Şimdi Ara

Askere zorla alınma varmı ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
21
Cevap
0
Favori
8.659
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Diyelimki askere gitmedik.Bir kaç kez gbt kontrolünde yoklama kaçağı olduğumuz belli oldu.Zorla askere götürürlermi ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Yapay Zekanın Yanıtı

    Askere Zorla Alma Var mı?

    Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için askere gitmek zorunludur. Zorunlu askerlik hizmeti, 18 yaşını dolduran erkekler için 6 ay, kadınlar için ise isteğe bağlı 12 aydır.

    Zorla Askere Alma Varmı 2022?

    2022 yılında da Türkiye'de zorunlu askerlik uygulaması devam etmektedir. Askerlik çağına gelen erkekler, muayene olduktan sonra askerlik görevlerine çağrılırlar.

    Yoklama Kaçağı Zorla Askere Gider mi?

    Yoklama kaçağı olan kişiler, zorla askere alınmazlar. Ancak, yoklama kaçağı durumunda idari para cezası ve hapis cezası uygulanabilir.

    Asker Kaçağı Zorla Askere Alınır mı?

    Asker kaçağı olan kişiler, zorla askere alınırlar. Asker kaçaklarına, yakalandıktan sonra kaçaklık sürelerine göre ek ceza verilir.

    Zorla Askere Alınır mı?

    Zorla askere alma işlemi, Türkiye'de yasal olarak yapılamaz. Ancak, askerlik çağında olup da askere gitmeyen kişiler, idari ve cezai yaptırımlara tabi tutulurlar.

    Zorla Askere Gidilir mi?

    Zorla askere gitmek mümkün değildir. Ancak, askerlik çağına gelmiş erkekler, askerlik görevlerini yerine getirmek zorundadırlar. Bu görevlerini yerine getirmeyen kişilere yasal yaptırımlar uygulanır.

    Yukarıdaki bilgiler doğrultusunda, Türkiye'de zorla askere alma işlemi bulunmamaktadır. Ancak, askerlik çağına gelmiş kişilerin askerlik görevlerini yerine getirmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde, idari ve cezai yaptırımlara maruz kalabilirler.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • hayir yok ama, sürekli gbt'de imza atip gitmemeye devam edersen sonunda dava acilir

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hayır yok diyene selam söylüyorum. En son olacağı polis kontrolünde muayene götürülüp apar topar askere gönderilirsin ve bir ton para cezası ödersin. Bana para cezası gelmedi diye sevinirken şafağının 10 gün kaldığı bir zaman dilimimde bakmışsın ki evrak gelmiş...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Neyse ki edilmedim. Fakat bölük yazıcısıydım, o tarz şeyi yapan ahmakların mahkeme dosyalarını ben hazırlıyordum, para cezalarının üstyazılarını ben karşılıyordum. Polise bunun gibi bir sürü konu hakkında ben bilgi veriyordum yazışmalar ile. Hatta bunlardan biri de terhis dönemime yakın bir zamanda yazıcı olarak yerime seçtiğim bir arkadaşta vardı. 30'unda askere polisle zorla gönderildi ve otogarda karşılandı.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Kardeşim 30 sene öncesiyle değil de bugünle ilgilen o zaman. Ben sana içinde olduğum dahil olduğum konu üzerine konuşuyorum, ondan bundab duyduğumu değil. Bir kaçarsın iki kaçarsın üçüncüde askerlik şubesine polis götürür ve apar topar paketlenirsin. Biliyor gibi konuşup milleti yanlış yönlendiriyorsunuz.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Hayatın boyunca askerlik ile ilgili kaç tane haber gördün? Maddeleri sana o pozisyonda olman durumunda gösterirler emin ol. 😄 Birader ya bilmediğin bir sistem hakkında konuşuyorsun ya da milleti gerçekten çok dinlemişsin. İnternette polis nezaretinde şubeye götürülme olaylarını okuyabilirsin. Bunun sonrasında nezaret eşliğinde valizini dahi hazırlayamadan gönderimin sağlanır. Seninle oturup bunun tartışmasını iki saat yapamayacağım, bilmediğin bir sistem hakkında duyduklarınla tatmin olma peşindesin. Yaşa gör ne diyim.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Arkadaşım 3 yıldır kaçak yemediği gbt. kalmadı ama hala apar topar götürülmedi ?
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kingod

