Aynen hocam düzelttim. 6 hane olacaktı. |
TIPI GERÇEKTEN İSTEMEYEN ARKADAŞLAR CİDDEN YAZMAYIN (10. sayfa)
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: SaiSenpaiDaha basamağı bilmeyen adam burda ego kasıyor garip bir ortam burası.
Daha egonun ne olduğunu bilmeyen ve "burada" kelimesini yazamayan adam gelmiş bana laf atıyor. Önce kendini geliştir, sonra başkasına laf edersin genç.
-
Hocam çok fazla yazmışsınız gerçekten. İşin içine girmeden kimse tüm sorumluluğu size ait olan nöbet + ertesi gün mesai olayını kavrayamaz.. çömezlikte çekilen rezillikleri, azarları..
Hayatta başarılar dilerim hocam, umarım uzmanlığınızı alırsınız en kısa zamanda.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Teşekkür ederim iyi dilekleriniz için gerçekten yaşamayan bilemez rezillik yılları tam anlamıyla. -
İş garantisi var hocam. Öyle demeyin. Eğer TUS'u kazanır uzman olursanız hatta bir de cerrah olursanız sizin bir günde kazandığınız parayı mühendis bir ayda kazanamaz.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
hahahhaha
-
iş garantisi var diye de kendine bile bile eziyet etmezsin dimi? (tıpı sevmeden para için yazanlara diyorum yoksa seven birine eziyet gelmez)
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Yanlış düşünüyorsunuz. Şuan insanların %30'u işsiz. İşi olanların da %50'si işten çıkarılma korkusu yaşıyor.
Ve böyle bir ortamda iş garantisi çok önemli.
İnsanlar para için çalışır, para en büyük motivasyon kaynağı. Para vermeyi bıraksanız %99 işini bırakır. Hâl böyleyken para için tıp yazmayın demek çok saçmadır.
Tıp kazanması ve okuması zor bir bölüm ve bunun için öğrencilerin bir motivasyona ihtiyacı var. İşte o motivasyon iş garantisi ve paradır.
Tıp kazanan hemen herkes parayı da çok seviyordur. Yoksa o dereceyi yapamazlardı.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi KaptanMemo1234 -- 3 Şubat 2021; 7:1:43 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
2013 mezunu bir dişçi olarak bir iki kelam da ben edeyim tercih yapacak genç arkadaslara da belki fikir verir. ODTÜ de mühendislik isterken aile zoruyla tıp yazdırdılar alt sıralara da dişhekimliği son anda doguda tıp okuyacağına batıda diş okurum diye tercihlerimi değiştirdim diş hekimliğine girdim. Okuması biraz zor oldu ama klinik stajlara başlayınca dönem 3 de iyice mesleği sevdim, yaz tatillerinde de eve gitmedim hocalarımın yanında kalıp melseğimi iyice ögreneyim diye, yeni fakülte asistan yok hocalar da az olunca bana da vaka vermeye başladılar baya baya tecrübe kazandım. Dönem 4 ün sonunda haftasonu ve akşam nöbetlere kalıp para da kazanmaya başladım bursum 280 tl iken günlük 150 tl alıyordum.
Okul bitti fırsat buldukça da eğitimime devam ettim, kurslara gittim bana cok katkısı oldu maddi olarak, kendinizi geliştirirseniz güzel paralar kazanırsınız dişhekimliğinden, gerci su anda da kontenjanlar arttı ama o malesef her bölümde var tıp dahil , uzmanlık sınavı cıktıgı için hocalar sunu da uzmanken ogrensin mantığına girdikleri için herseyi ögretmez oldular ama hala bence genç arkadaşlara tavsiyem dişhekimliği yahut eczacılık yazın tıp yerine.
Ev arkadaşlarım ünivsertiden dahil tıpcı arkadaslarım var, sağlık bakanlığı hekimine cok hoyrat davranıyor, resmen popilist politikalarına alet ediyor, dayak da yese sahip cıkmıyor maaşını kaç kaleme bölmüş emekliliğine yansıtmıyor, izin rapor alınca maaşı düşen memur var mı bu ülkede, var malesef hekimler. Diplomasına el koyuyor uzmanlık okursa iki kere doğu hizmeti oluyor. En güzel yıllarımız zaten heba oluyor üniversiteye girerken bir de tusa çalışmak ömürden ömür törpülüyor, bi heves ben de bi ara dus çalışayım dedim vazgeçtim, hem zor hem de bir daha hoca kaprisi çekilmez bu yaştan sonra. Tıpa giren arkadaşlar da işin içine girince anlıyor o yüzden hasta görmek istemedikleri az komplikasoyonu olan bölümleri seçiyor.
