Öğrencimize herşey BEDAVA ama TEMBEL (Ss'li) (20. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: Ivo

vay vay vay aylık 50 bin he? teolist sen neymişsin be

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote: Orijinalden alıntı: Ivo vay vay vay aylık 50 bin he? teolist sen neymişsin be

Bir ay durmadım, bir hafta çalıştım elemana bırakıp çıktım... parayı taksaydım Almanya’dan dönüş yapmazdım... paranın peşinde hayatımı harcayacağıma karın tokluğuna doğada dağlarda ormanlarda yaşarım daha iyi...

quote:

Orijinalden alıntı: Ivo

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: Ivo vay vay vay aylık 50 bin he? teolist sen neymişsin be Bir ay durmadım, bir hafta çalıştım elemana bırakıp çıktım... parayı taksaydım Almanya’dan dönüş yapmazdım... paranın peşinde hayatımı harcayacağıma karın tokluğuna doğada dağlarda ormanlarda yaşarım daha iyi...

fotoğrafçılıktan nasıl bu kadar para kazanılıor napıyorsunuz ki fotoğrafçı mı olsam ya paraya bak 50 bini geç 10 bin karetsem yeter bana

quote:

Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka Ya Theo bu manüpilatif konularınla sadece "önemli olan okul değil, kendini geliştirmek" diye kendini kandıran tayfayı inandırırsın. iki bedava yemek yiyince millete ahkâm kesiyorsun. Bakınız dünyaya yön verenlerin çoğu okulu bitirmemişler bile... Amazon’un CEO’su, Alibaba’nın kurucusu Bill Gates veya Einstein vs Mesele okul değil mesele insanın kendini gerçekleştirmesi, aşması, keşfetmesi, merak ve ilgi duyması... bu da aç karınla olmaz... Hocam sermayesiz de olmaz ama. O Amazon kuralım, Google kuralım devri bitti. Yeni, denenmemiş bir fikrin varsa onlar gibi olabilirsin. Ama o bile çok zor. Sen devlet politikalarına, topluma bakmadan toplum tembel deyip geçiştiriyorsun. Bu manüpülasyonu, dejenerasyonu yapma artık! Sana göre tek sorun insanlar. Evet, bu ülke böyle ise, içindeki toplumu bunda etken ama bunu tek noktadan eleştirirsen bir yere varamazsın. Ben devlette sorun yok demedim hiç bir zaman... Ama devletin sorunlarını konuşmakla kuru kuru eleştirmekle çözebilir miyiz? Yarının devlet adamı aramızdan çıkacak ve biz tembelsek aramızdan tembel çıkma ihtimali yüksek olmayacak mı? Kısaca nasılsak öyle yönetiliriz, kendimizi düzeltmeden devleti düzeltemeyiz... Haksız mıyım? Hollanda Başbakan’ını getirsen ne değişecek sanki? Hollanda seviyesine mi çıkacağız? Senin ülkedeki siyasetten haberin yok herhalde? Ülkede kaç tane kaliteli hukuk fakültesi, siyasal bilimler fakültesi var? Ben söyleyeyim 4-5 tane en fazla. Sen toplumun desteğini almadan parlamenter sistemde nereye geleceğini zannediyorsun? Onu da geçtim toplumu idealist bir öğretmen olup değiştirebileceğini mi zannediyorsun? Sen nasıl bir ülkede yaşadığının farkında değil misin? O çocuklara ışık oldun diyelim, o çocukların önünde bir sürü sınav engeli var, müfredat sistemi ortada. Çok yüzeysel bakıyorsun olaya. Toplumda bir tembellik var ama bu böyle herkesin kendini geliştirmesiyle çözülecek birşey değil. Emeğin karşılığını bulmakta zorluk çektiği bir ortamda bu yola kimse girmiyor. Bunu gör artık. Herkes kendini geliştirse toplum ve devlet bir süre sonra nasıl gelişmez açıklar mısın? Mevcut hükümeti götürüp İsveç’in başına koysanız halk o gün isyan çıkartır... çünkü toplum bazı şeyleri aşmış bulunuyor artık. Yüzeysel mi bu bakış açısı? Toplumu düzeltmedikten sonra istediğin yöneticiyi getir o toplum buna ayak uyduramaz, mümkün değil... tarih örnekleri ile dolu. Kaliteli hukuk yok çünkü kaliteli hoca yok, kaliteli hoca yok çünkü hocalar öğrenciyken kaliteli eğitim almadılar, kaliteli eğitim almadılar çünkü kaliteli eğitim yoktu, kaliteli eğitim yoktu çünkü kaliteli eğitimciler yoktu, kaliteli eğitimciler yoktu çünkü eğitimciler kendilerini iyi eğitemediler, Eğitemediler çünkü TEMBELDİLER tüm saydıklarım gibi...

Yahu devlet olarak senin yaptırım gücün olacak öncelikle. Bunu adil şekilde kullanmak kaydıyla tabi.
Sen Osmanlı'dan Türkiye'ye dönüşüm sürecinin nasıl olduğunu bilmiyor musun?
Sen önce hile, yolsuzluk, kaçak elektrik, vergi kaçırma, tecavüz gibi suçlara sağlam yaptırımlar uygula, halkın güvenli ortamda olduğunu anlasın.
Alenen terörist propagandası yapan siyasi partileri mahkeme yoluyla kapattır, vekillerini yargıla, cezalandır.
Yargı, emniyet ve ordunun siyasallaşmasını engelle. Siyasi hareket edenleri oradan terhis et, cezalandır.
NATO gibi bağımlı kılan uluslararası birliklerden çık.
Siyasi istikrar sağlanırsa, yatırımcı gelir. (Siyasi istikrar sürekli bir partinin yönetimde olması değil, iç ve dış politikada tutarlı adımlar atılması demektir. Atılan adımlardan ertesi gün zararla dönülmesi değildir.)
Çalışma saatlerini optimum düzeye çek. Fazlasını kesinlikle yasakla.
Devletteki fazla sayıda gereksiz memuru işinden çıkart. Devlet vatandaşını yaşatmak zorundadır, onun sayesinde ayaktadır fakat kendisi bir sektör haline gelemez. Maalesef ülkemizde devlet başlı başına bir iş sektörüdür.
İnsanların kendine uygun mesleği yapacak ortamı oluştur.
Bizde okullar var ama belgeler göstermelik. Çünkü eğitim yetersiz, piyasa gerçeklerinden uzak.
Vesaire vesaire.

Sana daha ne diyeyim. Sen toplum temelli değişime inanıyorsun fakat toplumun kendi kendine değişmesini bekliyorsun, bunu laf ile anlatabileceğini zannediyorsun. Sen sokakta da mı gezmiyorsun? Yaşı tutan, sandık başına hakkında tutanağı olmayan her vatandaş oy kullanabilir.

Herkesi bu şekilde değiştiremezsin.
Senin dediğin değişim gerçekleşemez. Çünkü önü kesik.
Ekonominin nasıl kötüye gittiği gün be gün ortada.
Kendini geliştirenler bu saatten sonra hangi şirkette nasıl iş bulacak?
Olan bile kendi hesabının peşinde.

