< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
Mezun Olduk Aradan 3 Ay Geçti Hala İş Yok [Bilgisayar Programcılığı] (6. sayfa)
-
-
2 üniversite bitiren inşatta çalışan adam biliyorum ben
-
hangi universite? neler biliyorsun? ogrenciyken hic para kazanmadin mi bir sekilde yazilimdan?
sadece odevlerle yetindin ogrenciyken kendini gelistirmediysen isin zor. kocaeli bilg.muh mezunu canavar gibi cocuklar ilk sene asgari ucret calisiyor maalesef
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: kangaetemoToprak Mahsülleri Ofisi hocam
Alıntıları GösterBen de devlet hava meydanlarındayım hocam.
-
Ik ile,CV'len iş bulamazsınız veya çok zor bulursunuz. IK'lar boyu 190 olsun,yakışıklı olsun,10 dil bilsin,yeni çıkan programda bile 5 yıl tecrübesi olsun vs vs yani saçma sapan bir işe alma yöntemi uyguluyor çoğunlukla. Kendi çalıştığın şirkete yeni IK gelince iş görüşmesine katıl yıllardır çalış yine IK'nın sözlü sınavını geçemezsin. Öyle uçmuş durumdalar. Gözüne kestirdiğin firmalara bizzat başvuru yap tabi senin adına birileri başvurursa daha etkili olur.
-
“Derslerde verilen projeler, işe girerken referans gösterilecek seviyesindeyse diyebileceğim bir şey yok ama bizim okulu örnek gösterecek olursam öğrenciler istemiyor diye hocalar proje vermiyor. 4 senenin toplamında bitirme projesi hariç 2, hadi bilemedin 3 proje yaparsın. 2'si de işe girerken referans gösterebileceğin "teknik derinliğe" sahip olmayan projelerdir.”
- odtu mezunuyum, lisans boyunca sadece 4 proje yaptık, bir de bitirme projesi. Sadece bitirme projesi büyük çaplıydı. Diğerleri, belli bir konuda, edindiğin teoriyi pratiğe dökmeyi öğretmeye çalışıyordu. Ama bitirme projemiz baya büyük çaplıydı, her yerde de referans olabilecek çaptaydı, ama kimse o projeyi sormadı bana mülakatlarda.
- yeni mezun baya insanı mülakat yaptım, çoğunda sadece ağır akademik problemler sordum, bazılarına (eğer CV lerinde bahsettilerse,) ders projelerinde yaptıklarının ne kadarını anlayarak yaptıklarını anlamak icin soru sordum. Tek amaç da burda, bu adam bunu öğrenerek mi yapmış, yoksa, sadece yapmak icin mi yapmış. Eğer bir geri bildirim mekanizması yoksa, neyi öğrenip ogrenmedigini bile anlayamıyorsun. (Çok basit seyler dışında).
“Teknik derinliği olmayan mühendisler yetişiyor deyip de benim "minimum gereksinimi yap ama ne olursa olsun ortalamanı yüksek tut" demek de ne bileyim. Bırak dökümantasyon yazmayı, okumasını bilmeyen insanlardan geçilmiyor ortalık; bu adamın ortalaması 3.8 olsa ne olur? “
- yukarıda, kendi mesajımda söyledim, “derslerime asildim sadece” diye. Tavsiyem de bu yönde.
- kendi kendine proje yapan kaç kişi gidip dokümantasyon yazıyor? Ben karşılaşmadım şimdiye kadar. Açık kaynak kodlu, kullanıcısı kitlesi bile olan bir sürü projenin dokümantasyonu berbat seviyede. Ama derslerde, projelerde, senden rapor yazmanı istiyorlar. Onu hoca değerlendiriyor ve sana geri-bildirim yapıyor. Bu geri bildirim senin hızlı öğrenmeni sağlıyor.
- kendi proje yapmış insan yerine, okulda projelerini iyi yapmış, yüksek not almış insanlara daha çok güvenirim, çünkü onlar bir elemeden geçmiş, yazdiklari raporlar yüksek seviye görülmüş ki iyi not almışlar.
- kendi kendine proje yapan adam, projenin zorluğunu ayarlayamiyor. Projelerin zorluğu, senin bilginle yapabileceğinin sınırında olmalı ki sana birseyler katsın. Kendi kendine bu zorlukta proje yapacak ve bunu başaracak kişi, zaten gidip ders projesini de yapıp iyi not alır.
