İnsanlar neden bu kadar düşüncesiz ve acımasız oldu ?

Hatırlıyorum da 90'lı yıllarda biz kendi aracımız olmadığı halde konu komşunun aracını bile korur kollar birisi bir şey yaptıysa haber verirdik, şimdi benim de aracım var ama kendi mahalleme bile park edemiyorum.İlk aracım, aldığım hafta hevesimi kursağımda bıraktılar.Daha kapının önüne çeker çekmez kaputu boydan boya çizdiler, birisi sırf pisliğine kendi adının baş harfini yazmış resmen kaputa.Neyse dedik eden bulur, moralimiz bozuldu ama bir daha olmaz dedik.

Bu sefer balkona halı serip halı düşmesin diye üzerine sandalye koyan yabancı uyruklu komşumuz, rüzgarda sandalyenin araca düşmesi sonucu aracın camını kırarak zarar görmesine neden oldu.Önce zararı karşılayacağını söyledi, sonra yan çizip ödememek için kırk takla attı.Bağırış çağırış bir şekilde taksit taksit de olsa hakkımı aldım onlardan, fakat aradan bir yıl geçmeden ne hikmetse aynı cam bir gece ansızın tekrar taş atılarak kırıldı ne gören var ne duyan.

Üstelik bütün bu yaşananlara rağmen diğer komşularımızda umarsızca balkona sandalye koymaya halı felan asmaya, koydukları şeyleri aşşağıya düşürmeye devam ettiler.Neyse ki dersimi almıştım, anladım ki bu mahallede bana rahat yok, artık mecburen iki üç sokak öteye felan koymaya başlamıştım.Fakat oralarda da aracı rahat bırakmadılar, farklı zamanlarda iki kez park halindeki aracıma çarpıp kaçarak far ve stop lambalarının değişmesine ön tamponun boyanmasına neden oldular.

Artık iyice paranoyak olmuştum, gece evde rahat uyku uyuyamıyordum.Ha çarptılar ha çarpacaklar diye hop oturup hop kalkıyordum.Geceleri dışarıdan en ufak bir ses geldiğinde çıkıp araca bakıyordum.Hep aracın başına giderken acaba bugün neresine zarar verdiler diye korku ve şüpheyle aracıma yaklaşıyordum.Psikolojimi bozdular benim bu ülkede.Durumum olmadığı için kasko felan da yaptıramıyordum o yüzden paranoyaklığım iyice artmıştı.

Sonra dedim bu böyle olmaz otopark fiyatları uygun, kapalı otoparka koyayım dedim.Aylık 200 lira ile başlayan otopark maceramda bir kaç yılın sonunda ekonominin geldiği hal yüzünden aylık aboneliğin 1500tl olmasıyla son buldu.Araba otoparkdayken kafam rahat etti bir kaç sene, fakat sonra yine sokaklara koymak zorunda kalınca tekrar başladı sıkıntılarım.Her gün park yeri arar hale geldim.Üç dört yıl otoparkda tek bir çizik bile oluşmayan aracım da sokaklarda yeniden zarar görmeye başladı.

Bir gün gidiyorum kapıyı çizmişler, bir gün gidiyorum tampona sürtmüşler, bir sabah bakıyorum muhtelif yerlerinde yaralar bereler var.Arkadaş bir araç bir gün rahat bırakılmaz mı ? Bakın yemin ediyorum daha dün arabanın plakasına vurup yamultmuşlar yanaşırken.Bir parketme işini bile beceremeyecek kadar beceriksiz mi bu insanlar ? Eğer öyleyse nasıl ehliyet alıyor bunlar ? Ben de araba kullanıyorum hem de tam 12 senedir, bu süre içinde ne bir kazam oldu ne birinin malına canına zarar verdim hiçbir vukuatım yok trafik cezam bile yok.

Fakat gel gör ki aracım sanki savaştan çıkmış gibi, aracımın halini gören eş dost akraba beni acemi sürücü felan sanıyor.Bu arabanın hali ne her yeri vuruk çizik dolu diyorlar benim yaptığımı sanıyorlar.Halbuki bütün hepsi aracıma zarar veren servet düşmanlarının eseri.Ben de bir iki sefer yaptırdım arabayı ama baktım üç dört beş onbeş böyle zarar vermeye devam ediyorlar, başlarım öyle işe dedim ve saldım artık herşeyi kaportacıya gitmeyi bıraktım.

