Şimdi Ara

Ateist İçin Kötülük Nedir? Neden Vardır?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
114
Cevap
1
Favori
3.929
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Konu din tartışması değil baştan söyleyeyim, merak ediyorum burdaki ateistlerin bakış açılarını, umarım katılım gösterirsiniz.

    Ateiste göre bu evren bizim zamanımıza kadar gelen süreç içerisinde evrimsel süreç sonucunda oluştu. Tanrının varlığı yokluğu tartışmasında "kötülük problemi" denen husus; ateistler tarafından gündemden düşürülmeyen bir husus olarak bu forum olsun diğer sosyal medya kaynakları olsun bilimsel tartışmalarda olsun hep göz önünde.

    Tamam tanrı yok diyelim ve ateist bakış açısıyla yaşadığımız hayata bakalım.

    Tanrının olmadığı düzende kötülük problem olmaktan çıkıyor mu?

    Kötülük evrimin doğal sonucu mudur?

    Kötülük neden evrimin bir parçası sizce?

    Evrimin hangi aşamasında canlılar ilk kötülüğü işlemeye başladılar?

    Sorular artırılabilir. Ateist arkadaşları piste davet ediyorum. Ne dersiniz ateist arkadaşlar bana kötülüğü nasıl algılamamız gerektiğini kendi bakış açınızdan anlatabilir misiniz?








  • TuranDursunComyoutube
    Richard Dawkins ahlak konusunda müslümanı yerle bir ediyor
    https://www.youtube.com/watch?v=nMGVMvqSQ-8
    ateistlik bir cesit inanctir ama din degildir. toplu tapinmalari, toplu dusunceleri olmaz. herkes bireysel davranir. baska birisi gelir farkli dusunce soyleyebilir.

    bu nedenle her gorus kisiseldir. ateistin teki soylemis diye bunu hepsine yayamayiz. tek ortak noktalari tanri olamaz demeleridir

  • TuranDursunComyoutube
    Richard Dawkins ahlak konusunda müslümanı yerle bir ediyor
    https://www.youtube.com/watch?v=nMGVMvqSQ-8




  • HIGHER kullanıcısına yanıt
    Benim konumla alakalı bir video değil bu, ben ahlak falan tartışmaya açmadım.

    Kötülüğe bakış açınızı yazmanızı istedim.

    Saçma sapan bir video oldu yani bu konu için, senin amacın propaganda olduğu için normal görüyorum.

    Fikrin yok belliki kötülüğün neden evrimsel süreçte ortaya çıktığına dair.
  • canini acitan, yakan, insanlari uzen hersey kotudur.

    bu kadar basit.
  • Jeopol kullanıcısına yanıt
    Orası öyle tabiki.

    Yani senin için evrimin doğal akışı mıdır kötülük? Olmasa daha iyi idi ancak böyle evrimleşmişiz yapacak birşey yok mu diyorsun bir anlamda?
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    benim gorusume gore kotuluk gorecelidir.

    mesela bir aslanin geyigi yemesi geyik ailesi icin kotu iken aslan ailesi icin iyidir. yani evrimin dogal akisinda da var olmak zorundadir, kotuluk de iyilik de evrimlesir.

    meseleyi bu acidan degerlendiriyorum. bu nedenle insan icin kotuluk genel olarak gucunun yetmedigi olaylarda ortaya cikar.
  • Jeopol kullanıcısına yanıt
    Tabiki de göreceli bir durumdur kötülük.

    Şu anda bir sürü askerimiz öldürüldü diye misli misli Suriyeli askerler öldürülüyor ki bir daha bizim askerlerimiz bu şekilde öldürülmesin. Yani Suriyeliler için kötü olan ölüm bizim için iyi veya tam tersi. Savaşı sevmeyen birisi için ikisinin yaptığı da kötü. Bu iki ülkenin düşmanları için ikisinin birbirini öldürüyor olması ise iyi.

    Maalesef kötülüğün içindeki bir düzende varlığımızı sürdürüyoruz.

    Benim merak ettiğim hiç düşündünüz mü neden evrim kötülüğü meydana getirdi?

    Bitkiler kötü müdür? Evrim hareketli canlılara ilerlemese kötülük olmayacak mıydı sence?

    Tek hücrelileri saymıyorum tabi.
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    gelismek icin bir baskasinin sirtina cikmalisin. senin kazanman icin birisnin kaybetmesi gerekli. nedeni bu.

    sonuc uyum saglayan icin iyi, uyum saglayamayan icin kotu oluyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Jeopol -- 1 Mart 2020; 19:55:17 >
  • Jeopol kullanıcısına yanıt
    Bir anlamda evrimin doğal akışı bu diyorsun.

