İstemediğimiz, kendimizin tercih etmediği hayata aniden atılmamız bile saçma değil mi sizce? Bir düşünün gözümüzü açıyoruz aniden dünya denilen bir yerdeyiz zamanla hayatı kavramaya çalışıyoruz ne oldugunu anlamaya calisiyoruz. Ne annemizi ne babamızı ne gorunusumuzu ne dogdumuzu yeri secebiliyoruz. Örneğin norveç'te doğmuş birisinin hayatı ile filistin'de doğmuş birinin hayati ayni mi? Noeveçte'ki her gun mis gibi keyfine bakarken ekonomiyi dert etmeyip yiyip içip güneşin doğuşunu batışını zevkle izleyip pek çaba sarf etmeden hatta oturdugu yerden bile devletin bedava maaş verebildigi bir ulkede yasarken digeri her gun bomba sesleri ile uyanıp belki bir ihtimal kolunu bacagini dahi kaybetme ihtimali olan birisi. Kaybetmese bile yasadigi onca travmadan sonra ister istemez psikolojisi etkilenir ve kötü şeyler yapar ve uzaktan gorenler bakin ne kadar kotu karakterli birisi diyecek. Oysa gecmiste ne yasamis ne travmalari olmus kimsenin umrunda deil sorgulamazlar bile. Elbette ki suç iyi bir şey değil fakat o psikoloji ile ister istemez yapiyorsa ve insanlara kalsa öyleleri suç işledi diye cehenneme gidecek ama kimse o anda tanrıyı suçlamaz bile direkt insanı suçlarlar. O şekilde sınayan tanrı'nın, o kişinin psikolojinin bozulmasina kadar gidecek şekilde kotu şeyler yaşamasini isteyen tanri'nin hiç mi suçu yok? Tanrı varsa bile adaletsizdir bence |
Bildirim