Şimdi Ara

Lisede başımdan geçen olaylar bütününü anlatıyorum gelin

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
20
Cevap
3
Favori
680
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Ankarada bi anadolu lisesinde okuyordum şuan açık lisede devam ediyorum çok ibretlik olmasa da kısa soluklu bi hikayem var anlatmak istiyorum 9.ve 10.sınıfta fen sınıfındaydım 11.sınıfta eşit ağırlıkta devam etmeye karar vermemle birlikte hayatım değişmeye başlamıştı 9.sınıfta ve 10.sınıfta sınıfta hayvan gibi inekken 11.sınıfta normal bir öğrenciydim artık aslında arkadaş ortamı beni bitirmişti. Size 11.sınıfımdaki gruplaşmalardan bahsedeyim önde inek ama aptal 5-6 kişi takılan kız grubu orta sıraların ortalarında takılan kızlardan tamamen bağımsız bi erkek grubu bi 4 lü feym (bütün okul tanırdı bunları). kız grubu (hikayede bundan sonra bu grubu feym grubu adı altında anlatacağım). Bi de birazdan anlatacağım kişiler vardı bana bu feym gruptaki Gül adında bi kız çok tatlı geliyordu ama kendime olan özgüvenimin eksikliğinden dolayı ilk başlarda hiçbir zaman bu grupla kaynaşamadım .

    Her okulda vardır bu kız gruplarından 3 yada 4 kişi takılırlar aralarından istisnalar atıldığında hepsi güzel ve alımlıdır ama biraz burnu havada tiplerdir. Sınıfın bu feym grubu dışında özge ve Sayra ikilisi vardı , Sayra ile ilköğretimden tanışıyorduk hatta 6. sınıfta bana benden hoşlandığını söylemişti orta okul bir yani yollu aptalın tekiydi sonradan taşlaşıp gelmiş liseye neyse bu ikisi okulun en güzel kızlarıydı ama her erkeğe boncuk dağıtan tiplerden bilirsiniz işte. Okulun erkek gruplarına gelecek olursak Mert adlı arkadaş bu feym kız grubuyla takılırdı genelde Enes adında bir arkadaş ile çok samimilerdi, Derste yan yana otururlar ders çıkısında mutlaka beraber takılırlardı. Ahmet ve Taha adlı arkadaşlar ; bunlar da kendi halinde ayrılmaz ikiliydiler.benim de Kemal adında bi arkadaşım vardı eşit ağırlık sınıfına o benden bir sene önce geçmişti.Çok samimiydik biraz kemalden bahsetmek istiyorum. Kemal pek sosyal bi tip değildi







  • takip



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zig Zag -- 31 Ocak 2014; 21:36:56 >
  • ancak bilgisayardaki donanım ve yazılım işlerinden çok iyi anlardı,biraz detaya girecek olursak kemal bir program kodlamıştı bu programla Team fortress 2 adlı oyunu bilenler bilir bu oyunda item ödün(ç)alıyordu değeri en az 500$ olan itemler ve günde en az 1 kere bu işi yapardı. Odası bu işten tırtıkladığı parayla aldığı elektronik aletlerle doluydu.Bir şeye ihtiyacım olduğunda söylemem yeterliydi.Ertesi gün kargo takip no sunu veya direk istediğim şeyin kendisini getirirdi ayrıca aynı mahallede oturuyorduk günümüzün 7-8 saati beraber geçiyordu.Asosyal olmasına rağmen zekası ve espri seviyesi çok yüksekti sadece iletişim zorluğu çekiyordu, ama kemalle aramızdan hiç su sızmazdı sınıfa kapalı bir ikiliydik başta kimseyi sallamıyorduk zamanla ben açıldıkça o da açılmaya başladı.Sınıfımızın genelinden bahsedecek olursak ilk başlarda sınıfta kızlar sağ tarafta erkekler sol tarafta oturuyordu sınıftan içeri ilk girdiğimde orta taraf boştu kemalin yanına geçtim oturdum.4lü kız grubundan senanın aa sınıfa Çağlar gelmiş demesini çok kısık bir sesle de olsa duymuş gibiydim. Neyse en azından adımı biliyolar diye içimden geçirdim.

    Sınıfın genel ders ortalaması diğer 2 sayısal sınıftan düşüktü bu yüzden bu sınıfta öndeki 1-2 inek kızın ardından en başarılı öğrenci olmayı planlıyordum. Biraz dersanemden bahsedecek olursam dersanem butik bi dersaneydi kurucusu paragöz şerefsizin tekiydi aile dostumuzun tavsiyesiyle yazılmıştım 11.sınıfta dersanemi hiç sevmiyordum hele Perşembe günleri 7 saat okuldan sonra 4 saat ders koymaları beni adeta bitiriyordu. ekebildiğim kadar hafta icileri dersleri ekiyordum.