    Teşekkür ederim.

    Peki bu düşünce senin benim konum üstüne düşünmen üzere öznel düşüncen mi yoksa ateistler kötülüğü böyle mi tanımlıyor genel itibariyle?
  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    ateistlik bir cesit inanctir ama din degildir. toplu tapinmalari, toplu dusunceleri olmaz. herkes bireysel davranir. baska birisi gelir farkli dusunce soyleyebilir.

    bu nedenle her gorus kisiseldir. ateistin teki soylemis diye bunu hepsine yayamayiz. tek ortak noktalari tanri olamaz demeleridir
  • Jeopol kullanıcısına yanıt
    Tabiki de öyle, sen de bilirsin kötülük problemi denen şey çokça tartışılır o sebepten ateistlere bu tarz sorular sorulmuş olmalı diye düşünüyorum.

    Ben işin felsefe tarafındayım ve genel kabul edilmiş bir ateist düşünce var mı diye merak ettim düşüncenin senin mi yoksa kabul edilmiş genel bir düşünce mi olduğunu.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Benim konumla alakalı bir video değil bu, ben ahlak falan tartışmaya açmadım.

    Kötülüğe bakış açınızı yazmanızı istedim.

    Saçma sapan bir video oldu yani bu konu için, senin amacın propaganda olduğu için normal görüyorum.

    Fikrin yok belliki kötülüğün neden evrimsel süreçte ortaya çıktığına dair.
    Sırf biri istedi diye birine tecavüz etmemek ahlaklı olunduğu anlamına gelmez zaten.
    Jeopol iyi açıklamış bence, ayrıca primal animasyon dizisini tavsiye ederim.
  • HIGHER kullanıcısına yanıt
    Ahlaka bakışım farklı benim, ki dediğim gibi işin o kısmına hiç bakmıyorum. Din tartışması peşinde de değilim, seviyeli düşüncelerden faydalanma peşindeyim. Sizin kafanızdan kötülüğün kaynağı olarak neler geçiyor onu merak ettiğim için açtım konuyu.

    Jeopol doğru şeyler söyledi tabiki de ancak derin düşüncenin ürünü değil, bildiğimiz evrimin öğretileri bunlar. Güçlü güçsüzü ezer ve bu da göreceli olarak kötüdür, ancak olması gereken de budur gibi.

    Yani kötülük doğanın bir parçası.

    Ben evrimin neden kötülük doğurduğunu felsefi olarak sorguluyorum. Neden birilerini öldürmek zorundayız aç kalmamak için neden biz de bitkiler gibi fotosentez yapamadık gibi.

    İlk kötülük canlılığın hangi seviyesinde başladı sence? Hiç düşündün mü? Bitkiler kötülük yapar mı mesela?




  • Kötülük tıpkı ekonomideki değer gibi mutlak olarak hesaplanabilir bir nosyon değil. Birisinin kötülüğü bir başkasının iyiliği oluyor, mesele tamamını veya olabildiğince çok kişinin iyiliğini ortaya koyan ortak bir zemin uydurmak. Bu bağlamda gümüş ve altın ilkeleri savunuyorum: Kimse öldürülmek istemez, kimse soyulmak istemez, kimse işkence görmek istemez - o halde hiç kimse öldürmemeli, soygun yapmamalı vs - şeklinde uzatabiliyorum.

    Tanrı nosyonu kötülük problemine kendine has bir sorun katıyor: Euthyphro ikilemi. Tanrıdan bağımsız iyilik ve kötülük varsa Tanrının mutlak iyilik ve kötülük arasında bir tercih şansı yok, tanımsal - iyicil - sonsuz güçte iradesi mutlak kötülüğü yapamaması veya mutlak kötülüğün yapılmasını ahlaki olarak emredememesiyle kısıtlanıyor. Tanrı eğer neyin iyi neyin kötü olduğunu kendisi emrediyorsa, o zaman iyilik ve kötülük tamamen keyfi oluyor.




  • ahlaki davranışlar tanrı tarafından emredildiği için mi ahlakidir, yoksa ahlaki olduğu için mi tanrı tarafından emredilmiştir.

    buradaki temel sorun ahlakilikten etkilenen açısından geçerli. yani ahlakilik sorunsal olursa bundan birinci derecede etkilenen şey öznedir denecekse bu açıdan fiil denen hal önem kazanır.

    kişinin nesne olduğu halde fiil başkası tarafından ifa edilen iken kişinin özne olduğu halde fiil ve etkilenen aynı bireydir.

