Şimdi Ara

Evrim ve Tesadüf (25. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
948
Cevap
9
Favori
20.180
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 2324252627
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TRojka

    quote:

    Orijinalden alıntı: archozi

    boşuna vakit kaybı, yukarıda yazdığım gibi seviye çok düşük...

    E sayın archozi ördek ve köpek arasında bir tür geçişi mi söz konusu oldu ki böyle bir ara geçişe ihtiyaç var?

    Arkadaş yevmiye hesabı çalışıyor herhalde. Ya da mesaj başına alıyor. E bir kaç gündür uzaktı. Şimdi arayı kapabilmek için çok hızlı bir giriş yapmış iyice dibe çekmiş seviyeyi.

    Resimden bahsediyorum evet.

    Bence yaratılış atlasında değerlendirilmesi gereken bir resim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ^^William^^

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kabuska


    quote:

    Orijinalden alıntı: ^^William^^

    quote:

    Orijinalden alıntı: Kabuska

    Deliklerin en büyüğü 25 kuruş büyüklüğündeyse eğer, o deliklerden sadece 5-10 ve 25 kuruş geçebilir. 50 kuruş ve 1 lira geçemez. Haliyle ikisi de elenir. Yani elenecek olanları belirleyen bir faktör ya da faktörler vardır doğal seçilimde, bizim faktörümüz de deliğin genişliği.

    @^^William^^@

    Peki bu dogal secilimin aslinda canli ile alakasi yok faktörlerle ilgili,diyelim buz devri basladi hicbir canli buz devrinin baslayacagini ongeremez degil mi?yani onceden ya buz devri baslicak ben vucut isimi derimi ona gore ayarliyimda buz devri gelince elenmiyim dogal secileme diyemez,insan disinda tabi,bu durumda vucut isisini ayarlayamayan bir canli öldü gitti,yani kendini nasil adapte edip baska bir ture donusebilir bu sekilde?

    Dogal secilimin bence evrim ile uzakdan yakindan alakasi yok eger oyle ise,yasam sartlari ile savasma var.Ha dersin ki paralel evrenler var her olasilik deneniyor ve sadece yasamin devam ettigi evrende yasam devam ediyor ve bizde o evrendeyiz dersen o baska.Yanlis mi dusunuyorum?

    Buz devri sabahtan akşama başlayan bir olay değil ki. Aşama aşama kalın kürklü yağ tabakalı canlılar genlerini korur ve sonraki nesillere aktarır.

    bende onu diyorum iste,usuyenler oldu,sonra col sicaklari basladi kurklulerde oldu,yasam bitti.sonra evrim yeniden mi basladi?neden hic tokezlemiyor bu evrim?

    Evrim tökezledi. Hem de ne biçim. Bakınız kambriyen dönemi.

    Akılsızca hatta aptalca davrandı. Dünyanın daha sonra geçireceği jeolojik evreleri iklim değişikliklerini önceden akıl edemeden milyonlarca türü evirdi. Ne oldu sonra hepsi geberdi.




  • neuro kullanıcısına yanıt
    seviye zaten en dipte, sözde evrime inananlar olarak kullandığınız üslubun kalitesizliğini bir kenara bırakalım,
    hücreye, hayvanlara, bitkilere şuur verip, bunların aralarında işbirliği yaparak milyonlarca yıl sonraki durumlarını istişare edip belirlediklerini söyleyip duruyorsunuz,
    bundan daha dip bir durum varsa ben bilmiyorum.
  • TRojka kullanıcısına yanıt
    dinazorla kuş arasında var diyorsunuz da köpek ile ördek arasında olduğuna mı inanmıyorsunuz? Nasreddin hoca nın işine döner o zaman olmadı şimdi...

    tek bir ara geçiş fosil örneği gösteremediniz mahçup olmayın diye ekledim bunu,

    nasıl ama önce gaga gelişmiş sonra yavaş yavaş milyonlarca yıl içinde bir bakmışsın pitbull olmuş ördek...süreç böyleydi değil mi?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: archozi

    dinazorla kuş arasında var diyorsunuz da köpek ile ördek arasında olduğuna mı inanmıyorsunuz? Nasreddin hoca nın işine döner o zaman olmadı şimdi...

    tek bir ara geçiş fosil örneği gösteremediniz mahçup olmayın diye ekledim bunu,

    nasıl ama önce gaga gelişmiş sonra yavaş yavaş milyonlarca yıl içinde bir bakmışsın pitbull olmuş ördek...süreç böyleydi değil mi?



    Ya arkadaş neyse parası söyle biz de veririz. Bırak artık şu işi.
  • TRojka kullanıcısına yanıt
    bana evrimi ispatlayan tek bir ara fosil göster,
    hemen bırakayım...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: archozi

    bana evrimi ispatlayan tek bir ara fosil göster,
    hemen bırakayım...



    Kim yapıyorsa dersinize iyi çalışıyorsunuz. Ara fosil dediğin şey ne ki? Ara tür ne? Ana tür ne? Kime göre ana tür, kime göre ara tür bunlar? Belirli istikametlere doğru ilerleyen bir evrim yok ki ortada, o noktaların arasını arayasın. Ara tür denen saçmalık evrime kanıt olamaz, yok çünkü öyle bir şey.
  • TRojka kullanıcısına yanıt
    tamam cevabı aldım.

    bu kadar canlının birbirinden evrimleştiğini iddia ediyorsunuz ama tek bir ara geçiş formu yok, yani denizdeyken evrilip karaya çıkarken bu canlıyı gören olmamış......(gece herkes uyuduktan sonra çıkmış olabilir)

    Ama tesadüfler var diyorsun, milyonlarca yıl bu tesadüfi denk gelmeler sonucu bir şekilde evren, canlılık geçinip gidiyoruz işte demekki....

    mesela hücre tesadüfen bölünüyor sanki de aklı var değil mi ne garip? gidip başka bir hücre oluşturuyor ne zeki ve çalışkan değil mi?

    bırakalım derin düşünmeyi (vücuttaki tüm fonksiyonların işleyişi, böbrek, karaciğer v.s....girmeyelim şimdi gece vakti yorucu olur)

    bu kadar basite indirgiyorum hala anlamıyorsunuz artık daha ne diyeyim...
  • peki evrim yok ise canlıların küüüüt diye geldiğini gösterebilecek herhangi bir delil var mı?
    mesela yırtıcı yok oluyor Avustralya da, yedikleri yenmediklerinden çoğalıyor.
    bunun tersi gibi bir delil var mı?
    yani bu küüüt lük duruma inanmak için nasıl ikna olabiliriz?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: archozi

    tamam cevabı aldım.

    bu kadar canlının birbirinden evrimleştiğini iddia ediyorsunuz ama tek bir ara geçiş formu yok, yani denizdeyken evrilip karaya çıkarken bu canlıyı gören olmamış......(gece herkes uyuduktan sonra çıkmış olabilir)

    Ama tesadüfler var diyorsun, milyonlarca yıl bu tesadüfi denk gelmeler sonucu bir şekilde evren, canlılık geçinip gidiyoruz işte demekki....

    mesela hücre tesadüfen bölünüyor sanki de aklı var değil mi ne garip? gidip başka bir hücre oluşturuyor ne zeki ve çalışkan değil mi?

    bırakalım derin düşünmeyi (vücuttaki tüm fonksiyonların işleyişi, böbrek, karaciğer v.s....girmeyelim şimdi gece vakti yorucu olur)

    bu kadar basite indirgiyorum hala anlamıyorsunuz artık daha ne diyeyim...




