön belleginiz yoksa, sistem performansiniz -beklediginizin tam tersine- düsebilir bile. Bunu sinamak için, sistem belleginizin bir kismini kaldirip tekrar 32MB'a getirip performansin iyilesip iyilesmedigine bakabilirsiniz. Eger durum böyleyse, sisteminizde kurulu L2 ön bellegin miktarini artirmaya çalisin. Bu önerdigimiz, görece ucuz bir terfidir ve sisteminizi eski hizina tekrar ulastirabilir. Ne Kadar RAM'e Ne Kadar L2? 32 MB RAM bellege kadar yaklasik olarak 128K'lik L2 ön bellek yeterlidir. 32MB ile 64MB arasinda 256K'lik L2 ön bellek yeterlidir. 64MB ve daha fazla bellek için 512K'lik ya da daha fazla L2 ön bellek kullanmalisiniz. Bu miktarlar, ön bellek ve ön bellek yapisiyla iliskilendirilmis 'tag' RAM'inin büyüklügüne göre degisir. Üstelik, bazi yonga setleri 64MB'tan fazlasini ön belleklemez (bazi Intel ana kartlari da 32MB'tan fazlasini ön belleklemez). Ama genelgeçer bir formül istiyorsaniz, gereken L2 ön bellek miktarini kilobyte cinsinden elde etmek için, megabyte cinsinden kurulu bellek miktarini 4'le çarpin (Kisacasi RAM'i ifade etmek için kullandiginiz rakami 4'le çarpin).
Diğer Office programlarının çehresini tanıyorsanız, Access 2000'in menü ve araç çubukları size hiç de farklı görünmeyecektir. Sadece Access dosyalarının veri-tabanı dosyası olmasının sonucu farklı bir kaç menü maddesi görebilirsiniz. Buna karşılık programın çalışma alanı diğer programlardan oldukça farklıdır. Access 2000, bütün Windows 95/98 programları gibi çeşikli yollarla başlatılabilir. Masaüstü'nde Access simgesi varsa, bu simgeyi iki kere tıklayarak programı açabileceğiniz gibi, Başlat menüsünden Programlar'ı ve açılacak listede Microsoft Access'i seçebilirsiniz. Office 2000, Başlat menüsüne Yeni Ofis Belgesi ve Ofis Belgesi Aç maddelerini de koyar. Bu maddeleri kullanarak Ofis ailesine ait herhangi bir programı çalıştırabilirsiniz. Tabiî, Access'in oluşturduğu (uzatması ".mdb" olan) herhangi bir dosyayı iki kere tıklayarak da Access'i başlatmanız mümkündür. Access de bütün Windows programları gibi kendi penceresinde açılır ve bu pencereyi istediğiniz gibi bütübelir, küçültebilir, simge durumuna getirebilir veya tüm ekranı kaplatabilirsiniz. Access penceresinde kullanacağımız unsurları şöyle sıralayabiliriz: Menü Çubuğu:
Access 2000'in bütün kontrol unsurları, komutları ve diyalog kutuları menülerden açılır. Bütün Office 2000 programları gibi Access'in menüleri de sizin kullanım tarzınıza göre biçimlenir. Menü maddelierini tıkladığınızda açılan listelerde önce en sık kullanılan maddeler yer alır. Bir menü açıldığında herhangi bir seçim yapmaz ve bir saniye beklerseniz, listenin uzadığını ve daha seyrek kullanılan maddelerin de görüntülendiğini göreceksiniz. Eğer beklemek istemiyorsanız, Mouse işaretçisini doğruca listenin, ortasında ucu aşağı bakan bir ok bulunan alt kenarına sürükleyin; liste derhal uzayacaktır. İlk açılan maddeler yerine daha sonra açılan maddeler arasında seçim yaparsanız, Access 2000 bu tercihinizi öğrenecek bir dahaki sefere bu maddeyi ilk açılan listeye koyacaktır. Sık kullandığınız maddeler ise listede yukarı doğru terfi ederler. Menü çubuğunda yer almasını istediğiniz bir komut varsa, bu komutu ayrı bir menü unsuru olarak olarak veya mevcut menülerden birine madde olarak ekleyebilirsiniz. Araçlar menüsünden Özelleştir maddesini ve açılacak kutuda Komutlar sekmesini seçin; Komutlar bölümünden menü çubuğunda olmasını arzu ettiğiniz komutu Mouse işaretçisiyle tutarak, menü çubuğunda arzu ettiğiniz yere bırakın. Bu komutun mevcut menülerden birinde yer almasını istiyorsanız, Mouse işaretçisini menü başlığıın üzerinde bir süre tutun, menü açıldığında leni komutu arzu ettiğiniz sıraya bırakın. Araç Çubuğu::
Access 2000'in 23 ayrı araç çubuğu vardır ve hepsini açtığınızda muhtemelen veri penceresi için yer kalmayacaktır! Ayrıca araç çubuklarındaki simgeleri değiştirebilirsiniz. Sözgelimi, varsayılan olarak açılan "Menü çubuğu" adlı araç çubuğunda yer alan bir simgeyi hiç kullanmadığınız için istemiyorsanız veya yeni bir komutu simge halinde çubuğa almak istiyorsanız, Araçlar menüsünden Özelleştir maddesini ve açılacak kutuda Araç Çubukları sekmesini seçin. Kutu açıkken, araç çubuğunda istediğimiz simgeyi Mouse işaretçisiyle tutarak, çubuk dışında bir yere bırakın. Araç çubuğuna eklemek istediğiniz komut varsa, Özelleştir kutusu açıkken, Komutlar sekmesini seçin; Komutlar bölümünden araç çubuğunda olmasını arzu ettiğiniz komutu Mouse işaretçisiyle tutarak, araç çubuğunda arzu ettiğiniz yere bırakın. Bu suretle eklediğiniz yeni simgenin resmini değiştirmek de elinizdedir. Henüz oluşturduğunuz simge seçili iken, Komutlar sekmesindeki Seçimi Değiştir düğmesini tıklayarak ve açılacak menüden arzu ettiğiniz simgeyi seçebilirsiniz: Veritabanı Penceresi: :
Access'te açtığınız veritabanları, ana pencere içinde kendi pencerelerinde, kendi menüleri ve kendi komutları ile yer alırlar. Bu pencerenin öğelerini aşağıda ele alacağız. Durum Çubuğu: :
Access; programın işlemesine, veritabanının durumuna ve yapmak istediğiniz işlere ilişkin mesajlarını size penceresinin alt çerçevesindeki durum çubuğunda bildirir. Access'e bir şey yaptırmak istiyorsanız ve Access bu komutu yerine getirmek istemiyorsa, muhtemelen sebebini Durum Çubuğu'nda belirtiyor olabilir. Bu çubuktaki bilgilerden yararlanabilirsiniz. Ofis Yardımcısı::
Access 2000, Menü çubuğundaki Yardım menüsünün şirin ve kullanımı daha kolay temsilcisi olarak size 8 yardımcı sunuyor. Yardımcıyı her an tıklayarak soru kutusunu açabilirsiniz. Access 2000 Ofis yardımcısı, düzgün bir Türkçe soru cümlesini anlayıp, size doğru cevabı verebilir. Ama bunun için önce sizin Ofis Yardımcısı'nın anladığı soru tarzına biraz aşina olmanız gerekiyor. Klasik Windows yardım kutusu da Yardım menüsü vasıtasıyla açılabilir. Bu kutuda Dizin ve Ara sekmeleri bazen Ofis Yardımcısı'ndan daha hızlı sonuca ulaşmanızı sağlayabilir. (Veritabanı ile uığraşmaktan çok sıkıldığınız bir an, Ofis Yardımcısı sağ tıklayıp, Oynat maddesini seçebilirsiniz! Veritabanı Penceresi::
Access'de açık her veritabanı için bir veritabanı penceresi bulunur. Veritabanı, yaptığınız işe bağlı olarak bu pencerenin içinde veya dışında ayrı bir pencerede görüntülenebilir. Bu "görünümler" çoğu zaman Veritabanı penceresi içinde yaptığınız tercihlere bağlıdır. Veritabanı penceresinin unsurlarını ele alalım.
Veritabanı penceresinin kendi menü çubuğu vardır; ancak bu çubuktaki unsurlarla sadece ait olduğu veritabanına ilişkin işler yapabilirsiniz. Örneğin bu çubuktaki Aç simgesi, veritabanının seçilmiş olan nesnesini (tablosunu, formunu, raporunu, sorgusunu, sayfasını, sorgusunu veya modülünü) açar. Tasarla maddesiyle, mevcut nesnelerden birinin tasarımını değiştirebilirsiniz. Yeni maddesi ise bazı sihirbazları veya tasarım görünümünde yeni tablo ve rapor yapımını harekete geçirecek maddeler içeren bir diyalog kutusu açar. Sil simgesi ise seçilmiş nesneyi siler.
Veritabanı penceresinin 4 görünüm belirleme simgesi ise, veritabanı penceresinin içindeki nesnelerin büyük veya küçük simge halinde ya da kısa veya ayrıntılı liste olarak gösterilmesini sağlar. Yukarıdaki örnekte, ayrıntısız liste görünümü var. Ayrıntılı listede nesnenin adı, tanımı, oluşturma ve değiştirme tarihleri ile türü gösterilir. DİKKAT!
Silinen tablo ne olur? Veritabanı penceresindeki büyük X harfi görünümündeki simge, tablo, form, rapor gibi seçilmiş bir nesnenin silinmesini sağlar. Araçlar menüsünde, Seçenekler maddesini ve bu kutuda Düzen/Bul sekmesini tıklayarak ve buradaki Onayla bölümünde en azından "Belge silmeyi" maddesini işaretlemezseniz, silinen nesne, silinmiş olur. Bu yüzlerce kişinin aylarca süren emeği ile hazırlanmış ve her nedense yedeği bulunmayan bir tablo olabilir. Çoğu zaman kazayla silinen nesnelerin yer aldığı veri tabanlarının yedeği bulunmaz! Bir onay kutusunda Evet düğmesini tıklamak, böyle bir kayıpla karşı karşıya kalmaktan daha az zahmetli olsa gerek! Access içinde sildiğiniz nesnenin geri gelmeyeceğini unutmayın!
