Memur Maaşları da Arttırılmamalıdır (2. sayfa)

algıcılar başlamış milleti birbirine kırdırmaya. ulan sosyal medya trolleri. iletişim çalışıyor :D

Serbest Meslek mensuplarının kafasına göre gelir beyan etmeleri, saçma sapan harcamalarını gider göstermeleri böylelikle maaşından gelirine göre kuruşu kuruşuna vergi veren memurların hakkını çalmaları engellenmeli. Ülkenin en büyük sorunu serbest meslek mensuplarının vergi ödememeleri. Öyle ki lüks araba alıyor benzinini gider gösteriyor. Neymiş meslek gideriymiş. Dacia ile de gideceği görüşmeye gidebilir. doktoru avukatı hepsi fatura vermeyip memurdan düşük gelir vergisi ödüyor. Sonra da memur zam almamalı diyorlar. Bence serbest meslek mensuplarının gider düşmeleri engellenmeli ve %50 vergi vermeleri sağlanmalı.

Sırf enflasyon farkı %15i geçiyor göreceksiniz memura en az %20 zam yapılacak

Yüksek okul mezunu dediğin devlet çalışanının, asgari ücretle özelde çalışan yüksek okul mezunu çalışandan bir farkı yok.Hatta şöyle ki,Kpss'yi geçip bir şekilde atanan ve sonrasında yerinde sayan,bildiklerini unutan ancak halen o kadroda çalışmaya devam edenler de mevcut.

Asgari ücretli denildiğinde memurlar olarak sanıyorsunuz ki asgari ücrete sadece vasıfsız,hiçbir işten anlamayan tabirinizle hello cello tipler çalışıyor.Hayır.Asgari ücrete inanılmaz sayıda hatta milyonlarca yüksek lisans mezunundan tutun lisans mezunu birçok vasıfa sahip kalifiyeli insanlar da çalışıyor.Yani Kpss denen sınava girdiğin için herkesten vasıflı olmuş olmuyorsun.Kpss dediğin sınav ortaöğretimle dahi personel istihdam ediyor.Lise mezunu da girip memur veya sözleşmeli olabiliyor.İki yıllık açık öğretim mezunu da keza öyle.Ayrıca orada bahsettiğim EN DÜŞÜK memur maaşıdır.Ben,tüm memurların maaşı asgari ücret seviyesinde olmalıdır demedim ve demem,öyle bir söz büyük haksızlık olur.Barınma hakkı en temel ihtiyaçtır.Ülkede bu sorun malesef ki ev sahiplerinin memur istemesi memurların da maaş skalalarının asgari ile arasında uçurum farklar olmasından kaynaklı asgari ücretlilerin barınma haklarının dahi zor durumda olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz.Siz ediyorsanız o sizin vicdani sorununuzdur.

Türkiye'de madem dediğin gibi asgari ücretli sayısı yüzde elli civarında ise bu düzeni değiştirmek çok zor olabileceği gibi kamunun tasarruf naraları attığı,sürekli vergilerin türetildiği ve arttırıldığı bu dönemde de sadece asgarililer değil buna memurların da dahil olması gerektiği,elini sadece fakir kesimin değil görece orta kesim olan memurların da taşın altına koyması gerektiğini savunmak aslında her objektif düşünceye sahip bireyin istemesi gereken bir şey.Tabi burada bu düşünce özgürlüğüne sinirlenen çoğu arkadaşların memur oldukları gerçeği yadsınamaz.

@froce1903

Serbest meslekle ilgili gider gösterilme konusunda katılıyorum.Ancak sadece serbest değil limited,adi,anonim şirketlerinin de gider kalemleri düzenlenmelidir.Bu tamamen farklı bir konu.

Bazı olayı halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmeye çalışan ve ima eden arkadaşları blokladım.Bu,tamamen düşünce özgürlüğüdür.Verecek fikriniz,zikriniz yok ise konuya yazmamanız hatta beni bloklayıp konuyu görmemeniz her iki taraf için de en hayırlısı olacaktır.Kimseye saldırmadan,üzmeden konuşup tartışabilen arkadaşlar var olsun.Burası forum.

5,5 milyon memur var çok fazla vallahi de

1 milyon asker polis

1,25 milyon sağlık personeli

1,25 milyon eğitim

500 bin diğer sınıflar

4 milyon memur yeterde artar bu ülkeye

1,5 milyon demek kafadan 750 milyar TL tasarruf demek.

