Şimdi Ara

Çiğ süt içtim. Tıppa göre virüsten hastalanmam gerekiyor fakat tersine daha sağlıklıyım

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
29
Cevap
1
Favori
7.315
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Son 2 haftadır yaşadığım deneyimdir.

    Çiğ süt içiyorum ama öyle marketten süthaneden değil, çiftliğinden aldığım yüksek yağ oranlı lezzetli süt bu.

    Pastörize etmek fiilinin türediği Louis Pasteur ve onun 'hastalık yapıcı virüs' teorisine göre çiğ sütte bi yığın bakteri virüs mikroorganizma parazit tenya kenya vs var ve onlar binbir çeşit hastalık yapıyor yapmaması için sütün bi güzel kaynatılması yani pastörize edilmesi gerekiyor (muhteşem bir zeka ürünü bir buluş değil mi) Fakat 2 haftadır içtiğim 2+ litre çiğ süt sonrası bırakın virüsü hastalığı herzamankinden daha iyi kondisyondayım. Bisikletle bu akşam 5 km uzaktaki tepeye cıktım, 2 km aralıksız yokuş cıktım 14 km yol yapıp geldim. Nefes alıp verme, genel kondisyon olarak 100HP reno'dan inip 250HP bmw 'ye binmek kadar fark etti.


    Peki çiğ süt olayını nerden öğrendim? Doktordan değil tabi ki. Ta 2012'de aajonus vonderplanitz'in çiğ sütü yorumladığı 4dk'lık videoda öğrendim.
    https://www.google.com/sorry/index?continue=https://www.youtube.com/watch%3Fv%3D8eS6tT9OTIY&q=EgQuLZpEGIrA7_oFIhkA8aeDS84z194AiKsbJwdntN5M4zrWJKaXMgFy
    (İngilizce bilmeyenler video sağ alttaki CC / Closed Captions butonuna tıklayıp ister İngilizce ister anında Türkçeye cevirili altyazıları görebilirler)
    Aajonus 21 yaşında hastanede gördüğü bir tedavi yüzünden ölümden dönmüş, videoda anlatıyor. Çiğ süt ve primal diet dediği beslenme sayesinde o tedavilerin yol açtığı hasarları tedavi etmiş. Bu videoda Aajonus 65 yaşında. Duruşa bakın.

    Edit: Başlık bozuk karakter gösteriyordu, giderildi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tuğkan-0153 -- 11 Eylül 2020; 23:58:12 >







  • Bişey daha söyleyeyim buna da şaşıracaksınız: emniyet kemeri takmazsanız ölürsünüz derler ya, yalan. Deneyin ölmediğinizi göreceksiniz. Çok nadir 10bin 100binde bir kaza olur onda da kafa travmasına bağlı ölürsünüz emniyet kemeri takmadığınız için değil. Bunlar hep emniyet kemeri lobisinin oyunları ve devletin de işine geliyor ceza kesip para toplamak. Yıllardır böyle gelmiş böyle devam ediyor diye kimse sorgulamıyor.

    Uyanık oluuunnn, büyük resmi görüüünn. Büyük resim kursumuza kaydınızı yaptırmayı unutmayın.
    Yapay Zekanın Yanıtı

    Çiğ Süt Tüketimi: Gerçekler ve Riskler

    Çiğ Süt İçilir mi?

    Çiğ süt, pastörizasyon işlemine tabi tutulmamış sütü ifade eder. Pastörizasyon, zararlı bakterileri öldüren bir ısıtma yöntemidir. Genel olarak çiğ sütün tüketimi, hastalık riski nedeniyle önerilmez.

    Yanlışlıkla Çiğ Süt İçtim

    Yanlışlıkla çiğ süt içtiyseniz, bir dizi sağlık sorunuyla karşılaşma riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz. Çiğ süt, Salmonella, E. coli ve Listeria gibi zararlı bakteriler içerebilir. Bu bakteriler, ishal, kusma, ateş ve hatta daha ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.

    Kaynamamış Süt İçilirse Ne Olur?

    Kaynamamış süt, çiğ sütle aynı riskleri taşır. Pastörizasyon işlemine tabi tutulmadığı için, zararlı bakteriler içerebilir ve hastalıklara neden olabilir.

