VOLVO S90 motor arızası (AYIPLI MAL) (Güncelleme: MAHKEME ARAÇ DEĞİŞİM KARARI VERDİ))) (19. sayfa)

Evet, dava değeri üzerinden yasal vekalet ücreti ödenir. İcra aşamasında bir vekalet ücreti daha öderler. Ama firmaya dokunur mu, elbette hayır. Bana iki araba verse gene de zararda değil. Bu yönde sorun yaşayanların çoğunluğu dava açmaz. On kişiden biri dava açmışsa, firma dava açana ne verirse versin karda olur. Ülkemizde firmalar bizi öyle bir sindirmişki hakkını dile getiren tüketiciye karşı firmadan önce diğer tüketiciler saldırıya geçiyor. Volvo’nun avukatları bile ‘motoru sıfırladık daha ne istiyorsun’ diyemezken burda bu lafı kaç kişi dile getirdi geçmiş mesajlarda ortada.

Çok teknik ve karışık bir konu, son kullanıcı olarak benim genelde olaya bakış açısı şöyle, mahkeme karar verirken marka model belirtip ayıpsız misliyle değişim hükmü verdiğinde, üretici firmanın hala Volvo S90 üretip üretmediğine bakıyoruz, şu an için baktığımızda firma hali hazırda Volvo S90 üretiyor ve Türkiye'de satışı yaptığını görüyoruz ancak mahkemenin söz konusu kararında belirtilen model Volvo S90 D5 ise o zaman evet, aynı D5 model kodlu araç üretilmiyor ancak onun yerine Volvo S90 Recharge üretildiği ve en ucuz modelinin 1,090,320 TL olduğunu görüyoruz, bunların ışığında aslında size verilmesi gereken araç Volvo S90 Recharge veya satışı yapılan Volvo S90 Recharge modelinin şu an da en düşük satış fiyatı olan 1,090,320 TL ödenmesi gerektiğini düşünüyorum?

Fatura bedeli değil sıfır araç bedeli derken hangi modelin fiyatını baz aldığınızı anlayamadım?

İcra açamasında bilirkişi marifetiyle tespit edilecektir. Yüksek mahkeme içtihatlarında der ki, ‘araç üretiliyor olsaydı bedeli ne olacaktı’ bilirkişi bu kıstasa göre bir bedel tespit etmelidir. Benim incelediğim bir davada firma kasa değişikliğine gitmişti. yargıtayda da demişti ki, ‘yeni kasa eski kasaya nazaran ne yenilikler taşıyor bu yeniliklerin parasal değeri tespit edilsin mevcut yeni kasanın sıfır fiyatından düşülsün’ ona göre aracın üretiliyor olsaydı fiyatı tespit edilmiş olur şeklinde karar vermişti.

Boşuna garanti uzatması yapıp bedel ödemeyin. Gizli ayıpta zamanaşımı işlemez. Garanti bitse bile gizli ayıptan firma sorumludur. Motor arızası çoğunlukla gizli ayıp niteliğindedir. Arabayı aldınız 4. Yılda piston kırdı diyelim. Bu bir gizli ayıptır firma hasardan sorumludur.

bir önceki mesajımda bahsettiğim yargıtay kararını buldum. Sorunuzun cevabı kararda, bu sebeple direk kararı paylaşıyorum. ‘’Borçlunun ayıpsız aracın elinde olmadığını bildirdiği tarih itibariyle değerin tespitinin yapılması gerekeceği, bu tarih de icra emrinin tebliği üzerine borçlunun ayıpsız mislinin elinde olmadığını bildirdiği ilk tarihtir. Ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilen takip konusu ilamdaki 2012 model aracın mislinin üretilmediği ,fakat aracın üretimine devam edilmesi nedeniyle muadili olarak iadesi gereken tarihteki modelinin donanım farklarının tek tek ve fark miktarlarının neye tekabül ettiği de açıklanarak 2012 model araçta bulunmayan donanım farkları tutarı düşülerek iade konusu aracın değerinin belirlenmesi gerekir. Bu yönüyle denetime açık olmayan raporla karar verilmesi doğru değildir.''  