“Edit2; Ha tabii söylemeyi unuttum, hem derslerine abanır hem de ekstra proje yaparsan hayatın kalmaz. Sıkıntısına göğüs germek uzun vadede değebilir ama halihazırda işverenin gözünde değeri olmayan okullarda ortalama kasmak insanın işine ne kadar yarar? “
- farkindaysan, orda 3.8 yazsın diye çalış demiyorum, derslere aban diyorum. Ortalama zaten bunun bir sonucu. Derslere iyi yoğunlaştıysan, verilen gorevi zamanında yaptıysan, bu işverene su sinyali veriyor: “bu adam verdiğim, kendi sınırlarını zorlayacak bir gorevi zamaninda ve kaliteli şekilde yapabilecek kabiliyette ve çalışma disiplinine sahip.”. (Yüzde yüz doğru demiyorum bu, ama bu yönde pozitif bir sinyal veriyor).
bizim zamanımızda da senin gibi, “ortalama önemli değil, kendini geliştir” safsataları vardı. Daha öğrenmeyi bilmeyen adam, kendini gelistiremiyor. Dedigim gibi, ben ve benzer durumdaki arkadaşlarım, suan iyi yerlerde, çoğu ya Amerika’da, Avrupa’da, ya da ASELSAN gibi şirketlerde iyi kıdemlerde çalışıyor.
senin dediğin gibi kendini geliştirmeye çalışan adamlar da vardı bizim dönemde, lisede yazılım çalışmışlar (hatta olimpiyattı vardı) onların önüne geçmemiz 1 dönem sürdü. Çünkü hocayla beraber, sana geri bildirim yapabilecek birini iyi değerlendirirsen, çok daha hızlı öğreniyorsun. Benim dedigim grup, hocaların yanından çıkmazdı, her problem çözme saatlerinde, odalarına gider, çözemediği soruları çözdürürdü, kendi mantiginin neresinin yanlış olduğunu göstermelerini isterdi.
yani derste gösterileni en ince ayrıntısına kadar öğrenmeye çalışırdık. Zaten 4 sene, derste gösterilenleri yeterince anlamak icin ucu ucuna yetiyor. Sen, hocanın geri bildiriminden faydalanmak yerine, hem daha hızlı, daha çok şey öğrenebileceğin şeyi bırakmayı, yerine de, hem de sana daha az şey öğretecek, dışardan geri bildirim olmayacak şeyi yapmayı tavsiye ediyorsun. hangi okulda olursa olsun, hocaların sana göstereceği yol, vereceği geri bildirim, kendi kendine yapacağından çok daha iyidir. Daha öğrenmeyi bilmeyen adam bunu beceremez zaten.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Nası iş yok formatı kaça atıyon 100 lira mı
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Evet güzel öneriler ama bu önerilerin öğrencilerin anca %5'inin işine yarar. Evet çok fazla bu alanda öğrenci var diyeceksin, orası doğru da haftada göstermelik 1 saat soru saati koyan, bırak birebir görüşmeyi maile bile dönmeye tenezzül etmeyen eğitmenlerin olduğu okullardakiler ne yapsın? DBMS dersinde bırak optimizasyonu, basit bir query yazmayı bilmeden dersten AA ile geçenleri biliyorum. Şimdi ben, benim okulumdan mezunları işe alacak olsam hayatta ortalamalarına bakmam çünkü okulun durumunu biliyorum. (Bizim okulda bahsettiğim şartların 2 tık üstü vardı, imkanlar vardı ama öğrenciler yararlanmayıp ortalama kasıyordu. Öyle ya da böyle yüksek ortalamayla bitiriyorlardı. Yüksek ortalamayla akademisyen olabilenler oldu, olamayanlar da 0 tecrübeyle iş dünyasına atıldılar. )
Nasıl öğrenmesi gerektiğini öğrenmeli, bu konuda hemfikiriz ama öğrencilerin %95'i böyle değil. %5 civarındaki okul böyle eğitim veremiyorsa kalan %95'in de veremeyeceğini öngörerek tavsiyede bulundum ben.
-
kardeşim sana abi tavsiyesi olarak şunu derim:
Memurluğu yada bir yerlerde çalışmaktan öte, kendi işini yap, özellikle şu pandemi döneminde bunun önemi de büyük. Programcılık da geniş yelpazesi olan bir alan, Ingilizce seviyeni bilmiyorum ama muhtemel biliyorsundur, tüm dünya senin müşterin.
