Şimdi Ara

Barış Özcan'ın chatine '31' floodlayanlar (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
120
Cevap
2
Favori
28.982
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
109 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • bizim millet cidden güce tapıyor,sırf eli yüzü düzgün ve size hitap ediyor diye bazı youtuberlerin fetö ilişkisinin görmezden geliyorsunuz(isteyen araştırsın eliniz altında net var), bu kitleye makam verseler gider abilerle takılırlar öyleler.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-C8C79990A -- 9 Eylül 2019; 20:25:46 >
  • Yine kudurmuş bazıları adamın varlığı bile kudurtmaya yetiyor birşey demesine gerek yok

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Francis J. Underwood kullanıcısına yanıt
    Olum sen mal mısın vs. atsınlar falan cidden sorunların var senin. Beğen beğenme adam bilgi derleyip yayınlıyor madem beğenmiyorsan YouTube ortak platform sende yükle hepimiz izleyelim bilgilenelim ki zaten adam her videosunda zeki olmanın değil çalışkan olmanın önemini vurguluyor. Amerikan projesi demişsin sen ve sen gibi kişiler hakikatten sorunlusunuz...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • O terbiyesizliği yapan ekip, twitch'de big bosslayf izleyen ekibin ta kendisidir. Wow izlemek için twitch'e girince gördüm yayını sadece 5dk dayanabildim. İzlerken utanıyor insan ama nedense 40.000 kişiden fazla izleyici vardı.
  • baris ozcan kim falan diyenler acsin traveling vloglarini izlesin
    nerelere gittigini, neler arastirdigini, ailesiyle nasil yasadigini vs vs ogrenirsiniz

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sistemin Baris abisi .

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Elric.

    Abilerle Maklube yemekten iyidir chate 31 yazmak
    Cok begenilmiis ama yinede karsilastirmani sevsinler. Degnegin obur ucu seni



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi pcqlock -- 9 Eylül 2019; 21:25:30 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Herifte hayrına bize bilgi aşılamak için bedavaya yapmıyor yayını, bu işten para kazanıyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Düşün ki o yayını Kız kardeşin, Annen vs.. Yapıyor yine de iyi midir? Yine gelip burada abilerle maklube yemesinden iyidir diye yazar mıydın? Yoksa burada o çocuğu savunan kişilere ana avrat söver miydin? Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek yaşamayın.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Yahu arkadaş, şu Barış Özcan'a bir tek ben mi sinir oluyorum diye düşünürken bu konuya atılan mesajlar biraz içimi rahatlattı. Ülkemizdeki sorun sıradan insanların sanki çok önemlilermişçesine bir konuma taşınması. Barış Özcan olmadan teknolojiye, bilime dair kafanız çalışmıyor mu sizin? Barış Özcan mı getirdi bunları Türkiye'ye? Aziz Sancar Nobel ödülü aldı, ülkeyi gerçek anlamda temsil etti. Bu Barış Özcancı arkadaşlardan kaçı bir kere bile Aziz Sancar neler yapmış diye araştırdı; cevap vereyim, hiçbiriniz. Çünkü Aziz Sancar'ın bir YouTube kanalı yoktu. Evet, sizlerin illa birilerini kabul etmesi için YouTube kanalı olmalı, şöyle bir minimum 250k kadar takipçisi olmalı ki onu yükseklere taşıyasınız. Bir sürü psikolojisine girmişsiniz, nasıl bir akım çıkarsa onu sorgusuz doğru buluyor ve kabul ediyorsunuz.

    Bunlardan ayrı olarak Barış Özcan'ın birkaç videosunu izlemiştim. Yanlış hatırlamıyorsam çocuğuna kaç bin tane kitap okutmuş. Evet, kitap okumak iyi bir aktivitedir, özellikle zamanımızda fakat bu ne kadar doğru? Bunu size çok beğendiğim bir felsefeci olan Arthur Schopenhauer'ın yazdıklarıyla açıklayayım. Biraz uzun olabilir ama ilgisini çekecek arkadaşlar olacağına eminim.

    quote:

    Okurken bir başka kimse bizim için düşünür: Biz sadece onun zihin sürecini takip etmekle yetiniriz. Nasıl ki yazmayı öğrenirken talebe öğretmen tarafından kalemle çizilmiş çizgileri takip eder, okurken de tıpkı bunun gibidir; düşünme işinin büyük bölümü zaten bizim için bitirilmiştir.