Ülkemiz okulları sürekli fabrika gibi mezun çıkarıyor. Sistem buna göre tasarlanmış.

Sen ise sistemin sadece iyi derecede bilgililer tarafından değişebileceğini düşünüyorsun.

Oysa bu imkansız. Demokrasiyi toplum çoğunluğun söz sahibi olması zannediyor. Öyle algılatılıyor.

Oysa demokrasi herkesin eşit olduğu bir düzendir.

Çoğunluk bir partide karar kılar ama o parti toplumun her kesimine hitap etmek zorundadır.

Öbür türlüsüne bilim başka bir isim söylüyor. Söyleyince insanlara abartı veya saçmalık gibi geliyor.

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote: Orijinalden alıntı: Ivo quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: Ivo vay vay vay aylık 50 bin he? teolist sen neymişsin be Bir ay durmadım, bir hafta çalıştım elemana bırakıp çıktım... parayı taksaydım Almanya’dan dönüş yapmazdım... paranın peşinde hayatımı harcayacağıma karın tokluğuna doğada dağlarda ormanlarda yaşarım daha iyi... fotoğrafçılıktan nasıl bu kadar para kazanılıor napıyorsunuz ki fotoğrafçı mı olsam ya paraya bak 50 bini geç 10 bin karetsem yeter bana

Lokasyonu önemli, ayrıca daha önceki çalışmalarınız da göz doyurucu olmalı.

Sadece fotoğrafçılıktan yüz binlerce dolar kazananlar var üstelik 20-25 yaşlarında...

https://www.therichest.com/rich-list/nation/the-top-ten-richest-photographers-in-the-world/

quote:

Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka Ya Theo bu manüpilatif konularınla sadece "önemli olan okul değil, kendini geliştirmek" diye kendini kandıran tayfayı inandırırsın. iki bedava yemek yiyince millete ahkâm kesiyorsun. Bakınız dünyaya yön verenlerin çoğu okulu bitirmemişler bile... Amazon’un CEO’su, Alibaba’nın kurucusu Bill Gates veya Einstein vs Mesele okul değil mesele insanın kendini gerçekleştirmesi, aşması, keşfetmesi, merak ve ilgi duyması... bu da aç karınla olmaz... Hocam sermayesiz de olmaz ama. O Amazon kuralım, Google kuralım devri bitti. Yeni, denenmemiş bir fikrin varsa onlar gibi olabilirsin. Ama o bile çok zor. Sen devlet politikalarına, topluma bakmadan toplum tembel deyip geçiştiriyorsun. Bu manüpülasyonu, dejenerasyonu yapma artık! Sana göre tek sorun insanlar. Evet, bu ülke böyle ise, içindeki toplumu bunda etken ama bunu tek noktadan eleştirirsen bir yere varamazsın. Ben devlette sorun yok demedim hiç bir zaman... Ama devletin sorunlarını konuşmakla kuru kuru eleştirmekle çözebilir miyiz? Yarının devlet adamı aramızdan çıkacak ve biz tembelsek aramızdan tembel çıkma ihtimali yüksek olmayacak mı? Kısaca nasılsak öyle yönetiliriz, kendimizi düzeltmeden devleti düzeltemeyiz... Haksız mıyım? Hollanda Başbakan’ını getirsen ne değişecek sanki? Hollanda seviyesine mi çıkacağız? Senin ülkedeki siyasetten haberin yok herhalde? Ülkede kaç tane kaliteli hukuk fakültesi, siyasal bilimler fakültesi var? Ben söyleyeyim 4-5 tane en fazla. Sen toplumun desteğini almadan parlamenter sistemde nereye geleceğini zannediyorsun? Onu da geçtim toplumu idealist bir öğretmen olup değiştirebileceğini mi zannediyorsun? Sen nasıl bir ülkede yaşadığının farkında değil misin? O çocuklara ışık oldun diyelim, o çocukların önünde bir sürü sınav engeli var, müfredat sistemi ortada. Çok yüzeysel bakıyorsun olaya. Toplumda bir tembellik var ama bu böyle herkesin kendini geliştirmesiyle çözülecek birşey değil. Emeğin karşılığını bulmakta zorluk çektiği bir ortamda bu yola kimse girmiyor. Bunu gör artık. Herkes kendini geliştirse toplum ve devlet bir süre sonra nasıl gelişmez açıklar mısın? Mevcut hükümeti götürüp İsveç’in başına koysanız halk o gün isyan çıkartır... çünkü toplum bazı şeyleri aşmış bulunuyor artık. Yüzeysel mi bu bakış açısı? Toplumu düzeltmedikten sonra istediğin yöneticiyi getir o toplum buna ayak uyduramaz, mümkün değil... tarih örnekleri ile dolu. Kaliteli hukuk yok çünkü kaliteli hoca yok, kaliteli hoca yok çünkü hocalar öğrenciyken kaliteli eğitim almadılar, kaliteli eğitim almadılar çünkü kaliteli eğitim yoktu, kaliteli eğitim yoktu çünkü kaliteli eğitimciler yoktu, kaliteli eğitimciler yoktu çünkü eğitimciler kendilerini iyi eğitemediler, Eğitemediler çünkü TEMBELDİLER tüm saydıklarım gibi... Yahu devlet olarak senin yaptırım gücün olacak öncelikle. Bunu adil şekilde kullanmak kaydıyla tabi. Sen Osmanlı'dan Türkiye'ye dönüşüm sürecinin nasıl olduğunu bilmiyor musun? Sen önce hile, yolsuzluk, kaçak elektrik, vergi kaçırma, tecavüz gibi suçlara sağlam yaptırımlar uygula, halkın güvenli ortamda olduğunu anlasın. Alenen terörist propagandası yapan siyasi partileri mahkeme yoluyla kapattır, vekillerini yargıla, cezalandır. Yargı, emniyet ve ordunun siyasallaşmasını engelle. Siyasi hareket edenleri oradan terhis et, cezalandır. NATO gibi bağımlı kılan uluslararası birliklerden çık. Siyasi istikrar sağlanırsa, yatırımcı gelir. (Siyasi istikrar sürekli bir partinin yönetimde olması değil, iç ve dış politikada tutarlı adımlar atılması demektir. Atılan adımlardan ertesi gün zararla dönülmesi değildir.) Çalışma saatlerini optimum düzeye çek. Fazlasını kesinlikle yasakla. Devletteki fazla sayıda gereksiz memuru işinden çıkart. Devlet vatandaşını yaşatmak zorundadır, onun sayesinde ayaktadır fakat kendisi bir sektör haline gelemez. Maalesef ülkemizde devlet başlı başına bir iş sektörüdür. İnsanların kendine uygun mesleği yapacak ortamı oluştur. Bizde okullar var ama belgeler göstermelik. Çünkü eğitim yetersiz, piyasa gerçeklerinden uzak. Vesaire vesaire. Sana daha ne diyeyim. Sen toplum temelli değişime inanıyorsun fakat toplumun kendi kendine değişmesini bekliyorsun, bunu laf ile anlatabileceğini zannediyorsun. Sen sokakta da mı gezmiyorsun? Yaşı tutan, sandık başına hakkında tutanağı olmayan her vatandaş oy kullanabilir. Herkesi bu şekilde değiştiremezsin. Senin dediğin değişim gerçekleşemez. Çünkü önü kesik. Ekonominin nasıl kötüye gittiği gün be gün ortada. Kendini geliştirenler bu saatten sonra hangi şirkette nasıl iş bulacak? Olan bile kendi hesabının peşinde. Ülkemiz okulları sürekli fabrika gibi mezun çıkarıyor. Sistem buna göre tasarlanmış. Sen ise sistemin sadece iyi derecede bilgililer tarafından değişebileceğini düşünüyorsun. Oysa bu imkansız. Demokrasiyi toplum çoğunluğun söz sahibi olması zannediyor. Öyle algılatılıyor. Oysa demokrasi herkesin eşit olduğu bir düzendir. Çoğunluk bir partide karar kılar ama o parti toplumun her kesimine hitap etmek zorundadır. Öbür türlüsüne bilim başka bir isim söylüyor. Söyleyince insanlara abartı veya saçmalık gibi geliyor. Tümden gelim Tüme varım kuramlarının karmaşasını yaşıyorsun... Benim önermem Tümevarım yani bilimsel olan yöntem. Seninki Tümdengelim yani antik düşünce yöntemi, geçerliliğini yitirmiş bir teknik. Toplum iyileşirse genel iyileşme sağlanır... Tepe iyileşirse toplum iyileşmedikten sonra kalıcı iyileşme sağlanamaz... Uzatmaya gerek var mı daha? Yeterli bir açıklama bence.