Başlangıçta Fiverr, Upwork gibi sitelere bak, fiverr'da 5-10 dolardan basit kod yazımları vsler mevcut, devamı geliyor,
ancak peder beyle aranda bunu netleştir,
senin pc ile yatıp kalkman lazım bu ara. gerçi sonra de hep böyle gidecek ya:) kötü değil bu.
başlangıçta kolay olmayacak çünkü yeteri tecrüben yok, o yüzden yani. zamanla bunu da kazanınca çok şey kolaylaşacak.
-
Bu malesef her yerde böyle referans ve yıllık deneyim isteniyor.. Siz yaptığınız işte iyiseniz zaten kapılar size birer birer açılır öncelikle firmalara reklam maili atın freelancer olarak kendi kurumsal sitenizi açın aynı zamanda firmaların maillerine reklam atmaya devam edin.. Benim arkadaşım programcılıkta efsaneydi herşeyi kısa sürede bitirir tüm yaptıklarına ömür boyu garantisini verirdi. Yurtdışına bir gün reklam maili atmıştı.. Hayatı o zaman değişti Adamlar Amerika'ya çağırdı Herşeyi hallettiler anlaşinca da Amerika'da ev üstüne şirket aracı kendine ait ofis teklif ettiler.. 4 senedir Amerika'da hayatı gayet güzel
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Hocam 2 yıllık 4 yıllık olayını geçiyorum. İşler biraz şans , biraz tecrübe ve iş arayan kişinin azmi.
Dersler ortak olabilir. Anlatılanlar ortak olabilir. Ama fark nerede çıkıyor onu anlatayım.
Üniversitede Veri Yapıları dersi , sınava girdik (İlk Vize) . 3 soru var. Sınav 25 üzerinden.
- 1 puan -> Adın Soyadın
- 2 puan çok basit bir algoritma sorusu
- 22 puan Doubly linked list sorusu (C dilinde implementation - Recursive algoritma'da var)
Sonuç en yüksek not 3. Bu sınava giren adamların hepsi Üniversite sınavında ilk 10 bindeydi.
2.vize benzer sınav . Nispeten daha kolay, Puan alınabilecek sorular.
Final benzer sınav gene. Sonuç dersten 2 yada 3 kişi geçti. (Not:Bende kaldım.)
Sonraki sene başka hocalar verdi . 6-7 soru olurdu ortalama sınavlarda. Recursive algoritmalar, Stack ve Queue'lar , Linkedlist'ler , Directed - UnDirected Graphlar vs kasıntı kasıntı sorular. Bir şekilde dersi geçitk mi geçtik. Bu adamların çoğu, Savunma Sanayi , bankalar, Telekomikasyon şirketleri veya kendi şirketlerini kurdu. İş bulamayan yok.
Bir de bu dersin dönemde en az 4 adet verilecek şekilde ödevleri olurdu. ilk 2 ödevin 100 olsun , 50 puan tuttu gene geçemiyorsun. 3 ödev en az 25 puan alacak. ortalaman 50nin üzerinde olacak. Yetmedi. 70 puan kodlama, 30 puan rapor. Eğer koddan 35 aldıysan Raporu muhteşem yaz , En fazla 15 alabiliyordun.
Web programlama dersi aldığım. Teorik ders çok rahat geçildi. Ama kodlama dersini sorman lazım.
ilk 3 ödev 50 puan. (10-20-20) 4.ödev Final ödevi 50 puan . En az 25 alman gerekiyor.
Neyle kodladık. (Sene 2014.) Java, Spring Framework, Spring JDBC, Soap Service, Java Server Pages, JPA-Hibernate , Mysql yada PostgreSQL seçeneklerin vardı.
Dedin ya matematik ne işe yarayacak. Bilgisayar Grafiği dersi teorik olarak kolay geçtik.
Ama kodlama dersinde Toplam 10 ödev aldık. Dönem zaten 14 Hafta. Ortalama olarak 7 gün süresi vardı ödevlerin.
Gradient Vektör kullandım kodlama esnasında. Neden kameranın görüş açısında olmayan bir cismi render yapamazsın.
Final ödevlerinde ne çizdik. 3 boyutlu çaydanlık, her yöne dönebilen.
Mikroişlemci labı. Assembly dilinde kod yazdık. Kodlama yaparken Bellek kullanımının önemini burada anlamıştım. (Tabi C'de vardı callac,malloc ama buradaki olay bambaşkaydı.)
Toplamda 144 kredi ile mezun oldum. 134 kredi teorik dersti. Doğru dersler ortak olabilir.
