Şimdi Ara

Türkiye de kimse işinden ve çalışma şartlarından memnun değil. (7. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
225
Cevap
10
Favori
17.195
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
431 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bugün de Dünya Kadınlar Günü. Bu günün ortaya çıkışı da aynı konuda çıkan bir isyandı. Merak edenler araştırabilir.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • winwin35 kullanıcısına yanıt
    Kelimelerin yerleri bile doğru



    Bana söylenenler aynısı

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • bugun ulkeyi kim yönetiyorsa sorumlusuda odur

    bu kadar gayet basit birşeyi bile tartışıyorsunuz

    yok yuz yıl önce şöyle olmuş

    yok bin yıl önce savaş çıkmış

    tartışmanız tamamen anlamsız sebebi bugun için ekepe

    diğerleri laf çarpıtma tayyıp kafası boş konuşmalar

    ulkeyi yönetip ağlama sanatında ustadır kendileri

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Sabah 8 aksam 5 calisip aksam ustu 6.20 de eve varip ustune gece vardiyasi olarak gece 4 de is basi(02.45 servis saati ) yapip oglen 1 de cikmam KISKANİLAN ulkemde YASAL ! İnsan gibi calistirilmayan bir ulkede guler yuz beklemek anlayis beklemek ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İdris Usta’yı örnek al kendi işini kur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • bu forumda bir kitle var sanırım konuyu açan arkadaşda bu kitlye dahil, sürekli bu ülkede insanlar şundan memnun değil bundan memnun değil deyip ortalığı kışkırtmaya çalışıyorsunuz. Yapmayın bunu, muhtemelen bu konuları bilinçli açanlar kriptolular, sizlerin gidecek çok ülkesi olur ( almanya, abd gibi ) ama ülkemizin insanlarının gideceği yer yok. Kışkırtmayın insanları, kimse çok şükür aç değil açıkta değil...

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bu memlekette her şey gibi işçilere verilen haklarda yetersiz. (sonra bana beğenmiyorsan git diyenler olacak, hepinizi seviyorum)

    Kiralar olmuş orta düzeyde 800-1000 TL Suriyeli reisler geldi, 1 evde 10 kişi kalanı var adamlara o para koymuyor nasıl olsa devlet baba yardım ediyor her bir bireye.

    TC vatandaşı kendi ülkesinde sığıntı gibi yaşamaya devam ediyor. Teşekkürler her şey için.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Su veren itfaiyenin...

    Herkes hakettiğini kazanıyor merak etmeyin. Özel sektörde asgari ücrete çalışan adamlar maaşlarından memnun değillerse hepsi topluca kazan kaldırsınlar.. En fazla 1 sene aç kalırlar. Sokaklara dökülsün bakalım bu ülkede üç kuruşa çalıştırılanlar. Napacaklar hepsini vatan haini mi ilan edecekler? Seve seve asgari ücretten kesilen vergiyi kaldıracaklar. Sigorta primini düşürecekler. Elektrik, su faturlarından aldıkları %100 vergiden vazgeçecekler. Bunlar olduğu zaman da asgari ücretle ev geçindirebilcekler.

    Ama şükür edersen en azından işim var diye arkana geçip odunu vermeye devam ederler.

    O yüzden üzülmüyorum beter olsunlar..

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Bilgisayar Bağımlısı


    quote:

    Orijinalden alıntı: RancStone


    quote:

    Orijinalden alıntı: Nyanko Sensei

    O halde bu ülkeyi daha iyi bir refah seviyesine getirmek için herkesin mevcut işini en iyi şekilde yapıp bir katma değer üretmeye yönelmesi lazım. Sorunlara odaklanmak sorunu çözmez. Önemli olan çözümleri gündeme getirmek.

    he yav heeee heeeeee



    sen kaliteli veya kalitesiz çooook üreticeksin kazanan dövlet olacak, o para sanamı geri gelicek? TİKSİNİYORUM SENİN GİBİLERDEN



    firsatim olsa..

