Şimdi Ara

Dünyada sadece Türkiye’de olan şaşırtıcı kamusal uygulamalar

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
39
Cevap
3
Favori
3.290
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
62 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Dünyada sadece Türkiye’de olan şaşırtıcı kamusal uygulamalar:


    1.Vadeli Çek Uygulaması:

    Türkiye hariç tüm ülkelerde çek="bankada hesapta hazır para"dır. Çekte tahsilat tarihi (vade) olamaz. Sadece Türkiye’de vadeli çek uygulaması vardır.


    2.Yurt Dışı Çıkış Harcı:

    Dünyada sadece Türkiye, kendi vatandaşlarından “yurt dışı çıkış harcı” almaktadır. Halen 500 TL’dir. 2025’te 710 TL olacak. Yine dünyada kendi vatandaşına pasaport verirken raiç olarak en yüksek parayı Türkiye almaktadır.


    3.Cep Telefonu IMEI Kayıt Bedeli: 

    Dünya’da cep telefonu fiyatından daha fazla parayı "vergi" olarak alan tek ülke Türkiye’dir. 2025 yılında telefon başına 45 bin TL’yi geçecektir.


    4.Otomobillerde akıl sınırlarını zorlayan anormal ÖTV Uygulaması Türkiye'dedir:

    Dünyada sıfır otomobil ücretinin segmentine göre 2,5-5 katına varan fiyatlarla satıldığı tek ülke Türkiye’dir. Baz bir Audi A6, Türkiye’de sıfır fiyatının 3 katına satılmaktadır. Audi, ortalama 40 bin EUR’ya sattığı baz aracı için araç başına 7 bin EUR para kazanmazken, TC Devleti vatandaşlarından 1 TL yatırım yapmadan 70 bin EUR'yu aşan vergi alıyor.


    5.Özel İletişim Vergisi (Deprem Vergisi)

    İlk olarak 1999 depremi sonrasında geçici olarak getirilen bu vergi, bugün kalıcı hale gelmiştir. Telefon, internet ve diğer iletişim hizmetlerinden alınan bu verginin resmi adı “Özel İletişim Vergisi” olsa da halk arasında hâlâ “deprem vergisi” olarak anılıyor. Ciddi bir oranı vardır.


    6.Türkiye dünyada %70'leri aşan dolaylı vergi tahsilatları ile oransal olarak dünyanın bir numarasında konumlanmaktadır.


    7.Dünyada kamu televizyonuna tüm elektrik faturalarından ve elektronik ürünlerden “bandrol bedeli” gibi özel vergi alan tek ülke Türkiye’dir.


    8.Köprü, Otoyol, Hastane, Havaalanı Garantileri : Dünyada gelir garantili yap-işlet-devret projeleri sadece Türkiye’de kalmıştır. 150 milyar doların üzerinde yap-işlet-devret projesi vardır. Ortalama proje maliyetleri USD bazlı %400'ün üzerindedir.


    9.Dünyada ciro garantili hastane yapan tek ülke Türkiye'dir.


    10.Dünyada sadece meclisinde grup varlığı olan siyasi partilere ayrımcı bir şekilde on milyonlarca dolar devlet yardımı yapan ülke Türkiye'dir.


    11.Dünyada plastik poşet kullanımı azaltmak için poşete para ödenmesini kanun ile belirleyen tek ülke Türkiye’dir.


    12.Dünyada pırlanta ve değerli taşlardan vergi almayan iki ülkeden birisi Türkiye’dir. Diğer BAE’dir.


    13.Dünyada zaman zaman ikinci el otomobil fiyatının sıfır otomobil fiyatını geçebildiği tek ülke Türkiye olmuştur


    14.Dünyada "verginin vergisi"ni alan tek ülke Türkiye'dir. Bazı özel uygulamalarda KDV'li tutar ile ÖTV karışmaktadır


    15.Kırtasiyelerde kuralsız olarak sadece 100 TL'ye yaptırılabilen basit bir şirket kaşesinin, tüm resmi kurumlar ve bankalarda sanki "olmazsa olmaz" gibi algılandığı bilinen tek ülke Türkiye'dir


    16.Ticaret odasına aidat borcu kalan şirketin kapanış için her şey tamam olsa da onay alamadığı tek ülke biziz


    17.Plakası kendisinden 10 kattan fazla pahalı olan taksi-dolmuş Türkiye'dedir.