Vuruk kırık kullanıyorum, kimse arabaya yaslanıp sürtünmesin diye yıkamıyorum bile makinayı.Fakat yine gelip tozlu arabaya sürtünüyorlar arkadaş.Geçen gün bir gittim şoför kapısı komple kılcal çiziklerle dolu, biri götünü dayayıp çizmiş.Ondan önceki günlerde gittim, inşaat işçisi arabanın üzerine boyalı eldivenleriyle sigarasını çakmağını bırakıp gitmiş.Kardeşim mıknatıs mı var bu araçta anlamıyorum ama bütün belaları üzerine çekiyor.

Asıl sinirimi bozan mevzu da şimdi oldu, arabayı park etmişim gelmiş önüme de arkamada iki minibüs yanaşmış ikisi de tamponuma yapışık duruyor.Kardeşim ben nasıl çıkıcam park yerinden ya ? Hadi onu geçtim, sen nasıl çıkacaksın ? Senin önündeki araçta sana yanaşmış bir iki santim ya var ya yok.Baktım dedim kesin bu çıkarken sabah arabaya vurup kaçıp gidicek.Mecburen kırk tane manevra yaparak arabayı oradan çıkardım götürdüm kameranın gördüğü polisin olduğu bir yere koydum.Artık orada da başına bir iş gelirse kendimi kesicem.

İnsanlar neden bu kadar acımasız neden bu kadar hain ve fesat, neden böyle servet düşmanı anlamıyorum gerçekten.Neyse uzun lafın kısası her şeyin özeti olacak soru şu, kardeşim ne istiyorsunuz bu arabalardan bu arabalar size ne etti ?

Sizinle aynı fikir ve düşüncelere sahibim, ben de bu nedenle sizin gibi insanlardan uzak müstakil bir yere geçmeyi hedefliyorum ancak maalesef öyle bir maddi imkanım yok.

Düşünce yapın, cebinde ki para ile uyumsuzsa maalesef sıkıntı oluyor ve içten içe seni bitiriyor.

Sırf sokakta değil, otoparklarda da aracını çiziyorlar, yetkili servis aracını çiziyor. Var mı ötesi?

Merhamet duygularını yitirmiş, eğitimsiz, görgüsüz bir toplum olma yolunda hızla ilerliyoruz! Komşu hukuku gözetmeyen, tamamen sahte, samimiyetsiz insanlarla yaşıyoruz. İnanın semt önemli değil!

Semt, insanı adam ademez eğer içinde yoksa!

Kapalı otoparklarda da durum çok farklı değil ön iki kapım ay krateri gibi göçük göçük olmuş, hayvan evlatları sağ olsun kapılarını açmıyor fırlatıyorlar herhalde. Böyle takıntınız varsa sıfır araç almayın yatağa düşersiniz hastalıktan.

İnsan kalitesi düştü tamam da, sokaklar da felaket durumda artık.. yani gidin dar sokaklı iyi semtlerde bakın oralarda çok farklı değil, artık araba koyacak, geçecek yer yok.. kargo araçları vura vura sürte sürte geçiyor haberiniz olmuyor, gidin kargo araçların bakın bir sağına soluna. iyi semtlerde de herkes arabası kenarı köşesi çizik vuruk.

Bunların en net örneği Fransa ve italyadır.. en iyi semtlerine gidin her arabanın kenarı köşesi vuruktur.. iki dakika streetview'a bakın anlayacaksınız.

Ayni yorumu kopyalayıp yapıştırdiniz sanırım . Daha önce de böyle bir yorumunuz vardı

Ilkerim dogru diyor bizim fukura muhitte de dokuntu bir binada oturup altina son model benzinli civic cekip binen komsu var. Havam olsun, egom dolsun ve arabam sekil yolumdan cekil misali bir edasiyla otoparka geliyor gidiyor. 4 teker 1 direksiyonu arac degil amac goruyor. Ona verecegin parayla yurtdisina kulturel bir gezi ve tatile gitmek ya da dedigin gibi yasadigin semti degistirmek insana çok farkli vizyon katar yoksa esege altin semerde vursan esektir.