Şimdi Ara

ATMOSFERİK ARAÇLARI DOĞRU KULLANMANIN YOLLARI

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
111
Cevap
5
Favori
24.960
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Bir de bu başlık gerekli diye düşünüyorum. Malum Turboşarjlı Araçlar için olan bir başlık var.

    Turbo yada Supercharger'ı olmayan Atmosferik Benzinli ve Dizel araçları nasıl doğru kullanabiliriz?

    Araçlar hem daha uzun ömürlü olacak, hem motor gücünü tam anlamıyla kullanıyor olacak, hem de yakıt ekonomisi sağlayacak.

    Bu konuda bilgileri olan üstatları bilgilerini paylaşmaya davet ediyorum.


    Bu kısımdan aşağısı alıntıdır.
    “Atmosferik Benzinli yada Atmosferik dizel aracımı hangi devirde kullanayım?”,
    “Atmosferik aracımı stop etmeden önce bekleyeyim mi?”,
    “motor soğukken en fazla kaç devire kadar çıkayım?”,
    “hangi devirde vites değiştireyim?” gibi sorular için ayrı ayrı başlıklar açılmaz.


    İşte bu konulara bu başlıkta cevap arayacağız.







  • Atmosferik Benzinli yada Atmosferik dizel aracımı hangi devirde kullanayım?

    Özellikler tablosunun vazgeçilmez kadim başrol oyuncuları çap ve strok; daha Türkçe'si çap ve kurs ikilisi burada en önemli veridir. Hesaplayın. 15m/sn 'nin altında tutmaya çalışın. Uğraşmak istemiyorsanız, binek araçların %99'u için endüstri rutini olmuş çap ve kursun birbibine yakın olduğu motorlarda 3000 d/dakinanın içinde kalın. Yok eğer benim tork aldığım sanayide şişe pistonlu tabir edilen Vaillant'ım var, Fargo'm var diyorsanız bu 2000-2400'lere gerileyebilir.

    Benzinin değişmez yanma hızıyla ıslak çeper tecritli dahili istihsalli teknolojinin gelemediği ama wet-perimeter sealed içten yanma teknolojisinin -nasılsa- gelebildiği pratik kullanım alanı budur. Çünkü benzinin yanma hızı hemen hemen bellidir. Deneme ve gözlemle elde edilmiş bu alanın üzerine çıkıldıkça parabolün tırmanmaya bilek isteyecek kısımlarına geliyoruz. Devir varyansı katlanarak artıyor, +/-40 olur, dizel gibi +/-80 d/dak. Devrin yüksek olması, olayı bizim algı alanıızdan çıkarır sadece. Yüksek devirlerdeki vuruntuları, sarsıntıları, tolerans içinde ovalleşen ama daierel olması gereken hareketleri ruhumuz duymaz. Piston yüklerinde dengesizlikler başlar. Tepki/pürüzsüzlük dengesiyle karar verilmiş volan ağırlığı yetersiz gelmeye başlar. Vuruntuyla sonuçlanan iş zamanları, hiç alev almayan garip karışımlar artar. Olumsuzlukların devirle artışı, tüketim sürat grafiğiyle güzel bir paralellik gösterir.


    Atmosferik aracımı stop etmeden önce bekleyeyim mi?

    Gragamel'in şatosuna mı tırmandınız? Tabii bekleyin. Şalter gibi kapatmayın. Bolu'nun tepesine yüksek tempoyla geldikten sonra mola vermeye karar verince kontağı kapatmak arabayı terkederken en son yaptığım şeydir. Mil ve yatak sadece türbinlerde yok. Motorlar öyle kullanılmaz. Elektrik motorları bile. Yavaş ısıtın, yavaş soğutun. Motordaki termal yükü varsayımsal da olsa takip etmeye çalışın. Yağ ve su dolaşımını motorun en sıcak olduğu anda durdurursanız -hesaplı ve öngörülmüş de olsa- kullanırken hiç olmadığı kadar sıcak hale getirir, saplamalardaki gerilimleri en üst noktalara taşır, conta alanlarını görecekleri en yüksek streslere belki bagajdan çantayı alırken getirmiş olursunuz. Kapak contası çevresinde küçük bir kaynama mutlaka olacaktır. Sorun yok. Bunlar hesaplıdır. Ama sürekli yapmak ve yapmamak arasında farklar olabilir.

