Geleceğim Hakkında Kararsızım
IT ile alakası olmayan bir bölümden mezun oldum. Okulu bırakıp sınava yeniden girmek istedim ancak ailem izin vermedi.
Şu an gördüğüm kadarıyla önümde tek ve mantıklı opsiyon alan dışı yüksek lisans yapmak gibi görünüyor.
Oyun sektörüne ilgiliyim ve daha önce Game Design kursları aldım ve iyi kötü bir oyun tasarlamışlığım var ve kafa patlatmayı sevdiğim bir alan.
Ancak bu oyun tasarımı alanında yüksek lisans yaparsam. Mezun olduğumda iş imkanlarımın kısıtlı olacağını ve bu yüzden sıkıntı çekebileceğimi düşünüyorum. Ayrıca oyun tasarımının yanında tabii ki de oyun geliştirme, sanat tasarımı ve ses dizaynı gibi kalifikasyonlardan en az birini veya birkaçını da eklemem gerek ki bu sektörde iş bulabileyim. O yüzden kabul alacağım yüksek lisans programının da tabii ki bunları içermesi lazım.
Bir diğer seçenek ise yazılım mühendisliği tezsiz yüksek lisansı çünkü araştırdığım kadarıyla mezun olduğum alandan dolayı tezli yüksek lisans yapma imkanım yok ve tezsiz yüksek lisans araştırdığım kadarıyla pek tavsiye edilmiyor. Çok fazla farklı alanlardan gelen öğrenci olduğu için akademisyenlerin fazla bir şey veremediği ve içeriğinin de kısıtlı olduğunu duydum. Bildiğim kadarıyla bilimsel hazırlık programları da olmuyor sanırım.
Bir başka seçenek ise Yönetim Bilişim Sistemleri tezli yüksek lisans yapmak bildiğim kadarıyla işletme ile yazılımı birleştiren bir bölüm. Piyasada iş imkanı açısından ne kadar iyi bir bölüm olduğu hakkında bir fikrim yok. Bu alanda lisans yapmış bir arkadaşım var İstanbul'da ama bir temasım yok malesef. Bildiğim kadarıyla developer olarak çalışıyor abisiyle aynı şirkette.
Sizce eğitim danışmanı vs gibi yerlere mi gitmeliyim bu konuda? Sorun şu ki bu tarz rehberlik servisleri daha çok liselilere veriliyor. Ben ise üniversite mezunuyum birinden yardım almalı mıyım? Yoksa olabildiğince artık kendi yolumu bir şekilde çizmem mi gerekiyor?
Geçtiğimiz sonbahar bana OKB teşhisi kondu ve özellikle kulak çınlaması gibi yan etkileri sebebiyle ilaç kullanma konusunda oldukça çekimserim. OKB'li olup bu başlıkta yazdığım terapilerden fayda gören var mı? Yoksa ilaç oldukça gerekli mi?
OKB Teşhisi Kondu Ne Yapmalıyım?
Doktor Prozac 20 mg yazdı ve tedavi konusunda iki yöntemden bahsetti bunlardan biri ilaç diğeri terapi. Devlet hastanelerinde terapi yapılmadığını söyledi. Belli yerlerden ücretsiz terapi alabilir miyim? Benim takıntım özellikle temizlik üzerine. Sadece ilaç kullanarak bu durumumu düzeltebileceğimi düşünmüyorum. Sadece ilaç kullanarak düzelen var mı?
Daha önce şöyle bir konu açmıştım. Daha öncesinde psikiyatriye gittim ve bana bir faydası olduğunu düşünmüyorum. Doğru düzgün dinleyip anlamadan ilacı yazıp postalıyorlar. Ayrıca tinnitus'tan bir muzdarip kişi olarak ilaçla tedavi olmak istemiyorum. Tinnitus'um daha kötü olsun istemediğimden SSRI ve benzeri psikiyatrik ilaçları kullanmayı pek düşünmüyorum.
OKB ile ilgili bazı psikologların videolarını izledim ve bu duruma Bilişsel davranışçı terapinin iyi geldiğini söylüyorlar. Özellikle OKB'de maruz bırakarak tepki önleme terapisi kullanılıyormuş.