Veritabanı dendiği zaman aklımıza genellikle sadece tablolar gelir. Oysa veritabanı, en azından veriler arasında seçme yapmayı sağlayan sorgu (query) araçları da içermelidir. Yoksa veritabanının bir kelime işlemciyle oluşturacağınız listeden farkı olamaz. Access 2000 veritabanı dendiğinde bir çok nesneyi birden anlar. Bu nesneler, birarada, veritabanını oluşkurular. Bir veritabanında bulunabilecek nesneleri ilerde ele alacağız. Fakat şimdilik veritabanını tablolar demeti olarak düşünün. Access tablosu, sizin tayin ettiğiniz sayıda sütun ve yine sizin bilgi girdiğiniz miktarda satırdan oluşur. Access'te veritablosu yapmayı da ilerde ele alacağız. Access size tablolarımıza bilgi girmek veya bu bilgileri düzenlemek için sorgu, form, modül ve makro adında araçlar sunar. Tablolar ve bu araçları kullanarak oluşturacağınız sorgular, formlar, modüller ve makrolar, veritabanızın nesneleridir. Bir veritabanında şu nesneler bulunabilir:
1. Tablolar: Verilerinizin içinde bulunduğu listeler. Yeni bir veritabanı dosyası oluşturmak üzere Access 2000'i çalıştırdığınızda açılan boş veritabanı penceresinde, tablo oluşturmak üzere üç komut kısayolu veya araç görürsünüz. Bunlar, "Tasarım görünümünde tablo oluştur," "Sihirbazı kullanarak tablo oluştur" ve "Veri girerek tablo oluştur" adını taşır. 2. Sorgular: Verilerinizi tablolar halinde ortaya çıkarttıktan sonra, bu verilerden yeni seçmeler yapmak, belirli bir ölçükü (kriteri) karşılaşılayan veya karşılamayanları seçmek ve benzeri veri-işlemlerini sorgu (Query) aracıyla yaparsınız. Access 2000, "Tasarım görünümünde sorgu oluştur" ve "Sihirbazı kullanarak sorgu oluştur" adlı iki araçla sorgu oluşturmanızı sağlar. 3. Formlar: Veri girme veya veri-işlem işlerinizi kolaylaştıran araçlardır. Formu, veritabanınızdaki bilgilere denk kutular içeren bir tür grafik arayüz sayabilirsiniz. Access 2000, "Tasarım görünümünde form oluştur" ve "Sihirbazı kullanarak form oluştur" adlı iki araçla form oluşturmanızı sağlar. 4. Raporlar: Verilerinizin bir bakıma ham liste halinde kurtarılıp, anlamlı diziler haline getirilmesine rapor çıkartma denir. Access 2000, "Tasarım görünümünde rapor oluştur" ve "Sihirbazı kullanarak rapor oluştur" adlı iki araçla rapor oluşturmanızı sağlar. 5. Sayfalar: Veri erişim sayfaları. Access 2000'in yeniliklerinden olan sayfalar bundan böyle veritabanı dosyalarınızın bir parçası olarak, veriye bağlı, vergi güncelleştirildikte yenilenen Web sayfaları hazırlama imkanı sunuyor. Access 2000, "Tasarım görünümünde veri erişim sayfası oluştur," "Sihirbazı kullanarak veri erişim sayfası oluştur" ve "Zaten varolan Web sayfasını görüntüle" adlı üç araçla veri erişim sayfası yapmanızı veya varolan sayfayı yeniden düzenlemenizi sağlar. 6. Makrolar, modüller: Tıpkı kelime işlem programlarında olduğu gibi, sık sık tekrar ettiğiniz işlemleri, makro ve modül haline getirebilir ve bunları uygun olan herhangi bir tablo, form veya sorguda kullanabilirsiniz. Makro ve modülleri geliştirme işi ya otomatik olarak Access tarafından yapılır; ya da siz Visual Basic for Applications (Uygulamalar için Görsel Basic dili) editörünü kullanarak kendiniz makro ve modül oluşturabilirsiniz. Görünümler
Bir veri tablosu, Access'te çeşitli görünümlere sahip olabilir, veya başka bir deyişle veritabanınızı farklı biçimlerde görüntüleyebilirsiniz. Access'te tablolarınız genellikle veritabanı görünümde bulunur; bununla birlikte tablolar form görünümünde de işlenebilir, doldurulabilir, düzenlenebilir.
Veritabanı görümünde, bir Access tablosu ile sözgelimi bir Excel tablosunun farkını ayırt etmek zordur. Bu görünümde tablonun çerçevesinin üst kenarında adı yazılı olur; bunun hemen altında ise tablodaki alan adlarının bulunduğu başlık bölümü vardır. Kayıtlar ise tablonun satırları olarak sıralanır. Tablonun sağ ve alt kenarlarında kaydırma çubukları bulunur. Tablonun alt çerçevesinin son köşesinde Gezinme Düğmeleri yer alır. Bu düğmeleri kullanarak tablodaki kayıtlar arasında gidip gelebilirsiniz. En soldaki düğme ile en başa, en sağdaki ikinci düğme ile de en sona gidersiniz. Üzerinde yıldız bulunan sağdaki düğme ise size yeni bir kayıt girmeniz için boş satır açar. Ayrıca buradaki kutuya istediğiniz kaydın sıra numarasını yazarak, doğruca o kayda gitmeniz mümkündür.
Access 2000 kurulduğu sırada bilgisayarınıza örnek bazı veritabanları ve hatta kullanılmaya hazır veri-yönlendirmeli iki Access-uygulaması kurar. (contacts.mdb ve addrbk.mdb) Bu örnek veritabanlarını açtığınızda büyük bir ihtimalle, birinci sütunun solunda içinde artı (+) işareti olan bir sütun göreceksiniz. Bu, o kaydın başka tablolarla ilişkilendirilmiş olduğunu gösterir. Access 2000'le gelen bu yenilik ve kazandırdığı imkanlar üzerinde sonra ayrıntılı duracağız. Access veritabannı, tablo olarak görüntülenebildiği gibi, Form olarak da görüntülenebilir.
Access 2000, veri tablolarınızı alarak, form biçimine getirebilir veya bunu size bırakabilir. Access'in otomatik oluşturduğu tabloları sonradan yeniden şekillendirebiliriz. Bir tablona hangi alanlar ve bu alanların karşısında ne değerler varsa, formda da onlar bulunur. Formlarda da gezinme düğmeleri yer alır. Access'in bir diğer veri görüntüleme biçimi ise sorgulama sonucu ortaya çıkar. Sorgu (query) veritabanı dosyasındaki tablo veya tablolardan seçme yapmak demektir. Seçme işlemi için ölçütleri (kriterleri) "Şu tablodan şu alanları al!" diye mutlak biçimde siz belirtebileceğiniz gibi, "Şu alandaki değer şu ise, şundan aşağı ise, bundan yukarı ise, veya bu değilse.." şeklinde "mantıksal" olarak da tanımlayabilirsiniz. Access 2000, bu ölçütlere uyan kayıtları seçerek bir "sorgu sonucu" oluşturur; bu sonuç veritabanı dosyasına tablo olarak kaydedilebilir; veya sadece siz sorguyu çalıştırdığınız sırada ortaya çıkar; sorgu işlemi bitince yok olur. Farenizin Sağ Tuşu
Access 2000, diğer Ofis 2000 programları gibi, Mouse'un sağ düğmesine çeşitli işlevler yükler. Mouse'un sağ düğmesi, üzerinde sağ-tıkladığınız nesnenin gerektirdiği bir yerel menü açılmasını sağlar. Bu menüler arasındaki farkı görebilmek için veritabanı penceresinde farklı nesneleri sağ-tıklayın. Kesintisiz Yardım
Access 2000 ile çalıştığınız sırada ne yapıyor olursanız olun, klavyede F1 düğmesine basarak, yardım dosyasını açabilirsiniz. Ofis Yardımcısı adı verilen simge, o anda yapmakta olduğunuz işlemle ilgili bir kaç hazır yardım konusu başlığının yer aldığı ve bunlar yeterli değilse kendi sorunuzu yazmanıza imkan veren bir diyalog kutusu açacaktır.
Ofis 2000 ailesi programlarının yardım dosyalarında yapılan yenileme sonucu artık yardım istediğiniz konuyu mutlaka yardım dosyasının şifreli ifadeleriyle yazmanız gerekmiyor. Bu kutuya normal bir soru yazabilirsiniz. Araştır düğmesini tıkladığınızda, büyük bir ihtimalle tam aradığınız konuya uygun bir başlığın yer aldığı bir kaç yardım konusu liste halinde karşınıza gelecektir. Ofis Yardımcısı'nın diyalog kutusundaki Seçenekler düğmesini tıklarsanız, Yardımcı için farklı simgeler seçebilirsiniz. Ofis Yardımcısının sağladığı hızlı yardım yeterli olmadığı anlarda, arama ve dizinden geçme gibi diğer bazı imkanları olan yardım kutusunu açabilirsiniz. Bunun için Yardım menüsünden Microsoft Access Yardım maddesini seçmeniz gerekir.
