Apartmanda Gürültü Sorunu / Türkiye'nin Özeti Üst K*mşum (16. sayfa)

Avrupada da yaparsin en ufak fikrin yok. Ne saniyorsun avrupadaki cocuklar evde ellerini cicek yapip oturuyor mu sadece? Bilgin yok bu konuda olsaydi bunu demezdin. Kanunlar cercevesinde orada da ayni sey yasaniyor.

Yani dedigim gibi. Tek yaptiginiz buradan haykirislarda bulunmak. Baska bir sey yapamazsiniz cunku gece saatleri disinda kanunen buna bir hakkiniz yok. O yuzden burada birbirinizin sirtini sivazliyorsunuz.

Hala kanunen hakkınız yok diyor hahahahaha. Kanunlar var, uygulanmıyor. Papağan gibi aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorsun. Sen burada herkesin sövdüğü gürültülü komşusun. Gürültülü olduğun için başkasından rahatsız olmuyorsun bir de olana laf ediyorsun. Senin sırtını iyi sıvazlamış birileri belli, başka yerlerini de sıvazlamışlar ki böyle karakter yoksunu biri olmuşsun. Kanunda yasak olmasa adam da öldürürsün hırsızlık da yaparsın ha? Soran olursa kanunda böyle bir yasak yok dersin. Belki de yapıyorsundur zaten bilemedim şimdi.

Ya zaten evin dışında ayakkabı yada terlik bulunduran bir apartmanda medeniyet beklemeyin.

Eski evde üst komşu, günde 28 kere mobilyaların yerini değiştiriyordu. Taşındık ve kurtulduk. Şimdi ise komşular daha kibar insanlar ama onlarda da kapıda konuşma hastalığı var. Misafir gelmiş, 4-5 saat evde oturmuşsunuz. Sonrasında kapıda 20-30 dakika daha konuşacak neyiniz kalmış olabilir.

+ Gelecek sefer siz bize gelin.

- Olmaz siz gelin.

+ Ee geldik ya! (Gülüşmeler)

Yazın haliyle pencere açık yatıyorum. Sokakta anıran mı dersin, pencereye çıkıp telefonda kavga eden mi dersin, gün aydınlanınca kargası mı dersin, 5 dakikada bir geçen tren mi dersin...Sokağa çıkarım minibüs kornasından kulak kalmaz, daha yeşil ışık yanmadan kornaya basan tipler...Kısaca her yer gürültü. Neyse ki başı çok ağrıyan birisi değilim. Yoksa ağrı kesici içmekten helak olurdum sanırım.

Selam hocam

Eğer maddi imkanınınız varsa yapacak şeyi anlatıyorum (ev sahibi isen geçerlidir)

Evi bulabildiğiniz en rezil aileye kiraya verin. 5-10 çocuklu filan olsun anlıyon mu. Kısacası bu aile ortalığın a...

O komşunun hayatını böyle karartırsın. Rezil bir insanla anca başka rezil insan uğraşabilir. Sen bu işin üstünden gelemezsin.

Tabii bunu yapabilmek için çok ucuz kiraya vermeniz lazım. Yani maddi olarak bu zararı kabul etmeniz lazım.

Yani bu kiradan biraz para kaybedeceksin, başka bir eve geçeceksin. İntikam almak için yer ay para veriyorsun gibi düşün.

Ha ama şöyle bir sıkıntı var. Bir gün gelir bu evi satmak istersin kiraya verdiğin aileyi evden çıkmasını istersin... Hocam bunlar başına çok dert olabilir. Bunu da düşünmek lazım.

Bunun dışında evinden taşın git. Komşun gerçekten rezilse bu işin başka çaresi yoktur. Komşum takma git kendi işine bak hocam.

Ben de teşekkür ederim.

Her gurultu oldugunda hic beklemeden kapisina gidin, gayet sakin bir sekilde kavgaya mahal vermeden "cok gurultu yapiyorsunuz biraz dikkat edin lutfen" deyin,

bir sonraki yaptiginda yine kapisina gidin ve robot gibi tamamen ayni kelimeleri kullanarak uyarin eger birsey soyler ise cevap vermeyin asagi geri inin, sonrakinda yine sonrakinde yine, bu sekilde rahatsiz edile edile rahatsiz etmemeyi ogrenecektir yalniz 2 kilit nokta var

1- tamamen ayni kelimeleri kullanacaksiniz

2- bu kullandiginiz kelimeler disinda size kufur bile etse birsey demeyerek asagi geri ineceksiniz (duyd=gu sinir herhangi birsey yok)

Bir zamandan sonra kapiyi acmamaya baslar ise acana kadar zile basacak, kapi acildiginda yine ruhsuz bir sekilde ayni kelimeleri kullanip oradan ayrilacaksiniz.

belli bir zaman sonra adam oldugunu goreceksiniz.