Sen tümdengelim tümevarım ne onu anlamamışsın bence. Yazık ya.

Asıl sen hangi metodu kullandığının farkında değilsin.

Bir de ülkede iyi hoca yok diyor. Ülkede iyi hoca var.

Ülkeye 100 tane üniversite açar, akademisyenlerin ne anlatacaklarına da karışırsan, o üniversiteleri elbette iyi hocalarla dolduramazsın. En iyi üniversiteler bile koşul olarak geride ülkemizde.

Neden ülkede işgücünün koşulları zayıf. Herkes bu yüzden çareyi diplomada görüyor.

Ya gerçekten numara yapıyorsun ya da algın sorunlu.

Bir de belli dönemler konu açıp burayı meşgul etmen de şüphe çekmiyor değil.

Senin amacın insanları hareketlendirmek değil. Buradaki kitleyi oyalamak.

Daha cevap vermiyorum. Bloklu olduğun halde cevap verdim, yeter artık.

quote:

Orijinalden alıntı: korsan58

hocam bir söz vardır sen daha iyi bilirsin
insanlar hakkettiği gibi yönetilir
senin gibi insanlarda arada kaynıyor yapacak bir şey var mı bilmiyorum
hangi üniversite burası

quote:

Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka Ya Theo bu manüpilatif konularınla sadece "önemli olan okul değil, kendini geliştirmek" diye kendini kandıran tayfayı inandırırsın. iki bedava yemek yiyince millete ahkâm kesiyorsun. Bakınız dünyaya yön verenlerin çoğu okulu bitirmemişler bile... Amazon’un CEO’su, Alibaba’nın kurucusu Bill Gates veya Einstein vs Mesele okul değil mesele insanın kendini gerçekleştirmesi, aşması, keşfetmesi, merak ve ilgi duyması... bu da aç karınla olmaz... Hocam sermayesiz de olmaz ama. O Amazon kuralım, Google kuralım devri bitti. Yeni, denenmemiş bir fikrin varsa onlar gibi olabilirsin. Ama o bile çok zor. Sen devlet politikalarına, topluma bakmadan toplum tembel deyip geçiştiriyorsun. Bu manüpülasyonu, dejenerasyonu yapma artık! Sana göre tek sorun insanlar. Evet, bu ülke böyle ise, içindeki toplumu bunda etken ama bunu tek noktadan eleştirirsen bir yere varamazsın. Ben devlette sorun yok demedim hiç bir zaman... Ama devletin sorunlarını konuşmakla kuru kuru eleştirmekle çözebilir miyiz? Yarının devlet adamı aramızdan çıkacak ve biz tembelsek aramızdan tembel çıkma ihtimali yüksek olmayacak mı? Kısaca nasılsak öyle yönetiliriz, kendimizi düzeltmeden devleti düzeltemeyiz... Haksız mıyım? Hollanda Başbakan’ını getirsen ne değişecek sanki? Hollanda seviyesine mi çıkacağız? Senin ülkedeki siyasetten haberin yok herhalde? Ülkede kaç tane kaliteli hukuk fakültesi, siyasal bilimler fakültesi var? Ben söyleyeyim 4-5 tane en fazla. Sen toplumun desteğini almadan parlamenter sistemde nereye geleceğini zannediyorsun? Onu da geçtim toplumu idealist bir öğretmen olup değiştirebileceğini mi zannediyorsun? Sen nasıl bir ülkede yaşadığının farkında değil misin? O çocuklara ışık oldun diyelim, o çocukların önünde bir sürü sınav engeli var, müfredat sistemi ortada. Çok yüzeysel bakıyorsun olaya. Toplumda bir tembellik var ama bu böyle herkesin kendini geliştirmesiyle çözülecek birşey değil. Emeğin karşılığını bulmakta zorluk çektiği bir ortamda bu yola kimse girmiyor. Bunu gör artık. Herkes kendini geliştirse toplum ve devlet bir süre sonra nasıl gelişmez açıklar mısın? Mevcut hükümeti götürüp İsveç’in başına koysanız halk o gün isyan çıkartır... çünkü toplum bazı şeyleri aşmış bulunuyor artık. Yüzeysel mi bu bakış açısı? Toplumu düzeltmedikten sonra istediğin yöneticiyi getir o toplum buna ayak uyduramaz, mümkün değil... tarih örnekleri ile dolu. Kaliteli hukuk yok çünkü kaliteli hoca yok, kaliteli hoca yok çünkü hocalar öğrenciyken kaliteli eğitim almadılar, kaliteli eğitim almadılar çünkü kaliteli eğitim yoktu, kaliteli eğitim yoktu çünkü kaliteli eğitimciler yoktu, kaliteli eğitimciler yoktu çünkü eğitimciler kendilerini iyi eğitemediler, Eğitemediler çünkü TEMBELDİLER tüm saydıklarım gibi... Yahu devlet olarak senin yaptırım gücün olacak öncelikle. Bunu adil şekilde kullanmak kaydıyla tabi. Sen Osmanlı'dan Türkiye'ye dönüşüm sürecinin nasıl olduğunu bilmiyor musun? Sen önce hile, yolsuzluk, kaçak elektrik, vergi kaçırma, tecavüz gibi suçlara sağlam yaptırımlar uygula, halkın güvenli ortamda olduğunu anlasın. Alenen terörist propagandası yapan siyasi partileri mahkeme yoluyla kapattır, vekillerini yargıla, cezalandır. Yargı, emniyet ve ordunun siyasallaşmasını engelle. Siyasi hareket edenleri oradan terhis et, cezalandır. NATO gibi bağımlı kılan uluslararası birliklerden çık. Siyasi istikrar sağlanırsa, yatırımcı gelir. (Siyasi istikrar sürekli bir partinin yönetimde olması değil, iç ve dış politikada tutarlı adımlar atılması demektir. Atılan adımlardan ertesi gün zararla dönülmesi değildir.) Çalışma saatlerini optimum düzeye çek. Fazlasını kesinlikle yasakla. Devletteki fazla sayıda gereksiz memuru işinden çıkart. Devlet vatandaşını yaşatmak zorundadır, onun sayesinde ayaktadır fakat kendisi bir sektör haline gelemez. Maalesef ülkemizde devlet başlı başına bir iş sektörüdür. İnsanların kendine uygun mesleği yapacak ortamı oluştur. Bizde okullar var ama belgeler göstermelik. Çünkü eğitim yetersiz, piyasa gerçeklerinden uzak. Vesaire vesaire. Sana daha ne diyeyim. Sen toplum temelli değişime inanıyorsun fakat toplumun kendi kendine değişmesini bekliyorsun, bunu laf ile anlatabileceğini zannediyorsun. Sen sokakta da mı gezmiyorsun? Yaşı tutan, sandık başına hakkında tutanağı olmayan her vatandaş oy kullanabilir. Herkesi bu şekilde değiştiremezsin. Senin dediğin değişim gerçekleşemez. Çünkü önü kesik. Ekonominin nasıl kötüye gittiği gün be gün ortada. Kendini geliştirenler bu saatten sonra hangi şirkette nasıl iş bulacak? Olan bile kendi hesabının peşinde. Ülkemiz okulları sürekli fabrika gibi mezun çıkarıyor. Sistem buna göre tasarlanmış. Sen ise sistemin sadece iyi derecede bilgililer tarafından değişebileceğini düşünüyorsun. Oysa bu imkansız. Demokrasiyi toplum çoğunluğun söz sahibi olması zannediyor. Öyle algılatılıyor. Oysa demokrasi herkesin eşit olduğu bir düzendir. Çoğunluk bir partide karar kılar ama o parti toplumun her kesimine hitap etmek zorundadır. Öbür türlüsüne bilim başka bir isim söylüyor. Söyleyince insanlara abartı veya saçmalık gibi geliyor. Tümden gelim Tüme varım kuramlarının karmaşasını yaşıyorsun... Benim önermem Tümevarım yani bilimsel olan yöntem. Seninki Tümdengelim yani antik düşünce yöntemi, geçerliliğini yitirmiş bir teknik. Toplum iyileşirse genel iyileşme sağlanır... Tepe iyileşirse toplum iyileşmedikten sonra kalıcı iyileşme sağlanamaz... Uzatmaya gerek var mı daha? Yeterli bir açıklama bence. Sen tümdengelim tümevarım ne onu anlamamışsın bence. Yazık ya. Asıl sen hangi metodu kullandığının farkında değilsin. Bir de ülkede iyi hoca yok diyor. Ülkede iyi hoca var. Ülkeye 100 tane üniversite açar, akademisyenlerin ne anlatacaklarına da karışırsan, o üniversiteleri elbette iyi hocalarla dolduramazsın. En iyi üniversiteler bile koşul olarak geride ülkemizde. Neden ülkede işgücünün koşulları zayıf. Herkes bu yüzden çareyi diplomada görüyor. Ya gerçekten numara yapıyorsun ya da algın sorunlu. Bir de belli dönemler konu açıp burayı meşgul etmen de şüphe çekmiyor değil. Senin amacın insanları hareketlendirmek değil. Buradaki kitleyi oyalamak. Daha cevap vermiyorum. Bloklu olduğun halde cevap verdim, yeter artık. Farklı düşünüyoruz... Beni ikna edemedin... Devlet iyi olunca halk iyi olmaz, çünkü devlet her şeyi kontrol edemez, insanların okuma oranını arttıramaz, sosyal medyaya ayırdığı zamanı kontrol edemez... Ama insanlar kendini düzeltirse iyi seçimler yapar, doğru insanları iktidara getirir.. NOKTA