    Bozuk Süt İçersek Ne Olur?

    Bozuk süt, sağlık için ciddi bir risk oluşturabilir. Bozulmuş süt, bakteri üremesini teşvik eden yüksek düzeyde laktik asit içerir. Bozuk süt tüketmek, gıda zehirlenmesine, ishale ve kusmaya neden olabilir.

    Bozuk Süt Zehirler Mi?

    Evet, bozuk süt zehirlenmelere neden olabilir. Laktik asit ve diğer zararlı bakteriler, tüketildiğinde zehirlenmelere neden olabilir.

    Yanlışlıkla Çiğ Süt İçtim Ne Yapmalıyım?

    Yanlışlıkla çiğ süt içtiyseniz, aşağıdaki adımları izleyin:

    • Mümkün olduğunca çabuk bol su için.
    • Herhangi bir hastalık belirtisi yaşarsanız derhal tıbbi yardım alın.
    • Süt içtiğinizi sağlık uzmanınıza bildirin.

    Çiğ İnek Sütü İçilir Mi?

    Çiğ inek sütü de çiğ süt kategorisine girer ve aynı riskleri taşır. Pastörizasyon işlemine tabi tutulmadığı sürece çiğ inek sütü tüketilmesi önerilmez.

    Çiğ süt tüketimi hakkında bilgili kararlar vermek için bu riskleri anlamak önemlidir. Hastalanma riskini en aza indirmek için sadece pastörize süt ve süt ürünleri tüketin.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • Hocam brucella kapabilirsiniz, kuluçka dönemi uzun olduğundan farkettiğinizde iş işten geçmiş olur. Bence çiğ sütü kefir yapıp için. Pastörize sütün bence de bir faydası yok.
  • Afiyet olsun. Psikolojik sizdeki degisimler hocam. Ayrica virus ,bakteri illaki her cig sutun icinde insani etkileyecek cinste ve miktarda olacak diye bir kaide yok. Belli bir olasilik. Ayrica alacaginiz bakteri virus tenya kenya! da 2 haftada etkiye başlamayabilir. Size onerim sakin olun, psikolojik doping etkisinin olabilecegini dusunun.
  • Placebo
  • MHEC kullanıcısına yanıt
    Brucella nela? :)

    Virüs mirüs hastalık hiçbirisi olmaz bu saatten sonra.

    geçen hafta ilk kez çiğ süt içmeden önce hafif başağrım vardı cunku günlerdir sabahları yerine bisküvi ve kahve içiyordum, ondan kaynaklı biliyorum.
    Çiğ süt içince kafamdaki en önemli soru işareti bu başağrısı artar mı azalır mı konusuydu. Başağrım artarsa bu şey bana kötü etkidi diyeceğim. Fakat. Başağrım artmadı tersine kısa sürede yok oldu. Çiğ süt deneyimimi anlattığım kız kardeşim "sana öyle gelmiştir" dedi. Yani plasebo etkisi. Alakası yok cunku ertesi gün bisikletle biraz zorlanarak cıktığım yokuşu cok rahat cıktım ve ondan önemlisi tüm gün ve sonraki birkaç gün hem fiziken hem zihinen üst grafikteydim. O yüzden bu hafta tekrar çiğ süt alıp içtim ve grafik yine yukarı yönde :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tuğkan-0153 -- 12 Eylül 2020; 0:8:21 >
  • Krandei kullanıcısına yanıt
    Konuyu bayağı araştırdım. Plasebo etkisi sözkonusu değil. Gerçek sağlık bu.

    Hayatını insanların gerçekten sağlıklı olmasına adamış Amerika ve dünyanın en meşhur doktorlarından, girişimci ve yazar Dr. Mercola: Çiğ süt ticari olarak üretilen "pastörize" süte göre sadece lezzet değil, besleyicilik olarak da açık ara üstün.

    Tamamen belgelere dayanak ve kaynak link içeren Dr. Mercola'nın makalesi:

    https://foodfacts.mercola.com/raw-milk.html ve örnek bir cevirisi:

    Cow’s milk is one of the most popular foods around the world, thanks to its versatility. It’s used to make products such as cheese, butter, yogurt and ice cream. It can even be enjoyed by itself for a refreshing afternoon drink, or blended with fruits to create smoothies.