    (Giderek aceleci toplumlar olduk, her şey ona göre programlanıyor. Elektrikli aletler bile anında tam devirde çalışacak şekilde anahtarlandı. Diğer taraftan tabiat bir nota gönderdi, en basit aletlerde bile sorunlar oldu. 1sn olsun yavaştan çalıştırmann faydası vardı. Şimdi "soft-start" kelimeleri endüstride yeniden reklam oldu.)

    Diğer hallerde motoru gidilecek yere yaklaşırken son 1km içinde yolda soğutmak yeterli diye düşünüyorum. Son mesafeleri motoru soğutmak için kullanın. En iyi soğutma düşük güç, sabit yavaşlayan hızlarla yapılabiir.


    motor soğukken en fazla kaç devire kadar çıkayım?

    3000. Nominal 2000.
    3000'e kadar her şey güzel. 2000d/dak seyir hızlarına ayarlanmış, sık kullanılan, muhtemelen de tasarım aşamasında yağlama verimi denilen şeyin göbek kısmının isabet ettirilmiş olduğu devirdir..

    Çok soğuk şartlarda değiştirmenin faydası vardır. 3dk. 2000, 2 dk. 3000, ısınıncaya dek tekrar 2000 gibi (Rodaj bitmez. "Rolling" varsa rodaj da vardır. Roda: [Lat.] Yuvarlamak. Kelime anlamıyla gidersek ilk başlarda çalışma toleranslarının geometrisine yaklaştırmak olan rodaj, kullanırken de ovalleştirmemeyi, dairesel hareketlerde merkez kararlılığını korumak olabilir.)

    Bir tartışama konusu: 2000 d/dak ile hızlı bir şekilde mi ısıtılmalı, yoksa toplam soğuk çalışma daha uzun da olsa mümkün olan en düşük devirlerde yavaşça mı?


    hangi devirde vites değiştireyim?

    Ekonomi için motorun silkelenmediği en düşük devirlerde. Performans içinse en yüksek devirlerde.

    Yüksek devir genelde valf bölgesi ve pistonlar için risklidir (üst motor). Yüksek yük ise krank ve kol yatakları için (alt motor). Devir düşükse yükler yüksektir. Motorun bilinen zayıf yönlerine göre kararsızlık anları giderilebilir.

    Devir bandı kırmızı bölgeye geliyorsa burada geçirilen süreye dikkat edilmeli. Kısa süreli yüklemeler kaldırılabilir. Termal yüklemelerde motor hızı kadar süre de önemlidir. Termal yükleme ayrıca pistonların temiz kalmasına yardımcı olabilir. Yine de, kurşunlu benzin zamanlarını hatırlıyorum da, artık benzinler eskiye göre çok iyi. Eskiden sadece yavaş kullanmak şimdiki 6 saatlik rolantinin hiç yapamayacağı şeyleri yapar, pistonlardaki birikim motorun kompresyon oranını değiştirirdi.
    Yapay Zekanın Yanıtı

    Atmosferik Araçları Doğru Kullanmanın Yolları

    Atmosferik araçlar, yakıtın yalnızca silindirlerin içinde yandığı içten yanmalı motorlardır. Turboşarj veya süperşarj gibi zorlama beslemeli sistemlere sahip değildirler. Bu araçları doğru şekilde kullanmak, performanslarını optimize etmek ve yakıt verimliliğini artırmak için önemlidir.

    İşte atmosferik araçları doğru kullanmanın bazı yolları:

    • Düşük Devirlerde Kullanın: Atmosferik motorlar, yüksek devirler yerine düşük devirlerde daha verimli çalışır. Motorun gücünü en üst düzeye çıkarmak için 2.000-3.000 RPM aralığında kalın.
    • Yavaş Hızlanın: Hızlanırken gaza yavaşça basın. Bu, motorun fazla yakıt tüketmeden hızlanmasını sağlayacaktır.
    • Vitesleri Zamanında Değiştirin: Vitesleri zamanında değiştirmek, motorun doğru RPM aralığında çalışmasını sağlar. Yüksek viteslerde hızlanırken motoru zorlamaktan kaçının.
    • Bakımını Düzenli Yapın: Düzenli bakım, motorunuzun verimli çalışmasını ve yakıt verimliliğini optimize etmesini sağlar. Bu, yağ değişimlerini, filtre kontrollerini ve diğer gerekli bakımları içerir.

    Atmosferik Motor Nasıl Kullanılır?