  • şundan yıllar önce, 6 yıl önce falan üşenmezdim bende böyle madde madde yazardım tayyibin ülkeyi nasıl mafettiğini... üşenmez madde madde yazardım böyle akıl dışı şeyleri..


    ampulcü komşular sosyal medya hesabımda yazdıklarımı okuyup "hepiniz bir birinizden kopyala yapıştır yapıyorsunuz" diyorlardı.. oysaki tek tek araştırıp kendi aklımdan yazmıştım ve yazdığım şeyler normalde bir hükümeti sorgulamaya yeterde artardı bile fakat ampulcü komşularımız yazdıklarımızın gerçekliğini sorgulamak yerine bize odaklandılar.


    çok zaman geçti, artık bir tane ampulcüyle bile diyaloğa girmiyorum, ülkeyi mahvettiler, yıllardır bizleri mahvettiler ve şimdi bedel ödemelerini istiyorum.

    Tüm bunlara rağmen vergi toplamada en altlarda olan ülke gene Türkiye. Bak bu da garip bir tezat.


    Türkiye dolaylı vergi sistemi uyguluyor. Zira sistem düzgün olmadığından, makam sahiplerinin yüksek ve sorgulanmaz yetki sahibi olmasından dolayı para kazanan ve vergi vermesi gerekenlerden vergi alamayan devlet ezelden beri dolaylı vergi ile bunu kapatmaya çalışıyor.


    Türkiye'de vergi borcu, prim borcu, kurumlara olan borçları bir bilseniz aklınız şaşar.


    Devletin nice ultra zenginlere uyguladığı vergi afları, vergi indirimlerini biliyoruz değil mi?


    Tabi bunların hepsi hastalığın teşhisi. Peki tedavi ne? Tedavi nasıl olacak?


    İşte burada bir kişi gelecek bizi kurtaracak diye beklemektedir Türk halkı. Zaten bu yüzden asla değişmeyecek sistem.


    Şimdi burada Akp gibi yazılmış ama öncesinde de aynıdır durum. Menderes dönemi de aynıdır, Demirel dönemi de aynıdır, Özal dönemi de aynıdır, Ecevit dönemi de aynıdır, koalisyon dönemleri de aynıdır, tıpkı Akp döneminin aynı olduğu gibi.


    Tedavi tektir, bellidir. Türk halkı bunu talep edecek. Türk halkı artık kuvvetler ayrılığı, bağımsız ve tarafsız yargı, denetleme mekanizması, kişilerin değil kurumların güçlü olmasını talep etmek zorundadır. Ediyor mu? Etmiyor. O zaman Akp gider x gelir, x gider y gelir. Değişen bir şey tıpkı 70 senedir olmadığı gibi gene olmaz. Zira ilk düğme yanlış iliklenmiştir. Artık iyi niyetli birisi bile gelse değiştiremez bu durumu. Tüm ilikler açılacak, en baştan, sıfırdan doğru düğmelenecek. Bunun tek yolu da halkın talep etmesidir.



    Siz dahil beyler, sizin de bunu talep etmeniz gerekmektedir. Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin ile hiçbir şey değişmeyecek. Özal için de aynısı dendi, Demirel için de, Erbakan için de, Ecevit için de dendi. 6 ayda bir hükumet değişince de bir şey değişmedi.


    Kişinin hiçbir gücü ve yetkisi olmamalı, kurumların gücü ve yetkisi olmalı ve bunlar çok sıkı denetlenmeli, herkes, herkes hesap verebilmeli. Talep bu değilse diğer tüm talepleriniz "onlar çok yedi şimdi biz yiyelim" demektir.

  • şundan yıllar önce, 6 yıl önce falan üşenmezdim bende böyle madde madde yazardım tayyibin ülkeyi nasıl mafettiğini... üşenmez madde madde yazardım böyle akıl dışı şeyleri..


    ampulcü komşular sosyal medya hesabımda yazdıklarımı okuyup "hepiniz bir birinizden kopyala yapıştır yapıyorsunuz" diyorlardı.. oysaki tek tek araştırıp kendi aklımdan yazmıştım ve yazdığım şeyler normalde bir hükümeti sorgulamaya yeterde artardı bile fakat ampulcü komşularımız yazdıklarımızın gerçekliğini sorgulamak yerine bize odaklandılar.


    çok zaman geçti, artık bir tane ampulcüyle bile diyaloğa girmiyorum, ülkeyi mahvettiler, yıllardır bizleri mahvettiler ve şimdi bedel ödemelerini istiyorum.

  • Güzel konu olmuş
  • Sesimizi çıkarmadığımız sürece daha çok bu vergiler tepemize binecek.
  • Memura ayrı vatandaşa ayrı pasaport uygulaması da dünyanın hiçbir yerinde yok.Sadece Türkiye de var
  • imei kaydı kıbrıs'ta da varmış bu arada tek değilmişiz.

  • Chomarın çok olduğu ülkede her saçmalığa alışkın olacaksın.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Tüm bunlara rağmen vergi toplamada en altlarda olan ülke gene Türkiye. Bak bu da garip bir tezat.


    Türkiye dolaylı vergi sistemi uyguluyor. Zira sistem düzgün olmadığından, makam sahiplerinin yüksek ve sorgulanmaz yetki sahibi olmasından dolayı para kazanan ve vergi vermesi gerekenlerden vergi alamayan devlet ezelden beri dolaylı vergi ile bunu kapatmaya çalışıyor.


    Türkiye'de vergi borcu, prim borcu, kurumlara olan borçları bir bilseniz aklınız şaşar.


    Devletin nice ultra zenginlere uyguladığı vergi afları, vergi indirimlerini biliyoruz değil mi?


    Tabi bunların hepsi hastalığın teşhisi. Peki tedavi ne? Tedavi nasıl olacak?


    İşte burada bir kişi gelecek bizi kurtaracak diye beklemektedir Türk halkı. Zaten bu yüzden asla değişmeyecek sistem.


    Şimdi burada Akp gibi yazılmış ama öncesinde de aynıdır durum. Menderes dönemi de aynıdır, Demirel dönemi de aynıdır, Özal dönemi de aynıdır, Ecevit dönemi de aynıdır, koalisyon dönemleri de aynıdır, tıpkı Akp döneminin aynı olduğu gibi.


    Tedavi tektir, bellidir. Türk halkı bunu talep edecek. Türk halkı artık kuvvetler ayrılığı, bağımsız ve tarafsız yargı, denetleme mekanizması, kişilerin değil kurumların güçlü olmasını talep etmek zorundadır. Ediyor mu? Etmiyor. O zaman Akp gider x gelir, x gider y gelir. Değişen bir şey tıpkı 70 senedir olmadığı gibi gene olmaz. Zira ilk düğme yanlış iliklenmiştir. Artık iyi niyetli birisi bile gelse değiştiremez bu durumu. Tüm ilikler açılacak, en baştan, sıfırdan doğru düğmelenecek. Bunun tek yolu da halkın talep etmesidir.



    Siz dahil beyler, sizin de bunu talep etmeniz gerekmektedir. Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin ile hiçbir şey değişmeyecek. Özal için de aynısı dendi, Demirel için de, Erbakan için de, Ecevit için de dendi. 6 ayda bir hükumet değişince de bir şey değişmedi.


    Kişinin hiçbir gücü ve yetkisi olmamalı, kurumların gücü ve yetkisi olmalı ve bunlar çok sıkı denetlenmeli, herkes, herkes hesap verebilmeli. Talep bu değilse diğer tüm talepleriniz "onlar çok yedi şimdi biz yiyelim" demektir.





  • Fatih KARAHAN kullanıcısına yanıt

    Benimde zoruma giden uygulama Ab ile serbest dolaşım anlaşması sanki yapılmışta , seçkin bir kesim serbestçe gezebiliyor. İnsan haklarına aykırı uygulamanın bir an önce son bulması gerekiyor




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zooe -- 31 Aralık 2024; 9:26:39 >
  • Israrla seçmeselermiş. Basit düşünelim. Seçmeyin kardeşim... Yeni gelen adam yapamazsa onu da seçmeyin...

  • canskru kullanıcısına yanıt

    Aynen öyle yapıyorum.....


    Bu badem bıyık gidip, CHP gelse aynısını yapacak. O yüzden CHP ye de oy vermiyorum. Favorim ve bu vergileri alacağını söyleyen tek kişi TKP. Ama bizim halk eskiden "gominist mi olacaan" derdi, şimdi "gominist mi oldun" der.

  • volkman kullanıcısına yanıt

    kardeş tkp ye vereceğime gider chp ye veririm  

  • Şükürsüzlerden olmayın,

    Ortadoğu bataklığının tek güvenli limanı bu ülke.


    Bakın birkaç km ötede suriyede adam boğazlayıp diri diri yakıyorlar...

  • Aslında vergiler falan üzerinden gidilmiş ama, sadece vergi veya sadece hükümet bazında olmayan bir sürü saçmalık da var.


    Örneğin en basit doğalgaz, elektrik bilmemne başvurularında hala saçma sapan evraklar istenebiliyor.

    Arkadaş yazmış, hele özellikle şirket evrakı falan olursa yanına bir sürü saçma sapan şey daha ekleniyor. Hadi kamu bunları istiyor diyelim, özel bankalar şunlar bunlar da istiyorlar.


    Babam senelerce bu tip evrakları verirken çıldırırdı :)

    Örneğin özel bankaya gidiyor bir evrak veriyor bir şey istiyor, efendim şunları şunları da vereceksiniz, yahu siz bunları ne yapacaksınız size ne diyordu, yok efendim isteniyor. Yahu peki ne için istediğinizi biliyor musunuz? Cevap yok.


    Çalıştığım yerde bir proje ile uğraşıyorduk, Ekonomi Bakanlığı idi o zamanlar, bizden SGK borcu yoktur yazısı istiyor, SGK Müdürlüğü'ne gittik şu yazıyı istiyoruz diyoruz.

    Bir defa yazıyı her kurumdan elektronik imzalı alırken bu vatandaşlar vermiyormuş, internetten falan alamıyoruz, illa gidip alacakmışız. Ve yazıyı istediğimize dair bizden yazı istiyorlar.

    Yazıyı götürüyoruz, yazı bu arada kanunen kabul edilen "elektronik imza" ile imzalı. Yok efendim ıslak imzalı olacakmış. E kardeşim bu imza geçerli????? Hayır, elektronik imzalı olursa "aslı gibidir" damgalı olacak ve ona imza atılması gerekiyormuş. Kardeşim nerenizden uydurdunuz? Yok, böyle...


    Gittik, yazıyı talep ediyoruz, adamlar iç yazışma yapıyor, müdüre götürüyor, müdür EBYS'den elektronik imzalıyor, sonra çıktısını alıp aynı bizden talep ettikleri şekilde "aslı gibidir" kaşesi vurup imzalıyorlar. Abi o zaman EBYS niye kullanıyorsunuz, elektronik imzanın olayı nedir? Farkında değillerdi herhalde, uzun süre ilgili şube müdürlüğü ile falan görüştük, ettik, nuh dediler peygamber demediler.


    Benzer şekilde; Bakanlık destek taleplerini İhracatçı Birliklerine vermişti, dosya incelemeleri yoğunlaşınca iş yükünü dağıtmak için.

    Birliğin biri bizi inletti. Bakanlık o kadar kasmamıştı, Bakanlıktaki uzmanlar ile görüşüyoruz, bize şöyle gönderin yeterli diyor, dosyayı incelemeye yetkili Birlik kabul etmiyor, yahu Bakanlıkla görüştük, böyle kabul ediyorlar diyoruz, "biz kabul etmiyoruz" dedi adamlar  

    İyi dedik evrakları o şekilde hazırladık gönderdik.

    Bize cevap geldi, imza sirküleri gönderin... Onu da gönderdik.


    Dediler ki, efendim bu yazı X imzalı... Eee dedik ne olmuş? Y imzalı olacak, kurum yetkilisi Y görünüyor imza sirkülerinin 3.maddesinde...