    Günler yavaş yavaş geçmişti artık sınıfa ısınmaya başlıyordum. Bir sabah kemalle mahallemizde ki servisi beklediğimiz yerde buluştuk ve servise bindik. Kahvaltımızı yaptık sınıfa girmemizle bağırış çağırış içinde kalmamız bir oldu Mert ile Enes sert bir tartışma içerisindeydiler. Hemen Enes’i tuttum ve uzaklaştırdım biraz daha müdahale edilmese çok net kavgaya dönüşeceği belliydi. Sonradan öğrendiğime göre çok saçma bi nedenden kavga ediyorlardı hatırladığım kadarıyla kaloriferin yanında ben oturucam kavgasıydı 2 hafta sonra barışmışlardı ancak o günden sonra bir daha Enes ile mert hiç eskisi gibi olmadı.




  • 3-4 hafta kendi halinde geçti okul , sınavlar başlıyordu artık sınıftakiler Çağlar çalışkan dedikodusunu çok çabuk duymuş olmalılar ki ilk matematik sınavında sınıfın bütün abazaları yanıma dizildi sınavda biraz da sınıfla kaynaşmak amaçlı verebildiğim kadar kopya verdim sınav çıkışında erkeklerle bile daha yeni tanışmaya başlıyorduk.Enesle mert küstükten sonra enes fatih diye bir arkadaşla oturmaya başlamış, mertte feym kız grubunun yanına geçmişti .

    Günlerden bir gün yine Enes fatihle kavga etti nedenini hatırlamıyorum aslında Enes kavgacı bi tip değildir ama kendince bazı çizgileri vardır o çizgiyi aşarsanız uyarır , devam ederseniz kavgaya dönüşür ufak tefek bir tiptir ama iyi kavga eder.
    sınıfın erkek grubuyla artık samimi olmaya başlamıştık enesin yanına beni oturtmuşlardı sınıfın erkeklerinin oturduğu yerin dizilimi artık şöyleydi :
    Kemal Can(Hikayede Yok)
    Çağlar Enes
    Taha Ahmet
    x x
    şeklinde devam ediyordu. buradan sonra Ahmet,taha,kemal,enes,ben takılmaya başlamıştık tenefüslerde beraber gezer sınavlarda paslaşırdık.
    Enes ile kafalarımızın fena halde uyuştuğunu anlamam uzun sürmedi kısa bir zaman sonra gül den hoşlandığımı enese söylemiştim ahmet te 4 lü kız grubunun sena adlı daimi
    üyesini seviyodu.Ahmet’e de söyleme zamanı geldiğinde aramızda şöyle bi diyalog geçti

    +ahmet sana önemli bişey söylicem ve bu konuda çalışmalara başlıyalım
    -söyle bro
    +ben bu feym kız grubundan birini seviyorum
    -gül mü
    -oha lan kahin misin
    - o kız sana işemez
    - deniyelim olmazsa yapçak bişey yok

    Gül’den hoşlandığımı tahmin etmişti nası tahmin ettiğini sorduğumda sadece dersteki senin ona olan bakışlarını gördüm dedi. Haklıydı sanırım dandik derslerin %90ında
    onu izliyordum kumral 1.72 boylarında kilosu boyuna göre normal bi kızdı giyimi de çok hoştu. Karşısına geçip ona dokunmadan saatlerce izleyebilirdim.
    Neyse bi gün Enesle ben bi yandan bahçede turluyor bi yandan dertleşirken Enesin öbür sayısal sınıfından Büşra adlı kız arkadaşı yüzünden bu feym grupla küs olduğunu öğrendim Büşra enesi bu kızlardan kıskandığı için onlarla görüşmesini istemiyordu. Enes ile feym grup arasında da ufak bi tatsızlık yaşanmış artık kimse kimseyle muhattap değildi ama öğrendiğim kadarıyla eskiden Enes de bu kız grubuyla baya samimiymiş biraz anlatabildiysem sınıftaki bölünmeleri net bi şekilde anlamışsınızdır.




  • Yine bigün enesle dolaşıyorduk büşra enesi çağırdı gelir misin Enes diye bende hemen yanımdaki banka oturdum Enes koşarak büşranın yanına gitti. Okulun bahçesinde sakince turluyorlardı bende göz ucuyla kesiyordum ne konuşuyolar acaba diye.
    3-4 dk sonra hafif ses tonları yükseldi tekrar 3-4 dakika sonra bağrışmaya dönüştü ve enes yanıma geldiğinde ayrıldıklarını öğrendimzaten kız ciyak ciyak bişeydi ancak yinede daha tanışalı 3-4 hafta olmuştu ilişkisi için bi yorum yapmadım.

    Yine bi gün okuldan kaçmışız bizim erkek tayfa, enes sürekli telefonda biriyle konuşuyor 30 dakika falan
    Konuştu hafif de sinirli gibiydi. ardından 4lü kızlarla barıştığını öğrendim mutlu olmuştum zaten o mıy mıy kız yüzünden küs kalmaları saçmaydı ama neden bu değil Gül dü tabiî ki.
    okulun bu dönemleri Sayra ile özge resmen birbirlerini çekemedikleri için yavaşça bölündükten sonra kavga etmişlerdi bi gün okula gittiğimde Sayra aradı Çağlar konuşmamız lazım diye bende tamam kahvaltı yaptığımız yerde buluşalım dedim. Aramızda şöyle bir konuşma gecti.

