Şimdi Ara

Erzurum Kongresi'nde Manda ve Himaye Benimsenseydi Türkiye Nasıl Bir Ülke Olurdu?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
21
Cevap
0
Favori
334
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1

Erzurum Kongresi'nde Manda ve Himaye Benimsenseydi Türkiye Nasıl Bir Ülke Olurdu?


(En Son Oy Tarihi: 15.2.2025)
Giriş
Mesaj
  • Erzurum Kongresi, 23 Temmuz - 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında toplanmış ve Türk milletinin geleceği açısından kritik kararların alındığı bir dönüm noktası olmuştur. Ancak, bu kongrede manda ve himaye kesin bir dille reddedilmiştir. Peki, bu karar farklı alınsaydı ve Türkiye, Amerika ya da İngiltere gibi bir gücün mandası altına girseydi, bugün nasıl bir ülke olurdu? Acaba Japonya, Kanada veya Avustralya gibi gelişmiş ve refah seviyesi yüksek bir ülke haline gelebilir miydi?


    Manda ve Himaye Nedir?

    Manda ve himaye, I. Dünya Savaşı sonrasında galip devletlerin mağlup devletler üzerinde siyasi ve ekonomik kontrol kurmasını sağlayan bir sistemdi. Osmanlı Devleti'nin savaştan mağlup ayrılması ve Sevr Antlaşması ile paylaşılmak istenmesi, bazı kesimlerde manda yönetimine sıcak bakılmasına neden olmuştu. Özellikle Amerikan mandası fikri, modernleşme ve ekonomik kalkınma açısından bir fırsat olarak görülmüştü. Ancak Mustafa Kemal ve kongreye katılan diğer delegeler, tam bağımsızlığı esas alarak bu fikri reddetmişlerdir.


    Bağımsızlık Yerine Manda Yönetimi

    Eğer Erzurum Kongresi’nde manda kabul edilseydi, Türkiye dış desteğin sağladığı ekonomik ve teknolojik avantajlardan faydalanabilir, daha hızlı bir modernleşme süreci yaşayabilirdi. Amerika veya İngiltere'nin desteğiyle sanayileşme süreci hızlanabilir, eğitim ve altyapı reformları çok daha erken gerçekleştirilebilirdi. Türkiye, ekonomik olarak güçlü ve küresel sistemle daha uyumlu bir yapıya kavuşabilirdi.


    Japonya, Kanada ve Avustralya Örnekleri

    Bazı ülkelerin manda veya koruyucu himaye altında kalkınmış olması, Türkiye için de benzer bir senaryonun mümkün olabileceğini göstermektedir.

    • Japonya, 19. yüzyılda Batılı ülkelerden aldığı ilhamla Meiji Restorasyonu’nu gerçekleştirerek modernleşme sürecine girmiştir. Dış destekle sanayileşmiş ve ekonomik bir güç haline gelmiştir. Eğer Türkiye de Batılı bir devletin himayesinde olsaydı, benzer bir kalkınma sürecine girebilir ve bugün çok daha gelişmiş bir ülke olabilirdi.
    • Kanada ve Avustralya, İngiltere'nin etkisi altında gelişmiş, ancak doğal kaynaklarının zenginliği ve Batı ile entegrasyonları sayesinde sanayileşmeyi başarmış ülkelerdir. Türkiye’nin de Batı dünyasının bir parçası olarak gelişme fırsatı olsaydı, sanayileşme ve refah seviyesi açısından daha iyi bir konumda olabilirdi.


    Olası Sonuçlar

    Eğer manda ve himaye kabul edilseydi, Türkiye'nin bugünkü konumundan çok daha avantajlı bir noktada olması mümkün olabilirdi:

    1. Güçlü Ekonomik Gelişme: Yabancı yatırımlar sayesinde sanayileşme ve altyapı gelişimi hızlanır, refah seviyesi erken dönemde artardı.
    2. Eğitim ve Teknolojik Atılım: Batılı devletlerin eğitim sistemleri ve teknolojik gelişmeleri daha erken benimsenerek Türkiye daha hızlı modernleşebilirdi.
    3. Siyasi İstikrar: Dış destekle gelen reformlarla siyasi yapı daha güçlü olabilir, askeri darbeler ve krizler yaşanmayabilirdi.
    4. Bölgesel Güç Olma Avantajı: Türkiye, güçlü bir küresel ittifakın parçası olarak uluslararası arenada daha etkin bir konuma sahip olabilirdi.
    5. Kültürel ve Ekonomik Entegrasyon: Batı ile daha sıkı bağlar kurulabilir, Türkiye ekonomik olarak Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş pazarlarla daha entegre bir yapı kazanabilirdi.
    6. Din ve İbadet Özgürlüğü Korunurdu: Bazı kesimler manda yönetiminin dini özgürlükleri kısıtlayacağını ve İslam’ın tehlikeye gireceğini savunsa da, tarih bize manda yönetimi altındaki birçok ülkenin din özgürlüğünü koruduğunu göstermektedir. Kanada, Avustralya ve hatta İngiliz himayesinde kalan bazı Müslüman ülkeler, ibadet özgürlüğünü sürdürmüş ve dini kurumlarını devam ettirebilmiştir. Türkiye de benzer bir süreç izleyebilir, din ve inanç özgürlüğü Batı’nın garantörlüğü altında güvence altına alınabilirdi.


    Erzurum Kongresi’nde alınan bağımsızlık kararı, Türkiye'nin kendi kaderini çizmesini sağlamış olsa da, manda ve himaye kabul edilseydi ülke çok daha gelişmiş bir noktaya ulaşabilirdi. Japonya, Kanada veya Avustralya gibi bir refah seviyesine erişmek mümkün olabilirdi. Yabancı yatırımlar ve yönetim desteği sayesinde ekonomik kalkınma hızlanır, eğitim ve teknoloji alanlarında önemli atılımlar gerçekleşebilirdi. Bağımsızlık her ne kadar önemli olsa da, kontrollü bir modernleşme süreci Türkiye’yi çok daha ileri bir seviyeye taşıyabilirdi. Ayrıca, dini özgürlükler konusunda da herhangi bir tehdit oluşmaz, aksine daha özgür ve modern bir toplum yapısı oluşabilirdi.








  • Kanada ve Avustralya, İngilterenin kolonisi ve aynı zamanda ingiliz milletler topluluğuna bağlı ülkeler.Japonya ise hiçbir zaman manda olmadı 2.dünya savaşından sonra kaybetti, ülke kısa süreli açlık çekti ve bir süre ordu yatırımı ve desteği yapamadığı için diğer alanlarda büyük gelişme gösterip aynı almanlar gibi şuan ki güçlü pozisyonuna geldi.Sence japonyadaki yada almanyadaki insanlar gibi bir iş ahlakına sahip miyiz?


    Soruya gelirsek, manda ve himaye hiçbir şartta kabul edilemez.Çünkü seni himaye altına alan devletler ve insanlar senin yararına değil finalinde kendi yararına gelecek işlere imza atarlar.


    Allahtan Mustafa Kemal ve arkadaşları çıkmış ki o zaman senin gibi böyle öven kişilere kulak asmamış.

  • Kanada ve Avustralya, İngilterenin kolonisi ve aynı zamanda ingiliz milletler topluluğuna bağlı ülkeler.Japonya ise hiçbir zaman manda olmadı 2.dünya savaşından sonra kaybetti, ülke kısa süreli açlık çekti ve bir süre ordu yatırımı ve desteği yapamadığı için diğer alanlarda büyük gelişme gösterip aynı almanlar gibi şuan ki güçlü pozisyonuna geldi.Sence japonyadaki yada almanyadaki insanlar gibi bir iş ahlakına sahip miyiz?


    Soruya gelirsek, manda ve himaye hiçbir şartta kabul edilemez.Çünkü seni himaye altına alan devletler ve insanlar senin yararına değil finalinde kendi yararına gelecek işlere imza atarlar.


    Allahtan Mustafa Kemal ve arkadaşları çıkmış ki o zaman senin gibi böyle öven kişilere kulak asmamış.

  • Türkler tarih boyunca özgür devlet için çaba göstermiş. Manda yönetimi olsaydı bir şekilde bağımsız devlet kurmak için hep çaba gösterirdi.


    Ayrıca 2. dünya savaşına da girmiş olacaktık.

  • captain_turkiye kullanıcısına yanıt

    sana öğretilen palavralarla işte tarih vs. anlatılmayan gerçekler acıdır.


    anadoludan insan getiremiyordun. ancak kalabalık yani az buçuk şehirlemiş konya, bolu, bursa vs oradan asker toplabildin son 100 yılda. 100 yıl öncesinde zaten balkanlarda karamanoğulları ile devşirme slavlar savaşacak asker gücünü oluşturuyordu.



    yahu durum o kadar kötüydü ki anadoluda köylülere soruyorlar peygamberinin adı nedir diye bu Alman kral williem'in gönderdiği sağlık ekibi. aldığı en çok cevap : Enver oluyor. yani adamlar enver paşa isminden peygamberi evner sanacak kıvamdaymışlar.


    düşün sen bunları askere almak için camilerden imamlara görev veriyordun. yoksa savaşacak ne yeteneği nede mecali vardı anadolu isanının.


    yahu antep maraş vs diyoruz ama anlatılmayan acı gerçekler göz ardı ediliyor.


    300 kişilik fransız birlikleri ile adamlar antep, maraş gibi şehilere bayraklarını diktiler.



    yani Atatürk olmasaydı herkes enver paia diyor ama enver paşa'nın sarı kamış'da yaşadığı tahlihsizlikler ortadadır. haber olmaması için istanbulda mecmuaları bastırtmıştır. Ben enver paşay'ı da sayarım. Allah razı olsun. sonuçta ülke için birşeyler yapmış. belki gerçeklikten fazla uzaktıu vs. ama hepsi de karamanoğludur. hepsi de ülke için canını ortaya koymuştur. o yüzden ben o konuda ayırt etmem. Atatürk, Enver, Fevzi, Fahrettin vb diğer bir çok isim aynı kökenden gelir.


    bu vurguyu da yapmam sebebim: Berlin anlaşmasını imzalayan padişahın yüzünden balkanlarda bu insanlardan eser kalmayacaktı.





  • Tarihi olaylar böyle tartışılmaz. Ayrıca üstünden 100 yıl geçmiş olayları konuşup bir yerede varılmaz.


    Halamın sakalı olsa hesabına döner bu işler.



    Mesela tarihçiler şey konuşuyor Çanakkale savaşı hiç yapılmasa veya ilk anda düşse ne olurdu ! ( Sadece 250 bin insan orada ölmezdi ) Devamında 1. dünya savaşı boyunca 1 milyonda fazla Osmanlı vatandaşı insan ölmezdi belki sonuçta İngilizler gene bboğazı geçti ve İstanbul'a girdi ve gene 4 yıl işgal atında kaldık.


    İnsanı ölmeyen ve kısmen bölünmeyen ama sömürge altnda Manda yönetimi olsa tarih çok farklı olabilir miydi bilemeyiz. ( Balkanların elimizde kaldığı Suriye'nin yarısı Musul Kerkük elimizde olduğu ve manda ile yönetilen ve elinde sonunda 2. dünya savaşı öncesi veya sonrası en kötü 1950 lerde tekrar bağımsızlık kazandığımız bir devlet başarılı olurmuydu bilemeyiz ve HİÇ BİR ZAMANDA BİLEMİYECEZ.



    Yoksa tarihe böyle bakasrsan Viyanayı Kuşattığımızda alsak neler olabilirdi bilemeyiz. Veya Rus Ordusunu bir yerde pusuya düşürüp yok edebilecekken etmediğimiz konuşulur o Rus orduları sonra perişan etmiştir bizi. Veya yok İtalya'ya Papa rica etti diye Osmanlı hiç sefer yapmadı denir yapsa ve Papalığı kaldırsa ne olurdu bilemeyiz. Veya Timur Osmanlı'ya saldırmasa halimiz ne olurdu bilemeyiz. İran Şİİ olmasa ve Sunni Müslüman Olsa Türklerle ortak hareket etse ne olurdu dünya vb bir sürü Acaba veya keşke dönebilir tarihte ama bunları bugünden 100 yıl önceki şartları bilmeden tartışmak saçma.





