< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OnurFB1453 -- 28 Temmuz 2019; 8:59:24 > < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi OnurFB1453 -- 28 Temmuz 2019; 8:59:24 > < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
Merhaba,
Mekanı cennet olsun. Siz 37 yaşındayken babanızı kaybetmissiniz bana göre şanslısınız ki o yaşa kadar genede babanız varmış keşke hep olsaymış orası ayrı ama hayat. Ben babamı 28.04.2001'de hemofili hastalığından kaybettim. İnsanın arkasında baba gibi çınar ağacı olmadan büyümek zordu maddi durumun iyi değilse dahada zordu , düşünsene birşey olsa arayıp baba diyebileceğim biri yoktu hemde 10 yaşındaydım. Yani ben telefon rehberime baba ismini hiç kaydedemedim. Sağolsun annem hem analık hemde fazlası ile babalık yaptı tek başına çalışıp 2 çocuğunuda kimseye muhtaç etmeden büyüttü şimdi şükür işimiz iyi. Ailenizin değerini bilin. |
Site yönetiminden güvenlik kameraları görüntüsünü istedim sağolsun yolladılar. Babam gezmeye çıkarmış gibi sağına soluna bakarak siteden çıkmış ve son kez arkasına dönüp bakıp yürümüş gitmiş. O son bakış yok mu o son bakış içimi aşırı derece sızlattı. Gittiğin yerde çok mutlu ol baba..
|
Başınız sağolsun, Allah rahmet eylesin.
İnsan sevdiğini veya ailesinden birini bir anda kaybetmek istemez kesinlikle ama biraz düşündüğün zaman kalp krizi gibi ani ölümler bence Allah'ın kuluna bir lütfu olduğunu düşünüyorum. Sebebine gelince; Biraz uzun yazacağım kusura bakmayın. Ben 30, babam ise 54 yaşında. İdrarında ara sıra kanama oluyordu ama sıkıntısı pek yoktu kendisi hastaneye gitmeyi hiç sevmezdi. Geçen yıl 10. Ayda ağrıları arttı hep kemikleri ağrıyordu. Ağrıları sıkıntı yapacak düzeye geldiği için hastaneye gitmeyi kabul etti. Küçük bir ilçede yaşıyoruz önce devlet hastanesinden başladık. Sistoskopi ile mesaneye giriş yapıldı bir sıkıntı bulunamadı, kemik ağrıları için ise; üşütme, enfeksiyon, d vitamini eksikliği gibi şeylerle geçiştirildi ve buna göre ilaç verildi. Bir kamyon dolusu ilaç kullanmamıza rağmen babam hergün daha kötü oldu. Annem ile ben internette araştırdığımızda ise her yerde babamdaki belirtilerin mesane kanseri + kemik metastazı olduğu yazıyordu fakat hastanede bir türlü teşhis konmuyordu. 1. Ayda özel hastaneden medet umarak Sivas Medicana hastanesine gittik oradanda bir cacık çıkmadı. İdrar + kan temiz deyip gönderildi. Daha sonra kayseri Tekden hastanesine gittik. Oradaki doktorda kan tahlili yapıp korkulacak birşey yok ya enfeksiyon var deyip antibiyotiği yazıp gönderdi. Ben tatmin olmayıp zorla Full tomografi çektirdim. Doktor tomografiye rağmen antibiyotikle enfeksiyon iyileştiğinde babamın düzeleceğini söyledi gönderdi. Babam ilk 2 gün bayağı iyi hissetti, 1 hafta sonra ise yine ağrıları şiddetlendi. Tomografi raporunu okuduğumda ise kemik eklem yerleri ve iskelet sisteminde yoğunluk artışı olduğu gözlenmiş ve parantez içinde skelerotik metastaz? şüphesi yazılmıştı. Bu raporla Sivas cumhuriyet üniversitesi araştırma hastanesine gitmeye başladık. Dahiliye + romatoloji + nefroloji + hematoloji + üroloji. Gittiğimiz bölümlerde nefroloji ve üroloji profesörü dışında hepsi birşey yok dedi. Nefroloji doktoru biz olayı anlattığımızda nasıl birşey olmaz ya adamlar tomografi raporuna yazmış kemiklerde bir sıkıntı gözüküyor ben size Pet/Ct yazıyorum onda herşey ortaya çıkar dedi. 22.03.2019 tarihinde Pet/Ct çekiminden bir hafta sonra rapor çıktı, okuduğumda kafamdan kaynar sular döküldü. Kanser tüm iskelet sistemini sarmıştı... Direk ücret farkı ödeyerek prof doktora muayene olduk kendisi pet/ct yide inceledikten sonra eliyle babamı muayene etti ve prostat kanseri olduğunu söyledi. Bu sürpriz oldu biz annemle baştan beri mesane kanserinden şüpheleniyorduk çünkü ilk başlarda yapılan ultrasonda mesane duvar kalınlanlaşması gözüküyordu. Daha sonra prostattan biyopsi alındı ve sonuçlar beklenmeye başladı. Sonuç çıktığında gerçektende babam prostat