    Arkadaşım 3 yıldır kaçak yemediği gbt. kalmadı ama hala apar topar götürülmedi ?
    öyle zaten,bazilari inatla kendi yanlis bilgilerini kabul ettirmeye calisiyor zorla goturme yok.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • X kare kullanıcısına yanıt
    konu dışı olucak ama yurtdışı giriş çıkışta bile sıkıntı olmuyor öyle bir kanun okudum dava kararı ile yurt dışı çıkış yasağı olmadıgı sürece yoklama kaçağı bile olsanız çıkabilirsiniz yasak gelmediği sürece.
  • Ben sana başıma gelenleri anlatayım.

    Şimdi yazacaklarım yüzünden kimse "vatan" "millet" kelimeleri adı altında bana saldırmasın lütfen. Çok gördük saldıranları... İnsanların çoğu sahtekar, günlük olarak, aylık ve yıllık, günün getirdiği şartlara göre fikir değiştiren karakterler. Bedelli askerlerle 30 binlikler diye dalga geçen sözde vatan sevdalıları şimdi çocuklarını bedelli sırasına koymuşlar. İşte böyledir bu işler. İsteyen gider yapar, isteyen bedelini öder, isteyen direnir kardeşim. Bu böyledir. Vatan aşkı, toprak aşkı, memleket sevdası bize dayatıldığı gibi "askerlikle" ölçülemez. Bunu baştan söyliyim. Yazacaklarımda ne hakaret var, ne küfür var. Sadece eleştiri.

    Şimdi anlatacaklarıma gelirsek; iki defa polis gbt'sinde yakalandım. ikisindede para cezası yedim. Soruyorlar sana, 15 gün içinde askerlik şubesine gitmen gerekiyor, kendin gider misin ? Gitmez misin ? Kendin gideceksen şu kağıdı imzala diyor. Eğer imzalamazsan seni askerlik şubesine teslim ediyorlar. İmzayı atıp çıkarsan 15 gün süren var ve gbt'den düşüyorsun. İmzalamış olduğun tutanak zaten para cezası yediğin tutanak.

    Ve 3.cü yakalanışım. Polislerle bir muhabbet yaptık. Yav diyor niye yapmıyorsun şu askerliği. Dedim biraderim din ve vicdan özgürlüğü denen bir şey yok mu bu ülkede. Ben milletime bağlı bir insanım, bunun ispatıda zorunlu askerlik zulmu değildir. Geçmişini kötü bildiğimiz avrupa bile artık zorla askerlik yaptırmıyor. Neyse lafı uzatmayayım polisler beni tanıyor zaten ve beni şubeye teslim etmemek için ellerinden geleni yaptılar sağolsunlar. Sonra içerden genç bir çocuk geldi. Abi dedi, seni sadece cezayla buradan göndermek istiyorduk ama olmuyor. Malesef götürmemiz gerekiyor. Peki dedim, sorun yok, gidelim.