    Canım. Ara geçiş formu diye bir saçmalık yok. Hep söylüyorum, kendiniz teori yazıp, kendiniz çürütüyorsunuz. Ayrıca tesadüf kelimesi, olasılığın gerçekleşmesi anlamındadır. Yani yine kendi kendine yanlış anlayıp, önerme yanlışlıyorsun.




  • Selam arkadaşlar.

    Aşağıdaki forum konusuna katkılarınızı rica ediyorum. Merak ettiğim sorular var ve tüm görüşleri dinlemek istiyorum.

    "Evrim Teorisine göre ilk canlı ?"

    Selam ve saygılar.
  • Canis Majoris kullanıcısına yanıt
    Burdayım bir yere gitmem yavv!
    Söz, kendinizi Hawaii'de bilin bol paranızla! Gitmişken bana da bir Petrus açın, yakında bende gelirim yanınıza!
    Şubat sonuna kadar bir işim var ve devamlı giremiyeceğim foruma. Ama unutmadım ve o tartışmada bana soru soran herkes anlıyacağı cevabı alacak endişelenmeyin.
    Size de haber veririm cevaplamaya başlayınca, iyi gülme fırsatını kaçırtmam size!
  • Tamam hocam KB sizsiz olmuyor vallahi
  • TRojka kullanıcısına yanıt
    bırakalım gözle görmediğin hücreleri, bir arı kovanındaki organizasyonun ne kadar komplike olduğunun farkındasındır değil mi?

    Olasılığın gerçekleşmesi olarak baktığın tesadüf aynı kovanda 60-70 bin arıyı biraraya getirip, petek mimarisini tamamlayıp, hangi çiçeklerden faydalanabileceğini ve kovandaki işbirliği ve düzeni kurguluyabiliyor demekki...
    Arı tesadüfen doğar doğmaz bu bilgiye sahip oluyor değil mi? (tesadüfen)

    buna inananlara daha fazla ne yazılabilir ki, hayatında sadece birkez olsun etrafına bakıp düşünen insan zaten evrim denen hipotezin saçmalığını zaten anlar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: archozi

    bırakalım gözle görmediğin hücreleri, bir arı kovanındaki organizasyonun ne kadar komplike olduğunun farkındasındır değil mi?

    Olasılığın gerçekleşmesi olarak baktığın tesadüf aynı kovanda 60-70 bin arıyı biraraya getirip, petek mimarisini tamamlayıp, hangi çiçeklerden faydalanabileceğini ve kovandaki işbirliği ve düzeni kurguluyabiliyor demekki...
    Arı tesadüfen doğar doğmaz bu bilgiye sahip oluyor değil mi? (tesadüfen)

    buna inananlara daha fazla ne yazılabilir ki, hayatında sadece birkez olsun etrafına bakıp düşünen insan zaten evrim denen hipotezin saçmalığını zaten anlar.

    Bak arkadaşım evrim zaten canlıların çeşitlendiğini ve daha gelişmiş topluluklar oluşturduğu anlatır aynı zamanda kısaca arı dediğin canlı 3 milyar yıl önce olmayan milyonlarca yıl süren evrim ve öğrenme süreçinden sonra oluşmuş bir canlı.

    Ayrıca sana bilim forumunda başka bir konuda paylaştığım yazıyı göstereyim;

    " Bildiğiniz gibi yaratılış miti bütün semavi dinlerde ortaktır ve tüm insanlığın yalnızca 2 insandan türediğini iddia eder. Adem ve Havva. Bu durumda şöyle bir sorun ortaya çıkıyor Adem'in Y kromozomu tüm erkeklerde ortak olmalı ama değil.
    Adem ve Havva üzerinde en basit genetik kanununu Mendelin çaprazlamasını uygulayalım.
    HAVVA(DiŞi):44+XX kromozomlarına sahip
    ve kesin olarak 22+X gametini verecektir.
    ADEM(ERKEK):44+XY kromozomlarına sahip.Ya 22+X ya da 22+Y gametini verecektir.