    Atmosferik motorları kullanmak nispeten basittir. İşte izlemeniz gereken adımlar:

    • Motoru çalıştırın: Anahtarı çevirerek motoru çalıştırın.
    • Düşük devirlerde sürün: Motoru rölantide çalıştırın ve 2.000-3.000 RPM aralığına kadar yavaşça hızlanın.
    • Vitesleri değiştirin: Gerektiğinde vitesleri sorunsuz bir şekilde değiştirin.
    • Yumuşakça fren yapın: Frene yumuşakça basarak yavaşlayın.

    Atmosferik araçları doğru kullanmak, performanslarını en üst düzeye çıkarmanıza ve yakıt tasarrufu yapmanıza yardımcı olacaktır. Bu yönergeleri izleyerek, aracınızdan en iyi şekilde yararlanabilirsiniz.

    Yapay Zekanın Yanıtını Genişlet
  • atmosferik benzinliler için böyle sıkı kurallar yok ki. turbo şarjda dikkat edilen şeylerin yarısına dikkat edilse yeter. motor buz gibiyken tam gaz yapılmasa yeter mesela. diğer başlık kadar dolu dolu teknik cevaplar alabileceğinizi sanmıyorum ben :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rubinstein

    atmosferik benzinliler için böyle sıkı kurallar yok ki. turbo şarjda dikkat edilen şeylerin yarısına dikkat edilse yeter. motor buz gibiyken tam gaz yapılmasa yeter mesela. diğer başlık kadar dolu dolu teknik cevaplar alabileceğinizi sanmıyorum ben :)
    atmosferik motorlar için turbolu bir araç yanınızdan geçtiği zaman gaza gelmeyin yeter
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rubinstein

    atmosferik benzinliler için böyle sıkı kurallar yok ki. turbo şarjda dikkat edilen şeylerin yarısına dikkat edilse yeter. motor buz gibiyken tam gaz yapılmasa yeter mesela. diğer başlık kadar dolu dolu teknik cevaplar alabileceğinizi sanmıyorum ben :)
    Turbo'lar için yaptığımız/yapılan şeyleri kısmi olarak ben atmosferik arabama da uyguluyorum. Marşa bastıktan yaklaşık 1dk sonra yola çıkarım ısınana kadar ağırdan giderim.

    Başka aklınıza gelen bir şey varsa ekleyin lütfen , bilgimiz olsun.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rubinstein

    atmosferik benzinliler için böyle sıkı kurallar yok ki. turbo şarjda dikkat edilen şeylerin yarısına dikkat edilse yeter. motor buz gibiyken tam gaz yapılmasa yeter mesela. diğer başlık kadar dolu dolu teknik cevaplar alabileceğinizi sanmıyorum ben :)

    +1
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DXM06

    atmosferik motorlar için turbolu bir araç yanınızdan geçtiği zaman gaza gelmeyin yeter


    tsi görünce dayanamıyorum bazen.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jeandan

    quote:

    Orijinalden alıntı: DXM06

    atmosferik motorlar için turbolu bir araç yanınızdan geçtiği zaman gaza gelmeyin yeter


    tsi görünce dayanamıyorum bazen.

    Alıntıları Göster
    Uzun ömürden değil de birazdan performanstan bahsedelim.... Honda'cılar Mitsu'cular dökün eteğinizdekileri. 3500 den 4000 den sonrasını anlatalım



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi gorkemuse -- 16 Nisan 2011; 19:09:29 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    Uzun ömürden değil de birazdan performanstan bahsedelim.... Honda'cılar Mitsu'cular dökün eteğinizdekileri. 3500 den 4000 den sonrasını anlatalım




    Turbo iyide bir yere kadar be usta Hos iyi guc uretiyor motorlar ama iste.. Devirli surmek gibisi yok




  • gerekli bir konuydu takipteyim. Atmosferik motorun tadı bambaşka..
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gorkemuse

    Uzun ömürden değil de birazdan performanstan bahsedelim.... Honda'cılar Mitsu'cular dökün eteğinizdekileri. 3500 den 4000 den sonrasını anlatalım

    Alıntıları Göster
    Atmosferik motor standart bir motordur. Basit bir şekilde sürelim gitsin




  • An gelecek ve bu motor tipini tarihin tozlu sayfalarında anacağız....
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ___Murat___