Bodrumda otel fiyatları uçtu tabi iyi zam gelmezse uç uç böceği gibi uçamazlar her yaz.

Dubai çikolatası sırasına giremezler çok kötü bir açlık deneyimi yaşarlar vah vah vah.

Kardeşim memur bir tiyatro biletine 1000 tl veriyor gezmediği tozmadığı yer kalmıyor bu memurlar kadar açlık sömürüsünü,garibanlar yapmıyordur yeminle bu ülkede ,size bir en alasından ecevit lazım şöyle bir pazarda limon maydonoz satın eski refah mutlu günleri anarsınız.

Memur maaşı ve toplu sözleşme hakkında hiçbir fikriniz yok gibi yazmışsınız...

Enflasyon Temmuz ayında yüzde 3,23, Ağustos ayında yüzde 2,47, Eylül ayında yüzde 2,97, Ekim ayında yüzde 2,88, Kasım ayında da yüzde 2,24 arttı. Yani 5 aylık enflasyon yüzde 14,57 oldu.

Memur ve emeklisi ; Temmuzda 2. altı ayı için yüzde 10 toplu sözleşme zammını peşin almıştı. 6 aylık enflasyon yüzde 10'u aşması durumunda aşılan miktar kadar fark alınacak. Bu durumda memurlar için 4,15 enflasyon farkı oluşmuş durumda. (4.57 değil, 4.15 doğru yazdım.)

Mevcut Enflasyon farkı % 4.15 + Toplu sözleşme zammı da Ocak 2025 için % 6 olacağından , kümülatif toplamla % 10.40 artışı şimdilik hak ettiler.

3 Ocakta açıklanacak Aralık enflasyonunun da eklenmesi ile memur ve emeklisinin zammı maksimum % 12.5 civarı bir rakam olacak....

Memurlar için Enflasyon farkı % 15'i değil, şuan % 5'i geçmedi... Sizin % 20 zam beklentiniz hayal ötesi olur, başka birşey olmaz......

Yorumlara göz atınca konu sahibi arkadaşın "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" ifadesini kullandığım için beni blokladığı ve "fikir belirtmediğimi" ima ettiğini gördüm. Herhalde kendi benimsediği trollük yaşam felsefesinin temel ilkesi olan "fikirsizliği" herkese yamamaya çalışıyor. Bir sayfalık yazı yazdım belirttiğim sayısız fikir ve bulunduğum tespite aldırmayıp yazımın 1 cümlelik kısmını cımbızlayarak güya "fikir belirten" bu arkadaşı da ben blokluyorum. Verecek tutarlı bir cevabınız, sağa - sola sataşmak dışında rasyonel çözüm öneriniz yoksa size cevap vermek için zaman harcamaya hiç gerek yok.

Madem arkadaş ilgili kısmı cımbızlamış, ben de o kısma istinaden cevap yazayım. Ekşisözlük ve forum gibi sitelerde her asgari ücret tartışması çıktığında "memur maaşı artmamalıdır, şu maaş bu maaş artmamalıdır, memurlar işten atılmalıdır, memurlar kürek mahkumu olarak çalıştırılmalıdır" gibi konular açıp memurlara sataşanların tek amacı halkı kin ve düşmanlığa sürüklemektir. Bu konu normal bir zamanda tartışıldığında fikir ve ifâde özgürlüğü olur, toplumsal bir gelişmeden sonra sıcağı sıcağına tüm milletin öfkesini belirli bir kesime kanalize etmek açıkça tahriktir. Doktorlara sürekli şiddet uygulanması gibi olaylarda da bu zihniyetin etkisi bulunmaktadır.

Ekonominin bu durumda olmasının temel sebebi memurlar değildir. Sosyal devlet anlayışının ilkesi olarak her devlet memur çalıştırır. Memur sayısı, nüfusa ve verilecek hizmete göre belirlenir. 85 milyon yerli nüfus + 15 milyon kaçak mültecinin olduğu ülkede 5 milyon memur olması da abes bir durum değildir. Bu arkadaşların "memur" tanımından anladığı sadece bankoda oturup solitaire oynayan tipler. Memur iş kolunda askeri, polisi, savcısı, doktoru, öğretmeni olmak üzere en temel hizmet kollarını yürüten birçok meslek sınıfı vardır.