    .........................

    sonucu bakımından ahlakilik bumeranga benzer dersek toplumsallığı kurma adına iş ve amel görmek ilahi bir buyruk olsun ya da olmasın insan denen şeye dönen bir yapıdır.

    ..........................

    ahlakilik bu açıdan aranan bir şey ise bunun tanri tarafından emredilip emredilmemesi de önem taşımaz. kişi bu fiilde ısrar ederek özünde insan olmanın gereğini yerine getirdim diyebilir.

    zaten soru kökünde bir ikilem var. tanrisallığın ahlakiliğini tartışmaya açma amaçlı bir kabul ediş söz konusu. esasen bu tartışmanın mevcudiyeti halinde tanrisallık yaşam alanı bulamaz da denebilir.

    ..........................

    öznenin ya da nesnenin tanri olduğunu düşünmek de mümkün. yani fiilden etkilenen ya da yapan tanri olmalı ki bu bir emir olsun ya da olmasın tanrinin zatı ile ilgi kurulabilsin.

    o halde tanri soyut bir varlık olamaz hükmüne ulaşmak lazımdır. bu halde görünen bilinen veya fiil yapan şeklinde bir anlama varmamız lazım.

    ...........................

    islami açıdan yaratıcı eserde görünendir. yani zatı ile temessül etmez. hatta insanın buna güç yetiremeyeceğini beyan eder.

    bu açıdan kendi dinsel tematiğimizde yaratıcının özne ya da nesne olma hali yoktur.

    .............................

    bir eylem kendiliğinden ahlaki ya da ahlak dışı olabilir mi?




  • kötüyü kutuya benzetelim.

    yani içinde ne olduğunu bilmiyoruz dedik. bu açıdan kötülük kutunun kendisi değil içindeki dersek salt kutu içindekinin kötü olduğu sonucuna varırız. bu açıdan kutunun varlığı değil kutu içindekinin varlığı sorgulanır.

    ancak madem ki içinde kötü var o halde neden bu kutu var veya yaratıldı dersek bu kere yaratıcı kavramına gönderme yapılır.

    ................

    ateizm kutunun varlığını sorguluyor. içindeki zaten belli. kişi düşünce sıfat durum hal vs. yani insana veya tabiata bağlı değişken. bazısına müdahale edemeyebiliriz ancak en azından sebebi belli.

    .................

    konu yaratıcıya gelirse kutunun mevcudiyeti halinde bu kutunun yaratıcısı nevinde olan varlığın bi şekilde kutuyu mühürlemesi yasaklaması vs. beklenir.

    şimdi bir kısım yasaklar var mı? ve bu yasaklar neyi amaçlıyor.

    ...................

    dini tematikte bunlar haramlar olarak açıklanır. peki bu haramlara riayet kötüyü engelleyebilir mi?

    sorun burada ortaya çıkıyor.

    bu açıdan bana göre eğer ki yaratıcı argumanına başvurulacak ise haram denen çizginin anlaşılması lazım. bu çizgi net şekilde çizilmeli ki yaratıcının bir şekilde yarattığı bir şey varsa ondan sakınılabilsin.

    .....................

    bence burada en önemli sorun kişinin kendisini tanımlaması. mesela ben müslümanım ya da iseviyim ya da ateistm demesi.


    bunları diyerek sen veya ben ileri sürdüğümüz kavram olmayabiliriz.

    .....................

    ateist kötülüğü tanımlamak zorunda kalırsa hayatın kendisinin kötü olduğunu söylemek durumundadır. kaynağı da hayattır.

    peki bu hayatı kötü kılan ne olabilir?

    ......................

    irade kazanmış bir hal olmalıdır. yani iradi bir durum bu kötülüğün nedeni olmalıdır.

    i rad e... sanki buzdan bir şimşek adil bir kavram gibidir ve insanın beyninde çakmaktadır.

    insanın beynini donduran bir hal mevcuttur ve bu kötülüğün kaynağı kendisi gibidir.

    ..........................




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt
    Güzel şeyler yazmışsın da ben tanrısız düzenin üzerine bir felsefe peşindeyim. Bu mutlak kelimelerini de pek sevemedim ben zaten de felsefeden anlamadığıma ses etmiyorum.

    Senin dediklerinden şunu anlıyorum, tanrı zaten yok ve kötülük görecelidir kesin değildir. Bizler çoğunluğun iyiliğine bakarak birşeylerin kötü olduğu sonucuna mantıken karar veririz. Öldürmek, hırsızlık yapmak vs. Doğru mudur?

