Şimdi Ara

Hem tanrıya,hem de evrime inanılmazmı? (9. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir - 4 Masaüstü
5 sn
226
Cevap
0
Favori
4.995
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: vese

    quote:

    SEN BENİM ARKADAŞLARIMA HAKARET EDEMEZSİN.

    Saolasın set kardeşim,duygulandım valla

    quote:

    BAK HAKARET ETTİĞİN ARKADAŞLAR SAYGILARINDAN DOLAYI SANA BİŞEY DEMEMİŞLER
    ben aslında bi şeyler dedim
    , çünkü bu adama saygımı kaybettim ve kendisinin nasıl davrandığını ona göstermek istedim, cevap veremedi.


    neyse,
    tekrar hatırlatıyorum

    bu topic in konusu "evrim teorisi doğru mu?" değildir


    -------------------edit------------------
    bi alttaki arkadaş anlamdığı için büyütüyorum bakalım kendi deyimiyle "normal şekilde anlama kapasitesi" nasıl:
    bu topic in konusu "evrim teorisi doğru mu?" değildir




    bak artislik yapma karşımda!topiğin konusunu senden daha iyi anladım..

    tam tamam diyorum saygılı şekilde yazayım,ama hep beni sinirlendirici hareketler yapıyorsunuz.

    senin koyduğun şekiller yazdığın yazılar çok mu alakalı?biraz kendinizde kabahat arayın.bir insanı sinirlendiriyorsunuz sinirlendiriyorsunuz sonra patmlama noktasına gelince aa çok ayı saygısızlık yapma diyorsunuz




  • Ben de habiden şunu merak ediyorum.Eğer bilim bu derece gelişmeseydi, hatta yer yüzünde dinler de olmasaydı biz insanların yaşantıları nasıl olurdu acaba?Tüm bunlardan kendimizi bir iki saniyeliğine de olsa soyutlasak diyorum.Ortada sadece çırılçıplak gerçekliği ile duran İNSAN dan başkası olmazdı.Bilgi ne kadar da önemli bir gerçek ki insanların birbirlerine hakaret etmelerine bile vesile oluyor.Bilgilendim ve dünyaya bakış açım değişti.Peki bilgilenip de insanlara bakış açısını değiştirmek ne diye?Bilgilerinden sorumlu tutulan, hatta bilgileri dolayısıyla kimliklere büründürülen insanoğlu İNSAN a karşı bakış açısını değiştirmeden hiç bir haltı değiştiremeycek gibi geliyor bana.Zekamız bu denli gelişmeseydi ve bizler maymun benzeri yaratıklar olarak gezinseydik şu dünyada daha ahlaki ve ilkeli bir topluluklar oluştururduk öyle sanıyorum ki.Şu bilginin biz insanlara yaptığına bir bakın.Bilgiyi suçladığımı sanmayın.Bilginin değiştirdiği saygıdan, etikten ve ahlaktan uzak insanlığı eleştiriyorum.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: set

    LÜTFEN HAKARET ETMEYELİM. ALMANCI ARKADAŞIM,

    ''evrim teorisini revize etmeden önce beyinini revize etmesini öğren''

    ''normal şekilde algılama kapasitesi sınırlı olan insanlara böyle konuşmak gerekiyor ''

    ''ama sen kendini ne zannediyorsun?bir profesör falan mısın?''

    ''dediğim gibi her şeydn önce kendi beyninizi hal ve tavırlarınızı revize edin ''

    ''sana mı sorucam neyin ne ile alakalı olduğunu''




    sen bunlara hakaret mi diyorsun
    bana bu forumda neler söylenmediki
    ailemei anneme, babama. hepiniz sustunuz.
    bende cevap vermiştim ve ceza yemiştim.
    hatırlarmısın. yazındı sanırım.




  • Her sinirlendiğinde hakaret edeceksen lütfen sakin oldukdan sonra yazmayı dene. Bu insanlar senin hakaretlerini, aşağılamalarını dinleyecek değiller.