    Fırsatınız var yeterli tecrübeniz ve bilgi birikiminiz yok. Merak etmeyin ne yazık ki hiçbir zaman olmayacakta ( benimde fırsatım var, tecrübe ve bilgi birikimim yok hiçbir zaman olmayacak ).

    Kaliteli bir şey ürün veya hizmet üreten zaten istediği ülkeye günümüz dünyasında belirli bir seviyeye ulaşan küreselleşme, globalizm akımlarının sayesinde gidebiliyor zaten.

    Büyük harflerle yazdığınız cümle zaten bizim en büyük sorunumuz. Sağcısı, solcusu ve diğer ideolojilerden olanları olarak birbirimizi yiyoruz birbirimize öfke besliyoruz.

    İcat yok, keşif yok, gelişim yok, kendimize ve çevremize saygı - katkı yok denecek kadar az.

    Biz ne zaman toplum olarak Apple, Google, Microsoft, Facebook, Amazon, Intel için orta seviye bir pazar olmaktan çok yüksek nitelikli, nicelikli ürün ve hizmetler üretmeyi seven , benimsemiş bireyler topluluğu kavramına girersek vergi, politik sorunlar o zaman zaten yavaş yavaş yok olmaya başlar.

    Bugün Apple'ın Türkiye'de resmi mağazası var neden çünkü Türkiye'de nispeten ciddi bir satış yakalıyor. Apple'ın Türkiye'de 10 bin kişilik bir ürün - hizmet üretimi, geliştirme tesisi neden yok ? Neden olsun ki Apple'ın beklentilerini karşılayabilecek tecrübe ve beklentilere sahip 10 bin kişiye sahip miyiz?

    Bu diğer şirketler içinde geçerlidir. Abd şirketleri, Hindistan'da takır takır yatırım yapıp Hindistan'ı büyük devletlerin acımasız siyasi politikalarına karşı çelik bir zırh ile koruyorlarken neden biz bu zırhı giyemiyoruz hiç düşünüyor muyuz?

    Eğitimin, gelişimin, nitelik - nicelik gelişimlerinin olmadığı yerde kaos olur. Irak'ta Intel'in , Microsoft'un 10 binlerce mühendisi olsaydı Irak'lıların eşleri ölüm, işkence, tecavüz ve tacizlere maruz kalırlar mıydı?

    ( Dip not: Hiçbir siyasi partinin taraftarı değilim. )

    Bravo, 2 mesajınıza da katılıyorum.
    Bu memlekette en büyük işkolları: servis/araç şoförü, güvenlik görevlisi, kapıcı, çaycı, kurye, temizlikçi, zincir mağazada servis personeli, inşaat işçisi vs. özetle vasıfsız işçi.
    Karşılaştırma yapmak gerkirse:
    IBM Türkiye 1938'de kuruldu. Herhalde kadrosunda bugün 500 personeli ya vardır ya yoktur.
    IBM Hindistan 1992'de açıldı (Ondan önce sosyalist rejim sebebiyle ülkeden çıkmıştı). 2000 yılında 5 bin personeli vardı. 2010 yılında 130 bini geçti.
    Şu an onbinlerce uzmanı, mühendisi var ve dünyanın her yerine hizmet veriyor.

    Şimdi buna da bahane bulacaklar yok o ülkede söyle böyle diye ama o şirkette 13+ yıl çalıştım. Neticede ülkemiz ile karşılaştırılamayacak kadar büyük bir genç nüfus yetişip teknoloji sektörüne adım atıyor.
    Tamam bazı kariyerine yeni başlayanlar çok zayıf ama tecrübe kazandıkça çok iyi uzmanlar da yetişiyor.

    Şimdi foruma bakıyorum da herkes teknoloji üretmekten falan bahsediyor ama acaba kimler gerçekten kendini geliştiriyor? Bizde teknolojiden anlamak demek ancak teknolojiyi tüketmek demek. Cep telefonu ile foto çekip yüklemek demek.
    Kaç kişi bu forumda hayatında herhangi bir aplikasyon yazdı acaba?
    Kaç kişi dil öğreniyor, yabancı yayınları okuyor? Kim kendi çabasıyla kariyerini geliştiyor?
    Bir de hep çevreden/şirketten/devletten medet umuluyor.