    Çaprazlamanın sonucunda da 44+XX(dişi) ve 44+XY (erkek) genlerine sahip bireyler oluşacaktır ve erkek bireydeki Y kromozomu Adem'in Y Kromozomudur. X ve Y kromozomlarınınsa kısa bir bölümü birbiriyle eş (homozigottur) ve yalnızca bu kısa bölüm içinde bir krossing over (gen değişimi) mümkündür. Bu kısa bölümde nesiller boyunca gerçekleşen krossing overlar neticesinde büyük genetik farklılıklar olacaktır, aynı şey diğer 44 kromozom için de geçerlidir. Ancak Adem'in Y kromozomunun homozigot olmayan bölgesi her zaman aynı kalmalı ve Dünya'daki tüm erkeklerde bu bölge aynı olmalıdır ancak gerçek böyle değildir.Bu da yaratılış mitini çürüten bir olgudur.

    Gelelim Havva'nın mitokondriyal DNA'sına. DNA ökaryot canlılarda (buna insanlar da dahil) hücrenin çekirdeğinde bulunur ve temel genetik materyali taşır (prokaryot canlılarda çekirdek yoktur, DNA stoplazmadadır). Bu genetik materyalin yarısı anneden yarısı babadan gelir...

    Ama konumuz çekirdeği oluşturan DNA değil. Dna'nın özelliği sadece çekirdekte değil bazı organellerin yapısında da bulunmasıdır. Kloroplast ve mitokondri organelleri de DNA taşır. insan fotosentez yapan bir canlı olmadığı için kloroplast taşımaz, ancak mitokondri organelini bulundurur. Aynı canlıdaki tüm mitokondrilerin Dna yapısı aynıdır (Mitokondri kendini eşleyebilir). Döllenme sırasında spermin gövde kısmında bulunan mitokondriler kuyrukla birlikte spermi yumurtaya taşıma görevini bitirmiş olurlar ve yumurta hücresine katılmazlar. Spermin yalnızca çekirdeği döllenme sonucu yumurta çekirdeği ile birleşir ve zigot oluşur.Bu da yeni oluşan bireyde bulunan mitokondrilerin anne bireydekiyle tamamen aynı olması demektir. Dolayısıyla Mitokondride bulunan DNA birey, annesi,anneannesi ve anne tarafından diğer tüm akrabalarında (teyze çocukları, dayısı vs) tamamen aynıdır. Bu mitokondriyal DNA bugün adli tıpta anne tarafından akraba olan bireylerin tespiti için sıkça kullanılan bir yöntemdir. Eğer tüm insanlığın ortak atası Havva ise tüm insanların onunla aynı mitokondriyal Dna'ya sahip olması gerekir ama bu önerme de doğru değildir.

    SONUÇ: insanlık iki kişiden oluşan bir ortak atadan türemiş olamaz modern genetik yöntemleri bunun aksini ispatlamaktadır. Yukarıda bahsedilen önermeler dışında Dünya'da bugün varolan gen havuzunun da yalnızca 2 insandan türemiş olması makul değildir. Yani insanlarda diğer canlı türleri gibi ortak bir atadan evrimleşmiştir "

    " Erkekliği tanımlayan kromozom olan Y kromozomu. Küçük bir segment hariç, Y kromozomu, diğer kromozomların yaptıkları rasgele DNA değişimlerinde hiçbir rol oynamamaktadır. Dolayısıyla tıpkı mtDNA gibi, Y kromozomunun yeniden karışmayan tarafı, kuşaktan kuşağa aktarılırken bozulmadan kalıyor ve orijinal eril kökenimize kırılmayan bir çizgi halinde uzanıyor. "

    Burda ne denilmek istendiğini pek çok kişi anlamamış ama aynı konulardan n.geographic dede bahsedildi başka bilimsel kaynaklardada var, hem dişi hemde erkek bireyden değişmeden, çiddi anlamda mutasyona uğramadan nesillerce aktarılan DNA bölümleri var, ve eğer Adem ve Havva masalı gerçek olsa bugün bunların kökeninin tek bireye gitmesi gerekir, kısaca herkezde aynı koda rastlanan bir bölüm olması gerekirki, çeşitlilik az da olsa bu bölümler farklılık gösteriyor, yani insan soyu tek bir ataya dayanmıyor.