    Atmosferik motor standart bir motordur. Basit bir şekilde sürelim gitsin

    Alıntıları Göster
    Ahada benim konum

    ilk calistirmalarda motor normal isisina gelene kadar yuksek devirlerden ve dipgazlardan kacininiz

    rampalara devirsiz yakalanmayiniz

    eger birine haddini bildiricekseniz had bildirme islemine, motorun maksimum torku urettiği devirden itibaren baslayiniz

    eger sakin bir kullanici iseniz, arada bir (ayda bir kere olabilir) mutlaka araci kesiciye sokarak cigerlerindeki balgami söktürünüz


    onun disinda yagini suyunu koy, bas git. Herhangi bir handikaplari yoktur, atmosferik motor candır canandır




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ___Murat___

    Atmosferik motor standart bir motordur. Basit bir şekilde sürelim gitsin

    Alıntıları Göster
    Benzinli ATMOSFERLİK düşük hacımlı motor zaten performansı azdır gitmez, dizel de aynısı bakın eski 20 sene evvelki Turbosuz motorlara.
    Malum Akaryakıt sorunu bundan sonra downsizing az hacım yüksek performans.
    Eski aracımda E400cdi en sıkıcı tarafı kara ve virajlı yollarda hız 80-100 düşünce kickdown yapıp 1sn düşünmesi ondan sonra ok gibi fırlaması hiç hoş olmuyordu bu atmosferlik aracda kesintisiz hızlanması bi ömür oluyor.
    Kullanma tarzına gelince her zaman yağ göstergesi 80 °C gelmeyince basmam veya öteki araclarımdada ısınmasını beklerim devir yükseltmeden.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ex-Diesel


    Eski aracımda E400cdi en sıkıcı tarafı kara ve virajlı yollarda hız 80-100 düşünce kickdown yapıp 1sn düşünmesi ondan sonra ok gibi fırlaması hiç hoş olmuyordu bu atmosferlik aracda kesintisiz hızlanması bi ömür oluyor.







    İşte bu turbo lag yüzünden beslemeli araclardan nefret ediyorum.

    Atmosferik motorların gaz pedallarindaki milimetrik hassasiyet paha bicilemez... Ozellıkle viraj cikislarinda lag a dusmeden hıkayeye kaldıgın yerden devam edebilmek cok guzel bır duygu...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Ex-Diesel

    Benzinli ATMOSFERLİK düşük hacımlı motor zaten performansı azdır gitmez, dizel de aynısı bakın eski 20 sene evvelki Turbosuz motorlara.
    Malum Akaryakıt sorunu bundan sonra downsizing az hacım yüksek performans.
    Eski aracımda E400cdi en sıkıcı tarafı kara ve virajlı yollarda hız 80-100 düşünce kickdown yapıp 1sn düşünmesi ondan sonra ok gibi fırlaması hiç hoş olmuyordu bu atmosferlik aracda kesintisiz hızlanması bi ömür oluyor.
    Kullanma tarzına gelince her zaman yağ göstergesi 80 °C gelmeyince basmam veya öteki araclarımdada ısınmasını beklerim devir yükseltmeden.







    C200 cdi var.. 1400 devirde bir sirttan vuruyor 2000 de bir ve 2400 de bi 1 er saniye araryla Yanimdaki arkadas dediki: Dizel surmek cok guzel ha dedi.. Ben dedim: neresi guzel, atmosferik benzin gibisi yok.. Sonra bu konuya mesaj atmaya basladim




  • quote:

    Orijinalden alıntı: The Division Bell


    eger sakin bir kullanici iseniz, arada bir (ayda bir kere olabilir) mutlaka araci kesiciye sokarak cigerlerindeki balgami söktürünüz






    Anlaşılmadı Biraz detay istesem
  • quote:

    Orijinalden alıntı: metaner

    quote:

    Orijinalden alıntı: The Division Bell


    eger sakin bir kullanici iseniz, arada bir (ayda bir kere olabilir) mutlaka araci kesiciye sokarak cigerlerindeki balgami söktürünüz






    Anlaşılmadı Biraz detay istesem

    Alıntıları Göster
    Atmosferik güzelde kimse kullanmayı bilmiyor.Hele dizele alışanlar canına okuyor motorun.Bursa-İnegöl arası rampaları çıkarken makas atmak zorunda kaldım resmen.3 şeritli yolda sol şeritte tın tın gidiyor atmosferik civicler falan.Kardeşim ya vitesi 3 e,4 e at bas git ya sa sağdaki iki şeritte kal.Bunların yüzünden kural ihlali yapıyoruz.