    -Çağlar biz özgeyle kavga ettik
    +konu ne
    -çok saçma şimdi anlatamam ama bundan sonra sınıfta yanımda oturmanı istiyorum
    +bunu senden önce Özge söyledi
    -onla oturmayacaksın heralde 6 yıldır tanışıyoruz seninle 1 aydır tanıştığın bi kız için satmazsın demi ?
    +bilmiyorum sayra kimseyle kötü olmak istemiyorum , sanırım ikinizlede oturmayacağım

    bu ikilinin bölünmesi sınıfın ,belirgin olmasa da, bölünmesine neden oldu Özgenin tarafı ve Sayranın tarafı olarak.
    Sonradan biraz Özgenin tarafını seçmiş gibi oldum neden ve olaylar nası gelişti hatırlamıyorum ama sanırım Özge bana daha iyi ve daha normal biri gibi geliyordu.




  • aslında başlarda Sayra neyse benim için Özge de oydu erkekleri kullanan sıkılınca başka birine geçen , ama sonradan Özgenin daha farklı düzgün biri olduğunu tanıdıkça gördüm. Özgeyle takılmaya başlamıştık öğlen yemeklerine beraber gidip geliyorduk Özge güzel kızdı açıkçası ama gül varken özgeyle sadece takılmayı seçmiştim.

    Öyle kızlarla konuşma özürlü falan değilimdir ama güzel bir kızın karşısında da erkek arkadaşlarımla konuştuğum tarzda akıcı konuşamam .Özgeyle takıla takıla bu yönümde baya gelişmişti.

    sonunda Enes bi sinema etkinliği ayarlamıştı feym grup ve bizim erkek grubu gidicektik kızlarla hiç tanışmıyordum daha ,bi tek gülden hoşlandığım için onunla facebook üzerinden bi kac defa konusmuslugum olmuştu . Nadir dersler hakkında da diğer kızlarla konuşurduk.Zamanı gelmişti zorlu bi prison break havasında gecen tenefüsden sonra hocaları atlatıp çıktık okuldan okulun arkasında kızları bekliyoruz bi yandan da sohbet ediyoruz.Kafamı çevirdiğim anda feym grubun köşeyi dönmesiyle birlikte direk gözüm gül e takıldı süslenip çıkmışlar okuldan o kadar güzel olmuştu ki anlatamam.

    Neyse benim bütün tayfa gülden hoşlandığımı bildiği icin
    otobüste gülün yanına oturtmuşlardı beni bi kaç espri yapıp gülmesini sağlamıştım içimden iyi soğuk bi kız değil diye geçirdim ancak içimde ki başka bi ses de bu kadar güzel bi kız harbiden de bana bakmaz diyordu. içecek falan alıp girmiştik sinemaya film korku filmiydi Türk işi
    inli cinli şeyaptığımın yönetmenleri anca cinli filmle din üzerinden korkutmayı bilir. neyse konuya dönelim gül oturduktan sonra sağına geçtim oturdum allahı var
    film harbiden korkunçluydu bağıran karılar havada uçuşuyodu bağıran karı swflerinden alışkınım durur muyum direk kulakları kapatıp korkuyu azaltıyordum soluma döndüğümde ise gülün gözlerini kapattığını gördüm biraz ipnelik olsun birazda artık yeter lan diye ellerini tutup aşağı indirdim ya Çağlar lütfen bırak korkuyorum dedi. Çok tatlı bi ses tonuyla söylemişti adeta küçük bi kızı korkutuyormuşum gibi hissetim
    güleç bir ses tonuyla bişey olmaz ben varım diyerekten hafif niyetimi belli edeyim artık dedim ,aslında altıma sıçıyorum filmin yarısında ses yoktu kulaklarım kapalı izledim hatta film çıkısında Gül’de görüntü bende ses yok bi ara filmi beraber tamamlayalım falan dalgası geçmisti.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Inci sozlukte yazilan hikayeyi buraya yapistiriyo..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • neyse korkunclu bi sahnede birden gül omzuma
    kafasını gömüp annee diye çığlık atıyordu bi yandan koluma sarılmış harbi sıkıyodu nası korkmuşsa canım acımıştı yine de bişey demedim o an sonsuza kadar sürse yine bişey demezdim herhalde

    o da biz daha yeni tanışıyoruz noluyo lan diye içinden geçirmiş olmalı ki resmen kolumu ittirdi ve doğruldu. yemeğimizi de yedikten sonra eve dönmeye geldi sıra ,
    Gül ile evlerimiz çok farklı yerdeydi ancak ikimizde dikimevinden gidiyorduk ankaralılar bilir.neyse tanıştığıma memnun oldum kolunu biraz şeyyaptım ama kusura bakma artıkdiyerekten yürümeye başlamıştı. hemen izleyen varmı lan bu kız bana ait diye etrafıma baktım abazan bulamadım otobüsümü beklemeye devam ettim.

    eve gittiğimde resmen aşık olmuştum o kadar tatlı gelmişti ki eve gittiğimde hatırladığım yüz ifadeleri...
    Enesin ve 4 lü kız grubunun olduğu bi whatsapp grubu vardı sohbet dönüyodu arada enesin telefonu alır okurdum. Bi gün enes benide aldı o gruba sağlam sohbet çevirmeye başlamıstım özellikle gül ile , aslında pek de belirti yoktu ama gülünde benden hafif de olsa hoşlandığını düşünüyordum. Esprilerime gülüyor tıvittırdan menşın atıp duruyodu.