Yardım gereken konunun anahtar kelimelerinin ne olabileceği hakkında şüphede iseniz, bu kutuda İçindekiler sekmesini tıklayarak bütün yardım konularını ana başlıklar halinde inceleyebilirsiniz. Bu kutuda ikinci sekme olan, Cevap Sihirbazı ise Ofis Yardımcısı gibi, düzgün bir Türkçe soruyu anlayabilir! (Kurulu Windows sisteminizin varsayılan dili Türkçe değilse, Ofis Asistanı, soru yazmanıza imkan veren kutuyu görüntülemeyecektir.) Dizin ise kelime aratmak için kullanılır. Bunu iki ayrı şekilde yapabilirsiniz. Önce arama yapılmasını istediğiniz kelime veya kelimeleri arama kutusuna yazın. Access 2000, kendi dizininde buraya yazdığınız kelimelerle ilgili gördüklerini iki numaralı kutuya yazacaktır. İsterseniz bu kutudaki bir kelimeyi de işaretleyebilirsiniz. Sonra Ara düğmesini tıklayın. İçinde yazdığınız veya seçtiğiniz kelimelerin geçtiği yardım metinlerinin başlıkları üçüncü kutuda sıralanacaktır. Bu kutudaki başlıklardan size uygun görüneni iki kere tıklayın; yardım metni sağdaki çerçevede görüntülenecektir. Yardım kutusunun kendi araç çubuğundaki yazıcı simgesini tıklayarak, görüntülediğiniz metni yazıcıya gönderebilirsiniz; ileri-geri simgelerini tıklayarak önceki ve sonraki yardım metinleri arasında gidip-gelebilirsiniz. Şimdi Access 2000'in yüzünü tanımış oldunuz. Aşağı yukarı hangi düğmenin ne yapacağını biliyorsunuz. Şimdi sıra Access'e bunları yaptırtmaya geldi.
Access ile Veritabanı Tasarımı
Access 2000'i tanıdık diye hemen veri tabloları oluşturmak ve onlarla sihirbazlık yapmak için henüz erken. Önce veritabanı planlama konusundan söz etmemiz gerekiyor. Dikkatlice planlanmamış bir veritabanı kullanıcıya yarardan çok zarar getirir. Veri planlama, daha sonra verinin nerede ve nasıl kullanılacağına dayanır. İmkansız olmamakla birlikte çok az veritabanı ilk amacının dışında kullanılabilecek hale getirilebilir. İyi bir planlama ise önce veritabanı terimlerine aşina olmayı gerektirir. Şimdi kısaca bu terimleri ele alalım. Veri ve Alan
Access 2000 ile kaydedeceğiniz ve kullanacağınız bilgilere veri denir. Access açısından veriler, ait oldukları alanın türünde sayılır. Bir alan sayı içeriyorsa, "123456789" sayıdır. Bir alan metin içeriyorsa "123456789" metindir. Access 2000'de verileriniz şu türlerden birine girmek zorundadır: Metin: Rakam, harf veya işaretlerden oluşan ve 255 karakter genişliğinde bir alandır. Metin olarak tayin edilmiş bir alana yazılan rakamlar, sayı işlemi görmez; yani aritmetik işleme konu olamaz. Metin alanları, belirlediğiniz (nasıl belirleyeceğimize sonra geleceğiz) genişliğin üstünde karakter tutamazlar. Söz gelimi bir metin alanını 8 karakter boyutunda oluşturduysanız, bunun içine "Mustafa Durcan" yazamazsınız. İyi bir veritabanı tasarımı, daima gerektiğinden biraz fazla geniş boyut tayinini gerektirir. Not: Metin alanı olmakla birlikte, 64 bin karakter alabilir. Sayı: Her türlü aritmetik işleme konu olabilecek sayıları tutar.
Tarih/Saat: Belirlemenize göre, tarih veya saat veya her ikisini birden tutabilen özel bir alandır. Para Birimi: Türk lirası, Dolar, Alman Markı, Japon Yeni ve dünyada bulunabilecek hemen hemen bütün para birimlerine tayinh edilebilecek özel bir alandır. Para birimi verilerinizi gireceğiniz alanın Currency olması, Access 2000'in bu verilerle para biriminin gerektirdiği biçimde hesap yapmasını sağlar. Otomatik Sayı: Access 2000 tarafından artan şekilde otomatik olarak doldurulan bir alandır. Bir veritabanında her bir kaydın (satırın) diğerlerinden mutlaka ayırıcı bir niteliği olması gerekir. Herşeyiyle aynı iki kayıt, otomatik sayı alanının farklılığı sayesinde birbirinden ayrılabilir. Evet/Hayır: İçindeki değer Evet veya Hayır ya da Doğru veya Yanlış olabilen, mantıksal işlemlerde kullanılan bir alandır. OLE Nesnesi: Access 2000'in veritabanında bir başka program tarafından oluşturulmuş nesnelere yervermenizi sağlayan alan türüdür. Köprü: Internet sitelerinde bulunan sayfaların adresi (URL), Access 2000 tarafından bağlantı sağlanacak biçimde tutulabilir. Arama Sihirbazı: Bir alana doğrudan vergi girmek yerine, Access'in Arama Sihirbazı yardımıyla bu veriyi bir tablodan veya sorgu sonucundan seçmesini sağlayabilirsiniz. Kayıt
Veritabanındaki bir birim bilgi kümesine kayıt denir. Örneğin okuldaki derslerinizde sınıvlarda, ödevlerde aldığınız notları tutan bir veritabanı tasarlıyorsanız, her bir ders bir kayıt olabilir. Buna karşılık bir öğretimenin sınıfındaki öğrenciler için tuttuğu veritabanında, her bir öğrenci bir kayıt olabilir. Access ile kendinize bir adres defteri yapıyorsanız, her kişi veya firma bir kayıttır. Veri alanlarınızı belirlerken, bazı alanları "boş olabilir" şeklinde tanımlamışsanız, telefon defterinizdeki her kaydın her alanı dolu olmayabilir; örneğin bazı kişilerin faks numarası veya elektronik posta adresi olmayabilir. Buna karşılık veri alanlarını belirlerken bazı alanlara boş olma yasağı getirmişseniz, tablolarınızı doldururken Access 2000 bu alana mutlaka alanın niteliğine uygun bir değer girmenizi şart koşacaktır. Tablo
Tablo, (boş veya dolu) aynı alanlara sahip kayıtlar kümesidir. Notlarınızı tuttuğunuz dosyada 1999-2000 ders yılı notlarınız bir tablo oluşturabilir. Bir öğretmen için Lise 3 Türk Edebiyatı sınıfındaki öğrenciler bir tabloda toplanabilir. Fakat öğretmen isterse kız ve erkek öğrencileri aynı tablolara da alabilir. Daha sonra değineceğiz, bir veritabanında aynı kişiye, aynı sınıfa, yani aynı birime ait kayıtların tümü tek tabloda bulunmayabilir. Bu sebeple, tablo dendiği zaman, sadece birbirine benzeyen verileri olan kayıt kümesi aklımıza gelmelidir. Burada birbirine benzeyen tanımına dikkat edin: Diyelim ki elimizde üç kişilik bir bilgi kümesi var. Bu üç kişiye ait bilgileri, adı, soyadı ve cinsiyeti diye üç alanda toplamaya karar verdik. Bu üç kişinin de bu üç haneye yazılacak bilgisi benzer bilgilerdir. Bilgilerin içerikli çok farklı olabilir; birinin adı Mustafa, diğerinin Osman, üçüncüsünün ise Vildan olabilir. İlk ikisi için tablomuyaz "erkek," üçüncüsü için "kadın" yazmamız gerekebilir. Fakat bu üç kişi bir arada, bir tablo oluşturabilir. Veritabanı
Çeşitli tablolardan oluşan ve bir Access 2000 dosyayı halinde toplanan bilgi kümesine veritabanı deriz. Bir veritabanının içinde birden fazla tablo bulunabilir. Bu tablolar birbiri ilişkilendirilmiş olabilir; ilişkilendirilmemiş olabilir. Bir veritabanında tablolar birbiri ile ilişkilendirilmemiş ise buna düz veritabanı, tablolar ilişkilendirilmiş ise (doğru bildiniz!) ilişkilendirilmiş veritabanı denir. Eğer veritabanı tasarımının bir tek püf noktası varsa, o da ilişkilendirilmiş tablo meselesini kavramaktır.
Düz Veritabanı: Bir tablonun bütün alanlarına dair bütün bilgiler kendi içinde ise bu tabloya düz tablo, bu dosyaya düz dosya ve bu veritabanına da düz veritabanı denir. Diyelim ki elimizde, "Adı," "Adresi" ve "Telefon numarası" alanlarını içeren bir tablo var. Ve diyelim ki Mustafa'nın 1, Osman'ın 2, Vildan'ın da 3 telefonu var. Bu durumda Mustafa listemize bir kere, Osman iki kere, Vildan ise üç kere yazılacak demektir. Düz tablolarda tekrarlar olur. İlişkilendirilmiş Veritabanı: Düz tablolardaki tekrarı önlemek ve böylece veritabanının daha az yer tutmasını dolayısıyla sorguların daha hızlı icra edilmesini sağlamak amacıyla, tabloları ilişkilendiririz. Yukarıdaki örneğe dönersek, Osman'ın adını ve adresini iki, Vildan'ın adını ve adresini üç kere göstermek yerine, bütün kişileri bir tabloda adları ve adresleri ile toplar, bir diğer tabloya ise telefon numaralarını yazan ve her bir numarayı kişiler tablosunda bir kayıtla ilişkilendirirsek, her kisini de veritabanımız dosya olarak çok daha az yer tutar.
Bunu "Anahtar alan" veya "Birincil anahtar" (Primary key) adını verdiğimiz teknikle sağlarız. Her tabloda her bir kaydı diğerlerinden benzersiz hale getiren, yani diğer hiç bir satırda aynısı bulunmayan bir alan olmalıdır. Bu nitelikteki bir alanı Birincil Anahtar olarak tayin edebiliriz. İlişkilendirilmiş bir veritabanında, her bir kayıt, bir alanından diğer bir tabloya bağlanır. Bu bağlamanın kayıtların benzersiz alanlarından yapılması yanlış bağları önleyecektir. Yine yukarıdaki örneğe dönelim. Mustafa'ya 1, Osman'a 2 ve Vildan'a 3 numaralı kişi diyelim; Elimizdeki bütün telefon numaralarını altalta yazar (telefon numaralarını kayıt yani satır olarak düşünün) ve karşılarına ait oldukları kişinin numarasını yazarsak, her bir telefonun kime ait olduğunu kolayca buluruz. "Kolayca" tabiî sözün gelişi; fakat bu durumda veri tabanı dosyamız çok daha az yer tutar.