    @archozi hemen hemen her yazıyada bana aratür gösterin evrime inanayım, bana bu düzenin kendiliğinden olduğunu gösterin evrime inanayım gibi çocukca mesajlar atıyorsun.
    Şimdi ben sana sorayım, bütün yukarda yazılanlardan sonra sen bize Adem ve Havva'nın gerçek olduğunu ispatla bizler başka konuları araştırmayı bırakıp yaradılışa inanalım ?
    Adem-Havva hakkında evrim teorisinden daha güzel kanıtların varmı ?




  • Siz Adem ile Havva fosillerini gösterin,Nuh tufanının izlerini gösterin,Ay'ın ortadan ikiye yarılmasının,kızıldenizin dibindeki firavun ordusunun fosillerini gösterin ben direk yaratılışa inanacağım söz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KanKoKan

    Bak arkadaşım evrim zaten canlıların çeşitlendiğini ve daha gelişmiş topluluklar oluşturduğu anlatır aynı zamanda kısaca arı dediğin canlı 3 milyar yıl önce olmayan milyonlarca yıl süren evrim ve öğrenme süreçinden sonra oluşmuş bir canlı.

    Ayrıca sana bilim forumunda başka bir konuda paylaştığım yazıyı göstereyim;

    " Bildiğiniz gibi yaratılış miti bütün semavi dinlerde ortaktır ve tüm insanlığın yalnızca 2 insandan türediğini iddia eder. Adem ve Havva. Bu durumda şöyle bir sorun ortaya çıkıyor Adem'in Y kromozomu tüm erkeklerde ortak olmalı ama değil.
    Adem ve Havva üzerinde en basit genetik kanununu Mendelin çaprazlamasını uygulayalım.
    HAVVA(DiŞi):44+XX kromozomlarına sahip
    ve kesin olarak 22+X gametini verecektir.
    ADEM(ERKEK):44+XY kromozomlarına sahip.Ya 22+X ya da 22+Y gametini verecektir.

    Çaprazlamanın sonucunda da 44+XX(dişi) ve 44+XY (erkek) genlerine sahip bireyler oluşacaktır ve erkek bireydeki Y kromozomu Adem'in Y Kromozomudur. X ve Y kromozomlarınınsa kısa bir bölümü birbiriyle eş (homozigottur) ve yalnızca bu kısa bölüm içinde bir krossing over (gen değişimi) mümkündür. Bu kısa bölümde nesiller boyunca gerçekleşen krossing overlar neticesinde büyük genetik farklılıklar olacaktır, aynı şey diğer 44 kromozom için de geçerlidir. Ancak Adem'in Y kromozomunun homozigot olmayan bölgesi her zaman aynı kalmalı ve Dünya'daki tüm erkeklerde bu bölge aynı olmalıdır ancak gerçek böyle değildir.Bu da yaratılış mitini çürüten bir olgudur.

    Gelelim Havva'nın mitokondriyal DNA'sına. DNA ökaryot canlılarda (buna insanlar da dahil) hücrenin çekirdeğinde bulunur ve temel genetik materyali taşır (prokaryot canlılarda çekirdek yoktur, DNA stoplazmadadır). Bu genetik materyalin yarısı anneden yarısı babadan gelir...

