Temu ve Aliexpress gibi sitelerden ücretsiz kargo seçeneği tarihe karışıyor: Yeni düzenleme geliyor (4. sayfa)

Komple yasaklayacaklar. Yerini yapıyorlar. Muhalefet meyve sebze festivali gezip cılız cılız konuşmaktan başka bir şey yapmıyor. Baştakinin yerine hazırladıkları da gene Karadenizden başka bir müteahhit. Gelecekten de fazla umudum yok yani. Memlekette millete üç kuruşluk keyif bırakmadılar.

Bütün bu işlerin müsebbibi de Birleşik Markalar Derneği denen oluşum. Üyelerini bireysel olarak boykot edebilirsiniz. En büyük üyesi benim bildiğim trendyol.

kesin çözüm: ürünler size gelemiyorsa siz yurtdışına taşının. Amaç bu olmalı.

Hiç var olmamış bir paradan vergi almayı uygun bulan bir hukuk sistemi henüz yok.

Bedava kargo diye bir şey yok, kargo ücreti ayrıca belirtilmemişse, fiyata dahildir. TEMU'dan 15 € maliyetli ürünleri, 2 € kar ve 10 € kargo maliyetiyle birlikte 27 €'ya alıyorsunuz, sırf 10 € belirtilmemiş diye 27 € yerine 30 € üzerinden vergi ödeyeceksiniz.

ülke o kadar kötü durumda ki düşünün yani para dışarı gitmesin diye her şeyi yapıyorlar

şuna bile kafa yormuşlar

ya arkadaş yurtdışından alışverişi yasaklıyoruz deyin bitsin gitsin ne bu alavare dalavere

Şu tarz konuların altında malum partili arkadaşlar hiç olmuyor nedense…

Bugün de şahlandık çok şükür.

Gizli bir şey yok. Açık açık alışveriş özgürlüğünüz elinden alınıyor çünkü bu karar meclisten değil, tek adamdan geliyor.

Başkanlık sistemi olmasaydı ve Türkiye hâlâ parlamenter sistemle yönetiliyor olsaydı, yurtdışından alışverişe yönelik 30 Euro'luk gümrük limiti gibi bir kararın alınma yöntemi ve süreci farklı olurdu.

Belki de böyle bir karara gerek bile kalmayacaktı çünkü muhtemelen parlamenter sistemle yönetilen ülke ekonomiyi NAS ile yönetmeye kalmayacaktı.

Kur korumalı sistemi de onaylamayacaktı, çünkü bu sıkıntı Özal dönemi ve öncesinde zaten yaşanmıştı ve insanlar tövbe etmişti. Yani AKP bile bile aynı çukura düştü.

Tayyip bey olmasaydı ülkeyi ele geçirmeye çalışan cemaatlere de devlete sızması için izin verilmemiş olacaktı ve kalkışma da olmayacaktı. (hani Tayyip bey "kandırıldı" ya ilkokul mezunu fetö köpeği tarafından...)

Gezi Parkı eylemi de olmayacaktı çünkü hükümet Taksim meydanına kaçak inşaat yapmaya çalışmayacaktı. (Hatırlamayanlar için izah edeyim, Gezi Parkı eylemleri başladığı gün, Osmanlı dönemindeki Topçu Kışlası'nın replikası projesiyle ilgili mahkeme tarafından bir yürütmeyi durdurma kararı verilmişti. Ama karar dinlenmedi ve inşaat durmadı. Yani hükümet sırf muhafazakar seçmen kitlesini mutlu etmek için mahkeme kararını dinlemedi ve belediye işçilerini insanların üzerine sürdü, çadırlar yakıldı. Yani mesele "Dış güç" değil, bildiğin "iç güç")

Yani özetle;

Verdiniz yetkiyi, gördünüz etkiyi.