Devlet hastanesindeki psikologlar hastalara terapi uyguluyor mu? Yoksa illa özel bir psikoloğa mı gitmek zorundayız?
Şu an itibariyle ne yapıp ne yapmadığıma dair özellikle temizlik konusunda kendime olan güvenimi tamamen kaybetmiş durumdayım.
Son 4-5 aydır özellikle temizlik ve temiz olmak hayatımın merkezine oturdu ve ne yapacağımı bilmiyorum. Hem özel hem devlette bir psikiyatriste göründüm. Doğru dürüst dinlemeden ilaç yazıp yolluyorlar doğru düzgün dinlemiyorlar. Aktif olarak kullandığım tek psikiyatrik ilacım var o da Zestat 15 mg ve uyumak için kullanıyorum.
Kapı kolları, elektrik düğmeleri pencere kolları vs. şeylere dokunduktan sonra mutlaka ellerimi yıkıyorum.
Asıl sorunum şu ben durduk yere içime pis bir şeye dokundum mu şüphesi düşüyor. Aklıma bir yerlerimi kirlettiğim düşünceleri geliyor ve kendimi temizlememek için ikna ediyorum onlar sadece düşünce diyorum kendimi. Sürekli pis bir şeye dokunup o dokunduğumla dokunduğum her şeyi kirletmekten korkuyorum. Bu kendimi kirlettiğime dair gelen düşüncelerim beni oldukça rahatsız ediyor. Kendime güvenimi yitirdim adeta kendimi kolaçan ediyorum pis bir şeye dokunmamak için. Tuvalet yanından geçerken rahatsız oluyorum ciddi derecede aynı durum dışarda çöpün yanında geçerken de oluyor.
Kırılma noktası bence ben de şu oldu bir noktada artık pis bir şeye dokunduğum için değil pis bir şeye dokunmuş olabilir artık ihtimal üzerine kendimi temizlemeye başladım ki burada artık bu titizlik beni ciddi derecede rahatsız etmeye başladı.
Takıntılarım temizlikle de bitmese de şu an en belirgin görünür takıntım temizlik ne yapacağımı bilmiyorum.
Beni en çok üzen şey ise temizlikle ilgili olsun olmasın her şey den şüphe duymaya başlamam ve bir onay ihtiyacı hissetmem.
Tinnitus'tan muzdarip olduğum için ilaçsız bir şekilde mümkünse tedavi olmak istiyorum ama psikoloğa ya da terapiste gidecek param yok. Şu ana kadar 5-6 kez psikiyatriste gittim onlar bana tanı bile koymadılar en fazla 5 dakika dinleyip gönderdiler.
Olayı kısaca anlatmak gerekirse
iki tane şahıs okulda bana her gördüklerinde laf atıp duruyordu. Sınıfa okula girerken çıkarken tip tip bakıyorlardı. En sonunda yaptıkları beni sınavdan çıkarken takip edip peşimden adeta koşup lafla saldırmak oldu. Beni bariz bir şekilde okulda takip ediyorlardı. Bu şahıslardan tekini dışarda tek yakaladım ve o an ki sinirimle dövdüm. Sonra bunlar iki üç arkadaşını toplayıp bana okulda saldırmaya kalktı ama ben uyanık davranarak okuldaki güvenliklere direk hızlıca gittim ve ardından bunlardan şikayetçi oldum. Bunları okula şikayet ettim. Sonra bu dövdüğüm şahıs beni polise şikayet etti meğerse dayak yediği gün darp raporu almış. Neyse okul sonuna kadar bir şey yapmayıp bu şahıslar okul sonu sadece uzaktan laf attılar. Geçen sene okuldaki son seneleriydi ve mezun olup olmadıklarını bilmiyorum çünkü şikayetimden dolayı ceza almış olma ihtimalleri de var.
Dövdüğüm çocuk benle şartsız uzlaştı neden uzlaştığını bilmiyorum uzlaştırmacının dediğine göre dava sürecini öğrenince uzlaşmaya yanaşmış.