Ön yargılısın da ondan.

Kendin değiştir o zaman, biz de görelim kardeşim. Hepi topu 100 yaşına kadar yaşarsın en fazla.

Bolca vaktin var, hadi feda et hayatını bu ideal uğruna? Denemesi BEDAVA.

Türkiye'den de bir Karl Marx çıkmış olur belki. O bütün gerçekleri anlatıyordu fakat insanlar kolayına geleni seçiyordu.

Onu kapitalistler okudu ama dünyadaki işçi sınıfının çoğu okumadı.

Konu bu kadar basit.

(Bakma aslında 3 Cilt, ben de okumadım. Ama özel sektörün nasıl birşey olduğunu, kapitalizmin nasıl birşey olduğunu görerek yaşıyoruz tam doruğunda. )

50 yıl sonra kapitalizm bu kadar güçlü olabilecek mi, emin değilim.

quote:

Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka Ya Theo bu manüpilatif konularınla sadece "önemli olan okul değil, kendini geliştirmek" diye kendini kandıran tayfayı inandırırsın. iki bedava yemek yiyince millete ahkâm kesiyorsun. Bakınız dünyaya yön verenlerin çoğu okulu bitirmemişler bile... Amazon’un CEO’su, Alibaba’nın kurucusu Bill Gates veya Einstein vs Mesele okul değil mesele insanın kendini gerçekleştirmesi, aşması, keşfetmesi, merak ve ilgi duyması... bu da aç karınla olmaz... Hocam sermayesiz de olmaz ama. O Amazon kuralım, Google kuralım devri bitti. Yeni, denenmemiş bir fikrin varsa onlar gibi olabilirsin. Ama o bile çok zor. Sen devlet politikalarına, topluma bakmadan toplum tembel deyip geçiştiriyorsun. Bu manüpülasyonu, dejenerasyonu yapma artık! Sana göre tek sorun insanlar. Evet, bu ülke böyle ise, içindeki toplumu bunda etken ama bunu tek noktadan eleştirirsen bir yere varamazsın. Ben devlette sorun yok demedim hiç bir zaman... Ama devletin sorunlarını konuşmakla kuru kuru eleştirmekle çözebilir miyiz? Yarının devlet adamı aramızdan çıkacak ve biz tembelsek aramızdan tembel çıkma ihtimali yüksek olmayacak mı? Kısaca nasılsak öyle yönetiliriz, kendimizi düzeltmeden devleti düzeltemeyiz... Haksız mıyım? Hollanda Başbakan’ını getirsen ne değişecek sanki? Hollanda seviyesine mi çıkacağız? Senin ülkedeki siyasetten haberin yok herhalde? Ülkede kaç tane kaliteli hukuk fakültesi, siyasal bilimler fakültesi var? Ben söyleyeyim 4-5 tane en fazla. Sen toplumun desteğini almadan parlamenter sistemde nereye geleceğini zannediyorsun? Onu da geçtim toplumu idealist bir öğretmen olup değiştirebileceğini mi zannediyorsun? Sen nasıl bir ülkede yaşadığının farkında değil misin? O çocuklara ışık oldun diyelim, o çocukların önünde bir sürü sınav engeli var, müfredat sistemi ortada. Çok yüzeysel bakıyorsun olaya. Toplumda bir tembellik var ama bu böyle herkesin kendini geliştirmesiyle çözülecek birşey değil. Emeğin karşılığını bulmakta zorluk çektiği bir ortamda bu yola kimse girmiyor. Bunu gör artık. Herkes kendini geliştirse toplum ve devlet bir süre sonra nasıl gelişmez açıklar mısın? Mevcut hükümeti götürüp İsveç’in başına koysanız halk o gün isyan çıkartır... çünkü toplum bazı şeyleri aşmış bulunuyor artık. Yüzeysel mi bu bakış açısı? Toplumu düzeltmedikten sonra istediğin yöneticiyi getir o toplum buna ayak uyduramaz, mümkün değil... tarih örnekleri ile dolu. Kaliteli hukuk yok çünkü kaliteli hoca yok, kaliteli hoca yok çünkü hocalar öğrenciyken kaliteli eğitim almadılar, kaliteli eğitim almadılar çünkü kaliteli eğitim yoktu, kaliteli eğitim yoktu çünkü kaliteli eğitimciler yoktu, kaliteli eğitimciler yoktu çünkü eğitimciler kendilerini iyi eğitemediler, Eğitemediler çünkü TEMBELDİLER tüm saydıklarım gibi... Yahu devlet olarak senin yaptırım gücün olacak öncelikle. Bunu adil şekilde kullanmak kaydıyla tabi. Sen Osmanlı'dan Türkiye'ye dönüşüm sürecinin nasıl olduğunu bilmiyor musun? Sen önce hile, yolsuzluk, kaçak elektrik, vergi kaçırma, tecavüz gibi suçlara sağlam yaptırımlar uygula, halkın güvenli ortamda olduğunu anlasın. Alenen terörist propagandası yapan siyasi partileri mahkeme yoluyla kapattır, vekillerini yargıla, cezalandır. Yargı, emniyet ve ordunun siyasallaşmasını engelle. Siyasi hareket edenleri oradan terhis et, cezalandır. NATO gibi bağımlı kılan uluslararası birliklerden çık. Siyasi istikrar sağlanırsa, yatırımcı gelir. (Siyasi istikrar sürekli bir partinin yönetimde olması değil, iç ve dış politikada tutarlı adımlar atılması demektir. Atılan adımlardan ertesi gün zararla dönülmesi değildir.) Çalışma saatlerini optimum düzeye çek. Fazlasını kesinlikle yasakla. Devletteki fazla sayıda gereksiz memuru işinden çıkart. Devlet vatandaşını yaşatmak zorundadır, onun sayesinde ayaktadır fakat kendisi bir sektör haline gelemez. Maalesef ülkemizde devlet başlı başına bir iş sektörüdür. İnsanların kendine uygun mesleği yapacak ortamı oluştur. Bizde okullar var ama belgeler göstermelik. Çünkü eğitim yetersiz, piyasa gerçeklerinden uzak. Vesaire vesaire. Sana daha ne diyeyim. Sen toplum temelli değişime inanıyorsun fakat toplumun kendi kendine değişmesini bekliyorsun, bunu laf ile anlatabileceğini zannediyorsun. Sen sokakta da mı gezmiyorsun? Yaşı tutan, sandık başına hakkında tutanağı olmayan her vatandaş oy kullanabilir. Herkesi bu şekilde değiştiremezsin. Senin dediğin değişim gerçekleşemez. Çünkü önü kesik. Ekonominin nasıl kötüye gittiği gün be gün ortada. Kendini geliştirenler bu saatten sonra hangi şirkette nasıl iş bulacak? Olan bile kendi hesabının peşinde. Ülkemiz okulları sürekli fabrika gibi mezun çıkarıyor. Sistem buna göre tasarlanmış. Sen ise sistemin sadece iyi derecede bilgililer tarafından değişebileceğini düşünüyorsun. Oysa bu imkansız. Demokrasiyi toplum çoğunluğun söz sahibi olması zannediyor. Öyle algılatılıyor. Oysa demokrasi herkesin eşit olduğu bir düzendir. Çoğunluk bir partide karar kılar ama o parti toplumun her kesimine hitap etmek zorundadır. Öbür türlüsüne bilim başka bir isim söylüyor. Söyleyince insanlara abartı veya saçmalık gibi geliyor. Tümden gelim Tüme varım kuramlarının karmaşasını yaşıyorsun... Benim önermem Tümevarım yani bilimsel olan yöntem. Seninki Tümdengelim yani antik düşünce yöntemi, geçerliliğini yitirmiş bir teknik. Toplum iyileşirse genel iyileşme sağlanır... Tepe iyileşirse toplum iyileşmedikten sonra kalıcı iyileşme sağlanamaz... Uzatmaya gerek var mı daha? Yeterli bir açıklama bence. Sen tümdengelim tümevarım ne onu anlamamışsın bence. Yazık ya. Asıl sen hangi metodu kullandığının farkında değilsin. Bir de ülkede iyi hoca yok diyor. Ülkede iyi hoca var. Ülkeye 100 tane üniversite açar, akademisyenlerin ne anlatacaklarına da karışırsan, o üniversiteleri elbette iyi hocalarla dolduramazsın. En iyi üniversiteler bile koşul olarak geride ülkemizde. Neden ülkede işgücünün koşulları zayıf. Herkes bu yüzden çareyi diplomada görüyor. Ya gerçekten numara yapıyorsun ya da algın sorunlu. Bir de belli dönemler konu açıp burayı meşgul etmen de şüphe çekmiyor değil. Senin amacın insanları hareketlendirmek değil. Buradaki kitleyi oyalamak. Daha cevap vermiyorum. Bloklu olduğun halde cevap verdim, yeter artık. Farklı düşünüyoruz... Beni ikna edemedin... Devlet iyi olunca halk iyi olmaz, çünkü devlet her şeyi kontrol edemez, insanların okuma oranını arttıramaz, sosyal medyaya ayırdığı zamanı kontrol edemez... Ama insanlar kendini düzeltirse iyi seçimler yapar, doğru insanları iktidara getirir.. NOKTA Ön yargılısın da ondan. Kendin değiştir o zaman, biz de görelim kardeşim. Hepi topu 100 yaşına kadar yaşarsın en fazla. Bolca vaktin var, hadi feda et hayatını bu ideal uğruna? Denemesi BEDAVA. Türkiye'den de bir Karl Marx çıkmış olur belki. O bütün gerçekleri anlatıyordu fakat insanlar kolayına geleni seçiyordu. Onu kapitalistler okudu ama dünyadaki işçi sınıfının çoğu okumadı. Konu bu kadar basit. (Bakma aslında 3 Cilt, ben de okumadım. Ama özel sektörün nasıl birşey olduğunu, kapitalizmin nasıl birşey olduğunu görerek yaşıyoruz tam doruğunda. ) 50 yıl sonra kapitalizm bu kadar güçlü olabilecek mi, emin değilim. Yahu kendim değiştiremem, kimse tek başına değiştiremez, değil Karl Max, Lenin, Stalin, Tao, Konfiçyüs, Brahma hiç biri tek başına değiştiremedi.... Ben toplum topluca değişirse her şey kendiliğinden değişir diyorum... Alman halkı çalışkan ve düzgün olduğu için devleti başarılı ve düzgün çalışıyor... Benzeri yüzlerce örnek var... Bir halk nasılsa kendisi gibi birilerini başa getirir... Olay bundan ibaret. Halk kurtuluş savaşını vermeseydi Atatürk Cumhuriyeti kurabilir miydi? Tek başına bir kişi herşey değildir, hiçbirşey değildir demiyorum bak herşey değildir diyorum. Kilit nokta kitledir... Karınca kolonisi gibi düşün, kraliçe tek başına hayatta kalamaz, askerler ve işçiler görevini yapmazsa koloni ayakta kalamaz. Daha nasıl örnek vermemi bekliyorsun? Yeterince açık.