Son olarak arkadaslar bu ülke aslında okumayana fırsatar ülkesi okuyana değil bakın etrafınıza okumayan daha cok zengin var bunu batı ülkeleriyle kıyaslarsanız dediğimi anlarsınız. Arabasının bakımına tamirine 2000 tl veren adam, dişini kurtarmak için 1000 tl kanal tedavisine vermiyor hoca sen çek diyor, yapacak birsey yok
hayırlı forumlar.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi determinant1 -- 3 Şubat 2021; 11:46:46 >
-
yanlışlarınızı düzeltmek isterim
1 tane zorunlu görev yok mezun oldu zorunlu görev uzmanlık kazandım zorunlu görev yan dal kazandım zorunlu görev diye bir şey yok yalan bilgi
sadece 500 gün çalışma zorunluluğu var o da tıp fakülteleri ücretsiz okumanın bedeli olarak çalışmak zorundasın dünyanın her yerinde bedava tıp eğitimi veren yer yok
ve dhy de doğuya açılan kadro sayısı tüm kontenjanların %20si falan herkesi oraya göndermiyorlar biz de konsapp diye uygulama var herkes tercihini ortaya giriyor genel(%96 oranında ilk tercihine gidiolar) sorun yok burda
-------------------------
diplomaya el koyma diye bir şey yok halk efsanelerinden biri bu da ilk yıldan almanyaya isviçreye amerikaya çalışmaya gidenler var onlar gidemezdi
-----------------------
ama diş hekimliğini de seçin derim baya para var bu işte
sen de biliyorsun ki insanlar artık dış görünüşüne de önem vermeye başladı bu son dönemde ve diş hekime gidenlerin oranı daha da arttı
diş hekimliğini gözünüz kapalı yazın derim ben
-
hocam daha önceki mesajlarımın birinde zaten tek amaç para olmamalı dedim. yani tabi ki de parasız çalışsınlar gibi saçma bi şeyi savunmadım. sadece tıpa ilgi duyanların daha rahat para kazanacağını söylemek istedim. çünkü öteki türlü yani para için seçenlerde doktorların imajını zedeliyorlar hastaya kötü davranıyorlar güler yüzlü değiller falan.
ayrıca siz para için gidilmesini doğru bulsanız da bu çok büyük bir hata kendi fakültemde de görüyorum bunu. insanlar yoğun işlerden kaçma derdinde bu iyi bi şey değil gelecek yaşamda. bazı bölümlerde uzman sayısı çok çok azalacak bu gidişle. ve ben insanların körü körüne para için değil biraz da olsa ilgi duyarak tıp yazması taraftarıyım. öteki türlü eziyet oluyor çünkü. forumda tıpı bırakma konularına bi bakın tavsiyem.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-89F03B04A -- 3 Şubat 2021; 15:2:43 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Enteresan işyerleri var gerçekten, örnek verdiğiniz yer nadirdir, kurumsallarda dedidiğiniz gibi bir durum yok pek.
-
ey toplum gör cocuğunu emanet edeceğin hekimin feryatlarını, kolay tabi dr a saldırmak ilgilenmediğini de bahane et, ne de olsa vursan bıcaklasan darp etsen bile oy uguruna sırtını sıvazlayanlar var, hakim savcıya ters baksa hayatı kararan adamın dr a gelince her türlü zorbalığı yapacak hakkı oluyır. Motor ustasına gıkı cıkmayan adam bir de hekimin işine endikasyonuna karşı cıkacak kadar da ukala bir topluma hizmet etsin. Kimse de demiyor ki arkadas sıra aldım 80. adam, 20 saat nöbet tutmuş e bu dr hipokrat olsa bile ne faydası olacak, kafa mı kalır insanda, yine de Allah razı olsun elinden geleni yapıyor bu insanlar, ha derseniz bazıları soyle boyle begenmediğin dr a da gitme . İnşallah bir an önce uzmanlığjız da zorunlunuz da biter, basın istifayı geçin özele zaten bi 10 yıla insanlar ameliyat olmak için ev araba satacak haberleri yok , tıp fakültelerinde hoca kalmadı, idealist hocalar mobbingle performans sistemiyle kaçırıldı, nerde yalaka beceriksiz varsa bölüm başkanı, dekan olmaya başladı, kalın sağlıcakla.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi determinant1 -- 3 Şubat 2021; 16:5:11 >
-
kardeş 3.50 gpa'im
-
Bu dediklerinize katılıyorum. Olması gereken de bu. Ama uygulamasını 3.dünya ülkelerinde yapamazsınız hocam.