    E kardeşim dedim, elinde bana okuduğun belgenin 4.maddesinde de Y'nin X'e yetki verdiği yazıyor. Biz de tüm yazıları X imzalı çıkarıyoruz. Sizin dediğiniz gibi yapsak, kurumun tüm evraklarının Y'den geçmesi gerekiyor, ki imkansız...

    Hayır efendim Y imzalı olacak...


    Delirmiştik, onlar da nuh dedi peygamber demedi. Bizimkiler de adamlarla yenişmeyi göze alamadı, iyi dediler Y imzalı verin...





    1. maddeye bende birşeyler ilave edeyim, hesapta olmayan para üzerinden düzenlenen çek ticarette elden ele nakitmiş gibi dolanır, mallar el değiştirir, sonrada en son çeki elinde bulunduran bankasına tahsilata verir ve bu esnada çoğu zaman teminata alınıp daha tahsil edilmeden rotatif krediye dönüşür,


    çekler bizim iş adamlarımızın elinde türev ürüne dönüştü, tahsil olmadığında cansıkar ama ticaret hayatındaki trafiğine bakarsanız 100 bin tl lik çek piyasada milyonluk işleme dönüşür.

  • "Burası Türkiye..." denen o sevimsiz sözün neden sevimsiz olduğuna dair özet içeren güzel bir paylaşım olmuş.
  • FEYyoutube
    Katıl abonesi olup beni desteklerseniz çok mutlu olurum 😍😍😍 https://www.youtube.com/channel/UCXDPGKBmtGAjIaUrd7nYEOg/join Türkiye'de araba almak hiç olmadığı kadar pahalı ve imkansız bir hale geldi. Türkiye'de ÖTV, KDV gibi vergilerden dolayı araba almak aşırı zor. Yurtdışında ucuz olan arabalar Türkiye'de ateş pahası. Ve bunun sebebi, 22 senedir düzenli olarak vergileri arttıran Erdoğan ve Ak Parti Hükümeti. Türkiye'de sıfır araba almanın, ikinci el araba almanın zorluğundan ve vergi politikalarından bahsettim.
    https://www.youtube.com/watch?v=JLuLcIrSK_c
  • Cem_Alim C kullanıcısına yanıt

    şükretmekten bahsederken, kul hakkına ne dersin?


    Milyonlarca insanın hakkına giriliyorken, millet yoksulluktan kirasını zor ödüyor hatta ödeyemiyorken, milyonlarca insan yoksulluk ve açlık sınırının altında yaşıyorken baştakilerin bu halka yaşattığı zalimlik değil midir?


    Bizi yöneten kişiler sarayda yaşarken, yandaşlara milyonlarca lira vergi affı gelirken diğer yandan asgari ücretle geçinenlerin sırtına sürekli vergi yüklenmesi adalet midir?


    "Zulmedenlere meyletmeyin, yoksa size de ateş dokunur. Sizin Allah’tan başka dostlarınız yoktur; sonra size yardım edilmez." Hud, 113


    "Kötülüğün karşılığı onun gibi bir kötülüktür. Ama kim affeder ve arayı düzeltirse, onun mükafatı Allah’a aittir. Şüphesiz O, zalimleri sevmez." Şura, 40


    "Ey Davud! Biz seni yeryüzünde bir halife kıldık. İnsanlar arasında adaletle hükmet, keyfine uyma; yoksa seni Allah’ın yolundan saptırır." Sad, 26


    Siz dinciler, sadece işinize geldiği zaman şükür, kader diyorsunuz. Ama gerçek dinden, müslümanlıktan haberiniz yok.


    Şikayetçi olabilmek için illa boğazımızın kesilmesi ve diri diri yakılmamız mı lazım?




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi FunctionDie -- 31 Aralık 2024; 17:34:28 >




  • Cem_Alim C kullanıcısına yanıt

    Tatile Miami'ye gitmesini biliyorsun. Şükürsüz olma ortadoğu ülkelerine git.

  • MonacoDoom kullanıcısına yanıt
    Bizden öğrenmişlerdir bence.
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.