    Ben 1.2 tüplü kalosla bile o rampalarda baymazdım arabayı,kimseninde önünü kesmezdim.Milletin altında 110-125 hp araba var doğru düzgün rampa çıkmayı bilmiyor.Nedir bu 5. viteste rampa çıkma fantazisi anlamıyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı:
    atmosferik motor candır canandır


  • Atmosferik Benzinli yada Atmosferik dizel aracımı hangi devirde kullanayım?

    Özellikler tablosunun vazgeçilmez kadim başrol oyuncuları çap ve strok; daha Türkçe'si çap ve kurs ikilisi burada en önemli veridir. Hesaplayın. 15m/sn 'nin altında tutmaya çalışın. Uğraşmak istemiyorsanız, binek araçların %99'u için endüstri rutini olmuş çap ve kursun birbibine yakın olduğu motorlarda 3000 d/dakinanın içinde kalın. Yok eğer benim tork aldığım sanayide şişe pistonlu tabir edilen Vaillant'ım var, Fargo'm var diyorsanız bu 2000-2400'lere gerileyebilir.

    Benzinin değişmez yanma hızıyla ıslak çeper tecritli dahili istihsalli teknolojinin gelemediği ama wet-perimeter sealed içten yanma teknolojisinin -nasılsa- gelebildiği pratik kullanım alanı budur. Çünkü benzinin yanma hızı hemen hemen bellidir. Deneme ve gözlemle elde edilmiş bu alanın üzerine çıkıldıkça parabolün tırmanmaya bilek isteyecek kısımlarına geliyoruz. Devir varyansı katlanarak artıyor, +/-40 olur, dizel gibi +/-80 d/dak. Devrin yüksek olması, olayı bizim algı alanıızdan çıkarır sadece. Yüksek devirlerdeki vuruntuları, sarsıntıları, tolerans içinde ovalleşen ama daierel olması gereken hareketleri ruhumuz duymaz. Piston yüklerinde dengesizlikler başlar. Tepki/pürüzsüzlük dengesiyle karar verilmiş volan ağırlığı yetersiz gelmeye başlar. Vuruntuyla sonuçlanan iş zamanları, hiç alev almayan garip karışımlar artar. Olumsuzlukların devirle artışı, tüketim sürat grafiğiyle güzel bir paralellik gösterir.


    Atmosferik aracımı stop etmeden önce bekleyeyim mi?

    Gragamel'in şatosuna mı tırmandınız? Tabii bekleyin. Şalter gibi kapatmayın. Bolu'nun tepesine yüksek tempoyla geldikten sonra mola vermeye karar verince kontağı kapatmak arabayı terkederken en son yaptığım şeydir. Mil ve yatak sadece türbinlerde yok. Motorlar öyle kullanılmaz. Elektrik motorları bile. Yavaş ısıtın, yavaş soğutun. Motordaki termal yükü varsayımsal da olsa takip etmeye çalışın. Yağ ve su dolaşımını motorun en sıcak olduğu anda durdurursanız -hesaplı ve öngörülmüş de olsa- kullanırken hiç olmadığı kadar sıcak hale getirir, saplamalardaki gerilimleri en üst noktalara taşır, conta alanlarını görecekleri en yüksek streslere belki bagajdan çantayı alırken getirmiş olursunuz. Kapak contası çevresinde küçük bir kaynama mutlaka olacaktır. Sorun yok. Bunlar hesaplıdır. Ama sürekli yapmak ve yapmamak arasında farklar olabilir.

    (Giderek aceleci toplumlar olduk, her şey ona göre programlanıyor. Elektrikli aletler bile anında tam devirde çalışacak şekilde anahtarlandı. Diğer taraftan tabiat bir nota gönderdi, en basit aletlerde bile sorunlar oldu. 1sn olsun yavaştan çalıştırmann faydası vardı. Şimdi "soft-start" kelimeleri endüstride yeniden reklam oldu.)

    Diğer hallerde motoru gidilecek yere yaklaşırken son 1km içinde yolda soğutmak yeterli diye düşünüyorum. Son mesafeleri motoru soğutmak için kullanın. En iyi soğutma düşük güç, sabit yavaşlayan hızlarla yapılabiir.


    motor soğukken en fazla kaç devire kadar çıkayım?

    3000. Nominal 2000.
    3000'e kadar her şey güzel. 2000d/dak seyir hızlarına ayarlanmış, sık kullanılan, muhtemelen de tasarım aşamasında yağlama verimi denilen şeyin göbek kısmının isabet ettirilmiş olduğu devirdir..

    Çok soğuk şartlarda değiştirmenin faydası vardır. 3dk. 2000, 2 dk. 3000, ısınıncaya dek tekrar 2000 gibi (Rodaj bitmez. "Rolling" varsa rodaj da vardır. Roda: [Lat.] Yuvarlamak. Kelime anlamıyla gidersek ilk başlarda çalışma toleranslarının geometrisine yaklaştırmak olan rodaj, kullanırken de ovalleştirmemeyi, dairesel hareketlerde merkez kararlılığını korumak olabilir.)

    Bir tartışama konusu: 2000 d/dak ile hızlı bir şekilde mi ısıtılmalı, yoksa toplam soğuk çalışma daha uzun da olsa mümkün olan en düşük devirlerde yavaşça mı?


    hangi devirde vites değiştireyim?

    Ekonomi için motorun silkelenmediği en düşük devirlerde. Performans içinse en yüksek devirlerde.

    Yüksek devir genelde valf bölgesi ve pistonlar için risklidir (üst motor). Yüksek yük ise krank ve kol yatakları için (alt motor). Devir düşükse yükler yüksektir. Motorun bilinen zayıf yönlerine göre kararsızlık anları giderilebilir.

    Devir bandı kırmızı bölgeye geliyorsa burada geçirilen süreye dikkat edilmeli. Kısa süreli yüklemeler kaldırılabilir. Termal yüklemelerde motor hızı kadar süre de önemlidir. Termal yükleme ayrıca pistonların temiz kalmasına yardımcı olabilir. Yine de, kurşunlu benzin zamanlarını hatırlıyorum da, artık benzinler eskiye göre çok iyi. Eskiden sadece yavaş kullanmak şimdiki 6 saatlik rolantinin hiç yapamayacağı şeyleri yapar, pistonlardaki birikim motorun kompresyon oranını değiştirirdi.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Karbon 12

    Atmosferik Benzinli yada Atmosferik dizel aracımı hangi devirde kullanayım?

    Özellikler tablosunun vazgeçilmez kadim başrol oyuncuları çap ve strok; daha Türkçe'si çap ve kurs ikilisi burada en önemli veridir. Hesaplayın. 15m/sn 'nin altında tutmaya çalışın. Uğraşmak istemiyorsanız, binek araçların %99'u için endüstri rutini olmuş çap ve kursun birbibine yakın olduğu motorlarda 3000 d/dakinanın içinde kalın. Yok eğer benim tork aldığım sanayide şişe pistonlu tabir edilen Vaillant'ım var, Fargo'm var diyorsanız bu 2000-2400'lere gerileyebilir.

    Benzinin değişmez yanma hızıyla ıslak çeper tecritli dahili istihsalli teknolojinin gelemediği ama wet-perimeter sealed içten yanma teknolojisinin -nasılsa- gelebildiği pratik kullanım alanı budur. Çünkü benzinin yanma hızı hemen hemen bellidir. Deneme ve gözlemle elde edilmiş bu alanın üzerine çıkıldıkça parabolün tırmanmaya bilek isteyecek kısımlarına geliyoruz. Devir varyansı katlanarak artıyor, +/-40 olur, dizel gibi +/-80 d/dak. Devrin yüksek olması, olayı bizim algı alanıızdan çıkarır sadece. Yüksek devirlerdeki vuruntuları, sarsıntıları, tolerans içinde ovalleşen ama daierel olması gereken hareketleri ruhumuz duymaz. Piston yüklerinde dengesizlikler başlar. Tepki/pürüzsüzlük dengesiyle karar verilmiş volan ağırlığı yetersiz gelmeye başlar. Vuruntuyla sonuçlanan iş zamanları, hiç alev almayan garip karışımlar artar. Olumsuzlukların devirle artışı, tüketim sürat grafiğiyle güzel bir paralellik gösterir.


    Atmosferik aracımı stop etmeden önce bekleyeyim mi?