    Bunun içindir ki kendi düşüncelerimizle meşgul olduktan sonra elimize bir kitap almak her zaman bizi bir parça rahatlatır, fakat okurken zihnimiz aslında başka birisinin düşüncelerinin oyun alanından başka bir şey değildir; ve sonunda onlar bizden ayrılır, geriye kalan nedir? Ve dolayısıyla öyle olur ki çok fazla-yani neredeyse bütün gün okuyan ve arada düşünmeksizin, eğlence yahut meşgale ile kendisini eğlendiren kimse, yavaş yavaş kendi kendine düşünme yeteneğini kaybeder. Tıpkı at üstünden inmeyen bir adamın sonunda yürümeyi unutması gibi. Birçok eğitimli insanın durumu bundan pek farklı değildir: Okumak onları ahmaklaştırır. Çünkü her boş vakitte okumak ve sürekli olarak sadece okumak zihni mütemadiyen elle çalışmaktan daha fazla felç edici bir etkiye sahiptir. Zira bu ikinci durumda uğraş kişiye kendi düşüncelerini takip edebilme imkanı sunar. Nasıl ki yabancı bir cismin ağırlığı üzerinden hiç eksik olmayan bir çelik yay sonunda esnekliğini kaybeder; başka bir kimsenin düşünceleri sürekli olarak üzerinde bir baskı yahut tazyik unsuru olarak varlığını koruyan bir zihin de körelir. keskinliğini kaybeder. Sürekli yiyerek bir kimse midesini bozar ve böylelikle bütün bedenine zarar verirse, zihin de düşünce malzemesiyle lüzumundan fazla beslenerek boğulabilir. Çünkü bir kimse ne kadar fazla okursa okuduklarından kalan izler de kaçınılmaz olarak o kadar az olacaktır: Zihin üzerine tekrar tekrar yazı yazılan bir tablete benzer. Derin derin düşünmeye zaman yoktur, ve okunan şeyler ancak derin düşünmeyle hazmedilebilir, nasıl ki aldığımız gıdalar bizi yemekle değil sindirimle beslerse. Eğer bir kimse daha sonra üzerinde durup düşünmeksizin sürekli okursa okudukları kök salmaz. Büyük bölümü itibariyle kaybolur. Gerçekten de bedensel gıdalarımızla zihinsel gıdalarımız arasında durum hemen hemen aynıdır: insanın yediklerinin beşte biri ancak hazmedilir, geri kalan buharlaşmayla terlemeyle ve benzeri şekilde kaybolup gider.

    Bütün bunlardan kağıt üzerine dökülen düşüncelerin kumsaldaki ayak izlerinden farklı olmadığı sonucuna varılabilir:

    Doğru, adamın yürüdüğü yolu görürsünüz, fakat yolda ne gördüğünü bilmek için onun gözlerine ihtiyaç duyarsınız.


    Demek istediğim sizler kendi düşünceniz olduğu için bu adamı sevmiyorsunuz aslında, çoğunluk saygı duyduğu için, binlerce abonesi olduğu için yüceltiyorsunuz. Ayrıca Barış Özcan'ın Fetullahcılar ile zamanında konuşmalar düzenlediği muhabbetleri var. Ne diyeyim? Başkalarının söylediklerini değil, kendi aklınızı geliştirin. Araştırın, öğrenin. Telefonundan Barış Özcan açıp bilgilendiğiniz yanılsamasına kapılmayın. O 31 olayını çok da komik buldum. Bu adamın bu kadar ciddi takılmasını yapay buluyordum. Yayın esnasında zaten 31 yazan tayfaya doğrudan seslenememesine de ayrı güldüm :D Bir meme ile göndereyim artık mesajımı.

    Barış Özcan'ın chatine "31" floodlayanlar




  • quote:

    Orijinalden alıntı: zedegex

    Düşün ki o yayını Kız kardeşin, Annen vs.. Yapıyor yine de iyi midir? Yine gelip burada abilerle maklube yemesinden iyidir diye yazar mıydın? Yoksa burada o çocuğu savunan kişilere ana avrat söver miydin? Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek yaşamayın.
    ailemde maklubeci yok
  • Yalamalar yine basmış konuyu
  • Aelfwig kullanıcısına yanıt
    Bu kitlenin onu bu kadar yüceltmesinin sebepleri ; İngilizce bilmemeleri ve bilgiye nasıl erişileceğini bilmemelerinden kaynaklanıyor. Adam diğer kanallardan ve vikipediden aldığı şeyleri Türkçe'ye çevirip yayınlıyor bunlar da adamı bir şey sanıyor. Halbuki İngilizce bilseler dışarıda tonlarca kaynak olduğunu ve erişmesinin hiç de zor olmadığını görecekler. Neyse zaten bu konuda bu adamı savunan kitlenin yaş ortalaması düşük lise çağındaki gençlerden oluşuyor laf anlatmak zor onlara. Büyüdüklerinde anca görürler neyin ne olduğunu. O zamana kadar maklubeye devam.
  • Aynen dediğiniz gibi. Ben mesela popüler olan "bilgi kaynağı" olarak kabul edilmiş yerlerden çok senin benim gibi insanların kendi deneyimlerine ve bilgilerine dayanan yazılarını paylaştıkları reddit gibi ortamları seviyorum. Aradığım şeylerin cevaplarını orada fazlasıyla kısa ve öz bir biçimde okuyup öğreniyorum. Bu arada 31 31 31 31 ĞODKAOPDPOA :D
  • benimkucukbebegim kullanıcısına yanıt
    Yooo gram da saygı duymak zorunda değilim. kişinin kendine saygısı olsa bunlara prim vermez zaten. iki üç site gezip okusan anlattığından daha çok şey öğrenirsin. sanki sene 1985 bedava çeviri yapıyor diyor hey allahım ya. adam migrostan aldığım kıçı kırık how it works dergisinde okuduklarımı anlatıyor bunlar da vay be adama bak diye izliyor. bundan aldığın vizyonu alma zaten güzel kardeşim. 10-15 yaşında boş boş adamların fanı olmayın gidin kendiniz öğrenin.
  • acaluka kullanıcısına yanıt
    hangi davet kanki ?
    ekşi sözlük
    barış özcan'ın nasa'ya davet edilmesi
    https://eksisozluk.com/entry/93501245




  • Ne boş cevaplar gelmiş. Yok adam çeviri yapıyormuş, yok kaynaklar hep dışarıda varmış ingilizceymiş. Biri bir içerik yapıyorken 31 ya da başka bir saçma kelime flood'laması acizliktir.

    Bilmiyorum farkında mısınız ama günümüzde ''Youtuber'' denilen tayfanın %90'ı boş içerik yapıyor ve inanılmaz takipçileri var ve de bu takipçiler ne yazık ki yaş ortalaması olarak düşük. Yok neymiş 24 saat bıdı bıdı challange, kışkırtma yapmalar, makyajcı ablalar, kutu açılımları, tepki videoları... Barış Özcan günümüzde Sanat, teknoloji ve tasarım adlı içerikler üzerine yoğunlaşmış bir kanala sahip ve içerikleri de gayet dolu dolu, insanı sıkmadan bunaltmadan ve de içeriklerinin kaynaklarını da paylaşıyor (olur da devamına ya da aslına ulaşmak isteyen olursa diye)

    Ve bi arkadaş; takipçi ve popularite muhabbeti yapmış ama bu adam gökten milyonlarca takipçi ile inmedi. Zaten videoların altına gidip yorumları okuyunca takipçi seviyeleri ve kanalın seviyesi anlaşılır.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 07kubi07

    Kitap açmayı, googleda araştırma yapmayı, 2kelime ingilzce bilmeyenler ancak izler barış özcanı.
    Hiç şaşırtıcı değil.
    Toplumda çoğu kişi o canlı yayını anlayacak kapasitede ingilizceye sahip değil.olay da bu zaten,eğitim seviyesinin düşük kalması sebebiyle yaşanmış bilgi farkını bu tür yayınlarla insanlara ana dilinde anlatarak kapatmaya çalışmak,insanları öğrenmeye teşvik etmektir.akrabalarım arasında "uzaya kafa yorma,çizersin kafayı" diyen tiplerin hiçbiri uzay hakkında kayda değer birşey bilmiyor.insanları teşvik edersen, öğrenirler
    Senin mantığınla hiçbir yazılı sözlü kaynağın türkçeye çevrilmemesi lazımdı,dili bilen gitsin okusun diğerleri de şabanın elinde patatesle iş arkadaşlarını izlediği gibi izlesin



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sefil_Arbaletçi -- 9 Eylül 2019; 23:16:18 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.