    Chances are the milk you’ve been drinking throughout your life is pasteurized, which can be detrimental to your health. That’s because pasteurized milk comes from cows raised in concentrated animal feeding operations (CAFOs), which is the perfect breeding ground for foodborne illnesses.


    Hayatınız boyu içtiğiniz süt pastörize süttür ve bu sağlığınıza zararlı olabilir çünkü pastörize süt, bir araya toplanmış hayvan besleme operasyonlarında ( concentrated animal feeding operations/CAFOs) büyütülmüş ineklerden gelir ve bu da yiyeceklerden kaynaklanan hastalıklar için mükemmel bir üreme ortamıdır.

    Instead, why not make the switch to raw, unpasteurized milk? It is far more superior to commercially manufactured milk not just in taste, but in nutrients as well.

    O yüzden neden çiğ ve pastörize edilmemiş süte geçmeyesiniz? Ticari olarak üretilen süte göre sadece tat açısından değil, besleyicilik açısından da açık ara üstündür.


    Raw Milk Benefits You Should Know

    Bilmeniz gereken çiğ süt yararları:

    Çiğ süt şunların kaynağıdır:

    Proteins: The majority of milk proteins are made of casein, which can help maintain healthy blood pressure (1) and increase the absorption of minerals.(2)

    Proteinler: Süt proteinlerinin coğu kaseinden yapılmıştır ve o da sağlıklı kan basıncını ayarlar ve mineral emilimini arttırır.

    Probiotics: Raw milk is rich in healthy bacteria that can benefit your digestive system.

    Probiyotikler: Çiğ süt iyi bakteriler açısından zengindir ve bu da sindirim sisteminize fayda sağlayabilir.

    Enzymes: Raw milk contains various enzymes that can help improve the digestion of nutrients from other foods.

    Enzimler: Çiğ süt çeşitli enzimler içerir ve onlar yediğiniz diğer gıdalardaki besinlerin sindirimini iyileştirebilir.

    Omega-3: Research has discovered that raw milk contains 62 percent more omega-3 fats and 25 percent fewer omega-6 fats compared to conventional milk. (3)

    Omega-3: Araştırma çiğ sütün klasik (pastörize) süte göre 62% daha fazya Omega-3 yağları (sağlığa iyi yağ) ve 25% daha az omega-6 yağı (sağlığa zararlı yağ) içerdiğini göstermiştir.

    Calcium: Milk is one of the most well-known sources of calcium, a mineral that can help promote stronger bones and teeth. Furthermore, calcium from cow’s milk is easily absorbed by your body. (4)

    Kalsiyum: Süt en meşhur kalsiyum kaynaklarından biridir ve kalsiyum kuvvetli kemik ve dişleri destekler. Daha ötesi, inek sütündeki kalsiyum vücudunuz tarafından kolaylıkla emilir.

    Assorted vitamins and minerals: Raw milk contains vitamins A, B, C, D, E and K, along with minerals such magnesium, phosphorus and iron, all of which can help enhance your health.

    Geniş yelpazede vitaminler ve mineraller: Çiğ süt A,B,C,D,E ve K vitaminleri artı magnezyum, fosfor ve demir minerallerini içerir, bunların hepsi sağlığınızı arttırabilir.

    The Difference Between Raw Milk and Pasteurized Milk
    Çiğ süt ve pastörize süt arasındaki farklar:

    Raw, unpasteurized milk is essentially produced from cows that are raised in an open pasture, free from herbicides and other toxic chemicals that can negatively affect the final product. That being said, the appearance of grass fed organic milk is quite different — it usually has a yellowish color, not the pure white look that most people are familiar with. That’s because the coloration comes from the carotenoids in the grass that cows eat. In contrast, a white color typically means that the cows were fed with dried grass or hay, which tran
    slates to lower amounts of carotenoids and other nutrients.