    Bu arada dersler dersane hepsi devam ediyodu hiç dersanesi okulu yok mu bu bebeninn demeyin derslere nefret ede ede de olsa gidip geliyordum dersanede nadir iyi arkadaşım vardı okuldan çok yorgun gittiğim için dersanede pek konuşmazdım bi hasan bi de oğuzhan vardı dersanede yakın arkadaşım olarak zaten kücük bi dersaneydi çok öğrenci yoktu
    hasandan biraz bahsetmek istiyorum hasan eli yüzü düzgün sürekli 2-3 tane kız arkadaşı olan adeta bir kazanovaydı. Hiç çalışmazdı ama dersleri her zaman iyiydi.çıktığı 3-4 kızla birlikte olduğuna bizzat şahit olmuşumdur.




  • Yine günlerden bi gün ankaraya Duman geldi dumana gidelim dedik aynı arkadaş grubu gidecektik ancak 4 lü kız grubundan
    sena dilay ve gül izin alabildi bi tek erkek grubundan da ben ve enes vardık. gitmeden sağlam bi içelim de kafası güzel olsun diye gitmeden eneslerde bi güzel içtik ha bu arada enesin annesiyle babası ayrı olduğundan Enes ayrı bi evde kalırdı. O ev her zaman boş olduğundan
    bu işler genelde orda dönerdi. Neyse buluştuk yine gül çok güzel olmuştu sena da güzeldi ancak Ahmetten dolayı dünya ahiret bacımdı. otobüste gül bana sen barışı tanıyodun demi dedi birden durduk yerde bende evet ilköğretimden samimi arkadaşım dedim ancak kafam fena olduğumdan neden sorduğunu merak etmemiştim.


    Barış hakkında biraz bilgi vereyim barış hasan ın bi üst versiyonudur 8.sınıfta aynı dersanedeydik adamı ne zaman görsem bi kolunda bi kız diğer kolunda bi kız
    yakışıklıydı baya da it 8.sınıfta top sakalla gelirdi dersaneye hormonlu bebe neyse konumuza dönelim

    uzun bi yoldan sonra gelmiştik dumanın sahne alacağı yere düz yolda zor yürüdüğüm için kolumda Sena beni taşıyordu Senayla gül’den daha samimiydik neden bilmiyorum ama Gül’e mesafeli kalmam gerektiğini düşünüyordum. İçeri girmek için biletleri verdiğimizde kapıdaki güvenlik görevlisi bu biletler sahte abicim nerden aldınız bunları dediğinde şok oldum. Biletleri ben almıştım bi arkadaşımın tavisyesi ile onun kendi arkadaşından arada sadece uzaktan bi arkadaşım vardı yani .

    O arada Özgenin babasının bu organizasyonda görevli olduğu aklıma geldi hemen o kafayla özgeyi aradım o sırada içkili olduğum için saçmalamaya başlamış olmalıyım ki
    enes telefonu elimden alıp düzgün bi şekilde anlattı neyse sonunda üstlerimiz arandıktan sonra girdik içeri bulduğum ilk yere oturdum çünkü başım çok fena dönmeye başlamıştı.Duman konserlerine gidenler bilir her taraf ayyaş her taraf otçu doludur. Ulan yamuk olmasın şimdi bizimkilerin yanına gideyim dedikten sonra ufak adımlarla bir sağa bir sola gittikten sonra kalkıp bizimkilerin yanına gittim şöyle bir diyalog gelişti.

    ben :gül nerde la
    enes : arkadaşı buralardaymış onun yanına gitti
    Dilay : Barış gelmiş senin arkadaşın var ya onun yanına gitti

    içkili olduğum için aklıma direk aa Barış çok yakın kanğim gideyim bi göreyim ne zamandır görüşmüyorum dedim .
    Elimde vodka vardı bardakta onu enese verdim gelince alıcam sakın bitirme diye Gül’ü aradım nerdesiniz Barış gelmiş bana niye söylemiyosun senin tanıdığının 10 katı daha iyi tanıyorum ben Barışı gibi saçma sözler ettikten sonra Gül : aman be gelseydin biyerlere gittin bulamadım seni dedi. Haklıydı lan aslında bulduğum ilk yere oturmuştum . neyse konuya dönelim Gül baya bir anlattı nerde olduklarını baya zor uğraşlardan sonra Gül’ün tarif ettiği yere benzer bir yere gelmiştim. uzaktan gördüklerimle başımda şimşekler çakması bir oldu ama kesinlikle zihnim böyle bir şeye ihtimal vermiyordu. Gülle barış sarmaş dolaşlardı senada yanlarında bekliyordu. Lan siz nerden tanıştınız ne ara cıkmaya basladınız ya da ne poksa ne ara oldu bunların hepsi Gül ile ben takılıyodum diye aklımdan geçirdikten sonra
    lan acaba yanlış mı görüyorum kafamda güzel öyle değildir diye sesli bi şekilde yakındıktan sonra daha yakına gittim harbiden de gördüklerim gerçekti fena halde sinirlenmiştim
    sena bana acır gözlerle bakmaya başlamıştı bakışlarından resmen üzgünüm Çağlar dediği okunuyordu. Bu arada gülü sevdiğimi bizimkilerden başka kimse bilmiyordu ancak sürekli güle yakınlaşma çabamdan dolayı anladıklarını tahmin ediyorum hala bu olayı çözebilmiş değilim.Senaya sinirli bi ses tonuyla bunun için mi geldim ben dedim ve barışla selamlaştım güle çok sert bi bakış attıktan sonra bizimkilerin yanına döndüm.Barışın bi suçu yoktu 3 senedir görüşmüyordum adamla , ne bilsin benim gülü sevdiğimi gerçekten çok sinirlenmiştim kafamdan ne düşünceler geçiyordu bi bilseniz …