    Rica ediyorum, lütfen... Burada herkes sakin sakin fikirlerini yazıyor. Bende sinirleniyorum ama sinirlenince hakarete sarılmıyorum. git gez,dolaş sonra otur yazmaya. lütfen saygılı olmaya çalış arkadaşım.

    Seni anlıyorum, fikirlerinin bazılarına katılıyorum. Ama bu tarzda konuşma olmaz. Lütfen dikkat et biraz. Kırıcı ifadeler kullanıyorsun.

    Saygılarımla,lütfen biraz daha dikkat...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: NewVatoo

    quote:

    Orjinalden alıntı: set

    LÜTFEN HAKARET ETMEYELİM. ALMANCI ARKADAŞIM,

    ''evrim teorisini revize etmeden önce beyinini revize etmesini öğren''

    ''normal şekilde algılama kapasitesi sınırlı olan insanlara böyle konuşmak gerekiyor ''

    ''ama sen kendini ne zannediyorsun?bir profesör falan mısın?''

    ''dediğim gibi her şeydn önce kendi beyninizi hal ve tavırlarınızı revize edin ''

    ''sana mı sorucam neyin ne ile alakalı olduğunu''




    sen bunlara hakaret mi diyorsun
    bana bu forumda neler söylenmediki
    ailemei anneme, babama. hepiniz sustunuz.
    bende cevap vermiştim ve ceza yemiştim.
    hatırlarmısın. yazındı sanırım.



    bir de işin o boyutu var.ben kalkıp evrim karşıtı propaganda yapsam o tarikatçılar gibi elli tane fake nickle foruma saldırsam bu ''saygılı'' arkadaşlardan bir gram ses ya da tepki gelmez.

    şimdi işlerine gelmeyen konuda bağırıyorlar.

    neymiş hakaret?beyinini revize et demek hakaret midir?

    neyse daha fazla uzatmaya değmez..her ne olursa olsun kızgınlıkla bir şey çözülemez.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi almancı -- 1 Aralık 2005, 17:46:22 >




  • Bilmiyordum, eğer bilseydim aynı şekilde tavır alırdım, bundan kuşkun olmasın.

    Kim böyle davranırsa davransın ben karşıyım buna.

    Eğer bilmeyerek kırıcı bir söz yazmışsam geçmişte özür diliyorum sizlerden..

    Eğer kavga edeceksek yeri burası olmamalı...

    Kavgaya karşıyım...

    Biraz medeni olun...
  • tamam anlaştık
  • Teşekkür Ederim...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: set

    Bilmiyordum, eğer bilseydim aynı şekilde tavır alırdım, bundan kuşkun olmasın.

    Kim böyle davranırsa davransın ben karşıyım buna.

    Eğer bilmeyerek kırıcı bir söz yazmışsam geçmişte özür diliyorum sizlerden..

    Eğer kavga edeceksek yeri burası olmamalı...

    Kavgaya karşıyım...

    Biraz medeni olun...




    yok hayır arkadaş ne sen, nede bu forumun müdavimi olan neverlate, track, kao gibi arkadaşlar kırıcı bir laf söylemediler, en azından bana.
    ben başka birisinin bana hakaret ederken susulmasına üzülmüştüm.
  • Valla ne desen haklısın bu konuda. Anlıyorum seni...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: SonSaMuRAi

    Bir kere kâinatı temaşa edelim; göreceğimiz nizam ve ahenk ve her şeyin dakik bir saat gibi işleyişi O'nun varlığının delilleri değil midir? Tabiatı dinleyelim; âlemleri dolduran değişik ses ve nağmeler, O'nu anlatan senfoniden birer parça değil de ya nedir? Çocuksu bakışlar, varlığın çehresindeki yazıları görmüyorlarsa, bu, hem o yazıların hem de delâlet ettikleri şeyin mevcut olmadığını mı gerektirir? Bir kısım arızalı kulaklar, gönülleri coşturan bu güzellerden güzel nağmeleri duymuyorlarsa onları inkâr mı edeceğiz?.. Gel gör ki günümüzün insanı, gökleri ve yerleri dolduran bunca aydınlatıcı ve uyarıcı esaslara rağmen, karanlıkta kalıp titremeyi, hezeyan içinde bocalayıp durmayı, umumî ahenk ve nizamı itiraf etmeye ve gidip nizam sahibine teslim olup emniyet ve huzura ermeye tercih etmiştir. Öyle anlaşılıyor ki, çevresini sarıp vicdanını baskı altında tutan putların tesirinden kurtulacağı güne kadar da, onun yürekler acısı bu hali devam edecektir.

    Evrim, bir tarafta materyalizmin bağrında çimlenip gelişirken, diğer yandan da ona dayelik yapıp onu destekliyordu. Perspektifinde her şeye müdahale etme, her şeyi değiştirme iddialarıyla ortaya çıkan bu sistem, Aristo'nun fare hikâyesinden, Lamark'ın transformizmine kadar bütün duyup bildiklerini, ulûhiyeti inkâr platformunda değerlendirmek istedi: yeniden kâinatların kendi kendine meydana gelmesi; yeniden esbap dalgaları tesadüf fırtınaları; yeniden canlının kendi kendine teşekkülü ve insanın evrim ağacının en son meyvesi olması ..! Hınçlı esirmişlik içinde ve bütün inanç sistemlerine karşı fevkalâde müsâmahasızdı. Durmadan inkâr ediyor, tecavüzde bulunuyor, yıkıyor ve yeni şeyler inşâ edeceğini söylüyordu. Ne gariptir ki,bütün bu yüklemeli iddialara karşılık bir kısım spekülasyonlardan başka bir şey de yapılmıyordu . Aslında eskiler gibi onun da gözünden kaçan şeyler vardı. O da, değil kâinatlar ve insan yapısı gibi komplike mâhiyetler, en küçük mikro organizmanın dahi tesadüf fırtınaları içinde meydana geleceğine ihtimâl vermenin, ilmî gerçeklere ve aklın bedihîyâtına zıt olmasıydı.

    Bir kere düşünün! On elemanlı bir sayı sisteminin, sıra ve tertibe göre alınması veya yerine konmasında dahi o sıra ve tertip korunamazken, bir aminoasid dizisi, bir protein, bir hücre, bir organizma ve içice organizmalar gergefinde çok komplike olan sıra ve tertiplerin korunmasına ihtimal verilebilir mi? Ve hele, bu mütedahil olmazlar halkasında hayalen oluşturduğumuz bir aminoasid dizisini veya minik bir canlı organizmayı evrim potasında kaynata kaynata mükemmel organizmalar elde etme iddiası...! Bu mevzuda en iyimser kimseler dahi, sırf zaman bakımından, bir aminoasid dizisinin meydana gelebilmesi için dünyanın ömrünün yetmeyeceği kanaatinde olduklarını düşününce, insanın sorası geliyor: Acaba evrim, öbür âlemde başlayıp olgunlaştıktan sonra mı gelip burada meyvesini verdi!? Değilse; başka hangi yollarla şu muhteşem varlık, arkada kaoslar bırakarak hâl-i hazırdaki göz kamaştırıcı güzellik ve görkemi kazandı? Hayat, nasıl kendiliğinden entropiye karşı koyarak varlığa erme başarısını elde etti? Şu anda mevcut olan milyonlarca canlı kendi kendine nasıl meydana çıktı? Termodinamiğin ikinci kanununa rağmen, her şey yok olma tümseklerini aşarak nasıl basitten mürekkep ve mükemmele, sanatsızlıktan sanat harikası olmaya ulaştı?

    insan aklı almadığı şeyler yüzünden karanlığı tercih ediyor bu tamamen doğal bişey. siz aydınlığın yerini ona ne kadar gösterirseniz gösterin insan aklı kendi içerisinde bunu kabul etmiyecektir..yani bedenen kabul etse bile aklı hep orada takılıp kalacaktır....kimimizce öğrenemediğimiz e asla öğrenemiyeceğimiz bazı şeyler yok mu? elbette var.....bir şey 5 duyu organımıza hitap etmedikten sonra onu hissetmek o duygular kadar gerçekmi aklımız ve duygularımız hep bir savaş içerisinde....
    İnsan şöyle böyle düşünür..Evrime inanır ve ya inanmaz..Tanrı vardır ve ya hiç olmamıştır...bu gibi şeyleri betimlemesindeki olgu akıldır..sizce tanrı kendisine inanmaması içinmi bu derece insanı akıllı yapmıştır..ve ya yaratırken bunu göz önünde bulundurmamışmıdır..niye hepimiz aynı düşünmüyoruz...aslında şu an düşündüğünüz bişeyin gerçekliği ne kadar gerçek sizce..inanmış ve ya inanmamış bir insanı sırf aklı oraya itiyor diye yargılamak ne derece doğru..kimin aydınlığa kavuşacağını gösterecek tek bir şey var...ZAMAN...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cyberking111 -- 1 Aralık 2005, 18:49:45 >




  • quote:

    @almancı
    anlattıkların yaratıcıyı inkar etmen gerektiğini söylemiyor.yaratıcı canlıları yaratmış olabilir.ama onlara uygun koşullarda kendini ortama adapte edebilme yeteneği eklemiş olabilir.bu sayaede canlı zaman için koşullar değiştikçe evrimleşir.ama bu olay onun yaratıldığına ters düşmez.bu inançlı bir insanın görüşüdür..
    ve bu görüşe göre evirm vardır.ama mekanizmasına tanrı karar verir


    Senin evrim görüşünle evrim Teorisini ortaya atan darwin ve onun savunucuların görüşü farklı
    Darwin ve evrimi savunanların ortak noktası Yaratıcı yı inkardır
    Senin düşüncene göre koşullar değiştikçe canlılar ortama ayak uydurabilmek için değişiyor buna evrim denmez tabi(fiziki anlamda olduğunu idda edemezsin herhalde sadece ve sadece sosyal anlamda,bilimsel anlamda bir değişmeden söz edebilirsin)
    Canlılardan da sadece ve sadece insanoğlu kendini geliştirebilir.
    100 sene önceki insanın yaptıklarıyla şuan yaptıkları birmidir.Şuan sen fezalarda geziyorsun(Allah ın vermiş olduğu akılla)
    Mesala 2 milyon sene önce Arı neyse şimdide aynı Arıdır kendisine Bal yapması emredilmiştir ve görevini kusursuz bir şekilde yapar sen hiç süt yapan arı gördün mü veya bal veren inek(peki bu canlılarda değişme,kendini geliştirme var mı?)

    quote:

    şimdi bir materyalist nasıl düşünür?canlılar uygun olmayan koşullarda değişiyor.bu bir zorunluluk.ama bu olay tamamen tesadüfi olmaktadır.çünkü tasadfler sonucu canlı yapısı daha mükkemmele gidebilir.


    Hakikatler tesadüflerle anlatılamaz.Ben sana bir tesadüf örneği vereyim
    Matbaalarda klişeler vardır her harfin klişesi ayrıdır
    Şimdi ben sana desem matbaadan içeri bir rüzgar girdi 5 tane klişeyi düşürdü ve ahmet gibi anlamlı bir kelime ortaya çıktı
    Sen inanmamakla beraber olabilir dersin
    Ben olayı birazdaha ileri götürdüm;Rüzgar girdi 19 tane klişeyi yere düşürdü ve Ben sabah 9 da kalkarım gibi anlamlı bir cümle oertay çıktı
    Sen dersinki hadi be oradan delimisin nesin böyle tesadüfmü olur
    Ben olayı birazdaha ileri götürdüm;Rüzgar girdi milyonlarca klişeyi yere düşürdü Yüzüklerin Efendisi gibi bir eser ortaya çıktı
    Deliye anlatsam deli bana sen delisin der
    Bilim adamlarının araştırmalarına göre kaainatta muhteşem bir matematiksel hesaplama var
    Mesala insanın a.a dinin meydana gelmesi için kaç tirilyonda 1 ihtimal var
    matbaa örneği insan yapısına kıyasla sıfır oğlu sıfırdır hiçbir anlam ifade etmez



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi SonSaMuRAi -- 1 Aralık 2005, 20:30:15 >




  • denizler kilometrelerce derinliğe inebilmektedir ve içerdiği canlılar bilinmememektedir denizde insanoğlu için uzay gibi bir bilinmezdir özellikle tuzlu deniz ve okyanuslara derin dalışlar yapılalamaktadır suyun yapısı nedeniyle varolan farklı yaşam türleride bulunamamaktadır

    bizim yaşama çevremizde veya karada var olan çeşit çeşit mikro organizmalardan denizlerde de olması beklenir bunların karada olanları bile tam olarak tesbir edilebilmiş değildir denizlerde ise konu dahada karmaşıklaşır oradaki buyuk gözle görülebilecek canlılar bile tam olarak keşfedilememişken olayı mikro boyutuna indiremeyiz onlara daha çok zaman var

    bu durumda sayısı bilinmeyen dercede fazla bir canlı çeşidi varolduğu ortaya çıkar bunların hepsinin bir ilk varlıktan evrimleştiğini düşünecek olsak bu inanılmaz dercede uzun bir zaman alır birde belli başlı geçiş evresi yaratıkları olmadığına göre bu işde hayli uzun sürüyor olmalı hemde o kadar uzunki yazılı tarih boyunca bu evre oluşmamış eğer oluşmuş olsaydı o zaman tarih kitaplarını geçiş yaratıklarından bahsetmesi gerekirdi ama bahsetmemiş

    bu durumda dünyanın ömrünü tahminn eden bilim adamlarına bir danışmak lazım milyarlarca belki daha fazla karanlık çağ olacak ve karanlık çağda bu evrim oluşacak sonra ondan milyarlarca yıl sonra bir adam çıkıp hiç izi kalmadığı halde bunu keşfedecek

    fakat hayır bir ilk canlı değilde mesela kabaca söyleyeyim buyuk baş hayvanlardan ve benzer iskeletlilerden mevcut canlılar türedi dersen bir mikro organizmadan diğerleri türedi dersen
    benzer balık türleri aynı yapıya yakın bir ilk canlıdan türedi dersen
    kısacası her canlının bir türediği vardı dersen yani kendilerinden türenilen bir canlı çeşitliliği zaten vardı dersen
    o zaman da evrimin bir anlamı kalmaz çünkü sen çeşlitliliği kabul etmiş olursun o zaman da mantıklı olan bütün canlıların şimdiki hali ile yaratıldığını kabul etmek olur

    ama öyle olsun yada olmasın evrimin islamda yeri yoktur

    yukarıda söylendiği gibi ciltlerce tefsir yazmış olmakta buna örnek yada delil olamaz bir çok kola firması var ama hepsinde kola özütü yok
    bir çok kitap ezberlemiş insanda da ilim özütü yok isterse müctehid dercesinde islam alimi olsun iman yoksa yada zayıfsa özütü yoksa o adamın dediğiyle amel edilmez



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _ETUSCH_ -- 1 Aralık 2005, 19:24:56 >




  • O kadar araştırma yaptım, evdeki tüm kitaplara baktım, o kadar islam aliminin yazdığı kitapları inceledim, internetten o kadar araştırma yaptım, diyanetin sayfasının altına üstüne getirdim yinede islam içinde evrimle ilgili bir konu dahi bulamadım. Bi ara ilahiyat fakültelerini dolaşacağım, belki orda vardır. Arkadaşlarımada sordum böyle bişey duydunuzmu diye ama duyan bilen yok. Bakalım, belki bişeyler bulurum. Hayır ayetlerde ve hadislerde adı bile geçmiyor. Evrimle ilgili teorilerin zıddına ifadeler var ayetlerde hadislerde ve islam alimlerinin kitablarında... Yani tam tersi ifadeler. Neyse, bugünlük bu kadar yeter. Artık yarın devam ederim. Ama bu konuda herhangi bir islami kaynak bulursanız sevinirim. Bayağı merak ettim bu konuyu. Hayırlı Akşamlar hepinize...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: set