    Çiğ yani pastörize edilmemiş (kaynatılmamış) süt, ilaç ve diger zehirli kimyasallar içermeyen açık alanlarda büyütülen ineklerden elde edilir. Çimen ve doğal otla beslenmiş ineğin sütü o yüzden biraz farklıdır - genelde sarımtırak bir rengi vardır, yani herkesin alışkın olduğu gibi bembeyaz renk değildir. O renk ineğin yediği çimen ve doğal otların içerdiği karotenoid maddesinden kaynaklıdır. Bembeyaz renk ise, genel olarak ineğin kuru ot ve saman ile beslenmiş olduğu anlamına gelir cunku onlarda karotenoid ve diğer besinler daha az bulunmaktadır.

    On the other hand, pasteurized milk means that the liquid has undergone pasteurization, a heating process named after Louis Pasteur. While working as a professor and dean at the University of Lille in 1862, he spent his free time figuring out how to prevent alcoholic beverages from turning sour due to the invasion of bacteria. Eventually, his experiments were a success and the method was adopted to fit the milk industry.5


    Öte yandan pastörize süt, Louis Pasteur'ün keşfettiği ısıtma prosesinden geçmiş süttür. Pasteur, 1862'de Lille Üniversitesinde prof olarak çalışırken, alkollü içeceklerin bakteriler tarafından ekşimesini önlemek üzere deneyler yapıyordu nitekim sonunda deneyleri (pastörize işlemi) başarılı oldu ve bu proses süt endüstrisinde de uyarlandı.

    In theory, pasteurization may seem beneficial, but it actually reduces the quality of milk. The heat transforms the structure of the milk proteins to a shape your body is not able to process. It also destroys the naturally occurring probiotics that can benefit your digestive system. As a result, this creates a blank slate where harmful bacteria can proliferate, turning the milk sour and causing digestive problems when consumed.

    Teoride pastörizasyon yararlı görünebilir fakat aslında sütün kalitesini azaltmaktadır. Isı süt proteinlerini vücüdun sindiremeyeceği bir şekle dönüştürür. Aynı zamanda sindirim sistemine destek olabilecek doğal probiyotikleri de yok eder ve bu da zararlı bakterilerin coşabileceği bir ortam hazırlar ve sütü ekşitir ve içildiğinde sindirim problemlerine yol açabilir.

    Nutrition Facts About Raw Milk

    Aside from the benefits mentioned earlier, raw milk contains other nutrients that can help improve your overall health. The table below provides a good overview of raw milk’s nutritional profile:

    Şu ana dek bahsedilen faydaların haricinde çiğ süt genel sağlığınızı güçlendirecek başka besinler de içerir:

    Mineral ve maddeler Vitaminler
    ------------------------------------------

    Sodium: 330 to 850 mg A: 375 mcg
    Potassium: 1,040 to 1,600 mg C: 19 mg
    Chloride: 850 to 1,040 mg D: 38 IUs
    Calcium: 1,040 to 1,225 mg E: 940 mcg
    Magnesium: 85 to 130 mg K: 7 mcg
    Phosphorus: 850 to 940 mg B1: 25 mcg
    Iron: 280 to 570 mcg B2: 650 mcg
    Zinc: 1,880 to 5, 660 mcg Niacin: 850 mcg
    Copper: 95 to 570 mcg B: 470 mcg
    Manganese: 19 to 47 mcg Pantothenic acid: 3,300 mcg
    Iodine: 245 mcg Biotin: 33 mcg
    Fluoride: 28 to 207 mcg Folic acid: 2 mcg
    Selenium: 4.7 to 63 mcg B12: 4.25 mcg
    Cobalt: 0.47 to 1.23 mcg
    Chromium: 7.5 to 12.3 mcg
    Molybdenum: 17 to 113 mcg
    Nickel: 0.1 to 47 mcg
    Silicon: 700 to 6,600 mcg
    Vanadium: Trace elements to 290 mcg
    Tin: 38 to 470 mcg



    Q: Is raw milk safe to drink?
    Soru: Çig süt içmek güvenli midir?

    A: Contrary to the reports that say raw milk can make you sick, it is safe to drink. The important thing to consider here is the quality of the product and how it’s made. The cow needs to be healthy and organically raised in a pasture to help minimize the amount of toxic herbicides and pesticides. This helps lower the risks associated with drinking raw milk.

    Yanıt: Çiğ sütün sizi hasta edebileceğini belirten raporların aksine, çiğ süt içmek güvenlidir. Burada önemli olan ürünün kalitesi ve nasıl yapıldığıdır. İnek sağlıklı ve organik ortamda büyütülmüş olmalıdır ki bu sayede zehirli ilaç ve kimyasal madde oranı en düşük olur. Bu, çiğ süt içmeyle ilgili riskleri düşürür.

    Q: How long does raw milk last?
    Soru: Çig süt ne kadar dayanır?

    A: Raw milk can last anywhere between seven to 10 days, but it must be kept at an optimal temperature of 36 to 38 degrees Fahrenheit (2.2 to 3.3 degrees Celsius). If the temperature goes higher than the recommended range, the naturally occurring Lactobacilli will start producing lactic acid faster, resulting in a sour flavor until the milk becomes spoiled.7

    Yanıt: Çiğ süt 7 - 10 gün arası dayanabilir, fakat 2.2 - 3.3 derece arasında muhafaza edilmelidir. (Türkiye'deki çiğ süt üreticileri 0 - 4 derece arası yazmaktadır) Bu tavsiye edilen sıcaklığın üstüne çıkılırsa doğal olarak oluşan laktobasili laktik asidi daha hızlı üretmeye başlayacak ve bu da sütü tamamen bozana kadar ekşi bir tada sahip olmasına yol açacaktır.

    ---Makalenin sonu---

    Marketlerde satılan pastörize sütler yağ oranı %3 'ün de altında, pancar posası ile beslenerek cok süt veren ineklerden sağılan ve homojenize işlemiyle sütü nano partiküllere indirgeyen, doğal olmayan işlenmiş gıda sınıfındadır. Pastörize işlemi ile sütteki enzim ve vitaminler yok olur, homjenize işlemi ile oluşan nano partiküller bağırsaklardan kaçak geçiş yaparak vücutta antikor reaksiyonuna yol açar. Midesi bağırsakları rahatsızlananlar pastörize ve homojenize süt içtikleri için öyledir.

    Fabrikasyon olmayan doğal sütte yağ oranı %5 ve yukarısıdır. En ideal beslenen ineğin sütünde yağ oranı %7'yi bulmaktadır

    Kaynatılarak pastörize edilmemiş, çiğ süt içtiğinizde içindeki su vücutta tutulur cunku çiğ sütteki katı maddeler su ile doğal şekilde bağlıdır ve o su vücutta kullanıldığı için atılmaz ve doku yenilenmesi veya yeni doku üretimi için kullnaır. Kaynatılmış hele ki homojenize edilmiş sütte, katı maddeler ile su arasındaki bağ kopar, vücut o suyu değerlendiremez ve atar. Yarım litre çiğ süt içerseniz uzun süre küçük tuvalet isteği duymazsınız fakat yarım litre kaynatılmış ve homojenize edilmiş tipik market sütü içerseniz cok geçmeden küçük tuvalet istegi duyarsınız.

    Son 10-15 yıldır bircok inek besicisi daha bol süt yapması için ineklere pancar posası (küspe) vermeye başladı. Küspe yiyen inek için meslek çevrelerinde "süt işiyor" denilir, cunku ineğin süt hacmi 2 kat artar ve o yüzden memeleri davul gibi kocaman olur ki bu da ayrı bir sağlıksızlık göstergesidir. Hacmi 2x artan sütün kalitesi ve içeriği aynı oranda artmaz, yağ oranı düşük olur. O sütün yağ oranı o kadar düşüktür ki, kaşar peyniri ve yoğurt yapmak dahi mümkün olmaz.

    Ben doğal ve hilesiz süt satan bi yer keşfettim oradan alıyorum sütü pastörize etmeden çiğ olarak 0 derece soğutulmuş olarak satıyorlar. İnek sütünde litre başına 0.1 gram magnezyum bulunur (daha birçok başka maddeye ek olarak) Kediler cok yiyecek seçicidir. Yumurta bile yemezler ancak süt verin hepsini içerler. Yumurta besleyici doyurucu birşeydir fakat tam hayvansal ürün sayılmaz cunku yağ oranı düşüktür. Yağ içermeyen şey, tam hayvansal gıda sayılmaz. Süt hayvansal yağlı gıdadır ve insan için en gerekli gıdalardan biridir.




  • Çiğ sütün içerisinde milyarlarca bakteri,virüs vb. şeyler var bunların tamamı tabi ki zararlı değil ancak aldığın riske inan değmez. Sütün içinde yüksek miktarda(bence en kaliteli protein olan)kazein yani geç sindirilen protein var. Isıl işlemden sonra bu protein büyük miktarda hasar görüyor. Yani paket sütlerdeki protein pek kaliteli değil ancak işlenmemiş sütteki protein değeri aşırı iyi seviyede olmalı ve muhtemelen bu dayanıklılığı ve kas gücündeki artışı buna borçlusun ancak riske değmez. Çok istiyorsan direkt kasein takviyesi alabilirsin ancak onlar da işlenerek üretiliyor :) Günümüzde aşırı kaliteli markalar var ve işlerken protein yapısına hiç hasar vermeden %100 kalite ile üretiyorlar. Buradaki markaların genel olarak hepsi sahte gibi yani düşük kalitede. Ayrıca bazı sporcular yumurta,et vb şeyleri çiğ ya da çok az pişmiş olarak tüketir çünkü besinler ısı gördüklerinde değerlerini kaybediyor.




  • Çiğ sütün ısıl işlemden geçmediği için besinsel değeri daha yüksek olabilir. Enerjinizi buna bağlıyorum.

    Pastörize edilmeyen süt ve süt ürünlerinde brucella tehlikesi çok yüksek. Kuluçka süresi de uzun bu brucella bakterisinin. Çok lanet bir hastalık. Felce kadar yolu var. Hastalığı geçirseniz bile ileriki yaşantınızda eklem rahatsızlığı çekebilirsiniz.
  • Amerika bu konuda daha aktif. Bilhassa alerjik çocuklarda kullanıyorlar ama ölümler de oldu. Avrupa ise temkinli.
  • ben 100 kere içmişimdir çiğ süt en az
    hatta çiğ ağız sütü
    çiğ et çiğ ciger vs hepsini yiyordum bu aajonusu takip ederken.
    sonra baydı ve gereksiz oldugunu düşündüğüm icin bıraktım

    bana göre pastörizeyle arasında bi fark yok aajonus da yalancı delinin teki (bütün kitaplarını okudum)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi white4343 -- 12 Eylül 2020; 0:46:4 >
  • Şimdi sütün insan tarafından tüketilmemesi gerektiğine dair de bir sürü makale var, sen kendini nihai doğruyu bulduğuna inandırdıgın için başka gerçek görmüyorsun.

    Asit dengesini bozarak vücudunda kalsiyum eksikliği yaratıyorsun aslında.

    the daily meal
    Why You Should Stop Drinking Milk Right Now
    https://www.thedailymeal.com/why-you-should-stop-drinking-milk-right-now/013014

    Buradan okuyabilirsiniz araştırmalara dair linkler de içeriyor.

    Ayrıca pastörize içmediğin için bir sürü risk taşıyor, ne biliyorsun inekleri sen mi yetiştiriyorsun? Hayvanlara ne antibiyotiği ne parazit iğnesi yapıldığını ve bunların da süte ve sonrasında sana geçmediğine nasıl emin olabiliyorsun?

    Bir şeyin baştan sona senin kontrolünde olmadan o şeyin temizliğine emin olamazsın.




  • Çok enteresan konu . Forumda görülemeyecek kalitede muhabbet . İzlemedeyim .
  • Burada yazılanlara inanıp da gidip çiğ süt içmeye kalkmayın. Pozitif bilimden şaşmayın. Sağlığınızın çoğu da genlerinize bağlıdır. Beslenme ile bunu çok değiştiremezsiniz. Yani kimilerimiz uzun ömür konusunda doğuştan daha şanslı.
  • Çiğ sütün içinde milyarlarca bakteri, virüs var fakat onun asıl sebebini biliyor musunuz? Ben de gece gündüz virüs haberleri yapıldığı için son bir kaç haftadır mesaimden ayırarak araştırmaya başladım ve Béchamp or Pasteur isimli 1923 basımı (!) bir belgeye denk geldiğimde virüslerin gerçek fonksiyonunu, varoluş amacını öğrendim. Burada kısaca anlatmak mümkün değil, kısa anlatımdan dolayı eksik ve hatta yanlış mana da doğabilir fakat virüs, Antoine Béchamp'ın yaptığı sayısız ve deneylere göre, genel anlatım ile, kabaca, hücre ve dokuları çözücü molekül ve bu kapsamda doğanın üretme ve geri dönüştürme döngüsündeki 'geri dönüştürme' safhası için gerekli bir molekül.