    Kariyer denen şeyi kişinin kendi yaratır.
    Mesela ben zamanında Proje Yönetimi sertifikası (P.M.P.) almak için kendim çabalayıp 450 dolar sınav ücretini kendi cebimden ödedim.
    Şimdi Azure ve AWG Cloud sertifikasyon eğitim ve sınavlarına hazırlanıyorum. 41 yaşımda hala bildiklerimin üzerine bir şey koymaya çalışıyorum.

    Şu anda bulunduğunuz yerden memnun değilseniz biraz da bunun sebebi sizler değil misiniz?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi schavelle -- 8 Mart 2018; 16:42:41 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • Yıllardır süre gelen bir durum bu, son zamnalarda ortaya çıkmış birşey değil ki
    3. dünya ülkesi olmaktan ileri gidemiyoruz-götürtmüyorlar

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Her zaman Söylerim

    "Para kazanmaya başladığımdan beri borç ödüyorum"

    Abi para kazanmazken hayat daha iyidi lan bune böyle. Bİ insanın daha "24" yaşında bu kadar borcu olur mu ya.

    Tahminen 22-23 Bin Lira KYK borcum
    35 Bin TL de araba için çektiğim kredi borcum var.

    Evet birisi okulumda beni rahat ettirdi diğeride genç yaşımda sahip olmak istediğim birşey için çektiğim bi krediydi.

    Olmasada olur muydu olurdu. Ama niye olmasın. Zaten hep birdaha gelecez dünyaya lafı yüzünden bütçemi çok zor durumlara sokuyorum. İnşallah bir daha gelmiyoruzdur.

    Sonuç olarak KYK yı ödemiyorum hiç. 1000 TL taşıt kredisi ödüyorum her ay. MTV benzin şu bu bana kalan ayda 400 TL . Bereket versin 400 TL ile yaşayıp gidiyorum. İşimdende memnunum lan. Yol param yok yemek param yok. Aldığım tüm para bana kalıyor. İstanbula işe gidip 3500 TL maaş alan arkadaşımdan daha cok apra kalıyor cebime.


    Sonuç olarak ben yatırımımı araç üzerine yapıyorum. Kendi iş yeri açma düşüncemde var. Aracımı satıp direk nakite çevirebileceğim bir lüksüm benim için. Çünkü ben kendimi biliyorum para biriktiremem ben. O yüzden bi şekilde bu düzen devam edicek. Kredi bitince hala kafamdaki iş şartları oluşmazssa 30 daha çekip arabayı yenileyeceğim tekrar borca girip elimdeki nakite çevirebileceğim ürünün üzerine koymuş olacağım.

    Belkide ülkemizin tek yararı bu aldığın aracın fiyatı bi anda düşmüyor. 3 Sene sonrada bu araç en kötü 5 bin tl zararla satarım. Oda en kötü ihtimal böyle giderse ben aldığımdan daha pahalıyada satarımda



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Uza -00- -- 8 Mart 2018; 17:3:50 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: asmarena6

    Her zaman Söylerim

    "Para kazanmaya başladığımdan beri borç ödüyorum"

    Abi para kazanmazken hayat daha iyidi lan bune böyle. Bİ insanın daha "24" yaşında bu kadar borcu olur mu ya.

    Tahminen 22-23 Bin Lira KYK borcum
    35 Bin TL de araba için çektiğim kredi borcum var.

    Evet birisi okulumda beni rahat ettirdi diğeride genç yaşımda sahip olmak istediğim birşey için çektiğim bi krediydi.

    Olmasada olur muydu olurdu. Ama niye olmasın. Zaten hep birdaha gelecez dünyaya lafı yüzünden bütçemi çok zor durumlara sokuyorum. İnşallah bir daha gelmiyoruzdur.

    Sonuç olarak KYK yı ödemiyorum hiç. 1000 TL taşıt kredisi ödüyorum her ay. MTV benzin şu bu bana kalan ayda 400 TL . Bereket versin 400 TL ile yaşayıp gidiyorum. İşimdende memnunum lan. Yol param yok yemek param yok. Aldığım tüm para bana kalıyor. İstanbula işe gidip 3500 TL maaş alan arkadaşımdan daha cok apra kalıyor cebime.