Gelişmiş, refah seviyesi yüksek bir millette insanlar sevdiği işe kendiliğinden yönelir zaten.
Ama şuanda biz hayatta kalma mücadelesi veriyoruz. Türkiye 'de kaç insan açlık sınırında yaşıyor biliyor musunuz?
Bu da demek oluyor ki ne sizin, ne de benim burada sevdiğiniz mesleği yapın tavsiyem işe yarar!
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
hocam siz de haklısınız ama sevmeden okumak ya olmuyor bırakıyorlar ya da kalitesiz doktor oluyorlar ucundan kıyısından. sonra yanlış ilaç yanlış müdahale vs oluyor ne yazık ki. biraz önüne geçmeliyiz bunun
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Niye insanları yanlış yönlendiriyorsunuz? Daha kötüsü düzelteyim diyerek bunu yapıyorsunuz. Tıp bilimlerinde öğrenmeniz gereken en önemli şeylerden biri yarım yamalak bilgi ile bir icraate girişilmeyeceği, her zaman bilmediğiniz konularda yardım istemeniz gerektiğidir.
Sadece 500 gün mecburi hizmet var diye bir şey söz konusu değil, tıp fakültesinden mezun olduğunuzda devlet dhy kurası ile sizi atar bu bölgesine göre gün sayısı değişen bir hizmettir. Eğer asistanlık kazanmışsanız mecburi hizmetinizin bitmesi beklenmeden asistanlığı başlanır. Yok kazanmamışsanız mecburi hizmet süresi bitene kadar tayin hakkınız ve istifa edip özelde çalışma hakkınız olmaz. Uzman olduğunuzda da yine aynı şekilde bölgesine göre değişen hizmet süreleri olan mecburi hizmete başlarsınız. Eğer yandal yapmak isterseniz mecburi hizmetiniz BİTMEDEN yandan asistanlığına başlayamaz, mecburi hizmetinizin son 6 ayına gelmeden YDUS'a bile başvuramazsınız. Yan Dal uzmanlığınız bittiğinde tekrar hizmet süresi bölgeye göre değişen mecburi hizmete gönderilirsiniz. Bu mecburi hizmet bitmeden özelde çalışamaz,başka bir yere tayin hakkı elde edemezsiniz.
Yan Dal uzmanı olmak için 3 kez mecburi hizmet yapmak zorunda olan bir hekim için tabi ki devlet diplomasına el koyuyor denilebilir
Bu ülkede diş hekimliği, eczacılık, mühendislik ve hukuk fakültelerinde okuyan öğrencilerin devlete hiç yükü yok mu ki onlarda mecburi hizmet diye bir şey yok? Mecburi hizmet tamamen işgücünü kullanmak üzerine kurulmuş bir sistemdir yoksa devlet sizi okuttu bunu yapacaksınız gibi bir durum söz konusu değildir.Öyle olsaydı özel tıp fakültelerinde parasını verip okuyan meslektaşlarımız mecburi hizmet yapmak zorunda kalmazlardı.
Bahsettiğiniz ülkelerde diş hekimliği mühendislik ve hukuk fakülteleri de yerine göre ücretlidir. Tıp fakültesi çok pahalı bir eğitim sadece o ücretli gibi bir durum da söz konusu değil.
Buraya gelip doğru bilgi almak isteyen hevesli insanlara tıp fakültesi övücülüğü yaparak yalan yanlış bilgiler vermeyin. Ne ile karşılacağını bilmek herkesin hakkı.
İyi akşamlar.
-
offff yanlış bilion hocam yanlış bilion
devlet diplomana artık el koymuyorrr eeellll kkkkoooyyymmuuuyyyooorrr eesskkiiddee kkaallddıınn
(anlamadığın için öyle yazıom kafandan bir şeyler kurmuşsun)
mecburi hizmet sadece bir keezz yapılır (kim sana 3 kez dedi polis miyi onların bile 1 tane doğu görevi var)
bilmion öğren sadece 300-600 gün yapılır mecburi görev başka yapılmaz
**ve 2023te de hekim açığı kapandığı için de kkkaaalllkkaaccaakkk bbuuu mmmeeecccbbbuuurrriii gggööörrreeevvv
(anlamadığın için böyle yazıom)
-
Mecburi Hizmet ile İlgili Sorular ve Yanıtları
06.12.2010
31,454
https://www.ttb.org.tr/haberarsiv_goster.php?Guid=66ba0e1e-9232-11e7-b66d-1540034f819c
Türk Tabipleri Birliği, mecburi hizmet yükümlülüğü ile ilgili olarak sık sorulan soruları yanıtladı.