kanseriydi fakat kemiklere metastaz yapan kanser bu değildi. Profesör kendisi bizzat sistoskopi ile mesaneye giriş yapacağını söyledi. Operasyondan çıkınca mesane tümörünün mesane iç duvarında çok küçük olduğu ve zor bulduğunu, bölgeyi kazmaya başladığında ise tümörün mesane kaslarına çoktan invaze olduğunu, kemiklere metastaz yapan kanserinde bu tümör olduğunu, çok üzüldüğünü yapacak birşey olmadığını söyledi. Teşhisten hemen sonra hastaneye yatırıldı 1 ay boyunca gözlem altında tutup + bacak kemiği çok ağrı yaptığı için ışın tedavisi + kemo aldı. Daha sonra artık dışarıdan tedavi alacak diye eve gönderdiler. Sonuç olarak doktor bilgisizliğinin kurbanı olduk. Babam teşhis konana kadar çok acı çekti, hastanede beklerken gözümüzün önünde kıvranıyordu. Biz bi diş ağrısına dayanamazken o tüm kemiklerin ağrısını çekiyordu. Onkoloji başkanı pek birşey beklemeyin dedi, kendim araştırdığımda bu illetten kurtulan görmedim. 4. Evre aşırı agresif değişici epitelyal kanser hücresi. Metastaz başlangıcından sonra ortalama ömür 11 ay olarak belirtilmiş. Babamın acıları hergün dahada artıyor, kilo kaybetmeye devam ediyor, her adım attığında vay anam çekiyor, gece yatarken ağlıyor. Bizde annemle aynı durumdayız her gün acısınına şahit olup acı çekiyoruz üzülüyoruz. Çaresiz şekilde sonunu bekliyoruz. Yüzü hiç gülmüyor, eğlendiremiyorum, geri kalan hayatını güzel yaşatacak hiç birşey yapamıyorum çünkü 20 mt bile yürüyemiyor ve her an bir kemiği kırılma tehlikesi ile karşı karşıya. Bu sebeple hergün acılarla kıvranmak yerine hızlı ölüm insan için kurtuluştur. Allah bizlere de güzel son nasip etsin, yatağa mahkum etmeden kimseye muhtaç olmadan yanına alsın inşallah. Kendinizin ve ailenizin küçük sağlık sorunlarını basite almasına izin vermeyin, kanserde erken teşhis tedavi şansı çok yüksek. Bir doktorun söylediğiyle kalmayın, işinde kendini ispatlamış kaliteli doktorlara muayene + tedavi olun. Özel hastane denen ticarethanelerden uzak durun. Kalın sağlıcakla. |
Allah rahmet eylesin.
Babamı kaybedeli çok oluyor. Yaşamayan babasızlık nedir bilemez. Tüm işlerimizin yükü bana kaldı, kardeşimin sorumluluğu ayrı. Ama bunlar hikaye. Mesafeli birisi olduğu için sağlığında bir kere bile sarılamamıştım. Yine de bizim gözlerimizin içine bakar, mutluluğumuz için her şeyi yapardı. Keşke bir kerecik sarılabilseydim. Allah sabır versin. |
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Ben de bu ayın başında babamı kanserden kaybettim. 25 gibi nispeten erken bir yaşta babamı toprağa vermiş oldum. Maalesef lafın bittiği yer derler ya, tam o duyguları hissediyorum. Siz de sessizlikten bahsetmişsiniz. O nefret edilesi sessizlik. Babam gittikten sonra evdeki o sessizliğe ben de hala alışamadım. O sessizlik hala yüzüme bir tokat gibi iniyor bazen. Babam gerçekten çok iyi aile babası, iyi de bir insandı, bu yaşıma kadar hiçbir şeyimi eksik etmemek için elinden geleni yaptı. Düşündükçe içim parçalanıyor ama bir şekilde alışacağız, ölüme çare olmadığı gibi bir yandan da hayat devam ediyor :(
|
Başınız sağ olsun hocam, huzur içinde yatsın.. Okurken benimde kalbim cız etti..
Ama hayat bu yapabileceğimiz birşey yok.. Metanetli olmaya çalışın.. Tekrardan başınız sağ olsun.. |
Başın sağolsun kardeşim.Yazını babamın yanında yazlıkta kahvaltıda okudum.İstemsizce ağladım.Allah yattığı yeri cennet eylesin.
|
Kardeşim başın sağolsun.. Ölüm gelince aileden birine dünya o reklam filmlerindeki gibi yavaşlıyor zaman geçmiyor gibi oluyor. Ben durayım dünya dönsün insanlar yaşasın benim adım atmaya gücüm yok diye hissediyorsun.. Velhasıl anlıyoruz ki daha önce canımızı sıktığımız herşey kadın/aşk/para muhabbetlerinin hepsi boş şarkı sözünde de söylediği gibi "dünyada ölümden başkası yalan" Umarım baban en yüksek mertebede uyuyordur.
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi -PoseidoN- -- 26 Temmuz 2019; 9:52:57 > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |