Hukuk okurken sınıf öğretmenliği düşünmek üzerine

Merhabalar,

Öncelikle okuyan herkesin günü keyifli geçiyordur umarım. Bu sene bir taşra kentinde akademik kadrosu fena olmayan bir üniversitede hukuk öğrenimine başladım ancak derslerimden keyif almama rağmen üniversitenin bulunduğu şehir, hiçbir imkanı olmaması ve kişisel gelişime olanak tanımaması dolayısıyla doğup büyüdüğüm Ankara'ya dönmeyi düşünmeye başladım.

Aynı zamanda hukuk sektöründeki hukukçuların birkaçının internet üzerinde "bu meslek ölü, tecrübelerime güvenin, artık Türkiye'de okunmaz para da yok" minvalli yazıları zannediyorum beni kötü etkiledi. Gelecek şemamı da hala şekillendirmeye çalıştığımdan ne olup olmayacağını kestiremiyorum. Gerçekten de kafamı nereye çevirsem bölümümüzle ilgili olumlu konuşan tek bir kimse yok. Ben hukukçuluğun dürüst ilkeli ve idealist yönde yapılması gerektiğini savunan biriyim. Fakülteye bakışım başta rasyonalist olsa da okumaya başladıktan sonra derslerimi sevdim. Zor olsalar da.

Ankara üniversitesi sınıf öğretmenliği biraz kafamı kurcalamaya başladı. Ben düzenli bir hayat istiyorum bu nedenle öğretmenlik bölümünü düşünmeye başlamıştım. Ancak YKS sonrası bundan vazgeçtim.

Elbette burada okurken KYK'da kalıyor oluşumun getirdiği bir sürü insanla aynı odayı paylaşma, kafamın uyuştuğu birilerini bulamama gibi yan sebeplerin etkisi de büyük olabilir. Üniversiteye çok emek verip bu kadar demoralize halde yaşıyor olmak beni üzüyor ve kararımı sorgulatıyor.

Yıllardır güvendiğim forumdan farklı bakış açıları edinmek için geri geldim. Teşekkürler şimdiden.

up up ^-^

uplarca :(