MECBURİ HİZMET İLE İLGİLİ SORULAR VE YANITLARI
Mecburi hizmet yükümlülüğü nedir?
Mecburi hizmet (yasal ifadesiyle Devlet Hizmeti Yükümlülüğü), 5371 sayılı Kanun ile Sağlık Hizmetleri Temel Kanununa eklenen hükümler uyarınca, 05.07.2005 tarihinden sonra mezun olan, uzmanlığını ya da yan dal uzmanlığını tamamlayan tabiplerin, Sağlık Bakanlığı tarafından atandıkları yere göre değişen 300 ila 600 gün süreyle görev yapması zorunluluğudur.
Tıp fakültesini yeni bitirenler için süreç nasıl işlemektedir?
Tıp fakültesini bitiren tabiplerin diplomaları ilgili fakülte dekanlıkları tarafından 15 gün içinde Sağlık Bakanlığı’na gönderilir. Sağlık Bakanlığı diplomaların kendisine gelmesinden sonra diploma tescilini yapar ve bu tarihten itibaren iki ay içinde tabibin atamasını yapmak zorundadır.
Mecburi hizmet tercihleri nasıl yapılmaktadır? Tercih yapılmazsa ne olur?
Mecburi hizmete tâbi olanların atamaları mevcut kadrolar arasında kendilerine tercih yapma hakkı tanınarak uygulanmaktadır. Ancak kişilerin tercih yapmış olmaları bu tercihlerine mutlak surette uyulacağı garantisini vermemektedir. Tabip tarafından tercih ve atama yapılabilmesi için öncelikle Sağlık Bakanlığı internet sayfasında yayımlanan kuraya dâhil edilecek kişiler arasında isminin yayımlanmış olması gereklidir. Listede ismi olan tabip yine internet üzerindeki programı kullanarak tercihlerini belirtecek ve alacağı çıktıyı posta ya da kargo yoluyla Sağlık Bakanlığına ulaştıracaktır.
Yerleştirme noter huzurunda kur’a çekimi suretiyle yapılmaktadır. Öncelikle tercih belirtenler için kur’a çekimi yapılmakta, ardından tercihlerine yerleştirilmeyenler ile hiç tercih yapmamış olanlar için genel bir kura çekimi yapılmaktadır.
Gıyaben kura çekilmesi ne demek?
Mecburi hizmet, yerine getirilmesi gereken bir zorunluluk olarak ortaya konulmuş olmakla kişinin görev için müracaatı olmasa dahi atamasının yapılması öngörülmüştür. Gıyapta (yokluğunda) kur’a çekilmesi de kişinin herhangi bir başvurusu olmamasına karşın mecburi hizmet yapacağı yerin belirlenmesi için kur’a çekiminin yokluğunda yapılmasını ifade etmektedir.
Kurada belirlenen yere ne kadar sürede gitmek gerekir? Gidilmezse ne olur?
Mecburi hizmet yapılması gereken yerin belirlenmesinden sonra, bu listeler Sağlık Bakanlığı internet sayfasında ilan edilmektedir. Anılan ilan tebligat yerine geçmektedir. Ayrıca tabibin ikametgâhının bulunduğu yer il sağlık müdürlüğüne de ilgilisine tebliğ edilmek üzere atama evrakı gönderilmektedir. Mecburi hizmet yükümlüsü tabibin atama emrinin tebliğinden itibaren en geç yirmi gün içinde atandığı yerde göreve başlaması gereklidir.
Atandığı yerde kesintisiz olarak 10 gün süreyle görevi terk eden ya da bu süre boyunca hiç göreve başlamayan tabip istifa etmiş (müstafi) sayılır ve buna bağlanan yaptırımların yanı sıra mecburi hizmete başlayana kadar geçen süre –en çok yükümlülük süresi kadar- yükümlülük süresine eklenir.
Mecburi hizmet süresi dolmadan istifa edilirse ya da görev terk edilirse ne olur?