    Ama konumuz çekirdeği oluşturan DNA değil. Dna'nın özelliği sadece çekirdekte değil bazı organellerin yapısında da bulunmasıdır. Kloroplast ve mitokondri organelleri de DNA taşır. insan fotosentez yapan bir canlı olmadığı için kloroplast taşımaz, ancak mitokondri organelini bulundurur. Aynı canlıdaki tüm mitokondrilerin Dna yapısı aynıdır (Mitokondri kendini eşleyebilir). Döllenme sırasında spermin gövde kısmında bulunan mitokondriler kuyrukla birlikte spermi yumurtaya taşıma görevini bitirmiş olurlar ve yumurta hücresine katılmazlar. Spermin yalnızca çekirdeği döllenme sonucu yumurta çekirdeği ile birleşir ve zigot oluşur.Bu da yeni oluşan bireyde bulunan mitokondrilerin anne bireydekiyle tamamen aynı olması demektir. Dolayısıyla Mitokondride bulunan DNA birey, annesi,anneannesi ve anne tarafından diğer tüm akrabalarında (teyze çocukları, dayısı vs) tamamen aynıdır. Bu mitokondriyal DNA bugün adli tıpta anne tarafından akraba olan bireylerin tespiti için sıkça kullanılan bir yöntemdir. Eğer tüm insanlığın ortak atası Havva ise tüm insanların onunla aynı mitokondriyal Dna'ya sahip olması gerekir ama bu önerme de doğru değildir.

    SONUÇ: insanlık iki kişiden oluşan bir ortak atadan türemiş olamaz modern genetik yöntemleri bunun aksini ispatlamaktadır. Yukarıda bahsedilen önermeler dışında Dünya'da bugün varolan gen havuzunun da yalnızca 2 insandan türemiş olması makul değildir. Yani insanlarda diğer canlı türleri gibi ortak bir atadan evrimleşmiştir "

    " Erkekliği tanımlayan kromozom olan Y kromozomu. Küçük bir segment hariç, Y kromozomu, diğer kromozomların yaptıkları rasgele DNA değişimlerinde hiçbir rol oynamamaktadır. Dolayısıyla tıpkı mtDNA gibi, Y kromozomunun yeniden karışmayan tarafı, kuşaktan kuşağa aktarılırken bozulmadan kalıyor ve orijinal eril kökenimize kırılmayan bir çizgi halinde uzanıyor. "

    Burda ne denilmek istendiğini pek çok kişi anlamamış ama aynı konulardan n.geographic dede bahsedildi başka bilimsel kaynaklardada var, hem dişi hemde erkek bireyden değişmeden, çiddi anlamda mutasyona uğramadan nesillerce aktarılan DNA bölümleri var, ve eğer Adem ve Havva masalı gerçek olsa bugün bunların kökeninin tek bireye gitmesi gerekir, kısaca herkezde aynı koda rastlanan bir bölüm olması gerekirki, çeşitlilik az da olsa bu bölümler farklılık gösteriyor, yani insan soyu tek bir ataya dayanmıyor.

    @archozi hemen hemen her yazıyada bana aratür gösterin evrime inanayım, bana bu düzenin kendiliğinden olduğunu gösterin evrime inanayım gibi çocukca mesajlar atıyorsun.
    Şimdi ben sana sorayım, bütün yukarda yazılanlardan sonra sen bize Adem ve Havva'nın gerçek olduğunu ispatla bizler başka konuları araştırmayı bırakıp yaradılışa inanalım ?
    Adem-Havva hakkında evrim teorisinden daha güzel kanıtların varmı ?


    Aslında anlattığın şeyler ortaokul biyoloji bilgisi. O kadar karışık da değil.

    Ne bir üniversite makalesi ne de deneysel bir çalışma. Sonuç kısmını çıkar direk müfredatı anlatmışsın.

    Yani adem ile havva'nın mit olduğunu anlamak için öyle derinlemesine bir araştırmaya da gerek yokmuş.

    Ortaokul biyoloji kitabını açsak M.E.B. anlatmış hepsini.

    Sonuç kısmı kırpılarak tabi.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: archozi

    bırakalım gözle görmediğin hücreleri, bir arı kovanındaki organizasyonun ne kadar komplike olduğunun farkındasındır değil mi?