    Bir yerde okumuştum. Süt, ineğin kanının filtre edilmişidir diyordu. Kan canlı bir sıvı. canlı bir sıvı canlı bir doku açıkta kalırsa doğa onu yok etmeye programlıdır, yok etmelidir aksi takdirde doğal büyük bir çöplük olurdu. Béchamp'ın teorisine göre 'Terrain Theory' de deniliyor, hücreler microzyma mikrozima adı verilen altyapı (Terrain) tarafından üretiliyor ve hücreleri yok etme de aynı altyapı, mikrozima tarafından virüs üretilerek gerçekleşiyor. Yani süt, kendisini yok etmek üzere gerekli bilgiyi de taşıyor ve bir süre sonra sütün kendisinin ürettiği virüsler ile bu yok olma döngüsü başlıyor. Bu bağlamda Terrain Theory açısından bakıldığında virüs sütü yok edici bir ajan. Süt henüz içindeki virüsler faaliyete başlamadan, taze iken içilirse virüsler ve onların yan ürünleri henüz oluşmadığı için herhangi bir soruna yol açmamalı.
    quote:


    Çok istiyorsan direkt kasein takviyesi alabilirsin ancak onlar da işlenerek üretiliyor :)

    Yıllar önce Whey Protein almıştım ki o da süt tabanlı bir ürün. fakat tadı berbattı. coğunu yiyemedim, attım. yararını gördüm mü ne kadar gördüm onu da hatırlamıyorum. Kasein protein ürünü de onun gibi birşey olmalı. Çiğ sütün lezzet ve kalitesini gördükten sonra oldukça gereksiz görünüyor.

    Bu arada 2 yıl kadar önce tedavi amaçlı çiğ et te yedim :) Rahatsız edici derecede bel ağrımı gidermek için 10 tane kadar çiğ kuzu kalbi, tamamıyla (yağ vs dahil) yedim ve 2 ay içinde bel ağrım yok oldu :)




  • Sut hayvansal bir gıdadır ve ineğin yavrusunun hızlı bir şekilde büyümesi için gerekli her türlü enzim minerali çok yoğun şekilde içerir bu nedenle yoğun bir gıdadır ancak insan için en yararlı gıda demek ne bileyim çok iddialı bir söylem. Ben şahsen süt yararsız demiyorum ama şüpheli bakıyorum kendim de içiyorum ancak dengeli tüketmeye özen gösteriyorum, çünkü dediğim gibi şüphe ile bakmak lazım.

    Süt endüstrisi ve et endüstrisi ciddi paranın döndüğü ve gerçekten de şeker endüstrisinde olduğu gibi bir sürü araştırmaya fon sağlayıp , medyada her gün sütun etin önemi vs gibi konularda yayın yapma gücüne sahip. Algı yönetimi için reklam yapmak gerekli,reklamı da en iyi araştırmalar yapar ve medya yapar. Şeker , süt, et bu gibi araştırmaların sonuçlarına bakarken fon desteği nereden gelmiş ona da dikkatli bakın. Onu da araştırın.

    Neyse son olarak da şunu düşünmenizi istiyorum. Olaylara doğaya insan müdahalesi olmadan bakın o zaman süt ne kadar yararlı konusunda belki biraz daha farklı bir bakış açısı edinebiliriz.

    Bir buzağı doğduğu zaman kilosu 45-50 civarı.
    Doğada buzağı sütten 10 ayda kesilir. (Doğal haline bırakılsa bir buzağı 10 ay sonra süt içmeyi bırakır ancak süt çiftlikleri genelde buzağıyı 24 saat sonra sütten keser )Ve bu 10 aylık sürede yaklaşık 450-500 kg olur. 10 ayda 10 kat vücut ağırlığı arttırmak için sütün içerdiği besin değerini düşünün siz onu içtiğiniz anda doping almış gibi olursunuz tabi ama neyin pahasına? Vücuduna hızlandırıcı bir gıda alıyorsun ve vücudun bu dengeyi korumak için tepki gösterecek tabi ki.




  • white4343 kullanıcısına yanıt
    Olay sadece çiğ süt ve çiğ et yemek değil, aynı zamanda ekmek , makarna ve fasulyle mercimek gibi tahıl-bakliyat ürünlerini ve işlenmiş gıda tüketimini minimuma indirmek cunku tahıl ve bakliyattaki kötü maddeler (liste uzun,  buğdaydaki A tipi Amilopektin, Aglutinin Wheat Germ Agglutinin / WGA, Gluten ve advanced glycation end products / AGE , bakliyattaki lektin denilen ve zehirli olan PhytoHemAgglutinin / PHA, Leucoagglutinin / PHA-L) vücudu bozuyor, çiğ süt ve etteki yararlı maddeler, bozulan vücudu düzeltmek için kullanılırsa pek anlamı kalmaz.

    Aajonus bence de tamamen doğru değil, yanlış olduğu, abarttığı ve bazen de direkt attığı şeyler var fakat coğu kez doğru. Kötü durumdaki olan belim, ondan edindiğim bilgileri uygulayarak iyileşti :) Bir diger konu,çiğ süt ve et sürekli uygulanmak zorunda değil, ben sadece kısa dönemler uyguladım. İşte şimdi 2 haftadır çiğ süt içiyorum değil mi bir 2 hafta daha içerim sonra yine keyif verici maddelere, bira çerez rakı mezeye dönerim :) Çiğ ciğer ben hiç yemedim cunku tadını hiç sevemedim. Fakat dana kelle kıyma ve kuzu kalp tadı güzel geldi onlardan yedim.




  • Brucella’ya baktırın hocam 2 dk.
  • pudinkk kullanıcısına yanıt
    Süt insan için en yararlı gıda şeklinde bir ifadem olmadı olamaz da cunku et 1. sırada. Bu akşam tüm aile için 1 kg bonfile aldım. Yarın onu teflon tavada az zeytin yağı ve tereyağ üstünde cok hafif pişirip, içindeki suyu salmadan hemen önce tavadan cekiyorum böylelikle etin içindeki iyonize suyu almış oluyoruz ki o eti öyle yiyince sonrasında susama su içme isteği de minimum oluyor.

    Süt konusunda reklam vs ile hareket etmedim aslında. Çiğ sütü aldığım çiftlik reklam yapan bilinen bir yer değil. Ancak bir tanıdığım bahsetti. cok lezzetli süt yapıyor dedi ve öyle almaya başladık fakat ilk başta hiç çiğ olarak içmedim, annem kaynattı "pastörize" etti ve öyle içtik kaynatma sonrası üstünde cok kalın bir yağ tabakası kalıyordu o kısımla birlikte içince fevkalade lezzetli bişe oluyordu. Sonradan çiğ süt içmeyi denemeye karar verdim. Denedim Cok pozitif etki görünce devam ettim, hepsi bu. Birkaç hafta sonra bırakırım büyük ihtimalle.

    İnek süt sadece buzağıları büyütmek için bir madde olamaz. yetişkin arslan kaplanlara inek sütü veriliyor hepsi de et yer gibi tamamını içiyor. kedigiller acayip yemek seçer. Onların seçimi doğru yolu gösterir. Bir de tadı cok güzel yav sütün. Tadı güzel gelen birşey kötü olamaz :)




  • onder.t O kullanıcısına yanıt
    genler cok önemli değil. o biraz beyin yıkama. beslenme ile birçok şey değişebiliyor. önceki haftaya kadar sabahları bisküvi ve kahve ile başlıyordum, gün içi enerji grafiğim sürekli düşüşteydi. akşamları da haftada 2 gün bira veya rakı içiyordum. özellikle bira sadece 50cl içmeme ragmen bazen dokunuyordu. beslenme tarzı oldukça önemli.

    içtiğimiz su bile cok önemli. Ters Ozmoz / RO ile arıtılmış su vücuttaki mineralleri azaltıyor örneğin. Minerali azalmış vücutta enerji olmaz, ömrü kısalır.
  • Süt hadi neyse de çiğ et çiğ ciğer çiğ kuzu kalbi
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.