10 adet 1 kredilik 10 tane kodlama lab dersi. En 4 ödevden oluşan ve Yukarıda yazdığım kuralların geçerli olduğu lablar hepsi. En az 40 ödev yaparak, 1 adet'de proje yaparak mezun olduk. Bu lab dersleri ömrümden ömür aldı.
İngilizcenin şart koşulma sebepleri, Şu anda bile proje üzerinde bir yerde takıldığın zaman yapacağın şey, İngilizce dokümantasyon okumak veya İngilizce içerikleri takip etmek. Başka türlü çözmenin imkanı yok. (İlk şirketimdeki IT Departman yöneticim Avusturyalı bir hanım abla idi. İngilizce mülakatlardan geçerek, Her gün ingilizce toplantılarla geçti.)
Ortalaman kaç dersen eğer , 2.5 bile yoktu ortalamam (Puan olarak - 70 falandı.). Ama şu anda sayılı şirketlerden birinde çalışıyorum.
Esas amaç , kendini eğitmek , öğrenmek ve çözümleme yapabilmek. Öğrenme azminin olması ve sunabileceğin bir şeylerin olması.
Türkiye şartlarında malesef, kendini bir şekilde ortaya çıkarmadan farkını koymadan olmuyor.
Eğer ki yazılımla ilgileneceksen , Ortalama olarak bir dilde 1000 saat pratiğe ihtiyacın olacak. Daha öğreneceğin çok şey var.
Not: Ben de hala bir şeyler öğreniyorum :)
-
quote:
Orijinalden alıntı: mghfreud“Derslerde verilen projeler, işe girerken referans gösterilecek seviyesindeyse diyebileceğim bir şey yok ama bizim okulu örnek gösterecek olursam öğrenciler istemiyor diye hocalar proje vermiyor. 4 senenin toplamında bitirme projesi hariç 2, hadi bilemedin 3 proje yaparsın. 2'si de işe girerken referans gösterebileceğin "teknik derinliğe" sahip olmayan projelerdir.”
- odtu mezunuyum, lisans boyunca sadece 4 proje yaptık, bir de bitirme projesi. Sadece bitirme projesi büyük çaplıydı. Diğerleri, belli bir konuda, edindiğin teoriyi pratiğe dökmeyi öğretmeye çalışıyordu. Ama bitirme projemiz baya büyük çaplıydı, her yerde de referans olabilecek çaptaydı, ama kimse o projeyi sormadı bana mülakatlarda.
- yeni mezun baya insanı mülakat yaptım, çoğunda sadece ağır akademik problemler sordum, bazılarına (eğer CV lerinde bahsettilerse,) ders projelerinde yaptıklarının ne kadarını anlayarak yaptıklarını anlamak icin soru sordum. Tek amaç da burda, bu adam bunu öğrenerek mi yapmış, yoksa, sadece yapmak icin mi yapmış. Eğer bir geri bildirim mekanizması yoksa, neyi öğrenip ogrenmedigini bile anlayamıyorsun. (Çok basit seyler dışında).
“Teknik derinliği olmayan mühendisler yetişiyor deyip de benim "minimum gereksinimi yap ama ne olursa olsun ortalamanı yüksek tut" demek de ne bileyim. Bırak dökümantasyon yazmayı, okumasını bilmeyen insanlardan geçilmiyor ortalık; bu adamın ortalaması 3.8 olsa ne olur? “
- yukarıda, kendi mesajımda söyledim, “derslerime asildim sadece” diye. Tavsiyem de bu yönde.
- kendi kendine proje yapan kaç kişi gidip dokümantasyon yazıyor? Ben karşılaşmadım şimdiye kadar. Açık kaynak kodlu, kullanıcısı kitlesi bile olan bir sürü projenin dokümantasyonu berbat seviyede. Ama derslerde, projelerde, senden rapor yazmanı istiyorlar. Onu hoca değerlendiriyor ve sana geri-bildirim yapıyor. Bu geri bildirim senin hızlı öğrenmeni sağlıyor.
- kendi proje yapmış insan yerine, okulda projelerini iyi yapmış, yüksek not almış insanlara daha çok güvenirim, çünkü onlar bir elemeden geçmiş, yazdiklari raporlar yüksek seviye görülmüş ki iyi not almışlar.
- kendi kendine proje yapan adam, projenin zorluğunu ayarlayamiyor. Projelerin zorluğu, senin bilginle yapabileceğinin sınırında olmalı ki sana birseyler katsın. Kendi kendine bu zorlukta proje yapacak ve bunu başaracak kişi, zaten gidip ders projesini de yapıp iyi not alır.