    O kadar araştırma yaptım, evdeki tüm kitaplara baktım, o kadar islam aliminin yazdığı kitapları inceledim, internetten o kadar araştırma yaptım, diyanetin sayfasının altına üstüne getirdim yinede islam içinde evrimle ilgili bir konu dahi bulamadım. Bi ara ilahiyat fakültelerini dolaşacağım, belki orda vardır. Arkadaşlarımada sordum böyle bişey duydunuzmu diye ama duyan bilen yok. Bakalım, belki bişeyler bulurum. Hayır ayetlerde ve hadislerde adı bile geçmiyor. Evrimle ilgili teorilerin zıddına ifadeler var ayetlerde hadislerde ve islam alimlerinin kitablarında... Yani tam tersi ifadeler. Neyse, bugünlük bu kadar yeter. Artık yarın devam ederim. Ama bu konuda herhangi bir islami kaynak bulursanız sevinirim. Bayağı merak ettim bu konuyu. Hayırlı Akşamlar hepinize...


    http://www.simurg.com.tr/default.asp?shop=0&page=show&action=3076




  • quote:

    Orjinalden alıntı: set

    O kadar araştırma yaptım, evdeki tüm kitaplara baktım, o kadar islam aliminin yazdığı kitapları inceledim, internetten o kadar araştırma yaptım, diyanetin sayfasının altına üstüne getirdim yinede islam içinde evrimle ilgili bir konu dahi bulamadım. Bi ara ilahiyat fakültelerini dolaşacağım, belki orda vardır. Arkadaşlarımada sordum böyle bişey duydunuzmu diye ama duyan bilen yok. Bakalım, belki bişeyler bulurum. Hayır ayetlerde ve hadislerde adı bile geçmiyor. Evrimle ilgili teorilerin zıddına ifadeler var ayetlerde hadislerde ve islam alimlerinin kitablarında... Yani tam tersi ifadeler. Neyse, bugünlük bu kadar yeter. Artık yarın devam ederim. Ama bu konuda herhangi bir islami kaynak bulursanız sevinirim. Bayağı merak ettim bu konuyu. Hayırlı Akşamlar hepinize...


    al evrimle ilgili bütün sorulara buradan cevap bulabilirsin
    http://www.yeniboyut.com/soruliste.asp

    önyargısızca okumanı öneririm.

    bunun yanında arkadaşın önerdiği kitapta da evrim ve islam ile ilgili detay bulabilirsin.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: _ETUSCH_

    denizler kilometrelerce derinliğe inebilmektedir ve içerdiği canlılar bilinmememektedir denizde insanoğlu için uzay gibi bir bilinmezdir özellikle tuzlu deniz ve okyanuslara derin dalışlar yapılalamaktadır suyun yapısı nedeniyle varolan farklı yaşam türleride bulunamamaktadır

    bizim yaşama çevremizde veya karada var olan çeşit çeşit mikro organizmalardan denizlerde de olması beklenir bunların karada olanları bile tam olarak tesbir edilebilmiş değildir denizlerde ise konu dahada karmaşıklaşır oradaki buyuk gözle görülebilecek canlılar bile tam olarak keşfedilememişken olayı mikro boyutuna indiremeyiz onlara daha çok zaman var

    bu durumda sayısı bilinmeyen dercede fazla bir canlı çeşidi varolduğu ortaya çıkar bunların hepsinin bir ilk varlıktan evrimleştiğini düşünecek olsak bu inanılmaz dercede uzun bir zaman alır birde belli başlı geçiş evresi yaratıkları olmadığına göre bu işde hayli uzun sürüyor olmalı hemde o kadar uzunki yazılı tarih boyunca bu evre oluşmamış eğer oluşmuş olsaydı o zaman tarih kitaplarını geçiş yaratıklarından bahsetmesi gerekirdi ama bahsetmemiş

    bu durumda dünyanın ömrünü tahminn eden bilim adamlarına bir danışmak lazım milyarlarca belki daha fazla karanlık çağ olacak ve karanlık çağda bu evrim oluşacak sonra ondan milyarlarca yıl sonra bir adam çıkıp hiç izi kalmadığı halde bunu keşfedecek

