Arkadaşlar, bir süredir dikkatimi çeken çok can sıkıcı bir durum var. Eminim sizler de fark etmişsinizdir. Ben en son 2020 yılında, pandemiden biraz önce arabamı satmıştım ve yaklaşık 4 buçuk yıldır aracım yoktu. 2 ay önce Allah nasip etti, tekrar araç sahibi oldum. Fakat inanın, trafiğe çıkarken aşırı bir stres yaşıyorum. Bu, acemilikle falan da ilgili değil. 12 yıllık ehliyet sahibi ve aktif araç kullanan birisiyim. Problem şu: İnsanlar çıldırmış gibi araç kullanıyorlar! Trafik kurallarını falan zaten geçtim, onlar hak getire; ama kimsenin kimseye saygısı yok. Özellikle İstanbul özelinde konuşmam gerekirse, neredeyse her trafiğe çıktığımda ciddi sayılabilecek tehlikeler yaşıyorum. Eskiden bu durum çok nadir olurdu; ama artık her trafiğe çıktığımda bir tehlike var ve bu da doğal olarak beni aşırı geriyor. İnanın, gün ve saat fark etmiyor. Hafta içi öğlen saatlerinde bile durum aynı: Aşırı yoğunluk her yerde trafik... İnsanlar yol istemiyorlar, direkt önünüze atlıyorlar. Hem de ne atlama! Birazcık dikkatsiz olsanız, çok rahat kazayla sonuçlanabilecek kadar tehlikeli boyutta. Sıra kavramı yok. Işıklarda ya da yol ayrımlarında, istisnasız 10 araçtan 6-7 tanesi kaynak yapıyor, ters şeritten giriyor, yolu daha da kilitliyor ve hakkınıza giriyorlar.Ayrıca sağ şeritte bile gitseniz sürekli taciz selektör yavaş gitmeye hakkınız yokmuş gibi herkes bir an önce hızlıca gitmek istiyor bu delilik. Bakın, ben doğduğumdan beri İstanbul’da yaşıyorum. Her zaman trafik sorunu vardı, her zaman kendini bilmez sürücüler vardı. Ama şu an durum o kadar vahim ki... Hemen hemen herkes böyle ve aşırı dikkatsizler. Sürekli herkesin acelesi var, sanki insanlar deprem sonrası şehri terk ediyor gibi sabırsız ve agresifler. Artık gerçekten bunları paylaşmak istedim. Benim gibi düşünenler mutlaka vardır. Sırf bu yüzden artık İstanbul’dan ciddi ciddi taşınmayı düşünüyorum, çünkü her gün sinir harbi yaşıyorum. |
Bu insanların nesi var böyle? (İstanbul trafiği)
-
-
Sadece başlığı okudum.Aklı olan İstanbulda yaşamaz...
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
Sadece başlığı okudum. İstanbul koca bir bok çukuru oldu artık.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
kaygı panik bozukluğu. alışacsaksın.
-
Ben her istanbula gittiğimde ne yalan söyleyim -genelde- memnun kalıyorum sürücülerden. Ayısı hanzosu her zaman her ilde var ama genel bir ustalık var sürücülerde, medeniyet yok ama ustalık var. bir ara sokakta karşı karşıya kalınca falan herkes hemen rolünü oynuyor, biri geri çıkıveriyor, o oraya, bu buraya giriyor, daracık yerden kadınlar bile geçiveriyor hemen. Ankara ve izmirdeki gibi avel avel "biri bişey yapsın" der gibi bakmıyorlar.
Çoğu kişi kolay ve hızlı park ediyor, trafik hızlı ve efektif akıyor, adam kaynak yapsa bile cart diye önüne kırıp değil, nasıl sokulacağını bilerek yapıyor bunu. örnekler çoğaltılabilir. kötü koşullarda trafikte pişmiş millet.
Ama çok medeni, sakin, kuralcı kullanırsan evet, trafikle her zaman anlaşamıyorsun. maalesef biraz it olacaksın İstanbul'da, o zaman işler yürüyor.
-
-Aracını yolun ortasına bırakıp alışveriş yapanlar
-Çakar takıp sol şeritte rahatça ilerlemek
-Takip mesafesini korumak yerine tampon yapmak
-Gözü kör eden xenon takmak
-Yağ yakan araçlar
-Işık yanmadan kornaya asılmak
-Yola atlamalar
-Yanmayan arka stoplar
-Rampa yukarı çıkan araca yol vermemek
-Düğün konvoyu için yolu kesmek
-Sürekli yarış içinde olan sürücüler
Welcome The İstanbul
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
okumaya calistim midem bulandi. hadi kalini gectim, ortalamak neyin kafasi?
-
Önemli bir hususa dikkat çekmek istiyorum. Altınızdaki aracın imajı çok önemli. G kasa mercedese biniyor olsanız bunların çoğunu yaşamazsınız. Ama altınızda palio varsa trafikte it muamelesi görürsünüz. Medeniyetin olmadığı ülkelerde böyledir.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
İstanbul'dan kaç kurtul hocam.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Yaşam tarzı olarak magandalığı tercih edenleri bir kenara bırakırsak; herkesin acelesi var.
