< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi parezer -- 9 Aralık 2023; 20:44:18 > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi parezer -- 9 Aralık 2023; 20:44:18 > |
Farklı bir açıdan bakacağım. Ülkeye bak çay demle arkadaş. Maliye yani devlet yaklaşık 2 araç bedelini cebe indiriyor ama 1 araca 3 araç parası veren kişi haklı davası için 2 - 3 sene stres ve mahrumiyet içinde geçmesi beklenen bir hukuki sürece mahkum ediliyor. Devlet bekle diyor. Hakkını hemen alamazsın, beni bağlamaz, git yargıda sürün diyor. 2 araç parası bana verdin oysa ki demiyor. Vatandaşı koruması bir yana buna karşı bir kolaylık bile sağlamıyor. Böyle rezil bir anlayış, haksızlık başka ülkede olamaz.
|
Bu adamı banlamanız için illa bizim annemize falan mı küfür etmesi lazım ?
BAN Mueson |
O adam kaç defa sınırsız banlandı, nasıl olduysa geri geldi.
Ben 12 yıllık üyeliğimi bunun gibilerle tartıştığım için isteyerek sildirdim, 3-4 ay sonra tekrar kaldığım yerden başlayayım dedim. Olmaz dediler. Burası da böyle bir forum işte :) Bu arada konu sahibine de kolaylıklar dilerim. Premium bir aracın bu tarz durumlarda bayisi etkisiz kalmamalı |
Canım benim sen bunu ejderhanın bilmem neresini yiyenlere söylesene adam alt tarafı araba almış belki evini satıp aldı belki miras kaldı seni ne ilgilendiriyor
|
Edit: 11.10.2018 - konu sahibi arkadaş motor değişim işlemi için vekalet vererek maalesef hukuki açıdan çok dezavantajlı duruma düşmüş, o vekaleti hiç vermeyecekti. büyük ihtimalle dava aleyhine sonuçlanacak.
Başımdan çok benzeri bir durum geçtiği için bir kaç söz etmek isterim. Öncelikle çok geçmiş olsun. Muadil araç veya bedel iadesi talebinizde sonuna kadar haklısınız, dirençli ve ısrarlı olun. Volvo’nun genel merkezine ve Türkiye bürosuna mutlaka detaylıca durumu bildirin. Sandık motor takılmasına sadece değer kaybı açısından itiraz etmeyin. Motorun araca montajının servis tarafından yapılacağını ve hiçbir servisin fabrika seviyesinde montaj yapamayacağını da aklınızdan çıkarmayın. Araçta tamir istemediğinizi servise yazılı olarak bildirin ve hiçbir evrakı imzalamayın. Kolay gelsin. |
Bu tür yorumlar insanları yanıltıyor, bu kadar net konuşmak için işin uzmanı olmak gerek. Ben işin uzmanı olan avukattan bilgi aldım, araç değişim kararı çıkar. Benim olayla birebir en az 5 tane yargıtay kararı avukatın elinde var, hepsini okudum. Volvo bile davayı kazanmazsınız demiyor, dava 3 yıl sürer, 3 yılın sonunda aynı araç elimizde olmayacağı için parasını öderiz en fazla diyor. Dava uzun sürer diye beni vazgeçirmeye çalısıyor, onlar davanın neticesini zaten biliyor.
|
Bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum ama motor ya da şanzıman arızasında komple yeni araçta diretilmesi bana yanlış geliyor.
Tamam, çok yüksek bir meblağa alınmış arabanın tamirli olması içinize sinmeyebilir ama motor dediğiniz araca civatalarla, kablolarla ve borularla bağlı bir ünite. Motor başlı başına bir ünite, motorunda olan arızadan dolayı komple araba değiştirmek yerine motorun serviste değişmesi ve yeni motora da garanti verilmesi bence makul bir çözüm. Eğer motordan kaynaklı tekrar bir arıza çıkarsa o zaman yeni araçta diretmek lazım. Şahsen düşüncenizi anlıyorum ama motor değişimi bence kabul edilebilirdi. Sonuçta sıfır sandık motor monte edilecek, rektefiye v.b yapılmayacak. Belki de ben yanlış düşünüyorumdur ama aynısı başıma gelse, yetkili servis tamamen sıfır ve sandık motor takacağını ve o motora da aynı süre garanti vereceğini (Mesela araç 2 yıl 50 bin kilometre garantili, olay 30 bin kilometrede 1,5 sene sonra oluyor, yeni takılan motor ile motorun garantisi 3,5 yıl 80 bin kilometreye kadar geçerli olacaksa) beyan ettiğinde ben motor değişimini kabul ederdim. Hem bu süreçte ikame araçla araçsız kalmamış olacağım hem de kendi arabama binmeye devam edeceğim. Ha ama ikame araç için 50 bin lira fark istemeleri sogyunculuk olmuş. Orada fark istemeden size ikame aracı değişim yapmaları gerekirdi. Her araçta fabrikadan hatalı parça çıkabilir. Sonuçta bu araçların her birisi test edilmiyor, öyle olsa sıfır araç olmaz. En azından 20-30 bin kilometre yapmış ve rüştünü ispatlamış -temizliğinden emin olduğunuz- bir araç sıfır araçtan daha güvenilirdir. |
Öncelikle geçmiş olsun. Umarım hak ettiklerinizi kat be kat alırsınız (ya da istediklerinizi)
Sonra da herkesi tek tek tebrik ederdim ama aşağı doğru gittikçe maalesef sinirlerim bozuldu. Bilmem kaçıncı sayfada aynı sarmal cevap ve iftiraları okumaktan sıkılınca direkt cevaba geçtim. Şimdi zaten üretici olmayı 2013'ten beri bıraktık ülkecek neredeyse. Tüketici sıfatımızla yola devam ediyoruz. Evrimleşme bazı durumlarda bunu gerektiriyor. Tabi kendi ölçeklerinizde kalmak kaydı ile. Arıza ile Gizli ayıp arasındaki farkı bilmeyen en az 100 yorum gördüm!!! Bir de arkadaşa yok efendim nereden buldun parayı, o kadar araba almışsın sana koyar mı? O bu şu! Sanane kardeşim. Parasını sen mi verdin borcunu sen mi ödedin de hesap sorma hakkı sende. Her neyse; ülkenin gelişmişlik seviyesini sadece satın alınabilen malla ölçmeye devam ettiğiniz sürece yapacak bir şey yok. Ülkelerin gelişmişlik seviyeleri adliyelerinde az dava olması, eğer davaya konu olan bir durum var ise de en hızlı ve doğru şekilde adaletin dağıtılması şeklinde olmalıdır. (Ki bizim ülkede basit alım satım ya da itlaf davası sayılacak bir mal davası 3 yıl öngörülüyorsa zaten sorun burada oluyor) En basitinden basit örnek vereyim! Arkadaşı yolda görsem tanımam; nickini bile hatırlamıyorum bunları yazarken. Kişiye tanınmış haklarını kullanmak istedi diye adama bir sövmediğiniz kalmış. Birincisi Volvocar Turkey olarak yani İsveç merkezli firmanın Türkiye şubesi olarak araçlar ithal ediliyor. Yetkili servis kısmı ayrı. Burada bu iş öyle ya da böyle Volvocar Turkey Ltd Şti'yi bağlar. İkincisi ayıp şöyle olur. Size Showroom'da direksiyonlu bir araç gösterdiler. Teslimde direksiyon yok ve siz bu malı imza atıp teslim aldınız, ama sonra servise gittiniz direksiyon eksik diye! Bariz görünen bir hata. Ancak motorun içindeki durumu, pistonların açılarını ya da çalışırken maruz kaldıklarınızı sırf merakınızdan doğru mu her şey diye açıp baksanız, yetkisiz müdahaleden garanti dışı bırakırsınız. Yani gizli ayıp, müşterinin kumanda ve müdahale edemediği operasyon ve kapalı