Arkadaşın ekonominin düzelmesi için öne sürdüğü "en düşük memur maaşının asgari ücret kadar olması" tezi baştan ayağa mantıksız ve saçmadır ve bunun dünya üzerinde bir örneği yoktur. Asgari ücret adı üstünde "minimum" ücrettir. Normalde bu ücreti en vasıfsız, en temel işleri gören en tecrübesiz çalışanların" alması gerekmektedir. Dolayısıyla devletin en düz, en temel memuruna bile "minimum ücretin" iki katı maaş vermesi gayet normal bir durumdur. KPSS'nin basitliğinden dem vuran dostum, bu sınavda başarılı olmak mutlak değil bağıl ölçüte bağlıdır. Yani 100 puan üzerinden 80 aldın memur oldun diye bir kaide yok. Milyonların girdiği sınavda %1'lik dilime giren adam ortaya konan kıstasa göre başarılıdır ve asgariden daha yüksek maaş almayı doğal olarak hak etmektedir.

Özelde yüksek öğretim mezunlarının bulunması ve asgari ya da memurlardan düşük maaş alması "memur maaşının düşürülmesiyle" çözülecek bir sorun değildir. Burada temel sorun yanlış eğitim politikası olup piyasadaki arz/talep dengesi göz önünde bulundurulmadan her yere fakülte açılmasıdır. Özeli ve devletiyle 20-30 bin öğretmene/mühendise ihtiyaç olan yerde her yıl 100 bin küsur öğretmen veya mühendis mezun edersen özelde çalışma ücretleri doğal olarak düşer çünkü arz talebe göre fazla gelir. Bunun tek çözümü de yüksek öğretim politikalarını değiştirerek niceliğe değil niteliğe önem vermektir. Zaten yanlış politikalar düzeltilirse toplumsal refah otomatikman artacaktır.

Belirli bir kesimi hedef göstermekle, toplumu birbirine kırdırmakla, asıl sorumluları eleştirmeye maçası yemeyip her fırsatta bu halka hizmet eden memur kesime çamur atmakla "biri az alıyorsa diğeri de az alacak" gibi hasetlik fikirlerle çözüm değil ancak yeni sorunlar üretilir. Gerçekten çözüm odaklı olup "fikir" belirten arkadaşlara selam olsun. İyi forumlar

Memur yine kendine gelince mangalda kül bırakmamış çok yazmaya gerek yok şu an işçiye uygulanan baskının çalışma koşullarının çeyreği memura yapılsa eminim ortada memur kalmaz.

Türkiyede yaşayan en üst düzey insan akasya durağı Mehmet Hoca karakterinde gösterilmiştir. Kendisi chaddir. Alfa erkeğidir. Popülist devletin her seçim öncesi mecbur maaşını şişireceğini bildiği öğretmenlik mesleğini ve türkiyedeki örgütlenip devlete ve belediyeye diz çöktürebilen tek topluluk olan istanbul taksicilerinin bir ferdidir.

Kafanız çalışsaydı da siz de bu ülkede özel sektör diye birşey olmadığını görüp memur olup insani şartlarda çalışsaydınız. Özel sektörde yükseldim de zart zurt masallarına inanmayın hepsi bim kasiyeriyle aynı maaşı alıp aynı süre çalışıyordu. 22 alıyodunuz 26ya çıkar. Yarım memur maaşıyla iki katı çalışmaya devam. Banka veznesinde dayılarla uğraşırken yaratıcılığınızı ve takım ruhuna katkınızı gösterin bakim. İstifa etmeden sözleşmeyi iyi okuyun banka kendi kafasına göre belirlediği eğitim ücretini tazminat olarak alıyor evinize icra gelebilir. Imagine bro köpek gibi calisiyorsun 2 ay mobbinge dayanamayıp istifa ediyorsun koskaca banka başta verdiği 10 günlük saçma eğitime 200.000 lira tazminat istiyor çalıştığın için borca girmiş oluyorsun. Var böyle hayatlar.

Memur sadece bu dönem değil en az 2-3 yıl zam almamalı. Onlara verilen seyyanen 8 bin küsur zam ile tüm dengeler bozuldu. Eyt eklenince de hazineden para kalmadı.