Basit bir adres defteri yaparken, herkese üç telefon, bir faks ve bir de cep telefonu hanesi açmak ve bazı kişiler için bazı sütunları (alanları) boş bırakmak daha kolay bir çözüm olabilir. Bununla birlikte daha sonra uygulama programlarına veya Web sayfalarına temel olacak veritabanları geliştirirken, ilişkilendirilmiş tablolar kullanmak daha doğru olur. İlişkilendirmenin ilkelerinden, ilerde tablolarlarımızda ilişki kurarken söz edeceğiz. Tablo Tasarımı
İyi bir veritabanı tasarımı, iyi düşünülmüş tablo tasarımı ile başlar. Bu ilke uygulamada şu anlama gelir: Mouse işaretçisini Access simgesi üzerine doğru götürmeden önce, elinize bolca kağıt, bir de kalem alın ve başlayın tablo tasarımına. (Kağıdınız kareli, kaleminiz de kurşunkalem olursa ve elinizin altında bir de silgi bulunursa, tablo tasarımınızın başarılı olacağını şimdiden garanti ederim!) Önce kağıda bu veritabanı projesinin sonunda ortaya çıkmasını istediğiniz liste, rapor ve diğer ne türlü belge varsa, hepsini başlıklar halinde yazın. Bu kağıdı önünüze koyun ve ayrı sayfalara buradaki her bir maddenin kağıda döküldüğünde nasıl görünmesini istiyorsanız o şekilde görünümünü çizin. İstediğiniz başlıkları, altbaşlıkları, sütunları ve satırları belirtin. Sonra bu sayfalarda gördüğünüz şekillere bakarak, alanları (sütun başlıklarını) listeleyin. Örneğin, kendinize bir telefon defteri-temas çizelgesi hazırlıyorsanız, alan tanımlarınız şöyle olabilir:
1. Sıra no = otomatik sayı 2. Adı = metin, 20 karakter boyutunda, boş olamaz 3. Soyadı = metin, 20 karakter boyutunda, boş olamaz 4. Adres Satır 1 = metin, 30 karakter boyutunda, boş olabilir 5. Adres Satır 2 = metin, 30 karakter boyutunda, boş olabilir 6. Şehir = metin, 20 karakter boyutunda, boş olabilir 7. Posta kodu = metin, 5 karakter boyutunda, boş olabilir 8. Ülke = metin, 20 karakter boyutunda, boş olabilir 9. Doğum tarihi = tarih (otomatik olarak boyutlanır), boş olabilir 10. Doğum gününde kart yollayacak mıyım= evet/hayır, boş olabilir 11. Eşinin Adı = metin 20 karakter boyutunda, boş olabilir 12. Çocuk 1 Adı = metin 20 karakter boyutunda, boş olabilir 13. Çocuk 2 Adı = metin 20 karakter boyutunda, boş olabilir 14. Çocuk 3 Adı = metin 20 karakter boyutunda, boş olabilir 15. Ev telefon no = metin, xxxx-xxx-xxxx biçiminde, boş olabilir 16. İş telefon no = metin, xxxx-xxx-xxxx biçiminde, boş olabilir 17. Cep telefon no = metin, xxxx-xxx-xxxx biçiminde, boş olabilir 18. Faks no = metin, xxxx-xxx-xxxx biçiminde, boş olabilir 19. En son ne zaman görüştüm = tarih, boş olabilir 20. Son güncelleme tarihi = tarih, boş olamaz
Alan listesini tamamladıktan sonra bu alanlar, bir tabloda mı toplanmalı, birden fazla tabloya mı bölünmeli sorusuna cevap verin. Yukarıdaki örnekte iki noktadaki aksaklığı görmüş olmalısınız. Birinci aksaklık çocuklarla, ikinci aksaklık telefon numaralarıyla ilgili. Önce birinci sorunu ele alalım. Beş çocuklu bir dostunuzun beşinci çocuğu bu listeye yazılamaz. O halde buradaki 16 alan en azından iki tabloya bölünmeli; çocuklara ilişkin olan alanlar dışındaki bütün alanlar "Aileler" tablosunda toplanmalı, bütün çocuklar "Çocuklar" adlı tabloda yer almalıdır. Çocuklar tablosunun alanları ise şöyle olabilir:
1. Sıra no = otomatik sayı 2. Çocuğun adı = metin, 20 karakter boyutunda, boş olamaz 3. Çocuğun ailesi kimliği = metin, 20 karakter, boş olamaz Şimdi burada başka bir sorun var: çocuğun aile kimliği, babasının veya annesinin soyadı olacaksa ve aynı soyadı taşıyan iki dostumuz varsa, çocuğun kime ait olduğunu bilemeyiz. Aslında bu sorun, ortaya başka bir sorun daha çıkartıyor: diyelim ki aynı adda iki dostumuz var; ikisinin de eş ve çocuk durumu ile adreslerini ve telefon numaralarına ilişkin elimizdeki bilgilerin aynı olduğunu (mesela bu bilgiler elimizde yok ve dolayısılya bu sütunlar boş!) varsayalım. Bu iki kişiyi listeye "benzersiz kayıt" olarak nasıl kaydedebiliriz? Otomatik sıra numarasını birincil anahtar yaparak! Her aileye ait kaydın benzersiz olmasını sağlayan otomatik sıra numarasını aile tablosunda birincil anahtar yaparsak, daha sonra çocuk tabllosuyla ilişki sağlayan anahtar olarak kullanabiliriz. Bunu görsel olarak ifade edelim:
Şimdilik bu tabloların oluşturulacağı üzerinde durmayalım. Burada sadece kavramsal olarak çocuklarla aileleri arasında bağ kurmaya çalışıyoruz. Aileler tablosunda "Aile Sıra No" adlı bir sütun açar ve bu sütunu Access'e Otomatik Sayı alanı olarak otomatik şekilde doldurtabiliriz. Sonra, çocukları kaydettiğimiz tabloda, her çocuğun ailesini, aile tablosundaki Aile Sıra No bilgisini tekrar ederek belirtebiliriz. (Nasıl'ın üzerinde durmuyoruz!) Diyelim ki Masum Sayan adlı iki arkadaşımızın ikişer çocuğu var. 5 numaralı aileye mensup Masum Sayan ile 6 numaralı aile mensup Masum Sayan'ın çocukları da aynı Aile Sıra No'sunu aldıkları anda, gereksiz bilgi içeren veya bilgi kaybına yol açan bir tablo tasarımından kurtulmuş, yani Aile tablosunda "çocuk 1," "çocuk 2,".. "çocuk x" şeklinde kimi ailede boş kalacak, kimi ailede yetmeyecek sütunlar açmamış oluruz.
Yukarıda muhtemel alanlarımızın listesini döktüğümüzde, iki sorunla karşılaştığımızı söylemiştik. Birinci sorun çocuklarla ilgiliydi. Onu çözdük. Fakat aynı durum, telefon numaraları için de var. Birden fazla ev, iş, faks veya cep telefonu olanlara ilişkin tüm telefon numaralarını tablomuza işleyebilmek için mutlaka çocuk tablosunu eklediğimiz gibi, veritabanımıza ideal olarak dört ayrı telefon numaraları tablosu (ev, iş, faks ve cep telefonları tabloları) ekleyip, bunlara da Aile Sıra No sütunu açıp, her telefon numarası ile telefonun sahibini ilişkilendirebiliriz. Böylece tablo tasarımının kağıt üzerindeki bölümü bitmiş oluyor. Nihayet sıra Access'i çalıştırmaya geldi.
Access ile Veritabanı Oluşturma
Access'i çalıştırdıktan sonra, boş bir veritabanı oluşturalım. Fakat bu arada Access7in boş veritabanı şablolarını tanıyalım. Kullandığınız Access'in başka bir kullanıcı tarafından ayarları değiştirilmemişse, açıldığı anda karşınıza ne yapmak istediğinizi soran ve dosya seçmenizi sağlayan diyalog kutusu gelecektir. Bu kutuda "Access Veritabanı sihirbazları, sayfaları ve projeleri" maddesini işaretleyerek Tamam'ı tıklayın.
Access'in ayarları değiştirilerek bu kutunun açılması önlenmişse, karşınızda tamamen boş bir Access penceresi de görebilirsiniz. Bu durumda Dosya menüsünden Yeni maddesini seçerek (veya klavyede Ctrl tuşunu tutarak ve N tuşuna basarak), boş bir veritabanı oluşturmanızı sağlayacak diyalog kutusunun açılmasını sağlayabilirsiniz. Yeni diyalog kutusu açıldığında Veritabanı sekmesini tıklayın.