    Sonuç olarak ben yatırımımı araç üzerine yapıyorum. Kendi iş yeri açma düşüncemde var. Aracımı satıp direk nakite çevirebileceğim bir lüksüm benim için. Çünkü ben kendimi biliyorum para biriktiremem ben. O yüzden bi şekilde bu düzen devam edicek. Kredi bitince hala kafamdaki iş şartları oluşmazssa 30 daha çekip arabayı yenileyeceğim tekrar borca girip elimdeki nakite çevirebileceğim ürünün üzerine koymuş olacağım.

    Belkide ülkemizin tek yararı bu aldığın aracın fiyatı bi anda düşmüyor. 3 Sene sonrada bu araç en kötü 5 bin tl zararla satarım. Oda en kötü ihtimal böyle giderse ben aldığımdan daha pahalıyada satarımda

    Bankaların en sevdiği müşteri tipi.
    Araç kredisi için yılda %18-20 arası sonsuza kadar faiz alacak bu mantıkla...
    KK için biraz bekleyip ceza faiz vs. iyice kabardığında avukat aracılığıyla topluca alacak ya kendisinden, ya ailesi/sevdikleri kapatacak ya da arabaya el koyacak...
    Kendisine sorsan yatırım yapıyor.

    Bu foruma bayılıyorum belgesel gibi :)

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • TEK ÇARE ÜRETMEK DISARI SATMAK ÜLKEMİZ TARIM GIDA HAYVANCILIK İÇİN ÇOK MÜSAİT ÜRETİP İMAL EDİP İHRACAAT YAPMAK HERŞEYI YAVAŞ YAVAŞ DÜZELTİR

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben memnunum çünkü işim yok kappa

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • schavelle S kullanıcısına yanıt
    İstediğim hayatın en azından ufak bir kısmını yaşıyorum. Evet bankalara fazla faiz vererekte yatırım yapıyorum.

    Köle gibi çalışıp akşam eve gelince koltuğa yığılmaya devam edin. En azından köle gibi çalışmamın bir amacı var. Biriktirin bakalım paraları. 20-25 yaşında heves ettiğiniz şeyleri 50-60 yaşında alınca zevk aldığınızda görüşelim tekrar.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 4Marilyn

    İdris Usta’yı örnek al kendi işini kur.

    Köpek moku toplama işinde iyi para var diyor!

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: schavelle


    quote:

    Orijinalden alıntı: Bilgisayar Bağımlısı


    quote:

    Orijinalden alıntı: RancStone


    quote:

    Orijinalden alıntı: Nyanko Sensei

    O halde bu ülkeyi daha iyi bir refah seviyesine getirmek için herkesin mevcut işini en iyi şekilde yapıp bir katma değer üretmeye yönelmesi lazım. Sorunlara odaklanmak sorunu çözmez. Önemli olan çözümleri gündeme getirmek.

    he yav heeee heeeeee



    sen kaliteli veya kalitesiz çooook üreticeksin kazanan dövlet olacak, o para sanamı geri gelicek? TİKSİNİYORUM SENİN GİBİLERDEN



    firsatim olsa..

    Fırsatınız var yeterli tecrübeniz ve bilgi birikiminiz yok. Merak etmeyin ne yazık ki hiçbir zaman olmayacakta ( benimde fırsatım var, tecrübe ve bilgi birikimim yok hiçbir zaman olmayacak ).

    Kaliteli bir şey ürün veya hizmet üreten zaten istediği ülkeye günümüz dünyasında belirli bir seviyeye ulaşan küreselleşme, globalizm akımlarının sayesinde gidebiliyor zaten.

    Büyük harflerle yazdığınız cümle zaten bizim en büyük sorunumuz. Sağcısı, solcusu ve diğer ideolojilerden olanları olarak birbirimizi yiyoruz birbirimize öfke besliyoruz.