devre çalışan ya da müdahale yetkisi verilmemiş parçalar için gayet iyidir. Aynı sıfır diye satılıp çekiciden indirken sürtülüp, serviste boyanıp showroomda satılan araçlarla aynı. Ben elimde sıfır araç alırken boya kalınlığı ölçmek zorunda değilim. Ha bizim ülkede kaktırmak çok meşhur olduğu için teslim alırken fayda sağlar yalan diyemem. Üç kağıtçı çok bizim ülkede. Üçüncüsü bu durumda kişinin istediği şeyi sorgulamak da benim işim değil. Neden mi? Hukuk yolu ile hakkını aramaya karar vermiş. Ha olur kazanır kaybeder ayrı konu. Mahkeme bir şekilde doğru işlemeli ve haklı ile haksızı aramalı. Ama ülkede razı olmak gibi bir genel kavram olduğu için, motor sıfırlanmış olur ne var yani diyen var. Saygı duyarım. Bazı arkadaşlar da bende de aynısı oldu motoru aldım yürüdüm gittim diyor. Hepsi hayrını görsün. Adamı bir dövmediğiniz kaldı. Değiştirilsin, para kaybedersin, sürünürsün, ne gerek var. Forumda hiç büyük harflerle bu kadar uzun yazmadım ama GEREK VAR KARDEŞİM, HEM DE ÇOK! Çünkü hakkını mevzuatın kendine verdiği sınırlar içerisinde aramak isteyene, SALAK gözüyle bakmayı bırakmadığınız sürece var kardeşim. Dava kazanmak kadar kaybetmek de bir erdem. Zaferi hak etmeyi, yenilgiyi hazmetmeyi öğrenmek gerek. Ama konu olan itlaf gerçekten şüphe uyandırmayacak şekilde mahkemede kapatıldığı varsayılarak. 2007'den beri kendi üzerime ruhsatlı araçlar kullandım o kadar çok saçma sapan şeyler oldu ki servislerde bir tanesinde artık (sakin bir adamımdır) beni bile çileden çıkarttılar. Servis müdürü sırıtarak mahkemeye gitsen nolcak ki gibi cümleyi kurmayı kendine hak biliyordu. Burnundan getirdim o adamların sonra ayrı. Analarından emdikleri sütü burunlarından geldi. O artist artist ne olacak diyen vatandaşlar, onay verirseniz işlemi tamamlayacağız yok derseniz bir daha yapacağız siz oldu diyene kadar, araçla alıp aracı gösterip işyerime geri bırakıyorlardı. Olayın marka ile alakası yok bu arada. Arkadaş inanılmaz para verip, Bugatti veyron için aynı arızayı anlatsa ne diyecektiniz, Türkiyede zaten 1-2 tane dünyada 100lerce var mı? Para vermiş ve malı almış. Sahiplikten kaynaklı tüm haklar onda. İster Renault gibi 100000'lerce satsın ya da yılda 300-500 adet satsın ne fark eder? Alım da, satım da, satış sonrası da bizim ülkede mevzuat ile düzenlenmiş. Yazılı kanunu yönetmelikleri var. Alan da, satan da, bakımını yapan da bu kurallara uymak zorunda!!! Şunu kabul ederim, 1.000.000 adet üretilmiş (milyonda bir hata ile çalışan bir fabrika düşünün) o bir hatalı civara benim aracıma takılmış olabilir. Bunu asla sorun etmem. Ben de ticaret ile uğraşıyorum. Hata, ve eksik her iş kolunda vardır. İlgili kişi kuruma bu arızalı dedikten sonra yok sen bozmuşsun demedikten sonra sorun çıkartmam. Anlayışla kanunun verdiği haklar olan değişim, onarım, ayıp kadar iade ya da değişim. Hatanın ürünün tamamına olan etkisine göre değişik taleplerde bulunmak benim elimde. Arkadaşın sorununu sanki sağ kapı cam açma kapama düğmesi arızası gibi ele almışsınız. Motor aracın kalbidir. Bizim ülkede otoparkta kapınıza diğer aracın kapısı dokunduruyor hem gamze hem de boya kalkıyor ama kimse boyatmaktan yana değil. Neden değer kaybı! Aynısı bu araç için de geçerli. Motoru serviste değiştirip alsa, satarken geçecek diyalog, motor arızası yüzünden serviste değişti. E abi önden kime çarptın, kaportacı da maşallah iyi iş çıkarmış orijinal gibi, arabaya x kadar vereyim kazalı bu! Demek kaza motora kadar girdi ha, çok geçmiş olsun abi ama indirmezsen almam bu arabayı. Neden uğraşsın? hiçbir