    fakat hayır bir ilk canlı değilde mesela kabaca söyleyeyim buyuk baş hayvanlardan ve benzer iskeletlilerden mevcut canlılar türedi dersen bir mikro organizmadan diğerleri türedi dersen
    benzer balık türleri aynı yapıya yakın bir ilk canlıdan türedi dersen
    kısacası her canlının bir türediği vardı dersen yani kendilerinden türenilen bir canlı çeşitliliği zaten vardı dersen
    o zaman da evrimin bir anlamı kalmaz çünkü sen çeşlitliliği kabul etmiş olursun o zaman da mantıklı olan bütün canlıların şimdiki hali ile yaratıldığını kabul etmek olur

    ama öyle olsun yada olmasın evrimin islamda yeri yoktur

    yukarıda söylendiği gibi ciltlerce tefsir yazmış olmakta buna örnek yada delil olamaz bir çok kola firması var ama hepsinde kola özütü yok
    bir çok kitap ezberlemiş insanda da ilim özütü yok isterse müctehid dercesinde islam alimi olsun iman yoksa yada zayıfsa özütü yoksa o adamın dediğiyle amel edilmez


    bak arkadaşım.şimdi sana yazdığın bilgilerin yanlış olduğunu anlatayım.çok basit bir mantıkla ve araştırmadan olaya yaklaşıyorsun.bari bizim yazılarımızı okusan biraz aydınlanacaksın


    quote:

    bu durumda sayısı bilinmeyen dercede fazla bir canlı çeşidi varolduğu ortaya çıkar bunların hepsinin bir ilk varlıktan evrimleştiğini düşünecek olsak bu inanılmaz dercede uzun bir zaman alır birde belli başlı geçiş evresi yaratıkları olmadığına göre bu işde hayli uzun sürüyor olmalı hemde o kadar uzunki yazılı tarih boyunca bu evre oluşmamış eğer oluşmuş olsaydı o zaman tarih kitaplarını geçiş yaratıklarından bahsetmesi gerekirdi ama bahsetmemiş


    bak şimdi.dünya ve evren bundan tam 4.5 milyar yıl önce yaratıldı ya da oluştu.bu 4.5 milyar yılın ilk dönemlerinde ortada sadece bugünkü alglerin ilk ataları vardı.onların dışında hiçbir canlı yoktu.

    ilk insanların kayıtları ancak 100-150 milyon yıl öncesine dayanır..yani insan yaratıldığında üzerinde yaşamış olduğu dünya tam 4.4 milyar yıldır yaşamaktaydı..

    hani sen diyorsun ya ilk çağ,orta çağ ya da karanlık devirler, işte bu bahsettiğin bütün devirler taş devri bile dünyanın bugünkü yaşının en fazla 15o milyon yıl öncesine dayanır..

    şimdi senin bahsettiğin şeylere kendi gözlerinle bir bak.o kadar komik şeyler söylüyorsun ki tarih kitapları yazmazmıymış vb.. yani bu cümleler sadece komik oluyor.kusura bakma ama bu böyledir..

    daha iyi anlamak için şimdi kafanda 100 yılı canlandır,şimdi 1000 yılı canlandır şimdi 1 milyon yılı canlandır şimdi 1 milyar yılı canlandır ve 4.5 milyar yılı canlandır.anlatabiliyormuyum?bu rakamların şimdi bir canlının değişim geçirebilmesi için yeterli olup olmadığını şimi bir düşün..

    bu kadar uzun zamanda dünya yerinde durmuyor.sürekli bir değişim var,iklimler değişiyor,yeryüzü değişiyor ve bu organizmalrın bir şekilde ortam koşullarına ayak uydurup yaşaması gerekir..yani evrimleşmesi şarttır..

    işte bütün bu süreç içerisinde en başta yaratılan ortak atalardan bu kadar fazla çeşitlilik ortaya çıkmıştır..

    aslında bu Allah'ın bir mucizesidir..Allah canlıyıy yaratıyor diyorsan sihir değneği ile pat diye oluşturuyor anlamına gelmez..Allah'ın kainatı oluşturması bu mekanizma ile gerçekleşmiştir..bu olayın din ile çatışan bir tarafı yoktur.