    Askerlik şubesine götürüp teslim ettiler. Orada askerlik yapmayacağımı söyleyip, hiç bir şeye imza atmadım. Askerlik şubesindeki çalışanlar yanımdaki polise beni şikayet ediyorlar, bu hiç bir şeyi imzalamıyor diye sağa sola bağırıp çağırıyor ! Beni teslim eden polisinde artık sinirleri gerildi. "Bana ne ! Ben ne yapabilirim ? Vatandaş isterse imzalar isterse imzalamaz, ellerini ayaklarını tutup zorla imzamı attıracağız ?" diye onlara karşılık verdi. Benim görevim getirip teslim etmek, getirdim ve teslim ettim, verin benim kağıdımı gideceğim, 10 dakkadır beni bekletiyorsunuz burada. Sonra polis gitti. Askerlik şubesindeki askerler, çalışanlar gelip beni ikna etmeye çalışıyorlar ! Korkuyor musun ? Hayır. Türk değil misin ? Türküm ama asla milliyetçi değilim ve hiç bir milletin birbirine üstünlüğü olduğuna inanmıyorum. Diyorki o zaman problem ne ? Dedimki neden asker oluyoruz ? Yüce (!) türk milletini yüceltmek için mi yoksa islam dinini heryere hakim kılmak için mi ? Eğer islam dinini hakim kılmak içinse buyurun gönüllü olarak ömür boyu askerlik yapacağım ve hiç birinizde artık vazifen bitti deyip beni buradan çıkaramayacaksınız. Ama hayır, siz inanmadığım bir ideoloji adına bana yemin ettireceksiniz ve ben bunu reddediyorum. Ayrıca zorla silah altına almak artık eski çağlarda kalmış bir zorbalıktan başka bir şey değil. Türkiye'de hristiyanlar var, yahudiler var. Onlar bile askerlik yapmak zorunda. Neden ? Adam hristiyanbe kardeşim. Senin inandığın şeye inanmak zorunda değil. Senin bir insanı silah altına alman demek, ben sana öl dersem öleceksin, öldür dersem öldürceksin demek anlamına geliyor. Askerlik budur. Emre itaat. Hristiyanlar bu ülkeyi islam devleti olarak görüyor ve bir hristiyan islam devleti adına neden canını ortaya koymak zorunda ? Ben şahsen milliyetçilik adı altında can veren bir askerin şehit olarak öldüğüne kesinlikle inanmıyorum. İslam hükümlerinin uygulanmadığı bir sistemde hayatını kaybeden askerlere "şehit" demek, koskoca bir milletin kandırılmasından başka birşey değildir. Düşünsenize; mesela diyelimki gittim askere. Benimle birlikte benim silah arkadaşım olan adam, herhangi bir X terör örgütü sempatizanı. Bedeni zorla alıkonulmuş ! Fakat kalbi terör örgütünden yana ! Ben bu adamla yanyana nasıl nöbet tutacağım ? Bunlar şu anda olan olaylar, işkembeden sallamıyorum. Devlet bu konuda önüne gelene zulüm yapmak yerine bunu başka başka yollarla halledebilir. Mesela zorunlu kamu hizmeti. Silah yok, emir yok, komutan yok. Sadece insanlara hizmet. Kimse bunda bir sakınca görmüyor. Mesele insanlara hizmet ise bunu herkes seve seve yapıyor. Ama yok ! Dinin, vicdanın ne olursa olsun, ister ateist ol, ister yahova şahidi ol, ister yahudi, ister müslüman !!!! Hiçmi hiç farketmiyor. Din ve devlet işlerini birbirinden ayıran rejim, dediği gibi dini ve devleti birbirinden ayırmıyor. Mesele bir vatandaşı silah olarak kullanmaya gelince, bana ne dininden çabuk al eline silahı ! diyor. Kendini bana teslim edeceksin diyor. Askerlik elbisesini giydiğin anda "Allah" dışarda kaldı onu unut ! Ben ve benim emirlerim var. Ateistsin şehit oluyorsun, hristiyansın şehit oluyorsun, yahudisin şehit oluyorsun, müslümansın şehit oluyorsun.... Yeryüzüne yeni bir din indide bizim mi haberimiz yok ? Birde üstüne Fetö olayları ! Askere gidiyorsun başındaki adam fethullahın elemanı çıkıyor ! Olaya bakın.... Yani acil olarak sil baştan düzenlemesi gereken bir sistem.

    İşte milliyetçilik hastalığına tutulmuş insanlar hariç hemen herkes bunun farkında ! Kimisi susuyor, zulme sessiz kalıyor, kimisi susmuyor hayatı mahvoluyor.
    İşte "temel insan hakları" bu noktada son buluyor.

    Neyse arkadaşlar. Beni içeriye aldılar, oğlum şöyle oğlum böyle, bak biz anladıkki sende bir kötülük yok ama işte şöyle, işte böyle, kanunlar var... "Ben seni zorla kolundan tutupta götüremem." diyor. Ama bu kağıtları imzalamazsan hakkında işlem başlatmak zorundayız, ve bu senin açından daha kötü duruma girer. Bu kağıtlar askere alım kağıtları değil, bu kağıtlarla sen sadece bir sağlık kuruluşuna gidip muayene olacaksın, sonra ister gel, ister gelme diyor. Sonra imzaladım evrakları, şubeden çıktım ve bir daha dönmedim. Zaten çok geçmeden arkamdan mahkeme kağıdı geldi. Ve ben hayatımın en zor kararını vermek zorunda kaldım. Benim için çok zor olsada malesef artık yurtdışında yaşıyorum. Ve şu an ülkeme dönemiyorum. Dövizli askerlik için başvuru yapacağım. O şekilde halletmeyi düşünüyorum. Fakat hakkımda açılmış bir dava var dövizliden yararlanabilir miyim onuda bilmiyorum. Hiç bir şey olmazsa artık devletin askerlik konusunda yeni düzenlemelerini beklemekten başka çare yok. Ama biliyorum. Er yada geç devlet bu işe artık son verecek. Göreceksiniz.




    Asker kaçağı olmanın sonucu budur kardeş. Öyle imzalarla, cezalarla falan başlar bu iş, sonra iyice ciddileşmeye başlar. Yolda polis görünce yolunu değiştirmeye başlarsın. Kaçak olarak yaşamayı öğrenirsin ufak ufak. Bir yerde sigortalı çalışamazsın, hayatının her döneminde, attığın her adımda karşına çıkar. Yeri gelecek aileni göremeyeceksin. Mesela babam şu an kanser, annem hasta. Gelip onları göremiyorum, düşün ! Ülkeye gelsem sınırda ne olur bilemiyorum. Direk mahkemeyemi götürürler, bırakırlarmı hiç bilmiyorum. Zaten 4 tane duruşma olmuş, ertelenmiş. Mahkemeye çıksam bile muhtemelen para cezası ve sonra yine askerlik şubesi. Sonra yine aynı sorunlar, ve sonra yine mahkeme. Bu devamlı böyle gider. Zorla götürülme yok bildiğim kadarıyla ama yinede emin değilim. Aynı zamanda hapis cezasıda yok, hepsi para cezasına çevriliyor. Zenginde değilizki önümüze gelen cezayı hemen ödeyelim.

    İki yol seçeceksin ortası yok. Ya herkesin yaptığı gibi teslim olup en temel hakkın olan "neye inandığın" konusunu kapıda bırakacaksın ve 6 ay köle olacaksın, yada zor olanı seçip karşına çıkacak, hayatını alt üst edecek her türlü şeyi göğüslemen gerekecek.

    Şahsen tavsiyem şudurki; inancı problem yapmayan, olsada olur olmasada olur kafasını yaşayan, yaşamak için herşeye teslim olan, tavizler veren biri isen, bir an önce git yap ve kurtul derim.




  • Ben ne sahtekarım, ne de günlük fikir değiştiren bir insanım, askerliğimi kısa dönem olarak 6 ay yaptım,
    Şu anda herkes 6 ay yapabiliyor, istenirse paralı da yapılabiliyor, daha ne istiyorsunuz. İsrailde kadınlar da yapıyor askerlik hem de 2 yıl sürüyor askerlik. Sizin söylediklerinizin hiç birine katılmıyorum, askerlik hizmetinin dini ırkı veya inancı olmaz, milliyeti olur, Türkiye Cumhuriyeti erkek vatandaşları askerlik hizmeti yaparlar, dini, dili, ırkı ile alakası yoktur yani. Kimse sizin inancınızı değiştirmeye çalışmaz neye inanırsanız inanın, sizin gibilerin bir daha ülkeye gelmemesini diliyorum ben kendi adıma. Umarım çok beğendiğiniz ülkenin vatandaşı olursunuz da bir daha gelmezsiniz buralara , hem siz de rahat edersiniz,
  • fatihm F kullanıcısına yanıt
    İşte herkesin bir eleştirilemez noktası var. Askerlik hizmetinin ırkı, milliyeti olmaz. Fakat dini olur ! Dinsiz bir ordu olamaz. Dinsiz orduya kimse hizmet etmek istemez. Her ordununda bir amacı vardır. Orduyu oluşturan askerlerde o amaç uğruna can verirler, can alırlar. Ahirete inanan biri misin değil misin bilmem. Ben inanıyorum. Mahşer günü geldiğinde Amerika'da askerlik zorunlu diye, Amerikan ordusuna katılan bir müslümanın mahşerde "gel canım sen müslümandın sana günah yok" diye çağrılacağını hiç sanmıyorum !

    Zorunlu askerliği milyonlarca kişi istemiyor. Eleştirdim diye hoşnut olmadıysanız benim yapabilecek bişeyim yok. Kimseyede sahtekar demedim. Haa eğer siz "yaşamak için taviz vermeyi" sahtekarlık olarak algıladıysanız o sizin algı ölçünüz. Ona hiç kimse bişey yapamaz. Ben kimseye sahtekar demedim. Tam tersine tavsiyelerde bulunuyorum. Mücadele edecek durumunuz yoksa, kanun sizin yanınızda değilse doğal olarak endişelenebilir ve hayat planınızı ona göre yapabilirsiniz. Senelerdir bu konular tartışılmaya bile açık değildi. Neyse... "Size göre" ben gerçek olan birşeyi açığa vurduğum için "avrupa sever" birisiyim. Hani vakti zamanında bir takım insanlar vardı, nerede haklarını arıyan müslümanları görseler, burası böyle bir ülke "beğenmiyorsanız deolun gidin afganistana" diyorlardı. Şimdi kimse kimseye bişey diyemiyor.

    Siz bana umarım gelmezsiniz buralara deyince, şimdilerde sus pus olmuş o insanlar geldi aklıma. Neyse abartmıyayım o kadarda değil.

    Askerlik 18 aydı. 12 aya indirdiler. Karşı çıkanlar oldu. Askerlik 12 aydı 8 aya indirdiler. Yine karşı çıkan çok bilmiş vatan sevdalıları oldu. Askerlik 6 aya indi yine konuşan birileri sürekli var. İşin garibi yıl 2020 oldu ve şu anda hala yeni çıkan kanunları beğenmeyen, askerliğin 18 ay yapılması gerektiğini söyleyen insanlar var. Onlara saygı duyuyorum. Asıl değişmeyenler onlar ve zihniyeti. Ne yaparsanız yapın hakikaten adamın zihniyet değişmiyor. Ama siz 6 ay yapmışsınız... İsteseniz daha uzun yapabilirdiniz ! Ama yapmadınız. Kanunlara uydunuz... Öyle değil mi ? Sizin zamanınızda zorunlu askerlik kaldırılsa idi muhtemelen askerlikte yapmayacaktınız ? Yanılıyor muyum ?