(T.C. 

YARGITAY 

8. HUKUK DAİRESİ 

E. 2016/21238 

K. 2017/6805 

T. 10.5.2017

fatura bedeli konusunda sürekli yazıyorum. Her bahaneyle yazıyorum. Aslında sorunuza önceki mesajlarda cevap verdim ama bu konuya ayrıca dikkat çekmek isterim. Ne kadar çok yazsam o kadar fayda olur. Türkiye gibi enflasyonun yüksek olduğu bir ülkede bedel iadesi hakkı hiçbir zaman kullanılmamalı. Ne yazıkki vatandaşlar misli ile değişim isteyeceğim derken hukuki bilgi yoksunluğundan bedel iadesi istiyorlar. Bedel iadesi diye açılan bir çok dava gördüm, dava baştan yanlış açılınca kazandığınızda bile fayda sağlamaz. Tekrarla dava kesinlikle bedel iadesi diye açılmamalı. Eğer bedel iadesi diye açsaydım fatura bedeli olarak 350 bin tl alacaktım.

Geçmiş olsun hocam.

Karar çıkana kadar ikame araç mı kullandınız? O süreç nasıl işledi acaba?

Bilgilendirme için teşekkürler, şimdi sistemin mantığını daha iyi anladım.

Zararsız olarak hakkınızı almanız dileğiyle.😊👍

arabam tamir edilene kadar ikame araç kullandım, ondan sonra kendi aracımı teslim alıp kullandım, hala kullanıyorum. Bu süreçte tek olumlu taraf arıza sırasında en yakın servisin Antalya otokoç olmus olmasıdır. İsranbul’da olsaydı ikame araç yok derlerdi, tamamen araçsız kalırdım. Gene de bunu bir lütuf olarak görmemek gerek, eğer araç vermeselerdi hemen araba kiralar onlara faturalandırırdım

Geçmiş olsun. Şans işi bazen araba kötü çıkabiliyor. Önemli olan markanın aracın arkasında ne kadar durduğu.

Merhaba gelişme var mı davayla ilgili? Geçenlerde ekşide okudum Mercedes ile benzer dava sürecini yaşayan birisi aracın sıfırı üretilmediği için değer tespiti yapılmak üzere mahkeme tarafından icra dairesine yönlendiriliyor onlar da aracı teslim alıp yıllarca sürecek şekilde Ticaret Odasıyla değer tespit etmeye çalışıyor. Adam 3 senedir araçsız kalmış. Çünkü aracı icraya teslim etmiş.

Eğer aracın sıfırı üretilmiyorsa, makyaj görmüşse vs. ve firma bunu öne sürerse resmen bir başka süreç daha başlıyor. Aracın değer tespitini yapabilecek sağlıklı bir makam yok. Bu davada 6-7 farklı değer tespit edilmiş mesela.

Ben de benzer sürece giriştim açıkçası gözüm korktu. Aracı teslim etmeden çözebileceğime inansam yine sorun yok ama diğer türlü çok büyük mağduriyet.

Merhaba yıllar oldu foruma girmeyeli, dava üst mahkemede (istinaf) inceleme sırası bekliyor. Araç her sene bir arızayla çekiciyle servise gitmeye devam ediyor. Geçen sene turbolar cortladı. Onları değiştirdim, volvo servis bakımlı araca bir kuruş parça indirimi yapmadı. Onun için de ayrıca dava açtım. Arabayı şehiriçi etkin kullanıyorum şehir dışına diğer aracımla çıkıyorum. Benimki inat oldu isterse dava 10 yıl daha sürsün işin sonunda kaybeden volvo olacak. Yukarıda belirttiğiniz icra süreci ise yıllarca sürmez. Bir kaç aylık süreç olacağını ön görüyorum. Gelişme olursa gene yazarım

Allah size sabır ve sıhhat Firmalara da vicdan versin.Volvo İsvec te de aynı muameleyi yapıyor mu acaba?