Avrupa'daki bazı ülkelerde bu hususlar daha sıkıdır. Komşuların birbirini rahatsız etmemesi konusunda hassasiyet vardır. "Çocuktur, her şeyi yapabilir." gibi bir anlayış geçerli değildir. Çocuğa gerekli eğitimi vermekle ailesi yükümlüdür. Elbette taşkınlık yapan çocuklar dünyanın her yerinde var, fakat çocuğuna gereken eğitimi verememek bazı ülkelerde büyük utanç nedenidir.

Şu mesajımda hakların kullanımı ve gürültü ile ilgili birkaç şeyden bahsetmiştim ama yeniden ihtiyaç doğduğu için linkini buraya bırakıyorum: https://forum.donanimhaber.com//mesaj/yonlen/144486969

Dürüstlük kuralı önemli bir husustur, bahsettiğim üzere "Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz".

Birkaç mesajda saat aralığından bahsettiğinizi gördüm, bunun dışındaki saatlerde istendiği gibi rahat olunup gürültü yapılabileceğini savunuyorsunuz, bunun kanunî olduğu iddiasındasınız, fakat durum böyle değil.

Evvela, bahsedilen saat aralığı Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği'nde geçer ancak bu yönetmelik komşuların oluşturduğu gürültüyü kapsamaz. Yönetmeliğin 2'nci maddesinin ikinci fıkrasında bu belirtilmiştir.

Bu yönetmelik, komşuların oluşturduğu gürültülerin dışındaki gürültüleri kapsar ki bu gürültüler için belli desibel oranları ve saatler belirlenmişse de bu "Günlerce, haftalarca bu saatler aralığında bu desibel sınırında istediğim gibi gürültü yapabilirim." anlamına gelmez. Tekrar belirtmekte fayda var, Türk Medeni Kanunu'nun 2'nci maddesi bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağını hükmeder. Zaruriyet dışında kimse matkap kullanamaz, kullandığında da bunu en kısa sürede işini hâlledecek şekilde kullanmalıdır. Aracında korna var diye kimsenin sürekli kornaya basma hakkı yoktur.

Komşuluk hukukunu belirleyen kanunların başında yine Türk Medeni Kanunu yer alır. Bu kanun gürültü ve sarsıntı yapmayı yasaklamıştır. Hayatın akışı gereği elbette belli saatlerde gürültü olma olasılığı daha yüksek olur, ancak bu demek değildir ki "her gün belli saatlerde istediğim gibi gürültü yaparım".

Kat Mülkiyeti Kanunu da "Kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler." şeklinde hükmeder. Belli saatlerde daha az yükümlüdürler demez dikkat ederseniz. Apartmanlar sükûn beklenen yerlerdir ve buralarda gürültü yapmama konusunda günün her saati azami özen göstermek esastır.

Komşuların "gürültü yapabileceği saat aralığı" gibi bir aralık yoktur, bu komşuluk hukukuyla ilgili hiçbir mevzuatta yazmaz. Gürültüye neden olacak zaruri bir iş yapılması gerekiyorsa eğer, bunun hangi saat aralığında mazur görülebileceğine dair ifadeler vardır, bunlar ise apartmanların yönetim planlarında yer alır. Hiçbirisinde de günlerce, haftalarca gürültüye neden olan işler yapabilirsiniz denmez, deniyorsa da o hüküm haksız şarttır, hukuken geçersizdir.

Burada gürültü ile ilgili birkaç yönetim planı madde örneği de vereyim:

• Kat malikleri veya onların bölümünde herhangi bir sıfatla oturanlar kendi veya yakınlarının çocukları tarafından ana gayrimenkulde meydana getirilen zararları derhal ödemeye veya gidermeye mecbur oldukları gibi çocuklarının kendilerine ayrılan yerler dışında oynamamalarını ve gürültü yapmamalarını sağlamakla yükümlüdürler.

• Kabul günü, nişan töreni gibi zorunlu toplantılarda elden geldiğince gürültü yapmamaya, apartmanın huzurunu bozmamaya gayret ederler. Bu gibi toplantılara en geç saat 23′te son verirler.

Senin gibileri kisirlastirip, zincire vurmak lazim.

Hocam kız arkadaşım da Ataşehirde oturuyor. öve öve göklere çıkartıyor orayı. çok medeni yer diye.

Hangi kanunmuş o, yazın da bakalım.