  • Milli mücadele döneminde bile ülkeyi ve mücadeleyi satanları
    merak edenler; bunlar
    Bu başlığı açan kişinin atası ve dedeleridir!

    Bunlar hep vardı! Aradan 100yıl geçti, haalen varlar!

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kadir mısırkafa da yunan işgal hayaliyle daha iyi bir ülke olacağımızı savunmuştur.. ama ülke bu şekilde hainlere prim vermez etraflarında toplanmış üç beş dinci siyasal yobazla kalabalık görünmeye çalışan korkaklar başlarına bir iş gelince önce İngiltere ve amerika ta kaçar.. bu dinci yobazlar kaçarken bile şiddetle istedikleri şeriate güvenmez ikiyüzlünün önde gidenleridirler..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Bir manda yönetiminden beklenebilecek faydaları nelerdir? Öncelikle işgal korkusu olmaz, artık bir büyük devlet korumasında olursun. Diğer olası fayda da, sen kendini yönetemiyorsundur, geri kalmışsındır ve manda yönetimi daha iyi bir yönetim sunabilir, imar faaliyetleri, eğitim, kalkınma vs gibi. Tabi kendi alacağını da alır. Mesela Kars 40 sene Rusya'da kaldı, gidenler oranın şehir planını hep takdir ederler. Bugün Tacikistan eğitim sistemi bile bizden ötedir mesela. Gerçi bu iyi bir örnek olmayabilir, çoğunluk bizden iyidir 🙂
    Bizim duruma gelirsek, mondros sonrası bize layık görülen az bir toprak vardı. O gün manda kabul etsek ne olurdu? Biz istesek bile bize bırakılan yerler için bunu kabul edecek ülke olur muydu emin değilim zira çok cazip, sömürülecek yerler değildi. Bu bakımdan birisi gelip bize çok da katkı sağlayacak bir yönetim sunmazdı.
    Bunun yerine milli mücadele vererek anadolunun kalanını kurtarmak daha mantıklı oldu. Zaten Atatürk yönetimi ile de 15 sene içinde pek çok reform yapıldı, eski köhne yönetim anlayışından çıkıldı. Bu açıdan da bakıldığında manda yönetimi seçilmemesi isabettir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Navi -- 12 Şubat 2025; 9:29:45 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • .......Hatta, bu ahvalden daha elim ve daha vahim olmak üzere; memleket dahilinde iktidara sahip olanlar, şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhid edebilirler. Millet fakru zaruret içinde, harap ve bitap düşmüş olabilir.....


    Yani diyor ki; memleketteki iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini, yabancıların siyasi çıkarları ile birleştirebilriler. Millet fakirlik nedeniyle harap ve bitkin düşmüş olabilir.


    Bugünkü durumun özeti budur!


    Rahmetli Eceviti birçok yönden takdir ederim. Bunların en büyük nedenlerinden biri, Kıbrıstan sonra yediğimiz ambargoya karşılık, bir sanayi hamlesi gerçekleştirmiş olmasıdır. Hani 70 lerde kuyruklar vardı diye böğürüyorlar ya..... O kuyruklar 70 lerin sonunda ortadan kalktı, sanayi hamlesi sayesinde de Amerikan ambargosu kalkmak zorunda kaldı.


    2000 li yıllarda, dünyanın en büyük 17. inci ekonomisi olmamızda, Kıbrıs savaşının büyük payı vardır. Ancak 25 yıldır memleket dahilinde, iktidara sahip olan hırsızlar yüzünden, bugün G20 de son sıradayız. Az kaldı G20 den çıkmamıza..


    Satılıp talan edilen ve kapatılan fabrikalarımız nedeniyle......


    https://tr.euronews.com/2022/11/22/imf-verileri-guncelledi-turkiye-2021-ve-2022de-dunyanin-en-buyuk-20-ekonomisi


    Bu da haberi!




