|
Bildirim
|
Sanayiye/servise gitmeyen araba sahibi olmak çok çok büyük şanstır. Markaya göre değil şansa ve araç sahibinin bakışına göre bence bu durum.
Kimisi var tık ses duysa sanayiye koşar, kimisi var arabaya eşşek niyetine biner sana bana göre büyük problem olan şeyler adama göre normaldir yaptırmaya gerek duymaz. Arkadaşımda Astra J kasa HB var, dizel. 180-190 bin km civarında. Bildiğin eşşek niyetine biniyor. Tamponlar delik deşik, bagaj göçmüş, sağı solu vuruk, lastikler kabak vs. Hayal et gerisini. 2 senedir tanışıyoruz, bir kere akü zayıf diye yolda kaldı o kadar. Bakım vs hak getire. Ama araba bana mısın demiyor. Çatır çatır gidiyor. O araba benim olsa minimum 10 bin TL masraf ederim 24 saat içinde. Araba ondayken sorunsuz da bendeyken masraf ettim diye mi sorunlu oldu? Başka bir tanıdık, 2. el araç aldı. Lastiklerin değişmesi lazım ama masraf etmek istemiyor. Arabayı ilana koydu normal fiyattan sattı. Adama göre lastik değiştirmek = boşa masraf etmek. Gitti başka bir araba aldı ona biniyor. Yine bir tanıdık, arabasında tık ses duysun, dün taktırdığı amortisörü bugün söktürür yenisini taktırır. Minimum 1000 TL masraf. Ama adamın umrunda değil masraf. Bak bir tane örnek vereyim başıma gelen; geçen sene araba alacağım küçük HB bir araba bakıyorum parama göre. Bir tane 323 HB gördüm ama normal piyasası 15 bin TL, bu arada 25 bin TL. Merak ettim aradım adamı. Uzun uzun konuştuk, belki 50 tane fotoğraf attı arabaya ait. Arabada 1 tane civata yan sanayi değil. %100 orjinal parça kullanılıyor. Orjinal dediğim de şu; Mazda'ların orjnal parçası sadece yetkili serviste bulunur, sanayide bir tane somun bulamazsın orjinal. Bu 323 sahibi tüm parçaları isim vermeyeyim İstanbul'daki yetkili servisin birinden alıyormuş. Yetkili servislerle de muhabbetim tanıdığım vardır, aradım telefonla böyle bir araba var tanıyor musun diye sordum. "Abi o çok hassas bir müşterimiz, en ufak parçasına kadar orjinal kullanır, bu hafta 2500 TL civarında parça gönderdik" dedi. Adamın yılda aldığı parça parası araba parasının yarısı. Hangi arabayı alırsan al, sanayiye gitme ihtimalin %99. 300 TL'ye artık yağ bakımını ancak yapıyorlar. Sıfır km araba alsan bile servise gitmek gerekebiliyor. Otomobil bu, pense değil. Yaklaşık 30 bin parçadan oluşan komplike bir makineden bahsediyoruz. Elbet bakımı, arızası vs olacaktır. |
Genelde japonlar da baz teknoloji ile giderler standart halk tipi araçlarında yani artık on yıllardır kendini kanıtlamış sağlam kaya gibi sorunsuz olan kaba düzende ilerler..
O yüzden geç geçer çoğu teknolojiye sisteme alman heleki Fransızlara oranla.. Basit bir örnek vermek gerekirse yağmur sensörü, far sensörü, lastik basınç sensörü daha zengin elektronik alt yapı gibi elektronik sensörlü şeyler japon araçlarına ne zaman konmuş diğer Fransız almana ne zaman konmuş bakın anlarsınız.. |
Bu konu her forum sitesinde sürekli tartışılan ve hiç bir zaman bitmeyecek bir konudur. Hatta ülkemizde otomobil forumları 2 ye ayrılır "almancılar" ve japoncular":) aslında burda dikkat edilmesi gereken fanatik olmamak, eğrisi ve doğrusu ile her araca hakkını teslim edebilmektedir.
Ben kendi tecrübelerime dayanarak bi yorum getirmek isterim. Bugüne kadar dünya piyasasının çok satılan markalarından bir çok aracı kullanmış birisi olarak hiç bir markaya fanatiklik yapmadım, ama kullandığım her araçta bende farklı intiba bıraktı. Toyota corolla: Az arıza, bol yol sesi... Ford focus: mükemmel sürüş keyfi, üzücü motor sesi... Wv Golf: spor sürüş keyfi, konforlu hissiyatı, sürekli bir yerlerden yanan arıza lambası... Hyundai accent: Çok Ekonomik, az güvenlik... Honda civic: Spor sürüş keyfi, az yalıtım, bol kör nokta... (fiat, skoda markalarınıda kullandım ama deneyim edinecek kadar değildi) Benim tavsiyem hiçbir markayı babamızın malı gibi savunmayalım, içimize hangisi siniyorsa alıp binelim önemli olan F/P oranını iyi yakalamak. Ben genelde piyasa da farklı tatlar almak için sık araç değiştiririm. Şu an köpek balığı lancer ya da fiat ravo t-jet modellerini gözüme kestirdim bakalım ne olacak. İyi forumlar... |
Konuyla ilgili çok şey yazılır çizilir.