Taksici, servisçi, minibüs, kurye, kargo, taşımacılık vs. Trafiğın yoğun olduğu saatlerde trafikteki insanların %90'ı için vakit = nakit
Yolcu taşımacılığı yapanlar daha fazla yolcu için, kuryeler ve kargolar daha fazla paket için diğerleri de işe geç kalmamak için acele etmek zorunda.
İş saatleri harici veya tatil günlerinde ise insanlar en doğal hakkı olarak gezmek istiyor. Hava güzelse sahile, kötüyse AVM'ye. Bir şekilde insanlar dinlenmek veya eğlenmek için şehrin çok kısıtlı bir alanına doğru hareket etmek zorunda kalıyor. Bu da büyük bir kalabalığın dar bir alanda toplanmasına sebep oluyor.
İnsan aynı insan, İstanbul aynı İstanbul ama hayat şartları çok değişti. Acele etmeyen herşeye geç kalıyor.
-
Hangi ülkeye gidersen git bahsettiğin durum aynı olur. Sebeplerine sonuclarına cok girmek istemiyorum. Sosyo-ekonomik bir durum bu. Mesela trafikte Ferrari görsen kaçarsın o arabadan ne olur ne olmaz diye. Ya da giyimi aşırı düzgün birini görsen ona karsı tavrın degisir. Burada oturup psikolojiyi, sosyo ekonomik vaziyetleri anlatacak halim yok elbette anlasıldıgımı dusunmekteyim
-
bu doğru. hiç unutmam hatalı sollama için polis çevirmişti. öyle çok matah bir giyinişim yoktu ama polis müdürüm falan, güzel güzel davrandı. yandaki kamyon şoförüne askerde eri azarlayan başçavuş gibiydi. birebir aynını bir kez daha yaşadım. kamyoncuya nasıl bağırıyor polis. biz uygun olmayan halatla araba çekmişiz ve kopmuş. ama bununla da çekilmez ki bu araç dedi, bize yine de öyle bağırmadı.
-
35 yıldan beri İstanbul'dayım , biz alıştık , :),
İstanbul tarafiğinin yazılmayan kuralları var ,
ilk önce, sabırlı olmak ,acele etmemek ,v.s.
aslında trafıği şehire dışardan gelenler karıştırıyor :)
-
Son zamanlarda artık ofisten saat 20'de sadece trafiği atlatmak için geç çıkıyorum.
Trafikteki tehlikeyi, yanlışlığı,hanzoluğu geçtim. Artık hatalı olan taraf hatasını kabul etmiyor.
Hatalı olmasına rağmen birde dayılanma olayına giriyor, Yapı olarakta çok sakin bir insan değilseniz münakaşa ediyorsunuz, alttan almayınca da iş büyüyor.
Hatalı olan taraf birde kendisi haklıymış gibi, cama mama gelince bulaşıp laga luga yapınca duramıyorum arabanın içerisinde.
Sağolsun geçen haftada ölümünü benim arabamın altında arayan bir motorcu arkadaş artık trafikte öküz ol, kafana takma konumuna getirdi beni. ya katil olacaksın ya hapse giriceksin kimse hatasını kabul etmiyor.
motor olayına da acil çözüm bulmaları gerekli, 30-40 K'ya motor alan adam İstanbul trafiğine dalma hakkı elde ediyor. sağından, solundan,trafik adabından haberi yok. Bu kadar küçük rakamlara bu trafiğin içine çıkartılmamalı büyük bir kısmı. Adam istiyor ki İstanbuldan Edirneye gidene kadar önüme kimse çıkmasın, herkes hazır olda dursun canım isterse soldan 60'la gideyim.
En Beğenilen Yanıtlar
Tüm Yanıtları Genişlet
Ben her istanbula gittiğimde ne yalan söyleyim -genelde- memnun kalıyorum sürücülerden. Ayısı hanzosu her zaman her ilde var ama genel bir ustalık var sürücülerde, medeniyet yok ama ustalık var. bir ara sokakta karşı karşıya kalınca falan herkes hemen rolünü oynuyor, biri geri çıkıveriyor, o oraya, bu buraya giriyor, daracık yerden kadınlar bile geçiveriyor hemen. Ankara ve izmirdeki gibi avel avel "biri bişey yapsın" der gibi bakmıyorlar. Çoğu kişi kolay ve hızlı park ediyor, trafik hızlı ve efektif akıyor, adam kaynak yapsa bile cart diye önüne kırıp değil, nasıl sokulacağını bilerek yapıyor bunu. örnekler çoğaltılabilir. kötü koşullarda trafikte pişmiş millet. Ama çok medeni, sakin, kuralcı kullanırsan evet, trafikle her zaman anlaşamıyorsun. maalesef biraz it olacaksın İstanbul'da, o zaman işler yürüyor. |
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X