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi volkman -- 12 Şubat 2025; 9:41:0 >




  • pskillercheto P kullanıcısına yanıt

    O devirde Anadolu çok geri kalmıştır. Hem yaşam standardı hem de eğitim açısından. Ama gel gör ki, bugün "arap alfabesi kalktı, 1 günde cahil kaldık" diyenler vardır. 😁


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Navi kullanıcısına yanıt

    o bölgeler için durum içler acısı. adamlar sabana sürecek inek yerine kendileri geçiyorlarmış. tezekleri duvarlara yapıştırıyorlarmış. bir sürü akraba evliliğinden mütevellik akıl sağlığı olmayan, sakat çocuklarla doluymuş.

  • orta doğu çöplüğünde iran - ırak - suriye veya en iyi ihtimalle de Hindistan gibi olurdun.

  • özkankkkkkkkkk denen eleman yukarda çanakkale savaşından bahsetmiş.


    eğer çanakkale savaşını kaybetseydik boğazlardan gelecek müttefik yardımları sayesinde rusya'da kızıl devrim gerçekleşmezdi. almanlar doğudan ruslarla tam bir kıskaca alınıp çok daha erken yok edilirlerdi. sovyet rusya hiç bir zaman kurulamayacağı için kurtuluş savaşından başarıyla çıkmamız çok çok zayıf bir ihtimal olurdu.


    işte çanakkale zaferinin önemi budur arkadaşlar. tüm şehitlerimizin ve gazilerimizin ruhu şad olsun.   manda ve himayeyi övmek en başta onlara saygısızlıktır adam olun ülkeyi adam gibi yönetin.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Flying Dutchman -- 12 Şubat 2025; 10:46:23 >
  • Flying Dutchman kullanıcısına yanıt

    İlginç bir analiz.... Ancak Batı yardımı gelse, kızıl devrim gerçekleşmez miydi bilemedim. Ama doğruluk payı yüksek.


    İlaveten ; Rusya savaşın ortasında çekilmeseydi ve galip devletler gibi Osmanlıyı paylaşsaydı, Erzurum belki Sivas kongreleri bile yapılamayacaktı. Hatta hiçbir kongre de yapılamayabilirdi. Yani yeni bir devletin temelleri olmayacaktı.

  • Flying Dutchman kullanıcısına yanıt

    şuan Fransa mı?



  • Flying Dutchman kullanıcısına yanıt

    Çanakkale savaşının en dramatik sonucu eğitimli nufus zayiatının çok fazla olması. Bunun sıkıntısını çok çektik. Cumhuriyet kurulduğunda kalifiye kadrolar oluşturulamadı çünkü yoktu. Gayrimuslumler de gidince başbaşa kaldık.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Marshall planı Türkiye'ye ne kadar fayda sağladıysa, sözde yardımın boyutu genel yönetimle bakarsak az buöuk tahmin edebiliriz diye düşünüyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Navi kullanıcısına yanıt

    Orada ölenlerin çoğu Üniversitede okuyan gençler zaten. Ve 250 bin şehit bir cephe için aşırı fazla. 4 yıllık Kurtuluş savaşında şehit sayımız 12-15 bin arası farkı hesap edin.


    Sarı Kamışta donan askerlerimizden Hicaz Yemen de ölenlere cepheden cepheye sefillik çeken insanlara halkın en az 5 yıl savaş boyunca 10-15 yılda savaş sonrası kıtlık ve yoksulluk çekmeside cabası.


    Şimdi bu günden bakınca bekara karı boşamak kolay. 1 milyonu aşan Osmanlı Vatandaşının ölmesi ve üstüne Osmanlı Topraklarının 3 te 1 i kaybedildi o süreçte.



    Mandacılığı savunanlarda o dönemde boş insanlar veya Vatan haini değiller. Fransa ve İngiliz saldırılarına işgallerine karşı Amerikan mandacılığını savunuyorlar Maksatta ABD bize uzak biz Fransız'ı İngiliz'i başımızdna def edelim zaten elinde sonunda kendimizi Toparlar ABD'yi de ülkede def ederiz mantığı varmış. Yoksa körlemesine onlara katılalım diyen yok hiç bir zaman...





  • Bu ülke senin ananın ... değil ona buna veresin.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi BalkanGöçmeniBirBey -- 14 Şubat 2025; 22:17:45 >
  • Hayır olmazdı. Millet dandik olum şunu anlayın artık. Hem eğitim seviyesi hem ahlak seviyesi düşük bir milletiz biz.

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.