“Edit2; Ha tabii söylemeyi unuttum, hem derslerine abanır hem de ekstra proje yaparsan hayatın kalmaz. Sıkıntısına göğüs germek uzun vadede değebilir ama halihazırda işverenin gözünde değeri olmayan okullarda ortalama kasmak insanın işine ne kadar yarar? “
- farkindaysan, orda 3.8 yazsın diye çalış demiyorum, derslere aban diyorum. Ortalama zaten bunun bir sonucu. Derslere iyi yoğunlaştıysan, verilen gorevi zamanında yaptıysan, bu işverene su sinyali veriyor: “bu adam verdiğim, kendi sınırlarını zorlayacak bir gorevi zamaninda ve kaliteli şekilde yapabilecek kabiliyette ve çalışma disiplinine sahip.”. (Yüzde yüz doğru demiyorum bu, ama bu yönde pozitif bir sinyal veriyor).
bizim zamanımızda da senin gibi, “ortalama önemli değil, kendini geliştir” safsataları vardı. Daha öğrenmeyi bilmeyen adam, kendini gelistiremiyor. Dedigim gibi, ben ve benzer durumdaki arkadaşlarım, suan iyi yerlerde, çoğu ya Amerika’da, Avrupa’da, ya da ASELSAN gibi şirketlerde iyi kıdemlerde çalışıyor.
senin dediğin gibi kendini geliştirmeye çalışan adamlar da vardı bizim dönemde, lisede yazılım çalışmışlar (hatta olimpiyattı vardı) onların önüne geçmemiz 1 dönem sürdü. Çünkü hocayla beraber, sana geri bildirim yapabilecek birini iyi değerlendirirsen, çok daha hızlı öğreniyorsun. Benim dedigim grup, hocaların yanından çıkmazdı, her problem çözme saatlerinde, odalarına gider, çözemediği soruları çözdürürdü, kendi mantiginin neresinin yanlış olduğunu göstermelerini isterdi.
yani derste gösterileni en ince ayrıntısına kadar öğrenmeye çalışırdık. Zaten 4 sene, derste gösterilenleri yeterince anlamak icin ucu ucuna yetiyor. Sen, hocanın geri bildiriminden faydalanmak yerine, hem daha hızlı, daha çok şey öğrenebileceğin şeyi bırakmayı, yerine de, hem de sana daha az şey öğretecek, dışardan geri bildirim olmayacak şeyi yapmayı tavsiye ediyorsun. hangi okulda olursa olsun, hocaların sana göstereceği yol, vereceği geri bildirim, kendi kendine yapacağından çok daha iyidir. Daha öğrenmeyi bilmeyen adam bunu beceremez zaten.
Süper yazı hocam eline sağlık.
-
Hocam C# dilini biliyor musun? Çok istek var içimde programcılığa yönelik özellikle c# ve unity. C# a nereden başlamalıyım
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
quote:
Orijinalden alıntı: Guest-7B357775AYalnız bilgisayar programcılığı çöp bir bölüm değil siz zaten yazılım mühendisi olarak yetişiyorsunuz ders yapısı olarak sadece matematik gibi doğal bilimler az.
E iyi madem, yazilim muhendisi olarak calis madem oyle ise.
-
Aslında işsiz arkadaşlarımız için kariyer fuarları özellikle yeni mezunlar için baya faydalı oluyor. Üniversiteden yeni çıkmış iş arayan bir mezun olarak iş başvurusu yapmak dışında eğer bölümünde seni sektöre hazırlamıyorlarsa kariyer hakkında herhangi bir bilgi sahibi olmak çok zor. Aslında çoğu şeyi üniversitede derslerle değil iş hayatında öğreniyorsun. Fakat üniversite ve iş hayatında arasındaki dönemde çoğu mezun boşlukta ve hayatsız gibi hissediyor. Bu his çok normal ama bu hissi en iyi geçirecek ve bilgi sahibi olacağın etkinlikler kariyer fuarları oluyor. Geçen günlerde üniversite arkadaşım Halkbank’ın Denizli’de bile kariyer fuarı verdiğini ve baya faydalı olduğunu anlattı. Cidden bu tarz kariyer fuarları hem üniversite sonrası iş hayatında yapabileceklerini, yeteneklerini görebilmek hem de kariyerin için neler yapabileceğini öğrenmek için çok iyi fırsat. Sadece yeni mezunlar için değil son sınıf öğrencilerin de mutlaka katılması gereken etkinliklerden biri.
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X