    İstediğiniz gibi düşünebilirsiniz. Ben yine kadıköyüme geleceğim, yine sıcak çayımı içeceğim, yine camime gireceğim, yine namazımı kılacağım. Akşama yine kankilerimle takılacağım. Ben Ahmet'e takılacağım ulan diyeceğim "niye borcunu ödemiyon oğlum". Para yok kanki diyecek. Avrupaya gel diyecem. Harbimilan yapar mısın öyle bir iyilik ? Canın sağolsunbe kardeş. Öbür taraftan Mahmut usta bana bağıracak "lan asker kaça" "lan oğlum yapsana şunu kurtul artıklan" diye çemkirecek bana. Ordan Hasan çıkacak kafama bi şaplak ! "Dövizli asker haahaha diye gülecek" Lan olum de get diyecem bitanede ben patlatacam, ama sonra bi yandanda yanıma sokulup fıs fıs fıs,,,, kanki çok sıkıştım şu kadar para lazım diyecek. Verecez ne yapacaz. Ordan Ali'nin düğününe gideceğiz... Vs.vs...

    Sen benim Türkiye'ye gelmememi umuyor iken, işte o sırada Türkiye her zamanki gibi bütün insanlarıyla, kanlı ve canlı yaşıyor olacak.




  • 1910 lu yıllar. Osmanlı 1.dünya savaşından ağır bi yenilgiyle çıkmış. Yönetim dağılmış, maliye yok. Komutanlar kendi başına, kendi bölgelerini kurtarma derdinde. Askeri anlamda o kadar zayıflamış ki, osmanlı, mekke medinede isyan çıkaran hiçbir askeri bilgisi olmayan altında deve elinde eski püskü silah olan çöl bedevilerini bile durduramayacak bi seviyeye düşmüş.

    Böyle bi halde yunanlılar fırsattan istifade ülkeyi işgale başlamışlar. Atatürk işte bu kadar zor zamanda yoktan var etmiş bu ülkeyi. Atatürkle birlikte nice genç öleceğini bile bile mermilerin üstüne atlamış. Sırf biz özgür yaşayalım diye kendi canlarını feda etmiş.

    İşte biz askerliğe bu yüzden vatan borcu diyoruz. Her genç bu borçla doğuyor. Zamanı geldiğinde ödüyoruz. Bu yüzden askerlikten kaçılmaz.

    Zorunlu askerlik;

    Savaş veya terör tehlikesi olan her ülkede zorunludur. Türkiye batı avrupada hollandaya komşu bi ülke olsa, bizdede zorunlu askerlik olmaz. Ancak orta doğu gibi kaynayan bi kazanın yanı başındayız. Her an bi savaşa hazır olmalıyız.

    Haftaya askere gidecek biri olarak yazdım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: izmir1991

    1910 lu yıllar. Osmanlı 1.dünya savaşından ağır bi yenilgiyle çıkmış. Yönetim dağılmış, maliye yok. Komutanlar kendi başına, kendi bölgelerini kurtarma derdinde. Askeri anlamda o kadar zayıflamış ki, osmanlı, mekke medinede isyan çıkaran hiçbir askeri bilgisi olmayan altında deve elinde eski püskü silah olan çöl bedevilerini bile durduramayacak bi seviyeye düşmüş.

    Böyle bi halde yunanlılar fırsattan istifade ülkeyi işgale başlamışlar. Atatürk işte bu kadar zor zamanda yoktan var etmiş bu ülkeyi. Atatürkle birlikte nice genç öleceğini bile bile mermilerin üstüne atlamış. Sırf biz özgür yaşayalım diye kendi canlarını feda etmiş.

    İşte biz askerliğe bu yüzden vatan borcu diyoruz. Her genç bu borçla doğuyor. Zamanı geldiğinde ödüyoruz. Bu yüzden askerlikten kaçılmaz.

    Zorunlu askerlik;

    Savaş veya terör tehlikesi olan her ülkede zorunludur. Türkiye batı avrupada hollandaya komşu bi ülke olsa, bizdede zorunlu askerlik olmaz. Ancak orta doğu gibi kaynayan bi kazanın yanı başındayız. Her an bi savaşa hazır olmalıyız.

    Haftaya askere gidecek biri olarak yazdım.
    Ve şimdi sahaya "kemalizm" dininin bir mensubu çıkar ve şöyle der; Atatürk yoktan var etmiş bu ülkeyi... O yaratmış, o yapmış, yerde gökte o varmış...