Access'i tasarlayan uzmanlar, çeşitli kullanım alanları bulunan on ayrı veritabanı şablonu hazırlamış bulunuyorlar. Access ile veritabanı projelerinde büyük bir ihtimalle bu şablonlar hemen her ihtiyacınızı karşılayacaktır. Access'i tanımak için bu şabloların teker teker hepsini seçip, oluşturulmasını önerdiği dosyaların oluşturulmasını sağlayıp, sonra şablon sihirbazının her bir veritabanında ne gibi tablolar açtığını, bu tablolara ne gibi görevler yüklediğini, ne gibi alanlar oluşturduğunu gözlemenizde yarar var. Veritabanı yapan Access sihirbazlarının bir diğer marifeti veri girme ve rapor alma işlerinde kullanacağınız formları da oluşturmaktır. Bu formları inceleyerek, ilerde kendi formlarınızı tasarlamakta kullanacağınız ipuçları edinebilirsiniz. Ayrıca Access 2000, sadece tabloları, formları ve raporları oluşturmakla kalmayacak, bu veritabanını, sanki kendi başına bir program gibi, kullanmanızı sağlayacak grafik arayüzü bile inşa edecektir. Sihirbazları kullanarak, tabloları doldurulmaya, formları kullanılmaya ve raporları baskıya hazır veritabanlarını sık sık oluşturacaksınız; fakat kimi zaman bu tablolarda, formlarda veya raporlarda yeni bir alan eklemek, veya var olan bir alanı kaldırmak isteyebilirsiniz. Bunu yapabilmek için, Access'in bu nesnelerini nasıl oluşturabileceğimizi, nasıl düzenleyebileceğimizi veya değiştirebileceğimizi bilmemiz gerekir. Şimdi bir örnek üzerinde bunu birlikte yapalım. Alan Türleri
Access Sihirbazlarıyla ilgili keşif turunu bitirdiğinizde, Yeni diyalog kutusunda Boş Access Veritabanı maddesini işaretleyip Tamam'ı tıklayın. Şimdi, kendi veritabanımızı kendimiz oluşturmaya başlayabiliriz. Açılacak diyalog kutusunda Genel sekmesinin seçili olmasına dikkat edin; ve Boş Veritabanı simgesini ve Tamam'ı tıklayın; Access 2000 'in önerdiği "vt1.mdb" adını "Adres Defteri.mdb" olarak (veya oluşturmak üzere yukarıda kağıt-kalemle planını yaptığınız veritabanına uygun bir ad vererek) değiştirin; yeni veritabanınızı Veritabanı penceresinde işlenmeye hazır bulacaksınız. Nesneler'den Tablolar'ın seçildiğini, ve tablo oluşturmak için kullanabileceğiniz üç aracın kısayolunu görüyorsunuz:
Bunlar, tasarım görünümünde, Sihirbaz kullanarak ve veri girerek tablo oluşturmanızı sağlayan yöntemlerdir. Madem ki Access 2000 ile tabir yerinde ise sıfırdan tablo oluşturmaya karar verdik; o halde "Tasarım görünümünde tablo oluştur" maddesini tıklayarak, tablo oluşturma penceresini açın. Bu noktada yukarıda tablo tasarımıyla ilgili bölümde kendi veritabanımızı planladıysanız, bu planları önünüze çekin. Bu alıştırmayı yapmadıysanız, örnek olarak ele aldığımız Adres Defteri'ni birlikte oluşturabiliriz.
Tasarım görünümde karşınıza gelen tablo biçimindeki araç, tablonuzdaki alanların adlarını, özellikleri ve doldurulması için gerekli işlemleri belirteceğiniz yerdir. Aile tablosunu oluşturmak için imlecinizi Alan Adı sütununun birinci satırının içine getirin ve "AileSıraNo" yazın. Kendi veritabanızı oluşturuyorsanız, herhangi bir tablodan işe başlayabilirsiniz; bu tablolardan birini seçin ve birinci sütunun adını yazın.
Yukarıdaki örnek planda bu sütunun adının "Aile Sıra No" olmasını kararlaştırdığımız halde, burada alan adında boşluk bırakmadığımıza dikkat etmiş olmalısınız. Bu, daha sonra yazacağımız veri seçme komutlarının alan adlarında boşluk istememesinden kaynaklanıyor. Sonra klavyenizde sekme tuşuna basarak, imlecin Veri Türü sütununa gelmesini sağlayın ve burada beliren aşağı ok simgesini tıklayarak (veya klavyede Alt tuşunu tutarak ve aşağı ok tuşuna basarak) veri türleri listesini açın:
Burada gördüğünüz veri türlerini tanıyorsunuz; bizim örneğimizde birinci alanımıza Access 2000'in otomatik olarak sıra numarası vermesini istediğimiz için burada Otomatik Sayı türünü seçiyoruz (Siz, kendi planınıza uygun bir türü seçebilirsiniz). Alan Özellikleri
Tablo oluşturma penceresinin üst tarafında yaptığınız seçime göre, pencerenin Alan Özellikleri başlıklı alt bölümündeki bilgilerin değiştiğine dikkat edin. Buradaki kontrollerin çoğu Access ile veritabanı oluşturma beceriniz arttıkça kullanılacak niteliktedir. Alan özellikleri, o alandaki bilgilerin boyut, renk veya konumu gibi niteliklerini ve gizli olmek-görünür olmak gibi davranış biçimlerini tanımlar. Daha sonra verilerimizi biçimlendirirken bu kontrollerden yararlanacağız. Bazı alanların bazı özellikleri yoktur. Örneğin Alan Boyutu özelliği sadece metin, sayı ve otomatik sayı alanları için geçerlidir. Şimdi alan özelliklerind sık kullancaklarımızı ele alalım:
Metin Alanları için alan boyutu: 0 ile 255 karakter arasında olmalıdır. Diğer alanların boyut sınırlaması yoktur. (Varsayılan boyut: 50)
Sayı alanları için alan boyutu: Sayı olarak belirlediğiniz alanın boyutunu, Alan Özellikleri bölümünde Alan boyutu satırının sağındaki aşağı oku tıklayarak, şu seçenekler arasından seçebilirsiniz: Byte, ondalık, tamsayı, uzun tamsayı, tek, çift, yineleme kimliği (Replication ID).
Biçim: Siz nasıl girerseniz girin verinin tabloda (ve daha sonra bu tablodan yapılacak şekilde oluşturulacak raporlarda ve formlarda) nasıl görüntüleneceğini belirler. Ayrıca buraya yazacağınız biçim komutları, girilebilecek verinin niteliğini de tayin eder.
Giriş maskesi: Veritabanıza verileri girerken, önce girişi kolaylaştırmak, daha sonra da veri işlem sırasında verilerin istediğiniz biçimde olmasıını ve dolayısıyla işlemi kolaylaştırmak amacılya, veri girişini belirli bir biçim kuralına bağlayabilirsiniz. Söz gelimi telefon numaralarının daima (0555) 555-5555 gibi girilmesini sağlamak için bir metin alanına bunu sağlayacak giriş maskesi adı verilen komut ifadesini yazabilirsiniz. Bunun için giriş maskesi olarak (9999) 000 0000;;_ yazmanız gerekir. Fakat Access 2000, sık kullanılan, telefon numarası, Vergi dairesi ve numarası, posta kodu, sosyal sigortalar numarası, sigorta kod numarası, parola, ve çeşitli tarih ve saat biçimlerine uygun giriş maskelerini hazır veriyor.
Bu hazır maskeleri bir alanınızın Alan Özellikleri bölümüne katmak için, giriş maskesi satırının sağındaki üç nokta simgesini tıklayın; açılacak Giriş Maskesi Sihirbazı'nda arzu ettiğiniz giriş biçimini seçin. Bir bilginin tablolara veya formlara belirli bir maske ile girilmesi, mutlaka o şekilde kaydedileceği anlamına gelmez. Özellikle parantez, kesme ve benzeri işaretleri kullandığınız giriş maskelerini veritabanı dosyaya yazılırken kaydettirmeniz gerekmez; bu dosya boyutunda tasarruf sağlar. Daha sonra raporlarınızda veya Access dosyalarından başka programlar için veri ihraç ederken bu işaretlerin yeniden konulmasını sağlayabilirsiniz. Geçerlik Kuralı, geçerlik metni: Veri işlemin sağlıklı olabilmesi için girilen verilerin gerçekten girilmesi gereken türde olması şarttır. Access, veri girilmesi sırasında girilen değerin geçerliliğini sınayabilir ve veri gireni uyarır. Veri girişinde uyulacak kuralları Geçerlik Kuralı kutusunda, geçirli olmayan veri girişinde görüntülenecek uyarı metnini ise geçerlik metni kutusunda belirtirsiniz. (Bu kutuların etiketini Geçerlilik şeklinde göreceksiniz. Bu, Türkçe imlâ ilkelerine aykırıdır.) Gerekli: Bu özelliğin sağında belirecek aşağı oka basarak, Evet veya Hayır'ı seçebilirsiniz. Bir alanı Gerekli hale getirirseniz, veri tablosunu doldururken, Access bu alanın boş bırakılmasına izin vermez. Yukarıdaki planlama örneğinde bazı alanların niteliğini kağıda dökerken yanlarına "Boş bırakılabilir," bazılarına ise "Boş bırakılamaz" notunu koyduğumuzu hatırlıyor olmalısınız. Boş bırakılabilir alanlar için bu kutuya "Hayır" (yani doldurulması gerekli değil!), boş bırakılamaz alanlara ise "Evet" (yani doldurulması gerekli!) kaydını koymamız gerekir. Sıfır uzunluk İzni: Boş bırakılmasını önlediğiniz, yani gerekli alanların boyutu sizin için önem taşıyor olabilir. Doldurulması gerekli alanların doğru doldurulmasını sağlamanın bir yolu, alana girilecek değerin boyunun sıfır olmasını önlemektir. Yukarıdaki örnekte geliştirdiğimiz veritabanının kullanılabilir olması için en azından kişilerin ad ve soyadlarının tabloda yeralması gerekir; aksi taktirde ortada tablo denecek bir şey bulunmaz. Soyadı olmayan kişilerin ise adları ile yetinemeyiz. O halde bu iki alanı hem gerekli