  • Kısa Soluklu

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Gelsin ayarı vericem o güle ama yok ya kız bi kere kolumu tuttu sanki çıkıyorum kıza bişey de diyemem neyse of ya gibi düşünceler aklımdan geçiyordu. Bizimkilerin yanına gidene kadar aklımdan neler geçmedi .. Bizimkilerin yanına gittiğimde enesin vodkamı bitirmiş olduğunu gördüm biraz da ona küfür ettikten sonra geçip bi köşeye oturdum tek başıma sadece düşünüyordum. Sonra daha fazla durmanın bi mantığı yok diyerekten babamı aradım baba bitti konser beni al diye saat 1 olmuş otobüs falanda yok tabi. Eve gidip twitter facebook ne varsa kapattım whatsap grubundan da cıktım
    kime sinirleneceğimi bilemiyordum Gülü suçlasam kıza ne seviyorum dedim ne bişey dedim barışı suçlasam bilmiyordu enesi suçlamak zorunda kaldım enes kızlarla çok samimidir
    kızlar herşeyini enese anlatır. enesinin bu durumdan zaten haberi varmış. bana yalan söyleyip
    beni barışın yanına göndermeyebilirdi Ahmet ve Tahayla Enes hakkında konuştum ve enesin beni oraya göndermemesi gerektiğini yanlış yaptığını söylediler bence de öyleydi ancak Enesle sonradan konuştuğumda enesin beni oraya kesinlikle göndermeyeceğini ancak Dilayın BARIŞ GELDİ diye konuya atladığını söyledi.En sonunda
    suç sende aptal çağlar diye kendime kızmaya başlamıştım bu zamana kadar söyleseydin dedim kendi kendime o kadar sinirliydim ki napacağımı düşünemiyordum

    sonra Enes yazdı
    aynen şu şekildeydi yazdığı :

    “böyle yaparak bi yere varamazsın ?” soru işareti vardı sonunda o soru işareti mal mısın anlamındaydı sanırım. En iyisi eve gidip uyumaktı.kafamı koyduğum gibi
    uyumuştum sabah kalktığımda başım fena halde çatlıyodu dumanda yalan olmuştu ... sonradan öğrendiğime göre gül benden ötürü barışla ilişkisini kesmişti.
    ancak ben o sıralar bunu bilmediğim için kendi kendime şuanda napıyolardır acaba diye kafayı yiyordum

    neyse kalktım yüzümü yıkadım sabah annem oğlum dumana diye seni nereye götürdüler çok kötü gözüküyosun okula gitme istersen dedi. Bende isterdim tabi ama sınavım
    vardı o gün neyse gittim yine kopyaları verdim bizimkilere iyi de geçmişti sınavım hafifdende ortamı yokluyordum neler dönüyo diye enesten gülün benim için“şimdi suçlu ben oldum “dediğini öğrendim bunu güle çok sert bakışlar attığım için söylediğini sanıyorum aslında ortadaki tek suçlu bendim sevdiğime sahip çıkamamıştım belki de ben de suçlu değildim sevdiğim beni sallamıyordu bile ...

    Bu arada bir kişiyi daha tanıtayım bunu unuttum

    atakan : Şerefsizin tekiydi bi alt sınıftaydı bizden herkes kıl olurdu bu bebeye ama Özge ,Sayra ve Gülle çok samimiydi hafif yakışıklıydı da it sınıfa gelir sarılırdı arada kızlara ama benim bi söz söyleme hakkım yoktu .

    Dumandan sonra 3-4 haftam gergin bi şekilde acaba ne olacak diye beklemekle geçti.

    Herşey unutulmuş gibiydi tekrar 4’lü kız grubu ve bizim erkek tayfa takılmaya başlamıştık bi gün Özgeyle yine öğlen yemeği yerken enes yanımıza geldi aramızda şöyle bi diyalog geçti
    -Çağlar sana kötü bi haberim var
    +Söyle bakalım daha ne kadar batıcaz
    -Atakan’la Gül çıkmaya başlamış
    Bi gülümsedim başta “sevmediğin ot dibinde biter dedim ve yemeğimi de yarıda bırakarak çıktım, biraz okulun oralarda gezindikten sonra sınıfa geldim Atakanla gül yan yana konusuyolardı yine içimden senin yapacak bir şeyin yok diyerek yerime oturdum.