    Konuyu bile bile Atatürk'e bağlıyorsan boşuna uğraşma bundan hiç bişey kazanamazsın. Türkiye Mustafa Kamal'in eseri değil, Rabbul Alemin olan Allah'ın türklere bıraktığı bir memlekettir, emanettir. Senin dediğin zamanlarda "Din elden gidiyor, gavur topraklarımıza giriyor, vakit cihat vaktidir" denilerek kazanıldı bu topraklar ! Unutma ! Allah inancının, imanın ve azmin bir ürünü olarak ! Gençler, çarşaflı annelerimiz, dedelerimiz Mustafa Kamal gidin ve ölün dediği için ölmedi onlar ! Onların tek derdi vardı, ne olursa olsun gavur bu topraklara adım atamasın ! Milletimiz gavurlaşmasın ! Milletimiz rezil rüsva olmasın ! Atılan her mermi "ya Allah" denilerek atıldı.

    Sonra ne oldu ???? Sonrası dahada vahim... Sizin gibiler çıktı piyasaya malesef. Atatürk'ün adını kullanarak, milletin üzerinde egemenlik kurmaya çalışan sizler ! "Atatürk yoktan var etti bu ülkeyi" baskısını kurarak, mahvettiniz gençliğimizi, insanlarımızı ! Hiiiç "derin mevzular"a girmeyeceğim. Bırak şimdi, Atatürk, gençlik, vatan, millet.... Bu konulara girme boşu boşuna. Yeni bir tartışma açmanın anlamı yok. Yoktan var eden Allah'tır, insanlar değil diyerek kapatıyorum konuyu.

    Ani bir savaş tehlikesinde TSK'dan daha çok "millet" vatanı müdafaa edecektir bundan emin ol. Olası bir savaş durumunda dünyanın dört bir yanından Türkiye'ye gelecek milyonlarca türk var. Askerlik yapmamış veya yapmış, bedelli yapmış veya dövizli yapmış hiç farketmez... bir sürü Türk. Türkiye vatandaşı olmayan Türkler bile akın akın geleceklerdir ! Ve hiç biri zorunlu gelmeyecek ! Gönülden gelecekler... Seve seve isteye isteye !

    Türk silahlı kuvvetlerinin gücünü ve kuvvetini artık bütün dünya farketmiş durumda. Zorunlu askerliğin bu dediklerinle şu anki duruma göre bir bağlantısı yok. Yıl olmuş 2020. Türkiye atağa geçmiş. Türkiye'de doğanlar artık vatan borcuyla değil, artık 35000 bin TL borçla doğuyorlar... Anlıyor musun bu dediklerimi ? Ve yine sana 15 Temmuz gecesini hatırlatırım ! Bir yanda ülkeyi gerekirse ikiye bölebilme cesaretine sahip komutanlar (hepsini kastetmiyorum) ve bir yandan ülkeyi böldürmeyiz diyen ve sokağa çıkan bir milletten bahsediyoruz ! Askerin ve polisin ve milletin karşı karşıya geldiği geceden bahsediyoruz.