yapar, hem de sıfır uzunluk izni vermezsek, tablomuzu doldururken isteyerek veya kazayla bu alanları boş bırakmamız tehlikesini önlemiş oluruz. Sıralı (Endeks): Access ile oluşturduğumuz veritabanlarını işlerken yapacağımız işlerin başında, tablolarımızdan belirli ölçütlere göre seçmeler (sorgular) yaptırtmak gelecektir. Basit bir sorgunun hızla tamamlanabilmesi için Access'in tablolardaki alanları önceden endekslemesi yerinde olur. Bir alanın Alan Özellikleri bölümünde Sıralı kutusunun sağındaki aşağı oku tıklarsanız, "Hayır" seçeneğinin yanı sıra iki ayrı "Evet" seçeneği bulunduğunu göreceksiniz. "Hayır" seçeneği, bu alanın önceden endekslenmesini önler. Bu alandaki verilerin endekslenmesini sağlayan diğer iki seçenekten birincisi, "Evet (Yineleme Var)", Access'in oluşturacağı endekste, bu değerden birden fazla olmasına imkan verir. Bizim örneğimizde, kişi ad ve soyadlarından birden fazla olması ihtimali öngörüldüğüne göre, endeksimizin tekrara izin vermesi gerekir. Bir alan, tablodaki kayıtların benzersiz olmasını sağlayan Birincil Anahtar alanı olarak tayin edildiyse, tekrara izin verilmemesi gerekir. Bunun için, bu kutudaki endeksleme yaptırtan ikinci seçeneği, "Evet (Yineleme Yok)" maddesini seçmemiz gerekir. Unicode Sıkıştırma: Access 2000, Ofis 2000 ailesinin diğer üyeleri gibi Unicode-uyumlu, yani içinde 65 bin 536 adet harf, rakam ve işaret bulunan yazı tipi (font) sistemini destekler. Unicode uyumlu olmayan programlar ise sadece 256 karakter içeren fontları kullanabilirler. Metin, not ve köprü (Web adres bağlantısı) türündeki verilerinizde Türkçe karakter bulunuyorsa, alan özelliğinde Unicode Sıkıştırma'nın "Evet" olması gerekir. Bu durumda Access, bu alandaki veriyi kaydederken her bir karakter için gerekli alanı (2 byte) ayıracaktır. Bu tür alanlarınızda Türkçe karakter yoksa, Access dosyasının büyüklüğü etkilenmeyecektir. Dolayısıyla Türkçe veritabanı oluştururken bu değeri sürekli "Evet" ayarında tutmak dosya büyüklüğü bakımından olumsuz bir etki yapmaz; sadece Türkçe karakterlerinizi korumuş olursunuz. Alan Tanımları: Tablo tasarımında son nokta, tablolarımızı başkalarının da kullanabileceğini gözönünde tutarak, tanım sütununa gerekli açıklamaları yazmaktır. Tablolarımızı başkasıyla paylaşacak olmasak bile, bir süre sonra alanlarımızın ne amaçla oluşturulduğunu hatırlamak zor olabilir. Buradaki gibi "Adı," "Soyadı" adını verdiğimiz alanların işlevini hatırlamakta sorun olmayacağı düşünülebilir. Fakat verilerin başka tablolardan alındığı durumlarda veya değerlerle ilgili uyarıcı notların gerektiği durumlarda, Tanım satırlarına yazacağınız bilgiler işe yarar. Tabloyu yaptıysanız, tasarım görünümünde son şekli şöyle olmalı: Arama Sihirbazı Access'te veritabanı oluşturmanın birinci adımını attık: ilk tablomuzu yaptık; alanlarını belirledik; alanların özelliklerini tayin ettik. Buradaki örneği uyguluyorsanız, şimdi ikinci bir tablo oluşturmanız gerekir. Bitmiş tasarım görünümüne bakarak, yukarıdaki bilgiler ışığında ikinci tabloyu siz oluşturabilir misiniz?
Burada dikkat edilecek tek nokta, AileSıraNo adlı alanın içeriğinin doldurulması için gerekli ifadeyi Arama Sihirbazı'na yazdırtmaktır. Çocuklar tablosunun taramın görümünde ikinci alanın adını yazdıktan sonra Veri Türü sütununda seçme okunu tıklayın ve açılan listeden Arama Sihirbazını seçin.
Arama Sihirbazı'nın birinci dayalog kutusu, bu alana girilecek değerlerin mevcut bir tablo veya sorgu sonucundan mı alınacağını, yoksa bu değerleri sizin doğrudan mı yazacağınızı belirler. Buradaki örnekte, veritabanımızda Çocuklar tablosunu doldururken, bu sütunun yanında bir seçme oku belirmesini ve bu oku tıkladığımızda Aileler tablosunda, Ailei Sıra No alanına girilmiş bütün değerlerin gösterilmesini istiyoruz. Başka bir deyişle bu sütuna girecek bilgileri, Aileler tablosundan alacağız. O halde, Arama Sihirbazı'nın ilk diyalog kutusunda "Değerler tablo veya sorgudan alınsın" maddesini işaretleyerek, İleri düğmesini tıklamamız gerekir. Arama Sihirbazı'nın ikinci diyalog kutusu ise bir önceki tercihinize göre ya veritabanınızdaki bütün tablo ve sorguların listesini içerir ve siz bu listeden veri alacağınız tablo veya sorguyu seçersiniz; ya da seçme yapacağınız veri listesini oluşturmanız için küçük bir tablo oluşturma aracı açılır.
Veri seçme işini bir tablo veya sorgudan yapacaksanız bu tablo veyla sorgunun adını seçerek, İleri'yi tıklayın. Veri seçme işini kendi vereceğiniz değerlerle yapacaksanız, veri seçme listesi diyalog kutusunda veri seçme listesinin tek sütunlu olduğunu göreceksiniz; seçiminizi daha çok sütunlu bir listeden yapmak istiyorsanız önce yeni sütun sayısını yazın; sonra aşağıdaki "Süt1" atdlı örnek sütunun adını tıklayın; arzu ettiğiniz kadar sütun belirecektir; şimdi sçilecek değerleri bu sütunlara ve satırlara girin ve İleri'yi tıklayın.
Her iki yolda da Arama Sihirbazı'nın üçüncü diyalog kutusunda, ya mevcut talo ve sorgulardan seçtiğiniz ya da kendi oluşturduğunuz değerli içeren alanlar kullanılabilir alan olarak sıralanacak ve Son'u tıkladığınızda Arama Sihirbazı, tasarım penceresinin Alan Özellikleri bölümünde Arama sekmesindeki değerleri dolduracaktır. (İlerde arama ve sorgu konusunda uzmanlaştığınızda bu değerleri siz de doldurabilirsiniz. Şimdilik sadece Arama sekmesinde Satır Kaynak Türü ve Satır kaynağı kutularına yazılan ifadeleri inceleyin ve Access'in tablolara ve tabloların alanlarına nasıl gönderme yaptığına dikkat edin.) Bu suretle oluşturduğumuz otomatik değer seçme imkanını kullanmak üzere Çocuklar tablosunu açtığımızda ve yeni bir girdi için Aile Sıra No sütununda bir satırı tıkladığımızda, kutunun sağ kenarında bir seçme oku belirdiğini görürüz. Bu oku tıkladığımızda ise açılan listede, bu ana kadar Aile tablosunda Aile Sıra No sütuna girdiğimiz bütün değerleri görürüz.
Tablo tasarımını öğrendiğimize göre, şimdi tablolara veri girme, veri arama ve tabloların Access 2000 penceresi içinde görüntülenme yöntemlerinden söz edebiliriz. Bir veritabanı ile veri-işleme başlamadan önce verileri girmemiz gerekir!
Access ile Veri Girme ve Düzenleme
Veri Düzenleme (Editing) Access'te belki de en kolay yapacağınız iş, tabloya veri girmek olsa gerek: yeni oluşturduğunuz veya önceden mevcut bir tabloyu, veritabanı penceresinde açın ve başlayın sütunlara ve satırlara gönlünüzden geçenleri yazmaya. Fakat bunun daha kolay yolları da var.
Önce veri tablomuzun ekrandaki penceresinde yapabileceğimiz görünüm değişikliklerinden söz edelim. Veri tablosunu, adını iki kere tıklayarak (Araçlar menüsünden Seçenekler maddesini ve Görünüm sekmesinde "Tek tıklatmada aç" seçeneğini seçerek bunu değiştirebilirsiniz), veya tabloyu seçtikten sonra Veritabanı penceresinde Aç simgesini tıklayarak açabilirsiniz. Bir tablonun adını sağ tıklayıp, açılacak menüden Aç maddesini de seçebilirsiniz. Görünüm Açtığınız bir veri tablosunun sütun genişliği, o alandaki verilerin tümünü rahatça okumanıza engel oluyorsa, iki sütun başlığının ortasındaki çizgiyi Mouse işaretçisi ile tutarak, sağa veya sola oynatarak, sütun genişliğini değiştirebilirsiniz. Bu sırada Mouse işaretçisi iki tarafında ok bulunan dikey çizgi şeklini alır.
Aynı şekilde satırlarınızın yüksekliğini de satır başlıklarının arasındaki çizgiyi Mouse işaretçisiyle tutarak, artırabilir, azaltabilirsiniz. Bir sütunun genişliğini değiştirdiğiniz zaman diğer sütunların genişlikleri etkilenmez; ancak bir satırın yüksekliğini değiştirirseniz, bütün satırların yüksekliği değişmiş olur. Sütun genişliklerinin Access 2000 tarafından otomatik olarak ve optimum ölçüde ayarlanmasını sağlamak için sütun başlığının sağ sınır çizgisini iki kere tıklayabilirsiniz. Sütun genişlikleri ve satır yüksekliklerini, sütunu ve satırı seçerek Biçim menüsündeki ilgili maddeleri seçerek de yapabilirsiniz. Mouse işaretçisini sütun veya başlığının üzerine getirin ve tıklayın (işaretçi sütun başlığında iken imlecin kısa ve kalın bir aşağı ok şekline döndüğünü göreceksiniz); şimdi sütun veya satır başlığını tıklarsanız, bütün sütun veya satır seçilmiş olur. Biçim menüsünden Satır yüksekliği veya Sütun genişliği maddesini seçerek ve açılacak diyalog kutularına gerekli değerleri girerek, ayarları değiştirebilirsiniz.