Yahu paranın alım gücü yerlerde. Toplumun algısı, ahlak düzeyi vb. şeyleri nasıl görmezden gelip böyle düz mantık bir yorumda bulunuyorsun.

O toplumlardan geriye çalışabilecek ahlaklı azınlık kaldı fakat Almanya 80'lere kadar neler çekti. Merkel dönemiyle asıl zirvesine ulaştı.

Bilime, sanayiye yatırım yaptı.

Şimdi para mı kaldı da bu kadar beyin gücünü çalıştırasın?

Sen istiyorsun ki, ülkede beyin gücü artsın.

Peki o hangi parayla olacak?

Ülkede tonla kaliteli mühendis yetişsin diyorsan tonla da laboratuvar kuracaksın, materyal teminatı / kaynak teminatı yapacaksın.

Parası bitmiş bir ülkede bu saatten sonra kaliteli beyin yetiştiremezsin. Yetiştirsen de tutamazsın.

Siyasi sorunlar ekonomiyi bu hale getirdi.

Hem kaliteli hoca yok diyorsun hem insanlar kendini yetiştirsin diyorsun.

Hoca olmadan öğrenci nasıl yetişir. Senin mantığına göre toplumlardan milyonlarca aristo, eflatun çıkması gerekirdi.

Hem de diyorsun ki ben değiştiremem. Toplum değişecek.

Toplumun değişmesi için kendini yönlendirmesi lazım diyorsun.

Ama farkında değilsin ki, toplum kendini yönlendirebilecek bir konumda değil.

Seçtiği politikacılardan bunu anlamıyor musun?

Kafalar dünyadan kopuk, hala eski yıllarda kalma.

Böyle toplumla bilim yapamazsın.

Toplumun kendini geliştirebilmesi için önce ona o farkındalığı ve motivasyonu vermelisin.

Bu da en başta günümüzdeki kapitalizmin hakim olduğu dünyada ekonomi ile olur.

Git mağazadan bir kulaklığı 1 kasa elma ile almayı dene.

Kendi kendine bu denli çelişip ısrar etmende ben artık kasıt arıyorum.

Sen de kesinlikle ücretli bir deneyin çalışanısın.

Ya da deney sana ait, bize numara yapıyorsun.

Eğer ki birey olarak söylüyorsan bunları, sen de o kendini geliştiremeyenlerdensin.

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote: Orijinalden alıntı: Hauntedd quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: Hauntedd Zeka sıkıntısı herhalde napıcan Allahın taktiri boş boş konu açmak kolay tabi şaka mı yapıyorsunuz üniversitede böyle bişey yok bi üniversite ile genellemeyin heryeri. Üniversite ismi verin hemen koyalım ortaya genel mi özel mi? İlk mesajlarda örnek verenler neler olduğunu gördüler Ssler ile listeler ile... Atatürk Üniversitesi hani 1957 de kurulan kurucu olanlardan koy hadi bakalım bekliyorum adamsan.

Mobildeyim ama buyur...



https://atauni.edu.tr/kulupler



Görselleri de atacağım etkinlikleri de hepsini..



Sen de araştırabilirsin de neyse...



Kulüplere tek tek bak ve hangisini duydun söyle

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote: Orijinalden alıntı: Hitlerin Bıyığı quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: Hitlerin Bıyığı quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: Holy Templar herkes ölücü değil ne yaparsın. çay nerede 50 krş hangi üni ? Ölücülükle ne ilgisi var? Verilen ücretsiz hizmetlerden faydalanmak mı ölücülük? Ölücü dediğin fiyatı olduğundan çok aşağı indiren abartı pazarlamacılara denir... Ankara Üni. Bu otomattan milli kütüphanede de var. Hayatımda içtiğim en berbat çay, ağzımı buruşturuyor. Ayrıca soğuk. Bedava bile olsa içmem. Hafif ısıtılmış ıcetea dan farkı yok. Sizin makine arızalı demek, bu Makinenin çayı çok hoş... Hayır, ben de öyle düşünüp farklı bir makineden daha aldım. Acı ve tatlı arası bayat bir çay. Gerçek çay içmek için sizi Gazi Üniversitesindeki otomatlara davet ediyorum.

Sizinki de otomat değil mi Gazideki...

e bizimki de öyle...

makineden makineye farklı tat söz konusu, söz konusu çayı tatmadan daha önce tattıklarınızla nasıl sonuca varıyorsunuz?

quote:

Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: sınav_testmis_kanka Ya Theo bu manüpilatif konularınla sadece "önemli olan okul değil, kendini geliştirmek" diye kendini kandıran tayfayı inandırırsın. iki bedava yemek yiyince millete ahkâm kesiyorsun. Bakınız dünyaya yön verenlerin çoğu okulu bitirmemişler bile... Amazon’un CEO’su, Alibaba’nın kurucusu Bill Gates veya Einstein vs Mesele okul değil mesele insanın kendini gerçekleştirmesi, aşması, keşfetmesi, merak ve ilgi duyması... bu da aç karınla olmaz... Hocam sermayesiz de olmaz ama. O Amazon kuralım, Google kuralım devri bitti. Yeni, denenmemiş bir fikrin varsa onlar gibi olabilirsin. Ama o bile çok zor. Sen devlet politikalarına, topluma bakmadan toplum tembel deyip geçiştiriyorsun. Bu manüpülasyonu, dejenerasyonu yapma artık! Sana göre tek sorun insanlar. Evet, bu ülke böyle ise, içindeki toplumu bunda etken ama bunu tek noktadan eleştirirsen bir yere varamazsın. Ben devlette sorun yok demedim hiç bir zaman... Ama devletin sorunlarını konuşmakla kuru kuru eleştirmekle çözebilir miyiz? Yarının devlet adamı aramızdan çıkacak ve biz tembelsek aramızdan tembel çıkma ihtimali yüksek olmayacak mı? Kısaca nasılsak öyle yönetiliriz, kendimizi düzeltmeden devleti düzeltemeyiz... Haksız mıyım? Hollanda Başbakan’ını getirsen ne değişecek sanki? Hollanda seviyesine mi çıkacağız? Senin ülkedeki siyasetten haberin yok herhalde? Ülkede kaç tane kaliteli hukuk fakültesi, siyasal bilimler fakültesi var? Ben söyleyeyim 4-5 tane en fazla. Sen toplumun desteğini almadan parlamenter sistemde nereye geleceğini zannediyorsun? Onu da geçtim toplumu idealist bir öğretmen olup değiştirebileceğini mi zannediyorsun? Sen nasıl bir ülkede yaşadığının farkında değil misin? O çocuklara ışık oldun diyelim, o çocukların önünde bir sürü sınav engeli var, müfredat sistemi ortada. Çok yüzeysel bakıyorsun olaya. Toplumda bir tembellik var ama bu böyle herkesin kendini geliştirmesiyle çözülecek birşey değil. Emeğin karşılığını bulmakta zorluk çektiği bir ortamda bu yola kimse girmiyor. Bunu gör artık. Herkes kendini geliştirse toplum ve devlet bir süre sonra nasıl gelişmez açıklar mısın? Mevcut hükümeti götürüp İsveç’in başına koysanız halk o gün isyan çıkartır... çünkü toplum bazı şeyleri aşmış bulunuyor artık. Yüzeysel mi bu bakış açısı? Toplumu düzeltmedikten sonra istediğin yöneticiyi getir o toplum buna ayak uyduramaz, mümkün değil... tarih örnekleri ile dolu. Kaliteli hukuk yok çünkü kaliteli hoca yok, kaliteli hoca yok çünkü hocalar öğrenciyken kaliteli eğitim almadılar, kaliteli eğitim almadılar çünkü kaliteli eğitim yoktu, kaliteli eğitim yoktu çünkü kaliteli eğitimciler yoktu, kaliteli eğitimciler yoktu çünkü eğitimciler kendilerini iyi eğitemediler, Eğitemediler çünkü TEMBELDİLER tüm saydıklarım gibi... Yahu devlet olarak senin yaptırım gücün olacak öncelikle. Bunu adil şekilde kullanmak kaydıyla tabi. Sen Osmanlı'dan Türkiye'ye dönüşüm sürecinin nasıl olduğunu bilmiyor musun? Sen önce hile, yolsuzluk, kaçak elektrik, vergi kaçırma, tecavüz gibi suçlara sağlam yaptırımlar uygula, halkın güvenli ortamda olduğunu anlasın. Alenen terörist propagandası yapan siyasi partileri mahkeme yoluyla kapattır, vekillerini yargıla, cezalandır. Yargı, emniyet ve ordunun siyasallaşmasını engelle. Siyasi hareket edenleri oradan terhis et, cezalandır. NATO gibi bağımlı kılan uluslararası birliklerden çık. Siyasi istikrar sağlanırsa, yatırımcı gelir. (Siyasi istikrar sürekli bir partinin yönetimde olması değil, iç ve dış politikada tutarlı adımlar atılması demektir. Atılan adımlardan ertesi gün zararla dönülmesi değildir.) Çalışma saatlerini optimum düzeye çek. Fazlasını kesinlikle yasakla. Devletteki fazla sayıda gereksiz memuru işinden çıkart. Devlet vatandaşını yaşatmak zorundadır, onun sayesinde ayaktadır fakat kendisi bir sektör haline gelemez. Maalesef ülkemizde devlet başlı başına bir iş sektörüdür. İnsanların kendine uygun mesleği yapacak ortamı oluştur. Bizde okullar var ama belgeler göstermelik. Çünkü eğitim yetersiz, piyasa gerçeklerinden uzak. Vesaire vesaire. Sana daha ne diyeyim. Sen toplum temelli değişime inanıyorsun fakat toplumun kendi kendine değişmesini bekliyorsun, bunu laf ile anlatabileceğini zannediyorsun. Sen sokakta da mı gezmiyorsun? Yaşı tutan, sandık başına hakkında tutanağı olmayan her vatandaş oy kullanabilir. Herkesi bu şekilde değiştiremezsin. Senin dediğin değişim gerçekleşemez. Çünkü önü kesik. Ekonominin nasıl kötüye gittiği gün be gün ortada. Kendini geliştirenler bu saatten sonra hangi şirkette nasıl iş bulacak? Olan bile kendi hesabının peşinde. Ülkemiz okulları sürekli fabrika gibi mezun çıkarıyor. Sistem buna göre tasarlanmış. Sen ise sistemin sadece iyi derecede bilgililer tarafından değişebileceğini düşünüyorsun. Oysa bu imkansız. Demokrasiyi toplum çoğunluğun söz sahibi olması zannediyor. Öyle algılatılıyor. Oysa demokrasi herkesin eşit olduğu bir düzendir. Çoğunluk bir partide karar kılar ama o parti toplumun her kesimine hitap etmek zorundadır. Öbür türlüsüne bilim başka bir isim söylüyor. Söyleyince insanlara abartı veya saçmalık gibi geliyor. Tümden gelim Tüme varım kuramlarının karmaşasını yaşıyorsun... Benim önermem Tümevarım yani bilimsel olan yöntem. Seninki Tümdengelim yani antik düşünce yöntemi, geçerliliğini yitirmiş bir teknik. Toplum iyileşirse genel iyileşme sağlanır... Tepe iyileşirse toplum iyileşmedikten sonra kalıcı iyileşme sağlanamaz... Uzatmaya gerek var mı daha? Yeterli bir açıklama