Keşke o seyyanen zam kaynağı tüm emeklilere olacak şekilde ( memur emeklileri dahil) dağıtılsaydı. Emeklilerin durumu gerçekten içler acısı. Ama memurlar inanılmaz rahat çalışıp güzel kazanıyor.

Ve şu teknoloji çağında memur sayımız en az % 70-80 azaltılmalıdır. Milletvekili sayısı da maksimum 250 olmalı.

%95 AKP ve MHP torpili memurun onları besleyemez ise çark dönmez

Bu yüzden asgari ücretli ile memur arasında 3-4 kat maaş farkı oluştu artık

Ülkenin ekonomisi mi bitmiş batmış mı kimsenin umurunda değil tek düşündüğü kendisi ama yarın oda batacak bu gemi ile

@porfiş

pofişe bak birde en az %70-80 azaltılsın diyor.  

inşallah memur sayısını azaltırlardı görürsünüz annenizi sezeryan yapan doktoru. tapu, nufüs, vergi bilimum devlet kurumlarında hayvani sıralar bekleyin işiniz çözülmesin de sonra tekrar konuşuruz.

tapu dairesi için konuşayım:

şuanki sistemde istersen memur sayısını 100 katına çıkart, gene de tapu dairesinde değişen hiçbir şey olmaz. neden mi?

zaten tapu dairesinde emlakçı-müteahhit mafyasıyla memurlar el ele verip, kendi çabasıyla ev almaya çabalayan normal vatandaşı eziyolar.

sabah 08:00'da açılıyosa, 08:01'de gelen kimseyi almıyolar.

normal vatandaş sabahın 06'sınra kuyruk yapıyo, kuyruğunda da sadece bi kısmını alıo kalanı reddediyolar. sebep personel azlığı değil.

çünkü sen gün içinde saatlerce bekliyosun, o esnada kuyruk 1 saatte 2-3 kişi gibi çok ağır ilerliyo. ama, bakıyosun orda müteahhitler-eklakçılar girip sıra-mıra almadan memurların yanına geçip işlerini görüyolar, zaten alayı kanka.

ben ev alacağım zaman 3 gün kuyruk bekledim, 2 gününü boşa bekledim zaten. orda benim gibi bekleyen herkes kendi arasında konuşuyo, herkes biliyo neyin ne olduğunu. küçük ilçe bizim orası zaten herkes tanıyo o kişileri.

orda paralel devlet düzeni kurulmuş. istersen 1 milyon tane memur koy, o paralel düzeni yıkamazsın. adam zaten bilerek öyle işletiyo.

memurluğun geneli budur. %90 her yerde memur vadandaşın işini değil para babasının işini çözer, bişey deyince de tehdit eder: "ben olmazsam sen burda vatandaş olarak hiçbir şey yapamazsın" diye saba fırça kayar.

büro memurluğu aşağı yukarı budur. öğretmenlik-doktorluk-polislik gibi meslek işlerini ayrı tutuyorum.

bunun gerçekliğini reddeden kişilere iplemeyiniz.

şimdi mesela sistemi daha zorlaştırıyolar. artık bırak ev satmayı, evi ilana koyarken bile tapudan bilgiler isteniyomuş. yani emlakçısız evi ilana bile koyma diyo.

Türkiye "aracı" ülkesidir. bu ülkede iş yapan bişey kazanmaz, aracı mafyası kazanır.

devlet de bu zihniyettedir. bu sebeple emlakçıları zorla dayatıyolar.

kardeşinden ya da komşundan ev satın alacak olsan bile, sen bunu bankanın sana atadığı avukat ile yapamayasın diye isteniyor. bende öyle oldu çünkü.

avukat da herkesi tanıyo orda. avukat en son işe giriyo, o emlakçı mafyasının işine karışmıyo.

sen emlakçı mafyasına para yedirmemişsen, seni öyle bi ikinci plana atıyolar ki, sabah 06:00'da kuyruğa girdiğinde saat 08:00'da içeri alırken "senin sıra çok geride, senin iş hallolmaz" diyolar, ama emlakçı ile gidersen günün istediğin vaktinde git işin hallolur.

internetten randevu alıp gitmek gerekiyor zaten. evet randevu almazsan hiç bir şekilde işini yapmazlar.