    Ve göreceksin "Zorunlu askerlik" artık Türkiye'nin bir sorunu haline geldi. Ve devlette bunun farkında. Bedelli askerlik belli bir süre devam edecek. Ve yine göreceksinki zorunlu askerlik kaldırılacak. Muhtemelen yerine kamu hizmeti getirilecek. İşte o zaman bu iddialarınızda çürümüş olacak. Ben şahsen bu yüzden konuşuyorum. Yanılıyorda olabilirim sorun değil. Zorunlu askerlik artık 80 milyon insana zor gelmeye başladı. Yeni nesil gençlik Türkiye'nin askeri gücünün farkında. Ve şu soruyu soruyor kendi kendine ? Yahu Türkiye tarihinin en güzel günlerini yaşamaya başlamışken ben neden hala mıntıka temizliği yapıyorum ? Vatan müdafaası desen, millet dünden razı, hepsi hazırda bekliyor. Ben sormuyorum bu soruyu. Binlerce insan bunu sorguluyor ? Askere gidip-gelen kaçtane arkadaşım bana "gitme aga boşver" bedelli yap dedi. Hemde kaç kişi... Yani benim gözlemlemem şuki, bizim askerliğimiz artık TSK'ya ağır gelmeye başladı. Artık devir böyle anlıyor musun ? Gençler susmuyor, devamlı konuşuyorlar, sorguluyorlar. Adam doktor olmak istiyor, asker olmak istemiyor ! Anlıyor musun ? Profesyonel ordu, 20 yaşındaki gençleri eğitmekten çok çok daha verimli bir süreçtir. Ve aynı zamanda sadece isteyenler asker olacak. Tecrübe sahibi olacak, profesyonel olacak ! Hem ayrıca zorunlu askerlikten yanaysan eğer aynı zamanda bedelliyede karşı olmalısın. Bedelli ile 20 gün askerlik yapanlar olası bir savaşa hazır mı oluyorlar sence ? Tabiki hayır. Tatile gider gibi askere gidiyor gün sayıyor. Yani şu an tartıştığımız konunun Atatürk'le bir ilgisi yok. Her an savaşa hazır olup olmamakla da bir ilgisi yok.

    Bir olayı anlatayım sana; Gencin birisi gitmiyor, bedelli yapıyor askerliği. Sevdiği kızı istemeye gidiyorlar, vermiyor babası. "Niye bedelli yapmış ? Vatan borcunu ödemiş sayılmıyormuş. Parayla iş olmazmış. Atatürk'ün kemikleri sızlıyormuş !!!!!" Ne acayip değil mi ? İşte tam da bu zihniyet !!!! Artık son bulmalı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: izmir1991

    1910 lu yıllar. Osmanlı 1.dünya savaşından ağır bi yenilgiyle çıkmış. Yönetim dağılmış, maliye yok. Komutanlar kendi başına, kendi bölgelerini kurtarma derdinde. Askeri anlamda o kadar zayıflamış ki, osmanlı, mekke medinede isyan çıkaran hiçbir askeri bilgisi olmayan altında deve elinde eski püskü silah olan çöl bedevilerini bile durduramayacak bi seviyeye düşmüş.

    Böyle bi halde yunanlılar fırsattan istifade ülkeyi işgale başlamışlar. Atatürk işte bu kadar zor zamanda yoktan var etmiş bu ülkeyi. Atatürkle birlikte nice genç öleceğini bile bile mermilerin üstüne atlamış. Sırf biz özgür yaşayalım diye kendi canlarını feda etmiş.

    İşte biz askerliğe bu yüzden vatan borcu diyoruz. Her genç bu borçla doğuyor. Zamanı geldiğinde ödüyoruz. Bu yüzden askerlikten kaçılmaz.

    Zorunlu askerlik;

    Savaş veya terör tehlikesi olan her ülkede zorunludur. Türkiye batı avrupada hollandaya komşu bi ülke olsa, bizdede zorunlu askerlik olmaz. Ancak orta doğu gibi kaynayan bi kazanın yanı başındayız. Her an bi savaşa hazır olmalıyız.

    Haftaya askere gidecek biri olarak yazdım.
    haftaya,gidince anlarsin tuvalet temizlemeyle, patates soymayla,mıntıka temizliğiyle ülke savunmasinin bir alakası olmadığı.en fazla boş silahla birliğin girişinde nöbet tutarsin.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • 2004-2006 yılları arasında 15 ay askerlik yaptım.
    Boşa geçen bir 15 ay, hiç bir halta yaramayan, hayatıma kişiliğime zerre katkısı olmayan zaman kaybı.
    Dışarıda bir baltaya sap olamamış orman köylüsü tiplerin uzman çavuş olup mantık aranmadığı yerdir..
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.