    İnsanın yaptığı kötülükler çok çok ayrı bir tartışma aslında zaten, gereksiz kötülük yapan bir canlı türüyüz biz. Diğer canlılar gereksiz öldürmez kolay kolay ancak bizler zalimlikte diğer tüm canlılardan uzak ara önde bir türüz.

    Ben evrimin neden kötülük üzerine ilerlediğini sizin fikirlerinizle dinlemek istiyorum. Biz neden fotosentez yapmıyoruz gibi. Neden başka canlıları öldürmek üzere evrimleştik? İlk kötülük canlılar aleminde ne zaman oluştu, bitkiler kötü müdür gibi.




  • HADO77 kullanıcısına yanıt
    Güzel şeyler söylemişsin her zamanki gibi, ben işin ahlak ve tanrı boyutunu bu konuda tartışma peşinde değilim. Kötülük neden var bunu ateist gözüyle görmek istiyorum.

    Şu cümlen önemli:

    ateist kötülüğü tanımlamak zorunda kalırsa hayatın kendisinin kötü olduğunu söylemek durumundadır. kaynağı da hayattır.


    Yani ateist kötülüğün varlığının doğal olduğunu söylemek zorunda kalır.

    Peki kötülük neden doğal sürecin bir parçası olmak zorunda olmuş olabilir?

    Ateistlerin evren ile ilgili iddiasının mutasyonlar ile ilerleyen bir süreç olduğunu düşündüğümüzde neden mutasyonlar kötülüğü meydana getirmiştir?

    Kötülük ilk hangi canlı ile meydana gelmiş bir mutasyondur? Gibi sorular sorulabilir.

    Senin bir ateist olmadığını düşünerek sana farklı şekilde bir soru sorayım: Bu tarz soruların ateistler tarafından cevaplanması gerekir mi sence? Ateistler kötülüğün kaynağını tespit etmek zorunda mıdırlar?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Güzel şeyler yazmışsın da ben tanrısız düzenin üzerine bir felsefe peşindeyim. Bu mutlak kelimelerini de pek sevemedim ben zaten de felsefeden anlamadığıma ses etmiyorum.

    Senin dediklerinden şunu anlıyorum, tanrı zaten yok ve kötülük görecelidir kesin değildir. Bizler çoğunluğun iyiliğine bakarak birşeylerin kötü olduğu sonucuna mantıken karar veririz. Öldürmek, hırsızlık yapmak vs. Doğru mudur?

    İnsanın yaptığı kötülükler çok çok ayrı bir tartışma aslında zaten, gereksiz kötülük yapan bir canlı türüyüz biz. Diğer canlılar gereksiz öldürmez kolay kolay ancak bizler zalimlikte diğer tüm canlılardan uzak ara önde bir türüz.

    Ben evrimin neden kötülük üzerine ilerlediğini sizin fikirlerinizle dinlemek istiyorum. Biz neden fotosentez yapmıyoruz gibi. Neden başka canlıları öldürmek üzere evrimleştik? İlk kötülük canlılar aleminde ne zaman oluştu, bitkiler kötü müdür gibi.
    Mutlaktan kasıt bağımsız ve reel varlığa sahip olmak. Platon'un idealarını biliyorsundur. İdea nasıl? Bizden bağımsız, bozulmaz, değişmez, her şey için geçerli varlık. Euthyphyro ikilemi ya ahlakın tanrıdan bağımsız olduğunu, bu yüzden de tanrıyı kısıtladığını veya kısıtlamaz ise bir çelişkiye düşürdüğünü ya da ahlakın bağımsız bir varlığa sahip olmaksızın tamamen tanrının keyfiyle üretilen bir komutlar dizisi dolayısıyla ahlakın keyfi olduğunu söylüyor. Şimdi objektifliğe - yani tanrı dahil herkes için değişmezliğe - vurgu yapan mutlak teriminden ne kastedildiğini anlayabiliyor musun? Mutlak ahlak objektif - yani tanrı dahil herkes için geçerli - ahlak haliyle de rölatif değil. Ama görüldüğü kadarıyla, ahlaka temel oluşturmaya aday iyilik ve kötülük rölatif. Evrim de çevreye göre verilmiş organizmaya bir rölativite belirliyor. Çevre bir organizma için uygunsuzsa bu organizma için kötü, uygunsa bu organizma için iyi. Atıyorum X çevresi Y organizması için kötü ama Z organizması için gayet iyi. Evrim kötülüğü de iyiliği de en başından beri türleşme ve seçilim çerçevesinde üretiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Nat Alianovna -- 2 Mart 2020; 11:6:31 >




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.