bence. Sen tümdengelim tümevarım ne onu anlamamışsın bence. Yazık ya. Asıl sen hangi metodu kullandığının farkında değilsin. Bir de ülkede iyi hoca yok diyor. Ülkede iyi hoca var. Ülkeye 100 tane üniversite açar, akademisyenlerin ne anlatacaklarına da karışırsan, o üniversiteleri elbette iyi hocalarla dolduramazsın. En iyi üniversiteler bile koşul olarak geride ülkemizde. Neden ülkede işgücünün koşulları zayıf. Herkes bu yüzden çareyi diplomada görüyor. Ya gerçekten numara yapıyorsun ya da algın sorunlu. Bir de belli dönemler konu açıp burayı meşgul etmen de şüphe çekmiyor değil. Senin amacın insanları hareketlendirmek değil. Buradaki kitleyi oyalamak. Daha cevap vermiyorum. Bloklu olduğun halde cevap verdim, yeter artık. Farklı düşünüyoruz... Beni ikna edemedin... Devlet iyi olunca halk iyi olmaz, çünkü devlet her şeyi kontrol edemez, insanların okuma oranını arttıramaz, sosyal medyaya ayırdığı zamanı kontrol edemez... Ama insanlar kendini düzeltirse iyi seçimler yapar, doğru insanları iktidara getirir.. NOKTA Ön yargılısın da ondan. Kendin değiştir o zaman, biz de görelim kardeşim. Hepi topu 100 yaşına kadar yaşarsın en fazla. Bolca vaktin var, hadi feda et hayatını bu ideal uğruna? Denemesi BEDAVA. Türkiye'den de bir Karl Marx çıkmış olur belki. O bütün gerçekleri anlatıyordu fakat insanlar kolayına geleni seçiyordu. Onu kapitalistler okudu ama dünyadaki işçi sınıfının çoğu okumadı. Konu bu kadar basit. (Bakma aslında 3 Cilt, ben de okumadım. Ama özel sektörün nasıl birşey olduğunu, kapitalizmin nasıl birşey olduğunu görerek yaşıyoruz tam doruğunda. ) 50 yıl sonra kapitalizm bu kadar güçlü olabilecek mi, emin değilim. Yahu kendim değiştiremem, kimse tek başına değiştiremez, değil Karl Max, Lenin, Stalin, Tao, Konfiçyüs, Brahma hiç biri tek başına değiştiremedi.... Ben toplum topluca değişirse her şey kendiliğinden değişir diyorum... Alman halkı çalışkan ve düzgün olduğu için devleti başarılı ve düzgün çalışıyor... Benzeri yüzlerce örnek var... Bir halk nasılsa kendisi gibi birilerini başa getirir... Olay bundan ibaret. Halk kurtuluş savaşını vermeseydi Atatürk Cumhuriyeti kurabilir miydi? Tek başına bir kişi herşey değildir, hiçbirşey değildir demiyorum bak herşey değildir diyorum. Kilit nokta kitledir... Karınca kolonisi gibi düşün, kraliçe tek başına hayatta kalamaz, askerler ve işçiler görevini yapmazsa koloni ayakta kalamaz. Daha nasıl örnek vermemi bekliyorsun? Yeterince açık. Yahu paranın alım gücü yerlerde. Toplumun algısı, ahlak düzeyi vb. şeyleri nasıl görmezden gelip böyle düz mantık bir yorumda bulunuyorsun. O toplumlardan geriye çalışabilecek ahlaklı azınlık kaldı fakat Almanya 80'lere kadar neler çekti. Merkel dönemiyle asıl zirvesine ulaştı. Bilime, sanayiye yatırım yaptı. Şimdi para mı kaldı da bu kadar beyin gücünü çalıştırasın? Sen istiyorsun ki, ülkede beyin gücü artsın. Peki o hangi parayla olacak? Ülkede tonla kaliteli mühendis yetişsin diyorsan tonla da laboratuvar kuracaksın, materyal teminatı / kaynak teminatı yapacaksın. Parası bitmiş bir ülkede bu saatten sonra kaliteli beyin yetiştiremezsin. Yetiştirsen de tutamazsın. Siyasi sorunlar ekonomiyi bu hale getirdi. Hem kaliteli hoca yok diyorsun hem insanlar kendini yetiştirsin diyorsun. Hoca olmadan öğrenci nasıl yetişir. Senin mantığına göre toplumlardan milyonlarca aristo, eflatun çıkması gerekirdi. Hem de diyorsun ki ben değiştiremem. Toplum değişecek. Toplumun değişmesi için kendini yönlendirmesi lazım diyorsun. Ama farkında değilsin ki, toplum kendini yönlendirebilecek bir konumda değil. Seçtiği politikacılardan bunu anlamıyor musun? Kafalar dünyadan kopuk, hala eski yıllarda kalma. Böyle toplumla bilim yapamazsın. Toplumun kendini geliştirebilmesi için önce ona o farkındalığı ve motivasyonu vermelisin. Bu da en başta günümüzdeki kapitalizmin hakim olduğu dünyada ekonomi ile olur. Git mağazadan bir kulaklığı 1 kasa elma ile almayı dene. Kendi kendine bu denli çelişip ısrar etmende ben artık kasıt arıyorum. Sen de kesinlikle ücretli bir deneyin çalışanısın. Ya da deney sana ait, bize numara yapıyorsun. Eğer ki birey olarak söylüyorsan bunları, sen de o kendini geliştiremeyenlerdensin. Parayla başlamaz gelişim... gelişim akılla değerlendirme ile başlar para ile hızlanır... İsrail modeli gibi. Sen günde 6-7 saat televizyon, 3-4 saat sosyal medya, geri kalana ise robotlar gibi çalışıp uyuyarak bir kitleden nasıl gelişim beklersin ki? Farkındalık yaratmak gerek onu da biz hepimiz kendimize bakarak yapabiliriz ancak. Burada bu forumda yapmak istediğim de tam olarak.... ÖZ ELEŞTİRİ! Devleti sistemi kuru kuruya eleştirmek değil, sorunu kendimizden başlayarak çözüp tümevarmak. Tikelden genele geçip birlikte büyümek, eğitmek, bilinçlenmek. Tales’i Evren’in ana maddesi ne sorusunu sordurtan hocası mı vardı sence? Veya diğer akıl öncülerinin? Sen kendin diyorsun ama bu konu senin savlarını çürütüyor. Para yok insanlar nasıl gelişsin diyorsun ama ben sana imkanları sayıyorum bedava verilen üstelik... Kütüphane bedava 24 saat açık, laboratuvarlar da öyle, yasak değil öğrencilere, proje yaptın da engel olan mı çıktı? Yemekler bedava neredeyse ki yemeği dert etmeyesin, spor imkanları bedava neredeyse ki kendini düşünmeye daha iyi veresin... Sen ne bekliyorsun bir söylesene! Daha ne olsun? Yatırım diyorsun ama sabah akşam Cafelerde oturan, işi gücü sosyal medyada ego kasmak olan, dizilerin abonesi olmuş bir gençliğin nesine yatırım yapacaksın? Gençlik kendini düzeltmezse baştakilerin düzelteceği yok....