Okul bitti ancak bana böyle kafayı takmış şahsıma takıntılı elemanlar görmemiştim. Hayatımda hiç buna benzer bir şey yaşamadım. Aklımın köşesinde hep şu var. Acaba bu takıntılı şahıslar parayla adam tutup beni indirmeye çalışır ya da benzer yapmaya kalkarlar mı? Bu şahıslarda kendileri bana bir şey yapacak yürek yok zaten ancak dışarda bana kafayı takmış insanların olduğu düşüncesi beni rahatsız ediyor.
Nasıl Sosyal Olacam?
Üniversite bitti memlekete döndüm. Şu an için okul yok iş yok sadece ortaokuldan bir arkadaşım var takıldığım. Yüksek lisansa hazırlanacağım ama yalnız başıma olmak da beni sıkıyor. Nasıl sosyal olabilirim bu durumda?
Yaşadığım şehirde yapayalnız kaldım
Merhaba Konya'da yaşıyorum ve nasıl sosyalleşeceğimi bilmiyorum burda arkadaş edinebileceğim bir ortam okul ve iş gibi bir şey yok. Burdaki eski liseden bir arkadaşıma yazdım ama geri dönmedi. Samimi olduğum birkaç arkadaşım İstanbul'da yaşıyor ve benim İstanbul'da yaşama gibi bir imkanım yok. Onlarla da sürekli Whatsapp vs sosyal medya aracılığı ile iletişim halindeyiz ve benim maalesef İstanbul'a gidip gezme imkanım da olmadı şu stajım dolayısıyla. Yüz yüze yapılan bir arkadaşlığım yok uzun zamandır. Önerileriniz nelerdir?
Okulda Saldırganlardan Nasıl Korunabilirim?
Olayı kısaca anlatmak gerekirse
iki tane şahıs okulda bana her gördüklerinde laf atıp duruyordu. Bu şahıslardan tekini dışarda tek yakaladım ve o an ki sinirimle dövdüm. Sonra bunlar iki üç arkadaşını toplayıp bana okulda saldırmaya kalktı ama ben uyanık davranarak okuldaki güvenliklere direk hızlıca gittim ve ardından bunlardan şikayetçi oldum. Bunları okula şikayet ettim. Sonra bu dövdüğüm şahıs beni polise şikayet etti meğerse dayak yediği gün darp raporu almış. Neyse okul sonuna kadar bir şey yapmayıp bu şahıslar okul sonu sadece uzaktan laf attılar. Bu sene okuldaki son seneleriydi ve mezun olup olmadıklarını bilmiyorum çünkü şikayetimden dolayı ceza almış olma ihtimalleri de var. Okula bana saldırmak için uğrarlar mı onu da bilemem.
Dövdüğüm çocuk benle şartsız uzlaştı neden uzlaştığını bilmiyorum uzlaştırmacının dediğine göre dava sürecini öğrenince uzlaşmaya yanaşmış.
6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna aykırı olarak ateşli silahlarla, mermilerini ve bıçaklarla saldırı ve savunmada kullanılmak üzere özel olarak yapılmış bulunan diğer aletleri, patlayıcı maddeleri kullanmak okuldan atılma sebebi ve mevzuat bunu net belirtmiş.
Sonuç olarak okula herhangi bir savunma aleti (biber gazı vs.) olmadan gitmek zorundayım bu şahıslar okul içinde bana saldırır mı? Bir şey olur sakat kalırım diye korkuyorum. Ya da çok daha büyük dava çıkar diye.
Bu bahsettiğim aletleri 10/7/1953 tarih ve 6136 sayılı Kanun taşınmasını bulundurulmasını ve kullanılmasını yasaklıyor mu? Bu aletler taşınabilir ve nefsi müdafaa için kullanılabilir mi?
Son Giriş: 19 sa. önce
Son Mesaj Zamanı: 3 gün
Mesaj Sayısı: 49
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 124
İkinci El Bölümü Mesajları: 0
Konularının görüntülenme sayısı: 5.949 (Bu ay: 351)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 13 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Konu Dışı