    Olasılığın gerçekleşmesi olarak baktığın tesadüf aynı kovanda 60-70 bin arıyı biraraya getirip, petek mimarisini tamamlayıp, hangi çiçeklerden faydalanabileceğini ve kovandaki işbirliği ve düzeni kurguluyabiliyor demekki...
    Arı tesadüfen doğar doğmaz bu bilgiye sahip oluyor değil mi? (tesadüfen)

    buna inananlara daha fazla ne yazılabilir ki, hayatında sadece birkez olsun etrafına bakıp düşünen insan zaten evrim denen hipotezin saçmalığını zaten anlar.

    Canım. Öncelikle sana cevap olsun diye değil ki biliyorum zaten benim ne demek istediğimi çok iyi anlıyorsun ama, anladığını belli edersen işini kaybedersin, birileri senin yazdıklarını okuyup da inanmasın diye yazıyorum.

    Şimdi paranın yazı veyahut tura gelmesi ihtimali %50'dir. Yani iki ihtimal eşittir ama, sen parayı attığında "tesadüfen" yazı veya tura gelir. Para ihtimaller eşit diye dik gelmez. Yani TDK kurumunun Büyük Türkçe Sözlük'te bahsettiği ilk anlam olan, bir olasılığın gerçekleşmesine deniyor tesadüf. Bir de bunun ikinci anlamı var. O senin bilerek yanlış anladığın zaten, üzerinde yeterince tecrüben var.

    Bak şimdi önce şu mitten kurtulalım. Dünya üzerinde tek tanrı inancı seninki değil. Tek din de seninki değil. Yani senin inandığın tanrıya uygun şeyler söylenmemesi ateizm propagandası değildir. Ben diyorsam ki evrim var, bu tanrı yok demek değildir. Ha senin inandığın olmayabilir, elden gelen bir şey yok. Belki de benim inandığım tanrı yapıyordur onları ve canlıları evrim ile türleştirmiştir? Belki Dünya'nın başka bir köşesinde inanılan bir tanrı yapıyordur, belki de hiç birimiz bilmiyoruz daha onu.




  • KanKoKan kullanıcısına yanıt
    Yazdığın ilk cümleyi okumak yeterli oldu:

    "Bak arkadaşım evrim zaten canlıların çeşitlendiğini ve daha gelişmiş topluluklar oluşturduğu anlatır aynı zamanda kısaca arı dediğin canlı
    3 milyar yıl önce olmayan milyonlarca yıl süren evrim ve öğrenme süreçinden sonra oluşmuş bir canlı. " demişsin.

    Evrime inananlar hücreye, bir hayvana ya da bitkiye şuur vererek, düşünerek, aralarında plan yaparak hareket ettiğine inanıyor. Hücre organla konuşuyor, arı evrimle bal peteği yapmayı öğrenmiş doğar doğmaz yavrusuna da öğretiyor, alyuvarlar damar içinde nereye gideceklerine birlikte karar veriyorlar v.s...
    Bunlara inanmak çok büyük bir mucizedir. Günlük hayatta kafana birisi sana vursa yanında da benden başka kimse olmasa, ben vurmadım ağaç geldi vurdu kaçtı desem inanacak mısın? işte bu düşünce sistemiyle inanman gerekiyor belki o ağaç bunu etrafındaki insanlara baka baka öğrendi ve zamanla evrimleşti???

    Yazdığım gibi boş masallarla vakit kaybedemem, düşünecek o kadar çok muhteşem detay var ki kalan vaktimi bu şekilde değerlendirmek en doğrusu. Sizi hayal dünyanızla başbaşa bırakayım.




  • TRojka kullanıcısına yanıt
    Allah akıl fikir versin diyerek sana da başarılar diliyorum.
  • 
Sayfa: önceki 2324252627
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.