    İcat yok, keşif yok, gelişim yok, kendimize ve çevremize saygı - katkı yok denecek kadar az.

    Biz ne zaman toplum olarak Apple, Google, Microsoft, Facebook, Amazon, Intel için orta seviye bir pazar olmaktan çok yüksek nitelikli, nicelikli ürün ve hizmetler üretmeyi seven , benimsemiş bireyler topluluğu kavramına girersek vergi, politik sorunlar o zaman zaten yavaş yavaş yok olmaya başlar.

    Bugün Apple'ın Türkiye'de resmi mağazası var neden çünkü Türkiye'de nispeten ciddi bir satış yakalıyor. Apple'ın Türkiye'de 10 bin kişilik bir ürün - hizmet üretimi, geliştirme tesisi neden yok ? Neden olsun ki Apple'ın beklentilerini karşılayabilecek tecrübe ve beklentilere sahip 10 bin kişiye sahip miyiz?

    Bu diğer şirketler içinde geçerlidir. Abd şirketleri, Hindistan'da takır takır yatırım yapıp Hindistan'ı büyük devletlerin acımasız siyasi politikalarına karşı çelik bir zırh ile koruyorlarken neden biz bu zırhı giyemiyoruz hiç düşünüyor muyuz?

    Eğitimin, gelişimin, nitelik - nicelik gelişimlerinin olmadığı yerde kaos olur. Irak'ta Intel'in , Microsoft'un 10 binlerce mühendisi olsaydı Irak'lıların eşleri ölüm, işkence, tecavüz ve tacizlere maruz kalırlar mıydı?

    ( Dip not: Hiçbir siyasi partinin taraftarı değilim. )

    Bravo, 2 mesajınıza da katılıyorum.
    Bu memlekette en büyük işkolları: servis/araç şoförü, güvenlik görevlisi, kapıcı, çaycı, kurye, temizlikçi, zincir mağazada servis personeli, inşaat işçisi vs. özetle vasıfsız işçi.
    Karşılaştırma yapmak gerkirse:
    IBM Türkiye 1938'de kuruldu. Herhalde kadrosunda bugün 500 personeli ya vardır ya yoktur.
    IBM Hindistan 1992'de açıldı (Ondan önce sosyalist rejim sebebiyle ülkeden çıkmıştı). 2000 yılında 5 bin personeli vardı. 2010 yılında 130 bini geçti.
    Şu an onbinlerce uzmanı, mühendisi var ve dünyanın her yerine hizmet veriyor.

    Şimdi buna da bahane bulacaklar yok o ülkede söyle böyle diye ama o şirkette 13+ yıl çalıştım. Neticede ülkemiz ile karşılaştırılamayacak kadar büyük bir genç nüfus yetişip teknoloji sektörüne adım atıyor.
    Tamam bazı kariyerine yeni başlayanlar çok zayıf ama tecrübe kazandıkça çok iyi uzmanlar da yetişiyor.

    Şimdi foruma bakıyorum da herkes teknoloji üretmekten falan bahsediyor ama acaba kimler gerçekten kendini geliştiriyor? Bizde teknolojiden anlamak demek ancak teknolojiyi tüketmek demek. Cep telefonu ile foto çekip yüklemek demek.
    Kaç kişi bu forumda hayatında herhangi bir aplikasyon yazdı acaba?
    Kaç kişi dil öğreniyor, yabancı yayınları okuyor? Kim kendi çabasıyla kariyerini geliştiyor?
    Bir de hep çevreden/şirketten/devletten medet umuluyor.

    Kariyer denen şeyi kişinin kendi yaratır.
    Mesela ben zamanında Proje Yönetimi sertifikası (P.M.P.) almak için kendim çabalayıp 450 dolar sınav ücretini kendi cebimden ödedim.
    Şimdi Azure ve AWG Cloud sertifikasyon eğitim ve sınavlarına hazırlanıyorum. 41 yaşımda hala bildiklerimin üzerine bir şey koymaya çalışıyorum.

    Şu anda bulunduğunuz yerden memnun değilseniz biraz da bunun sebebi sizler değil misiniz?

    Teşekkür ederim, bende size katılıyorum.

