Şimdi Ara

LAHEY ADALET! DİVANI

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
11
Cevap
0
Favori
651
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Srebrenitsa katliamıyla ilgili Lahey Adalet divanı aslında bizleri çok şaşırtmayacak bir karar verdi. Sırplar Devleti Soykırım yapmadı...

    Birçok Avrupa ülkesi (CEZAYIR DE BİNLERCE MÜSLÜMANI KATLEDEN FRANSA BAŞTA OLMAK ÜZERE) sözde ermeni soykırımı hiçbir bağlayıcı delil yokken kabul ederken, ayan beyan ortada olan bir katlıamın es geçilmesi nasıl bir adalettir.

    Görüşlerinizi bekliyorum arkadaşlar...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zlyha -- 27 Şubat 2007; 13:12:54 >



  • Her zaman söylüyorum, bu Avrupa adam olmaz. Alayı çifte standartçı..
    Katliamların yaşanmasına seyirci kalan Hollanda ordusunun da allah belasını versin bu arada..
  • Bence Sırpları yargılayacaklarına kendilerini yargılasınlar.Gözlerinin önünde bu katliamlar olurken seyirci kalanların, objektif davranmasını nasıl bekleyebilirsiniz?Şuan dünyaya hakim olan Avrupa-Amerika merkezli Hristiyan hegomonyası vicdan ve adalet duygusundan yoksundur.Onlardan böyle bir erdemli davranış beklemek ne derece realist.

    Öncelikli hedefimiz bu hegamonyayı kırmak olmalıdır.Bu da gelişmişlik düzeyi ile ilgilidir.Eğitiminizi artırıp onlardan daha medeni ,askeri yönden daha güçlü olmalısınız...Dünya da sözü geçer duruma gelince aynı hatalara düşmemeliyiz.Tabi bu ne kadar zamanda olur derseniz,bütçeden eğitime ayırdınığınız payla orantılıdır derim.Sağlayacağınız her bir aritmetik artış, geometrik artış olarak geri dönecektir diye düşünüyorum.Bu gücü aşamayız ,kıramayız diyeceklere ;tarih sayfalarına bakın derim.Gelişmişlik ve güç kimsenin tekelinde kalmamıştır asla.Yılgınlık içinde olanlar zaten baştan yenilmiştir.Daha güzel yarınlar için daha eğitimli bir Türkiye
    slogan gibi oldu ama :) ben bunun gerçek olacağı düşüncesindeyim.Hiç yoktan iyimserim...


    Saygılarımla,




  • MALESEF YILLARDIR ŞAKŞAKÇI MEDYAMIZINDA SAYESİNDE O MEDENİYET CANAVARLARINA ÖZENDİRİLDİK. HER ZAMAN MÜSLÜMANLIĞIMIZI VE TÜRKLÜĞÜMÜZÜ AŞAĞILAYANLAR KARŞI BOYNUMUZU EĞDİK. GERÇEKLERİ GÖRMEZDEN GELDİK ÇOĞU ZAMANDA GÖRMEYE TEŞEBBÜS DAHİ ETMEDİK, BU BİLİNÇSİZLİĞİMİZİN ACISINI ÇEKİYORUZ ŞİMDİ...
    AMA HİÇ BİRŞEY İÇİN GEÇ DEĞİL...
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Steinberger_2



    Bence Sırpları yargılayacaklarına kendilerini yargılasınlar.Gözlerinin önünde bu katliamlar olurken seyirci kalanların, objektif davranmasını nasıl bekleyebilirsiniz?Şuan dünyaya hakim olan Avrupa-Amerika merkezli Hristiyan hegomonyası vicdan ve adalet duygusundan yoksundur.Onlardan böyle bir erdemli davranış beklemek ne derece realist.

    Öncelikli hedefimiz bu hegamonyayı kırmak olmalıdır.Bu da gelişmişlik düzeyi ile ilgilidir.Eğitiminizi artırıp onlardan daha medeni ,askeri yönden daha güçlü olmalısınız...Dünya da sözü geçer duruma gelince aynı hatalara düşmemeliyiz.Tabi bu ne kadar zamanda olur derseniz,bütçeden eğitime ayırdınığınız payla orantılıdır derim.Sağlayacağınız her bir aritmetik artış, geometrik artış olarak geri dönecektir diye düşünüyorum.Bu gücü aşamayız ,kıramayız diyeceklere ;tarih sayfalarına bakın derim.Gelişmişlik ve güç kimsenin tekelinde kalmamıştır asla.Yılgınlık içinde olanlar zaten baştan yenilmiştir.Daha güzel yarınlar için daha eğitimli bir Türkiye
    slogan gibi oldu ama :) ben bunun gerçek olacağı düşüncesindeyim.Hiç yoktan iyimserim...


    Saygılarımla,


    +1453




  • Diyelim ki bu mahkemenin uyguladığı hukuk gerçekten de Sırpları sorumlu tutmaya elverişli değildi. Ne var ki, bu insanlar istediklerinde her türlü hukuk kuralını ezip bükmeyi çok iyi bilirler!
  • artik ben boyle seylere sasirmiyorum. Ne bekliyordunuz ki? "Yogurdum eksi" mi diyeceklerdi?
  • AMA BÜTÜN BUNLARI GÖRMEMİZE BİLMEMİZE RAĞMEN AB AB DİYE DİRETEN HER SÖYLEDİKLERİNE BOYUN EĞEN YİNE BİZİM HÜKÜMETİMİZ DEĞİLMİ!!!
  • quote:

    Orjinalden alıntı: zlyha

    AMA BÜTÜN BUNLARI GÖRMEMİZE BİLMEMİZE RAĞMEN AB AB DİYE DİRETEN HER SÖYLEDİKLERİNE BOYUN EĞEN YİNE BİZİM HÜKÜMETİMİZ DEĞİLMİ!!!