  • Gelsin ayarı vericem o güle ama yok ya kız bi kere kolumu tuttu sanki çıkıyorum kıza bişey de diyemem neyse of ya gibi düşünceler aklımdan geçiyordu. Bizimkilerin yanına gidene kadar aklımdan neler geçmedi .. Bizimkilerin yanına gittiğimde enesin vodkamı bitirmiş olduğunu gördüm biraz da ona küfür ettikten sonra geçip bi köşeye oturdum tek başıma sadece düşünüyordum. Sonra daha fazla durmanın bi mantığı yok diyerekten babamı aradım baba bitti konser beni al diye saat 1 olmuş otobüs falanda yok tabi. Eve gidip twitter facebook ne varsa kapattım whatsap grubundan da cıktım
    kime sinirleneceğimi bilemiyordum Gülü suçlasam kıza ne seviyorum dedim ne bişey dedim barışı suçlasam bilmiyordu enesi suçlamak zorunda kaldım enes kızlarla çok samimidir
    kızlar herşeyini enese anlatır. enesinin bu durumdan zaten haberi varmış. bana yalan söyleyip
    beni barışın yanına göndermeyebilirdi Ahmet ve Tahayla Enes hakkında konuştum ve enesin beni oraya göndermemesi gerektiğini yanlış yaptığını söylediler bence de öyleydi ancak Enesle sonradan konuştuğumda enesin beni oraya kesinlikle göndermeyeceğini ancak Dilayın BARIŞ GELDİ diye konuya atladığını söyledi.En sonunda
    suç sende aptal çağlar diye kendime kızmaya başlamıştım bu zamana kadar söyleseydin dedim kendi kendime o kadar sinirliydim ki napacağımı düşünemiyordum

    sonra Enes yazdı
    aynen şu şekildeydi yazdığı :

    “böyle yaparak bi yere varamazsın ?” soru işareti vardı sonunda o soru işareti mal mısın anlamındaydı sanırım. En iyisi eve gidip uyumaktı.kafamı koyduğum gibi
    uyumuştum sabah kalktığımda başım fena halde çatlıyodu dumanda yalan olmuştu ... sonradan öğrendiğime göre gül benden ötürü barışla ilişkisini kesmişti.
    ancak ben o sıralar bunu bilmediğim için kendi kendime şuanda napıyolardır acaba diye kafayı yiyordum

    neyse kalktım yüzümü yıkadım sabah annem oğlum dumana diye seni nereye götürdüler çok kötü gözüküyosun okula gitme istersen dedi. Bende isterdim tabi ama sınavım
    vardı o gün neyse gittim yine kopyaları verdim bizimkilere iyi de geçmişti sınavım hafifdende ortamı yokluyordum neler dönüyo diye enesten gülün benim için“şimdi suçlu ben oldum “dediğini öğrendim bunu güle çok sert bakışlar attığım için söylediğini sanıyorum aslında ortadaki tek suçlu bendim sevdiğime sahip çıkamamıştım belki de ben de suçlu değildim sevdiğim beni sallamıyordu bile ...

    Bu arada bir kişiyi daha tanıtayım bunu unuttum

    atakan : Şerefsizin tekiydi bi alt sınıftaydı bizden herkes kıl olurdu bu bebeye ama Özge ,Sayra ve Gülle çok samimiydi hafif yakışıklıydı da it sınıfa gelir sarılırdı arada kızlara ama benim bi söz söyleme hakkım yoktu .

    Dumandan sonra 3-4 haftam gergin bi şekilde acaba ne olacak diye beklemekle geçti.

    Herşey unutulmuş gibiydi tekrar 4’lü kız grubu ve bizim erkek tayfa takılmaya başlamıştık bi gün Özgeyle yine öğlen yemeği yerken enes yanımıza geldi aramızda şöyle bi diyalog geçti
    -Çağlar sana kötü bi haberim var
    +Söyle bakalım daha ne kadar batıcaz
    -Atakan’la Gül çıkmaya başlamış
    Bi gülümsedim başta “sevmediğin ot dibinde biter dedim ve yemeğimi de yarıda bırakarak çıktım, biraz okulun oralarda gezindikten sonra sınıfa geldim Atakanla gül yan yana konusuyolardı yine içimden senin yapacak bir şeyin yok diyerek yerime oturdum.