firma zarar etmek istemez; ama bizim ülkede firma ne kadar yabancı da olsa çalışanlar Türk mantığında iş yaptığı için bu itlaflar çıkıyor. (Konu dışına çıkayım) Servis ve satış sonrası destek konusunda ciddi ödüller ve takdir kazanmış olan Apple Türkiye ayağını açtıktan sonra yıl 2019 tam Türklük göstererek yetkisiz müdahale deyip insanları mağdur eder seviyeye geldi. Ki misli değişimin en sevdiğim yanını yakın geçmişte yaşattılar. Araba ya da telefon ikisi de maldır. Örneği anlatayım. Olay arkadaşınki ile aynı! Mal bedellerine takılmayın lütfen. Hak talep etmek 1 kuruşluk mal için de milyonluk mal için de aynıdır. 6S 16 GB telefon mevcuttu ve malum hatalı pilden dolayı değişim programı başlattılar. (Ben sorun için gitmedin servise) kontrol ettim; hatalı seri pil benim cihazda var. Servise gittim aldılar telefonu (sadece pil değişecek) sabırla 20 iş gününü bekliyorum. 22 iş günü oldu, müşteri hizmetlerine telefon ettim. Onarım sürem geçti; telefon serviste diğer aksesuarları size nasıl göndereyim diye sordum direkt. Afalladılar önce ama yasal sürede sorunu gidermediklerini ve fatura bedelimi geri istediğimi söyledim. Önce nasıl yani falan derken, çıkacak yerleri kalmadı. Biz size işte falan derken; fatura bedelimi geri verin ben onu alıp gene sizin malınızı alacağım 6S parası o tarihte 7 ediyordu. Paramı iade edin ya da 7 gönderin dedim. O şekilde yapmalarım ama hata bizde size 6S 32 GB verelim ve garanti sürenizi 24 ay olarak tekrar başlatalım dediler. Sulh bu. Ama servisin ya da Volvonun önerdiği ikinci el aracı verelim ama şu kadar para ile demek zaten sulh değil. Şark kurnazlığı. Şimdi motoru kabul edip değiştirseniz, o motorun bedeli ve işçilik kadar para iadesi alacaksınız bu bir artı hane. Kim verecek ne servis ne de kişi Volvo fabrikaya gider bu fatura. Volvo Türkiye aracı geri alsa, 12000Km'deki aracı verse ve motoru yenileyip satsa, sorun olarak kendi aralarında bitecek işi yorgunu yokuşa sürmek olayına getirmişler. Arkadaşın hakkı saklıdır ve umarım en kısa süre içerisinde hakkını alır. Motoru kabul ederimci arkadaşlar da dişinizde tırnağınızdan, keyif için harcayacağınız paradan arttırıp aldığınız malın "Hallederiz abi, sıkının yok abi, sıfırını taktık mı yürür gider abi" ci servisler tarafından gasp edilmesine müsade etmediğiniz sürece, emsal olaylar arttıkça kendileri size ver arabayı mahkeme falan uğraşma haklısın al şunu bunu diye yapmaya başlar ama benzer olayların 1000'de birince dava açan kişiye uzaylı muamelesi yapmayı önce siz bırakın, siz de açın! Konunun başında dediğim gibi; gelişmiş ülkelerde dava sayısı azdır. Çünkü gizli ayıp net tanımlıdır, hakimin işi kolaydır, bilirkişi güvenilir ve ehildir, taraflı bir rapor gelmez. Servis ve teknisyenler de bunu en az bilir kişi kadar bilir ve sonucun ne olacağı açıktır. Hızlıca sulh olur. Umarım bir gün canım ülkemde de abi ne gerek var mahkeme falan bu hak senin al güle güle harca kullan diyen dürüst ticaret yanlısı insanların artması dileği ile. Okuyan herkese çok teşekkürler. |
firmanın kesinlikle 0 araç verme durumu yok her zama ki gibi burda esip gürlemeler en sonunda volvo allah cezanı versin diyip motoru değiştirip binmek.
değer kaybı olacağı konusunda haklısınız ama burda volvonun suçu yok. avrupa da amerika da böyle bir değer kaybı konusu olamaz. garantiden motor değişir bitti gitti |
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi entigin -- 11 Ekim 2018; 14:15:35 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi TheCaliph_ -- 20 Eylül 2018; 19:3:42 > |
|
|