    Bu hükümetle alakası yok,bundan öncekiler sanki girmeye çalışmıyolarmıydı.Bence Türkiye'yi abden vazgeçiremeyen bi güç var ellerinde.
  • DOĞRU SADECE BU HÜKÜMET DEĞİL DİĞERLERİNİN DE YAPTIĞI BUYDU...
  • Lahey, kusurlara rağmen ileri adım attı

    En yüksek BM mahkemesinin Sırbistan'ın 1995'te Srebrenitsa'daki Bosnalı Müslümanların katledilmesini engelleyemediği yönündeki kararı, hem Bosnalı Müslümanlar hem de Sırplarca epey ters karşılandı. Avrupa topraklarında İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana işlenen en vahim katliamın Bosnalı kurbanları için, Sırbistan'ın soykırım ithamından aklanması

    kolay yenir yutulur bir karar değildi. Sırbistan'ın Batı yanlısı devlet başkanı Boris Tadiç içinse, modern Sırbistan'ı Miloseviç rejiminin işlediği savaş suçları ve soykırımı tanımaya çağıran bir kararı sindirmek kolay değildi. Fakat dünkü karar yine de uluslararası hukukta önemli bir dönüm noktası sayılmalı.

    AB üyeliğinin iki tarafa da 'bedel'i mi?


    Devletin soykırımdaki sorumluluğunu kanıtlamak daima zor bir meseleydi. Zira Sırbistan Bosnalı Sırpları destekleyip finanse etse de, mahkeme Sırbistan'ın, katliamı gerçekleştiren Bosna ordusu ve paramiliter birlikler üzerinde fiili kontrole sahip olduğunu tespit etmek zorundaydı. Yeterli kanıt yoktu. Mahkeme ayrıca Sırp milliyetçiliğinin kışkırttığı ve Sırp silahlarıyla donanmış bir savaştaki katliamların şeklinin, soykırım sorumluluğuna varacak boyutta olduğunu da reddetti. Esasen 1992'de Bosnalı Sırpların uyguladığı yaygın etnik temizlik çerçevesinde on binlerce insan öldürüldü, iki milyonu da yerinden yurdundan edildi. Fakat bu da soykırım anlamına gelmiyordu. Mahkeme Bosna'nın, milyarlarca dolar tutacak olan tazminat talebini de kabul etmedi.

    Fakat bütün kusurlarına rağmen mahkemenin kararı önemliydi. Birincisi, Srebrenitsa'da soykırım yapıldığını teyit etti. İkincisi, yargıçların ezici çoğunluğu Sırbistan'ın katliamı öngörüp önleyecek gücü olduğu ve bu gücü kullanmayı başaramadığı sonucuna vardı. Üçüncüsü, Sırbistan'ın soykırımı işleyenleri cezalandırma yükümlülüğüne uymadığına, generalleri kendisi yargılamadığı gibi eski Yugoslavya için kurulan savaş suçları mahkemesine de teslim etmediğine hükmetti. Dahası, Sırbistan katliamın askeri mimarı ve uzun süredir Avrupa'nın en çok aranan adamı olan Ratko Mladiç'i teslim etmesini gerektiren uluslararası yükümlülüğünü ihlal etmeyi sürdürüyor. General, büyük ölçüde eski askerleri ve onu bir kahraman sayan güvenlik birimleri içindeki unsurların yardımıyla 12 yıldır kaçmayı başarıyor.

    Sırp milliyetçileri iç savaş sonrasında Lahey'de kurulan uluslararası ceza mahkemesini Batı'nın maşası olduğu gerekçesiyle reddediyor. Fakat 60 yılı aşkın süre önce kurulan ve bireyler arasındaki değil, devletler arasındaki davalara bakan sivil nitelikli bir BM mahkemesini reddetmeleri zor. Tadiç de bu gerçeği görmüş olmalı ki, vatandaşlarına Mladiç'i Lahey'e teslim etmeleri çağrısında bulundu. Meşakkatli, ama açık bir mesaj bu. Sırpların savaşın yıktığı ülkelerini yeniden inşa edebilmelerinin tek yolu, AB'ye katılmak olacaktır ve katılımın da belli bir bedeli var.

    Fakat dünkü kararın etkileri daha da öteye gidiyor. Soykırım sözleşmesinin vücuda geldiği 1948'den bu yana ilk defa bütün bir ulus bir soykırım davasının konusu oldu. Önemli bir içtihat ortaya çıktı: Bir devlet, süregiden bir soykırımı önlemek konusunda olumlu yönde nüfuz veya fiili otorite kullanacak konumdaysa, bunu yapmak konusunda yükümlülük altında. Aynı ilke, Sudan'ın Darfur'daki sorumluluğuna da uyarlanabilir. Dün biten dava, hakkında karar alınamadan ölen Sırp lider Miloşeviç davasından kalan bitirilmemiş bir işin parçasıydı. Kusursuz olmasa da dünkü karar, soykırımın tanımına ve devletlerin bunu önleme sorumluluğuna açıklık getirmesiyle, uluslararası hukukun güçlendirilmesi konusunda değerli bir hizmette bulunacak. (Başyazı, 27 Şubat 2007)

    Kaynak: Radikal, 01.03.2007




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.