  • neyse ertesi gün basket turnuvası vardı Ahmet ile uzun zamandır bu turnuvayı bekliyorduk. bu arada Ahmet 1.93 boyunda fena basket oynar. bende altyapıdan çıkmış adamım ankara tofaştan neyse kurduk sınıf takımını ilk gün bi alt sınıfların en pasiflerini ezdik çıktık salondan dışarı oturuyoruz.
    Herkes gelip tebrik falan ediyo baya iyi oynamıştım maçta övünmek gibi olmasın sonra bu atakan ipne bi biçimde geldi ve ahah bebeleri ezmek kolay gel bi teke tek
    yapalım diye zaten önceden kıldım ite gülden dolayı iyice kıllanmıştım. 1.90 boyu vardı ama tekniğimle alt edeceğimi düşünüp maça başladım bu arada benimde boyum 1.80
    di ancak 86 kilo olduğum için biraz hantal kalıyordum
    power guard olarak oynamıştım bu atakanı da lig den tanıyordum.
    profosyonel basket maclarında kendi bölgesinde iyi oyuncuydu neyse patır kütür şutları sokmaya başladım
    dışarıdan atmak kolay yiyosa içeri gel falan diye artislik yaptı kızlarda var hava atıcam ya dikkatsiz bi biçimde içeri girdim Atakanı geçmiştim sadece topu potaya bırakmak kalmıştı. Okul bahçesindeyiz taş zemin tam geçiyorum bırakıcam potaya topu havadayken diz kapağıma yandan diz atmasın mı dengem çok fena kayboldu ağır çekimde
    kafa üstü yere düştüm düşerken gülün yüz ifadesini gördüğüme yemin edebilirim çok kötü bi durumda suratınızı buruşturursunuz ya aynen öyleydi yüz ifadesi. yüzüm asfalta dans etmişti resmen elim omzum heryerim ezilmişti.Çok sert bir şekilde düşmüştüm en önemlisi de bütün okul bu vs yi izliyordu.
    gül de dahil :) Atakanın bu haraketi bilerek yaptığını düşünmüyorum aslında bu kadarını yapacak kadar da aptal birisi değildi ayrıca ona kıl olduğumuda bilmiyodu zaten niye yapsınki.

    Neyse yerden kaldırdılar yüzüme giren taşları yüzümden temizledim hemen revir vardı okulun yanında çok
    zor bi biçimde arkadaşlarla birlikte gitmiştik. Revire girdik o acıyla 15 dakika sıra bekledim. Sonunda gel yapalım pansumanını dedi hemşire topallayarak girdim içeri. Aramızda şöyle bir diyalog geçti

    -Dayak mı yedin ?
    +aynen kafamı asfalta sürttüler
    -vicdansızlar ya sokak serserileridir kesin bunlar ?

    beni getiren arkadaşların içeriden gelen kahkahalarını duyuyordum .neredeyse 50 tane sargı bezi ile çıktım dışarı. Acılarım biraz geçmişti ancak sol yüzük parmağımda (bu yara hala duruyor iz bıraktı) çok derin bir yara vardı o çok acıyordu. ders boşmuş sınıfa girdim herkes bana baktı bi an hertarafım sarılı adeta bir gazi edasıyla içeri girdim önemli bişey yok arkadaşlar bakmayın öyle dedim. Gül yanıma gelip geçmiş olsun demişti ama aramız pek iyi olmadığı için biraz soğuktu.O gün dersanem vardı dersaneden yırttığıma sevinmiştim açıkçası gerçekten çok sağlam düşmüştüm dersaneye gitmemeye deydimi diye düşünüyordum.ertesi sabah servisten Kemalle indik kahvaltı yapmaya gidiyorduk sol gözümün üst kısmı felç durumdaydı sargı bezi ile sarılıydı gülü uzaktan zar zor seçiyordum bana el salladığını gördüm
    ancak hiç tepki vermedim kıza hava atıcam diye şu düştüğüm durumlara bak diye düşündüm içimden yine gülü suçlamaya çalışıyordum. Bu arada kendimi çok kaptırmış
    olmalıyım ki dersaneden seminer adı altında cinsel münasebet için veliyi çağırdılar kurucu 30 tane velinin ortasında sınav netlerini açıp bu netlerin hali ne diye soruyordu tek tek
    öğrencilere. Bizim bilmediğimiz ağır bir işte falan mı çalışıyorsun bu netler bu yüzden mi kötü diye dalga geçerek azarlıyordu bide. İyisiyle kötüsüyle ikinci dönemin ortalarına gelmiştik o sıralar açık lise konusunda yeni yasa çıkmıştı. 18 yaşından küçük öğrenciler örgün eğitimi bırakıp açık liselere
    yerleşebilir diye bir yasa. Dersane son sene öğrenciler okula gidip yorulmayın açık liseye alalım sizi bir dönemde bir sınava gidip gelirsiniz bu kadar sonra dersaneye gelip rahat rahat calısın dediler.

    Düşündüğümde çok mantıklıydı hemen babamlara da danışıp kararımı vermiştim sadece sene sonunu beklemek kalmıştı.neyse beklediğim gün ,sene sonu, sonunda gelmişti karneleri dağıttılar 4lü kız grubuda bizimkiler de teşekkür almıştı ben de aynı durumdaydım ortalamam bizimkilerden yüksekti ayrıca okulu masa tenisinde temsil ettiğim için onur belgeside almıştım (ankarada ferdi turnuvada 1. olmuştum)


    Kızlarada bizimkilerde açık liseye geçiceğimi söylemiştim karneyi aldıktan sonra gülü karşıma alıp ben seni çok seviyorum demeyi düşünüyodum ancak bi türlü o fırsat
    oluşmadı beklediğim şeyden şöyle kötü bir duruma düşmüştüm : Gül direk otobüs geldi görüşürüz arada okula gelirsin deyip yanaklarımdan öpüp gitmişti..
    ben ne düşünüyorum kızın yaptığına bak neyse bi hüsran la daha eve dönüyordum. Karne günleri ortalık kalabalık olduğu için eve servis yerine otobüsle dönmüştüm.