    Gragamel'in şatosuna mı tırmandınız? Tabii bekleyin. Şalter gibi kapatmayın. Bolu'nun tepesine yüksek tempoyla geldikten sonra mola vermeye karar verince kontağı kapatmak arabayı terkederken en son yaptığım şeydir. Mil ve yatak sadece türbinlerde yok. Motorlar öyle kullanılmaz. Elektrik motorları bile. Yavaş ısıtın, yavaş soğutun. Motordaki termal yükü varsayımsal da olsa takip etmeye çalışın. Yağ ve su dolaşımını motorun en sıcak olduğu anda durdurursanız -hesaplı ve öngörülmüş de olsa- kullanırken hiç olmadığı kadar sıcak hale getirir, saplamalardaki gerilimleri en üst noktalara taşır, conta alanlarını görecekleri en yüksek streslere belki bagajdan çantayı alırken getirmiş olursunuz. Kapak contası çevresinde küçük bir kaynama mutlaka olacaktır. Sorun yok. Bunlar hesaplıdır. Ama sürekli yapmak ve yapmamak arasında farklar olabilir.

    (Giderek aceleci toplumlar olduk, her şey ona göre programlanıyor. Elektrikli aletler bile anında tam devirde çalışacak şekilde anahtarlandı. Diğer taraftan tabiat bir nota gönderdi, en basit aletlerde bile sorunlar oldu. 1sn olsun yavaştan çalıştırmann faydası vardı. Şimdi "soft-start" kelimeleri endüstride yeniden reklam oldu.)

    Diğer hallerde motoru gidilecek yere yaklaşırken son 1km içinde yolda soğutmak yeterli diye düşünüyorum. Son mesafeleri motoru soğutmak için kullanın. En iyi soğutma düşük güç, sabit yavaşlayan hızlarla yapılabiir.


    motor soğukken en fazla kaç devire kadar çıkayım?

    3000. Nominal 2000.
    3000'e kadar her şey güzel. 2000d/dak seyir hızlarına ayarlanmış, sık kullanılan, muhtemelen de tasarım aşamasında yağlama verimi denilen şeyin göbek kısmının isabet ettirilmiş olduğu devirdir..

    Çok soğuk şartlarda değiştirmenin faydası vardır. 3dk. 2000, 2 dk. 3000, ısınıncaya dek tekrar 2000 gibi (Rodaj bitmez. "Rolling" varsa rodaj da vardır. Roda: [Lat.] Yuvarlamak. Kelime anlamıyla gidersek ilk başlarda çalışma toleranslarının geometrisine yaklaştırmak olan rodaj, kullanırken de ovalleştirmemeyi, dairesel hareketlerde merkez kararlılığını korumak olabilir.)

    Bir tartışama konusu: 2000 d/dak ile hızlı bir şekilde mi ısıtılmalı, yoksa toplam soğuk çalışma daha uzun da olsa mümkün olan en düşük devirlerde yavaşça mı?


    hangi devirde vites değiştireyim?

    Ekonomi için motorun silkelenmediği en düşük devirlerde. Performans içinse en yüksek devirlerde.

    Yüksek devir genelde valf bölgesi ve pistonlar için risklidir (üst motor). Yüksek yük ise krank ve kol yatakları için (alt motor). Devir düşükse yükler yüksektir. Motorun bilinen zayıf yönlerine göre kararsızlık anları giderilebilir.

    Devir bandı kırmızı bölgeye geliyorsa burada geçirilen süreye dikkat edilmeli. Kısa süreli yüklemeler kaldırılabilir. Termal yüklemelerde motor hızı kadar süre de önemlidir. Termal yükleme ayrıca pistonların temiz kalmasına yardımcı olabilir. Yine de, kurşunlu benzin zamanlarını hatırlıyorum da, artık benzinler eskiye göre çok iyi. Eskiden sadece yavaş kullanmak şimdiki 6 saatlik rolantinin hiç yapamayacağı şeyleri yapar, pistonlardaki birikim motorun kompresyon oranını değiştirirdi.
    valla benden delileride(kusura bakmayın lafın gelişi söylüyorum) varmış.((tekstil müh. son sınıftayım proje ödevimi bile otomobillerdeki c02 salınımı üzerine almıştım. arkadaşlar bana DELİ dyorlardı :D)) arkadaşım bu saatte ellerine emeğine sağlık.hiç ernmeden zevkle okudum. bazenler benimde yaptığım bir hatayı hatırlattın bana çok faydası oldu bu yazının.hatırlattığın ((( Yüksek yük ise krank ve kol yatakları için (alt motor). Devir düşükse yükler yüksektir))) bu kısım için teşekkür ederim.




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.