  • quote:

    artık evrim gerçeğini tartışmasız kabul etmeliyiz..evrim olduğunu kabul etmeyen biri yaşadığını kabul etmiyor demektir...bu nu propaganda olarak algılayıp..çeşitli siyasetlerle fln açıklamaya çalışmayalım...bu bilimin gerçeği..dünyanın gerçeği..içtiğin su yediğin yemek gibi..


    YA SABIR!!!!!!
  • quote:


    .....
    canlılar türedi dersen bir mikro organizmadan diğerleri türedi dersen
    .....


    Biri diğerinden neden türesin ki?...
    Bir defa türedikten sonra türeme niye devam etsin ki?
    Türemeyi amaçlamanın doğaya ne faydası var Allah aşkına?
    Bir tesadüften sonra anlamlı bir eylem olan türeme niye sürekli hale gelsin ki?
    Tesadüfen oluşmuşsa bir şey; yaşar ve ölür,
    O kadar!
  • quote:

    Orjinalden alıntı: cyberking111

    artık evrim gerçeğini tartışmasız kabul etmeliyiz..evrim olduğunu kabul etmeyen biri yaşadığını kabul etmiyor demektir...bu nu propaganda olarak algılayıp..çeşitli siyasetlerle fln açıklamaya çalışmayalım...bu bilimin gerçeği..dünyanın gerçeği..içtiğin su yediğin yemek gibi..



    sevgili dostum sen evrim gerçeği tartışılmaz derken bile kendini ele veriyorsun. Tartışamazsın çünkü sen de şüphelisin. Tartışırsan korkularınla yüzleşirsin çünkü. Ben bir ve tek olan Allah a inanıyorum ve bunu da her türlü tartışırım. Çünkü şüphem yok. Ya evrim teorisi madem tartışılmayacak bir gerçek. Yani yerin çekim kuvveti gibi birşey. O halde biz niye buna hala teori diyoruz. Teori ne demektir? Kesinliği ispatlanamamış olan bilimsel çalışmalar. EEeee madem kesinliği ispatlanamamış nasıl tartışmıyacağız. Sen kendini iyice şartlamışsın. Yani sana göre ölünce herşey bitecek mi? yani senin bundan bilmem ne kadar önceki nesillerin maymun yada başka bir şey mi? Yani aslandan kaçan bilmem ne sürüngeni bir süre sonra kanatlanıyor mu? Peki şimdi niye olmuyor? Evrim bize mi küstü inanmıyoruz diye. Ben her ortamda seviyeli ve kaynağı olan bilgilerle tartışmaya varım. Ve her şekilde Allah ın varlığını ispatlayacağıma inanıyorum. Çünkü bunu tartışabilecek kadar da şüphesiz bir şekilde (kabul etmedim) keşfettim. Düşünen insanların bu gerçeği bulamaması kadar bir gariplik olamaz. Aristo, Tolstoy bile bulmuş. Her insan bulabilir. Ancak Allah ın cehennem ateşine odun olarak yarattıkları hariç. Onlar ebedi olarak cehennem de kalacaklardır. Allah tan kendilerini tekrar dünyaya göndermelerini isteyecekler ve iyi bir kul olmak fırsatını talep edeceklerdir. Ama ikinci bir şansları olmayacaktır. Sana bugüne kadar inandıklarını reddet diyemiyorum. Ama sorgula lütfen. İşte o zaman gerçeği bulursun. Küçücük mahalleler bile kaç elden yönetime ihtiyaç duyarken. Muhtarı, belediyesi, devleti, iskisi bilmem nesi hepsi ayrı ayrı uğraşarak düzeni korurken. Çok ince hesaplarla yürüyebilecek bunca iş hep tesadüf eseri mi? Bir düşün bakalım...




  • 
Sayfa: önceki 7891011
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.