Veri girmenizi ve verilenizi incelemenizi engelleyen, o sırada içeriğini görmeniz gerekmeyen sütunları geçici olarak gizleyebilirsiniz. Sütunu seçtikten sonra Biçim menüsünden Sütunları gizle maddesini seçerseniz, Access 2000 bu sütunları geçici olarak ortadan kaldırır. Yine Biçim menüsünden Sütunları göster maddesini seçerek ve açılacak kutuda görüntülenmesini istediğiniz sütunların adının önüne işaret koyarak, yeniden görünmelerini sağlayabilirsiniz. Veri Girme Her veri tablosunun son satırı, yeni kayıt girmeniz için hazır sayılır. Yeni bir kayıt girmek için, sütun başlığında bir yıldız simgesi bulunan son satırın herhangi bir sütununa tıklayarak, klavyeden verilerinizi girebilirsiniz. Aynı işi Araç buçuğunda Yeni Kayıt simgesini tıklayarak da yapabilirsiniz.
Veri tablosu içinde kayıttan kayıda ve bir kayıtta alandan alana geçebilmek için, Mouse işaretçisini arzu ettiğiniz kutunun içinde tıklayabilirsiniz; klavyede ok tuşlarına, veya sekme ve Enter tuşlarına basarak imleci arzu ettiğiniz yere götürebilirsiniz; bu tuşların imleci yeni alanın başına mı, sonuna mı götüreceğini Araçlan menüsünden Seçenekler'i ve orada Klavye sekmesini seçerek de belirleyebilirsiniz. İmlecin içinde bulunduğu hücrenin satır başlığında bir kalem simgesi belirir; bu o satırın edit edilmeye (düzenlenmeye, değiştirilmeye, ek yapılmaya) hazır olduğunu gösterir. Bir hücrede varolan verinin önüne, arkasına, içine yeni veri yazabilirsiniz; mevcut veriyi silebilirsiniz; başka yerlerde Windows panosuna kopyaladığınız metin, sayı veya diğer unsurları Access hücrelerinize yapıştırabilirsiniz. Windows Panosuna kopyalanmış unsur Access 2000 veritabanında bulunması imkanı olmayan bir unsur ise Düzenr menüsünde yapıştırmayla ilgili maddeler etkin olmaz; klavlede Ctrl+V tuşuna basmanız da bu öğeyi Access veri tablosuna yapıştırmaz.
Bir kaydı (satırı) veya bir alanı (sütunu) silmek için Düzen menüsünden Kayıt Sil ve Sütun Sil maddelerini seçmeniz yeter. Araçlar menüsünden Seçenekler'i ve Düzen/Bul sekmesinde Onayla bölümünde hangi silme işlemleri için Access 2000'in sizden oınay istemesini arzu ettiğinizi de belirtebilirsiniz. Kayıt silme işlemi, onaylandıktan sonra veritabanına kaydedilir ve bir daha geri alınamaz.
Veritabanındaki bilgilerin birbiri ile tutarlı olmasına bilgi tutarlılığı (referential integrity) denir ve bunu korumak için Access 2000 bazı sütunları ve tabloları silmenize izin vermez. Aşağıda ilişkilendirme konusu ele alırken, bilgi tutarlığından söz edeceğiz. Bazı sütunları ve satırları silmeye çalıştığınız zaman, ilişkileri korumak isteyen ve silme işlemi dolayısıyla başka kayıtları ve sorguları silmek zorunda kalan Access 2000, sizden onay isteyecektir. Sıralama
Veri tablosundaki kayıtlar, belirli alanlar itibariyle artan veya azalan sıraya sokulabilir. Sıralamak istediğiniz sütunu seçin ve Araç çubuğunda artan veya azalan sıralama simgesini tıklayın. Bunu, Kayıtlar menüsünde önce Sırala, sonra da Artan veya Azalan sıralama maddelerini seçerek de yaptırabilirsiniz.
Sıralama işlemini sıralayacağınız sütundaki herhangi bir satırı sağ tıklayıp,açılacak menüden, Artan Sıralama ve Azalan Sıralama maddelerini seçerek de yapabilirsiniz. Artan sıra, sayılarda en küçükten en büyüğe, tarihlerde en eskiden en yeniye, metinlerde ise A'dan Z'ye demektir. Azalan sıra ise bunun tersidir. Access'te her bir satır bir kayıt sayıldığı için bir sütunu sıraladığınız zaman o satıra ait diğer hücrelerdeki bilgiler de sıralanan sütundaki hücre ile birlikte yeni yerlerine giderler; böylece bir satırın hücreleri yer değiştirmemiş olur. Arama ve Değiştirme
Veri tablolarınız bir değeri gözle aramanıza imkan vermeyecek kadar büyük olabilir. Bu durumlarda bir değeri bulmak için Access 2000'in yardımını isteyebilirsiniz. Araç çubuğundaki Bul simgesini tıklayarak veya Düzen menüsünden Bul maddesini seçerek, arama yaptırabilirsiniz. Access 2000'in bir yeniliği Bul ve Değiştir araçlarının tek kutuda iki sekme halinde toplanmasıdır. İki sekme arasındaki görünüm farkı Değiştir sekmesinde bulunacak değerin yerine konulacak yeni değerin girileceği kutunun bulunmasıdır.
Bulma işlemi ya o sırada imlecin içinde bulunduğu bir alanda, ya da tablonun tümünde yapılır. Bul sekmesinde Aranan kutusuna aradığınız değeri yazın; aramanın yapılacağı yeri gösteren Bak kutusunun seçme okunu tıklayarak, aramanın tablonun tümünde mi, yoksa imlecin bulunduğu sütunda mı (imleç bir sütunda değilse, birinci sütunda) yapılacağını belirtin. Eşleştir kutusunda ise aramanın yapılacağı alan parçasını belirtebilirsiniz. Aradığınız değerin sadece alanın tümünü olduğu durumların bulunması için bu kutuda Tüm Alan; alanın herhangi bir bölümü olduğu durumların bulunması için Alanın Bir Bölümü; ve verdiğiniz değerle başlayan alanların bulunması için de Alanın Başlangıcı seçeneklerini seçmeniz gerekir.
Arama kontrollerinin tümünü görüntüleyerek arama kutusunu büyütmeye yarayan Tümü düğmesini tıklarsanız, Arama yönünü belirtebileceğiniz bir seçme kutusu ortaya çıkar. Buradaki seçenekleriniz, aramanın imlecin bulunduğu noktadan yukarı veya aşağı ya da tüm tabloda yapılmasını sağlar.
Bul kutusu genişlediğinde ortaya çıkan diğer bir kontrol unsuru ise aranan kutusuna yazdığınız değerin büyük harf-küçük harf oluşu ile bulunmasını istediğiniz değerin büyük hadrf-küçük harf oluşu arasında ilişki kurup kurmamaktır. Eğer Access, sizin kullandığınız harflerin büyük veya küçük oluşuna dikkat etsin istiyorsanız, Büyük Harf/Küçük Harf Eşleştir kutusuna işaret koyun. Bu durumda, örneğin "tas" değerini arattırdığınızda "Tas" ve "TAS" bulunmayacaktır. Buradaki "Alanları biçimli olarak ara" kontrolü ise tarih/saat gibi veya para birimi gibi belirli biçimlerde görüntülenen alanların, veritabanında bulunduğu basit şekliyle değil, tablo tasarımı sırasında talep ettiğimiz biçimde ele alınarak arama yapılmasını sağlar. Bunu biraz açalım. Diyelim ki Tarih alanındaki değerlerimizin kısa tarih olarak biçimlenmesini istiyoruz. Bu biçim, Access 2000 tarafından ancak bu veri görünülendiği zaman uygulanır. Siz verileri "20-09-99" olarak girmiş olabilirsiniz; ama tasarım sırasında bu alan için uzun tarih biçimini seçtiyseniz, Access 2000, bu veriyi "20 Eylül 1999 Pazartesi" olarak biçimleyerek görüntüleyecektir. Arama yaparken, arama değeri olarak "20-09-99" yazar ve Access'ten bu değeri bulmasını isterseniz, ve "Alanları biçimli olarak ara" seçeneği seçilmiş olursa, aradığınız değer hiç bir zaman bulunamayacaktır. Çünkü Access sizin biçik talimatına uygun olarak tarihleri uzun biçimde biçimliyor fakat siz kısa tarih biçiminde aranacak değer veriyorsunuz. Oysa bu kutu işaretlenmemiş olsa idi, Access verdiğiniz meşru tarih biçimini tablosundaki bütün tarih biçimleriyle karşılaştıracak ve verdiğiniz tarihi bulursa, bu kaydı size gösterecekti.
"Alanları biçimli olarak ara" seçeneği seçilmiş olarak yapılan aramalar Access 2000'i olağanüstü yavaşlatır. Alanın bir bölümü" seçeneği ve aranan yerin tüm tablo olması da Access 2000'in arama hızını düşürür.
Değiştirme, bulmaya dayanan ve bulunan değerlerin sizin vereceğiniz bir değerle değiştirilmesi işlemidir. Değiştir aracının neleri bulabileceğini, Bul aracını tanırken gördük. Burada sadece sağdaki farklı kontrol düğmeleri üzerinde duralım.