Mecburi hizmet süresini tamamlamadan istifa edenler ya da istifa etmiş (müstafi) sayılanlar için tanımlanmış genel yaptırım belirli süreyle yeniden memuriyete alınmamaktır. Bu süre istifa edenler için 6 ay, müstafi sayılanlar için ise 1 yıldır.
Mecburi hizmette ise, bu sürelerin uygulanmasına olanak bulunmadığını düşünüyorum.Çünkü, mecburi hizmet yerine getirilmediğinde sadece resmi kurumda çalışamamak değil mesleğin herhangi bir yerde uygulanması yasaklanmaktadır. Mecburi hizmetin getirildiği düzenleme içinde bu yönde özel bir hüküm de olmadığına göre altı ay ya da bir yıl gibi sürelerin mecburi hizmetin yaptırılmasında uygulanmaması gerekir. Bir başka anlatımla müstafi sayılan bir tabibin yeniden mecburi hizmet kurasına dahil edilmesi için bir yıl beklenmesi zorunluluğunun söz konusu olmadığını düşünüyorum. Ancak, önemle vurgulayalım ki, bu sürelerde TUS’ta Sağlık Bakanlığı kadrolarına atanamamak söz konusu olabilecektir.
Müstafi sayılmak ne demek?
Devlet memurlarının görevlerinden ayrılmalarında belirli usüllere uyulmaması sebebiyle kişinin istifa etmiş sayılmasına müstafi sayılmak denir.
Devlet Memurları Yasasının 94. maddesine, göre kesintisiz olarak 10 gün süreyle görevini terk eden memur çekilmiş sayılır.
Ayrıca, çekilmek isteyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam etmelidir. Memurun görevden ayrılma isteğinin kabulünü ya da yerine gelecek kimsenin gelmesine kadar beklemesi gereken bir aylık süreyi beklemeksizin ayrılması durumunda müstafi (çekilmiş/istifa etmiş) sayılır.
Mecburi hizmet yerine getirmeden, istifa ederek ya da müstafi sayıldıktan sonra girilen TUS’da Sağlık Bakanlığı’na bağlı eğitim hastanelerine ait bir kadro kazanılırsa ne olur?
2010 Sonbahar dönemi TUS Kılavuzuna göre “görevden çekilen veya çekilmiş sayılan memurlar için yeniden kamu görevine girebilmek için belirlenen kanuni süresi uzmanlık eğitimi giriş sınavı gününden itibaren 3 ay içinde bitecek durumda bulunmak” sınava başvuru koşulu olarak belirlenmiştir. Bu durumda, istifa ederek ayrılanların istifa tarihinden itibaren 3. aydan; müstafi sayılanların da bu tarihten itibaren 9. aydan itibaren, TUS’a girebilmesi ve Sağlık Bakanlığına bağlı eğitim ve araştırma hastanelerini de tercih edebilmeleri mümkün bulunmaktadır.
Mecburi hizmeti yerine getirmeden, istifa ederek ya da müstafi sayıldıktan sonra vakıf ya da resmi üniversitelerin uzmanlık kadroları tercih edilip kazanılırsa ne olur?
Üniversitelerin tıpta uzmanlık kadrolarına Yükseköğretim Kanununun 50.maddesi uyarınca araştırma görevlisi olarak atama yapılmaktadırlar. Araştırma Görevlileri YÖK Personel Kanunu uyarınca, 657 Sayılı Yasa kapsamında devlet memuru değildirler. Bu nedenle 657 sayılı yasa kapsamında istifa edenler veya müstafi sayılanlar için yeniden kamu görevine girebilmek için belirlenen sürelerin araştırma görevliliği kadroları için uygulanmaması gerekir. Bu çerçevede, istifa sebebiyle memuriyete girilemeyen süre içinde TUS sonucuna göre üniversitelerin tıpta uzmanlık kadrolarından birinin kazanılması durumunda araştırma görevlisi olarak atamalarının yapılması gerekir.
Mecburi hizmeti ‘sözleşmeli personel’ ya da 657’ye tabi ‘memur’ olarak yapma olanağı var mı?
Mecburi hizmet 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu uyarınca atanma yoluyla yerine Getirilebileceği gibi 4924 sayılı Yasa uyarınca sözleşme ilişkisi biçimindeki bir çalışma yoluyla da yerine getirilebilir. Atandığı yerde 4924 sayılı Yasa uyarınca açılmış bir kadro olması halinde, bu iki statüden birini seçmek yetkisi tabibe aittir.