Proje bedava mı? İlahiyatta okuyan adam bana mühendislik fakültesini öğretecek ya!

EVT S1 yapıldı, ama DESTEKLE!

Ankara'da okuyorsun, kaliteli okula düşmüşsün bize ahkâm kesmekte ısrar ediyorsun.

İnsanların beynindeki güvensizlik hissini silmeden bunu yapamazsın.

Ülkede sadece 4 tane üniversite varmış gibi konuşma.

Gel bir de diğerlerine bak.

Git artık bu forumdan, yarım felsefe bilginle millete ahkâm kesmekte ısrar ediyorsun.

Konun her zamanki gibi çöpe gidecek.

Eminim yurt dışına da yerleşeceksin. Nasılsa kendini geliştiriyorsun ya, orada sana iş çok.

O zaman da böyle gelip konu açabilecek misin bakalım. Eminim açarsın. Ama alacağın cevap belli.

DAHA BANA CEVAP VERMEEEEE!

FELSEFEDEN DE ANLAMIYORSUUUUN!

quote:

Orijinalden alıntı: C.CEMİL

ya git işine ben senin gibi yaptığımı ,söylediğimi inkar edecek yada haklı çıkmak amacıyla laf ebeliği yapacak birisi değilim
muhalif olmak başka ,yalanı yanlışı görüp eleştirmek başkadır ,iyiymiş o zaman herkesi alkışlayıp ,pohpohlayalım ve iyi insan olalım öyle mi ?
misal senin katıldığın o etkinliğe ben katılmış olsaydım ,kız bana selam vermedi diye konu açacağıma ,doğayı koruma etkinliğinde yapılan rezaletler diye konu açardım

sen konuları çok güzel sabote ediyorsun ,orada yapılan doğa katliamını sen yaptın demedim ,niye tepki göstermedin dedim ama dediğim gibi sen zeytinyağı gibi üste çıkmayı seviyorsun

ha bak böyle yapınca bu ülkede insanlara muhalif diyorlar ama senin o öve öve bitiremediğin ab. ülkelerinde madalya veriyorlar

neyse dediğim gibi ,unutup senin konuna yazma gafletinde bulundum ve lütfen artık alıntı yapıp suçlama yapma ,ki bende cevap verme durumunda kalmayayım
kendi ülkemizi bize öğretecek sanki tövbe tövbe ya :)