  • Yazın dersane ye git gel ile geçti sonuçta 12.sınıf olacaktık bi hazırlık gerekiyor arada kız grubuyla da bizimkilerle de görüştüm kızılay da habersiz karşılaştığımızda oturduk
    sohbet ettik

    iyi kötü yazım böyle geçti ayrıca yazın body building e gitmiştim 3 ay falan 5 kilo verdim hafif vücudu düzelttim amacım gülün karşısına bambaşka biri
    olarak çıkmaktı , aslında okula gitmeyi bekliyordum. Okul açıldıktan 3 hafta sonra falan bizim erkekler gel diye ısrar ediyorlardı aslında Gül’ü unutmuş gibiydim ama yinede bi deniyelim belki bi umut diye ve de arkadaşlarımı özlediğimden otobüse binip okulumun olduğu semte gelmiştim. Sınıfa girdiğimde 4 lü kız grubu beni görünce ooooo falan dedi çok zayıflamışsın falan gözlerim gülü arıyordu ancak gülü göremedim geldimi diye sorduğumda evet geldi takılıyodur dediler.
    ardından eski fen sınıfımla selamlaşmak için sınıfa girdiğimde Gül’ü el ele fatih diye fen sınıfından biriyle gördüm beni görünce çok şaşırdı eski sınıfımdaki arkadaşlarla tek tek selamlaştım güle hiç bişey demeden öbür sınıfa gittim o gün boyunca gül yokmuş gibi davrandım ama artık dayanacak gücüm kalmamıştı resmen depresyona girecektim Okula gül ile yeni bir başlangıç yapmak için gitmiştim ama Gül yeni bir başlangıcı coktan başkasıyla yapmıştı …

    Eneslere biraz dert yandıktan sonra dersaneye geçtim hasanı kantinde gördüm dert ortağım Hasana her şeyi anlattım sende ne şanssız adamsın falan dedi bu arada Gül ile hasan küçükken
    aynı izci kampındalarmış ordan bi görmüşlüğü vardı Hasan’ın Gül’ü güzelleşmiş mi o gül malın tekiydi falan dedi.içimden hala öyle sadece biraz Kaşarlaştı dedim ama hala inanılmaz
    şekilde sevgi duyuyordum güle ne yaparsa yapsın gerçekten içimdeki sevgi gram azalmamıştı. sadece günden güne ben bitiyordum. aradan nerdeyse 6 ay geçti bu 6
    ayda okula hic gitmedim gül ile facebookdan günde neredeyse 4-5 saat konusuyorduk aslında hic konusmamam gerekiyordu. Gül’ün sohbeti çok hoştu ben yazmadan bana asla yazmazdı ama ben yazdıktan sonra hep konuları o açardı.

    Ben açık liseye geçtiğim için dersane beni farklı bi programa almıştı hergün dersaneye gidip geliyordum Hasanla çok nadir selamlaşır olduk birbirimizi neredeyse hiç görmüyorduk.

    1 hafta önce hasan facebookdan aynen böyle yazdı

    Hasan:Sen gül ü mü seviyordun
    ben : evet
    Hasan : hala seviyor musun?
    Ben : bilmiyorum ki galiba hayır (hemde nası seviyorum diyemedim çünkü konuşmanın nereye varacağı belliydi)
    Hasan : ben çıksam sorun olmaz demi ?
    Ben : ne bok yiyosan ye.

    sen git 2 yıl boyunca kızla ne yaşadıysan anlat bu konuşmadan 3 gün sonra yani 31.01.2014 tarihinden 3 gün önce hasanla gül cıkmaya basladı.
    bu olaydan sonra gül ile aramızda twitter üzerinden hafif bi laf dalası oldu ben de facebook twitter dan engelledim numarasınıda telefondan sildim
    nerden tekrar konustular hic bi fikrim yok ancak
    bu gün mcdonalds da yemek yiyordum tam karsımdan gül iceri girerken gördüm selam vermek zorunda kalmayayım diye kafamı assagı eğdim
    yanımdan gecip lavaboya indi ancak bana baktımı bakmadımı bilmiyordum yanımda gülü
    anlattığım başka bi arkadaş vardı ve tanıyordu çok az da olsa kanka bu gül değil mi dedi bende evet dedim cıkarken sana eşşek gibi baktı dedi o anda artık aramızda ki arkadaşlık bağlarının da koptuğunu farkettim dersaneye gittim dersanede 4 derse daha girdikten sonra dersaneden cıktım cok farklı bi sokakta yürüyorum yere bakarak düşünceli düşünceli , bi erkek bi kız ayakkabısı gördüm yere bakarken sonra erkek bana doğru gelmeye başladı kafamı bi kaldırdım hasan bana sarıldı birden sonra hasanla sarılırken gül ile göz göze geldim 10 saniye sadece birbirimize baktık ardından arkamı dönüp yürümeye devam ettim

    -SON-




  • Ellerine yazik oldu kardesim.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Vitrenco

    Ellerine yazik oldu kardesim.

    Copy paste

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • IV. Lannister kullanıcısına yanıt
    not defterine yazmıştım ordan kopyaladım ve yapıştırdım.
  • Hocam ben okumaya üşendim sen yazmaya üşenmemişsin. helal.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.