Mecburi hizmet TUS’a girmeye engel mi?
Mecburi hizmet yapılırken TUS’a girilmesinin önünde bir engel bulunmadığı gibi aksine yasal düzenlemede bunun mümkün olduğuna ilişkin hükümler mevcuttur. Ancak halen uzman olanların ikinci bir uzmanlık eğitimi yapmak istemeleri durumunda önce mecburi hizmeti bitirmeleri koşul olarak getirilmiştir.
Mecburi hizmette iken TUS kazanılırsa ne olacak?
Mecburi hizmet yapılırken TUS ile bir uzmanlık eğitimine başlanması durumunda eksik kalan mecburi hizmet süresi uzman olduktan sonra yapılacak mecburi hizmet süresine ekleneceğine ilişkin yasa hükmü Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiştir. Bu nedenle pratisyen hekimlikte veya uzmanlıkta belirlenen süre tamamlanmadan uzmanlık ya da yan dal uzmanlığına başlanması halinde sadece anılan uzmanlık veya yan dal uzmanlığı ile ilgili mecburi hizmet yükümlülüğü söz konusu olacaktır.
Askerlik yapmak için mecburi hizmetten ayrılmak mümkün mü? Askerlikte geçen süre mecburi hizmetten sayılır mı?
Mecburi hizmet yükümlülüğü sırasında askere gidilmesi mümkündür. Ancak askerlik ödevinin yerine getirildiği süre mecburi hizmet süresinden sayılmadığı gibi, askerliğin bitiminde mecburi hizmetin kalan süresinin tamamlanması gerekir.
Sağlık raporu, mecburi hizmet kurasına girmeyi engeller mi?
Sağlık mazereti mecburi hizmet yapmayı engelleyen bir mazeret olmayıp hastalığın niteliğine göre atama yapılacak yerin belirlenmesinde önem taşıyabilir. Sağlık mazereti bulunanlar kura öncesinde durumu Sağlık Bakanlığı’na belgesi ile birlikte ilettiklerinde bu durum atama kurasında değerlendirmeye alınır.
Ayrıca kurası çekilip ataması yapılanların hastalanmaları halinde atandıkları yere gitmemelerinin gerekçesi olarak sağlık raporunu gösterebilmeleri koşuluyla ilgili yerde göreve başlamak rapor süresinin sonuna kadar ertelenir. Bir başka ifadeyle, ataması yapılan bir mecburi hizmet yükümlüsü atama kararının kendisine tebliğinden önce hastalanması ve istirahat rapor verilmesi halinde atama kararının tebliği rapor sonrasına ertelenebileceği gibi bu arada tebliğ edilmiş olsa da hükmünü rapor süresinin bitiminden doğurmaya başlar. Ancak önemle belirtmek gerekir ki, atama öncesi ya da atandıktan sonra raporlu olarak geçirilen süreler mecburi hizmet sürelerinin hesabında dikkate alınmayacaktır.
Uzman hekim olduktan sonra mecburi hizmet yükümlülüğü olacak mı?
Mecburi hizmet tabiplere, uzman tabiplere ve yan dal uzmanı tabiplere getirilmiş bir yükümlülüktür. Her statü için ayrı ayrı mecburi hizmet getirilmiştir. Uzman hekimler de, 05.07.2005 tarihinden sonra uzman olmuş iseler, mecburi hizmet yükümlüsüdürler.
Daha önce mecburi hizmet yapmış olmak bir avantaj yaratır mı?
1981 yılında çıkartılmış olan 2514 sayılı Yasa’ya tabi olarak mecburi hizmet yapmış olup da, kazandığı yeni bir statü (uzman/yan dal uzmanı gibi) sebebiyle, yeni Yasa uyarınca mecburi hizmete tabi tutulan kişi için yerine getirdiği önceki mecburi hizmetin bir etkisi bulunmamaktadır.
Daha önceden mecburi hizmet yapmış olması sebebiyle yeniden mecburi hizmete tabi tutulmasının hukuka aykırı olduğunu düşünen uzmanlar ve yan dal uzmanları uzmanlık belgelerinin verilmemesi ve kendilerine yeniden mecburi hizmet uygulanması işleminin iptali için İdare Mahkemesinde dava açabilirler. Bu davada 5371 sayılı Yasa’nın ilgili hükmünün Anayasa’ya aykırı olduğu savı da ileri sürülebilir.
okumazsın diye de yönetmenliği buraya koyuyorum
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X