Sadece şunu söyleyeyim; Biri 2001 model 297 bin km'de, diğeri 1992 model 305 bin km'de 2 tane Mazda aracım var. Şu an ikisiyle de direkt marşa basıp Türkiye'de herhangi bir yere rahatlıkla gidebilirim. |
Dayanıklılık farklı birşey, kaliteli olmak farklı bişey ama. Örneğin naylon karışımlı çoraplar daha dayanıklıdır ama bir yün çorapın verdiği rahatlığı sunmaz. Evet bence japon araçları daha az arıza verir ama bu onları daha kaliteli yapmaz. Birde aracın temizliği de çok önmeli 14 ay corolla kullandım, 2007 model hb 1.6 motor ispanya üretimiydi en full paket hala yolda gördükçe içim gider 14 ayda bir kere olsun üzmedi beni.
|
50 milyonuncu konu da açıldı bunla alakalı. Kaldı 33 milyon. Vatandaş sayısı başına 1 konu için devam.
Google'da Japon vs Alman DH yazıyorsun 2006'dan konu geliyor. Bu kadar meraklı insan açıp okur. |
Hocam 2 arkadaşımda corolla var. Aynı model. 12-13 yaşlarında. Biri dizel 245.000 km'de d4d, sürekli boş depo geziyor, bildiğin yakıtsızlıkdan ötüyor araba. Marşa bastığı gibi dipgaz gider, durmadan kontağı kapatır yakmasın diye. El freni vs çekmeden duramaz, 12-13. Kazadan sonrasını saymayı bıraktık
Diğeri tüplü ve öfkeli, bunların üstüne birkaç kere 110'la filan giderken 1. Vitese taktı. Başka bir arkadaşta Hilux var, geçen şnorkelsiz sahilde denize girdik. Hepsi hala çalışıyor ve sorunları da yok. |
1920'lerin başları.. 1. dünya savaşının hemen ertesinde, uçak motorlarının yüksek irtifada yeterli gücü üretemediğinden mütevellit, turboşarjın ilk adımları atıldı.
1938'de İsveç'li Schweizer firması ilk turbo dizel kamyonu üretti. 1962'de Oldsmobile ve Chevrolet ilk turbo benzinli otomobillerini piyasaya sürdü. ....... ....... ....... 1997'de Toyota ilk hibrit modelini piyasaya sürdü. 2020'de pazarın tartışmasız lideri ve diğerlerinin kapatamayacağı bir bilgi birikimine sahip. 1998'de VW 1.8 130 beygirlik turbo motoru icat etti! 1998, aynı yıl Honda 1.6 atmosferik motordan 185 beygir elde ediyordu! 2003'te Mazda Renesis kod adlı rotary motoru ile 1.3 litre atmosferik motordan 231 beygir elde etti! 2012'de Mazda Skyactiv teknolojisi ile 95 oktanla çalışabilen 14:1 sıkıştırma oranlı motorunu piyasaya sürdü. Tek rakibi aynı orana sahip Ferrari 458'di. 2019'da Mazda rekorunu 16:1'e taşıdı. Etanol ve metanol destekli F1 motorları bile bu orana ulaşamıyor! Ve bazı çok bilmiş ergenler turbo motorun modern, Japonların da inovasyon yapamadığını iddia ediyor! |
alman italyan amerıkan japon tüm araçlardan çokça kullanmış bir mühendis olarak eklemek istiyorum.
*japonlar genel anlamda basit ve sorunsuz tasarım yapıyolar. *hatta araçları tasarlarken en basit el takımlarıyla tamir edilebilecek şekilde araç tasarlıyorlar. *metalurji ve malzeme bilimi hakkında çok tecrübeliler *lüks donanım yapmıyorlar ama hizmet ömrü olarak tasarım dilleri çok başarılı. örnek olarak söför kapısı cam açma tuşlarında ışık yok.fakat düğmelerin içine su geçmemesi için oringli sızdırmaz bir yapısı var. *motor ve şanzımanda da kendini ispatlamış bir ürünü ömür testi yapmadan üretim bandına sokmuyorlar. *janjanlı lüks donanımları yok.ama temel donanımların hepsi güvenlilir tasarımlar. *lokalizasyonu çok başarılı yapıyolar.her parçayı kendisi üretmek yerine en iyi üretene yaptırıyorlar.. klima kompresörü üretmiyor. örnek olarak uzun süre sorunsuz çalışmış bir klima kompresörünü birçok modelde kullanıyorlar. *aşırı besleme ve yüksek kompresyon yapmayıp motor ömrünü uzun tutuyolar.bu yüzden motor güçleri düşük. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi darkmoon34 -- 25 Mart 2020; 20:35:13 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sancar10 -- 27 Mart 2020; 2:37:38 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MaDMaxiBo -- 25 Mart 2020; 20:54:20 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi escudo76 -- 25 Mart 2020; 21:0:31 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
|
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
|
|
|