    Bizde ne yazık ki, ilk hedef kolay bir şekilde yüksek kazanç ve kovulamama garantisi. İkinci bir sorun hemen hemen her meslekte mesleğin nitelik ve nicelik olarak faydasını, işlevselliğini azaltıyoruz.

    Saydığınız meslek türleri esasında vasıfsızlık faaliyeti değiller. Her biri birer meslek. Fakat bizde o kadar amaçsız ve ekstra katkılar, gelişimler olmadan sürekli olarak çok kişi tarafından gerçekleştirildiğinden işte siz bu meslekler vasıfsızlık mesleği diyebiliyorsunuz rahatça. Kasaplık normal şartlar altında ne kadar gerekli bir meslek? Et kesmek veya pişirmek artık elektronik ortamda gayette güzel yapılabilir fakat doğru pazarlama ve mesleki hamleler birleştirildiğinde işte Nusret gibi biri çıkıyor ve tüm dünya vatandaşlarından milyon dolarlar kazanıyor.

    İhtiyaç, gereklilik, fayda açısından Nusret bey, işi bıraksa müşterileri ciddi bir kayba uğramaz benzer şekilde hem eti güzel pişiren hemde pazarlamasını iyi yapabilen başka bir kişi ünlenir popülerleşir veya zaten popüler olan o kişiye daha fazla yönelirler fakat pazarlama başarısı ile elde ettiği ekonomik gelir hem kendisi için hem bizim ülkemiz için inanılmaz bir başarı. ( Not: Nusret Beyi küçümsemiyorum aksine gerçekleştirdiği inanılmaz bir başarı kendisine tebriklerimi ve teşekkürlerimi iletiyorum )

    Biz bir aradayken inanılmaz verimsiz bir toplumuz. Bizim yabancılarla hayat amacı, teknoloji, eğitim konusunda en azından bize göre nispeten başarılı insanlar iç içe yaşamamız lazım. Dediğiniz gibi bizde teknolojiden anlamak teknolojiyi tüketebilmek ne yazık ki



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bilgisayar Bağımlısı -- 8 Mart 2018; 18:15:42 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >




  • Harbiden çok mutsuzum yaaa

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Yorumların öne çıkanlarını okuyunca bunu yazmak istedim herkes Avrupa’yı örnek vermiş ama düşünmüyor Avrupa bu şartları nasıl sağlamış.



    Emperyalist düzen dediğimiz (bence emperyalizm bile daha iyidir bu modern kolelik sistemi) bu zaten alt tabaka sömürülür. Yani insan olarak değil ülke olarak düşünün ne kadar güçlü bir ülke iseniz aslında o kadar da sömürücüsünüz. Avrupa nin ne olduğunu hepimiz biliyoruz kimse kendini kandırmasın bu insanlar bu düzen için hiç çekinmeden öldürür, yakar, yıkar. Zaten çok yakın bir tarihte resmî olarak yapıyorlardı bu insan ticareti sömürge vs vs. Bence hala yapıyorlar da işte artık sistem değişik hepsi özgürlükçü geçiniyor ama durum ortada maalesef.



    Biz de bizden küçük ülkelere yatırım yapıyoruz biz de onlarla ticaret yaparak onları sömürmek istiyoruz ama elimizden gelen malum :)



    Yani değişmesi gereken Türkiye değil dünya. Dünyanın değişmesi için de önce kendimiz değişmeliyiz.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ben memnum. Lakin bana hiç bir şey bilmediğim bir iş verildi. Ve bunu sen yapacaksın denildi. 13 gün içerisinde bitirilmesi gerek. 13 gün benim için o işin halledilmesi için çok kısa bir süre. Fakat yine de memnunum işimden. Şu an bir şey bilmesem bile bir şeyler öğreniyorum. İşime yarayacak şeyler. Fakat halen daha tedirginim, o işin bitmesi konusunda. Hayırlısı bakalım. Allah herkese severek yapacağı, güzel paralar kazandıracak bir iş nasip etsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tomb.raider -- 8 Mart 2018; 18:37:38 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 56789
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.