Sonrakini Bul düğmesini tıkladığınızda Access 2000, sadece bulma işlemini yapar; hiç bir şey değiştirmez. Aradığınız değerin doğru bulunduğuna ve değiştirmenin verilerinize zarar vermeyeceğine emin olduktan sonra Değiştir düğmesini tıklayabilirsiniz. Bu noktada değiştirme işinden vazgeçerseniz, İptal düğmesini tıklayın. Değiştir düğmesi, sadece bulunan değeri değiştirmekle kalmaz, varsa, bir sonraki aranan değeri bulur. Tümünü Değiştir düğmesi ise tek tek bulma-değiştirme yerine tablonuzdaki tüm aranan değerleri otomatik olarak bulur ve onay gerekmeden değiştirir. Bu düğmenin gerçekten hızlı çalıştığını göreceksiniz. Ama bu düğmenin bir özelliği daha var ki, tıklamadan önce iki kere düşünmeniz yerinde olur: yaptığınız değişiklikler kalıcı olur; geri alınmaz. Süzme
Bul aracı ile verilerde araştırma yapmak mümkün olmakla birlikte, kimi zaman belli bir ölçüte uygun tüm kayıtları birarada görmek isteyebiliriz. Bunu Süz aracıyla yaparız. Sözgelimi, elimizdeki veride sadece ikinci yarıyıl sınavında 5 alan öğrencilerin veya oturduğu yer Tekirdağ olanların, sadece erkeklerin veya sadece kadınların listelenmesini isteyebiliriz. Bunu yapmanın en kolay yolu Seçime Göre Süzme yöntemidir. Süzme ölçütü olacak verinin bulunduğu kaydın, ilgili alanını (sütununu) bulun ve Access 2000'e bu sütunda sadece bu değeri içeren kayıtları göstermesini, diğerlerini göstermemesini bildirin. Ölçük olarak kullanacağınız verinin bulunduğu sütunu tıklayın ve ya Araç çubuğundan Seçime Göre Süz simgesini tıklayın, ya da veritabanında bir yeri sağ-tıklayıp açılan menüden Seçime Göre Süz maddesini seçin.
Veri tablosunun büyüklüğüne ve seçtiğiniz alanın endekslenmiş olup-olmamasına göre, Access 2000, seçme ve sadece seçilenleri görüntüleme işini sür'atle yapacaktır.
Listede sadece seçilen kritere uygun veri içeren kayıtlar yer alırken, Araç buçuğundaki Süzgeci Kaldır simgesi de etkin hale gelecektir. Bu simgeyi tıklayarak, tablonun tümünü görüntületebilirsiniz. Access 2000, tablonuza uyguladığınız son süzme işleminin ölçütünü unutmaz ve bu simgeyi yeniden tıkladığınızda son süzme işlemi yeniden uygulanır. (Süzgeci kaldırdığınızda bu simgenin etiketi Süzgeci Uygula şeklinde değişir.) Bir tablonun tümünü değil sadece süzülmüş kayıtları içerdiğini, tablonun alt kenarındaki "(Süzülmüş)" kelimesinden anlarız. Bu kelimenin yanında kaç adet süzülmüş kayıt olduğu da gösterilir. Seçme yoluyla süzme işlemi birden fazla alan veya değer ölçüt kullanılaarak da yapılabilir. Diyelim ki seçme işlemini bir sınıftaki öğrencilerin listesinde hem cinsiyet, hem de alınan nota göre uygulamak istiyorsunuz. Bunu yapabilmek için, uygulayacağınız birden fazla ölçüt veri değerinin tabloda yanyana sütunlara gelmesini sağlayın. Bir sütunun tümünü seçer ve Mouse işaretçisiyle sütun başlığını tutarak, işaretçiyi diğer iki sütunun arasına götürürseniz, işaretçinin bulunduğu aralıkta koyu tonlu bir çizgi oluştuğunu görürsünüz; Mouse işaretçisini burada bırakırsanız, sütun tümüyle bu yere taşınmış olur. Bu suretle sütunları yanyana getirerek, arama ölçütü olacak değerleri de birbirine komşu yapmış olursunuz. Şimdi, Mouse işaretçisini ölçüt olacak verilerin en soldakinin veya en sağdakinin üzerine getirin (işaret simgesinin kalın ve içi boş artı işaretine döndüğüne dikkat edin) ve Mouse'un sol düğmesini tutun; ölçüt olacak değerlerin sonuncusuna kadar sürükleyin. Ölçüt olarak kullanacağınız bütün veriler seçilmiş olacaktır. Şimdi, ya sağ tıklayarak ve açılan menüden Seçilenlere Göre Süz maddesini seçerek, ya da Araç çubuğundan aynı adı taşıyan simgeyi tıklayarak, Access 2000'e çok ölçütlü süzgeç uygulattırabilirsiniz.
Seçme yoluyla süzme işlemini, altalta kayıtların değerlerini ölçüt alarak da yapabilirsiniz. Bunun için, Mouse işaretçisini bir satırdaki bir değerin üzerine getirin ve işaret simgesi kalın ve içi boş artı işaretine döndüğünde, Mouse'un sol düğmesini tutarak ölçüt olarak kullanacağınız alttaki veya üstteki değerleri tarayın. Mouse'un düğmesini bıraktığınızda altalta birden fazla değer seçilmiş olacaktır. Şimdi yine sağ tıklama veya Araç çubuğunda tıklama yoluyla Access 2000'e Seçme yoluyla süzme işlemini yaptırtabilirsiniz.
Kimi zaman süzme işinde kullanacağınız değerler böyle kolay bir şekilde seçme yoluyma belirtilemez ve daha ayrıntılı süzme ölçütleri uygulamak isteyebilirsiniz. Bunun için Form Süzgeci yöntemini kullanmanız gerekir. Bu aracı, Kayıtlar menüsünden önce Süz ve sonra Form Süzgeci maddesini seçerek açabilirsiniz. Form Süzgeci açıldığı anda açık olan tablonun yerini alır. Bu yeni tabloda, solda, altta birincil ölçütü belirteceğiniz Ara, ve ikincil, üçüncül ölçütler için bir çok "Veya" sekmesi göreceksiniz.
Süzme ölçütünü tanımlamaya Ara sekmesinden başlamak gerekir. Bu sekme seçili iken, tabloda sıralanan alan adlarının altındaki hücreyi tıklarsanız, sağda seçme okunun görüntülendiğini göreceksiniz. Bu oku tıklayarak, tablonuzda bu alana girişmiş tüm değerleri görebilirsiniz. Burada istediğiniz kadar seçim yapabilirsiniz. Yine öğrenci tablosu örneğine dönersek, cinsiyet sütunundan "Kadın," birinci yarıyıl sınavı notları sütunundan "5," ikinci yarıyıl sınavı notları sütunundan "3" değerlerini seçebilirsiniz. (Bu durumda tablonuzdaki bütün kadın öğrencilerden birinci sınavda 5 ikinci sınavda 3 alanlar seçilmiş olacaktır). "Veya" sekmelerini tıklayarak süzgecin kapsamını genişletmek mümkündür. Sözgelimi, sınıftaki kadın öğrencilerden birinci yarıyıl sınavında 5 "veya 4 veya 3 veya 2 veya 1 veya 0" alanları seçmek isteyebilirsiniz. Her "veya" ölçütünden sonra Form'un sol alt kenarına yeni bir Veya sekmesi eklendiğine dikkat edin.
Notlarınızı tam sayı olarak değil de kesirli olarak veriyorsanız, süzmenin amacı zayıf durumdaki öğrencileri belirlemek olduğu halde bu son yöntemde örneğin 4,5 alanları göremezsiniz. Bunu sağlamak için bütün not ihtimallerini kapsayan "Veya" ölçütleri doldurmak gerekir. Oysa süzme ölçütlerini seçerek değil yazarak verebilir ve standart karşılaştırma işlemcilerini kullanarak, bütün ihtimalleri kapsayabilirsiniz. Bunun için, örneğin Birinci Yarıyıl Sınav Notları sütununun boş hücresine "<=4,9" (tırnaklar olmadan) yazarsanız, Access 2000 notu 5'den aşağı bütün öğrencileri bulacaktır. Burada dikkat edilecek nokta önce mukayese işlemcisinin, sonra değerin yazılmasıdır. Access 2000, standart mukayese işlemcilerini kullanır:
> Büyük < Küçük = Eşit <= Küçük veya eşit >= Büyük veya eşit <> Eşit değil
Ölçütlerinizi belirttikten sonra Araç çubuğundan Süzgeci Uygula simgesini tıklayarak süzülmüş kayıtlarınızı görebilir; işiniz bittiğinde süzgeci kaldır simgesini tıklayarak asıl tablonuza dönebilirsiniz.
Formlar
"Access'te bir tabloya veri girmenin kestirme yolu, tabloyu açıp, en alt satırdan itibaren verileri yazmaktır!" dedik. Fakat yanyana yüzlerce sütunu bulunan bir tabloda bunu yapmak kolay olmaz. Tablonun Access penceresinin dışında kalan sütunlarını görüntüye getirmek için sürekli kaydırma çubuğunu tıklamak zor olabilir. Oysa Access bize veri girme ve düzenleme işini form yoluyla yapma imkanı veriyor. Form, bir tablonun bir kaydının içeriğini (veya boş bir kayıt satırını) bir çok kontrolle birlikte tek pencerede toplayabilen bir araçtır. Formun eni-boyu da Access penceresinden büyük olabilir; fakat formun biçimini belirlemek, alanların nerede ve ölçüde görüneceğine karar vermek imkanı vardır. Ayrıca formun üzerine veri girmeyi kolaylaştıran ve kaydın parçası olmayan yardım ifadeleri yazabilir, grafiklerle formu süsleyebilirsiniz. Formda, Sil, Kaydet ve benzeri komutlar içeren
yukarıya kopyalarken bir yanlışlık olmuş kusuruma bakmayınız 84 ten sonrası yukarıdadır
Aradığınız bilgileri burada bulamadıysanız lütfen daysoft@hotmail.com veya daysoft@gmail.com a e-mail gönderin.En kısa zamanda size cevabı gönderilecektir.
Saygılarımızla DaYSoFT (Daylight Software)
BİR AN SONU GELMİYECEK SANDIM BİR SORUM OLURSA KESİN E-MAİL GÖNDERECEĞİM HAAAAAAA
incelemeye değer tşk ederiz kolay gelsin
quote:
Orjinalden alıntı: ASLAN1
BİR AN SONU GELMİYECEK SANDIM BİR SORUM OLURSA KESİN E-MAİL GÖNDERECEĞİM HAAAAAAA
hehe bende oyle sandım ellerine sağlık güzel olmuş